İzmir: Santa Maria Kilisesi
Santa Maria Kilisesi; İzmir’in Bornova İlçesi, Cumhuriyet Meydanı’nda Kars İlköğretim Okulu yanında yer alır. Katolik Kilisesidir. Bu kilise İzmir’de yerleşmiş İngiliz Kolonisi tarafından 1625 yılında yapılmıştır.
1630 yılında yanan kilisenin yerine İngiliz Kolonisi ve İngiltere Başkonsolosluğu tarafından 1898 yılında yeniden yapılmaya başlanmış ve 1899 yılında tamamlanmıştır. Kilise Aziz John Evangelist’e adanmıştır.
Kilise küçük bir yapı olup, içerisinde 150 kişinin oturabileceği bir mekân bulunmaktadır. Kilisenin yanına küçük bir de okul eklenmiştir. Kilise dikdörtgen planlı olup, kesme taştan yapılmıştır. Tek neflidir. Apsid kısmı iki mermer basamak ve mermer korkuluklarla ana mekândan ayrılmıştır. Liturjik kürsünün arkasında gotik üslupta sivri kemerli bir pencere bulunmaktadır. Pencere İncil´den alınma sahnelerle bezenmiştir.
Ana mekân iki yandaki sivri kemerli pencerelerle aydınlatılmıştır. Kilise avlusuna sivri kemerli gotik üslupta bir kapıdan girilmektedir. Kilise günümüzde iyi bir durumdadır.
İzmir
Türkiye’nin üçüncü büyük kenti olan İzmir; çağdaş ve gelişmiş bir kent olmasının yanı sıra önemli bir kültür, sanat, turizm ve ticaret merkezidir. Ege Denizi, lacivertten turkuaza mavinin tüm renklerine hakim koyları ve plajlarıyla bir dantel zarafetinde ilin batı kıyısı boyunca uzanır.
“Güzel İzmir” olarak da adlandırılan İzmir; 8500 yıllık tarihi ile Anadolu yarımadasının batısında uzun ve dar bir körfezin başlangıcında yer alır. Antik Dönem’in ünlü tarihçisi Herodot, tipik Akdeniz ikliminin yaşandığı kenti binlerce yıl öncesinde; “Onlar kentlerini bizim yeryüzünde bildiğimiz en güzel gökyüzü ve en güzel iklimlerinde kurdular…” ifadesiyle tanımlamıştır.
Şehrin güneyinde yer alan Efes ve kuzeyinde yer alan Bergama, Antik Çağ’ın en büyük ve en ünlü kentleri arasında yer almaktaydı. Tüm İyon kültürünün zenginliklerini bünyesinde barındıran bu kentler yoğun sanatsal, kültürel, ticari ve dini etkinliklerle de adını duyuruyordu. Günümüzde de dünyaca bilinen Efes ve Bergama Antik Kentleri tarih meraklıları için büyüleyici birer çekim merkezidir. Şairlerin ustası Homeros’un doğduğu yer olan İzmir, Anadolu’nun hızla değişen tarihi ile Ege’nin renkli tarihinin bir harmanıdır. Kent, modern Türkiye’nin batıya açılan çağdaş yüzü olarak kültür, sanat, turizm, ticaret ve sanayi alanlarındaki gelişimini hızla sürdürmektedir.
İzmir; Tepekule(Bayraklı), Symrna, Efes, Pergamon(Bergama), Teos (Sığacık), Lebedos (Ürkmez), Kyme (Aliağa), Allianoi (Yortanlı), Thyrea (Tire), Phokaia (Foça), Kolophon (Değirmendere), Erythrai (Çeşme), Klazomenai (Urla), Metropolis (Torbalı), Claros (Ahmetbeyli) ve Myrina (Aliağa) gibi tarihte hüküm sürmüş olan uygarlıkların yaşadığı topraklara ve hâlâ gün yüzüne çıkmamış pek çok uygarlık merkezinin miraslarına sahip binlerce yıllık yerleşim yeridir.
İzmir tarihin her döneminde insan sağlığına hizmet etmiş dünyaca bilinen Agamemnon, Asklepion, Allianoi, Karakoç ve Çeşme-Şifne, Ilıca vb. şifa merkezleri ile günümüzde de özellikle İskandinav ülkelerinden ve dünyanın her yerinden gelen ziyaretçilerine sağlıklı yaşam alternatiflerini sunan ve potansiyeli çok yüksek olan sağlık ve termal turizm merkezidir.