Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) Hatay milletvekili seçildiği halde cezaevinden tahliye edilmeyen Can Atalay için toplanan TBMM Genel Kurulu’nda, AK Parti Milletvekili Alpay Özalan, TİP Milletvekili Ahmet Şık’a yumruk atarken, saldırı esnasında DEM Parti Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in de kaşı açıldı.
Haber Merkezi / Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) “yok hükmünde” kararının ardından bugün olağanüstü toplandı.
Muhalefet partileri tam kadro oturuma katılır ve yeterli yoklama sayısı olan 200’e ulaşırken, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oturuma hiç katılmadı. AKP ise yoklama yapıldığı sırada dışarda kuliste bekledi. AKP’li vekiller yoklama sayısına ulaşıldığının anlaşılması üzerine Genel Kurul’a girdi.
Oturumun açılmasının ardından usul tartışmaları ve yapılan ilk konuşmalar sırasında TİP Milletvekili Ahmet Şık söz aldı. Meclis kürsüsündeki konuşmasında bu usulsüzlüğe dikkat çekmek isteyen Ahmet Şık, “Bir tespitle başlayacağım. Sizde hiç utanma yok. Haysiyetiniz yok. O yüzden burada usulü konuşmaya da gerek yok. Hakikat her zaman acıdır” dedi.
Ahmet Şık’ın konuşmasının ardından AK Parti sıralarından yükselen sesler ve hakaretler nedeniyle TBMM Başkan Vekili Bekir Bozdağ, oturuma 15 dakika ara verdi. Aranın ardından Bekir Bozdağ kürsüde kullanılan ifadelerde dikkat edilmesi uyarısını yapmasının ardından Ahmet Şık’a yeniden söz verdi.
Tekrar kürsüye çıkan Ahmet Şık şunları kaydetti: “Usül tartışması yaşandı ama burada usülü konuşmaya hiç gerek yok. Çünkü anayasasızlığın hüküm sürdüğü, kanunsuzluğun teamül haline geldiği bu ülkede size mevzuat anlatacak falan değilim. Din şarlatanlığınıza, göstermelik milliyetçiliğinize kanan, hırsızlığınızı, hukuksuzluğunuzu görmezden gelenleri makbul vatandaş olarak gören sizlerden en çok duyduğumuz söz, vatan haini, bölücü, hain, FETÖ’cü, terörist.
Sizden olmayan herkese terörist dediğiniz için Can Atalay’a da terörist demeniz hiç şaşırtıcı değil. Ama herkes bilsin bu ülkenin en büyük terör örgütü hanedanlık ile devlete çöken işte bu sıralarda oturanlardır. Hepinizin toplamının bu ülkeye faydası, bir Can Atalay kadar etmez.”
O esnada AK Parti İzmir Milletvekili Alpay Özalan, kürsüye saldırarak Ahmet Şık’a yumruk attı. TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, Meclis’ten yaptığı canlı yayında AK Partili milletvekillerinin saldırısı esnasında DEM Parti Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in de kaşının patladığını duyurdu.
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit “İyiyim. Kaşım açılmıştı, yakınlaştırdık bir striple. Şu an bir sorun yok. Çok açık ve net söyleyelim: Önceden planlanmış ve kurgulanmış bir saldırıydı. Bu öyle münferit bir saldırı değil,” dedi.
DEM Parti, TBMM Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in yaralanmasıyla ilgili açıklama yaparak şöyle dedi: “Hukuk tanımayan, AYM kararlarını uygulamayan ve Meclis’i şiddet arenasına çeviren AKP’li vekiller yine vandallıkta sınır tanımıyor. Sayısal üstünlüğüne güvenerek muhalif milletvekillere saldıran ve Grup Başkanvekilimiz Gülistan Kılıç Koçyiğit’in kaşını yaran bu saldırganlığı en sert biçimde kınıyoruz. Hiçbir saldırı bizi halk için siyaset yapmaktan ve hakikatleri savunmaktan alıkoymayacak!”
“Mecliste kan akmaya başlıyorsa vatandaş ne yapacak?”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel olayla ilgili olarak “Meclis sözün söyleneceği yer. Mecliste kan akmaya başlıyorsa vatandaş ne yapacak” değerlendirmesini yaptı.
Özgür Özel, “Utanç verici. Yerlerde kan var, kadınlara vuruyorlar. u duruma şahit olduğum için inanılmaz derecede utanç içindeyim. Numan Kurtulmuş’u derhal tüm siyasi partilerin genel başkanlarını ya da grup başkanlarını toplantıya çağırmaya davet ediyorum. Bu Meclis açısından taşınabilecek bir yük olmaktan çıktı” dedi.
“Demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz”
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğlu ve Tuncer Bakırhan’da saldırıya ilişkin ortak bir açıklama yaptı: Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Anayasa Mahkemesinin Sevgili Can Atalay’ın milletvekilliğinin iade edilmesini salık veren kararının uygulanması için muhalefet partileri olarak TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırdık. Anayasa Mahkemesi kararı açık olmasına rağmen AKP-MHP iktidarı hak-hukuk tanımama tutumunu parlamento çatısı altında sürdürmek istemektedir.
Muhalefetin TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırmasını sindiremeyen iktidar, çözümü fiziksel şiddete varan saldırılarda bulmuştur. Kadın milletvekillerimize AKP’li erkek milletvekilleri tarafından saldırı yapılması siyasi haydutluktur. Bu saldırılar halk iradesini, hukuku tanımamaktır ve siyasi acizliktir. Grup Başkanvekilimiz başta olmak üzere hiçbir arkadaşımız bu saldırılar karşısında geri adım atmayacaktır.
Parlamento dışında iktidara muhalefet eden toplumsal kesimlere en şiddetli şekilde saldıran AKP-MHP iktidarı, bu tutumunu parlamento içine de taşımaya çalışmaktadır. Yaşamı, insanı, demokrasiyi, hukuku ve doğayı savunan toplumsal kesimlere karşı sokakta ve meydanlarda hukuk tanımaz bir çetecilik ve zorbalıkla saldırma talimatı veren iktidar, milletvekilleri aracılığıyla bunu TBMM’ye taşımıştır. AKP’liler, Can Atalay’ın milletvekilliğinin iadesi için yapılan toplantıda muhalefetin sesini kısmak ve hukuksuzluğu devam ettirmek için muhalefet milletvekillerine parlamento kürsüsünde saldırmıştır.
Parlamentoda şiddetin ve saldırganlığın hukukunu kurmak isteyen AKP’ye karşı en güçlü şekilde direneceğimizi bir kez daha kamuoyuna deklare ediyoruz. Muhalefet milletvekillerine saldırarak haksızlık ve hukuksuzluk rejimini sürdürmek isteyen bu anlayışı en güçlü şekilde kınıyoruz. Bedeli her ne olursa olsun haklı davamızda demokrasiyi, adaleti ve barışı savunmaya bir an bile durmadan devam edeceğiz.”
Can Atalay’dan Genel Kurul öncesi mesaj
Bu arada Can Atalay, toplantı öncesi sosyal medya hesabından TBMM Başkanlığı’na bir mesaj gönderdi.
Atalay mesajında, “AYM kararı Meclis’te okunarak özlük haklarım tesis edilecektir. Konu, bu kadar açık ve basitken aksi yönde öne sürülen her türlü gerekçe, yalnızca Anayasa’ya uymamanın bahanesi olacaktır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, yeniden Anayasa’nın yok sayılması anlamına gelecek böylesi ağır bir sorumluluk altına sokulmayacağına inanıyorum” dedi.
Can Atalay, adının “milletvekilliği sona erenler” listesinden çıkarılmasını, özlük haklarının iade edilmesini ve komisyon üyeliğinin tekrar tesis edilmesini beklediğini belirtti.