CHP’den Mansur Yavaş Haberine Yalanlama: Neden Başka İsim Arayışına Girelim?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Zeynel Emre, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı (ABB) Mansur Yavaş’ın yerine eski CHP Milletvekili Levent Gök’ün parti yönetimine önerildiği iddiasını yalanlayarak, “Neden başka isim arayışına girelim?” dedi.

Cumhuriyet’ten Sarp Sağkal, kulislerde kulislerde CHP’de Ankara Büyükşehir Belediyesi için Mansur Yavaş’ın yerine önceki dönem Ankara milletvekili olan Levent Gök’ün ABB için adının geçtiğini gündeme getirmişti.

Habere göre, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yavaş için “Mansur Bey yeniden aday olmalı” demesine karşın, partide seçim sonrası başlayan “değişim” sürecini örnek gösteren partililer, “CHP’nin kendi içinden çıkardığı isimlere dönebileceğini” belirttiği iddiasına yer verildi.

CHP’den Genel Başkan Yardımcısı Zeynel Emre, parti olarak yaptırdıkları araştırmalardan 11 büyükşehir belediye başkanının başarılı bulunduğunu belirtti. Zeynel Emre, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada ne kendilerine Levent Gök ismi önerildiğini ne de CHP yönetiminin Mansur Yavaş yerine başka bir ismi düşündüğünü söyledi.

“Memnuniyet oranı oldukça yüksek”

CHP Genel Merkezi’nin şu anda kurultay çalışmalarına yoğunlaştığını ve Türkiye’nin hiçbir ili için belediye başkan adaylığı konusunun gündemlerinde olmadığını belirten Zeynel Emre şunları söyledi:

“Parti yönetiminin şu anda öncelikli konusu Tüzük değişikliği ve kurultay çalışmaları oluşturuyor. Yerel seçimlerde belediye başkan adaylıklarını şu ana kadar hiç gündemimize almadık. Bu daha sonraki bir konu. Partimiz belediye başkanları hakkında halk memnuniyetini ölçen araştırmaları düzenli olarak yaptırıyor. Bu araştırmalarda on bir büyükşehir belediye başkanımızın çalışmalarından memnuniyet oranı oldukça yüksek çıkıyor.

Hele hele Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş en üst sırada çıkıyor ki, bu kadar beğenilen bir belediye başkanının yerine aday arayışına girmek çok anlamsız olur. Ne genel başkana bu yönde bir öneri gelmiştir ne de böyle bir önerinin kabul edilebilirliği vardır. Sayın Genel Başkanımız bu haberden rahatsız olduğunu iletti. Kesinlikle Mansur Başkan’ın yerine bir aday arayışımız yoktur.”

İYİ Parti ile bazı il ve ilçe pazarlıklarının el altından yürütüldüğüne ilişkin haberlere ilişkin de konuşan Emre, “Öyle haberler kulis diye çıkıyor ki, şaşırıp kalıyoruz. İYİ Parti’nin bizden İzmir’i istediğine ilişkin haberler de bu kulis haberlerinden biri. Kesinlikle doğru değil. Bu parti ile ne açık ne örtülü bir belediye pazarlığı yapılmış değildir. Hele hele İzmir’i pazarlık konusu yapmak olacak iş değil” dedi.

Paylaşın

Mansur Yavaş’tan Sinan Oğan’a Yalanlama: Makam Talebiniz Oldu

Cumhur İttifakı’na desteğini açıklayan Sinan Oğan’ın “Sayın Kılıçdaroğlu’ndan da hiçbir talebim olmadı” sözlerine yanıt veren Mansur Yavaş, “Kılıçdaroğlu’ndan makam talebiniz oldu. Hem de ‘Tabanımı ikna etmek için kamuoyuna deklare edilmesi gerekir, aksi halde ikna edemem’ dediniz” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı (ABB) ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Yardımcısı adayı Mansur Yavaş, sosyal medya hesabından Sİnan Oğan’ın “Sayın Kılıçdaroğlu’ndan da hiçbir talebim olmadı” sözlerine yanıt verdi.

Yavaş, “Hayır @DrSinanOgan bey, Sn. @kilicdarogluk’dan makam talebiniz oldu. Hem de ‘Tabanımı ikna etmek için kamuoyuna deklare edilmesi gerekir, aksi halde ikna edemem’ dediniz. Cumhur İttifakı’ndan talebiniz olduğunu duymadık. Şimdi tabanınızı nasıl ikna edeceksiniz merak ediyorum.” ifadesini kullandı.

Cumhur İttifakı’na desteğini açıklayan Sinan Oğan, dün TRT yayınında “Sayın Kılıçdaroğlu’ndan da hiçbir talebim olmadı. Ben bir prensip ortaya koydum, ilkelerimizi ortaya koyduk. Seçimi kazanacağına dair hiçbir ikna edici bir şey kullanmadı.” demişti.

Oğan ayrıca “21 yıllık bir iktidar karşısında parlamento bile alamamışsınız, siz ne konuşuyorsunuz. Parlamento ve Cumhurbaşkanlığı’nın ayrı taraflarda olması ülkeyi krize götürür. Parlamentoyu alanlara destek vermekten daha doğal bir şey olamaz.” ifadesini kullanmıştı.

Mansur Yavaş, bu ifadeler için şu mesajı paylaştı:

“Sn. @DrSinanOgan, Sn. @kilicdarogluk ile görüşmeyi yaptığınızda TBMM’deki tablo belli olmuştu, böyle bir konuşma da gerçekleşmedi. Baştan bu kanaatte olsaydınız ve gerçekten istikrarı düşünseydiniz Sn. Kemal Kılıçdaroğlu ile hiç görüşmemeniz gerekirdi.”

14 Mayıs’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda oyların yüzde 5,17’sini alan Oğan, ikinci turda Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan’a destek vereceğini bu hafta açıklamıştı. Sinan Oğan kararı öncesi Kılıçdaroğlu ile de görüşmüştü.

Paylaşın

Mansur Yavaş: Bunlar Mevsimlik, Sezonluk Milliyetçi

Millet İttifakı’nın Ankara mitinginde konuşan ABB Başkanı Yavaş, “Bunlar mevsimlik, sezonluk milliyetçi. Duruma göre şekil alırlar. Bunlara inanmıyoruz artık. Ne muhafazakarlıklarına ne başka bir şeyine. İyi bir Müslümanın ağzından bal damlar, yalan söylemez, hakaret etmez. Bugün Cuma, acaba o sahte broşürleri basanlar ne dua ettiler. Türkiye kararını verdi” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Her gördüğümüz mitinglerde çok kararlı insanlar, bu laflara kulak asmıyorlar. Nereye gidersek gidelim, binlerce milyonlarca genç hakkını almak için meydana çıkmış. Hakkını istiyor, hakkını alacak. İnşallah ayın 15’inden sonra herkese ayar çekmeyen, kimseyi azarlamayan, kimsenin kıyafetine, yediğine içtiğine karışmayan, dertlerini anlatmakta özgür kılan, ‘beni istediğiniz kadar eleştirin’ diyen bir yönetim geliyor.”

14 Mayıs seçimlerine saatler kala Millet İttifakı final mitinginin adresi Ankara’da, Tandoğan Meydanı oldu.

Mitinge, Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi lideri Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti lideri Gültekin Uysal, cumhurbaşkanı yardımcısı adayları İmamoğlu ve Yavaş’ın da katıldı.

Mitingde konuşan Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, şunları söyledi:

“2019 yılında bugün yaşadıklarımızın hemen hemen hepsini yaşadık. Anketlerde geri kaldıklarını görünce her türlü iftirayı attılar. Ankara halkı bunlara inanmadı. Dolayısıyla Ankara’da ayrıştırıcı siyaset ortadan kalktı. İnsanlar 25 yıl aynı yönetimi görünce onların ayrıştırıcı siyaseti görünce başka yönetimi denemedi ama 25 yıl sonra bir deneme yaptı ve Ankara halkı belediyeciliğin ne olduğunu gördü.

Pandemi döneminde 40 bin öğrenciye 10’ar GB internet verdik. Sayın Cumhurbaşkanı da 21 yıldır verilmeyen interneti seçimden sonra vereceğini söylüyor. Yine birer aylık doğal gaz ücretleriyle sadece mutfakta harcanan gazın ücretini bir yıl ayrılmayacak. Bu seçim zamanı yapılıyor. Halbuki bu kardeşiniz geçen yıl ve bu yıl tam 200 bin aileye doğal gaz yardımı yaptı.”

Eskiden 1.8 dolara su satıp, aldıkları bu parayı da koli şeklinde yardımlarla dağıtıp, onlardan aldığı parayla onlara yardım yapıp ‘Biz fakir fukarayı kolluyoruz’ diyorlardı. Şu anda 10 ton su kullanan ailenin ödediği ücret sadece 10 lira. 2019 yılındaki iftiralara inansaydı insanlar, şimdiki gibi ayrıştırıcı siyasete cevaz verseydi Ankara’da bunların hiçbirisi olmayacaktı. Şimdi Türkiye’de 21 yıldır hep aynı hükümeti gördüler. Öğrenmişler ‘bunlar üç koyunu güdemez’ diye. Verin bakalım, güdüyor mu gütmüyor mu? Ama inşallah mitinglerde gördüğümüz kadarıyla bu iş bitmiş.

“Ankara’da bir jeliboncu kafa var”

Ankara’da bir jeliboncu kafa var. Ta 1994 yılında bile aday olabilmek için rakibine kumpas kurduğu iddiaları var. Bu kafa kendi partisinden olan kişiye bile tuzak kurdu. Fakat o tuzak kurduğu şahısla şimdi yan yana çalışmak zorunda kalıyor. FETÖ döneminde başlayan kaset komploları yine bir şekilde konuşuluyor, Muharrem İnce ile ilgili aynı şeyleri ortaya çıkardılar. Ama bunun başlangıcı nerede? Yıllardır Ankara’da sahte broşür dağıtılıyor. Ha birinin özel hayatını kaydedip siyaseten kullanmışsınız, ha genel başkanımızla ilgisi olmayan montaj videolarını sahnede göstermişsiniz. Ne farkı var?

Sizin hiçbir şeyden şikayet etmeye hakkınızı yok. Açılım döneminde şehit olanların fotoğraflarıyla siyaset yapıyorsunuz. Şehitlerin kanlarıyla siyaset yapıyorsunuz. Artık yeter bu ülkede nefret siyaseti ortadan kalkacak. İstanbulluya önce ‘ümmet elden gider’, ‘Mekke düşer, Kudüs düşer Ekrem İmamoğlu’na oy vermeyin’ demediler. İstanbullular dik durdu. Osman Öcalan’ı kalkıp televizyonlara çıkardılar. ‘Ekrem Bey’e oy vermeyin, Binali Bey’e oy verin’ dediler. O da yetmedi bebek katilinin mektubunu televizyonda okuttular. İktidarda kalmak için gerekirse papaz cübbesi giyerim diyenler bunlar değil miydi?

Bunlar mevsimlik, sezonluk milliyetçi. Duruma göre şekil alırlar. Bunlara inanmıyoruz artık. Ne muhafazakarlıklarına ne başka bir şeyine. İyi bir Müslümanın ağzından bal damlar, yalan söylemez, hakaret etmez. Bugün Cuma, acaba o sahte broşürleri basanlar ne dua ettiler.

Türkiye kararını verdi. Her gördüğümüz mitinglerde çok kararlı insanlar, bu laflara kulak asmıyorlar. Nereye gidersek gidelim, binlerce milyonlarca genç hakkını almak için meydana çıkmış. Hakkını istiyor, hakkını alacak. İnşallah ayın 15’inden sonra herkese ayar çekmeyen, kimseyi azarlamayan, kimsenin kıyafetine, yediğine içtiğine karışmayan, dertlerini anlatmakta özgür kılan, ‘beni istediğiniz kadar eleştirin’ diyen bir yönetim geliyor.”

Paylaşın

İmamoğlu Ve Yavaş’tan Gençlere Mesaj: Sizlere Güveniyoruz

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı (ABB) Mansur Yavaş, sosyal medya hesaplarından eş zamanlı olarak, “Gençler, sizlere güveniyoruz. Aramızda kalsın, sizlerle birlikte kazanıyoruz” başlıklı bir video paylaştı.

İBB Başkanı İmamoğlu, “Ankara’dayız, Mansur Başkanımızla birlikteyiz, sizi konuşuyoruz sevgili gençler” diyerek başladığı videoda, bu seçimin anahtarının gençlerin elinde olduğunu, ülkenin bugününe ve yarınına gençlerin karar vereceğini belirtti.

14 Mayıs’ta gençleri sandığa çağıran İmamoğlu, “Biz geleceği sizlerle birlikte hayal edecek, birlikte çalışacağız. Yeter ki siz bize inanın, bize güvenin” dedi.

ABB Başkanı Yavaş da, 5 milyon gencin ilk kez bu seçimde oy kullanacağına dikkat çekerek, “Değişimi onların enerjisiyle, gücüyle sağlayacağız. Ben gençlere güveniyorum. Onların kaygılarını, şüphelerini anlıyorum. Hepsini de konuşur çözeriz, biz buradayız” ifadelerini kullandı.

Ülkenin gençlerinin sahipsiz olmadığını belirten Yavaş, seçimin ilk turda bitirilmesini gençlerden istedi.

Videonun sonunda ise Yavaş’ın İmamoğlu’na hitaben, “Her mitingde söylediğiniz gibi, ülkemizde herşey çok çok güzel olacak inşallah” demesi üzerine, İmamoğlu “Allah’ın izniyle Başkanım. Gençler tarih yazacak. Bu arada Başkanım aramızda kalsın kazanıyoruz, gençler bilsin” karşılığını verdi.

Paylaşın

ABB Başkanı Yavaş: Hukuk Herkese Adil İşleyecek

Millet İttifakı’nın İstanbul mitinginde konuşan ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın ana gündemi hukuktu. 14 Mayıs’tan sonra hukukun üstünlüğünün mutlaka yerini bulacağını belirten Mansur Yavaş, “Hukuk herkese adil işleyecek” dedi.

Haber Merkezi / ABB Başkanı Yavaş, ayrıca, AK Parti’nin seçim propagandasında askeri girişimleri dahil etmesini eleştirdi ve “Seçime gidiyoruz fakat nasıl bir seçim anlamadık. 21 yıllık iktidar, yaptıklarını anlatıp, yeni vaatler ileri sürmesi gerekirken tankları, tüfekleri gösteriyor, gemileri gösteriyor. Seçim mi yapıyoruz, savaşa mı hazırlanıyoruz belli değil” ifadelerini kullandı.

Millet İttifakı, 14 Mayıs seçimlerine sekiz gün kala İstanbul Maltepe sahilinde, tüm siyasi liderlerinin katılımıyla büyük bir miting düzenledi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sırasıyla birer konuşma yaptı.

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, mitingde yaptığı konuşmada, şunları söyledi:

“Bu kalabalıklar bir şey söylüyor, 14 Mayıs’ta değişimin müjdesini veriyor. Seçime gidiyoruz fakat nasıl bir seçim anlamadık. 21 yıllık iktidar yaptıklarını anlatıp yeni vaatler ileri sürmesi gerekirken tankları tüfekleri, gemileri gösteriyor. Seçim mi yapıyoruz, savaşa mı hazırlanıyoruz belli değil.

Bu eserlerin hepsi bizim eserlerimiz gurur kaynağımız ama 14’ünden sonra insanlarımız şununla karşı karşıya kalacak; kiracı-ev sahibi, kredi kartları, pahalılık, enflasyon, uyuşturucu, mülteci. Bu sorunlarla karşı karşıya kalacak ama bunların konuşulmasını istemiyor. Seçim zamanı mevsimlik birazcık milliyetçilik sosu birazcık muhafazakarlık sosu. İnsanlar bununla tartışsın başka bir şey konuşulmasın istiyorlar.

İstanbul düştü ama her şey çok güzel oldu. Gerçeklerin yine bu seçimde konuşulmasını istemiyorlar bir sürü iftira atıyorlar. Kulak asmıyoruz. Korkuyorlar mı? Neden korkuyorlar, hesap vermekten değil mi? Biz 15 Mayıs’ı bekliyoruz. 14 Mayıs’tan sonra hukukun üstünlüğü de mutlaka yerini bulacak ve hukuk herkese adil işleyecek. Millet İttifakı’ndaki 6 parti hakikaten uzlaşmış bir araya gelmiş.

Öbür taraftakiler bir acayip, HÜDA PAR var. Bir kısmı ittifakta bir kısmı değil diyor, ee berabersiniz. Seçime giderken milli, gayri milli laflarının hepsini reddediyoruz. Mevsimlik milliyetçiliklerinizi, muhafazakarlıklarınızın hepsini reddediyoruz. Bizim yaklaşımımız şu; 31 Mart’ta 25 yıldır hiçbir yönetim görmeyen, eskilerin de belediyecilik yaptığını sana halk 11 Millet İttifakı büyükşehir belediye başkanını göreve getirdi ve aradaki farkı anladı.

Ülkemizin de buna ihtiyacı var. 21 yıldır o gün 10 yaşında olan gençler 30 yaşına geldi bir başkasını görmedi. İnşallah Türkiye’de de bu fırsat verilirse Türkiye nasıl yönetilir, şeffaf olunur hepsini göstereceğiz.

Cumhurbaşkanı başından beri Millet İttifakı’nın bütün mensuplarını fertlerine kadar sürekli suçluyor. Ağza alınmaması gereken laflarla suçluyor. Dün akşam birdenbire bir tweet, biz 31 Mart’ta bekledik o tweeti. Bin 400 belediye başkanını bugün seçtin, 2019’da.

Yarından itibaren bize düşen hep beraber ülkemiz için çalışmak sözünü cumhurbaşkanından beklerken topal ördek ithamları ile karşı karşıya kalmıştık. Bugün seçime giderken ilk defa hepimizi kucaklayan bir mesajı attı. Çok şaşırdık, uzun zamandır cumhurbaşkanının ağzından böyle güzel şefkatli bir cümle duymamıştık. Uçağa gelirken gördük ki hepimizi sandıkta mezara gömecekmiş, ne diyeyim ben.

Artık biz tatlı dilli, azarlamayan, herkesi kucaklayan, herkesin cumhurbaşkanı olacak bir cumhurbaşkanına ihtiyacımız var, o da geldi. Az kaldı, gençlerine iyi telefonu layık gören, gençlerini azarlamayan, onları dinleyen, gençlerden akıl alan ve onların en iyisini talep etmelerini onlarda bir hak gören bir anlayışla 14 Mayıs’ta sandığa gidiyoruz ve birleşe birleşe kazanıyoruz.

14 Mayıs’tan sonra nasıl 11 Millet İttifakı büyükşehir ve diğer Milet İttifakı belediyelerinde yaşayan halk için huzur, bereket geldiyse, mutlu oluyorlarsa, şimdi ülkemizin bu mutluluğu, huzuru ve bereketi tatma zamanı geliyor. 14 Mayıs’ta güzel ülkemizde kin, nefret tohumları ortadan kalksın, artık mutluluk, refah ve bahar gelsin memleketimize diyor, başarılar diliyorum. Güzel günlerde görüşmek üzere.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu: Bir Otoriter Yönetimi Demokratik Yollarla Değiştireceğiz

Mersin’de halka hitap eden Kılıçdaroğlu, “Birlikte değiştireceğiz. Birleşe birleşe değişeceğiz. Bir otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştireceğiz. 5 milyon 300 bin genç gidecek, otoriter yönetimi değiştirecek. Dünya siyaset tarihi bunu yazacak. Dünya gençliği için de örnek olacaksınız” dedi.

Haber Merkezi / Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında, “Bütçeyi siyasi otorite yapar. Siyasi otorite parayı kime uygun görürse ona verir. Onlar beşli çetelere, Bay Kemal vatandaşa, emekliye, işçiye, çiftçiye çalışacak. Üç dört yerden maaş alanların tamamını keseceğim. Bu dönemi bitireceğiz” ifadelerini kullandı.

Konuşmasının sonunda, 418 milyar dolara göndermede bulunan Kılıçdaroğlu, Parayı alacaksın New York’ta 35 katlı bina yapacaksın, Bay Kemal de bunu seyredecek. Yemezler, o paraların tamamını getireceğim.” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Mersin’de düzenlenen mitingde konuştular.

“Kim milli kim gayri milli”

İlk olarak kürsüye çıkan Mansur Yavaş, konuşmasında şunları söyledi:

“2019 yılında Ankara’da çok iftira attılar. Siyaseti sürekli olarak çirkinleştirdiler. Seçime girerken mutlaka biraz milliyetçilik, biraz da muhafazakarlık sosuna ihtiyaç duyuyorlar. Lüks villaların, lüks hayatların konuşulmasını istemiyorlar. Bunun için aynı iftiraları atıyorlar.  Propagandaya özel uçaklarla gidiyorlar.

TRT gibi devletin bir kurumunda sayın Genel Başkanımız 32 dakika konuşuyor, Cumhurbaşkanı 32 saat konuşuyor. Hani adalet! PKK ile aynı görüşleri savunan HÜDA Par’ı el üstünde tutuyorlar. Dün akşam eski başbakan ‘HÜDAPAR bizim ittifakımızda değil’ dedi. Kendilerini milli, bizi gayri milli ilan etti. Oğlunuzun olduğu iddia edilen Hollanda’daki serveti getirin Türkiye’ye, kim milli kim gayri milli belli olur.

En son 85 yaşındaki Saadet Partisi Genel Başkanı Sayın Temel Karamollaoğlu’nu LGBT’ci ilan ettiler. Sürekli ‘Bunlar LGBT’ci’ diyorlar. Aslında kötü bir şey söylemek istiyorlar. Anlıyorsunuz ne demek istediğimi değil mi? Ben bunların LGBT karnesini açıyorum. Sayın İçişleri Bakanı, ‘Bunlar gelirse erkekle erkek, insanla hayvan evlenecek’ diye sürekli fantezilerini anlatıyor.

Maşallah çok zengin fantezileri var. Türkiye’de 2002’den sonra bir sürü LGBT derneği kurulmuş, bu hükümet zamanında. Bunlardan 7’si Soylu döneminde kurulmuş. LGBT oteli açılmış, Müslüman eşcinseller derneğine de izin vermişler. Kimsenin cinsel hayatına devlet karışmaz ama bunu bizlere hakaret etmek amacıyla söylüyorlar.”

“Bir otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştireceğiz”

Yavaş’ın ardından kürsüye gelen Kemal Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:

“Birlikte değiştireceğiz. Birleşe birleşe değişeceğiz. Bir otoriter yönetimi demokratik yollarla değiştireceğiz. 5 milyon 300 bin genç gidecek, otoriter yönetimi değiştirecek. Dünya siyaset tarihi bunu yazacak. Dünya gençliği için de örnek olacaksınız.

Depremzedelere en çok kucak açan il Mersin. 350 bin depremzedeyi kucakladınız. Dünyaya dayanışma örneği sergilediniz. Ben bütün depremzedelere söz verdim. Evleri yıkılan, dükkanları yıkılan bütün depremzedelerin evlerini, işyerlerini yapacağım ve 5 kuruş almadan teslim edeceğim. 20 yıl borçlanma olmayacak. Aslında Anayasa bunu diyor.

Emekliye de söz verdim. Kurban Bayramı’nda emekli bankadan 15 bin lira parasını çekecek. Diyorlar ki ‘Parayı nerden bulacaksın?’ Bay Kemal tam 27.5 yıl devlette çalıştı, Maliye Bakanlığı’nda. Bütçe nasıl yapılır, paralar nerelere harcanır, planlama nasıl olur bütün hayatı bununla geçti.

Bütçeyi siyasi otorite yapar. Siyasi otorite parayı kime uygun görürse ona verir. Onlar beşli çetelere, Bay Kemal vatandaşa, emekliye, işçiye, çiftçiye çalışacak. Üç dört yerden maaş alanların tamamını keseceğim. Bu dönemi bitireceğiz.

Benim saraylarda gözüm yok. Ben sizler gibi yaşamaya alışkınım, mütevazı yaşamak istiyorum. Allah nasip ederse Cumhurbaşkanı seçildiğimde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün  Çankaya’sına çıkacağım. Yeteri kadar kamplaştırıldık. Sinir küpü olduk. Komşu komşunun kimliğini, inancını sorgulamaya başladı. Buradan çıkmamız lazım. Herkesin kimliği, inancı, yaşam tarzı Bay Kemal’in başının üstüne.

Köylerde sadece öğretmen ve imam olmayacak. Tarım yapılıyorsa ziraat mühendisi, teknisyeni olacak. Hayvancılık yapılıyorsa veteriner hekim olacak. Çiftçinin toprak analizlerine bakılacak. Bu söylediğim kişiler üreticinin emrinde olacak.

Suriyeli kardeşlerimizi en geç iki yıl içinde kendi ülkelerine uğurlayacağız. Asla ırkçılık yapmayacağız. Onların okullarını, kreşlerini, yollarını Avrupa Birliği fonlarıyla yapacağız. Gidecekler kendi ülkelerine ve ata toprağında rahat etmelerini sağlayacağız. Meşru hükümetle karşılıklı büyükelçilikleri hemen açacağız. Buradan gidenlerin can ve mal güvenliklerini tamamen sağlayacağız.

Parayı alacaksın New York’ta 35 katlı bina yapacaksın, Bay Kemal de bunu seyredecek. Yemezler, o paraların tamamını getireceğim.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu, Mansur Yavaş Ve Ekrem İmamoğlu’nun Görevlerini Açıkladı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükeşehir Belediye Başkanı (ABB) Mansur Yavaş ile beraber sosyal medyadan halka seslendi.

‘Yiğitlerim’ başlıklı videoda, 14 Mayıs seçimlerinin kazanılması durumunda iki belediye başkanının alacağı görevler de paylaşıldı.

Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun görevinin, “Türkiye’yi afetlere hazırlayarak kentlerin dirençliliğini artırmak”; Yavaş’ın görevinin ise “Sosyal politikalarla hane ekonomisini hızla güçlendirerek ve aile destekleri sigortasından kadın istihdamına kadar yoksullukla mücadele ederek, Türkiye’yi geliştirecek ve güçlendirecek teknolojik atılımlarla tarımsal kalkınmayı hayata geçirmek” olacağını söyledi.

Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Sevgili milletim bugün size cumhurbaşkanı yardımcılarım ile sesleniyorum. Ekrem Başkanım solumda, Mansur Başkanım da sağımda. Son günlerde olan olayları lütfen artık boş verelim. Biz işimize bakıyoruz, siz bakmayın onlara. Bu ülkenin gündemi provokasyonlar olamaz. Halkımızın gündeminde ne var biliyor musunuz? Ekonomik sıkıntılar, mutfaklarda yangın var. Kira derdi var. Dahası depremler, seller var. Ülkemizde olan ve olması muhtemel afetler var… Bu yüzden doğru şehirleşmeye doğru konut politikalarıyla kentlerimizi güçlendirmeye güçlü yapılara ihtiyacımız var. Türkiye’yi afetlere hazırlamak ve kentlerimizin dirençliliğini artırmak istiyorum. Bu görevi en iyi kim yapar? Tabii Ekrem Başkan yapar. İstanbul’da ve dünya tarihinde 10 metroyu aynı anda yapan bir kişi var, bu görevi ona vereceğiz. Bu berbat şehirleşmeyi bitirecek olan yiğit odur.

Gündemimizdeki diğer konu ne? Sosyal politikalar. Hane ekonomisini hızla güçlendirmemiz gerekiyor. Aile destekleri sigortasından kadın istihdamına kadar yoksullukla mücadelede yapacak çok işimiz var. Bunun yanında Türkiye’yi geliştirecek ve güçlendirecek teknolojik atılımları tarımsal kalkınmayı hayata geçirmemiz lazım. Bu görevi hangi yiğit yapar? Doğal olarak onu da Mansur Başkanımız yapar. Bu konuda Ankara’da devraldığı kötü yönetimi halkçı politikalarla hızla bambaşka bir yere taşıyan peşi sıra etkili projelere imza atan Mansur Başkanıma güvenirim. Ülkenin teknolojileri konusunda da ona güveneceğim.”

Kılıçdaroğlu’nun ardından iki belediye başkanı da söz aldı. Ekrem İmamoğlu şöyle konuştu:

“Bu güzel ülke son 20 yıl içinde en büyük yıkımı ne yazık ki kentlerde yaşadı. Çoklu kanun, kurum ve yönetmelikle, partizanlık ve ayrımcılıkla kentlerimiz ne yazık ki çağdaş dünyanın çok gerisinde kaldı. Belediyecilik ve dünyanın en büyük kenti İstanbul’da elde ettiğim deneyimle ikinci yüzyılda kentleri en çağdaş seviyeye taşıma ve özellikle plansız otobanlarla değil birbirine bağlı raylı sistemlerden hava yolu kara yolu entegre bir ağ olarak Türkiye’yi dünyanın en önemli lojistik merkezlerinden birine dönüştürmeyi bütün kentlerimizi bütün yerleşim yerlerimizi depreme dayanıklı ve uygar bir sürece kavuşturmayı ülkenin mutluluğu için hazırız.”

Mansur Yavaş da şu ifadeleri kullandı:

“Sosyal devlet anlayışını yeniden yapılandırarak hiç kimsenin yatağa aç girmediği açıkta kalmadığı eğitimden ve protein hakkından mahrum kalmadığı bir yapıyı yeniden inşallah inşa edeceğiz. Çiftçinin sırtından döviz yükünü kaldırmak suretiyle kırsal kalkınma desteklerimizle çalışan üreten kendi ülkesine yeten bir modeli mutlaka kavuşturacağız. Karada havada mavi vatanda ve siber uzayda yedi bölgede 81 ilde önemli stratejik ve milli teknolojik çalışmalarına liyakatlı kadrolar ve ülkemizin pırıl pırıl gençleriyle mutlaka başarılara imza atacağız”

Paylaşın

Akşener: 50 Bin Tane İftira Atıyorlar Ama Hırsız Diyemiyorlar

Sinop’ta vatandaşlara seslenen Akşener, “50 bin tane dedikodu yapıyorlar, 50 bin tane iftira atıyorlar. Artık işleri iftiraya kaldı. Ama söyleyemedikleri bir şey var. Hırsız diyemiyorlar. Çünkü, kendileri hırsız. Hırsız deseler, hırsızlıklarını çat diye yüzlerine vuracağız” dedi ve ekledi:

“Beş maaşlı, 10 maaşlı, 15 maaşlı danışman olmayacak. 801 milyon dolara Ankara’da bir park yaptılar. Kaç çocuğun bursu ödenirdi? Kaç öğrencimize karşılıksız burs verilebilirdi? 801 milyon dolar… Yani 16 milyar lira. Utanmaları yok. Üç AK Partili müteahhite verildi. Sizin çocuklarınız ağladı, sizin çocuklarınız, umutsuz, mutsuz. İşte o nedenle bu harami düzeni beraber değiştireceğiz.”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte Sinop İskele Meydanı’nda vatandaşlara seslendi. Akşener’in konuşmasından önemli başlıklar şöyle:

“Sinop emekli şehri. Emekli maaşlarında 5500 alanı 7500 lira yaptılar, aslında asgari ücret olmalıydı. 6500 alan da 7500 lira oldu. Biz iktidara gelir gelmez o aradaki farkı da düzelteceğiz. Birincisi bu. İkincisi 100 bin öğretmen ataması yapacağız bir ay içerisinde. 3600 ek göstergede ortaya çıkan haksızlığı gidereceğiz. 2020 yılında ve ondan önce soru çalınarak mağdur olmuş KPSS mağdurlarının mağduriyetlerini gidereceğiz.

Ben, İYİ Parti’ye oy istiyorum aynı zamanda Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na da oy istiyorum. Biz bu ucube sistemi birlikte değiştirmeliyiz. Bu harami düzeni birlikte değiştireceğiz. Bedava olmaz, oylarınızı vereceksiniz. Ben de kimseyle pazarlık etmeden bu ucube sistem değişecek sonra da başbakan olacağım. Biliyorsunuz, sayın Mansur Yavaş’la sayın İmamoğlu’nun mutlaka bu sistemin içerisinde olmasını istemiştim.

Dolayısıyla masada problem oldu. Mansur Bey ve Ekrem İmamoğlu her ikisi de geldiler. Şahsıma dair bir talebim olmadığı ortaya çıkınca her ikisini etkili, yetkili Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı’na getirdik. El birliğiyle imzaladık. Bir televizyona gittim. TV’de dediki ilgili arkadaşımız, ‘Siz o masaya nasıl oturdunuz? Diyorlar ki, dış güçler oturttu” dedi. Ben de dedim ki, beni o masaya jet hızıyla ikna eden Mansur Yavaş oldu. Kendisi, Beypazarı doğumlu bir Angaralıdır.

Bu iki belediye başkanıyla beraber, hem bizler hem sayın Kılıçdaroğlu, haram yemeden sosyal devleti ortaya koyarak, kayırmadan, adaleti sağlayarak, demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü sağlayarak, gençlerin gelecek hayallerini yeniden inşa ederek önce seçimi kazanacağız. Sonra da bu ucube sistemden el birliğiyle kurtulacağız.

Size söz olsun. 50 bin tane dedikodu yapıyorlar, 50 bin tane iftira atıyorlar. Artık işleri iftiraya kaldı. Ama söyleyemedikleri bir şey var. Hırsız diyemiyorlar. Çünkü, kendileri hırsız. Hırsız deseler, hırsızlıklarını çat diye yüzlerine vuracağız.

Beş maaşlı, 10 maaşlı, 15 maaşlı danışman olmayacak. 801 milyon dolara Ankara’da bir park yaptılar. Kaç çocuğun bursu ödenirdi? Kaç öğrencimize karşılıksız burs verilebilirdi? 801 milyon dolar… Yani 16 milyar lira. Utanmaları yok. Üç AK Partili müteahhite verildi. Sizin çocuklarınız ağladı, sizin çocuklarınız, umutsuz, mutsuz. İşte o nedenle bu harami düzeni beraber değiştireceğiz.”

Paylaşın

Mansur Yavaş Ve Ekrem İmamoğlu’ndan Kemal Kılıçdaroğlu’na Destek Mesajı

İYİ Parti Lideri Akşener’in adaylık konusunda çağrı yaptığı CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, sosyal medyadan açıklama yaparak, partinin genel başkanı Kemal Kılıçdaorğlu’na destek verdiler.

Haber Merkezi / ABB Başkanı Yavaş, “Bugüne kadar yaptığımız açıklamalarda Genel Başkanımız Sn. Kemal Kılıçdaroğlu’nun iradesi dışında hareket etmeyeceğimizi belirtmiştik. Aynı çizgideyiz. Temennimiz, Millet İttifakı’nın tüm paydaşlarıyla yoluna devam etmesidir.” dedi.

İBB Başkanı İmamoğlu, “Millet İttifakı halkımızın içinden geçtiği zor bir dönemde ağır bir sorumluluk alarak devleti etkin ve demokratik, toplumu huzurlu ve zengin kılma iradesiyle kurulmuş bir siyasi birliktir. Milletimize çaresiz, umutsuz ve yalnız olmadıklarını göstereceklerine inanıyorum. CHP’nin öz evladı ve Millet İttifakı’nın Belediye Başkanı olarak milletimizin arzu ettiği birlik içinde, ittifak masasında irademizi temsil eden Sayın Kılıçdaroğlu’nun ve Millet İttifakı’nın, eksilmeden çoğalarak büyüyeceğinden şüphem yoktur” ifadelerini kullandı.

“Millet İttifakı olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz”

Öte yandan Millet İttifakı’nın bileşenlerinden Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Ülkemizde her bir vatandaşımız için huzuru, refahı, adalet ve demokrasiyi üretme kararlılığı ve başarmak inancı ile Millet İttifakı olarak çalışmalarımıza devam edeceğimizi bir kez daha Aziz Türk Milletimize beyan ve taahhüt ediyoruz. Hep birlikte başaracağız! Yeter! Söz Milletindir” açıklaması yaptı.

Karamollaoğlu’ndan ‘yola devam’ mesajı

Millet İttifakı’nın bileşenlerinden Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ise, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “6 Mart Pazartesi günü Saadet Partimizin ev sahipliğinde bir araya geleceğiz. Halkımız müsterih olsun! Bizler, milletimize verdiğimiz sözün arkasındayız! Aynı inanç, azim ve kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz” açıklaması yaptı.

“Var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz”

Millet İttifakı’nın bileşenlerinden DEVA Partisi, İYİ Parti lideri Meral Akşener’in açıklamalarına yönelik, “Biz, milletimizin hak ettiği tam demokratik bir yönetim anlayışını hâkim kılmak için ortaya koyduğumuz çalışmaların arkasındayız. Bu tarihi süreçte, hepimize büyük bir sorumluluk düşmektedir. Türkiye’yi içine düştüğü bu karanlık tablodan çıkartmak ve otoriter anlayıştan kurtarmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.

Davutoğlu: Dayatma değil istişare var

İYİ Parti Lideri Akşener’in Millet İttifakı’na yönelik açıklamalarının ardından yazılı açıklama yapan GP Lideri Davutoğlu, “Bütün partilerin fedakâr katkıları ve emekleriyle ortaya koyduğumuz tarihi nitelikteki ortak mutabakat metinleri siyasi yöntem olarak tek aklın değil ortak aklın, dayatmanın değil istişarenin, rekabeti değil uzlaşmanın eseri olmuştur” dedi.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan ‘Yetkiyi Verin Türkiye’yi Değiştirelim’ Çıkışı

ABB’nin düzenlediği açılış töreninde konuşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Seçimde karne önünüze gelecek. Notları siz verecek, iktidarı siz değiştireceksiniz.  Bütün Türkiye’ye söz veriyoruz: Türkiye’nin bütün sorunlarını çözeceğiz. Adana’dan söz veriyorum hepinize: Bu ülkeye adaleti getireceğim, Adalet ya gelecek ya gelecek. Bundan emin olmanızı istiyorum” dedi.

Haber Merkezi / Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında, “Yetkiyi verin Türkiye’yi değiştirelim, yetkiyi verin Türkiye’yi verin Türkiye’yi büyütelim, yetkiyi verin sanayicinin, esnafın, gençlerin yüzü gülsün. Türkiye’nin önü açık, açacak olan sizlersiniz” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adana Büyükşehir Belediyesi’nin (ABB) düzenlediği açılış törenine katıldı. Burada bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi:

“Hepinizin huzurunda Adana gibi adam dediğiniz Zeydan Başkanı da yürekten kutluyorum. Adana’nın ne kadar bereketli bir kent, büyükşehir olduğunu biliyorum. Bizim bütün büyükşehir belediyelerimiz aynı çabayı gösteriyorlar, aynı çabada hizmet ediyorlar. Kentin soru varsa soruna kilitleniyor.

Arkadaşlarımıza söyledim: Sakın ola şikayet etmeyin. Siz bütün engelleri aşıp halka hizmet edeceksiniz. Halka hizmet hakka hizmettir. Biz halka hizmet etmeyi temel ilke edindik. Biz bu ülkeye hizmet etmeyi hizmet etmek için adanmışlığı kabul etmek için gelen bir gelenekten geliyoruz.

Seçimde karne önünüze gelecek. Notları siz verecek, iktidarı siz değiştireceksiniz.  Bütün Türkiye’ye söz veriyoruz: Türkiye’nin bütün sorunlarını çözeceğiz. Adana’dan söz veriyorum hepinize: Bu ülkeye adaleti getireceğim, Adalet ya gelecek ya gelecek. Bundan emin olmanızı istiyorum.

Hiçkimseyi düşüncesinden ötürü yargılamayacağız. Gazeteler etik kurallar çerçevesinde iktidarı eleştirecekler. Gençler tweet attığımda başıma bir şey gelecek mi diye düşünmeyecek. Sevgili gençler sizin hayalleriniz bu kardeşinizin hedefi olacaktır. Onların tamamını gerçekleştireceğiz.

7 buçuk milyon genç Türkiye’nin kaderini değiştirecek. Hedefimiz çağdaş uygarlığı yakalamak ve aşmak.  Kadınların kılık kıyafetine siyaset müdahale etmeyecek. Onların başında, sırtında olan siyasi vesayeti kaldıracağız.  Temel hedefimiz katma değeri yüksek ürünlere üretmek.

Yetkiyi verin Türkiye’yi değiştirelim, yetkiyi verin Türkiye’yi verin Türkiye’yi büyütelim, yetkiyi verin sanayicinin, esnafın, gençlerin yüzü gülsün. Türkiye’nin önü açık, açacak olan sizlersiniz.”

Paylaşın