Dikkat Çeken Yorum: ABD, Türkiye’yi Denklem Dışına Çıkardı
Emekli general ve Esenyurt Üniversitesi uluslararası ilişkiler öğretim üyesi Prof. Dr. Sait Yılmaz, ABD’nin Türkiye’yi denklem dışına çıkardığını söyledi. Yılmaz’a göre Türkiye’de bir kesim sürekli olarak “İncirlik Hava Üssü’nü kapatalım” diyerek baskı oluşturdu. ABD de ne var ne yok götürüp Katar ve Ürdün’e dağıttı.
İncirlik’te sadece soğuk savaş döneminden kalma nükleer silahın kaldığını ve bunların götürülmesinin kolay olmadığı için bırakıldığını aktaran Yılmaz, “ABD zaten bizi dışlamıştı. Dışlamanın ötesinde ittifakın güney kanadının artık Yunanistan’dan başlayarak tedbir alıyor. Dedeağaç’a üs kurması ve Rum tarafını ihya etmesinin altında bu var” dedi.
Türkiyesiz bir NATO’nun fiiliyata geçtiğini Ankara’nın işine gelmediği için bunu itiraf etmediğinin altını çizen Yılmaz, “Adamların politikası Rusya’yı Ortadoğu’dan çıkarmak. Rumlara ‘siz buradan üs vermeyin, ambargoyu kaldıracağız’ dediler ve şu an bunu yerine getirdiler. Bu sürpriz değil. Daha geçen sene bunu açıklamışlardı. Bununla ders vermek istiyorlar ve tüm bunların Türkiye’ye karşı yapıldığı çok açık. Doğrusu gizlemiyorlar da. Her durumda bu sıkıntıları dile getiriyorlar” diye konuştu.
Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasında bugüne kadar pek çok sorun yaşandı. Halkbank, Suriye’de Türkiye’nin terör örgütü olarak gördüğü gruplara silah gönderilmesi, S-400 ve F-35’ler yaşanan sorunlardan sadece birkaçı.
Diğer bir deyişle uzun süreden beri Ankara’nın Washington ile inişli-çıkışlı bir ilişkisi var. Ancak son dönemde yaşanan birtakım gelişmeler, ilişkilerin daha kötü olacağına işaret ediyor.
ABD Kıbrıs Rum Kesimi’ne 1987’de getirdiği ve 2020 yılında hafiflettiği silah ambargosunu tamamen kaldırdı.
Ermenistan’ı ziyaret eden ABD Temsilciler Meclis Başkanı Nancy Pelosi, Washington’un Erivan’ı desteklemek için elinden geleni yapacağını söyledi. Öte yandan ABD’nin Yunanistan’ın Türkiye sınırına 45 kilometre mesafedeki liman kenti Dedeağaç’a askeri yığınağı sürüyor.
Son açıklama sorunlara tuz-biber oldu
Bu gelişmeler yaşanırken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Özbekistan dönüşü yaptığı açıklama tabiri caizse var olan sorunlara tuz-biber oldu. Erdoğan, bir soru üzerine tek hedeflerinin Şangay İşbirliği Örgütü’ne (ŞİÖ) üye olmak olduğunu söyledi.
Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’ne (NATO) üye olan Türkiye’nin ŞİÖ’ye üyeliği gerçekleşir mi bilinmez ancak daha şimdiden akla birçok soru gelmeye başladı. Yaşananları sebebi eksen kayması mı? ABD, Ankara’yı denklem dışına mı çıkartıyor?
Dedeağaç’a askeri yığınak, Kıbrıs Rum Kesimi’ne ambargonun kaldırılması ve Pelosi’nin Erivan ziyareti Türkiye’ye karşı mı yapılıyor?
Konuyu Independent Türkçe’den Abdulhakim Günaydın’a değerlendiren uzmanlar, farklı görüşte.
“ABD, Türkiye’yi denklem dışına çıkardı”
Emekli general ve Esenyurt Üniversitesi uluslararası ilişkiler öğretim üyesi Prof. Dr. Sait Yılmaz, ABD’nin Türkiye’yi denklem dışına çıkardığını söyledi. Yılmaz’a göre Türkiye’de bir kesim sürekli olarak “İncirlik Hava Üssü’nü kapatalım” diyerek baskı oluşturdu. ABD de ne var ne yok götürüp Katar ve Ürdün’e dağıttı.
İncirlik’te sadece soğuk savaş döneminden kalma nükleer silahın kaldığını ve bunların götürülmesinin kolay olmadığı için bırakıldığını aktaran Yılmaz, “ABD zaten bizi dışlamıştı. Dışlamanın ötesinde ittifakın güney kanadının artık Yunanistan’dan başlayarak tedbir alıyor. Dedeağaç’a üs kurması ve Rum tarafını ihya etmesinin altında bu var” dedi.
Türkiyesiz bir NATO’nun fiiliyata geçtiğini Ankara’nın işine gelmediği için bunu itiraf etmediğinin altını çizen Yılmaz, “Adamların politikası Rusya’yı Ortadoğu’dan çıkarmak. Rumlara ‘siz buradan üs vermeyin, ambargoyu kaldıracağız’ dediler ve şu an bunu yerine getirdiler. Bu sürpriz değil. Daha geçen sene bunu açıklamışlardı. Bununla ders vermek istiyorlar ve tüm bunların Türkiye’ye karşı yapıldığı çok açık. Doğrusu gizlemiyorlar da. Her durumda bu sıkıntıları dile getiriyorlar” diye konuştu.
“NATO yoksa ŞİÖ’ye gireriz demek çok büyük aptallık olur”
Türkiye’nin bir eksen kayması yaşadığına değinen uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. Yılmaz, şöyle devam etti:
Ankara neden ŞİÖ’ye gidiyor? Mesele PKK’ya indirgendi ama bizim ABD ile olan sorunumuz bundan daha büyük. ABD diyor ki; Hem NATO’ya üye olup hem Rusya’ya yanaşamazsın. Ya burada ya da öbür tarafta olacaksın. Ancak bizimkiler ‘arafta olacağız’ dediler, hatta şimdi gittikçe öbür tarafa doğru yanaşıyorlar.
Şangay İşbirliği Örgütü’nün Orta Asya’daki Türk dünyası, Doğu Türkistan ve Kafkasya’daki Türkleri yok etmek istediğini belirten Prof. Dr. Sait Yılmaz, “Bunları terörist ilan eden bir kuruluş. Amacı zaten terörle mücadele ve askeri bir birlik değildir. Türk dünyasını yok etmek için kurulmuş bir örgüte biz üye olmaya kalkıyoruz. NATO yoksa ŞİÖ’ye gireriz demek çok büyük aptallık olur. Ancak Çin ve Rusya, Ankara’nın hiçbir zaman NATO’dan kopmayacağını biliyor” değerlendirmesinde bulundu.
“ABD, Asya’da bir birliği tehdit olarak algılar”
Okan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Poyraz Gürson ise son gelişmelerle ABD’nin Ankara’nın hamlelerini dizginlemeye çalıştığı görüşünde. Erdoğan’ın New York’taki “ABD ile stratejik işbirliğine hazırız” açıklamasını hatırlatan Prof. Dr. Gürson, “Asya’da bir birliğin kurulması Washington’un istemediği bir şey ve bunu bir tehdit olarak algılar” ifadelerini kullandı.
ABD’nin Ankara’nın kendi ulusal bağımsızlık politikalarını uygulamamasını ve eskiden olduğu gibi denileni yapmasını istediğini dile getiren Gürson, şunları kaydetti:
Washington, Türkiye’nin hamlelerini dizginlemeye çalışıyor. Türkiye bu hamlelerini ileriye doğru taşıdıkça ABD çatışmayı ortalayabilir. Çatışan iki taraf olarak Türkiye’nin NATO’dan ayrılması gündeme gelirse o zaman bir eksen kaymasından söz edilebilir. Böyle bir durumda da Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) hemen NATO’ya üye olur. Özellikle şunun altını çizmek istiyorum ki Türkiye’nin üyeliği NATO’ya her zaman güç katıyor. Türkiye NATO’da olmazsa ŞİÖ’de daha sonra oluşabilecek gelişmelerde ne kadar güçlü olur? Veya ŞİÖ’ye üyeyken NATO’da ne kadar güçlü olur? İkisi birbirine güç katan parametreler. ABD buna ne kadar izin verir, bekleyip göreceğiz
“Biden’dan destek bulamayan Erdoğan, Putin’e yanaşmaya çalıştı”
Uluslararası ilişkiler uzmanı Prof. Dr. İlhan Üzgel ise Türkiye’nin denklem dışına çıkarıldığını düşünmediğini söyledi. Var olan problemlerin karşılıklı yaşandığını, Joe Biden yönetiminden beklediği desteği bulamayan Erdoğan’ın Vladimir Putin’e yanaşmaya çalıştığını aktaran Prof. Dr. Üzgel, “ABD bunu gördü ve tepkisini gösteriyor” dedi.
Yaşanan gelişmeler nedeniyle ABD’nin bir anlamda stratejik konularda Türkiye ile daha az işbirliği yapmaya başladığına dikkati çeken Üzgel, “Ankara’nın ekseni kaymaz. Erdoğan, Washington yönetimine başka araçların elinde olduğunu göstermeye çalışıyor” dedi ve sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu eksen kayması değildir. Türkiye, Batı sistemine kurumsal, iktisadi ve sınıfsal olarak çok bağlıdır ve eksenini değiştirebilecek konumda değildir. Çünkü bu çok ciddi bir şeydir. Şu anki koşullar bunu göstermiyor. Erdoğan yönetimindeki Türkiye’nin Rusya’yı veya Avrasyacılığı bir koz olarak kullanması yani Batı’yı dengelemeye çalışmasıyla eksen kayması birbirinden çok farklı şeyler. Dolayısıyla şu an herhangi bir eksen kaymasından söz edemeyiz.”