HDP’li Sancar: İktidar IŞİD’e Biz Kobani’ye Yardım Ettik
Hafta içi partililerine yönelik “Kobani soruşturması” adı altında yapılan gözaltılara değinen HDP Eş Genel Başkanı Sancar, “İkinci dalga operasyon adı altında yeni bir saldırı başlattı bu iktidar. Bu saldırıda Kobanê’ye yapılan insani yardımlar suçlama konusu yapılıyor. Bir kez daha altını çizerek belirtelim, bu iktidar IŞİD’e, biz ise IŞİD karşısında direnen Kobanê halkına yardım ettik. IŞİD yenildi, Kobanê halkının direnişi zafere ulaştı” dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Sancar, “Kobanê Kumpas Davası, gayrimeşrudur. 11’inci duruşması görülen bu davada kumpasın ayan beyan ortaya çıkması daha ne gerekiyor. Düşünün mahkemenin uzun süre başkanlığını yürüten Bahtiyar Çolak çete üyesi olmak suçlamasıyla gözaltına alınmıştı daha sonra da ev hapsinde tutuluyor ve kendi hakkında yürütülen bir çete üyeliği davası soruşturması var. Çetelerin, mafyanın ve yeni paralel yapıların partimize ve halkımıza karşı saldırı ve kumpas davalarının ana aktörleri olduğunu bu örnek açıkça ortaya koymaktadır. İşte iki gün önce başlatılan yeni saldırı dalgası da iktidarın bu hukuk dışı yapılar eliyle partimize karşı sürdürdüğü düşmanlığın ve uyguladığı düşman hukukunun açık göstergeleridir.” ifadelerini kullandı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile bileşen partilerinin eş genel başkanları HDP Genel Merkezi’nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Açılış konuşmasını yapan HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Sultan Özcan, ileriki dönem yol haritası belirlemek üzere bir toplantı yaptıklarını duyurdu ve HDP’nin bileşen siyasi partilerinin eş genel başkanları kürsüye davet etti.
Ardından konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “Yeni dönem hazırlıklarımız kapsamında bir süredir yetkili kurullarımızla toplantılar gerçekleştiriyoruz. Bugün bileşen partilerimizin eş genel başkanları ve sözcülerimizle hafta sonu da PM ile toplantıları serimizi gerçekleştiriyoruz. Gündemlerimiz yoğun, Türkiye’nin sıcak gündemleri var. En başta ekonomik kriz başta olmak üzere siyasal gelişmeleri bütün boyutlarıyla tartışıp çözüm üretmeye ve bunları hayata geçirmeye çalışıyoruz. Güçlü bir siyasi hareketiz ve çok önemli bir halk desteğine sahibiz. Bunun bize yüklediği sorumlulukların farkındayız. Bu bilinç ve kararlılıkla çözüm odaklı çalışmalarımız bundan sonra da yoğunlaşarak devam edecektir” dedi.
Hafta içi partililerine yönelik “Kobani Soruşturması” adı altında yapılan gözaltılara değinen Sancar, “İktidarın da partimize, halkımıza, bizler şahsında Türkiye’nin demokrasi güçlerine karşı saldırıları artarak devam ediyor. Partimize karşı açılan kapatma davası, önceki dönem eş genel başkanlarımız ve MYK üyelerimizin rehin tutulduğu Kobanê Kumpas Davası devam ediyor. Bu dava devam ederken iki gün önce de Kobanê de ikinci dalga operasyon adı altında yeni bir saldırı başlattı bu iktidar. Bu saldırıda Kobanê’ye yapılan insani yardımlar suçlama konusu yapılıyor. Bir kez daha altını çizerek belirtelim, bu iktidar IŞİD’e, biz ise IŞİD karşısında direnen Kobanê halkına yardım ettik. IŞİD yenildi, Kobanê halkının direnişi zafere ulaştı” diye belirtti.
“İntikam arayışı”
Sancar, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Dünyanın dört bir tarafından hem yardım hem de destek ulaştı. IŞİD’e ise esas destek bu iktidardan geldi. İşte bu iktidar için kapanmaya bir hesaplaşma söz konusu. Bu davalar ve operasyonlar iktidarın o dönem anlattığım döneme ilişkin bitmeyen öfkesinin ve dinmeyen intikam arayışının sonucudur. Buradan herhangi bir sonuç elde etmeleri söz konusu olamaz. Çünkü tarihin geri çevrilmesi diye bir durum söz konusu olamaz. Bu iktidarın böyle bir şansı da yoktur. Ayrıca biz bütün bu saldırıların siyasi amaçlarının da gayet iyi farkındayız. İktidar bizimle siyasetten baş edemiyor ve HDP’yi iktidarını mutlaklaştırmanın, faşizmi kurumsallaştırmanın önünde tek gerçek ve en önemli engel olarak görüyor.
Haklılar da çünkü biz var olduğumuz sürece bu ülke faşizmin kurumsallaşmasına, despotluğa, tek adam rejimine ve kutuplaştırma düşmanlaştırma oyunlarına teslim olmayacak. Bizler buna izin vermeyeceğiz. Bütün bunları engelleyecek gücümüz olduğunu bir kez daha hatırlatalım. Biz olduğumuz sürece umut olmaya, çözüm olmaya devam edeceğiz. Bütün bunlar yaratılmak istenen rejimin de korkulu rüyasıdır.”
“Kapatma davasını boşa çıkaracağız”
Partimize karşı yürütülen saldırılar apaçık hukuk dışıdır, anti demokratiktir ve hiçbir meşruiyete sahip değildir. Kapatma davasının iddianamesi nasıl ve nerede hazırlandı bunu defalarca anlattık. Bu iddianame MHP Genel Merkezinde hazırlanmış ve Saray’da son şeklini almış Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı eliyle AYM’ye ulaştırılmıştır. AYM bu iddianamenin bütünüyle dayanaktan yoksun hukuki nitelikten uzak bir kumpas belgesini olduğunu neredeyse apaçık dile getirerek iddianameyi geri çevirmişti. Ama dava devam ediyor. Burada bir dayatma söz konusu olduğunun herkes farkında. AYM baskı altına alınıyor. AYM tarihi bir sınavla karşı karşıya olduğunu vurgulayalım. Bizler AYM’de hukuka ve vicdana göre karar verme eğiliminde olan üyelerin olduğuna dair inancımızı hep dile getirdik. Bunu bir kez daha dile getirelim. AYM bu baskılara rağmen evrensel ilkelere ve vicdana karar vermek isteyenler olabilir ama bu iktidarın her türlü baskı ve şantajı kullanmasının söz konusu olacağını herkes bilir. Burada da çok yönlü ve güçlü bir siyasi hesaplaşma söz konusu bu davanın AYM salonlarında değil, siyaset sahnesinde karara bağlanacağını biliyoruz. Bütün gücümüzle sımsıkı kenetlenerek mücadelemizi büyüteceğiz, bu davayı da boşa çıkaracağız.
“Düşman hukuku”
Kobanê Kumpas Davası, gayrimeşrudur. 11’inci duruşması görülen bu davada kumpasın ayan beyan ortaya çıkması daha ne gerekiyor. Düşünün mahkemenin uzun süre başkanlığını yürüten Bahtiyar Çolak çete üyesi olmak suçlamasıyla gözaltına alınmıştı daha sonra da ev hapsinde tutuluyor ve kendi hakkında yürütülen bir çete üyeliği davası soruşturması var. Çetelerin, mafyanın ve yeni paralel yapıların partimize ve halkımıza karşı saldırı ve kumpas davalarının ana aktörleri olduğunu bu örnek açıkça ortaya koymaktadır. İşte iki gün önce başlatılan yeni saldırı dalgası da iktidarın bu hukuk dışı yapılar eliyle partimize karşı sürdürdüğü düşmanlığın ve uyguladığı düşman hukukunun açık göstergeleridir.
“HDP fikriyatı yenilmez”
Biz her fırsatta partimizi, siyasetimizi ve halkımızı savunmaya devam edeceğiz. Buna gücümüz yeter. Milyonlar HDP’yi savunuyor, kimin hangi karanlık ortamlarda ne karar verdiğinin bir önemi yok. Bizim için önemli olan halkın bize verdiği destek ve halkın bizim hakkımızda verdiği karardır. En son Newroz’da milyonlar HDP’yi iradesi olarak sahiplendi, HDP etrafında kenetlendi. HDP şahsında hedef aldıkları işte halkın bu iradesidir, düşmanlıkları da halka karşıdır. Biz bu milyonların iradesini en doğru şekilde ve bedeli ne olursa olsun temsil etmeye, savunmaya ve güçlendirmeye devam etmekte kararlıyız. Biz aynı zamanda ittifak partiyiz, bileşenlerimizle ittifak güçlerimizle kenetlenerek yolumuza devam ediyoruz. Siyasetimizi eşit paydada ve ortak iradeyle yürütüyoruz. HDP demokratik, halkçı, sol ve sosyalist değerlerin aynı potada buluştuğu çok değerli bir fikriyattır. Saldırılar ne kadar büyük olursa olsun bu fikriyatın yenilmesi mümkün değildir. Bu fikriyatın yenilmez olduğu partimizin kuruluşundan bu yana her saldırı ve kumpas karşısında ortaya koyduk. İktidarın ve ortağı olan gayri meşru derin yapıların partimizi ve HDP fikriyatını tasfiye etme girişimleri nafiledir ve hevesleri bir kez daha kursaklarında kalacaktır.
Üçüncü Yol
Demokrasi İttifakı, konferans ve kongre kararımızdır. Demokrasi İttifakını en geniş kesimleri temsil edecek şekilde inşa etme kararlılığımız devam etmektedir. Türkiye’de çoklu krizlerden çıkmanın tek yol budur, demokrasi ittifakıdır. 3’üncü yol seçeneği ve mücadele ortaklığıdır. Seçimlerde bu görüşmelerimizin ve tartışmalarımızın bir parçasıdır. Önceliğimiz mücadele ortaklığını en geniş çerçeveye yerleştirmektedir. Şimdiye kadar bu çalışmalardan aldığımız sonuçların önemli olduğunu belirtmeliyim. Bu yol ilerleyecektir Türkiye halklarına bu karanlık girdaptan çıkma yolunu bu çalışmalar sunacaktır.
1 Mayıs’a hazırlık
Değerli arkadaşlar birlikte hareket ettiğimiz partilerin ve siyasi inisiyatiflerin de aynı hassasiyetle hareket etmesi umudumuzu büyütmektedir. Bu vesileyle biz 1 Mayıs’a ortak hazırlanıyoruz. 8 Mart’ın ve Newroz’un coşkusu 1 Mayıs alanlarında daha da güçlenerek yankılanacak. Halkımız kendisine reva görülen bu yoksulluğa, açlığa, geleceksizliğe mahkum değildirler ve bunu da 1 Mayıs meydanlarından bütün dünyaya ilan edeceklerdir. Bu sene 1 Mayıs diğer dönemlerden bazı farklı özellikler taşımaktadır. Bizler 8 Mart’ı, Newroz’u ve 1 Mayıs’ı aynı ruhuyla buluşturacak bir hedefle hazırlanmaktayız 1 Mayıs’a. Bu buluşma sadece bu yıl ve önümüzdeki seçimler için değil Türkiye’nin geleceğini inşa etmek için de en temel seçenek ve dayanak olacaktır. Türkiye’nin yeni bir başlangıç yapabilmesi demokratik ve sosyal cumhuriyete giden yolda daha güçlü adımlarla ilerlemesi için 1 Mayıs önemli bir dönemeç olacaktır.
“Yolumuza devam edeceğiz”
Partimize ve partimiz üzerinden demokratik güçlere yönelik gerçekleştirilen saldırıları 1 Mayıs’ta bu ruhla boşa çıkarmakla sınırlı kalmayacağı geleceğin hangi değerler üzerinden inşa edileceğini de bütün ülkeye ve dünya kamuoyuna da hep birlikte göstereceğiz. Tekrar ifade edelim milyonların alanlarda sahiplendiği ve büyük bedellerle ayakta tuttuğu HDP fikriyatı yenilmezdir. Bu iktidar ve birlikte hareket ettiği karanlık çevrelerin bizleri yenmeye gücü yetmeyecektir. Partimize yönelik gerçekleştirdiğiniz her gayri meşru ve hukuk dışı saldırı çaresizliğinizin aczinizin ve korkusunun göstergesi olmaktan başka bir anlam taşımıyor. Biz büyüyerek güçlenerek bileşenlerimizle, demokrasi güçleriyle ve halkımızla birlikte yolumuza devam edeceğiz. Türkiye’yi mutlaka bu karanlık girdaptan kurtaracağız. Barışımızı da demokrasimizi de özgür eşit yurttaşlık temelinde ortak geleceğimizi de bu mücadele ile bizler yaratacağız. Herkes buna inansın halklarımız ezilenler emekçiler kadınlar gençler bütün mazlumlar buna inansın, gücümüz var bu gücü hayata geçirecek irademiz ve kararlılığımız var.”
Demokrasi İttifakı
Açıklama ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Sancar, “İttifak çalışmalarınız ne durumda” sorusuna, “Biz zaten bileşenler olarak HDP’nin asli unsurlarıyız. HDP budur, bu HDP’dir. Bunun dışında Demokrasi İttifakı çalışmaları çerçevesinde biraz önce de söyledim. Çeşitli alanlarda çalışma yürütüyoruz. En somut adımı 6 sol, sosyalist ve devrimci parti ve inisiyatifle yürütmekte olduğumuz çalışmalardır. Bu çalışmalar umut verici bir şekilde ilerlemektedir. Bunun temelini de ortak mücadele oluşturuyor. Değişik toplum kesimleriyle ve farklı partilerle ittifak çerçevesinde çalışmalarımız yürüyor. Olgunlaştıkça bu konuda kamuoyuna bilgi vereceğiz” yanıtını verdi.
(Kaynak: MA)