Eski İsrail Başbakanı Ehud Barak: Kara Harekatına Başlamak Birkaç Ay Sürebilir
İsrail’in eski başbakanlarından Ehud Barak, Gazze’ye yapılacak bir kara harekatının haftalar, hatta birkaç ay sürebileceğini belirterek, Gazze’nin kontrolünün kademeli olarak Filistin yönetimine devredilmesini önerdi.
1999-2001 yılları arasında başbakanlık yapan Barak, İsrail’in Hamas’ı kesin olarak yenmek istiyorsa Gazze’ye kara harekatı başlatmaktan başka çaresi olmadığının altını çizdi. ABD Başkanı Joe Biden’ın İsrail’in Gazze’yi işgal etmesinin “büyük bir hata” olacağı yönündeki yorumlarını değerlendiren Barak, strateji söz konusu olduğunda ABD tarafından hiçbir “tavsiye” verilmemesi gerektiğini ifade etti.
Euronews Türkçe’nin France 24’ten aktardığına göre; Ehud Barak, ülkenin lideri Benjamin Netanyahu’nun halkın ve ordunun güvenine sahip olmadığını söyledi. Barak, 7 Ekim’deki Hamas saldırısını, Tel Aviv’in saldırıyı önleyememesi ve vatandaşlarını korumak için asker göndermekte gecikmesi nedeniyle “İsrail Devleti tarihindeki en büyük başarısızlık” olarak nitelendirdi.
Ehud Barak, Başbakan Netanyahu’nun “halkın, katledilenlerin ailelerinin ya da sahadaki komutanların ve askerlerin güvenine sahip olmadığını” ifade etti. İsrail savaş kabinesinde Benny Gantz ve Gadi Eizenkot gibi iki eski üst düzey askeri yetkilinin yer almasının kendisini rahatlattığını belirten Barak, bu isimlerin “karar alma sürecine deneyim ve tutarlılık getireceklerine inandığını” söyledi.
Gazze’de 2700’den fazla kişi hayatını kaybetti
İsrail son 24 saatte Gazze’yi bombalamaya devam etti. İsrail basını dün gece 100’den fazla askeri hedefin vurulduğunu açıklarken Filistin sağlık yetkilileri hava saldırıları başladığından bu yana 2700’den fazla kişinin öldürüldüğünü bildirdi.
Diplomatik girişimler
Öte yandan, 7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e birçok noktadan saldırması üzerine çıkan krizin sona erdirilmesine yönelik uluslararası düzeyde diplomatik girişimler de sürüyor. Bu bağlamda Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un, İsrail’e dayanışma amacıyla bir ziyaret gerçekleştirmesi bekleniyor. Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Joe Biden’ın da İsrail’i ziyaret etmeyi planladığı belirtiliyor.
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, X’ten yaptığı açıklamada İsrail ve Hamas arasındaki savaşın “diğer cephelere yayılması ihtimalinin kaçınılmaz aşamaya yaklaştığını” söyledi.
“Siyasi çözümler için zaman daralıyor” diyen Abdullahiyan; Malezya, Pakistan ve Tunus’tan mevkidaşlarıyla görüştüğünü ve “Gazze’deki Siyonist suçlar ile cinayetlerin derhal durdurulması ve insani yardım gönderilmesinin gerekliliğinin altının çizildiğini” yazdı.
ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken; Ürdün, Katar, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Mısır dahil bölgede Arap ülkeleriyle dört gün boyunca yaptığı görüşmelerin ardından bugün İsrail’e geri döndü. Blinken, Tel Aviv’de İsrail başbakanıyla toplantı yaptı. Sivillere yönelik insani yardım ve sahadaki güncel durumu görüştü.
ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Blinken’ın “ABD’nin İsrail’in Hamas terörizmine karşı kendisini savunma hakkına verdiği sıkı desteğin altını çizdiği” belirtildi. Ayrıca, ABD’nin “İsrail hükümetine, vatandaşlarını korumak için ihtiyaç duyduğu yardımı sağlama konusundaki kararlılığını” tekrar hatırlattı.
Açıklamaya göre Blinken toplantıda, “ABD’nin Hamas tarafından alınan rehinelerin güvenli ve hızlı bir şekilde serbest bırakılmasına yönelik kararlılığını” da dile getirdi.
“Kaçabilecek hiçbir yer yok”
Birleşmiş Milletler’in Filistinli mültecilere yönelik ajansı UNRWA, Gazze’deki tesis ve binalarına 400 binden fazla kişinin sığındığını açıkladı.
UNRWA sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Yaşlılar, çocuklar, hamileler, engelliler en temel insan haklarından mahrum bırakılıyor. Bu utanç verici,” ifadeleri aldı. UNRWA ayrıca 14 personelinin de hayatını kaybettiğini duyurdu.
İngiltere merkezli yardım kuruluşu Save the Children’ın (Çocukları Koruyun) İnsani Yardım Direktörü Gabriella Waaijman, Gazze’deki ekipleri için durumun oldukça zor olduğunu ve “kaçabilecekleri hiçbir yer olmadığını” söyledi.
Örgütün Gazze’deki çalışanlarının evlerini terk etmiş durumda olduğunu belirten Waaijman, bu koşullar altında onlara yardım etmek için ellerinden bir şey gelmediğini belirtti.
Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Sağlık Örgütü’nün Filistin’deki şubesi resmi sosyal medya hesabından Gazze’deki en az 4 hastanın bombardıman sonrası hizmet veremez hale geldiğini duyurdu.
Örgüt kuşatma altındaki bölgede bulunan 21 diğer hastaneye de İsrail tarafından tahliye uyarısı yapıldığını açıkladı.
Sağlık çalışanları ve hastaların koruma altına alınması için tüm önlemlerin alınması gerektiğini söyleyen DSÖ hastanelerin tahliyeyeye zorlanmasının kritik durumdaki hastaların hayatını tehlike attığını ve uluslararası hukukun ihlali anlamına gelebileceğini belirtti.
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu’nun (UNFPA),X platformundan yaptığı açıklamaya göre, Gazzeli 5 bin 500 hamile kadın bu ay doğum yapacak. Gazzeli hamile kadınların, acil korumaya ve sağlık gözetimine muhtaç oldukları belirtilen açıklamada, tüm taraflara uluslararası insan haklarına bağlı kalmaları tavsiye edildi.
Öte yandan CNN televizyon kanalına konuşan BM Nüfus Fonu Müdürü Dominic Allen, Gazze’de sağlık sisteminin hassas ve yıkılmak üzere olduğunu söyledi.
Allen, “Bu hamile kadınlar için büyük endişe duyuyoruz. Gidecek bir yerleri yok” diyerek Gazzeli hamile kadınların içinde bulunduğu zor durumu aktarmaya çalıştı. “Gazze’ye insani yardımların geçişine izin verilmesi zorunlu” diyen Allen, hayat kurtaran bu sağlık hizmetlerine hamile kadınların mutlaka ulaşması gerektiğini vurguladı.
Birleşmiş Milletler (BM), Gazze’de bulunan hastanelerde 24 saatlik yakıt stoğu kaldığı konusunda uyarılarda bulundu. Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) tarafından yapılan açıklamada, “Jeneratörlerin kapatılması, binlerce hastanın hayatını riske atabilir” ifadelerine yer verildi.