Le Monde: Türkler Fakirleşirken, Erdoğan Kuran’a Güveniyor

Fransa’da yayınlanan Le Monde gazetesinde, “Türkler fakirleşirken Erdoğan Kuran’a güveniyor” başlığıyla çıkan makalede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, faiz ve enflasyonla mücadelede “Bir Müslüman olarak Nas ne gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim” şeklindeki konuşmasına geniş yer verildi.

Gazetenin İstanbul muhabiri Marie Jego tarafından kaleme alınan yazıda, Türkiye’de yaşanan son kur krizi, gıda fiyatlarındaki artış ile birlikte alım gücünün büyük ölçüde düşmesine değinildi.

Makalede, “faizleri düşürerek enflasyonu indirmeye çalışan Erdoğan’ın hayali para politikasıyla alım gücünün her geçen gün düştüğü” yorumu yapıldı.

Muhalefet partileri ile TÜSİAD’ın ekonomi biliminin gereklerinin yapılması yolunda yaptığı çağrılara gönderme yapılan makalede, Erdoğan’ın bu çağrıları dinlemeyerek sert tepki gösterdiği ifade edildi.

Le Monde, bu çağrıları karşılıksız bırakan ve tepkisini gizlemeyen Erdoğan’ın bunun yerine söylemleriyle para politikalarını Kuran’ın ilkelerinin belirleyeceği mesajını vererek, “Neymiş efendim faizleri düşürüyormuşuz, benden başka bir şey beklemeyin. Bir Müslüman olarak Nas’lar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim.” şeklindeki açıklamasına yer verildi.

Gazete, Türk bankaların yeni ekonomik model çerçevesinde yaklaşık 1,5 milyar dolar bozdurduğunu ancak dövizin, toplam mevduatların yarısından fazlasını oluşturduğu ülkede, bunun Türk lirasına güveni sağlamaya yetip yetmeyeceğinin belirsiz olduğu yorumuna yer verildi.

(Kaynak: euronews)

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: Bakan Koca’dan Uyarı

Kovid 19’da son 24 saatte 26 bin 99 yeni vaka tespit edilirken, 157 kişi hayatını kaybetti. Verileri yorumlayan Bakan Koca, “Omicron varyantı diğer varyantlardan daha hızlı yayılmaktadır. Ülkemizde vaka sayılarında artış öngörülmektedir.” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 362 bin 535 test yapılırken, 26 bin 99 yeni vaka tespit edildi. 157 kişi hayatını kaybederken, 22 bin o24 kişi sağlığına kavuştu.

Bakan Koca’dan uyarı

Güncel verilerle ilgili değerlendirmesini sosyal medya hesabından paylaşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ifadeleri kullandı; Omicron varyantı diğer varyantlardan daha hızlı yayılmaktadır. Ülkemizde vaka sayılarında artış öngörülmektedir. Hastaneye yatışlarda ise etkisi yayılma hızı kadar yüksek olmadığı görülmektedir. Dikkatli olmalı, hatırlatma dozu aşınızı yaptırmalısınız.

Verilerde, aşılamada önde giden illere de yer verildi. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Ordu’yu Osmaniye, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Zonguldak ve Bartın takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Muş, Bingöl, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Paylaşın

Ankara’da Dört Polise “İşkence” Suçundan Dava

Ankara’da hukuk fakültesi öğrencisi Oğuzcan Kurt’u Ankara Adliyesi’nin yanında darp ederek çenesini kıran ve ters kelepçe takarak karakola götüren polis memurları İbrahim Şenses, Alper Yiğit, Eyüp Topak ve Serdar Özdemir hakkında “işkence” suçundan iddianame düzenlendi. Polislerin yargılanması, Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak.

DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre; Olay, 22 Ağustos 2021 tarihinde başkentin en merkezi noktalarından olan Ankara Adliyesi’nin hemen yanındaki Cumhuriyet Parkı’nda meydana geldi. İddianameye göre saat 22:00 sıralarında adliyenin önünden Opera Binası’nın önündeki otobüs duraklarına doğru yürüyen Hukuk Fakültesi öğrencisi Oğuzcan Kurt, parkta açık olan suyu kontrol etmek istedi.

Bu sırada parkın hemen yanından geçen Atatürk Bulvarı üzerinde uygulama için bekleyen polisler, Kurt’u yanlarına çağırarak ne yaptığını sordu. Kurt’un beyanına göre, kimlik kontrolü yapan polisler, daha sonra olay yerinden uzaklaşmasını istedi. Kurt ise “isterse buradan gitmeyebileceğini” söyledi.

Darp edildi

Bunun üzerine polislerden birinin önce başına, ardından çenesine yumruk attığını aktaran Kurt, iki polisin ise yere düşmesinin ardından göğsüne, karnına ve sırtına tekmeler atarak kendisini darp ettiğini aktardı. Polisler, Oğuzcan Kurt’tan yeniden olay yerinden uzaklaşmasını istedi.

Çenesi kırılan ve yürüyecek durumu olmayan 21 yaşındaki genç, durumunun kötüleşmesi üzerine 112’yi arayarak ambulans istedi. Kurt’un ambulansı aradığını gören polisler, yeniden kimliğini aldıkları öğrenciye ters kelepçe takarak Gençlik Parkı’nın girişindeki Solmaz Kılıçtepe Polis Merkezi’ne götürdü. Kurt, karakoldan da 112’yi arayarak polislerin kendisini hastaneye götürmediğini, durumunun kötü olduğunu söyledi. Bu sırada telefonu alan polis ise Kurt’un bir şeyinin olmadığını, zaten kendilerinin hastaneye götüreceğini kaydetti.

Ambulans gelmemesi üzerine 155’i de arayan Kurt, kendisini polislerin darp ettiğini söylemesi üzerine telefon yüzüne kapandı. Daha sonra karakola gelen motosikletli 112 ekibi, Kurt’un göğsünü dinledikten sonra bir şeyi olmadığını söyleyerek ayrıldı. Polisler, hastaneye gitmek istediğini, durumunun kötü olduğunu ifade eden Kurt’un talebini yerine getirmedi.

Tutanağı imzalamadı

Kurt, polislerin kendisine imzalatmaya çalıştığı tutanağı içinde yanlış bilgiler olduğunu belirterek imzalamadı. Kurt’a karakolda maske takma kuralını ihlal ettiği gerekçesiyle adli para cezası kesildi.

Karakolda “polise direnme” suçundan şüpheli yapılan Kurt, önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Burada çenesinin kırık olduğunu tespit eden doktorlar, Kurt’u Bilkent Şehir Hastanesi’ne sevk etti.

İfadesini yazılı verdi

Tomografi çekilen Kurt’un kırık olan çenesi sargıya alındı. Yeniden karakola getirilen Kurt, konuşamadığı için ifadesini kâğıda yazarak verdi, ardından serbest bırakıldı. Kurt, serbest kalır kalmaz ertesi gün adliyeye giderek polislerden şikâyetçi oldu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 112 kayıtları ile karakolun kamera görüntülerini istedi.

Başsavcılık görüntüleri inceledi

Görüntüleri inceleyen Başsavcılık. polis memurları İbrahim Şenses, Alper Yiğit, Eyüp Topak ve Serdar Özdemir hakkında vücutta kemik kırığına neden olacak şekilde işkence suçundan iddianame düzenledi.

İddianamede, polislerin ağır şekilde yaraladıkları müştekinin sağlığı açısından yakın ve büyük bir tehlike altında olmasına rağmen hastaneye gitmesini engelledikleri kaydedildi. Müştekinin 112’yi arayarak yardım istemesine rağmen elleri ters kelepçelenerek polis merkezine götürüldüğü anlatılan iddianamede, çene kırığı olmasına karşın müştekinin şüpheli olarak ifadesinin alındığı kaydedildi. Polislerin savunmalarının da suçtan kurtulmaya yönelik olduğu vurgulandı.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ndeki (AİHS) işkence yasağına işaret edilen iddianamede, Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) da işkencenin suç olduğu vurgulandı, bu konudaki Yargıtay içtihatlarına yer verildi. İddianamede, “Şüphelilerin eylemlerinin; sistematik bir şekilde belli bir süreç içinde müştekinin bedensel ve ruhsal yönden acı çekmesine ve irade yeteneğinin etkilenmesine ve aşağılanmasına yol açtığı için işkence suçunu oluşturduğu anlaşılmıştır” denildi.

Polislerin yargılanması, Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak. Başsavcılık,  polislerin şüpheli yaptığı Oğuzcan Kurt hakkında ise “memura direnme” suçundan takipsizlik kararı verdi.

Paylaşın

Yargıtay, ‘Futbolda Şike Davası’nda Verilen Beraat Kararlarını Onadı

Yargıtay 5. Ceza Dairesi, “futbolda şike davası” olarak bilinen davada eski Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu 4 kişi hakkındaki beraat kararlarını onadı. Fenerbahçe Başkanı Koç, “27 Aralık 2021 tarihi Fenerbahçe Spor Kulübü’nün tarihi günlerinden biridir” dedi.

5. Ceza Dairesi, 36 sanıklı davadan dosyası ayrılan Aziz Yıldırım, Abdullah Başak, İlhan Yüksel Ekşioğlu, Ahmet Çelebi’nin beraatlerine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı, Trabzon Kulübü Derneği’nin temyiz istemini bugün karara bağladı.

Kararda, “Hukuka aykırı nitelikteki bu deliller dışlanarak mevcut delillerin değerlendirilmesi suretiyle Aziz Yıldırım, Abdullah Başak, Ahmet Çelebi ve İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun atılı şike ve teşvik primi suçlarından mahkumiyetlerine dair hükümlerin, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 323/1 maddesi gereğince iptali ve hükümlülerin isnat edilen suçlardan beraatlerine ilişkin yerel mahkeme kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.” denildi.

Yargıtay 5. Ceza Dairesi, diğer sanık Selim Kımıl hakkında Giresun FM’in sahibi Mustafa Cici’ye yönelik tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyizini de karara bağladı. Daire, Kımıl’ın avukatının temyiz istemini reddederek mahkumiyet kararını onadı. Böylece 3 Temmuz 2011’de başlayan yargılama süreci sona erdi.

Yargıtay’ın kararını, eski Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, sosyal medya hesabından kamuoyuna duyurdu. Mosturoğlu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;

“3 Temmuz 2011 de başlayan, ceza yargılaması süreci bugün sona ermiştir.İst.13.Ağır Ceza Mahkemesinin Sn.Aziz Yıldırım,Sn.İlhan Ekşioğlu, ben ve yargılanan diğer dava arkadaşlarımız için vermiş olduğu BERAAT KARARI Yrg.5.Ceza Dairesi tarafından ONANMIŞTIR. Camiamıza hayırlı olsun.”

“Fenerbahçe Spor Kulübü’nün tarihi günlerinden biri”

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ise FBTV’de yaptığı açıklamada bugün bekledikleri kararın çıktığını söyledi, “27 Aralık 2021 tarihi Fenerbahçe Spor Kulübü’nün tarihi günlerinden biridir” dedi.

Öte yandan Fenerbahçe Spor Kulübü de Twitter hesabından bir açıklama yaptı:

Paylaşın

Akşener: Sandıkta Şamar Yemenin Taşlarını Döşemeyin

İçişleri Bakanlığı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne özel teftiş izni vermesine ilişkin açıklamada bulunan İYİ Parti Lideri Akşener, “Yapmayın beyefendiler, yapmayın. Dolayısıyla kendi kendinize sandıkta şamar yemenin taşlarını döşemeyin. Türkiye huzursuzluktan bıktı” dedi.

BBC Türkçe’de yer alan habere göre; İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İçişleri Bakanlığı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne özel teftiş izni vermesine ilişkin açıklamasında “Bu millet ucuz kutuplaştırmalar üzerinden birbirine düşman edilme eylemlerinden bıktı dedi ve “Her dakika başımıza bir iş gelecekmiş tedirginliğiyle bu hayatı sürdürmek istemiyoruz’ diyor bu insanlar. Bunlara kulak verin” diye konuştu.

Akşener “Bu millet sandıkta hür iradesiyle attıkları oyların sonuçlarına el uzatanları her daim cezalandırmıştır. Yapmayın beyefendiler, yapmayın. Dolayısıyla kendi kendinize sandıkta şamar yemenin taşlarını döşemeyin. Türkiye huzursuzluktan bıktı. Türkiye bu gerilimden bıktı. Bu millet ucuz kutuplaştırmalar üzerinden birbirine düşman edilme eylemlerinden bıktı” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti lideri “Biz artık huzur istiyoruz, işlerimizi doğru düzgün yapmak istiyoruz. ‘Biz artık üretmek, dürüst, namuslu bir biçimde çalışıp, vergimizi ödeyip, istihdam yaratmak istiyoruz. Her dakika başımıza bir iş gelecekmiş tedirginliğiyle bu hayatı sürdürmek istemiyoruz’ diyor bu insanlar. Bunlara kulak verin. Benden söylemesi” sözlerini sarf etti.

Paylaşın

The Economist’ten ‘Türkiye Ekonomisi’ Hakkında Dikkat Çeken Analiz

Birleşik Krallık merkezli The Economist Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı ‘kur korumalı TL vadeli mevduat’ sistemine ilişkin dikkat çeken bir yazı yayımladı. Dergiye göre; Türkiye’de enflasyon yüzde 50’yi bulabilir.

Yeni kur korumalı mevduat hesabından bahseden yazıda Türkiye ekonomisinin düzlüğe çıkmaya yakın olmadığı belirtildi. Erdoğan’ın geçici çözümünün şimdilik yatırımcılara “Türkiye Cumhurbaşkanının lirayı kurtarma ihtiyacının farkında olduğuna dair güvence” verdiği aktarıldı.

Economist, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı planın aslında dolara endeksli dolaylı bir faiz artırımı olduğunu iddia etti. Greenwest Consultancy Dubai’nin Genel Müdürü Emre Akçakmak Economist’e verdiği demeçte, “Mevcut mevduat oranını alıyorsunuz ve bunun üzerine diferansiyel alabiliyorsunuz, bu da döviz sahiplerini liraya çevirmeye teşvik ediyor. Bu olduğu sürece hazinenin üzerindeki yük daha da artacaktır.” dedi.

“Kamu maliyesi, şimdi çökme riskiyle karşı karşıya”

Yazıda şimdiye kadar döviz kurundaki vahşi dalgalanma riskini üstlenenlerin Türk mevduat sahipleri olduğu söylenirken bundan sonra bu riski Türk vergi mükelleflerinin yani halkın üstleneceği aktarıldı. Capital Economics’ten Jason Tuvey bu konuda “Son on yılda gücün temel direği olarak kabul edilen kamu maliyesi, şimdi çökme riskiyle karşı karşıya” diye konuştu.

Economist’e konuşan analistler, özellikle bu ayın başlarında açıklanan asgari ücrette yüzde 850’lik bir artışın yürürlüğe girmesinden sonra, enflasyonun 2022’nin ilk yarısında yüzde 50’ye ulaşmasını beklediklerini söyledi. Analistler, Türk Lirasının değerindeki herhangi bir önemli düşüşte, Merkez Bankası’nın lira mevduat sahiplerine paralarını vermek için para basmaktan başka seçeneği kalmayabileceğini vurguladı. Öte yandan, “Erdoğan kendisinin çıkardığı yangına battaniye atmış olabilir fakat battaniye de yakında alev alabilir” ifadelerine yer verildi.

Paylaşın

İBB Başkanı İmamoğlu: Soylu, Rol Kapmaya Çalışıyor

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu CHP Genel Merkezi’nde yaptığı açıklamada “Öncelikle teftiş doğrudur. Bizler belediyeler olarak teftiş edilmekle olarak hiçbir sorunumuz yoktur. Belediyelerimiz teftiş edilmiştir ve edilecektir” dedi.

İBB Başkanı İmamoğlu “Yanlış giden bir takım hususları aktarmak isterim” ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti;

“İçişleri Bakanlığı’nda oturan zat, 12 Aralık’ta TBMM’de açıklama yaptı. İBB’de 557 terörist olduğunu iddia etti. Her verisi yanlış olan bakana şunu hatırlatmak isterim; tam 2 hafta üstünden geçti. Bu 15 boyunca İçişleri Bakanlığı ne yaptı? Hiçbir şey duymadık yaptıklarıyla ilgili.”

’15 Aralık’ta soruşturmaya izin verdim’

“İBB olarak, belediye başkanı olarak bir kısım işlemler başlattıklarını anlatan İmamoğlu şu ifadelerini kullandı;

“Devlet adabına uygun bir biçimde bu beyanı ciddiye alarak, 15 Aralık’ta teftiş kurulunda bir araştırma ve gerekiyorsa da soruşturmaya izin verdim. Dolayısıyla bu çalışmayı başlatmış olduk. Tweet atarak hakkımızda bir soruşturma izni verdiğini duyduk. Twitter’dan soruşturma izni verildiğine ilk kez şahit oluyorum. Uygulama böyle olmaz. Demek ki 15 gün sonra bir pazar akşamı böyle bir tweetle süreci başlatmak aklına geldi. Hanginiz sayı ile tespit yapıldıktan sonra teftiş yapıldığını duydunuz? Sayı veriyorsunuz, bunlar terörist diyorsunuz sonra teftiş başlatıyorsunuz.

Sayın Cumhurbaşkanı pazar günü konuştu, İstanbul ile ilgili siyaset dolu bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı’nın bu konuşmasından Sayın Bakan (Süleyman Soylu) rol kapmak istedi. İBB Başkanı olarak bu açıklamayı kınıyorum. Böyle bir sürecin uygulanması akıllara zarar.

Bir başka soruşturma açılması gereken kişinin ise 557 teröristin dışarda olmasına rağmen işlem yapmayan İçişleri Bakanı olması için Sayın Cumhurbaşkanı’na göreve davet ediyorum. Biz sıklıkta terörist ilan edildik, bu bir gündem yaratma çabası”

Paylaşın

Kovid 19 Salgını En Az Bir Yıl Daha Sürer

Yeni tip koronavirüs (Kovid 19) salgını, 11 Mart 2020’de Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edildi. Ocak 2022’de, Birleşik Krallık’ta ilk Kovid 19 vakalarının doğrulanmasından bu yana iki yıl geçti. 

YouGov verileri, Britanyalıların yüzde 41’inin Birleşik Krallık’ta pandeminin etkili bir şekilde sona ermesinden en az bir yıl daha geçeceğini düşündüğünü gösteriyor – buna bir ila iki yıl arasında olacağını düşünenlerin yüzde 20’si ve iki yıldan fazla olduğunu düşünenlerin yüzde 21’i dahil.

“Asla bitmeyecek” diyenler

Britanyalıların üçte biri (yüzde 33) Birleşik Krallık’ta Kovid 19 pandemisinin asla etkili bir şekilde bitmeyeceğini düşünürken, sadece yüzde 4’ü pandeminin etkili bir şekilde bittiğini düşünüyor.

Yaşlı Britanyalıların, Kovid 19’un gelecekte endemik olacağını düşünme olasılıkları gençlerden çok daha fazla – 65 yaş üstülerin yüzde 40’ı, Birleşik Krallık’ta pandeminin asla etkili bir şekilde sona ermeyeceğini söylüyor, bu oran 18 ila 24 yaşındakilerin yüzde 24’ü.

Omicron varyantının farkı

Kovid 19’un yüksek oranda bulaşıcı Omicron varyantı, bu Aralık ayında Birleşik Krallık’ı taradı ve rekor sayıda vakaya yol açtı ve YouGov anketi, İngiliz halkının yarısından fazlasının yeni varyant hakkında endişeli olduğunu ortaya koyuyor.

Omicron varyantı, hayatlarının pandemiden önceki haline döndüğünü düşünen daha az Britanyalıya yol açtı. 1-2 Aralık’ta Britanyalıların beşte biri (yüzde 20) hayatlarının normale döndüğünü hissettiklerini söyledi – şimdi bu rakam sekizde bir (yüzde 12).

(Kaynak: bianet)

Paylaşın

Açlık Sınırı 4 bin 13 TL’ye Yükseldi

Türk-İş’in araştırmasına göre Aralık’ta 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 4 bin 13 TL’ye, yoksulluk sınırı da 13 bin 72 TL’ye yükseldi. Yılbaşından bu yana açlık sınırı 1361 TL, yoksulluk sınırı da 4 bin 434 TL arttı.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (Türk-İş) ‘geçim şartlarını’ ortaya koymak için her ay düzenli olarak yaptığı ‘Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması’na göre yaşam maliyetleri Aralık’ta da yükselmeye devam etti.

Türk-İş’in araştırmasına göre;

  • Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 4 bin 13 TL’ye,
  • Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 13 bin 72 TL’ye,
  • Bekar bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 4 bin 926 TL’ye yükseldi.

Kasım’da açlık sınırı 3 bin 191 TL, yoksulluk sınırı 10 bin 395 TL, bekar bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ de 3 bin 902 TL’ydi. Yılbaşından bu yana açlık sınırı 1361 TL, yoksulluk sınırı da 4 bin 434 TL arttı.

Sadece mutfak masrafı bir ayda 822 lira arttı

Türk-İş araştırmasında dört kişilik bir ailenin gıda harcamasının (mutfak masrafı) 2 bin 677 TL’yi bulduğunu, sadece Aralık’taki fiyat artışının 822 TL olduğunu belirtti.

“Ücretli çalışanın mutfağında ve aile bütçesinde -deyim yerindeyse- bu ay deprem yaşanmıştır” diyen Türk-İş araştırmasında şu bilgileri paylaştı:

“Ortaya çıkan yoksulluğun giderilmesi için ek bir ödemenin yapılması ve sosyal tedbirlerin alınması kaçınılmazdır. Yıllık artış mutfak harcamasında 1.423 TL ve toplam harcama olarak 4.636 TL’dir. Zorunlu ihtiyaçlar için geçen yıla göre yapılması gereken ek harcama tutarı kadar hane halkı gelirinde artış sağlanamadığı durumda aradaki fark daha fazla yoksullaşmadır. Ücretli çalışanların borçlanarak aradaki farkı ötelemeye çalışması da çözüm değildir. Ücretli çalışanların kullandığı ihtiyaç kredisi ile kredi kartı borcunun faizi çok yüksektir.”

Türk-İş “mutfak enflasyonu”ndaki değişimi şöyle verdi:

  • Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin “gıda için” yapması gereken asgari harcama tutarı bir önceki aya göre rekor bir artışla yüzde 25,75 oranında gerçekleşti.
  • Gıda enflasyonunda son on iki ay itibariyle artış oranı ise yüzde 54,96 oldu.
  • Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 23,72 olarak hesaplandı.

Dolar düştü, fiyatlar düşmedi

Artan yaşam maliyetleri karşısında Türk-İş şu yorumu yaptı:

“Son aylarda döviz kurunda görülen yükselme ve buna bağlı olarak maliyetlerdeki artış gerekçesiyle birçok temel mal ve hizmet fiyatları yükseldi. Ancak TL’den dövize yönelişi engellemek için uygulanmaya başlanan ve ‘kur korumalı mevduat’ olarak adlandırılan tedbirlerle, döviz kuru önemli ölçüde geriletilmiş olmasına rağmen etiketler değişmedi. Artan fiyatlar aynı kaldı. Aralık 2021 itibariyle gıda fiyatlarındaki artış yüzde 25,75 olarak hesaplandı. Böylece, ücretli çalışanların ve emeklilerinin geçim şartları daha da ağırlaştı.

Araştırmada asgari ücretteki zam konusuna da değinen Türk-İş “Ücretli çalışanların gelirleri fiyat artışına yetişmedi, mevcut gelirlerin satın alma gücü daha da geriledi. Her geçen gün yoksullaşma arttı. İşçi ve ailesinin önemli ve çoğu zaman tek geliri olan asgari ücret bu süreçte aylık net 2 bin 825 TL’den 4 bin 253 TL’ye yükseldi. Asgari ücretteki aylık net 1.427 TL ve yüzde 50 oranındaki artış, bu ay gerçekleşen fiyatların gölgesinde kaldı” dedi.

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: Günlük Vaka Sayısı 20 Binin Üzerinde

Kovid 19’da son 24 saatte 20 bin 138 yeni vaka tespit edilirken, 173 kişi hayatını kaybetti. Verileri yorumlayan Bakan Koca, “Tedbirlere özenle uymak ve önemi artan hatırlatma dozunu aksatmadan yaptırmak gerektiği uyarımızı bir kez daha tekrarlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 351 bin 965 test yapılırken, 20 bin 138 yeni vaka tespit edildi. 173 kişi hayatını kaybederken, 21 bin 214 kişi sağlığına kavuştu.

Bakan Koca’dan uyarı

Güncel verilerle ilgili değerlendirmesini sosyal medya hesabından paylaşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ifadeleri kullandı; Omicron varyantının ülkemizde de yayılmaya başladığı bilgisini dün kamuoyuyla paylaştık. Tedbirlere özenle uymak ve önemi artan hatırlatma dozunu aksatmadan yaptırmak gerektiği uyarımızı bir kez daha tekrarlıyoruz. Şartları lehimize çevirmek konusunda hepimiz tecrübe sahibiyiz.

Verilerde, aşılamada önde giden illere de yer verildi. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Ordu’yu Osmaniye, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Zonguldak ve Bartın takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Muş, Bingöl, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Paylaşın