2022 Yılında Türkiye Ekonomisi Yüzde 5,6 Büyüdü

Türkiye ekonomisi 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5,6 büyüdü. 2022 yılında kişi başına Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) cari fiyatlarla 176 bin 589 TL, dolar cinsinden 10 bin 655 olarak hesaplandı.

Haber Merkezi / GSYH’ı oluşturan sektörler bazında 2022 yılında tek daralan sektör inşaat oldu. Sektör yüzde 8,4 oranında küçüldü. 2022’de sanayi yüzde 3,3 ve tarım sektörü yüzde 0,6 büyüdü.

Sanayi tarafında 2022’de yıllık büyüme yüzde 3,3 oldu. Sanayide yılın son çeyreğinde yüzde 3’lük daralma gösterdi. Mal ve hizmet ihracatı ise 2022 yılında yüzde 9,1, ithalatı ise yüzde 7,9 arttı.

Yerleşik hanehalklarının nihai tüketim harcamaları, 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 19,7 arttı. Hanehalkı tüketim harcamalarının GSYH içindeki payı yüzde 57,5 oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı son çeyrek büyüme rakamlarını açıkladı. Buna göre, üretim yöntemine göre dört dönem toplamıyla elde edilen yıllık Gayri Safi Yurtiçi Hasıl (GSYH), 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5,6 arttı. GSYH, 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 107 artarak 15 trilyon 6 milyar 574 milyon TL oldu.

2022 yılında kişi başına GSYH cari fiyatlarla 176 bin 589 TL, dolar cinsinden 10 bin 655 olarak hesaplandı.

GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2022 yılında bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; finans ve sigorta faaliyetleri toplam katma değeri yüzde 21,8, hizmet faaliyetleri yüzde 11,7, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 9,9, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 8,7, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 5,8, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 4,8, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 4,3, sanayi yüzde 3,3 ve tarım sektörü yüzde 0,6 arttı. İnşaat sektörü ise yüzde 8,4 azaldı.

GSYH 2022 yılı dördüncü çeyreğinde yüzde 3,5 arttı

GSYH dördüncü çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak, 2022 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 3,5 arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,9 arttı.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,9 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, 2022 yılı dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 3,5 arttı.

Üretim yöntemiyle Gayrisafi Yurt İçi Hâsıla tahmini, 2022 yılının dördüncü çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 106,2 artarak 4 trilyon 800 milyar 717 milyon TL oldu. GSYH’nin dördüncü çeyrek değeri cari fiyatlarla ABD doları bazında 262 milyar 669 milyon olarak gerçekleşti.

Hanehalkı nihai tüketim harcamaları 2022 yılında yüzde 19,7 arttı. Yerleşik hanehalklarının nihai tüketim harcamaları, 2022 yılında bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre yüzde 19,7 arttı. Hanehalkı tüketim harcamalarının GSYH içindeki payı yüzde 57,5 oldu.

Hanehalkı nihai tüketim harcamaları 2022 yılı dördüncü çeyreğinde yüzde 16,1 arttı. Yerleşik hanehalklarının nihai tüketim harcamaları 2022 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 16,1 arttı. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 9,0, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 2,6 arttı.

2022 yılında bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre mal ve hizmet ihracatı yüzde 9,1, ithalatı ise yüzde 7,9 arttı. Mal ve hizmet ihracatı, 2022 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 3,3 azalırken ithalatı yüzde 10,2 arttı.

İşgücü ödemeleri 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 82,7 artarken, net işletme artığı/karma gelir yüzde 115,2 arttı. 2022 yılının dördüncü çeyreğinde ise işgücü ödemeleri bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 103,3 artarken, net işletme artığı/karma gelir yüzde 104,9 arttı.

2022 yılında işgücü ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı yüzde 26,5 oldu. İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı geçen yıl yüzde 30,1 iken bu oran 2022 yılında yüzde 26,5 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise yüzde 52,5’ten yüzde 54,5’e yükseldi.

Paylaşın

2022’de Evlenen Ve Boşanan Çiftlerin Sayısı Arttı

2022 yılında evlenen çiftlerin sayısı 2021 yılına göre yüzde 2 artarak 574 bin 358’e çıktı. 2022 yılında boşanma sayısı da 2021 yılına göre yüzde 2,9 artışla 180 bin 954’e yükseldi.

Haber Merkezi / Yıllara göre ortalama ilk evlenme yaşı incelendiğinde, her iki cinsiyette de ilk evlenme yaşının arttığı görüldü. Ortalama ilk evlenme yaşı 2022 yılında erkeklerde 28,2 iken kadınlarda 25,6 oldu. Erkek ile kadın arasındaki ortalama ilk evlenme yaş farkı ise 2,6 yaş olarak gerçekleşti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılına ilişkin evlenme ve boşanma istatistiklerini açıkladı.

Buna göre, geçen yıl evlenen çiftlerin sayısı 2021’e göre yüzde 2 artarak 574 bin 358’e çıktı. Bin nüfus başına düşen evlenme sayısını ifade eden kaba evlenme hızı binde 6,76 olarak gerçekleşti.

Geçen yıl boşanma sayısı da bir önceki yıla göre yüzde 2,9 artışla 180 bin 954’e yükseldi. Kaba boşanma hızı binde 2,13 oldu.

Yıllara göre ortalama ilk evlenme yaşı incelendiğinde, her iki cinsiyette de ilk evlenme yaşının arttığı görüldü. Ortalama ilk evlenme yaşı 2022 yılında erkeklerde 28,2 iken kadınlarda 25,6 oldu. Erkek ile kadın arasındaki ortalama ilk evlenme yaş farkı ise 2,6 yaş olarak gerçekleşti.

En yüksek kaba evlenme hızı Şanlıurfa’da

En yüksek kaba evlenme hızı binde 8,15 ile Şanlıurfa’da görüldü. Bu ili binde 8,14 ile Kilis, binde 7,88 ile Aksaray izledi. Kaba evlenme hızının en düşük olduğu il ise binde 4,69 ile Tunceli oldu. Bu ili binde 4,88 ile Gümüşhane, binde 5,3 ile Kastamonu takip etti.

Geçen yıl kaba boşanma hızı en yüksek il binde 3,11 ile İzmir oldu. Bu ili binde 3,09 ile Uşak, binde 3,01 ile Antalya izledi. Kaba boşanma hızının en düşük olduğu il ise binde 0,43 ile Şırnak oldu. Bu ilin ardından binde 0,44 ile Hakkari, binde 0,51 ile Siirt geldi.

Yabancı gelinlerde ilk sırada Suriyeliler var

Yabancı gelinlerin sayısı 2022’de 28 bin 571 olarak kayıtlara geçerken toplam gelinlerin yüzde 5’ini yabancılar oluşturdu. Uyrukları dikkate alındığında, yabancı gelinler arasında yüzde 13,2 ile Suriyeli gelinler birinci sırada yer aldı. Suriyeli gelinleri yüzde 11,1 ile Özbekler, yüzde 8,9 ile Azerbaycanlılar izledi.

Yabancı damatların sayısı geçen yıl 6 bin 161 oldu. Bu rakam toplam damatların yüzde 1,1’ini oluşturdu. Yabancı damatlar uyruklarına göre incelendiğinde, yüzde 24,9 ile Almanlar birinci sırada yer aldı. Bunları, yüzde 20,5 ile Suriyeliler ve yüzde 5,7 ile Avusturyalılar takip etti.

Evlenme ve boşanma sayıları aylara göre değişti

Evlenme sayısı aylara göre incelendiğinde, 2022 yılı nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre azaldığı görüldü. Bu azalışın nisanın ramazan ayına denk gelmesi dolayısıyla gerçekleştiği değerlendirilirken, sayı mayısta arttı. Evlenme sayısı 2022 yılı nisan ayında 24 bin 460 iken 2,3 kat artışla mayıs ayında 56 bin 150’ye çıktı.

Boşanma sayısı aylara göre incelendiğinde, adli tatil nedeniyle ağustos ayında önemli bir azalma görüldü. Boşanma sayısı, 2022 yılının ağustos ayında 3 bin 945 iken adli tatil sonrası eylül ayında 5 kat artarak 19 bin 775 oldu.

Evlilik süresine göre boşanmalar incelendiğinde, 2022’de gerçekleşen boşanmaların yüzde 32,7’si evliliğin ilk 5 yılı, yüzde 21,6’sı ise evliliğin 6-10 yılı içinde gerçekleşti.

Kesinleşen boşanma davaları sonucunda 2022’de 180 bin 954 çift boşanırken 180 bin 592 çocuk velayete verildi. Boşanma davaları sonucu, çocukların velayetinin çoğunlukla anneye verildiği görüldü. Çocukların velayetinin 2022 yılında yüzde 75,7’si anneye, yüzde 24,3’ü babaya verildi.

Paylaşın

Türkiye’nin Yaklaşık Yarısı Mutlu

Türkiye’de mutlu olduğunu beyan eden 18 ve üzeri yaştaki bireylerin oranı, 2021 yılında yüzde 49,3 iken 2022 yılında yılında 49,7 oldu. Mutsuz olduğunu beyan eden bireylerin oranı ise 2021 yılında yüzde 16,6 iken 2022 yılında yüzde 15,9 oldu.

Haber Merkezi / Evli bireylerin, evli olmayan bireylere göre daha mutlu olduğu görüldü. Mutlu olduğunu belirten evli bireylerin oranı, 2022 yılında yüzde 54,5 iken evli olmayanlarda bu oran, yüzde 40,4 olarak gerçekleşti.

Yaş gruplarına göre mutluluk düzeyi incelendiğinde; 65 ve üzeri yaş grubu, 2021 yılında yüzde 56,2, 2022 yılında ise yüzde 57,7 ile en yüksek mutluluk oranının görüldüğü yaş grubu oldu.

Eğitim durumuna göre mutluluk düzeyi incelendiğinde; 2022 yılında en yüksek mutluluk oranı, yüzde 52,7 ile ilkokul mezunu grubunda görüldü.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Yaşam Memnuniyeti Araştırması 2022 verilerini açıkladı.

Buna göre, mutlu olduğunu beyan eden 18 ve üzeri yaştaki bireylerin oranı, 2021 yılında yüzde 49,3 iken 2022 yılında yüzde 49,7 oldu. Mutsuz olduğunu beyan eden bireylerin oranı ise 2021 yılında yüzde 16,6 iken 2022 yılında yüzde 15,9 oldu.

Mutlu olduğunu beyan eden erkeklerin oranı, 2021 yılında yüzde 43,9 iken 2022 yılında yüzde 46,5 oldu. Kadınlarda ise bu oran, 2021 yılında yüzde 54,6 iken 2022 yılında yüzde 52,7 oldu.

Evli bireylerin, evli olmayan bireylere göre daha mutlu olduğu görüldü. Mutlu olduğunu belirten evli bireylerin oranı, 2022 yılında yüzde 54,5 iken evli olmayanlarda bu oran, yüzde 40,4 olarak gerçekleşti. Evli olanların mutluluk düzeyi cinsiyete göre incelendiğinde; evli erkeklerin yüzde 51,0’inin, evli kadınların ise yüzde 57,9’unun mutlu olduğu gözlendi.

Yaş gruplarına göre mutluluk düzeyi incelendiğinde; 65 ve üzeri yaş grubu, 2021 yılında yüzde 56,2, 2022 yılında ise yüzde 57,7 ile en yüksek mutluluk oranının görüldüğü yaş grubu oldu. En düşük mutluluk oranı ise 2021 yılında yüzde 44,5 ile 18-24 yaş grubunda görülürken 2022 yılında yüzde 46,8 ile 25-34 yaş grubunda gözlendi.

İlkokul mezunu bireyler daha mutlu

Eğitim durumuna göre mutluluk düzeyi incelendiğinde; 2022 yılında en yüksek mutluluk oranı, yüzde 52,7 ile ilkokul mezunu grubunda görüldü. Bunu sırasıyla; yüzde 51,7 ile bir okul bitirmeyenler, yüzde 48,3 ile lise ve dengi okul mezunu, yüzde 48,2 ile yükseköğretim mezunu ve yüzde 46,3 ile ilköğretim veya ortaokul mezunu bireyler takip etti.

Bireylerin mutluluk kaynağı olan kişiler incelendiğinde; kendilerini en çok ailelerinin mutlu ettiğini belirtenlerin oranı, 2022 yılında yüzde 67,6 olurken bunu sırasıyla; yüzde 16,3 ile çocuklar, yüzde 4,8 ile kendisi, yüzde 3,9 ile eş, yüzde 3,8 ile anne/baba ve yüzde 1,9 ile torunlar takip etti.

Bireylerin mutluluk kaynağı olan değerler incelendiğinde; kendilerini en çok sağlıklı olmanın mutlu ettiğini ifade edenlerin oranı, 2022 yılında yüzde 68,2 olurken bunu sırasıyla; yüzde 13,2 ile sevgi, yüzde 9,5 ile başarı, yüzde 6,2 ile para ve yüzde 2,6 ile iş takip etti.

Kamu hizmetlerinden memnuniyet düzeyleri incelendiğinde; 2022 yılında asayiş hizmetlerinden memnun olduğunu beyan edenlerin oranı yüzde 75,9 olurken bunu sırasıyla yüzde 69,7 ile ulaştırma, yüzde 65,6 ile sağlık, yüzde 63,8 ile Sosyal Güvenlik Kurumu, yüzde 59,5 ile adli ve yüzde 59,3 ile eğitim hizmetlerinden memnuniyet takip etti.

Kendi geleceklerinden umutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranı, 2022 yılında yüzde 64,9 oldu. Kendi geleceklerinden umutlu olan erkeklerin oranı yüzde 64,8 iken kadınlarda bu oran yüzde 64,9 oldu.

Paylaşın

TÜİK Açıkladı: Türkiye’nin Nüfus Artış Hızı Binde 7,1

Türkiye’de yıllık nüfus artış hızı 2021 yılında binde 12,7 iken, 2022 yılında binde 7,1 oldu. Türkiye’de ikamet eden nüfus, 31 Aralık 2022 tarihi itibarıyla bir önceki yıla göre 599 bin 280 kişi artarak 85 milyon 279 bin 553 kişiye ulaştı.

Haber Merkezi / Nüfusun 42 milyon 704 bin 112’sinin erkek, 42 milyon 575 bin 441’inin ise kadın olduğu tespit edildi. Diğer bir ifadeyle toplam nüfusun yüzde 50,1’ini erkekler, yüzde 49,9’unu ise kadınlar oluşturdu.

Türkiye’de 2021 yılında 33,1 olan ortanca yaş, 2022 yılında 33,5’e yükseldi. Cinsiyete göre incelendiğinde, ortanca yaşın erkeklerde 32,4’ten 32,8’e, kadınlarda ise 33,8’den 34,2’ye yükseldiği görüldü.

Türkiye’de ikamet eden yabancı nüfus bir önceki yıla göre 31 bin 800 kişi artarak, 1 milyon 823 bin 836 kişi oldu. Bu nüfusun yüzde 49,5’ini erkekler, yüzde 50,5’ini kadınlar oluşturdu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) 2022 verilerini açıkladı.

Buna göre, Türkiye’de ikamet eden nüfus, 31 Aralık 2022 tarihi itibarıyla bir önceki yıla göre 599 bin 280 kişi artarak 85 milyon 279 bin 553 kişiye ulaştı.

85 milyon 279 bin 553 kişiye ulaşan nüfusun 42 milyon 704 bin 112’sinin erkek, 42 milyon 575 bin 441’inin ise kadın olduğu tespit edildi. Diğer bir ifadeyle toplam nüfusun yüzde 50,1’ini erkekler, yüzde 49,9’unu ise kadınlar oluşturdu.

Yabancı nüfus bir önceki yıla göre 31 bin 800 kişi arttı

Kayıt sitemine göre, Türkiye’de ikamet eden yabancı nüfus bir önceki yıla göre 31 bin 800 kişi artarak, 1 milyon 823 bin 836 kişi oldu. Bu nüfusun yüzde 49,5’ini erkekler, yüzde 50,5’ini kadınlar oluşturdu.

Türkiye’de 2021 yılında yüzde 93,2 olan il ve ilçe merkezlerinde yaşayanların oranı, 2022 yılında yüzde 93,4 oldu. Diğer yandan belde ve köylerde yaşayanların oranı yüzde 6,8’den yüzde 6,6’ya düştü.

İstanbul’un nüfusu, bir önceki yıla göre 67 bin 51 kişi artarak 15 milyon 907 bin 951 kişi oldu. Türkiye nüfusunun yüzde 18,65’inin ikamet ettiği İstanbul’u, 5 milyon 782 bin 285 kişi ile Ankara, 4 milyon 462 bin 56 kişi ile İzmir, 3 milyon 194 bin 720 kişi ile Bursa ve 2 milyon 688 bin 4 kişi ile Antalya izledi.

Bayburt, 84 bin 241 kişi ile en az nüfusa sahip olan il oldu. Bayburt’u, 84 bin 366 kişi ile Tunceli, 92 bin 481 kişi ile Ardahan, 144 bin 544 kişi ile Gümüşhane ve 147 bin 919 kişi ile Kilis takip etti.

Nüfus piramitleri, nüfusun yaş ve cinsiyet yapısında meydana gelen değişimi gösteren grafikler olarak tanımlanıyor. Türkiye’nin 2007 ve 2022 yılı nüfus piramitleri karşılaştırıldığında, doğurganlık ve ölümlülük hızlarındaki azalmaya bağlı olarak, yaşlı nüfusun arttığı ve ortanca yaşın yükseldiği görüldü.

Türkiye’de 2021 yılında 33,1 olan ortanca yaş, 2022 yılında 33,5’e yükseldi. Cinsiyete göre incelendiğinde, ortanca yaşın erkeklerde 32,4’ten 32,8’e, kadınlarda ise 33,8’den 34,2’ye yükseldiği görüldü.

Ortanca yaşın illere göre dağılımına bakıldığında, Sinop’un 42,4 ile en yüksek ortanca yaş değerine sahip olduğu görüldü. Sinop’u, 41,6 ile Kastamonu ve Giresun izledi. Diğer yandan 20,8 ile Şanlıurfa en düşük ortanca yaşa sahip il oldu. Şanlıurfa’yı, 22,2 ile Şırnak ve 23,3 ile Siirt ve Ağrı takip etti.

Ortanca yaşın illere ve cinsiyete göre dağılımı incelendiğinde, erkeklerde 41,4 ile Sinop en yüksek ortanca yaşa sahip olan il olurken, 20,4 ile Şanlıurfa en düşük ortanca yaşa sahip olan il oldu. Kadınlarda 43,5 ile Sinop yine en yüksek ortanca yaş değerine sahip olan il olurken, Şanlıurfa 21,3 ile en düşük ortanca yaş değerine sahip olan il oldu.

Türkiye’de 2009 ve 2022 yılı cinsiyete göre medeni durumun dağılımı incelendiğinde, erkeklerde hiç evlenmeyenlerin oranının kadınlara göre daha yüksek olduğu, kadınlarda ise eşi ölenlerin ve boşananların oranının erkeklerden daha fazla olduğu görüldü. Diğer yandan büyük çoğunluğu oluşturan evlilerin oranının 2009 ve 2022 yılında her iki cinsiyette de birbirine yakın oranlarda olduğu görüldü.

Çalışma çağı olarak tanımlanan 15-64 yaş grubundaki nüfusun oranı, 2007 yılında yüzde 66,5 iken 2022 yılında yüzde 68,1 oldu. Diğer yandan çocuk yaş grubu olarak tanımlanan 0-14 yaş grubundaki nüfusun oranı yüzde 26,4’ten yüzde 22’ye gerilerken, 65 ve daha yukarı yaştaki nüfusun oranı ise yüzde 7,1’den yüzde 9,9’a yükseldi.

Çalışma çağındaki birey başına düşen çocuk ve yaşlı birey sayısını gösteren toplam yaş bağımlılık oranı, 2021 yılında yüzde 47,4 iken 2022 yılında yüzde 46,8’e düştü. Çalışma çağındaki birey başına düşen çocuk sayısını ifade eden çocuk bağımlılık oranı, yüzde 33’ten, yüzde 32,3’e gerilerken, çalışma çağındaki birey başına düşen yaşlı birey sayısını ölçen yaşlı bağımlılık oranı ise yüzde 14,3’ten yüzde 14,5’e yükseldi. Diğer bir ifadeyle, Türkiye’de 2022 yılında, çalışma çağındaki her 100 kişi, 32,3 çocuğa ve 14,5 yaşlıya bakıyor.

Türkiye’de kilometrekareye 111 kişi düşerken İstanbul’da 3 bin 62 kişi düştü

Nüfus yoğunluğu olarak tanımlanan ‘bir kilometrekareye düşen kişi sayısı’, Türkiye genelinde 2021 yılına göre 1 kişi artarak 111 kişiye yükseldi. İstanbul, kilometrekareye düşen 3 bin 62 kişi ile nüfus yoğunluğu en yüksek il oldu oldu. İstanbul’dan sonra 576 kişi ile Kocaeli ve 371 kişi ile İzmir nüfus yoğunluğu en yüksek olan iller oldu.

Diğer yandan nüfus yoğunluğu en az olan il ise bir önceki yılda olduğu gibi, kilometrekareye düşen 11 kişi ile Tunceli oldu. Tunceli’yi, 19 kişi ile Ardahan ve 21 kişi ile Erzincan izledi. Yüz ölçümü büyüklüğünde ilk sırada yer alan Konya’nın nüfus yoğunluğu 59, en küçük yüz ölçümüne sahip Yalova’nın nüfus yoğunluğu ise 350 olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Demokrasi Endeksi: Türkiye, 167 Ülke Arasında 103. Sırada

2022 Demokrasi Endeksi’nde Türkiye, 167 ülke arasında 103’üncü sırada yer aldı. Türkiye için hazırlanan raporda “Türkiye’nin demokratik değerleri aşınmaya devam ediyor” başlığı atılırken, ülke “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde son on yılda puanında ciddi bir düşüş yaşadı” ifadelerine yer verildi.

Listede Türkiye’yi Benin, Nijerya, Fildişi Sahili, Pakistan ve Moritanya takip ediyor.  İskandinav ülkesi Norveç, listenin ilk sırada yer alırken, Orta Asya ülkesi Afganistan, son sırada yer aldı.

10 puan üzerinden yapılan değerlendirmede Norveç, 9,81 ile listenin zirvesinde bulunuyor. Yunanistan ise “en kayda değer genel iyileşmeyi” gerçekleştirdi.

İngiltere merkezli araştırma ve analiz şirketi Economist Intelligence Unit (EIU) tarafından yapılan değerlendirmede Afganistan 0,32 puanla sonuncu oldu.

Endeskte ülkeler, ‘tam demokrasi’, ‘kusurlu demokrasi’, ‘hibrit (karışık/melez) rejim’ ve ‘otoriter rejim’ olarak dört kategoriye bölündü.

Raporda “Türkiye’nin demokratik değerleri aşınmaya devam ediyor” başlığı atılırken, ülke “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde son on yılda puanında ciddi bir düşüş yaşadı.” deniliyor.

“Medya, muhalefet üzerindeki baskı arttı”

Türkiye’de “demokrasinin ciddi şekilde sınırlandığı” belirtilen raporda “Seçimler genellikle özgür ve adil değil, medya sansüre tabi, hukukun üstünlüğü zayıf ve yolsuzluk yaygın.” şeklinde değerlendirme yapılıyor.

‘Otoriter rejim’ kategorisinin 6 basamak üzerinde yer alan Türkiye’nin ortalama puanı 2012’deki 5,76 seviyesinden 2022’de 1,41 puan düşerek 4,35’e geriledi.

Raporda “Bu düşüş eğilimi cumhurbaşkanının giderek artan otokratik yönetimini yansıtmaktadır.” deniliyor.

2022’de seçim yasasının değiştirildiği ve kamu düzeni hakkında “yanlış bilgi yayanlar” için hapis cezası içeren yeni bir dezenformasyon yasasının kabul edildiği hatırlatılan raporda, “Erdoğan, 2022’de medya, muhalefet ve toplumsal muhalefet üzerindeki baskıyı artırdı.” ifadesine yer veriliyor.

İskandinav ülkeleri en üstte yer almaya devam ediyor

İskandinav ülkeleri, küresel sıralamada ilk altı pozisyonun beşinde yer alıyor.

Norveç, 9,81puanla ilk sırada bulunurken onu 9,61 ile Yeni Zelanda takip ediyor. Onları İzlanda, İsveç, Finlandiya ve Danimarka izliyor.

Raporda bu ülkelerin başta seçim süreci ve çoğulculuk ile hükümetin işleyişi olmak üzere tüm kategorilerde yüksek puana sahip olduklarına vurgu yapılıyor.

İsviçre, İrlanda, Hollanda ve Tayvan ilk on arasında yer alan diğer ülkeler.

‘En kayda değer iyileşmeyi’ Yunanistan yaptı

Finlandiya, İrlanda ve İtalya, puanlarını iyileştirmelerine rağmen diğer ülkelerin daha hızlı ilerleme kaydetmesi nedeniyle sıralamada geriledi.

Yunanistan, 7,97 puanla dokuz basamak yükselerek 26. sıraya yerleşti ve “en kayda değer genel iyileşmeyi” gerçekleştirdi.

Otoriter rejim sayısı 59

Demokrasi Endeksin’de 10 üzerinden 8 puan ve yukarısında puan alanlar ‘tam demokrasi’ olarak nitelendiriliyor. Bu noktada Şili, Fransa ve İspanya’nın yeniden en üst sıradaki ülkeler arasına katılmasıyla 2021’de 21 olan “tam demokrasi” sayısının 2022’de 24’e yükseldiği kaydedildi.

Endekste 167 ülke ve bölgeden 72’si yani yüzde 43.1’i demokrasi olarak kabul ediliyor.

“Kusurlu demokrasilerin” sayısı 2022’de beş ülke azalarak 48’e geriledi.

59 ülke ise “otoriter rejimler” kategorisinde sayıldı. 36 ülke ise “hibrit rejimler” olarak sınıflandırıldı.

Endekste ‘otorites rejim’ kategorisinde yer alan son 10 ülke ise şu şekilde: Afganistan, Myanmar, Kuzey Kore, Orta Afrika Cumhuriyeti, Suriye, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Türkmenistan, Çad, Laos ve Ekvator Ginesi.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

2022 Yılında Türkiye Genelinde Silahlı Şiddet Olaylarında 2 Bin 278 Kişi Öldü

2022 yılında medyaya 3 bin 984 silahlı şiddet olayı yansıdı. Türkiye genelinde yaşanan bu silahlı şiddet olaylarında 2 bin 278 kişi öldürüldü, 4 bin 231 kişi de yaralandı. Silahlı şiddet olaylarının 616’sında (yüzde 15.46) kesici aletler kullanılırken 3 bin 368 (yüzde 84.54) cinayet ateşli silahlarla işlendi. 

Bölgeler bazında bakıldığında silahlı şiddetin en çok yaşandığı bölgeler sıralamasında değişiklik olmadığı gözlemlendi. Nüfus yoğunluğunun en yüksek olduğu ve en çok göç alan bölge olarak Marmara Bölgesi önceki yıllarda olduğu gibi en çok silahlı şiddetin yaşandığı bölge.

Marmara Bölgesi’ni 571 olayla Akdeniz, 566 olayla Güneydoğu Anadolu, 543 olayla Karadeniz, 463 olayla İç Anadolu, 459 olayla Ege ve 246 olayla Doğu Anadolu bölgeleri izledi.

Bireysel silahlanmaya ve silahlı şiddetteki artışa dikkat çekmek için çalışan Umut Vakfı, 2022 Türkiye Şiddet Haritası’nı yayınladı.

Vakfın yerel ve ulusal medyada yayınlanan haberlerle hazırladığı raporda göre medyaya 3 bin 984 silahlı şiddet olayı yansıdı. Türkiye genelinde yaşanan bu silahlı şiddet olaylarında 2 bin 278 kişi öldürüldü, 4 bin 231 kişi de yaralandı.

Silahlı şiddet olaylarının 616’sında (yüzde 15.46) kesici aletler kullanılırken 3 bin 368 (yüzde 84.54) cinayet ateşli silahlarla işlendi. Ateşli silahlar şöyle sıralandı: 143’ü beylik silahı olmak üzere (asker ve polislerin kullandığı resmi silahlar) 2 bin 528 olayda tabancalar, 840 olayda ise kaleşnikoflar dahil çeşitli tüfekler kullanıldı.

Bölgeler bazında bakıldığında silahlı şiddetin en çok yaşandığı bölgeler sıralamasında değişiklik olmadığını gözlemlendi. Nüfus yoğunluğunun en yüksek olduğu ve en çok göç alan bölge olarak Marmara Bölgesi önceki yıllarda olduğu gibi en çok silahlı şiddetin yaşandığı bölge.

Bin 136 silahlı şiddetin medyaya yansıdığı Marmara Bölgesi’nde yaşanan olaylarda 560 kişinin öldüğü, bin 218 kişinin de yaralandığı kayıtlara geçti.

Marmara Bölgesi’ni 571 olayla Akdeniz, 566 olayla Güneydoğu Anadolu, 543 olayla Karadeniz, 463 olayla İç Anadolu, 459 olayla Ege ve 246 olayla Doğu Anadolu bölgeleri izledi.

“Bireysel silahlanmaya resmen göz yumuluyor”
Umut Vakfı konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:

“Bireysel silahlanma her geçen gün artıyor ve bu konuda ilgililer, yetkililer kılını bile kıpırdatmıyor…

Bireysel silahlanmayı önleyici düzenleme yapılması konusunda Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne duyarlı bazı milletvekilleri tarafından defalarca araştırma önergeleri, teklifler verilmesine rağmen maalesef ki ilgili ve yetkililerce bu teklif ve önergeler kabul edilmiyor, bu da bireysel silahlanmaya resmen göz yummak oluyor.

Ve göz yumulan bireysel silahlanma sonucu her çapta silaha kolaylıkla ulaşan şiddet yanlıları, hem insanları, hem de sokaklarda kedileri, köpekleri, yani her türlü canlıyı hedef göstererek yaralıyor, öldürüyorlar…

Adalet ve yasal düzenlemeler, bireysel silahlanmanın önlenmesi, adaletin hakkıyla uygulanması herkese, ama herkese lazım.”

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

Turizm Geliri Yüzde 53.4 Arttı; Türkiye 2022 Hedefini Tutturdu

2022 yılında turizm geliri bir önceki yıla göre yüzde 53,4 artarak 46 milyar 284 milyon 907 bin dolar oldu. Bu yılki gelirin 34 milyar 477 milyon 12 bin dolarını kişisel harcamalar, 11 milyar 807 milyon 895 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.

Haber Merkezi / Böylece yukarı yönlü revize edilerek hedeflenen 46 milyar dolarlık gelir tutturulmuş oldu. Gecelik ortalama harcama 2022’de 89 olurken, yabancı ziyaretçilerin kişi başı ortalama harcamaları 4. çeyrekte yıllık yüzde 7,7 düşüşle 950 dolara geriledi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Turizm İstatistikleri, IV. Çeyrek: Ekim-Aralık ve Yıllık, 2022 verilerini yayımladı.

Buna göre, turizm geliri ekim, kasım ve aralık aylarından oluşan IV. çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %22,2 artarak 11 milyar 374 milyon 206 bin dolar oldu. Turizm gelirinin yüzde 15,3’ü ülkemizi ziyaret eden yurt dışı ikametli vatandaşlardan elde edildi.

Ziyaretçiler, seyahatlerini kişisel veya paket tur ile organize etmektedirler. Bu çeyrekte yapılan harcamaların 8 milyar 274 milyon 401 bin dolarını kişisel harcamalar, 3 milyar 99 milyon 806 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.

Turizm geliri 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 53,4 artarak 46 milyar 284 milyon 907 bin dolar oldu. Bu yılki gelirin 34 milyar 477 milyon 12 bin dolarını kişisel harcamalar, 11 milyar 807 milyon 895 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.

Ülkemizden çıkış yapan ziyaretçi sayısı 2022 yılı IV. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 32,4 artarak 11 milyon 978 bin 111 kişi oldu. Ziyaretçilerin yüzde 13,3’ünü 1 milyon 588 bin 624 kişi ile yurt dışında ikamet eden vatandaşlar oluşturdu.

Ülkemizden çıkış yapan ziyaretçi sayısı 2022 yılında bir önceki yıla göre %75 artarak 51 milyon 369 bin 26 kişi oldu. Bunların yüzde 13,7’sini 7 milyon 27 bin 504 kişi ile yurt dışında ikamet eden vatandaşlar oluşturdu.

Bu çeyrekte ülkemizden çıkış yapan ziyaretçilerin gecelik ortalama harcaması 86 dolar oldu. Geceleme yapan yurt dışında ikamet eden vatandaşların gecelik ortalama harcaması ise 58 dolar oldu.

Yıllık olarak değerlendirildiğinde; geceleme yapanların gecelik ortalama harcaması 89 dolar, yurtdışında ikamet eden vatandaşların gecelik ortalama harcaması ise 60 dolar oldu.

Bu çeyrekte geçen yılın aynı çeyreğine göre paket tur harcamaları (ülkemize kalan pay) yüzde 63,5, yerli uluslararası ulaştırma harcaması yüzde 49,5 ve spor, eğitim, kültür harcaması yüzde 42,4 arttı. Yıllık olarak değerlendirildiğinde ise paket tur harcamaları (ülkemize kalan pay) yüzde 125,2, spor, eğitim, kültür harcaması yüzde 90,5 ve uluslararası ulaştırma yüzde 68,9 arttı.

İkinci sırada yüzde 23 ile “akraba ve arkadaş ziyareti”, üçüncü sırada ise ile yüzde 5,6 ile “alışveriş” yer aldı. Yurt dışı ikametli vatandaşlar ise ülkemize yüzde 72,3 ile en çok “akraba ve arkadaş ziyareti” amacıyla geldi.

Yıllık olarak değerlendirildiğinde ziyaretçilerin geliş amaçlarında birinci sırada yüzde 67,1 ile “gezi, eğlence, sportif ve kültürel faaliyetler” yer alırken yurt dışı ikametli vatandaşlar ülkemize yüzde 64,4 ile en çok “akraba ve arkadaş ziyareti” amacıyla geldi.

Turizm gideri geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 107,9 arttı

Yurt içinde ikamet edip başka ülkeleri ziyaret eden vatandaşlarımızın harcamalarından oluşan turizm gideri, geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 107,9 artarak 1 milyar 447 milyon 471 bin dolar oldu. Bunun 1 milyar 211 milyon 150 bin dolarını kişisel, 236 milyon 321 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.

Yıllık olarak değerlendirildiğinde; turizm gideri, geçen yıla göre yüzde 130,9 artarak 4 milyar 276 milyon 533 bin dolar oldu. Bunun 3 milyar 753 milyon 403 bin dolarını kişisel, 523 milyon 130 bin dolarını ise paket tur harcamaları oluşturdu.

Bu çeyrekte yurt dışını ziyaret eden vatandaş sayısı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 109,4 artarak 2 milyon 488 bin 855 kişi oldu. Bunların kişi başı ortalama harcaması 582 dolar olarak gerçekleşti.

Yıllık olarak değerlendirildiğinde; yurt dışını ziyaret eden vatandaş sayısı bir önceki yıla göre yüzde 165,4 artarak 7 milyon 266 bin 773 kişi oldu. Bunların kişi başı ortalama harcaması 589 dolar olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Yolsuzluk Algı Endeksi; Türkiye, 101. Sıraya Geriledi

Yolsuzluk Algı Endeksi’nde 2021 yılında 96. sırada yer alan Türkiye, 2022 yılında 101. sıraya geriledi. Türkiye, Tayland, Sri Lanka, Sırbistan, Peru, Panama, Kazakistan, Ekvador ve Arnavutluk ile aynı sıraya yerleşti.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü Türkiye Temsilcisi Oya Özarslan, son 10 yılı “Türkiye’nin yokuş aşağı gitme süreci” olarak nitelendirdi. Türkiye’nin 10 yılda 14 puan kayıpla 48 ülkenin daha gerisine düştüğünü vurgulayan Özarslan’a göre bu tablo, Türkiye’de yolsuzlukla mücadele için herhangi bir adım atılmamasıyla ilişkili.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün (Transparency International) 2022 Yolsuzluk Algı Endeksi açıklandı. Türkiye, 36 puanla endekste yer alan 180 ülke arasında 101. sırada yer aldı.

Türkiye geçen yıl açıklanan 2021 yılına ait endekste, 38 puanla 96. sırada yer almıştı. Buna göre Türkiye son bir yılda iki puan kaybederken ülke sıralamasında beş basamak daha geriledi. Tayland, Sri Lanka, Sırbistan, Peru, Panama, Kazakistan, Ekvador ve Arnavutluk ile aynı sıraya yerleşti.

Açıklanan endeksle birlikte Türkiye, son 10 yılın en düşük puanını da almış oldu.

2013 yılına ait endekste 50 puanla dünya genelinde 53′üncü sırada yer alan Türkiye, 10 yılda önemli ölçüde gerileyerek 48 basamak birden düştü. Bu aynı zamanda endeks açıklandığından bu yana Türkiye’nin aldığı en düşük puan oldu. Türkiye, endeksin ilk açıklandığı 2012’de 49 puanla 54. sırada yer alıyordu.

Yolsuzluk Algı Endeksi 2022 Raporu’nu DW Türkçe’den Pelin Ünker’e değerlendiren Uluslararası Şeffaflık Örgütü Türkiye Temsilcisi Oya Özarslan, son 10 yılı “Türkiye’nin yokuş aşağı gitme süreci” olarak nitelendiriyor. Türkiye’nin 10 yılda 14 puan kayıpla 48 ülkenin daha gerisine düştüğünü vurgulayan Özarslan’a göre bu tablo, Türkiye’de yolsuzlukla mücadele için herhangi bir adım atılmamasıyla ilişkili.

Lesoto Krallığı Türkiye’yi geçti

Geçen yıl Türkiye ile aynı puanı paylaşan Sahra-Altı Afrika’da küçük bir krallık olan Lesoto, son bir yılda Türkiye’nin bir basamak üzerine çıkarken Arjantin ve Brezilya Türkiye’den iki basamak yükseldi. Türkiye sahip olduğu 36 puanla ayrıca Kosova, Kolombiya, Etiyopya, Tanzanya gibi ülkelerin de gerisinde kaldı.

Türkiye 2020 Endeksi’nde ise yolsuzluk algısında 40 puanla 180 ülke arasında 86’ncı sırada yer alıyordu.

Yolsuzluk Algı Endeksi uzmanlar ve iş insanlarının görüşlerine dayanarak 180 ülkeyi kamu sektöründe algılanan yolsuzluk düzeylerine göre sıralıyor. Toplamda 13 bağımsız veri kaynağına dayanan endekste yolsuzluk, 0 ila 100 arasında derecelendiriliyor. Buna göre, 0 yolsuzluğun çok yoğun olduğu, 100 ise tamamıyla yolsuzluktan arınmış ülkelere işaret ediyor.

Endekste yer alan 180 ülkenin ortalaması ise 43. Türkiye, elde ettiği puanla genel ortalamanın altında kalırken yolsuzluğun çok yoğun olduğu ülkelere iki adım daha yaklaştı.

Yolsuzluk otoriterlikle bağlantılı

Geçen yıl Türkiye’nin de bulunduğu Doğu Avrupa ve Orta Asya grubundaki ülkelerin ortalama puanı ise 35 oldu. Bölge, Sahra Altı Afrika’dan sonra en düşük ortalama puana sahip. Yolsuzluk Algı Endeksi 2022 Raporu’na göre bu durum yüksek düzeyde yolsuzluk, siyasi istikrarsızlık, zayıflamış kurumlar ve -en uç durumlarda- şiddetli çatışmalarla yakından bağlantılı. Bölgede yer alan birçok hükümet demokratik süreçleri baltaladığı, sivil alanı daralttığı ve medya özgürlüklerini kısıtladığı için yolsuzluk ve otoriterlik arasında kısır bir döngü var.

Rapora göre Türkiye’nin de demokrasisini ve hukukun üstünlüğünü ilerletmek için kuvvetler ayrılığındaki zayıflamayı ortadan kaldırması ve yolsuzluğun kovuşturulmasında nüfuzun kötüye kullanılmasını önlemek amacıyla daha güçlü bir yasal ve kurumsal yolsuzlukla mücadele çerçevesi oluşturması gerekiyor.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü Temsilcisi Oya Özarslan, Türkiye’nin OECD Mali Eylem Görev Gücü FATF tarafından gri listeye alındığını ve Avrupa Yolsuzlukla Mücadele Grubu (GRECO) tarafından yerine getirmesi gereken hususlar açısından sürekli uyarıldığını söyleyerek “Taraf olduğumuz bütün sözleşmelere uyum konusunda problemlerimiz var. Yani sürekli uluslararası kurumlardan uyarılar geliyor. Düşüşler bundan kaynaklanıyor. Birincisi bu. İkinci olarak herhalde medyanın durumunu söyleyebiliriz. Türkiye medya özgürlüğünde 180 ülke arasında 149. sırada” diyor.

“Yargının siyasallaşması etkili”

Türkiye’de yolsuzlukla ilintili herhangi bir konuyu yazan herhangi bir gazetecinin tazminat, ceza gibi hususlarla karşılaşmasının çok olağan hale geldiğini vurgulayan Özarslan, yolsuzluk haberlerinin ayrıca yolsuzluğa karıştığı iddia edilen kişinin kişilik hakları dolayısıyla engellendiğine dikkat çekiyor.

Yargının siyasallaşmasının yanı sıra Kamu İhale Kanunu’ndaki açık ihale sayılarının gittikçe düşmesinin de Türkiye’nin puanının düşmesinde etkili olduğunu belirten Özarslan, “Ayrıca kamu özel iş birliğinde verilen yükümlülüklerin çok yüksek olması ve bunların kamuoyuna açık olmaması, iktidara çok yakın şirketlere verilmesi gibi süregelen, neredeyse kırık plak gibi söylediğimiz şeyler var. Bunların hepsi zaman içinde uluslararası endekslere yansıyor” ifadelerini kullanıyor.

“Mücadele vaatte kalmamalı”

Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) yolsuzlukları engelleme savıyla iktidara geldiğine, ancak bu dönemde yolsuzluklarla ilgili çalışan meclis komisyonunun bile feshedildiğine dikkat çeken Özarslan, Millet İttifakı’nın dün açıkladığı mutabakat metninde yer alan yolsuzluk ve şeffaflıkla ilgili mücadele planını ise olumlu bulduğunu söylüyor.

Siyasi etik yasasının çıkarılması, Kamu İhale Kanunu’nun uluslararası standartlara uygun hale getirilmesi, vergi cennetlerine giden paranın denetlenmesi, varlık barışı çıkarılmasına son verilmesi gibi vaatlerin yerine gelmesinin Türkiye’nin önünü açacağını ifade eden Özarslan, “Ancak şunu da bilmeleri gerekir ki sivil toplum iktidara gelen her partiyi, her grubu denetlemeye ve hesap verebilirliğini sağlamaya, bunu talep etmeye devam edecektir. Bunlar vaatte kalmamalı” ifadelerini kullanıyor.

Yolsuzluk devasa boyutta

2022 Yolsuzluk Algı Endeksi, yoğun çaba ve zorluklarla elde edilen pek çok kazanıma rağmen, dünyada yolsuzluğun boyutunun devasa olduğunu gösteriyor.

On birinci yılını geride bırakan endekste ülkelerin üçte ikisinden fazlası (yüzde 68) 50’nin altında puan aldı. Geçen beş yıl içinde sadece sekiz ülke önemli ölçüde puanlarını iyileştirirken, Avusturya, Lüksemburg ve Birleşik Krallık gibi üst sıralarda yer alan ülkeler de dahil olmak üzere 10 ülkenin puanı önemli ölçüde düştü.

En düşük puan Somali’ye

Uluslararası Şeffaflık Örgütü’ne göre güçlü kurumlara ve iyi işleyen demokrasilere sahip ülkeler genellikle endeksin en üst sıralarında kendilerine yer buluyor. Çatışmaların yaşandığı ya da temel kişisel ve siyasi özgürlüklerin son derece kısıtlı olduğu ülkeler ise en düşük notları alma eğilimini gösteriyor.

2022 yılına ait endekste Danimarka 90 puanla sıralamada başı çekerken, Finlandiya ve Yeni Zelanda 87 puanla onu takip ediyor. Norveç, Singapur, İsveç, İsviçre, Hollanda, Almanya, İrlanda ve Lüksemburg bu yılın ilk 10’unu tamamlıyor.

Somali 12 puanla endeksin en alt sırasında yer alırken Suriye ve Güney Sudan 13 puanla onu izliyor. Venezuela, Yemen, Libya, Kuzey Kore, Haiti, Ekvator Ginesi ve Burundi de son 10’da yer alıyor.

“Dünya daha tehlikeli bir yer oldu”

COVID-19 salgını, iklim krizi ve dünya genelinde artan güvenlik tehditlerinin yeni bir belirsizlik dalgasını körüklediğine işaret edilen raporda, yolsuzluk sorunlarını ele almayan ülkelerin bu etkileri daha da kötüleştirdiği, yolsuzluk ve çatışmanın birbirini besleyerek kalıcı barışı tehdit ettiği dile getiriliyor. Yolsuzluk Algı Endeksi’nin en alt sıralarında yer alan ülkelerin çoğunda ya şu anda ya da yakın zamanda silahlı çatışmaların yaşandığına dikkat çekilen raporda yolsuzluk seviyesinin yüksek olduğu ülkelerde örgütlü suçların ve güvenlik tehditlerinin de yüksek olmasının daha muhtemel olduğunun altı çiziliyor.

Raporda ifadelerine yer verilen Uluslararası Şeffaflık Örgütü Başkanı Delia Ferreira Rubio, yolsuzluğun dünyayı daha tehlikeli bir yer haline getirdiğini, hükümetler bu konuda ilerleme kaydetmediği için şiddet ve çatışmalardaki yükselişin körüklendiğini vurguluyor. Bu nedenle dünyanın her yerinde insan hayatının tehlike altında olduğuna vurgu yapan Rubio, “Bundan kurtulmanın tek yolu, her düzeydeki yolsuzluğun kökünün kazınması ve hükümetlerin sadece elit bir azınlık için değil tüm insanlar için çalışmasını sağlamaktır” diyor.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü İcra Kurulu Başkanı Daniel Eriksson ise “Hükümetler, iş insanları ve aktivistlerden marjinal topluluklar ve gençlere kadar halkı karar alma süreçlerine dahil etmek için alan açmalı. Demokratik toplumlarda insanlar seslerini yükselterek yolsuzluğun kökünün kazınmasına yardımcı olabilir ve hepimiz için daha güvenli bir dünya talep edebilirler” ifadelerini kullanıyor.

Paylaşın

2022 Yılında 24 Bin 303 Şirket Kapandı

 

2022 aralık ayında 4 bin 891 şirket daha kapanırken, yılın genelinde ise 24 bin 303 şirket kapanmış oldu. Aralık ayında bir önceki aya göre kapanan şirket sayısı ise yüzde 177,3 artarken, yılın genelinde ise yüzde 20,1 arttı.

Haber Merkezi / Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), aralık ayına ilişkin kurulan-kapanan şirket istatistiklerini açıkladı. Buna göre, 2022 yılında kurulan şirket sayısı, geçen yıla göre yüzde 27,8 arttı.

Aynı dönemde kurulan şirket sayısı yüzde 27,8 kurulan kooperatif sayısı yüzde 38,8 artmış olup kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 1,7 azaldı.

2022 yılında, bir önceki yıla göre kapanan şirket sayısında yüzde 42,8 kapanan kooperatif sayısında yüzde 17,8 kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısında yüzde 9,3 artış oldu.

Aralık 2022’de, bir önceki yılın aynı dönemine göre kurulan şirket sayısı yüzde 53,8 kurulan kooperatif sayısı yüzde 75,6 kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 12,7 arttı.

Aralık 2022’de, kapanan şirket sayısı ise 2021 yılının aynı ayına göre yüzde 20,1 kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 12,3 kapanan kooperatif sayısında yüzde 26,8 artış oldu.

Aralık ayında bir önceki aya göre kurulan şirket sayısı yüzde 14,2 kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 50,2 kurulan kooperatif sayısı yüzde 12,8 arttı.

Aralık ayında bir önceki aya göre kapanan şirket sayısı ise yüzde 177,3 kapanan kooperatif sayısı yüzde 218,8 kapanan gerçek kişi ticari işletme sayısında yüzde 41,3 artış gerçekleşti.

Aralık 2022’de kurulan toplam 15.264 şirket ve kooperatifin yüzde 84,9’u limited şirket, yüzde 13,6’sı anonim şirket, yüzde 1,5’i ise kooperatif oldu. Şirket ve kooperatiflerin yüzde 35,9’u İstanbul, yüzde 9,9’u Ankara, yüzde 6,2’si Antalya’da kuruldu.

Aynı dönemde kurulan şirketlerin sermayelerinin toplamı, bir önceki aya göre yüzde 36,0 oranında arttı.

2022 yılında toplam 142.214 şirket ve kooperatif kuruldu. Bu dönemde kurulan toplam 122.409 limited şirket, toplam sermayenin yüzde 70,9’unu, 17.798 anonim şirket ise yüzde 28,9’unu oluşturdu. Aralık ayında kurulan şirketlerin sermayelerinin toplamı, bir önceki aya göre yüzde 36,0 oranında arttı.

Aralık 2022’de şirket ve kooperatiflerin 4.990’ı ticaret, 2.286’sı imalat ve 2.014’ü inşaat sektöründe, 1.318 gerçek kişi ticari işletmesi ise ticaret sektöründe kuruldu.

Aynı dönemde şirket ve kooperatiflerin 4.990’ı ticaret, 2.286’sı imalat ve 2.014’ü inşaat sektöründe kuruldu. Aralık’ta kurulan gerçek kişi ticari işletmelerinin; 1.318’i toptan ve perakende ticaret motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı, 833’ü inşaat, 408’i imalat sektöründe oldu.

Aralık ayında kapanan şirket ve kooperatiflerin; 1.559’u toptan ve perakende ticaret, motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı, 713’ü inşaat, 631’i imalat sektöründe gerçekleşti.

Aynı dönemde kapanan gerçek kişi ticari işletmelerinin 1.381’i toptan ve perakende ticaret, motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı, 518’i inşaat, 370’i imalat sektöründe oldu.

Aralık 2022’de şirket ve kooperatiflerin 4.990’ı ticaret, 2.286’sı imalat ve 2.014’ü inşaat sektöründe, 1.318 gerçek kişi ticari işletmesi ise ticaret sektöründe kuruldu.

Aynı dönemde şirket ve kooperatiflerin 4.990’ı ticaret, 2.286’sı imalat ve 2.014’ü inşaat sektöründe kurulurken, kurulan gerçek kişi ticari işletmelerinin; 1.318’i toptan ve perakende ticaret motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı, 833’ü inşaat, 408’i imalat sektöründe oldu.

Aralık’ta kapanan şirket ve kooperatiflerin; 1.559’u toptan ve perakende ticaret, motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı, 713’ü inşaat, 631’i imalat sektöründe gerçekleşti.

Aynı dönemde kapanan gerçek kişi ticari işletmelerinin 1.381’i toptan ve perakende ticaret, motorlu taşıtların ve motosikletlerin onarımı, 518’i inşaat, 370’i imalat sektöründe oldu.

Paylaşın

2022 Yılında İstanbul’un Gündeminde Ekonomik Sorunlar Vardı

İstanbul Planlama Ajansı’nın yayınladığı rapora göre, 2022 yılında İstanbul’un gündeminde de ilk sırada ekonomik sorunlar yer aldı. Ocak ve Şubat ayları dışında ekonomik sorunlar gündemi yıl boyunca değişmedi.

İstanbul’un gündeminde ikinci sırada ise Covid-19, kent yoksulluğu, akaryakıt zamları, İstanbul’daki konut satış ve kira fiyatlarındaki artış, sığınmacılara yönelik tartışmalar ve İstiklal Caddesi’nde gerçekleşen patlama yer aldı. Konut satış ve kiralama fiyatlarındaki artış ile sığınmacılara yönelik tartışmalar öne çıkan gündemler olarak görüldü.

İstanbul Planlama Ajansı (İPA) tarafından aylık olarak gerçekleştirilen İstanbul Barometresi araştırmasının yıllık raporu yayımlandı.

Raporda yıl boyunca İstanbulluların evdeki gündemi, İstanbul gündemi, ekonomik durumlarına ilişkin değerlendirmeleri ve duygu durumlarına dair veriler paylaşıldı. Rapora göre İstanbulluların 2022’de evdeki gündemi ekonomik sorunlar oldu. İstanbulluların yaklaşık %80’i ya hiç geçinemediğini ya da ancak kıt kanaat geçindiğini söyledi. Maddi yetersizliklerden dolayı tercih ettiği gıdaları alamayanların oranı ise yıl boyunca %60’ın altına inmedi.

İstanbullular 2022 yılında evde en çok ekonomik sorunları konuştu

İstanbullulara her ay evde en çok ne konuştukları soruldu. Katılımcıların cevapları aylara göre incelendiğinde, ekonomik sorunların tüm aylarda ilk sırada yer aldığı görüldü. Bir önceki yılla karşılaştırıldığında, 2021’de Covid-19 pandemisi öne çıkarken, 2022 yılında öne çıkan konu ekonomik sorunlar oldu.

Evde konuşulan konularda ikinci sıraya elektrik ve doğalgaz zamları yerleşti, diğer konular ise Covid-19, Ukrayna-Rusya savaşı, Ramazan Bayramı, konut ve kira fiyatlarındaki artış, ailevi sorunlar, okulların açılması ve terör saldırısı gibi konuların yer aldığı görüldü. Konut ve kira fiyatlarındaki artış, ikinci sırada yer alan gündemlerin üçte birini oluşturdu.

Ocak 2022’de ekonomik sorunlar, her iki İstanbulludan birinin gündemiyken faturalara gelen zamlar ve yüksek enflasyonun etkisiyle Nisan ayında evdeki gündemlerinin ekonomik sorunlar olduğunu belirtenlerin oranı %80,4’e çıktı.

2022 yılında İstanbul’un gündeminde ekonomik sorunlar vardı 

İstanbullulara göre ev içi gündemde olduğu gibi İstanbul’un gündeminde de ilk sırada ekonomik sorunlar yer aldı. Ocak ve Şubat ayları dışında ekonomik sorunlar gündemi yıl boyunca değişmedi.

İstanbul’un gündeminde ikinci sırada ise Covid-19, kent yoksulluğu, akaryakıt zamları, İstanbul’daki konut satış ve kira fiyatlarındaki artış, sığınmacılara yönelik tartışmalar ve İstiklal Caddesi’nde gerçekleşen patlama yer aldı. Konut satış ve kiralama fiyatlarındaki artış ile sığınmacılara yönelik tartışmalar öne çıkan gündemler olarak görüldü.

2022 yılında Türkiye’nin gündeminde faturalar, zamlar ve yüksek enflasyon vardı

2022 yılı elektrik ve doğalgaz faturalarına yapılan zamlarla başladı, yüksek enflasyon ve akaryakıt zamları ile devam etti. Ağustos ayına kadar Türkiye gündeminde ilk sırada fatura ve gıda ürünlerine yapılan zamlar yer aldı. Bu gündemlerin yanı sıra KPSS sorularının sızdırılması iddiası ve KPSS’nin iptal edilmesi, TOKİ’nin yürüttüğü sosyal konut projesi, Bartın’da meydana gelen maden kazası, İzmir ve Düzce merkezli iki farklı depremin yaşanması ve Asgari ücret tartışmaları da Türkiye gündeminde birinci sırada yer alan konular arasında oldu.

İstanbullular 2022 yılında ya hiç geçinemedi ya da kıt kanat geçindi

Yıl boyunca İstanbulluların geçinme durumu, araştırma içerisinde periyodik sorularla incelendi. Katılımcıların neredeyse yarısı yıl boyunca geçinemediğini belirtti. Türkiye’nin gündemiyle paralel bir şekilde Nisan ve Mayıs ayları geçimin en zor olduğunun belirtildiği aylar oldu. Şubat ve Ekim ayında diğer aylardan farklı olarak kıt kanaat geçinebildiğini belirten katılımcıların oranı, geçinemediğini belirten katılımcılardan daha yüksek oldu. Kenara ek para koyduğunu belirten katılımcıların Ocak ayındaki oranlara en çok yaklaştığı ayın Ağustos olduğu görüldü.

Katılımcıların maddi yetersizlikten dolayı tercih ettiği gıdaları alamadığını belirten katılımcıların seviyesi sorunun sorulduğu sekiz ay boyunca %60’ın üzerinde seyretti. Bu oranın en yüksek olduğu ayların Mayıs ve Kasım ayları olduğu görüldü. Her beş katılımcıdan üçü yeterli gıdaya ulaşamadığı için porsiyonlarını küçülttüğünü belirtti. Bu oranın en yüksek olduğu ayın Kasım ayı olduğu görüldü.

Katılımcılara on iki ay boyunca İstanbul’un en önemli üç sorunu soruldu. Sığınmacılara yönelik tartışmalar yılın on ayında en önemli sorun olarak gösterildi. İkinci sorun olarak ekonomik sorunlar gösterildi. Ocak ve Mart aylarında ekonomik sorunların ilk sırada geldiği görüldü.

İstanbulluların stres seviyesi yıl boyunca 10 üzerinden 7’nin altına düşmedi

İstanbullulardan her ay stres, mutluluk ve yaşam memnuniyetleri için 0 ve 10 arasında bir puan vermeleri istendi. Stres puanının yıl boyunca 7’nin altına düşmediği görüldü. Kadınların stres seviyesi yıllık ortalama 7,9 iken erkeklerde bu seviye 7,1 olarak hesaplandı.

Katılımcıların kaygı durumları incelendiğinde genel ortalamanın 7,4 olduğu görüldü. Çalışmayan katılımcıların ortalama kaygı puanı 7,9 olarak ölçüldü. İş arayan katılımcıların kaygı seviyesinin ise 8,2 olduğu görüldü. Ev kadınlarının kaygısı ise 8,0 oldu.

İstanbullular 2022 yılında bir önceki yıla göre daha çok tartıştı. Katılımcıların en çok Temmuz ayında tartıştığı görüldü. Yaş gruplarına göre incelendiğinde, en çok tartışma yaşayanların 18-34 yaş grubu arasında olduğu görüldü. Tartışmalar en çok aile ortamında gerçekleşti.

Kadınların daha çok aile ortamında erkeklerin ise iş ortamında tartışmaya girdiği görüldü. Sosyoekonomik statüye göre değerlendirildiğinde, sosyoekonomik seviye düştükçe aile ortamındaki tartışmaların arttığı görüldü.

Raporun tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın