İmamoğlu’ndan Erdoğan’a “Sisi” Hatırlatması

İmamoğlu, Erdoğan’ın Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah es-Sisi ile arasının düzelmesine de göndermede bulunarak, “2019’da bana ne demişlerdi? Sisi. Sisi katildi değil mi, benim adım da Sisi idi. Şimdi ne oldu? ‘Kardeşim’. Bana da kardeşim demesini beklerim herhalde değil mi” dedi.

Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bilecik Belediyesi’ni ziyaret etti.

Bilecik’te Bozüyük Kurtuluş Savaşı Anı Evi Seyir Terası açılışında konuşan Ekrem İmamoğlu, “2019’da bana ne demişlerdi? Sisi katildi değil mi, benim de adım Sisi idi. Şimdi ne oldu? Kardeşim. Bana da kardeşim demesini beklerim herhalde değil mi” diyerek Erdoğan’a gönderme yaptı. İmamoğlu, Erdoğan’ın teğmenleri hedef alan açıklamalarına da tepki gösterdi.

ANKA’nın aktardığına göre, belediye ziyaretinin Atatürk Parkı’nda açıklamalarda bulunan İmamoğlu, “Çok önemli bir dönemde görev yapıyoruz. Bizim gibi seçilmiş arkadaşlar aynı zamanda bu ülkemizi geren, milletimizi sıkıntıya düşüren, çocukları, gençleri geleceğiyle ilgili, eğitimiyle ilgili, emeklilerimizi ekonomik sıkıntılarıyla ilgili milletimizin itibarlı, huzurlu ve güvende hissetmesiyle ilgili bir çok konu var… Bu konuların aşılması bu dönemde bu yeni yüzyılda çok özel bir dönemi hep beraber yaşamak ve yaşatmakla yükümlü yöneticileriz. Bu konuda gece gündüz çalışacağız” dedi.

İmamoğlu’nu Bilecik Belediyesi önünde Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, CHP Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım ve CHP’liler karşıladı. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın da İmamoğlu’nun ziyaretine eşlik etti.

İmamoğlu’nun açıklamalarından başlıklar şöyle: “Depremle çok yoğun mücadelemiz söz konusu. Bilecik sağlam bir zemine sahip. Çok yoğun depremle mücadelemiz söz konusu. Bilecik hem sağlam bir zemine sahip hem de depremden çok çok az etkilenmesi muhtemel güvenli illerimizden bir tanesidir. Bu bağlamda çok tedbir almamız lazım. Bölgemiz büyük bir deprem yaşadığında bir kısım ihtiyaçlarımızı sağlamakla ilgili Bilecik hassas bir stratejik öneme sahip olduğunu biliyoruz. Bu yönde çalışıyoruz.

“Çok önemli bir dönemde görev yapıyoruz”

Bütün Türkiye’nin her yeri önemli. Çok önemli bir dönemde görev yapıyoruz. Bizim gibi seçilmiş arkadaşlar aynı zamanda bu ülkemizi geren, milletimizi sıkıntıya düşüren, çocukları, gençleri geleceğiyle ilgili, eğitimiyle ilgili, emeklilerimizi ekonomik sıkıntılarıyla ilgili milletimizin itibarlı, huzurlu ve güvende hissetmesiyle ilgili birçok konu var. Bu konuların aşılması bu dönemde bu yeni yüzyılda çok özel bir dönemi hep beraber yaşamak ve yaşatmakla yükümlü yöneticileriz. Bu konuda gece gündüz çalışacağız.

Amasız, fakatsız 86 milyon insanımızı eşit görerek Türkiyemize güçlü dönemi sağlamak adına milletimizin bütün evlatlarıyla birlikte çalışarak, siyasi ayrım yapmadan, insanlarımızı ayrıştırmadan, insanlarımızı birleştirerek, bu cennet vatanın bireyi olduklarını ve onlara değerli olduklarını hissettirerek yeni bir döneme hazırlamanın sorumlu insanlarıyız biz. Çünkü millet bize yetki verdi. Dedi ki ‘siz sorumlusunuz, çok çalışın ve bizim geleceğimizi teminat altına alın.’ Bu konuda çok hassas çalışacağız.”

“Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganıyla yaptıkları yeminle gündemde olan teğmenlere ilişkin konuşan İBB Başkanı “Kendi partilerinde dahi uzlaşamadıkları bir konuda bu kadar sert bu kadar toleranssız bir tavır takınılmasını anlamak mümkün değil” dedi.

İmamoğlu, “Mustafa Kemal Atatürk’e saygısını dile getirmenin bunun altından iş aramanın çabası ne? Bilmeyene söyleyelim 86 milyonun ortak değeridir Mustafa Kemal Atatürk” ifadelerinin kullandı.

İmamoğlu, Erdoğan’ın Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah es-Sisi ile arasının düzelmesine de göndermede bulunarak şunları söyledi: “Bu millet sizin yargılarınızın kararlarınızın ne kadar sık değiştiğini de biliyor. 2019’da bana ne demişlerdi? Sisi. Sisi katildi değil mi, benim adım da Sisi idi. Şimdi ne oldu? ‘Kardeşim’. Bana da kardeşim demesini beklerim herhalde değil mi.”

Paylaşın

Erdoğan Ve Sisi’den Ortak Basın Toplantısı: Gazze Vurgusu

Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Türkiye ve Mısır’ın bölgesel barış ve istikrara katkıları hayati önemdedir. Gazze başta olmak üzere bölgesel meselelerin çözümüne yönelik düzenli istişarelerde mutabık kaldık” dedi ve ekledi:

“Filistin’de son durum itibariyle görüşmelerimiz odağında bu yer aldı. Türkiye ve Mısır ortak bir duruşa sahiptir. 11 aydır devam eden soykırımın sona ermesi, kalıcı ateşkesin tesisi, insani yardımların engelsiz akışı önceliğimiz olmaya devam ediyor. Gazze’ye toplam yardımın yüzde 32’si Türkiye’den gitmiştir. Bu yardımların ulaştırılmasında Türk Kızılayı, AFAD’la işbirliği içinde hareket eden Mısır Kızılay’ı ve Mısır makamlarına teşekkür ediyorum.”

Erdoğan, konuşmasının devamında, “İsrail, insani yardımları engelleyerek işlediği suçlara bir yenisini daha ekliyor. Binlerce ton bomba ile kıramadığı direniş azmini, Filistin halkını açlığa ve susuzluğa mahkum ederek kırmaya çalışmaktadır. Ölen her masumun sorumlusu İsrail ve destekçileridir. Mısır, Katar, Amerika ile birlikte müzakerelere arabuluculuk yapıyor. Biz de Dışişleri Bakanlığımız ve MİT Başkanlığımız vasıtasıyla destek veriyoruz. İsrail’in uzlaşmaz ve engelleyici tutumu halen devam ediyor. İsrail, müzakere yürüttüğü muhatabını şehit ederek nasıl bir zihniyete sahip olduğunu göstermiştir” ifadelerini kullandı.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daveti üzerine bugün Türkiye’ye ilk kez resmi ziyarette bulundu. Bu, 12 yıl aradan sonra Mısır’dan Türkiye’ye cumhurbaşkanı düzeyinde yapılan ilk ziyaret oldu. İki lider çeşitli konularda 17 anlaşma imzaladıktan sonra ortak basın toplantısı düzenledi.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan bölümler: Mısır Cumhurbaşkanı Sayın El Sisi’yi ülkemizde ağırlamaktan duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Kendisine şahsım, milletim adına hoş geldiniz diyorum. Sayın Cumhurbaşkanı Kahire’deki ziyaretimde teveccüh göstermiş bizleri çok sıcak ağırlamıştı. O günden bugüne diyaloğumuzu ve işbirliğimizi en üst seviyede tuttuk. Daima yakın istişare halinde olduk. İşbirliğimizi değerli kardeşimin iadei ziyareti ile daha da ileriye taşıyoruz. Mısır’la ortak geçmişe, yakın dostluk bağlarına sahibiz. Önümüzdeki sene diplomatik ilişkilerimizin 100. yıl dönümünü kutlayacağız.

Medeniyetlere beşiklik yapmış iki kadim ülkeyiz. Köklü ve çok boyutlu ilişkileri müşterek çabalarımızla sürekli güçlendiriyoruz. Çalışmalarımızın semerelerini görmekten ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Sayın Sisi ile Kahire’deki görüşmemizde Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyimizi yeniden yapılandırma kararı almıştık. Bu mekanizmanın ilk toplantısını bugün gerçekleştirdik.

Sanayi, ticaret, savunma, sağlık, çevre, enerji dahil her alanda ilerleme irademizi teyit ettik. Ticaret ve ekonomi işbirliğimizin en güçlü boyutunu oluşturuyor. Son 10 yılda Mısır’ın ilk 5 ticaret ortağı arasında yer aldık. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde 15 milyar hedefine doğru kararlı bir şekilde ilerliyoruz. İşadamlarımız 3 milyar dolara yaklaşan yatırımlarıyla Mısır ekonomisine katkı sağlıyor.

Girişimcilerimizi teşvik ediyor Mısırlı yatırımcıları Türkiye’ye bekliyoruz. Doğalgaz, nükleer enerji başta olmak üzere enerji alanında işbirliğimizi geliştirmek durumundayız. Kardeş Mısır halkı Türkiye’ye yoğun ilgi gösteriyor. İlişkilerimizde olumlu ivmenin turizm alanına da yansıyacağına inanıyorum. Türkiye ve Mısır’ın bölgesel barış ve istikrara katkıları hayati önemdedir. Gazze başta olmak üzere bölgesel meselelerin çözümüne yönelik düzenli istişarelerde mutabık kaldık.

Filistin’de son durum itibariyle görüşmelerimiz odağında bu yer aldı. Türkiye ve Mısır ortak bir duruşa sahiptir. 11 aydır devam eden soykırımın sona ermesi, kalıcı ateşkesin tesisi, insani yardımların engelsiz akışı önceliğimiz olmaya devam ediyor. Gazze’ye toplam yardımın yüzde 32’si Türkiye’den gitmiştir. Bu yardımların ulaştırılmasında Türk Kızılayı, AFAD’la işbirliği içinde hareket eden Mısır Kızılay’ı ve Mısır makamlarına teşekkür ediyorum.

İsrail, insani yardımları engelleyerek işlediği suçlara bir yenisini daha ekliyor. Binlerce ton bomba ile kıramadığı direniş azmini, Filistin halkını açlığa ve susuzluğa mahkum ederek kırmaya çalışmaktadır. Ölen her masumun sorumlusu İsrail ve destekçileridir. Mısır, Katar, Amerika ile birlikte müzakerelere arabuluculuk yapıyor. Biz de Dışişleri Bakanlığımız ve MİT Başkanlığımız vasıtasıyla destek veriyoruz. İsrail’in uzlaşmaz ve engelleyici tutumu halen devam ediyor. İsrail, müzakere yürüttüğü muhatabını şehit ederek nasıl bir zihniyete sahip olduğunu göstermiştir.

Netanyahu’nun Mısır’a yönelik ithamlarını reddettiğimizi çok net söylemek isterim. İsrail’e baskıların artırılması noktasında elimizden geleni yaptık yapıyoruz. Güney Afrika’da UAD’de açtığı soykırım davasına müdahil başvurumuzu resmen ilettik. İsrail’li yetkililerin uluslararası mahkemelerde hesap vermesi için çalışmalarımızı yoğun şekilde söylüyoruz. 41 bin masum insanın katillerin yeri Meclis kürsüleri değil mahkeme salonlarıdır.

Uluslararası topluma düşen sorumluluğu hatırlatmaya devam ediyoruz. Bazı ülkeler halen kayıtsız şartsız destekle işlenen suçlara ortak oluyor. Netanyahu hükümetinin tüm dünyayı tehlikeye atan katliam politikasını durdurulması konusunda caydırıcı adımlar atılmıyor. İsrail’in bölgemizi daha fazla gerilime sürüklemesinin önüne geçmek, ikircikli politikaların terk edilmesiyle mümkün olacaktır. Yanlıştan dönülmesi çağrımızı bir kez daha tekrarlıyorum.

İstişarelerimizde Gazze’nin yanı sıra başta Doğu Akdeniz, Suriye, Libya, Sudan ve Afrika olmak üzere bölgesel konuları ele aldık. Benzer tutum ve hedeflere sahip olduğumuz Mısır’la istişarelerimizi güçlendirme noktasında kararlıyız. Bundan sonra daha yakın işbirliği içinde olacağız. Çok boyutlu münasebetlerimizi kazan kazan anlayışıyla ileriye taşıyacağız.”

“Dost ülkeye yapmış olduğumuz ilk ziyaret…”

Sisi’nin açıklamalarından öne çıkan bölümler: Değerli kardeşim Recep Tayyip Erdoğan. Sözümün başında bana karşı göstermiş olduğu yakın ilgi ve misafirperverlikten dolayı en içten teşekkürlerimi iletmek isterim. Dost ülkeye yapmış olduğumuz ilk ziyaret iki ülke arasındaki köklü ilişkilerin çok daha gelişeceğinin göstergesidir.

Şüphesiz bizleri bir araya getiren birçok ortak paydamız, ortak tarihimiz bulunmaktadır. Geçtiğimiz dönem içerisinde turizmle birlikte Türk halkı ile Mısır halkı arasında daha fazla iletişimi gördük. Ticaret ve ticaretin ötesinde ülkemizde Türk yatırımlarıyla birlikte ilişkinin daha da arttığını görmekteyiz.

Sayın Erdoğan’ın Şubat ayındaki ülkemize yaptığı ziyaret ilişkileri daha da artırmıştır. Ticaret, turizm, tarım gibi birçok alanda ortak adımlar atma kararı aldık. Şüphesiz iki ülke arasında ticaretin artırılması, serbest ticaret anlaşmasının geliştirilmesi, 15 yıllık ticaret hacminin gerçekleştirilmesi ortak hedeflerimiz alanında yer almaktadır. Türk yatırımcılara sunmuş olduğumuz olanaklar bizim için önemli husustur. Türklerin ülkemize yatırım yapması önemli husustur.

Türkiye ile Mısır arasındaki ilişkiler bağlamında beraber koordinasyonun çok önemli olduğunun altını çizdim. Bölgesel konuları ele alarak insani krizin önüne geçme konusunda çalışmalıyız diye karar aldık. Gazze ve Filistin’deki kardeşlerimiz için daha yoğun çalışmalıyız. Türkiye ve Mısır olarak bir an önce ateşkesin sağlanması, Batı Şeria’daki insani ihlallerin son bulması, Filistin’in başkenti Doğu Kudüs olan bir devleti kurma haklarının bir an önce hayata geçmesi gerektiğini vurguladık.

İnsani yardımların ulaşması için elimizden gelen çabayı harcamaktayız. İlgili kurumlarımız arasında yakın koordinasyon, güvenlik ve istikrar meselelerini ele almaktayız. Libya konusunda hem başkanlık hem parlamento seçimlerinin yapılması, güvenlik ve esenliğin sağlanması, silahlı unsurların ayrılmaları Libya’nın geleceği için önemli husustur.

Suriye’yi etkileyen krizin son bulmasını ele aldık. Türkiye ile Suriye arasındaki yakınlaşmayı memnuniyetle karşılaşıyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğü ve terörle mücadelede hemfikiriz. Sudan, Somali ve Afrika boynuzundaki sorunları ele aldık. Güvenliğin tesisinin öneminin altını çizdik. Ortadoğu’da güvenlik ve esenliğin sağlanması mevcut anlaşmazlıkların ortadan kaldırılmasıyla tesis edilecektir. Son olarak çok değerli kardeşim Recep Tayyip Erdoğan’ın bana ve heyetime karşı göstermiş olduğu misafirperverliğe teşekkür ediyorum.”

Paylaşın

Erdoğan İle Sisi Görüştü: İlişkilerde Yeni Dönem Mesajları

Recep Tayyip Erdoğan ve Abdulfettah es-Sisi, düzenlenen ortak basın açıklamasında sıcak mesajlar verdiler. Sisi’ye “değerli kardeşim” diye seslenen ve Ankara’ya davet eden Erdoğan, “İki ülke arasındaki köklü mirastan aldığımız güçle Türkiye-Mısır ilişkilerini hak ettiği seviyeye çıkartma gayretindeyiz. Aynı güçlü iradenin Mısır tarafında da olduğunu görüyoruz” dedi.

İki ülke ticaret hacmini kısa süre içerisinde 15 milyar dolara çıkarma konusunda mutabık kaldıklarını açıklayan Erdoğan, “Mısır savunma sektörüne önemli yatırımlar yapıyor. Mısır ile güç birliğine giderek ortak projeler geliştireceğimize inanıyorum” diye konuştu.

Sisi ise iki ülke ilişkilerinde yeni bir döneme adım atıldığını söyleyerek, “Yakın zaman içerisinde 15 milyar dolarlık ticaret hedefini gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önümüzdeki nisan ayında Türkiye’yi ziyaret etme davetine cevap vermeyi sabırsızlıkla bekliyorum. İki ülke arasında yeni bir sayfa açıyoruz” dedi.

Ankara ile Kahire’nin diplomatik ilişki seviyesini yükseltmesi ve karşılıklı büyükelçi atamasının ardından Sisi’nin 27 Temmuz 2023’te Türkiye’ye geleceği yazılmıştı. Ancak Sisi’nin birkaç hafta boyunca ulusal ve yabancı basında yer verilen bu ziyareti o dönem gerçekleşmemişti.

Mısır’ın başkenti Kahire’deki İttihadiye Sarayı’nda resmî törenle karşılanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi’nin tören alanındaki yerlerini almasının ardından top atışı gerçekleştirildi ve iki ülkenin millî marşları çalındı.

Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tören kıtasını denetledikten sonra tokalaşarak basın mensuplarına poz verdi. Ülkelerin heyetlerinin takdiminin ardından Mısır Cumhurbaşkanı es-Sisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ikili görüşmeye geçti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, ortak basın toplantısı öncesinde Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantıları’nın Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin ortak bildiriyi imzaladı. İki lider ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Sayın Cumhurbaşkanının nazik davetine icabetle uzun bir sürenin ardından 12 yıl sonra yeniden Kahire’de olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Şahsıma ve heyetime gösterilen hüsnü kabulden ötürü sayın Sisi başta olmak üzere tüm Mısırlı kardeşlerime şahsım ve heyetim adına teşekkür ediyorum.

Dünkü kazadan dolayı Erzincanlı kardeşlerime buradan geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum. Özel bir maden ocağında dün yaşanan toprak kaymasında maalesef 9 işçimiz toprak altında kaldı. Bu 9 kardeşimizi arama kurtarma çalışmaları çok yoğun şekilde devam ediyor.

Çalışmaları koordine etmek üzere İçişleri Bakanımız ile Enerji Bakanımızı Erzincan’a gönderdik. Düzenli olarak kendilerinden bilgi alıyoruz. Bölgede 827 uzman personel bulunuyor. Ayrıca 626 araç, 32 iş makinası, 97 aydınlatma kulesi, 6 drone, 44 jeneratör kaza sahasındaki çalışmalara destek veriyor. İşçilerimize ulaşıncaya kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Mısır’la bin yılı aşan içiçe geçmiş ortak bir tarih ve kültüre sahibiz. Bu köklü mirastan aldığımız güçle Türkiye-Mısır ilişkilerini hak ettiği seviyeye çıkarma gayretindeyiz. Aynı güçlü iradenin Mısır tarafında da olduğunu görüyoruz. Değerli kardeşimizi konsey toplantımızı gerçekleştirmek üzere ilk fırsatta Ankara’ya beklediğimi söyledim.

İlave adımlar hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Savunma sanayi çok ciddi potansiyele sahip olduğumuz diğer alan. Mısır savunma sektörüne önemli yatırımlar yapıyor. Mısır’la güçbirliğine giderek ortak projeler geliştireceğimize inanıyorum. Nükleer ve yenilenebilir alanındaki işbirliğini geliştirmeyi değerlendiriyoruz.

Turizm ve kültür alanında mevcut bağları daha da kuvvetlendirmek adına gayret sarfedeceğiz. Kahire’deki Yunus Emre Enstitüsü Türkçe’ye en fazla ilgi gösterilen şube konumundadır. 20 bin Mısırlının Türkçe öğrenmek üzere kurslara kayıt yaptırması memnuniyet vericidir.

İşgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan insanlık dramı gündemimizin ilk sırasında yer aldı. Çocuk ve kadın 28 binden fazla Filistinli kardeşimiz şehit edildi, 70 bine yakın masum yaralandı. Savaşta dahi dokunulmaması gereken cami, kilise, hastane, okul BM binaları bombalandı. Netanyahu yönetimi işgal, yıkım ve katliam politikasını tüm tepkilere rağmen pervasızca sürdürüyor.

Ateşkesin bir an evvel tesisi, insani yardımların engelsiz bir şekilde Gazze’ye sevki önceliğimizdir. Ülkemizden uçak ve gemilerle 34 bin tonun üzerinde yardım malzemesini sevk ettik. Yardımların ulaştırılmasında Mısır makamlarının desteğini özellikle ifade etmek istiyorum. Mısır Kızılay, Sağlık ve Nüfus Bakanlığı ve kurumlara teşekkür ediyorum.

İnsani yardımlarımızın yanısıra refakatçıları dahil 700’den fazla Filistinli kardeşimizi ülkemize getirdik. Gazze içinde bir sahra hastanemizin tesisi için uzmanlarımız çalışıyor. Hastanenin en kısa zamanda faaliyete geçmesi noktasında Mısırlı kardeşlerimizin desteğine güveniyoruz. Gazze halkının topraklarından sürgün ettirilmesi girişimleri bizler için yok hükmündedir. Gazze’nin insansızlaştırılması kabul edilemez.

Mısır’ın bu konudaki dirayetli ve kararlı tutumunu takdirle karşılıyor ve destekliyoruz. Netanyahu yönetimi katliamlarını Gazzeli sivillerin sığındığı son nokta olan Refah’a taşımaktan uzak durmalıdır. İslam dünyası, BM Güvenlik Konseyi başta olmak üzere uluslararası toplum sonu soykırıma varacak bu çılgınlığa izin vermemelidir. Mısırlı kardeşlerimizle işbirliği ve dayanışma halinde olmaya devam edeceğiz. Gazze’nin yeniden toparlanması ve imarı için Mısır’la birlikte çalışmaya hazırız.

Sisi: İlişkileri geliştireceğiz

Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’nin konuşmasından öne çıkanlar; Strateji ortaklığı kesinlikle iki ülkenin çok iki merkezli ağırlıklı, barış anlamında, istikrarı ve aynı zamanda refah ve gelişme açısından görüyoruz.

İki ülkenin ciddi anlamda terör ve diğer ekonomik sıkıntıları şu andaki genel bir durum. Burada şu andaki Mısır’la Türkiye arasındaki ilişkilerden ciddi anlamda gurur duyuyoruz. İnsani yardımlar, Gazze’deki yardımları ciddi anlamda önemsiyoruz.

Yardımlar ihtiyaçları karşılamıyor. Sayın Erdoğan’la konuştuğumuzda özellikle ateşkesin yapılması, Batı Şeria’da sukunete ulaşılmasını ve bir an önce Filistin’in ilanını istiyoruz. 1967 anlaşma ve sınırlarına göre başkentin Kudüs olarak ilan edilmesi lazım.

İki ülkenin Libya konusundaki anlaşmasını beyan ettik. Meclis ve askeri açıdan Libya’daki bütünlüğü ve gelişmesiyle alakalı konular. Libya konusunda Türkiye ile işbirliği yapıyoruz. Bölgedeki bütün ilişkileri Türkiye ile beraber bir an önce daha iyi bir seviyeye getireceğiz.

Aynı zamanda yeni gelişmeler ve refah istiyoruz. Son olarak ileride Türkiye ziyareti yapacağım Sayın Erdoğan’ın talebi üzerine. İlişkileri geliştireceğiz.

Mısır ziyareti neden tarihi olarak tanımlanıyor?

Erdoğan’ın yaklaşık 10 yıl boyunca çok ağır ifadelerle eleştirdiği, “diktatör” ve “katil” gibi ifadelerle kamuoyu önünde suçladığı Sisi’nin daveti üzerine Mısır’a gidiyor olması sadece Türkiye-Mısır bağları açısından değil bölgesel açıdan da tarihi bir gelişme olarak görülüyor.

Bu ziyaretin bölgenin iki büyük ve önemli ülkesi arasında yaşanan soğukluğun kesin ve resmi olarak sona ermesi ve yeni bir dönemin başlaması açısından önem ve anlam taşıdığı her iki başkentte de yapılan değerlendirmeler arasında.

Ziyaretin başta İsrail, Kıbrıs Cumhuriyeti, Yunanistan, Libya, Sudan ve diğer Arap dünyasından da yakından izleneceği öngörülüyor.

İki lider arasındaki soğukluk, dönemin Savunma Bakanı Sisi’nin Temmuz 2013’te Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı askeri darbe düzenlemesi ile başladı.

Türkiye, Müslüman Kardeşler hareketine mensup Mursi’nin 2012’de yapılan seçimlerden zaferle çıkmasından büyük memnuniyet duymuş, ideolojik yakınlık içinde olduğu Mursi yönetimiyle ilişkileri güçlendirmek için önemli adımlar atmıştı.

Paylaşın

Erdoğan’dan Sisi’ye Tebrik Telefonu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır Devlet Başkanı Sisi ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, İsrail’in Filistin topraklarındaki saldırıları ve Gazze’ye insani yardım ulaştırma gayretleri ele alındı.

Haber Merkezi / Erdoğan, görüşmede, İslam ülkelerinin kalıcı ateşkesi sağlamak için başlatılan çalışmaları birlik içerisinde devam ettirmesinin önemli olduğunu ifade etti.

Görüşmede, yeniden Mısır Devlet Başkanı seçilen Sisi’ye başarılar dileyen Erdoğan, yeni dönemin Türkiye-Mısır ilişkileri açısından hayırlara vesile olması temennisini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah es-Sisi ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmeye ilişkin İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Görüşmede, İsrail’in Filistin topraklarındaki saldırıları ve Gazze’ye insani yardım ulaştırma gayretleri ele alındı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, İslam ülkelerinin kalıcı ateşkesi sağlamak için başlatılan çalışmaları birlik içerisinde devam ettirmesinin önemli olduğunu vurguladı.

Görüşmede, yeniden Mısır Cumhurbaşkanlığı görevine seçilen Sisi’ye başarılar dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni dönemin Türkiye-Mısır ilişkileri açısından hayırlara vesile olması temennisini dile getirdi.”

Paylaşın

Sisi, 2030 Yılına Kadar Mısır Devlet Başkanı

Mısır’da mevcut Devlet Başkanı Abdülfettah es-Sisi, oyların yüzde 89,6’sını alarak üçüncü kez devlet başkanı seçildi. Mısır’da on yıldan beri iktidarda bulunan Sisi, böylece altı yıl daha devlet başkanlığı görevini yürütecek.

Abdülfettah es-Sisi’ye karşı üç ismin yarıştığı seçimlerde, Sisi’nin en yakın rakibinin oyları yüzde 4,5’ta kaldı. Muhalefetin önde gelen adayı Ahmed Tantavi, kampanyasına yönelik tehdit ve şiddeti gerekçe göstererek seçime aylar kala yarıştan çekilmişti.

Ulusal Seçim Kurulu Başkanı Hazım Bedevi, yaklaşık 67 milyon kayıtlı seçmenin bulunduğu ülkede “emsalsiz” bir şekilde seçimlere katılımın yüzde 66,8 olarak kaydedildiğini belirtti. 2018 yılındaki seçimlerde katılım yüzde 41, 2014 yılında ise yüzde 47 düzeyinde kalmıştı.

Mısır’da seçimleri 69 yaşındaki Sisi’nin kazanacağına kesin gözüyle bakılıyordu. Seçimle göreve gelen Müslüman Kardeşler hareketinden Muhammed Mursi’yi 2013 yılında askeri darbeyle deviren dönemin Genelkurmay Başkanı Sisi, 2014 yılından beri cumhurbaşkanlığı görevini yürütüyor.

2019’da yapılan anayasa değişikliği, cumhurbaşkanının görev süresini dört yıldan altıya çıkartmış ve ayrıca üç dönem cumhurbaşkanlığının önünü açmıştı.

Sisi’nin göreve gelmesinden bu yana ülkede muhalefete yönelik baskılar arttı. Buna rağmen Sisi’nin ülkede istikrarı yeniden sağlayacağına inanan çok sayıda destekçisi bulunuyor. Yaklaşık 106 milyon nüfuslu Mısır, ekonomik kriz ve yüksek enflasyon ile karşı karşıya bulunuyor.

Yorumcular, Devlet Başkanı el-Sisi’nin tekrar seçilmesinin IMF ile yeni bir anlaşmayı ve Mısır lirasının daha da değersizleşmesinin önünün açılmasını gündeme getirmesinin muhtemel olduğunu belirtiyor.

Bu takdirde, eylülde yüzde 40.3’ten ekimde yüzde 38.5’e düşen enflasyon yeniden tırmanabilir. Son dokuz ayda, Mısır lirası dolar karşısında yüzde 50’den fazla değer kaybetti. Resmi verilere göre Mısır’ın 100 milyonluk nüfusunun yüzde 30’una yakını yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

Paylaşın

Müslüman Kardeşler’in Açıklamasının Ardından Mısır’da 7 Kişi Affedildi

Mısır’da terör örgütü olarak kabul edilen Müslüman Kardeşler’in siyaset sahnesinden çekildiğini açıklamasının ardından 7 tutuklu dün serbest bırakıldı. Öte yandan insan hakları örgütleri, ülkede hala binlerce siyasi mahkum olduğunu savunuyor.

Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi’nin affettiği isimler arasında Hişam Fuad ve Kasım Eşref adlı iki gazeteci, araştırmacı Ahmed Semir, solcu aktivist Abdurrauf Hitab ve oyuncu Tarık en-Nehri var. Tarık Mehdi ve Halid Sadık adlı kişiler de serbest bırakılanlardan ikisi.

Haziran 2019’da yakalanan Fuad, “yasadışı örgüt” birlikte komplo kurmaktan geçen yıl 4 yıl hapse mahkum edilmişti. “Yasadışı örgüt” ifadesi, Müslüman Kardeşler’i işaret ediyor.

Semir ise 2021’de yalan haber yaymak suçlamasıyla yakalanmış ve 4 yıl hapis cezası almıştı. Cezası bu yılın başlarında üç yıla indirilmişti.

2011’deki protestolar ve güvenlik güçleriyle çatışmalar sırasında devlet binalarına saldırmak ve yakmaktan Hitab 7, en-Nehri ise 15 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Ekonomik krizle boğuşan Kahire, muhalefete ulaşmak için bazı adımlar atıyor. Cumhurbaşkanı Sisi bu yolda Müslüman Kardeşler’e atıfla “bir grup dışında herkesi” kapsayan ulusal diyalog süreci başlatmıştı.

Müslüman Kardeşler, Mısır’da 2012’de yapılan seçimleri kazansa da bir yıl sonra askeri darbeyle devrilmişti. Hareket o zamandan beri büyük bir baskıyla karşı karşıya. Örgütün pek çok lideri ve binlerce destekçisi ya hapiste ya da ülkeden kaçtı.

“Mısır’da herhangi bir iktidar mücadelesine girmeyi de reddediyoruz”

Müslüman Kardeşler’in Rehberlik Meclisi Başkanlığı’nı vekaleten üstlenen İbrahim Münir, hareketin geleceği ve Mısır’daki koşullara dair Reuters’a konuşmuştu.

Örgütün lideri konumundaki iki gün önce yayımlanan söyleşide,kendilerine hala büyük destek verildiğini savunsa da seçimlere katılmayacaklarını ve şiddeti uzun süredir reddettiklerini ifade etti: Sadece şiddet ve silah kullanımını değil, Mısır’da herhangi bir iktidar mücadelesine girmeyi de reddediyoruz.

Uzun süredir Birleşik Krallık’ın başkenti Londra’da ikamet eden 85 yaşındaki lider, hareketin daha önce de sorunlar yaşadığını ancak en zorlu dönemin içinde olduklarını duyurdu.

Müslüman Kardeşler’in içinde olduğu krize nasıl karşı nasıl harekete geçileceğine dair iç bölünmeler yaşadığını açıklayan Münir, “durum istikrara kavuştuğunda” yeni bir liderin seçileceğini bildirdi.

Münir’e göre Müslüman Kardeşler’in dışarıda tutulduğu bir diyalog süreci başarıya ulaşmayacak: Diyaloğa gerçekten ihtiyaç var ama herkesi kapsaması gerekiyor.

2013’te dönemin Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin darbeyle devrilmesini ağır şekilde eleştiren Türkiye’nin, Mısır’la ilişkileri durma noktasına gelmişti. Ankara’nın Müslüman Kardeşler’e desteği, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’yle (BAE) ilişkilerinin bozulmasına neden olan sebeplerden biriydi.

Öte yandan Türkiye’yle birlikte Müslüman Kardeşler’e destek veren Katar’ın, Mısır, Suudi Arabistan ve BAE’yle ilişkileri normalleştirmeye çalışması dengeleri değiştirmişti.

Örneğin Kahire, Türkiye’de faaliyet gösteren Müslüman Kardeşler’e bağlı televizyon kanallarının kapatılmasını istemişti. Reuters, Ankara’nın da muhalif kanalların Kahire’ye yönelik eleştirilerini yumuşatmasını istediğini yazdı.

Bununla birlikte Münir, Müslüman Kardeşler’in Türkiye’de henüz baskı altında olmadığını savundu: Şu ana kadar bir baskı görmedik ya da hissetmedik. Fakat Türkiye devletinin, halkının huzur ve güvenliğini sağlamak için ne gerekiyorsa yapmaya hakkı vardır.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın