Kovid 19 Vahşi Hayvanlar Arasında Yayılıyor!

Kovid 19’un Omicron varyantı dünya genelinde hızla yayılırken, salgının doğal ortamlarında yaşayan geyikler arasında da hızlı şekilde arttığı ortaya çıktı. İnsanlardan geyiklere altı kez virüs bulaştığı tespit edilirken, örnek alınan geyiklerin 3’te birinde Kovid 19 tespit edildi.

Dünya genelinde insanlar için büyük bir sınava dönüşen Kovid 19 salgını, vahşi doğada yaşayan canlıları da tehdit eder hale geldi. İnsanlardan hayvanlara bulaşan salgının özellikle geyikler arasında hızlı şekilde yayıldığı belirtildi.

ABD’de yapılan araştırmalarda en az 6 vakada insanların geyiklere Kovid 19 bulaştırdığı tespit edildi. Aynı araştırmada alınan örneklerden her üç geyikten birinde aktif veya yakında zamanda salgının bulaştığına dair kanıt elde edildi. Ohio Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada 360 geyiğin burunlarından sıvı örnekleri alınarak test yapıldı. Alınan örneklerin yüzde 35,8’i pozitif sonuç verdi.

Şu ana kadar geyiklerden insana Kovid 19 bulaştığına dair kayıt olmadığını ancak bunun mümkün olduğunu söyleyen bilim insanları, vahşi doğada dolaşan virüsün salgınla mücadeleyi zorlaştıracağının altını çiziyor.

Kovid 19’un Omicron varyantı dünya genelinde hızla yayılırken, salgının doğal ortamlarında yaşayan geyikler arasında da hızlı şekilde arttığı ortaya çıktı. İnsanlardan geyiklere altı kez virüs bulaştığı tespit edilirken, örnek alınan geyiklerin 3’te birinde Kovid 19 tespit edildi.

Dünya genelinde insanlar için büyük bir sınava dönüşen Kovid 19 salgını, vahşi doğada yaşayan canlıları da tehdit eder hale geldi. İnsanlardan hayvanlara bulaşan salgının özellikle geyikler arasında hızlı şekilde yayıldığı belirtildi.

ABD’de yapılan araştırmalarda en az 6 vakada insanların geyiklere Kovid 19 bulaştırdığı tespit edildi. Aynı araştırmada alınan örneklerden her üç geyikten birinde aktif veya yakında zamanda salgının bulaştığına dair kanıt elde edildi.

Avcı av oldu: Bu kez geyik avcıyı öldürdü

Ohio Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada 360 geyiğin burunlarından sıvı örnekleri alınarak test yapıldı. Alınan örneklerin yüzde 35,8’i pozitif sonuç verdi.

Şu ana kadar geyiklerden insana Kovid 19 bulaştığına dair kayıt olmadığını ancak bunun mümkün olduğunu söyleyen bilim insanları, vahşi doğada dolaşan virüsün salgınla mücadeleyi zorlaştıracağının altını çiziyor.

Omicron’u ilk tespit eden Güney Afrika: Dördüncü dalganın zirvesi geride kaldı

‘Sürpriz yeni varyantlar çıkabilir’

Geyiklerdeki mutasyonun yeni bir varyant üretmesi durumunda bunun çevrede yaşayanlar için risk oluşturabileceği kaydedildi. Ayrıca insanlar arasında şimdi görülmeyen ancak vahşi doğa canlılarının taşıdığı varyantların gelecekte insanlara bulaşabileceği belirtildi.

Pennsylvania Üniversitesi’nden virolog Suresh Kuchipudi, “Virüsün vahşi doğada bulunma olasılığı ve bilinmemesi rahatsız edici bir durum. Tamamen sürpriz bir şekilde yeni bir varyanta yakalanabiliriz” dedi.

Kuchipudi’nin başında olduğu bir ekip tarafından 2020’de yapılan bir araştırmada da arabaların çarptığı veya avcıların vurduğu 283 geyiğin 94’ü Kovid 19’lu çıktı.

Ohio ve Pennsylvania üniversiteleri tarafından yapılan araştırmalar, Kovid 19’un bir kaç farklı yerde insanlardan hayvanlara geçtiğini ortaya koydu. Araştırmalarda salgını baskın olan varyantının vahşi doğada bulunan geyiklerde de ortaya çıktığını tespit etti.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: Günlük Vaka Sayısı 45 Bin Sınırında

Kovid 19’da son 24 saatte 44 bin 869 yeni vaka tespit edilirken, 160 kişi hayatını kaybetti. Verileri yorumlayan Bakan Koca, “Hijyen kurallarına uymalıyız. Aşı hatırlatma dozunu zamanında yaptırmalıyız.” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 368 bin 913 test yapılırken, 44 bin 869 yeni vaka tespit edildi. 160 kişi hayatını kaybederken, 27 bin 492 kişi sağlığına kavuştu.

Bakan Koca’dan uyarı

Güncel verilerle ilgili değerlendirmesini sosyal medya hesabından paylaşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ifadeleri kullandı; NE YAPMALIYIZ? Havalandırması kısıtlı, kalabalık ortamlarda vakit geçirmemeliyiz. Maskeyi, bizi koruyacak şekilde takmalıyız. Sosyal mesafeyi, Omicron varyantının kolay bulaştığını bilerek ayarlamalıyız. Hijyen kurallarına uymalıyız. Aşı hatırlatma dozunu zamanında yaptırmalıyız.

Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Osmaniye’yi, Ordu, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Zonguldak ve Bartın takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Bingöl, Muş, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Paylaşın

Arzu Çerkezoğlu: TÜİK Felaketi Gizleyemiyor

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan enflasyon rakamları ile ilgili olarak açıklama yaptı.

Çerkezoğlu, “Aylardır Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon verileri ülkemizin karşı karşıya olduğu ekonomik felaketi ortaya koydu. Emekçilerin yaşadığı reel gelir kaybı ve yoksullaşma gerçeklikten uzak olduğu için eleştirilen TÜİK’in verilerinde dahi gizlenemedi” dedi.

Çerkezoğlu, değerlendirmelerine şöyle devam etti:

2021 yılı enflasyonu TÜİK tarafından yüzde 36,08 olarak açıklanırken, emekçilerin harcamalarının ağırlıklı bir bölümünü oluşturan gıdadaki enflasyon ise çok daha yüksek oranlarda tespit edildi. TÜİK’e göre 2005’te yüzde 4,9 olan gıda enflasyonu 2021’e gelindiğinde yüzde 43,8’e yükseldi.

TÜİK verileri esas alınarak DİSK-AR tarafından yapılan hesaplamalara göre, gelir düzeyi düştükçe gıda enflasyonunun da arttığı görüldü. En düşük gelirli yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 64,6, ikinci en düşük gelirli yüzde 20’lik grubun gıda enflasyonu yüzde 56,4, emeklilerin gıda enflasyonu ise yüzde 55,8 olarak hesaplandı.

TÜİK’in resmi verileri esas alındığında dahi 2022 yılı için verilen asgari ücret artışı daha işçilerin eline geçmeden eridi. Son dört yılda da Aralık 2016 ile 2020 arasındaki resmi enflasyon yüzde 72,6 oranında artarken ortalama brüt işçi ücretleri 4 yılda yüzde 30,4 artmış, yani işçiler enflasyona ezdirilmişti. Bu “gelenek” 2021 yılında da bozulmadı. 2021 yılının TÜİK verilerine göre bile işçiler enflasyonun altında bir kez daha ezildi.

“Tarihte eşi benzeri görülmemiş bir yoksullaşma tehdidi ile karşı karşıyayız”

Yeni yılda yapılan zamlara da değinen Çerkezoğlu, şöyle konuştu:

2022’nin ilk saatlerinde elektrik ve doğalgaza yapılan, bu nedenle 2021 enflasyon rakamlarına yansımayan ve yüzde 125’leri bulan fahiş zamlar göz önüne alındığında, tarihte eşi benzeri görülmemiş bir yoksullaşma tehdidi ile karşı karşıyayız.

Devleti yönetenler medyayı karşılarına alıp ‘negatif enflasyon’ gibi akıl dışı vaatlerde bulunurken, devletin resmi kurumlarının verileri ve faturalarımıza yapılan resmi zamlar onları her gün yalanlıyor.

‘Faiz düşürme’ iddiası ile propagandası yapılan ekonomi politikaları sonucunda hem faizler hem döviz kuru hem de enflasyon artmaya devam ediyor. Başkanlık rejimi Türkiye’yi ekonomik bir felakete sürüklerken, fatura yine emekçilere kesiliyor.
İktidar bu ağır ekonomik koşullarda geçim mücadelesi veren halkı korumak yerine, zenginleri, sermayeyi ve bankaları koruyor. ‘Kur Korumalı Vadeli Mevduat Hesabı’ gibi icatlarla bankalara ve zenginlere kaynak aktarılırken en ağır faturayı işçiler, emekçiler, emekliler, dar gelirli halkımız ödüyor.

“İnsanca yaşamak için acil tedbirler istiyoruz”

“Bizler, bu ülkenin tüm değerlerini üretenler olarak bu faturayı ödemeye mecbur değiliz” diyen Çerkezoğlu, şu ifadeleri kullandı:

Defalarca ifade ettiğimiz gibi bu ülkenin kaynakları bu ülkenin halkını insanca yaşatmaya yeterlidir. Yeter ki bu ülkenin kaynakları zengini zengin etmek için değil sosyal politikalar için kullanılsın.

İşçi sınıfını karakışta ağır bir geçim mücadelesine sokanlara bir kez daha sesleniyoruz. Soframızdaki ekmeği küçültmemizi, kışı titreyerek geçirmemizi tavsiye edenleri önümüze sürüp durmayın. Önlem alın! Geçinmek için, insanca yaşamak için acil tedbirler istiyoruz.

DİSK’in önerileri şöyle sıralandı:

Bütün ücretlere asgari ücret artış oranı kadar zam, bütün hanelere asgari gelir desteği.

İşçilerin vergi yükü azaltılsın. Asgari ücret sonrası ilk vergi dilimi oranı yüzde 10’a indirilsin. Vergiye esas tarife dilimleri en az yüzde 50 artırılsın.

Elektrik, su, doğalgaz ve internet faturalarına son 3 ayda yapılan tüm zamlar geri alınsın. Faturalar vergi ve kesintiden muaf tutulsun.

Gıda ucuzlasın, tüm gıda ürünlerinde ve temel tüketim mallarında KDV sıfırlansın.

En düşük emekli aylığı asgari ücretten az olmamak üzere emekli aylıklarına asgari ücret artış oranı kadar zam yapılmalı ve EYT’lilerin emeklilik hakkı verilsin.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu Ve Akşener’den ‘Derhal Seçim’ Çağrısı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, daha önce CHP’nin miting yapılmasına izin verilmeyen Mersin Cumhuriyet Meydanı’ndaki metro temel atma törenine katıldı. Kılıçdaroğlu ve Akşener, burada yaptığı konuşmalarda bir kez daha erken seçim çağrısında bulundu.

Törende Mersin’in düşman işgalinden kurtuluşunun anlam ve önemine ilişkin konuşma yapan Akşener, alandaki kalabalığa dikkat çekerek, “Bu kalabalığı daha önce toplayamayanlar vardı ne olacak şimdi?” diye sordu.

81 ilin 79’unu ziyaret ettiğini belirten Akşener, “Esnafıyla, işsiz genciyle, çiftçisiyle, atanamayan öğretmeniyle, 3600 ek gösterge sözü verilip yerine getirilememiş memuruyla, kendi çocuğu işsizken 5 maaş alan danışmanları duyarak kahrolan bir Türkiye ile karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni eleştiren Akşener, “İşsizliğin arttığı, çiftçi hiç gübre atamadı. Genç çocukların hayatını çaldılar. Öyle bir sistemle yönetiliyoruz ki. Bakanlar emir eli. Bu ülkenin hafızası gitti. Bundan büyük beka sorunu sizsiniz siz. Bu ülkede kimileri 50 puan alıp mülakatla geçiyorsa ülkede çok büyük sorun var demektir. Bu tek adam sistemini çok isteyen Erdoğan ve bu ucube sistemdir.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen Akşener, “Burada bir miting yaptın. Gördük hep birlikte. Sonra Sayın Kılıçdaroğlu’nun mitingine izin vermediniz başka bir yerde oldu. Onu da gördük. Bu gün burada bu açılış için Mersinli’nin teveccühü var. Diyor ki Mersinli Sayın Erdoğan, ‘derhal seçimi getir ve sandığa teslim ol’ diyor. Mersinli burada Sayın Erdoğan, Mersinli bir mesaj veriyor. Meydandan insanlar sesleniyor.

Milletle ters düşe düşe, milletle bilek güreşi yapa yapa ayakta kalan bir siyasi olmamıştır. Tencerenin devirmediği bir iktidar da olmamıştır. Kadınların tencere kaynatmakta problemi var. Dolayısıyla kendileri çok tok olduğu için iki domates al diyorlar. Size iki domates ye diyenler, yarım simit ye diyenler kendileri ne yiyor? Bu düzene son vermek için. Bu harami düzeni helal oylarınızla sandıkta demokrasiyle attaya göndermek için derhal seçim, hemen seçim diyorum” şeklinde konuştu.

“Süleyman Şah türbesini tekrar topraklarımıza götüreceğiz”

Akşener’in ardından kürsüye çıkan Kılıçdaroğlu, “Benim umudum sizlersiniz. Bu meydanda miting yapmamıza daha önce izin vermemişlerdi. Demek ki meydan dolabiliyor. Demek ki halk değişim istiyor. Seçim istiyor, hak, hukuk, adalet istiyor” diye konuştu. Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Millet İttifakı olarak İnşallah yeni bir başarıya daha imza atacağız. Süleyman Şah türbesini tekrar topraklarımıza götüreceğiz ve bayrağımız göndere çekeceğiz. Emeklinin, gençlerin, ev kadınlarının dertlerini biliyorum.

Bu ülke zengin, güçlü bir ülke. Sözüm söz Millet İttifakı olarak Samandağ’dan başlayıp Mersin’e kadar bütün bu havzayı Akdeniz’in en görkemli havzası haline getireceğiz. Göreceksiniz 5 yıl içinde İstanbul’un nüfusu 2,5 milyon azalacak.5 yıl içinde bu bölge, Adana, Mersin, Hatay’dan başlayarak bu bölge Akdeniz’in en görkemli bölgesi haline gelecek.

5 yıl içinde bu bölgede katma değeri yüksek ürünler üretilmeye başlanacak. Bu bölge, hem Afrika’nın, hem Avrupa’nın hem Uzak Doğu’nun hem de Kafkasların en güçlü merkezi haline gelecek. Bu bölgede bacalar tütecek. Kaynağımız var. Biz yandaşlara değil, vatandaşlara hizmet edeceğiz.”

“Tamamını kamulaştıracağız”

Soygun düzenine son vereceklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Hani var ya gitmediğiniz yollardan dolarla para, köprülerden geçiyorsunuz avrolarla paralar, hani varya 50 yıllık 70 yıllık garantiler… Bütün bunların tamamına Allah’ın izniyle Millet İttifakı sürecinde son vereceğiz, tamamını kamulaştıracağız.” diye konuştu.

Gençlere seslenen Kılıçdaroğlu, “Umutsuzluğa kapılmayacaksınız. Cumhuriyet tarihine çok değerli bir miras bırakacaksınız. Önünüze sandık gelecek ve ilk kez oy kullanacaksınız. İlk kez otoriter bir yönetimi demokratik yollarla değiştireceksiniz. Ve dünya siyaset tarihine çok önemli bir mirası sizler bırakacaksınız.

O nedenle bütün geçlere sesleniyorum. Sandığa gideceksiniz ve demokrasinin tarihini yazacaksınız. Dünya siyaset tarihine olağanüstü bir mirası sizler bırakacaksınız. Sandık gelecek mi? O soru da soruluyor. Gelecek efendim gelecek. Bugün olmazsa yarın gelecek.” dedi.

İki yılda içinde bütün Suriyelilerin memleketlerine gönderileceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bize güveneceksiniz. Asla ırkçılık yapmıyorum. Gelip gezebilirler asla sorun yok. Suriye ile de Mısır ile de barışacağız. Sadece iç politika da değil dış politikada da barışacağız. Türkiye kurucu ayalarına tekrar dönecek. Asla unutmayın sandık gelecek, oy kullanacaksınız.” şeklinde konuştu.

Paylaşın

HDP’li Oluç: Faiz Takıntısı Sebep, Enflasyon Sonuç

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, gazetecilere yaptığı açıklamada, Yanlış ekonomi politikaları, yanlış tercihler ve faiz takıntısı. Hani faiz sebep enflasyon sonuç diyorlardı ya öyle değil. Faiz takıntısı sebep enflasyon sonuç. Durum karşımızda.” dedi.

HDP’li Oluç, açıklamasının devamında, “2021 yılının son günü elektrikten doğalgaza temel ihtiyaç maddelerinin tamamına yüzde 100’ün üzerinde zam yapıldı. Vahim bir tablo ile karşı karşıyayız.” ifadelerini kullandı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında enflasyon, son zamlar ve gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi.

Konuşmasına “Huzurlu bir yıl diliyorum ama huzur bırakmadı bu iktidar halkta” diye başlayan Oluç, TÜİK’in verilerinin gerçeği yansıtmamasına rağmen vahim olduğunu ifade etti:

“TÜİK aylık enflasyonu yüzde 13.58 olarak açıklandı. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise Aralık 2021 enflasyon verilerini yüzde 19,35 olarak açıkladı. TÜİK’ten 6 puan fazla.

TÜİK yıllık enflasyonu yüzde 36 olarak açıkladı. ENAG ise yıllık enflasyonu yüzde 82,81 olarak açıkladı. Yıllık enflasyon bazında TÜİK’in yalanının boyutu yüzde 50’ye varıyor.”

Oluç ekonomiye dair şunları söyledi:

“ÜFE’ye baktığımızda Aralık’ta yüzde 19,08’lik bir artış, 2021 yıllık artışı ise yüzde 79,89 yani yüzde 80’e varmış vaziyette. Enflasyon TÜİK’in üzerinde oynanmış verilerine rağmen bile 19 yıllık bir rekor kırdı.

En son Mayıs 2003’te TÜFE yüzde 30’un üzerinde çıkmıştı. Şimdi 19 yıl sonra, Mayıs 2003’ten bugüne yeni bir rekor kırılmış olmuş oldu.

Nisan 2001’de ise ilk kez aylık TÜFE yüzde 10’u aştı. Nisan 2001’den bu yana ilk kez aylık TÜFE yüzde 10’u aştı. Bu neden kaynaklanıyor?

Yanlış ekonomi politikaları, yanlış tercihler ve faiz takıntısı. Hani faiz sebep enflasyon sonuç diyorlardı ya öyle değil. Faiz takıntısı sebep enflasyon sonuç. Durum karşımızda.”

“Ekmek fiyatı yüzde 150 arttı”

2021 yılının son günü elektrikten doğalgaza temel ihtiyaç maddelerinin tamamına yüzde 100’ün üzerinde zam yapıldı. Vahim bir tablo ile karşı karşıyayız.

Bu kadar yüksek zamlar yapılmışken TÜİK yüzde 36’dan bahsediyor. Bu gerçek değil tabii ki biliyorsunuz.

TÜİK diyor ki Aralık’ta bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 53,66 ile ulaştırma, yüzde 43 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 40 ile ev eşyası fiyatları artmış. Ancak yıllık enflasyona yüzde 36 diyor.

Ekmek fiyatlarındaki bir yıllık değişime baktığımızda ortaya çıkan nedir biliyor musunuz, Ocak 2021’den bu yana yüzde 150 artış olmuş ekmek fiyatlarında. Un fiyatlarında yüzde 162 artış olmuş. Şeker fiyatlarında yüzde 95, sütte yüzde 25, kuru fasulyede yüzde 100, mercimekte yüzde 140, deterjanda yüzde 150, tuvalet kağıdında yüzde 128. Bütün bunlar bir yıllık artış fiyatları.

TÜİK ne diyor? Yüzde 36 arttı diyor. Yani hayali rakamlarla gerçekleri ters yüz etme peşindeler. Bu iktidar sonunda yanan ocakları söndürdü, kaynayan tencerelerin altını kıstı, ısınan hane bırakmadı, çocuklar yataklarına aç girmeye başladılar.”

“Elektrik yüzde 400, doğalgaz yüzde 147 arttı”

Enflasyon en adaletsiz vergidir, bunu biliyoruz. Asgari ücret zammı daha işçilerin emekçilerin eline geçmeden eridi bitti.

2018’den yani tek adam rejiminin başladığı günden bugüne kadar elektrik fiyatları yüzde 400, doğalgaz yüzde 147 artmış. Son zamlar bunlara dahil değil. En insafsızı son zamlar oldu. Artık elektrik ve doğalgaz lüks tüketim haline geldi. Tek adam yönetiminin maliyeti açlık yoksulluk ve adaletsizlik olarak ortaya çıktı.”

(Kaynak: bianet)

Paylaşın

Babacan: İktidar Artık Hiçbir Şey Vermiyor, Sadece Kepçeyle Alıyor

Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon verilerine siyasi liderlerden sert tepkiler gelmeye devam ediyor. DEVA Partisi Lideri Babacan, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Ama iktidar artık hiçbir şey vermiyor, sadece kepçeyle alıyor.” dedi.

Haber Merkezi / DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sosyal medya hesabından; açıklanan enflasyon oranlarına tepki gösterdi. Babacan, şu ifadeleri kullandı:

“Rakamları Ayarlama Enstitüsü, nam-ı diğer TÜİK, enflasyon oranını açıkladı. Yeni yılın ilk sabahı uyandığımız zamların yakınından bile geçmiyor. Daha evvel çay kaşığıyla verip kepçeyle alıyor demiştim. Ama iktidar artık hiçbir şey vermiyor, sadece kepçeyle alıyor.”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıdaroğlu, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“TÜİK yıllık tüketici enflasyonunu yüzde 36,08 seviyesinde ilan etti. Makyajladıkları rakamlarda bile üretici enflasyonu yüzde 80’e dayanmış. Bu daha az üretim, daha fazla hayat pahalılığı demek. Ey Saraydaki ekonomi dehası, dokunduğun her şeyi eline yüzüne bulaştırdın!

Bu arada metal sanayicileri, emekçilere %17 zam teklif etmişsiniz. Bu TÜİK’ten bile beter teklifinizi not ettik. Köleniz değildir emekçiler, bu gayriciddi tavrınızdan hemen vazgeçin ve emekçilerin alın terlerinin karşılığını verin. Pazarlıkları yakından izliyoruz, bilginiz olsun.”

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarını yorumladı. Davutoğlu şunları söyledi;

“Hani faiz sebep, enflasyon neticeydi? Mızrak çuvala sığmıyor; TÜİK bile yıllık enflasyonu %36 açıklıyor, gerçek enflasyon ise bunun iki katından fazla. Acilen dünyada eşi benzeri olmayan cahil ekonomi deneyinize son verin. Derdimiz Geçim, Çözüm Seçim.”

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, TÜİK’in enflasyon verilerine ilişkin olarak, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor!” değerlendirmesini yaptı.

SP Lideri Karamollaoğlu Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor! TÜİK’in sipariş usulü hazırladığı verilere göre dahi; 20 yılın en yüksek enflasyonunu gördük. İktidarın 85 milyon üzerinde yaptığı ekonomi deneyi, ülkemizi uçuruma sürüklüyor! Bu akıl dışı ekonomik deney bir kez daha göstermiştir ki; Ak Parti sebep, yüksek enflasyon sonuçtur!” ifadesini kullandı.

Paylaşın

Karamollaoğlu: Ak Parti Sebep, Yüksek Enflasyon Sonuçtur

Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon verilerine siyasi liderlerden sert tepkiler gelmeye devam ediyor. Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Ak Parti sebep, yüksek enflasyon sonuçtur!” dedi.

Haber Merkezi / Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, TÜİK’in enflasyon verilerine ilişkin olarak, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor! TÜİK’in sipariş usulü hazırladığı verilere göre dahi; 20 yılın en yüksek enflasyonunu gördük. İktidarın 85 milyon üzerinde yaptığı ekonomi deneyi, ülkemizi uçuruma sürüklüyor! Bu akıl dışı ekonomik deney bir kez daha göstermiştir ki; Ak Parti sebep, yüksek enflasyon sonuçtur!” ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıdaroğlu, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“TÜİK yıllık tüketici enflasyonunu yüzde 36,08 seviyesinde ilan etti. Makyajladıkları rakamlarda bile üretici enflasyonu yüzde 80’e dayanmış. Bu daha az üretim, daha fazla hayat pahalılığı demek. Ey Saraydaki ekonomi dehası, dokunduğun her şeyi eline yüzüne bulaştırdın!

Bu arada metal sanayicileri, emekçilere %17 zam teklif etmişsiniz. Bu TÜİK’ten bile beter teklifinizi not ettik. Köleniz değildir emekçiler, bu gayriciddi tavrınızdan hemen vazgeçin ve emekçilerin alın terlerinin karşılığını verin. Pazarlıkları yakından izliyoruz, bilginiz olsun.”

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarını yorumladı. Davutoğlu şunları söyledi;

“Hani faiz sebep, enflasyon neticeydi? Mızrak çuvala sığmıyor; TÜİK bile yıllık enflasyonu %36 açıklıyor, gerçek enflasyon ise bunun iki katından fazla. Acilen dünyada eşi benzeri olmayan cahil ekonomi deneyinize son verin. Derdimiz Geçim, Çözüm Seçim.”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sosyal medya hesabından; açıklanan enflasyon oranlarına tepki gösterdi. Babacan, şu ifadeleri kullandı:

“Rakamları Ayarlama Enstitüsü, nam-ı diğer TÜİK, enflasyon oranını açıkladı. Yeni yılın ilk sabahı uyandığımız zamların yakınından bile geçmiyor. Daha evvel çay kaşığıyla verip kepçeyle alıyor demiştim. Ama iktidar artık hiçbir şey vermiyor, sadece kepçeyle alıyor.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Enflasyon Tepkisi: Ey Saraydaki Ekonomi Dehası…

Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon verilerine siyasi liderlerden sert tepkiler gelmeye devam ediyor. CHP Lideri Kılıçdaroğlu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Ey Saraydaki ekonomi dehası, dokunduğun her şeyi eline yüzüne bulaştırdın!” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / CHP Genel Başkanı Kemal Kılıdaroğlu, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“TÜİK yıllık tüketici enflasyonunu yüzde 36,08 seviyesinde ilan etti. Makyajladıkları rakamlarda bile üretici enflasyonu yüzde 80’e dayanmış. Bu daha az üretim, daha fazla hayat pahalılığı demek. Ey Saraydaki ekonomi dehası, dokunduğun her şeyi eline yüzüne bulaştırdın!

Bu arada metal sanayicileri, emekçilere %17 zam teklif etmişsiniz. Bu TÜİK’ten bile beter teklifinizi not ettik. Köleniz değildir emekçiler, bu gayriciddi tavrınızdan hemen vazgeçin ve emekçilerin alın terlerinin karşılığını verin. Pazarlıkları yakından izliyoruz, bilginiz olsun.”

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarını yorumladı. Davutoğlu şunları söyledi;

“Hani faiz sebep, enflasyon neticeydi? Mızrak çuvala sığmıyor; TÜİK bile yıllık enflasyonu %36 açıklıyor, gerçek enflasyon ise bunun iki katından fazla. Acilen dünyada eşi benzeri olmayan cahil ekonomi deneyinize son verin. Derdimiz Geçim, Çözüm Seçim.”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sosyal medya hesabından; açıklanan enflasyon oranlarına tepki gösterdi. Babacan, şu ifadeleri kullandı:

“Rakamları Ayarlama Enstitüsü, nam-ı diğer TÜİK, enflasyon oranını açıkladı. Yeni yılın ilk sabahı uyandığımız zamların yakınından bile geçmiyor. Daha evvel çay kaşığıyla verip kepçeyle alıyor demiştim. Ama iktidar artık hiçbir şey vermiyor, sadece kepçeyle alıyor.”

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, TÜİK’in enflasyon verilerine ilişkin olarak, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor!” değerlendirmesini yaptı.

SP Lideri Karamollaoğlu Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor! TÜİK’in sipariş usulü hazırladığı verilere göre dahi; 20 yılın en yüksek enflasyonunu gördük. İktidarın 85 milyon üzerinde yaptığı ekonomi deneyi, ülkemizi uçuruma sürüklüyor! Bu akıl dışı ekonomik deney bir kez daha göstermiştir ki; Ak Parti sebep, yüksek enflasyon sonuçtur!” ifadesini kullandı.

Paylaşın

Davutoğlu’ndan Enflasyon Yorumu: Hani Faiz Sebep, Enflasyon Neticeydi?

Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon verilerine siyasi liderlerden sert tepkiler gelmeye devam ediyor. Gelecek Partisi Lideri Davutoğlu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Hani faiz sebep, enflasyon neticeydi?” dedi.

Haber Merkezi / Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarını yorumladı. Davutoğlu şunları söyledi;

“Hani faiz sebep, enflasyon neticeydi? Mızrak çuvala sığmıyor; TÜİK bile yıllık enflasyonu %36 açıklıyor, gerçek enflasyon ise bunun iki katından fazla. Acilen dünyada eşi benzeri olmayan cahil ekonomi deneyinize son verin. Derdimiz Geçim, Çözüm Seçim.”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıdaroğlu, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“TÜİK yıllık tüketici enflasyonunu yüzde 36,08 seviyesinde ilan etti. Makyajladıkları rakamlarda bile üretici enflasyonu yüzde 80’e dayanmış. Bu daha az üretim, daha fazla hayat pahalılığı demek. Ey Saraydaki ekonomi dehası, dokunduğun her şeyi eline yüzüne bulaştırdın!

Bu arada metal sanayicileri, emekçilere %17 zam teklif etmişsiniz. Bu TÜİK’ten bile beter teklifinizi not ettik. Köleniz değildir emekçiler, bu gayriciddi tavrınızdan hemen vazgeçin ve emekçilerin alın terlerinin karşılığını verin. Pazarlıkları yakından izliyoruz, bilginiz olsun.”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sosyal medya hesabından; açıklanan enflasyon oranlarına tepki gösterdi. Babacan, şu ifadeleri kullandı:

“Rakamları Ayarlama Enstitüsü, nam-ı diğer TÜİK, enflasyon oranını açıkladı. Yeni yılın ilk sabahı uyandığımız zamların yakınından bile geçmiyor. Daha evvel çay kaşığıyla verip kepçeyle alıyor demiştim. Ama iktidar artık hiçbir şey vermiyor, sadece kepçeyle alıyor.”

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, TÜİK’in enflasyon verilerine ilişkin olarak, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor!” değerlendirmesini yaptı.

SP Lideri Karamollaoğlu Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor! TÜİK’in sipariş usulü hazırladığı verilere göre dahi; 20 yılın en yüksek enflasyonunu gördük. İktidarın 85 milyon üzerinde yaptığı ekonomi deneyi, ülkemizi uçuruma sürüklüyor! Bu akıl dışı ekonomik deney bir kez daha göstermiştir ki; Ak Parti sebep, yüksek enflasyon sonuçtur!” ifadesini kullandı.

Paylaşın

Aile Hekimleri: Süresiz İş Bırakabiliriz

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Kemal Noyan, aile hekimlerinin yeni ödeme sözleşme yönetmeliğini değerlendirerek, “Aile hekimleri olarak süresiz iş bırakabiliriz” dedi.

Noyan, “Ceza yönetmeliğinin aile hekimliğinin önünü tıkayan maddeleri geri çekilmedikçe anayasal haklarımızı kullanarak gerekli tüm tepkiyi göstereceğimizi duyuruyoruz” ifadelerini kullandı. Kemal Noyan şu açıklamayı yaptı:

“Yanlış politikalar sebebiyle ivmesini kaybediyor”

“Aile hekimliği, modern ülkelerde 100 yılı aşkın bir süredir uygulanmaktadır ve birinci basamak sağlık hizmetlerinin verilmesinde temel öneme sahiptir. Aile hekimliği sistemi kişiye yönelik kolay ulaşılabilir, kapsamlı, bütüncül ve sağlık hizmetinde sürekliliğini esas alan bir yapıya sahiptir.

Ülkemiz Aile Hekimliği uygulamasına 2005 yılında Düzce ilimizde pilot uygulama ile geçmiştir. 2010 Yılı sonu itibari ile ülke geneline yaygınlaşmıştır. Bu ilk dönem Türkiye’de aile hekimliğinin hızla ülke sağlık verilerini iyileştirdiğini görmekteyiz.

Bizler de birinci basamak sağlık hizmetlerinin ülkemizin sağlık alanındaki en önemli gerçeği olduğunun bilinci ile ‘önce insan’ diyerek bu alanda hizmetimize kesintisiz şekilde devam ediyoruz.

Aile hekimliği sistemi yanlış politikalar sebebiyle ivmesini kaybediyor. Türkiye’de gerçekleştirilen toplam sağlık yatırımlarını göz önüne aldığımızda son on yılda yapılan yatırımların çok büyük oranının ikinci basamak sağlık kuruluşlarına olduğunu görmekteyiz.

Pandemi döneminde önemini daha iyi anladığımız koruyucu sağlık hizmetlerine, toplam sağlık harcamalarının maalesef çok az bir kısmı aktarılmaktadır. Bu politikanın devamı halinde, ülke kaynaklarının önemli kısmı hastalıkları oluşmadan önce tedbir alıp önlemekten daha çok büyük maliyetlerle hastalıkları tedavi etmeye harcanacaktır.

“Çalışanların sözleşmeleri yenilenmedi”

“Sistem tıkanma noktasına geldi” denilen açıklamanın devamı şöyle:

“Bugün aile hekimliğinin önünü tıkayan sorunları anlamak ve çözüm üretmek yerine hantallaşan yapı üzerine daha fazla iş yükü eklendiği için sistem tıkanma noktasına gelmiştir.

Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanı eksikliği giderilememiş, kesin kayıtlı hasta sayısında istenilen oranlar yakalanamamış aile sağlığı merkezlerinin fiziki durumları modernleştirilememiş, toplum sağlığı hizmetlerinde diyetisyen, psikolog gibi sağlık profesyonellerinin birinci basamak sağlık hizmetlerine tam entegrasyonu sağlanmamıştır.

30.06.2021 tarihinde yayımlanan Aile Hekimliği sözleşme ve ödeme yönetmeliği ile evrensel hukuk normları ile bağdaşmayan, aile hekimliğini geliştirmek yerine, sistemi bitirmeye yönelik bir düzenleme, bir ceza yönetmeliği karakteri kazanmıştır.

Bu gayrihukuki olduğunu düşündüğümüz yönetmelik maddelerine göre; Tekirdağ, İstanbul, Kayseri, Muş, Hakkâri, Mersin gibi birçok ilde birçok aile hekimi ve aile sağlığı çalışanının sözleşmeleri yenilenmemiştir.

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu olarak bu haksızlığı kabul etmiyoruz. Bu ceza yönetmeliğinin aile hekimliğinin önünü tıkayan maddeleri geri çekilmedikçe ve sahanın ihtiyaçlarını karşılayacak şekle bürünmedikçe anayasal haklarımızı kullanarak gerekli tüm tepkiyi göstereceğimizi duyuruyoruz.

Aşamalı eylem planı ve nihai olarak süresiz iş bırakmak, hiç olmadığı kadar güçlü bir seçenek olarak gündemimizdedir.”

Yönetmelik ne diyor?

30 Haziran 2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanıp yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne aile hekimleri tepki gösteriyor.

Yönetmelikte öne çıkan maddeler:

Basında veya sosyal medyada izinsiz bilgi veya demeç vermek 50 ceza puanı. Ceza puanı listesinde en ağır suçlar olan sahte evrak düzenlemek, işe alkollü gelmekle aynı ceza puanı öngörülmüş bu eylem için. 50 ceza puanı zaten çok yüksekken aynı eylem ikinci kez yapılırsa 100 ceza puanı veriliyor. Herhangi bir sebeple 150 ceza puanı alındığında iş akdi sona erme tehdidi içeriyor.

İki yıllık sözleşme süresi içinde 5 kez aynı veya farklı sebeple ceza puanı alındığında yine iş akdi sona erme tehdidi içeriyor.

Entegre hastanede çalışan aile hekimliği çalışanları 2 yıllık sözleşme süresince 5 kez nöbete mazeretli veya mazeretsiz gitmediği zaman iş akdi sona eriyor. Mazeretin yok sayıldığı bir mevzuat düzenlemesi ile karşı karşıyayız. Kişi hasta olamaz, yakını vefat edemez, çocuğu hasta olamaz.

Bakanlık müfettişlerinin herhangi bir sebeple soruşturma başlatması ve bu soruşturma sonucunda iş akdi sona erme tehdidi içeriyor.

(Kaynak: bianet)

Paylaşın