Cumhur İttifakı’nda Çatlak İddiası: AK Parti’den Yalanlama

Cumhur İttifakı’nda çatlak olduğu iddialarına ilişkin konuşan AK Parti Sözcü Ömer Çelik, “Cumhur İttifakı oluşturan ilkelere sadakatle, hedeflere doğru kararlı şekilde yürüyerek Türkiye Yüzyılı hedeflerine yürüyecek şekilde çalışmalarını yürütüyor” dedi ve ekledi:

“O sebeple Cumhur İttifakı sadece genel düzeyde sadece üst kurumsal düzeyde işleyen bir ittifak değil; sosyolojik olarak ilçe, belde, köylerde bu iradesini vatandaşımızı buluşturmuş bir ittifaktır. Önümüzdeki günlerde Cumhur İttifakı’nın daha da güçlenerek yola devam edeceği kararlılığımız kesin.”

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) sona erdi. AK Parti Sözcü Ömer Çelik, MYK sonrası açıklamalarda bulundu. Çelik’in açıklamalarından satır başları şöyle:

“Geçtiğimiz haftalarda muhalefet tarafından yoğun şekilde Cumhur İttifakı içerisinde çatlaklar, ayrılıklar vs. üzerine çok sayıda açıklama yapıldı. Bunlar bizim gündemimizi teşkil etmiyor. Bizim siyasi ajandamızda böyle bir gündemin yeri yok. Esas olarak muhalefet partisi içinde hiziplerin çatışmasını yoğun bir şekilde görüyoruz. Cumhur İttifakı oluşturan ilkelere sadakatle, hedeflere doğru kararlı şekilde yürüyerek Türkiye Yüzyılı hedeflerine yürüyecek şekilde çalışmalarını yürütüyor.

O sebeple Cumhur İttifakı sadece genel düzeyde sadece üst kurumsal düzeyde işleyen bir ittifak değil; sosyolojik olarak ilçe, belde, köylerde bu iradesini vatandaşımızı buluşturmuş bir ittifaktır. Önümüzdeki günlerde Cumhur İttifakı’nın daha da güçlenerek yola devam edeceği kararlılığımız kesin.

CHP Genel Başkanı sayın Özel yerel seçimlerden sonra yaptığı hatayı ısrarla sürdürmeye çalışıyor. Kendisini bu konuda uyarmıştık. Şöyle bir cümle kullanıyorlardı, merkezi iktidar, yerel iktidar. Türkiye’de çift iktidar var, Türkiye’deki kamu düzeni iki parçaya ayrılmış ya da kamu düzeni paralel oluşumlarla yönetiliyor gibisinden yaklaşım sergiliyordu.

Genel seçim iktidarı belirliyor, yerel seçim de belediye hizmetlerini belirliyor. Hepimizin sicil amiri vatandaşımızdır. Bizim ortaya koyduğumuz argümanların geçerliliği vatandaşımızın yetki ve yasalar çerçevesinde söz konusudur. Türkiye’de yasaya tabi olmayan, kamu düzeninin, kamu idaresinin parçası bir mekanizma düşünülemez.

Bu denetimler konusunda eleştiriler getirilip, hatta maalesef burada namussuzca bir siyasi talimat diyor sayın Özel. Hiç yakışık almayan sözdür. Bu siyasi namus meselesini önceki genel başkanları da çok sık kullanırdı. Biz de bunu çok sık kullanılmaması gerektiğini ve birtakım sonuçlar doğuracağını söylemiştik. Yine namus kelimesi kullanarak bütün belediyelere kefil olduğunu ifade etmesi gibi.

Bu kelimeler değerli kelimeler, gündelik polemikler içerisinde bir siyasi alfabe yetersizliği, siyasi gramer bilgisizliği ile alalade kullanmamak lazım. Siyasi namus kavramı yüksek nitelikli kavramlardır. Burada sürekli siyasi talimattan bahsediliyor. Denetleme mekanızmaları niye çalıştırıldı diye noktaya getiriliyor. İstediğiniz şeyi denetleyin diyorlar ve denetlemenin niteliğini düşürmek için suçlama getiriyorlar. Bu kelimeleri kendilerine aynen iade ediyoruz.

İkinci nokta şu anda görebildiğimiz kadarıyla 3-4 parça halinde CHP yönetiliyor. 6’lı masanın parti içinde içselleştirilmiş gibi bir hal var. CHP’nin görüşünü anlamak için minimum 4 yere bakmanız gerekiyor. Maalesef CHP yönetimi siyasi cari açığı kapatmak için AK Parti’ye ve Cumhur İttifakı’na karşı hakaretamiz duruma giriyorlar, hakimleri, savcıları, müfettişleri tehdit ediyorlar.

Belediye başkanlarından bile ‘denetime açığız’ gibi sözler gelirken bunu CHP Genel Başkanın başka bir siyasi kavganın parçası haline getirmesi siyasi yetersizliktir. Siyaset üretimindeki cari açık, siyaset üslupsuzluğu ile kapatılamaz. Biz bu hakaretlerin hepsine cevap verecek imkana, kabiliyetine sahibiz. Buradan siyasi kavga çıkarmak istiyorlarsa, hukuk içerisinde temiz bir dille ve vatandaşımızın hukukunu savunmak için her türlü mücadeleye gireriz.

Siz genel iktidarsınız biz yerel iktidarız, bizi denetleyemezsiniz diye bir şey yok. Türkiye’de bir tane yasal düzen var. Kendi kendilerine böyle bir psikolojinin içine soktukları için siyaseten son derece sakıncalı, siyasi bilinçsizlikle malül savunmanın içine giriyorlar. Denetim için AK Parti, Cumhur İttifakı belediyeleri ve onlar için de geçerlidir.

Kendisi iktidar olmadığı halde muhalefet partisinin lideri olduğu halde hergün talimat veriyorum diye onlarca cümle kuruyor. Hepimizin sicil amiri vatandaştır. Gündem olan herşey denetlenir, vatandaşın önüne konulur. Yasaların ne yapacağı net bir şekilde açıktır. Vatandaşa dönük hizmetin kendisini tartışmıyoruz. Hangi partiye ait olursa olsun yolsuzluk, israf söz konusu ise bunlarla ilgili meseleleri tartışıyoruz.

SGK’ya borçlar katlanarak artıyor. Bunu ödememe gibisinden bir tutum siyaset değil. Böyle bir hak kamu düzenimizde yok. Nihayetinde bunun ödenmesi de SGK’dan faydalanan vatandaşlarımızın hakkı. SGK’nın da hizmet yaptığı vatandaşlarımız var. Bunlar son derece basit, temel ilkeler.

Kamu düzeninin işlemesinden kimsenin rahatsız olmaması gerekir. Siyasi mücadeleyi yaparız, siyasi idrak ve bilinç problemi net şekilde gösteren çirkinliğe karşı bu mücadeleyi vermesini çok iyi bilen bir siyasi kadroyuz. Burada durduğumuz yer herşeyin açıklıkla ortaya çıkmasıdır. Belediyenin ürettiği hizmet de SGK’nın yaptığı hizmet de vatandaşın hakkıdır. Kamu düzeni işleyecek herkes de buna saygı duyacaktır.

“Trump tanımadığımız birisi değil”

ABD’de net bir tablo ortaya çıktı. Senato, kongre, seçim sonuçları, alınan oy, delege bütün bunlarda net bir şekilde Trump’ın, Cumhuriyetçilerin zaferi söz konusu oldu. Yakından takip ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın kabinede bir talimat söz konusudur. Bütün kabine üyelerimiz kendi alanlarıyla ilgili olarak Trump yönetiminin işbaşına başlamasıyla birlikte Türkiye’nin hangi dosya alanında ne şekilde ilerleyeceğini çıkaracaklardır.

Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı böyledir. Biz hangi yönetim gelirse onunla çalışmaya dönük olarak eylem planlarımız, simülasyonlarımız hazır demiştik. Sayın Cumhurbaşkanımızın yol haritasıyla da güvenlikten dış ticarete, askeri konulardan dış politikalara konuları, Rusya-Ukrayna savaşı Gazze’ye kadar ilgili bakanlıklar yol haritalarını hazırlıyorlar.

Bahsettiğiniz atamalarla ilgili olarak bazı şahısların Türkiye’nin dış politikaları, sayın Cumhurbaşkanımızla ilgili birtakım olumsuz beyanlarının olduğunu biliyoruz. Birtakım analizler çerçevesinde bahsettiğim temel alanlarda olumsuz tutum izleyeceği ifade ediiyor. Tabii ki bunları dikkatle izliyoruz. Şöyle bir tecrübemiz de var. Bu tip seçimlerden sonra ortaya çıkacak kabineleri, tek tek kişilerin sözleri üzerinden değerlendirmek her zaman doğru olmayabiliyor.

Doğru olduğu zamanlar var doğru olmadığı zamanlar var. Karşınızdaki kabine bütünlüklü olarak çalışıyor. Geçmiş hayatında olumlu sözler söyleyip de göreve gelince olumsuz yollar alabildiğimiz kimseler de oldu. Atacak adımlarını görmemiz lazım. Örneğin savaşın bitirilmesinden bahsediliyordu.

Umarımız ki burada hakkaniyetli bir tutum sergilenerek bu meselelerin çözümü konusunda adım atılır. Başkan Trump tanımadığımız birisi değil. Cumhurbaşkanımızın geçmişteki dönemde pek çok safhada hukuku oldu. Yeni dönemde hangi noktalardaki tıkanıkların nasıl giderileceği konusunda eylem planımız hazırdır.

Terör örgütlerinin hareketlilikleri ya da birtakım odaklar tarafından hareketli haline getirmelerine dair birtakım gelişmeleri yakından takip ettiğimizi söyleyebilirim. Yıllar evvel bir karar harekatına karar veriliyor, planlaması yapılıyordu. Şimdi böyle bir durumda değiliz. Bölgemizde gelişmeler son derece dinamiktir. TSK Cumhurbaşkanımız tarafından verilen talimat verildiği andan itibaren harekete geçecek şekilde tetiktedir, sürekli güncellenmektedir.

Bölgede terör örgütlerinin hareketliliğinin farkındayız. Talimat verildiği zaman eş zamanlı olarak TSK bu kara harekatına başlayacak konumdadır. En önemli hassasiyetimiz 30 kilometre derinliğin korunmasıdır. Türk sınırlarından 30 km. derinliğe kadar Suriye ve Irak içinde herhangi bir yapılanma gördüğümüz andan itibaren birinci dereceden tehdit sayarız, gereken harekat gerçekleşir.

Daha öncesinde bu şerit ihlal edildiğinde, ileri gidilerek birtakım teröristanlar kurulmaya çalışılıyordu. CHP adına dış politika ile ilgili konuşanlar mavi vatanı ve bu kara harekatlarını eleştirdiler. Bu harekatlar olmasaydı burnumuzun dibinde DAEŞ ve PKK’ya ait yapılanmalar fiili devletçik olarak var olacaktı. TSK bunları darmadağın etmiştir. O yüzden bu hareketliliği çok yakından takip ettiğimizi söylemek isterim.”

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir