Dünya Sağlık Örgütü: En Kaygı Veren Bölge Suriye’nin Kuzeybatısı
Dünya Sağlık Örgütü, Türkiye’nin güneyindeki 10 ilde büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerin ardından, Suriye’nin kuzeybatısında muhaliflerin elindeki bölgede yaşayan halkın durumundan özellikle endişe duyulduğunu açıkladı.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Acil Durum Başkanı Mike Ryan, Cenevre’de düzenlediği basın toplantısında, “Şu anda en büyük kaygı uyandıran bölge Suriye’nin kuzeybatısı” dedi.
Mike Ryan, “Suriye’de hükümetin kontrolundaki alanlarda depremin etkisi önemli ancak oraya hizmet gidiyor ve halka erişim var” dedi ancak ülkenin kuzeybatısındaki durumun farklı olduğuna dikkat çekerek, Suriye’de şunu unutmamalıyız ki 10 yıldır savaş vardı. Sağlık sistemi çok zayıf. Halk çok kötü durumda” diye konuştu.
Suriye’nin kuzeybatısına insani yardım taşınması çabaları 10 yıldan uzun süredir devam eden iç savaş nedeniyle aksıyor. İç savaşın düşmanlıkları, Suriye’de cephe ötesine yardım taşınması için şimdiye kadar en az iki girişimi engelledi ancak gece saatlerinde bir konvoy bölgeye ulaştı.
Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, üst düzey WHO yetkililerinin, depremlerin ardından Şam’a yaptıkları ziyaret sonrasında bölgeye yardım ulaşabilmesini sağlamak için Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esat’tan Türkiye ile Suriye arasında daha fazla sayıda sınır geçişini açmasını istediklerini bildirdi.
Esat, Pazartesi günü Suriye’nin kuzeybatısına iki sınır kapısından daha girilmesine izin verdi. İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göreyse bu izin çok geç verildi.
Ryan, daha fazla sınır geçişinin açılmasını “her iki tarafın da geri adım atarak halkın ihtiyaçlarına odaklanması” olarak değerlendirdi ve “Çatışmaların sonsuza dek sürdüğü ortamda yeterli sağlık hizmetini sağlamak çoğu zaman mümkün olmuyor” diye konuştu.
Ryan, “Yardımların çok arttığını, acil durum ekiplerinin sevk edildiğini, bir afet anında yapılması gereken her şeyin yapıldığını gördük ancak bunların daha etkili şekilde yürütülmesi için daha barış içinde bir arka plan olmazsa bu çabalar sürdürülebilir olmaz” diye konuştu.