Mahsa Amini Protestoları: İran’da Muhalefet Birlik Arayışında
İran’da ‘tesettüre uygun olmayan’ giyimi gerekçesiyle gözaltına alındıktan sonra hayatını kaybeden Mahsa Amini’nin ölümü sonrası başlayan kitlesel protestolar İran muhalefetinde de birlik arayışlarını artırdı.
İran’da 17 Eylül 2022’den bu yana toplam bin 255 protesto gösterisi düzenlendi. Protesto gösterilerinde 600’ye yakın kişi hayatını kaybetti. Protestolar sırasında 68 “rejim kuvveti” mensubu da yaşamını yitirdi.
Protestolarla bağlantılı olarak 20 bine yakın kişi gözaltına alındı.
İran rejimine adeta kafa tutan protestolar fazlasıyla bölünmüş ve derin anlaşmazlıklar yaşayan İran muhalefetinde rejimin devrilmesi yönündeki umutları ve bu yönde atılması beklenen adımlar konusunda üzerlerindeki baskıyı artırdı.
Her ne kadar protestoların başlamasından 5 ay sonra gösteriler azalmış da olsa, muhalefet destekçileri yeni bir protesto dalgasının başlamasının an meselesi olduğu kanısında.
Hapisten yeni çıkan avukat Nasrin Sotoudeh geçen hafta CNN’e verdiği demeçte, “Protestolar biraz azaldı ama bu insanların artık öfkeli olmadığı anlamına gelmiyor. Onlar hala rejim değişikliği istiyorlar” ifadelerini kullandı.
Sürgündeki muhalefetten bu yönde ilk adımsa Washington’daki George Town Üniversitesi’nde başlatılan konferans ile atıldı. İran muhalefetinin önde gelen isimlerini bir araya getirmeyi amaçlayan etkinlikte Amerika Birleşik Devletleri’nde kampanya yürüten Masih Alinejad, İran’ın 2020’de bir Ukrayna uçağını düşürmesi nedeniyle mağdur olan aileleri temsil eden Hamed Esmaeilion ve devrilen Şah’ın oğlu Rıza Pehlevi vardı.
Konferansa video mesajla katılan Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin Ebadi, “Şimdi iç çekişme zamanı değil. Rejim 44 yıldır birlik olmadığımız için ayakta duruyor” dedi.
“Rekabeti bir kenara bırakıyoruz”
Etkinlikte söz alan önemli muhalif isimlerden Pehlevi ise monarşinin geri gelmesini değil İran tarihindeki ilk laik demokratik sistemin kurulmasında rol oynamak istediğini vurguladı.
“Bugün birbirimizle rekabeti bir kenara bırakıyoruz, bu hareketin liderliğinin kontrolünü ele geçirmeye çalışmıyoruz” diyen Pehlevi, bir tüzük hazırlandığını ve bir geçiş konseyinin ardından serbest seçimlerin yapılmasını istediklerini ifade etti.
Pehlevi’nin yeni muhalif oluşumun başına geçme olasılığı muhalifler arasında tam bir konsensus oluşturmasa da protesto hareketi üzerine çalışan araştırmacı Arash Azizi Pehlevi hakkında, “Bugün muhalefetin en tanınmış figürü olduğu ve ülke içinde ve dışında en görünür ve örgütlü desteği çektiği tartışılmaz” dedi.
Bununla birlikte muhalefetin başarısında koalisyonda tüm grupların temsili en kritik nokta olarak öne çıkıyor. Oysa yeni oluşum örneğin, İran içinde bir destekçi ağına sahip olduğunu ileri süren monarşi karşıtı İran Halkın Mücahitleri Örgütü (MEK) ile arasına mesafe koymuş durumda.
Birlik ve beraberliğin gerekliliğini vurgulayan aktör ve aktivist Nazanin Boniadi, “Birleşmemiz için tek bir itici güç varsa, o da çok bölünmüş olduğumuz ve demokrasi için birlikte çalışamayacağımız fikrini çürütmektir” diyor.
(Kaynak: Euronews Türkçe)