Sahte Diploma Soruşturması: Ekrem İmamoğlu’nun Avukatlarından Yanıt

Ekrem İmamoğlu’nun üniversite mezuniyetine ilişkin soruşturmaya dair konuşan İmamoğlu’nun avukatlarından Profesör Doktor Adem Sözüer, İmamoğlu’nun Kuzey Kıbrıs’taki Girne Amerikan Üniversitesi’nden İstanbul Üniversitesi’ne yaptığı yatay geçiş başvurusuyla ilgili “hileli veya hukuka aykırı bir davranışı” olmadığını söyledi.

Haber Merkezi / İmamoğlu’nun avukatlarından Mehmet Pehlivan da İmamoğlu’nun diplomasına yönelik iddiaların ilk olarak 2019 yerel seçimlerinden sonra ortaya atıldığını hatırlattı ve şunları kaydetti: “Bugün yeni bir tartışma gibi ısıtılıp kamuoyu gündemine sokulan bu konu, siyasi saiklerle YÖK’ün devreye sokulduğunu düşündüğümüz bir duruma evrilmiştir.”

İmamoğlu hakkında, “lisans diplomasının sahte olduğu” yönündeki ihbarlar ve YÖK tarafından hazırlanan raporlar doğrultusunda soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında İmamoğlu’nun ifade vermesi gereken 26 Şubat 2025 tarihi, kamu görevi nedeniyle ifade veremeyeceğini belirtmesi ve mazeret dilekçesi sunması üzerine değiştirilmişti. İmamoğlu’nun 5 Mart Çarşamba günü ifade vermesi bekleniyor.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun avukatları Prof. Adem Sözüer ve Mehmet Pehlivan, İBB Saraçhane Başkanlık Binası’nda diploma soruşturmasıyla ilgili basın toplantısı düzenledi.

‘Resmi belgede sahtecilik’ suçundan başlatılan soruşturma kapsamında 26 Şubat’ta ifadeye çağrılan ancak mazeret sunarak 5 Mart’ta ifade vereceği duyurulan İmamoğlu’nun avukatları, toplantıda diploma iddialarına ilişkin yeni belgeler sundu.

Prof. Dr. Adem Sözüer’in açıklaması şu şekilde: “Konuyla ilgili dekanlarımızdan kurumlarımızdan bilgi alıp geldim. İmamoğlu Kıbrıs’ta eğitimini tamamlayarak buradan devam ediyor. Başvururken belgelerini, not ortalamasını veriyor hiçbir sorun yok. Geçişinde bir sorun yok. O zamanki mevzuat için bir sorun yok. Çalışkan öğrenciler için bu hak tanınıyor.

Komisyonlar karar veriyor. Orada da bir sorun yok. Not ortalamasına da bakılıyor, orada da sorun yok. Başvuruda da koşullarda da sorun yok. Hiçbir aşamada sorun yok kabul ediliyor, gereken koşulları sağlıyor burada eğitimine başlıyor. İlan açılmış başvurmuş, derslerini verip mezun olmuş  Burada ceza hukuku ile ilgili bir şey olmadan ne mütaalası sunulacak?”

Bu konunun yeni olmadığını ve ilk olarak 2019’da kamuoyu gündemine siyasi saiklerle sokulduğunu belirten avukat Mehmet Pehlivan ise şunları söyledi: “5 Eylül 1988’de Girne Amerikan Üniversitesi İngilizce İşletme bölümüne giriyor. 1990’da Milliyet gazetesinde üniversitelerin yatay geçiş ilanları veriyor. İlanda, 1990-91 eğitim-öğretim yılında yatay geçiş ile kabul edilecek öğrencilere dair koşullar veriliyor. İlanda İstanbul Üniversitesi de var ve Ekrem Bey başvuruyor.

Başvuru tarihi, öğrencinin okuduğu üniversitedeki bütün sınavları başarmış olması ve not ortalamasının en az 60 olması gerektiğine dair bütün kriterleri karşılıyor. Sayın İmamoğlu’nun yatay geçiş için not ortalaması 62,5’tur. İstanbul Üniversitesi bu kriterleri kafasına göre koymuyor. Bu kriterler tüm üniversitelere geçişte aynı.

Başvurular üzerine fakültede yatay geçiş komisyonu kuruluyor. Yatay geçiş komisyonu, geçişin kabulünü yönetim kuruluna öneriyor. 12 Eyül 1990’da İstanbul Üniversitesi Yönetim kurulu toplşanıyor ve aralarında Sayın İmamoğlu’nun da bulunduğu yatay geçişler onaylanıyor ve resmiyet kazanıyor. Komisyonun önerisi üzerine kabulü 51 kişi için yönetim kurulu veriyor. İmamoğlu 2 Ekim 1990’da İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme bölümüne kayıt oluyor ve 2. sınıf talebesi olarak başlıyor.

Okul takımında kalecilik yaptığını da arkadaşları olduğunu da herkes biliyor. Bu alan bazıları için gizemli olsa da Sayın İmamoğlu için böyle bir gizem yok. YÖK’ün hazırladığı bir rapor var. Başsavcılığın talebi üzerine hazırlanan rapor, İmamoğlu’nun yatay geçiş yaptığı dönem için tüm şartları taşıdığını belirtiyor. YÖK, hazırladığı raporda İmamoğlu aleyhine hangi veriyi ortaya koyuyor?

18 Kasım 1991 tarihli YÖK yönetim kurulu kararına göre Girne Amerikan Üniersitesi YÖK tarafından tanınıyor ama Girne’deki kampüs tanınmıyor. İşin bam teli burası. Bir yatay geçiş işleminin hukuka uygun olup olmadığı, geçişin yapıldığı dönemdeki yasal mevzuat ile belirlenir. Sayın İmamığlu’nun yatay geçiş başvurusu Ağustos 1990’da. Yani YÖK’ün istismar edilen raporundan 1.5 sene önce. O dönem için tanınırlık ve denklik şartı getirilmiş değildir. Mevzuatta da buna dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle tsanınırluk şartı aranması hukuken mümkün değildir.

Daha sonra tekrar sözü alan Adem Sözüer, şöyle konuştu: “Belgelerin gerçekliği konusunda bir tartışma yok. İmamoğlu’nun hileli veya hukuka aykırı bir davranışı yok. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İmamoğlu’nu neden ifadeye davet ettiği yazmıyor. Normalde kanuna göre neyle suçlandığınız yazar. Burada yürütülen bir soruşturma deniyor. Bir fiil söylenmesi lazım ama anlaşılan bir suç tespit edilememiş. Böyle hukuka uygun işlemleri sorgulama yeri değildir savcılık. Başvuru yapıldığı dönemde, yatay geçiş açısından tanıma ve denklik işlemlerinin bir muhataplığı yok. O tarihte bir uygulama zaten tok. Denklik yatay geçişin konusu değil.”

Soruşturma nasıl ilerleyecek?

İmamoğlu hakkında, “lisans diplomasının sahte olduğu” yönündeki ihbarlar ve YÖK tarafından hazırlanan raporlar doğrultusunda soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında İmamoğlu’nun ifade vermesi gereken 26 Şubat 2025 tarihi, kamu görevi nedeniyle ifade veremeyeceğini belirtmesi ve mazeret dilekçesi sunması üzerine değiştirilmişti. Ekrem İmamoğlu’nun 5 Mart Çarşamba günü ifade vermesi bekleniyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan daha önce yapılan açıklamada, İmamoğlu’nun “lisans diplomasının sahteliği hususunda yapılan ihbarlar kapsamında” ve Yüksek Öğrenim Kurulu’nca hazırlanan rapor ile “diplomanın sahteliğine ilişkin tespitlerin yer aldığı rapor üzerine” soruşturmanın başlatıldığı belirtildi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İBB Başkanı İmamoğlu’na açılan yeni soruşturmayla ilgili olarak “Bu, İmamoğlu’ndan ne kadar korktuklarını gösteriyor” dedi. Erzincan’da gazetecilerin sorularını yanıtlayan Özel, “Ekrem İmamoğlu’nu yenmek için beş tane siyasi yasak davası açtılar. Yetmedi, altıncıyı diplomayla yapıyorlar. Ama Altı Ok kazanacak, Ekrem İmamoğlu kazanacak, Türkiye kazanacak” dedi.

İmamoğlu, CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemek üzere 23 Mart’ta yapacağı ön seçim için başvuruda bulunan tek aday oldu. 1994’te İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nden mezun olan İmamoğlu’nun buraya Girne Amerikan Üniversitesi’nden yatay geçişiyle ilgili usulsüzlükler olduğuna dair iddialar dile getirilmişti. Bunun üzerine İBB Tekzip hesabı, İmamoğlu’nun üniversite diplomasının görselini paylaşmıştı.

Ekrem İmamoğlu hakkındaki diğer davalar neler?

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ile ilgili sözleri nedeniyle de soruşturma başlatılmıştı.

Soruşturma kapsamında kabul edilen iddianamede İmamoğlu “kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret”, “tehdit” ve “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermekle” suçlanıyor ve 7 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması ve siyasi yasak talep ediliyor. Davanın ilk duruşması 11 Nisan’da görülecek.

İmamoğlu hakkında, CHP davalarında yer aldığını söylediği bilirkişi hakkındaki sözleri nedeniyle açılan başka bir soruşturmada da “yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs” suçlamasıyla da 4 yıla kadar hapis cezası ve siyasi yasak istendi.

Ayrıca kamuoyunda “ahmak davası” olarak bilinen ve 2019’a kadar uzanan davanın yanı sıra, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı (2014-2019) dönemindeki bir ihale nedeniyle açılan bir dava ve Kasım 2024’te İBB’nin bazı etkinliklerde usulsüz harcama yapılarak kamu zararına yol açıldığı iddialarına ilişkin başlatılan bir soruşturma da var.

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir