Deniz Poyraz Davası’nda Karar Çıktı: Ağırlaştırılmış Müebbet Ve 9 Yıl Hapis
Deniz Poyraz davasında, mahkeme katil zanlısı Onur Gencer’e ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ayrıca Gencer, ‘mala zarar verme suçundan 4 yıl hapis, ‘konut dokunulmazlığını ihlali’ suçundan 2 yıl hapis ve ‘ateşli silahlar kanununa muhalefet’ suçundan da 3 sene hapis cezasına daha çarptırıldı.
17 Haziran’da HDP İzmir İl Başkanlığı binasında silahlı saldırı düzenlenmişti. 27 yaşındaki saldırgan Onur Gencer, ailesi HDP çalışanı olan Deniz Poyraz’ı vurarak öldürmüştü.
Gencer, Poyraz’ın kanlar içindeki bedeninin fotoğrafını sosyal medya hesabından paylaşmış, 40 dakika sonra polise teslim olmuştu. Savcılığa verdiği ifadede “daha fazla sayıda kişiyi öldürmeyi amaçladığını” itiraf eden Gencer saldırıyı tek başına planladığını, “PKK’ya beslediği kinden” dolayı bunu yaptığını söylemişti.
Şakran’da olağanüstü önlem
Bir önceki duruşmada yaşanan gerilimin ardından dava Aliağa-Şakran’a taşındı. Dava öncesinde Şakran Cezaevi Kampüsü çevresinde olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Davaya katılmak için gelen otobüsler, kampüse 200 metre kala durduruldu ve GBT kontrolü yapıldı.
Kadın kurumları, sivil toplum örgütleri ve milletvekillerinin de katıldığı duruşmanın sabah 10.00’da yapılması bekleniyordu. Ancak avukatlarla birlikte duruşmayı takip edenler hâlâ adliye önünde bekletildi.
Avukatlar üst aramasını kabul etmedi
Mahkeme başkanı avukatların X-ray cihazından geçmesini istedi. Dava avukatları ve TBB Başkanı Erinç Sağkan karar üzerine görüşme yaptı.
Yetki belgesi olan avukatların duruşmaya alınmayacağı kararının sürdürülmesi ve avukatlara üst araması yapılacağı söylenmesi üzerine avukatlar duruşmaya katılmadı. Duruşma saat 11.00’de Deniz Poyraz ailesinin avukatları olmadan başladı.
Avukatsız mahkeme salonu
Dava başlama saatinden iki saat sonra açıklama yapan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan şöyle konuştu:
“Sabah saatlerinden beri müzakerelerimiz sürüyor, Avukatların X-ray cihazından geçerek duruşma salonuna girmesi isteniyor biz bunu kabul etmeyeceğimizi söyledik. Şu an mahkemede sadece sanık avukatı var. Bu tablo AKP hükümetinin uzun süredir istediği bir tabloydu: Avukatsız mahkeme salonu. Bugün buradan ne karar çıkarsa hukuka uygun olmayacak.”
Açıklamanın ardından avukatlar oturma eylemine başladı. “Savunma susmadı susmayacak”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.
“İçeride oynanan oyunun tarafı olmayacağız”
İzmir eski Baro Başkanı Avukat Özkan Yücel ise şunları söyledi: “İçeride bir oyun oynuyorlar, biz bunun bir tarafı olmayacağız. Gerçek failleri bulmamak için oynadıkları oyunun mahkeme tutanaklarına girmesinden, kamuoyuna yansımasından korktular. Bu cinayet bir meczubun Deniz’i öldürdüğü bir cinayettir, bunu duruşma salonunda tüm detaylarıyla ortaya çıkaracaktır. Biz onların yargılama adı altında oyununa ortak olmayacağız.
“Sanığı bizden kaçırıyorlar”
“Politik bir davanın, devlet içinde en azından bir kesimin onayı olmadan gerçekleşmeyeceğini biliyoruz. Bu nedenle sanığı bizden kaçırıyorlar. Sanığa soru sormamız, arka planı ortaya çıkarmamız engelleniyor. Bugün katile ağırlaştırılmış müebbet verecek ve bize ‘sanığa ağır bir ceza verdik daha ne istiyorsunuz’ diyecekler. Yeni bir faili meçhul dosya yaratılıyor.”
Batman Baro Başkanı Erkan Şenses de “Bugün, burada bir sıkıyönetim uygulaması var. Avukatsız yargılama yapılamaz, Anayasa’ya aykırı bir uygulama yapılıyor. Bir cinayet daha faili meçhul bırakılacak. Faili meçhul cinayete kurban gidenler için mücadele etmek boynumuzun borcu olsun” dedi.
“Hepsinde yöntem aynı”
Öte yandan duruşma öncesinde açıklama yapan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar davayla ilgili olarak şunları söyledi: “Türkiye tarihi siyasi cinayetlerle doludur, hepsinde de yöntem aynıdır. Bu cinayetlerin arkasını araştırmak bir yana üstü hep örtülmüştür. Daha önce işlenen cinayetlerde gerçekler ortaya çıkarılsaydı, bugün Deniz Poyraz arkadaşımız hayatta olabilirdi. Fakat mahkeme cinayeti tek bir kişinin münferit cinayeti gibi göstermeye çalışıyor.
Yetmezmiş gibi dava buraya kaçırıldı, bu senaryo çok tanıdık, yıllardır kurulan tezgahlar hep aynı. Adalet sağlanmadığı sürece hiç kimse kendini güvende hissedemez.”