İzmir: Tarihi Asansör
Tarihi Asansör; İzmir’in Konak İlçesi sınırları içerisinde yer alır. Tarihi Asansöre, Dario Moreno (Asansör Çıkmazı) Sokağı’nın iki yanındaki sakız evlerinin arasından geçilerek ulaşılmaktadır.
En sıcak havalarda bile gece, müzik ve İzmir’in eşsiz körfez manzarası eşliğinde yenilen yemekle tadına doyulmaz bir keyif yaşamanız mümkündür. Mithatpaşa Caddesi ile Halilrıfatpaşa semti arasındaki 50 metre yükselti farkından dolayı, iki semt arasında 155 basamakla çıkılan ulaşımı kolaylaştırmak amacıyla, 1907 yılında dönemin Bayraklı Mağazası sahibi Musevi işadamı Nesim Levi Bayraktaroğlu Paris ve İtalya’dan getirttiği mühendislere bir Asansör inşa ettirmiştir.
Eski taş ocağının bulunduğu yere inşa edilen Asansör kulesi 3 kattan oluşmaktadır. Birinci Dünya Savaşı sırasında asansörün alt katı kumarhane, orta katı fotoğrafhane ve üst katı da sinema olarak kullanılır. Su gücüyle çalışan ve Karataş Yahudi Hastanesinin başlıca gelir kaynaklarından birini oluşturan Asansör zaman içinde çeşitli kişilere kiraya verilir.
Cumhuriyetin ilk yıllarında dönemim oldukça popüler Gençlerbirliği Cemiyeti Lokali olarak kullanılan yapının sinema bölümü küçük bir düzenleme ile tiyatro salonu olarak hizmet verir. Asansör, 1942 yılında Şerif Remzi Reyent’e satılır. 1887 yılında doğan Reyent, Türk incirini dünyaya tanıtan kişi olarak bilinen İ.T.O ve Kuru Meyve İhracatçıları Birliği Başkanlığı yapmış iş adamıdır.
1960’lı yılların ortalarında İzmir Belediyesi ile Şerif Remzi Reyent arasında anlaşmazlık çıkar ve Asansör kapatılarak depo olarak kullanılır. Reyent 11 Şubat 1973 te vefat eder ve bir zaman kaderine terk edilen Asansör 1983 yılında yeğeni Ayla Ökmen tarafından İzmir Belediyesi’ne bağışlanır.
1985 yılında Tansaş tarafından restore edilen Asansör eşine az rastlanır bir yapı olarak 105 yıldan bu yana, dimdik ayakta durmakta ve bugün hem bu işlevini sürdürmekte hem de cafe, bar, restoran olarak eşsiz manzarasıyla görenleri bir kere daha bu güzel kente âşık etmektedir. Bir zamanlar ünlü sanatçı Dairo Moreno ‘nun yaşadığı ve sanatçının adıyla anılan sokak ta bu gün geçmişin anılarını sessizce korumaktadır.
İzmir
Türkiye’nin üçüncü büyük kenti olan İzmir; çağdaş ve gelişmiş bir kent olmasının yanı sıra önemli bir kültür, sanat, turizm ve ticaret merkezidir. Ege Denizi, lacivertten turkuaza mavinin tüm renklerine hakim koyları ve plajlarıyla bir dantel zarafetinde ilin batı kıyısı boyunca uzanır.
“Güzel İzmir” olarak da adlandırılan İzmir; 8500 yıllık tarihi ile Anadolu yarımadasının batısında uzun ve dar bir körfezin başlangıcında yer alır. Antik Dönem’in ünlü tarihçisi Herodot, tipik Akdeniz ikliminin yaşandığı kenti binlerce yıl öncesinde; “Onlar kentlerini bizim yeryüzünde bildiğimiz en güzel gökyüzü ve en güzel iklimlerinde kurdular…” ifadesiyle tanımlamıştır.
Şehrin güneyinde yer alan Efes ve kuzeyinde yer alan Bergama, Antik Çağ’ın en büyük ve en ünlü kentleri arasında yer almaktaydı. Tüm İyon kültürünün zenginliklerini bünyesinde barındıran bu kentler yoğun sanatsal, kültürel, ticari ve dini etkinliklerle de adını duyuruyordu. Günümüzde de dünyaca bilinen Efes ve Bergama Antik Kentleri tarih meraklıları için büyüleyici birer çekim merkezidir. Şairlerin ustası Homeros’un doğduğu yer olan İzmir, Anadolu’nun hızla değişen tarihi ile Ege’nin renkli tarihinin bir harmanıdır. Kent, modern Türkiye’nin batıya açılan çağdaş yüzü olarak kültür, sanat, turizm, ticaret ve sanayi alanlarındaki gelişimini hızla sürdürmektedir.
İzmir; Tepekule(Bayraklı), Symrna, Efes, Pergamon(Bergama), Teos (Sığacık), Lebedos (Ürkmez), Kyme (Aliağa), Allianoi (Yortanlı), Thyrea (Tire), Phokaia (Foça), Kolophon (Değirmendere), Erythrai (Çeşme), Klazomenai (Urla), Metropolis (Torbalı), Claros (Ahmetbeyli) ve Myrina (Aliağa) gibi tarihte hüküm sürmüş olan uygarlıkların yaşadığı topraklara ve hâlâ gün yüzüne çıkmamış pek çok uygarlık merkezinin miraslarına sahip binlerce yıllık yerleşim yeridir.
İzmir tarihin her döneminde insan sağlığına hizmet etmiş dünyaca bilinen Agamemnon, Asklepion, Allianoi, Karakoç ve Çeşme-Şifne, Ilıca vb. şifa merkezleri ile günümüzde de özellikle İskandinav ülkelerinden ve dünyanın her yerinden gelen ziyaretçilerine sağlıklı yaşam alternatiflerini sunan ve potansiyeli çok yüksek olan sağlık ve termal turizm merkezidir.