Kabil Uluslararası Havaalanı’na Roketli Saldırı!

Kabil Uluslararası Havaalanı’na roket saldırısı düzenlendi. En az 5 roketin fırlatıldığı saldırıda ABD Hava Savunma Sistemi’nin devreye girdiği ve roketleri engellediği bilgisi paylaşıldı. Saldırıda can ve mal kaybı olup olmadığı ise bilinmiyor.

Haber Merkezi / ABD ordusunun herhangi saldırısı ihtimaline karşı birkaç gündür bölgeye hava savunma sistemleri yerleştirdiği iddia ediliyor. Doğrulanmayan bilgilere göre, roket saldırısı çoklu fırlatmalara sahip bir roket sistemi ile gerçekleştirildi.

İngiliz Independent gazetesi, havalaanına yönelik saldırıda kullanılan beş roketin başarıyla vurulduğu bilgisini paylaştı. Saldırının son 24 saat içinde ABD güçlerinin operasyon yaptığı IŞİD-K  tarafından gerçekleştirildiği tahmin ediliyor.

Askeri uzmanlar ise konuya ilişkin yaptıkları değerlendirme, saldırıların devam edeceğini söylüyor. Uzmanlar, saldırılar IŞİD-K’nin Taliban’ın sahip olduğu silahları kolayca elde edebileceklerini gösteriyor değerlendirmesinde de bulundular.

Bu arada ABD Başkanı Joe Biden’in ulusal güvenlik danışmanı Jake Sullivan, ABD’nin Afganistan’dan ayrılmak isteyenlerin 31 Ağustos’tan sonra da güvenli geçişini sağlamak için Taliban ile çalışmaya devam edeceğini söyledi.

Sullivan, ABD’nin 1 Eylül’den itibaren Afganistan’da büyükelçiliği olmayacağını doğruladı, ancak “Horasan’daki İslam Devleti grubuna karşı operasyonları” değerlendireceklerini belirtti.

ABD’li bir güvenlik yetkilisi ise, Hamid Karzai Havalimanı’nda şu anda 1000’den fazla sivilin tahliye edilmeyi beklediğini söyledi.

Havaalanını devralmaya hazır olduklarını açıklayan Taliban yetkilileri, ayrıca ülkenin yeni hükümetini birkaç gün içinde açıklayacaklarını söylediler.

Paylaşın

Fenerbahçe, Altay’ı Ferdi ve Valencia İle Geçti

Fenerbahçe, Süper Lig’in üçüncü haftasında İzmir’de karşılaştığı Altay’ı 50. dakikada Ferdi Kadıoğlu ile 55. dakikada Enner Valencia’nın kaydettiği gollerle 2-0 mağlup etti. Fenerbahçe, bu sonuçla puanını 9’a yükseltti.

Haber Merkezi / Fenerbahçe, Süper Lig’in üçüncü haftasında İzmir ekibi Altay’a konuk oldu. Bornova Aziz Kocaoğlu Stadyumu’nda oynanan karşılaşmadan 2-0 galip ayrılan Fenerbahçe ligde 3’te 3 yaptı ve puanını 9’a yükseltti.

Fenerbahçe’nin gollerini 50. dakikada Ferdi Kadıoğlu ile 55. dakikada Enner Valencia kaydetti.

Maçtan dakikalar;

18. dakikada Marcel Tisserand’ın sağdan verdiği pasta penaltı noktası üzerinde topla buluşan Osayi Samuel uygun durumda pozisyondan yararlanamadı.

26. dakikada Altay atağında Cesar Pinares’in soldan pasında topla buluşan Naderi, kaleci Altay’ı geçemedi.

33. dakikada rakip yarı sahanın ortasında topla buluşan Osayi-Samuel, rakiplerini de geçtikten sonra ceza sahasına girmeden sağ çaprazdan şutunu çekti, top yandan dışarı çıktı.

36. dakikada Pinares’in sağ taraftan kullandığı köşe atışında Teisserand’ın uzaklaştırdığı topla ceza sahası dışında buluşan Kappel’in sert şutunda, top auta gitti.

43. dakikada Osayi Samuel’in sağdan çaprazdan verdiği pasta kale önünde topla buluşan Muhammed Gümüşkaya topu auta attı.

47. dakikada Muhammed Gümüşkaya’nın ara pasında ceza sahasında topla buluşan Valencia’nın şutu kalecinin son anda müdahalesiyle kornere çıktı.

51. dakikada Altay ceza sahasının sol çaprazında topla birlikte rakiplerini tek tek geçen Ferdi Kadıoğlu, ceza yayının sol köşesinden yaptığı vuruşla topu ağlara gönderdi. 0-1

55. dakikada Ferdi Kadıoğlu’nun soldan verdiği ara pasta kale önünde topla buluşan Valencia, topu filelerle buluşturdu. 0-2

90+4. dakikada Altay atağında Eren Erdoğan’ın ceza sahasından attığı sert şutta top direğe çarpıp auta gitti.

Stat; Bornova Aziz Kocaoğlu

Hakemler; Yaşar Kemal Uğurlu, Mustafa Sönmez, Serkan Çimen

Altay; Mateusz Lis, Mohammad Naderi, Eric Björkander, Murat Akça, İbrahim Öztürk, Cebrail Karayel (Eren Erdoğan dk. 83), Andre Poko (Marco Paixao dk. 87), Cesar Pinares (Serge Arnaud Aka dk. 58), Khaly Thiam, Leandro Kappel (Martin Rodriguez dk. 58), Daouda Bamba (Ahmed Rayyan dk. 58)

Fenerbahçe; Altay Bayındır, Min-Jae Kim (Serdar Aziz dk. 67), Nazım Sangare, Marcel Tisserand, Attila Szalai, Jose Sosa, Ferdi Kadıoğlu, Luiz Gustavo, Muhammed Gümüşkaya (Mert Hakan Yandaş dk. 77), Enner Valencia (Mbwana Samatta dk. 63), Bright Osayi-Samuel (Miha Zajc dk. 77)

Goller; Ferdi Kadıoğlu (dk. 51), Valencia (dk. 55) (Fenerbahçe)

Sarı kart; Ferdi Kadıoğlu (Fenerbahçe)

“Gerçekten çok mutluyum”

Karşılaşma sonrası açıklamada bulunan Fenerbaçe Teknik Direktörü Vitor Pereira, “Gerçekten zor ve ilk iki maçını kazanmış motive bir takıma karşı oynadık. Ama bu şekilde 2-0 galip ayrıldığımız için gerçekten çok mutluyum. Taraftarlarımız da eminim futbolcularımızla gurur duyuyordur” dedi.

“Gol yememek tüm takımı harika hissettiriyor”

Fenerbahçe’nin Macar stoperi Attila Szalai, karşılaşmaya ilişkin yaptığı açıklamada “Bugün gösterdiğimiz performansla gurur duyabiliriz. Oyunun belli anlarında topu uzun oynamak zorunda kaldık. İkinci yarı daha farklı oldu, iki gol attık. Bugün gösterdiğimiz takım ruhu son derece iyiydi. Gol yememek tüm takımı harika hissettiriyor. Bu, defans anlamında iyi işler yaptığımızı gösteriyor. Forvetten kaleye iyi bir iş çıkardığımızı düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“Şutumu çektim ve golü attım”

Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren gollerden birini atan Ferdi Kadıoğlu ise, “Top kenara açılmıştı. Sonrasında topa bir müdahalem oldu, çizgide tutmayı başardım ve içeriye kat ederek şutumu çektim ve golü attım. Bundan dolayı gerçekten çok mutluyum” dedi.

“Takım olarak iyi performans gösterdik”

Fenerbahçe’nin genç oyuncularından Bright Osayi-Samuel, maçla ilgili, “Bugün takım olarak iyi performans gösterdik. İlk yarıya biraz yavaş başlamış olsak da ikinci yarı attığımız goller bizi oldukça rahatlattı” şeklinde konuştu.

Paylaşın

Karıncaları Olağanüstü Kazıcılar Yapan Nedir?

Karıncalar hakkında bildiğimiz bir şey varsa, o da, karmaşık bir tünel ağıyla birbirine bağlanan çok katmanlı yuvalar inşa edebilen olağanüstü kazıcılar olduklarıdır. Şimdi, bir grup araştırmacı, karıncaların tünellerini inşa etme sürecini daha iyi anlamak için X-ışını görüntülemeyi kullandı; bulgular inanılmaz.

Haber Merkezi / Bilim insanları, uzun zamandır karıncalarla ilgileniyorlar ve kolektif davranışlarını inceliyorlar. Karıncalar, kolonilerini korumak için kendilerini verimli bir toplulukta örgütleyebilen sosyal böceklerdir; birbirinden iyi aralıklı birkaç karınca birey gibi davranırken, birbirine yakın bir grup karınca daha çok katı ve sıvı özelliklere sahip tek bir birim gibi davranır.

California Teknoloji Enstitüsü’nde (Caltech) bir mühendis olan José Andrade, karınca yuvası sanatı örneklerini gördükten sonra tünel karıncalarını daha fazla keşfetmek için harekete geçti. Bir karınca yuvasının örneğini gördüğünü ve ne muhteşem bir yapı diye düşündüğünü söyleyen Andrade, “Karıncaların nasıl kazılacağını bilip bilmediğini merak ettim” dedi.

Andrade, araştırmaya nasıl başladıklarına ilişkin yaptığı açıklamada “Ne yaptıklarını bilip bilmediklerini sormak için hiçbir karıncayla görüşmedik, ancak kasıtlı bir şekilde kazdıkları hipoteziyle başladık” ifadelerini kullandı.

Uzun bir süreç

İlk adım, karıncaları yetiştirmek ve onlarla nasıl çalışılacağını öğrenmekti. Ancak bir yıldan fazla süren çok uzun bir ilk adımdı. Karıncaların daha sonra bir X-ray görüntüleyiciye yüklenecek olan küçük toprak kaplarını kazmasını sağlamak için çok fazla deneme yanılmaya neden oldu.

Araştırma sırasında karıncaların kaprisli olduklarını öğrendiklerini belirten Andrade, “Bu karıncaları bir kaba koyduğumuzda, bazıları hemen kazmaya başlardı ve inanılmaz ilerlemeyi sağlarlardı. Bazıları ise, saatler hiç kazmıyorlardı. Bazıları da bir süre kazıyor ve sonra durup ara veriyordu” dedi.

Sonunda her şeyi ayarladıklarında, araştırmacılar bardakları alıp içindeki tüm tünellerin 3 boyutlu taramasını yaratan bir teknik kullanarak röntgen çekti. Bu, simülasyonlar oluşturmalarına ve karıncaların tünellerini yüzeyin daha da altına genişlettiklerinde kaydettikleri ilerlemeyi göstermelerine ve davranışlarında birkaç kalıp belirlemelerini sağladı.

Karıncalar, tünellerini bardakların iç kısmı boyunca kazdılar; mümkün olduğunca düz ve dik olarak, durma açısı olarak bilinen noktaya kadar. Bu, taneli bir malzemenin çökmeden önce yığılabileceği en dik açıdır. Araştırmacılar ayrıca tünellerin fiziği hakkında bir şeyler keşfettiler. Karıncalar toprak tanelerini çıkarırken, tünel içindeki ve çevresindeki parçacıkların tüm fiziksel etkileşimlerini değiştiriyorlar.

Peki ya ilk hipotezleri? Karıncalar gerçekten ne yaptıklarını biliyorlar mı? Araştırmaya göre öyle değil. Andrade, araştırmanın sonucuna ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Kumda sistematik olarak yumuşak noktalar aramadılar. Aksine, fizik yasalarına göre kazmak için çalıştılar” ifadelerini kullandı. Araştırma PNAS dergisinde yayınlandı.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a ‘Elekrtik Zammı’ Çağrısı

Sosyal medya hesabından elektrik şirketlerinin yeni bir zam oranı için onay istediğini ileri süren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çağrıda bulunarak, “Böyle bir şeyi onaylamayı sakın aklından bile geçirme, sakın” dedi.

Haber Merkezi / CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabında bir paylaşımda bulunarak, elektrik şirketlerinin yeni bir zam oranı için onay istediğini ileri sürdü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çağrıda bulunduğu paylaşımında Kılıçdaroğlu, “Duyuyoruz ki elektrik şirketleri saraydan yeni zam oranı için onay istemişler. Erdoğan, böyle bir şeyi onaylamayı sakın aklından bile geçirme, sakın” ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, paylaşımının devamında ise şunları dedi;

“Bırakın zammı, iktidarın elektrik faturasında halka destek vermesi gerekir. Ya fatura inmeli ya halka destek verilmeli. Eğer bu soygun devam ederse biz halkımızla birlikte kararımızı verip, bu şirketlere ve faturalarına karşı adımlarımızı atacağız.”

 

Paylaşın

İşte F.Bahçe ve G.Saray’ın UEFA Avrupa Ligi Maç Programı

Avrupa futbolunun kulüpler düzeyindeki 2 numaralı organizasyonu olan UEFA Avrupa Ligi’nde Olympiakos, Eintracht Frankfurt ve Royal Antwerp takımlarıyla eşleşen Fenerbahçe ile, Lazio, Lokomotiv Moskova ve Marsilya ile eşleşen Galatasaray’ın maç programı belli oldu. 

Haber Merkezi / Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi’nde ilk maçına 16 Eylül Perşembe günü deplasmanda Almanya temsilcisi Eintracht Frankfurt karşısında çıkarken 16 Eylül Perşembe günü evinde Lazio’yu ağırlayacak.

Fenerbahçe’nin D Grubu’nda oynayacağı müsabakaların fikstürü şöyle;

16 Eylül 2021 Perşembe; Eintracht Frankfurt-Fenerbahçe

30 Eylül 2021 Perşembe; Fenerbahçe-Olympiakos

21 Ekim 2021 Perşembe; Fenerbahçe- Royal Antwerp

4 Kasım 2021 Perşembe; Royal Antwerp –Fenerbahçe

25 Kasım 2021 Perşembe; Olympiakos-Fenerbahçe

9 Aralık 2021 Perşembe; Fenerbahçe-Eintracht Frankfurt

Galatasaray’ın E Grubu oynayacağı müsabakaların fikstürü ise şöyle;

16 Eylül 2021 Perşembe; Galatasaray – Lazio

30 Eylül 2021 Perşembe; Marsilya – Galatasaray

21 Ekim 2021 Perşembe; Lokomotiv Moskova – Galatasaray

4 Kasım 2021 Perşembe; Galatasaray – Lokomotiv Moskova

25 Kasım 2021 Perşembe; Galatasaray – Marsilya

9 Aralık 2021 Perşembe; Lazio – Galatasaray

UEFA Avrupa Ligi’nin grup aşamasında ilk sırayı alacak takımlar direkt olarak son 16 turuna yükselecek. Grubunu ikinci sırada bitirecek takımlar ise Şampiyonlar Ligi’nde grubunu üçüncü bitirecek 8 takımla eşleşecek ve play-off turunda karşılaşacak.

Grubunu üçüncü sırada bitirecek takımlar UEFA Avrupa Konferans Ligi’nde son 24 takım arasına adını yazdıracak. UEFA Avrupa Ligi’nin finali, 18 Mayıs 2022’de İspanya’nın Sevilla şehrindeki Ramon Sanchez-Pizjuan Stadı’nda oynanacak.

Paylaşın

HDP’li Oluç: Çok Büyük Kaybettireceğiz

HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, apatma kararı çıkarsa bağımsız aday olarak seçime girmeyeceklerine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “O en uç nokta ama şu anda onu tartışmıyoruz bile. Sonuç olarak şu; demokratik siyaset alanını terk etmeyeceğiz ve bu durumda mutlaka bize kapatma ve siyasi yasak yoluyla bir şey kaybettireceğini düşünen anlayışın karşısında tutumumuzu net olarak ortaya koyacağız ve çok büyük kaybettireceğiz. Seçmeni de seçeneksiz bırakmayacağız ve kaybettireceğiz. Seçmenlerimiz bu konuda net bir fikre sahip” ifadelerini kullandı.

HDP’li Oluç, parti kapatılırsa veya kapatılmazsa mevcut ittifakların neresinde olacaklarına dair yaptığı açıklamada ise “Cumhurbaşkanı adayı tartışmasına başlamadık. Genel olarak bunu konuşuyoruz ama “Biz aday çıkartır mıyız?” gibi bir konuyu kurullarımızda konuşmadık. Ama tartışacağız tabii” dedi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi doğrultusunda Anayasa Mahkemesi’nin kapatma davası açtığı Halkların Demokratik Partisi (HDP), davanın kabulü sonrasında bir yandan ülke genelinde “HDP’liyiz Her Yerdeyiz” adı altındaki ziyaretlerle seçmeninin nabzını tutarak yol haritası belirlemeye çalışırken bir yandan da savunmaya dönük hazırlıklarını sürdürüyor.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Saruhan Oluç; Artı Gerçek, BBC Türkçe, Gazete Duvar ve Mezopotamya Ajansı’ndan gazetecilerle bir araya gelerek gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. HDP’li Oluç’un BBC Türkçe’de yayınlanan Ayşe Sayın ile yaptığı röportajı ise şöyle:

Kapatma davasında gelinen aşama nedir, bir ek savunma süresi istediniz, verilmeyeceğini düşünüyor musunuz?

Başvuruyu yaptık ama henüz bir cevap almadık. Hazırlıklarımızın son aşamasına yaklaştık. Ön savunma bizim açımızdan önemliydi. İlkesel bazı konularda görüşlerimizi yoğunlaştırdığımız bir savunma oldu. Aslında bu iddianamenin bu haliyle kabul edilmemesi gerektiğini çok net verilere dayanarak hukuki açıdan ele aldık ve söyledik. Son hali verildikten sonra ön savunma göndereceğiz.

Usul açısından da yasa açıdan da verilmesi gerekir. Çünkü ek süre istememiz de gerçekten iddianamenin haliyle ilgili bir şey. O kadar karmaşık bir iddianame ki; siz sadece basına düşen 800 küsur sayfasını görüyorsunuz ama ekler var, yaklaşık 70 klasör flash diskle verilmiş belgeler var. Ve bunlar tasnif edilmeden verilmiş vaziyette, karma karışık, tam bir çorba vaziyetinde. Bunların tasnif edilmesi gerekli, ilgili kişilere iletilmesi gibi çok ciddi çalışma gerektiriyor. Aslında bu çalışmayı bizim değil, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yapması gerekiyordu. Ama her şeyi doldurmuş ve göndermiş bir şekilde. Normal olarak hem usul hem yasa açısından ek süre verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ama ne karar verirler o Anayasa Mahkemesi’nin takdiri.

Savunmanızın ana çerçevesi ne olacak?

Ön savunma ile esas savunma arasında fark olacak. Ön savunmada daha çok hukuki alanda değerlendirmeler yaptık. Hukuken bu iddianamenin neden kabul edilmemesi gerektiğini anlattık. Ama esas savunmada bu iddianamelerin hepsine tek tek cevap vereceğiz. Milletvekillerinin her biri kendi savunmalarını yapacak, yasak istenenler de kendi savunmalarını yapacaklar. Hepsine cevap vereceğiz, cevapsız hiçbir şey bırakmayacağız. Çünkü Türkiye’de hukuk işliyor olsa bu iddianamenin kabul edilmesi söz konusu olmazdı. Hukuk olsa; iddianame kabul edilse bile buna dayanarak parti kapatmak söz konusu olmazdı. Bunların hepsi politik olduğu için biz hukukla yetinemeyeceğimizi düşünüyoruz.

Epey kapsamlı bir çalışmamız var. Bu tarihe bir belgedir. Aynı zamanda çıkacak sonucun ne olduğunu şimdiden bilmiyoruz ama biz uluslararası alanda da hukuken de politik olarak da bu savunmaları oralara da ileteceğiz ve oralarda da gereken adımları atıyoruz. Ayrı bir büro kurduk, orada bir hukukçu ekibi çalışıyor zaten. Daha evvel İstanbul’da bir toplantı yapmıştık akademisyen ve hukukçularla birlikte. O önemli ve verimli bir toplantı olmuştu. Oralardan çok önemli öneriler gelmişti, onlara savunma yazarken de görüş soruldu, önerileri alındı, öyle bir organik ilişkiyi sürdürüyoruz.

“Kesinlikle alternatifsiz bırakmayacağız”

Bu süreçte çok fazla il ziyareti toplantısı yapıyorsunuz, orada bu konuları konuşuyorsunuz, siz ne diyorsunuz, seçmeniniz ne öneriyor?

Biz bu çalışmayı, “HDP’liyiz Her Yerdeyiz” başlığıyla yaptık. Yapmamızın birinci amacı il ilçe örgütlerimizin olduğu her yerde eş genel başkanlar, parti yöneticileri ve milletvekillerimizle, halkla buluşmalar gerçekleştirdik. Gittiğimiz neredeyse her yerde müthiş bir sahiplenme olduğunu gördük. Bunu abartarak söylemiyorum, hem Batı’da hem Kürt coğrafyasında çok ciddi sahiplenme oldu. Halk çok farkında olan bitenin ve kesinlikle sizin yanınızdayız mesajını çok net olarak veriyorlar. Eleştirileri yok mu? Var, politik olarak zaman zaman dile getirenler oldu. Şunu daha iyi yapabilirdik, genel politik eleştiriler. Biz de bunları engellemedik tam tersine dinlemek istedik. Ama genel olarak baktığımızda müthiş bir sahiplenme gördük biz. Şu konuda herkesin kafası net: Diyorlar ki, parti ne derse onu yapacağız. Çünkü biz şunu söyledik, “en kötü ihtimal kapatılmak” ve yaklaşık 520 kişiye yakın siyasi yasak isteniyor. “Peki ne yapacaksınız?” dediler. Biz “demokratik siyasette kararlıyız, bir yol mutlaka bulacağız, mutlaka bir yol açacağız. Kesinlikle alternatifsiz bırakmayacağız” dedik.

“Siz ne istiyorsunuz?” diye de sorduk. Bir tane, “demokratik siyaseti bırakın” diyen olmadı. Tam tersine herkes çok kararlı bir şekilde, “parti ne diyecekse biz onu yapacağız” mesajını net olarak verdi.

Seçmeniniz seçeneksiz kalma kaygısı yaşıyor mu?

O vardı. Benim gördüğüm çeşitli yerlerde bu sorular samimi sorulardı. Acaba kapanacak, herkese siyasi yasak gelecek de çekilecek misiniz ortadan, gibi bir ruh hali kimilerinde var hakikaten. Ama sordular, biz açık yüreklilikle bunu anlatınca herkes çok rahatladı. Kimseden demokratik siyasetle niye uğraşıyoruz, buradan bir şey çıkmaz, gibi bir yaklaşım gelmedi. Tam tersine çok kararlı şekilde, parti ne diyorsa, ne öneriyorsa biz onun arkasındayız, birlikte hareket edeceğiz ve siyasi olarak mutlaka hesabını soracağız, ruh hali çok yaygın ve net.

Siz parti olarak ‘Biz aslında en kötü senaryo dahil yolumuzu belirledik’ diyecek noktada mısınız?

En kötüsüne göre de bir yol belirledik kendimize. En kötüsü olmaz ama başka türlü de olursa ona göre de yol haritası belirledik. Ama kesinlikle siyasi alanı boş bırakmayacağız. Bu konudaki tutumumuz çok net. Ve seçime gidiliyor, seçim öncesinde en kötü ihtimali harekete geçirebilirler seçime girmemizi engellemek için. Bunların hepsini aşacak bütün formülleri hazır.

“Seçmenlerimiz bu konuda net bir fikre sahip”

Kapatma kararı çıkarsa bağımsız aday olarak seçime girme gibi gibi bir seçenek gündeme gelir mi?

O en uç nokta ama şu anda onu tartışmıyoruz bile. Sonuç olarak şu; demokratik siyaset alanını terk etmeyeceğiz ve bu durumda mutlaka bize kapatma ve siyasi yasak yoluyla bir şey kaybettireceğini düşünen anlayışın karşısında tutumumuzu net olarak ortaya koyacağız ve çok büyük kaybettireceğiz. Seçmeni de seçeneksiz bırakmayacağız ve kaybettireceğiz. Seçmenlerimiz bu konuda net bir fikre sahip.

Daha büyük nasıl kaybettireceksiniz?

Valla onların kaybı bizden fazla olacaktır. Kapatmanın yaratacağı sonuç bizim seçmende daha kararlı bir tutuma yol açacaktır. Ayrıca AKP’nin seçmeninde çok ciddi bir kırılma yaratacaktır. Yani AKP’nin Kürt seçmeni açısından söylüyorum, onlar ne yaparlar AKP’ye oy vermediklerinde, onu göreceğiz hep birlikte. Ama onların kayıplarının büyük olacağını net olarak söyleyebilirim. Kabul edilebilir bir şey değil bu.

Mesela geçmiş partilere baktığımızda tabii hepsinin kapatılması kötü bir şey, biz ilkesel olarak parti kapatmaya karşıyız; ama geçmiş partilere baktığımızda hiçbirisi HDP kadar demokratik siyaset içinde kurumsallaşmış bir parti olmadı. HDP demokratik siyaset alanında yer tuttu ve Türkiye’nin demokratik siyaseti açısından baktığımızda kalıcı bir pozisyonu oldu.

2014’ten bu yana bu kadar çok seçime girdi ve seçmen çok benimsedi partiyi. Daha önce diğerlerinde bu kadar büyük bir sahiplenme olmamıştı doğrusu. Dolayısıyla seçmenin tepkisi diğer partilerin kapatılmasından çok daha köklü bir tepki olacaktır. Hakikaten aidiyet hissediyor bizim seçmenimiz. Geçmişte de vardı elbette ama şimdi daha kalıcı ve güçlü bir bağ kurulmuş oldu. Dolayısıyla bunun faturası yasakçı zihniyetler açısından ağır olacaktır.

“Gençler arasında ciddi bir destek var”

Bazı anketlerde partiniz yüzde 10 barajının altında gibi görünüyor, kapatma davası oy düşüşüne yol açar mı?

Yaptırdığımız araştırmalarda ve ciddi bazı araştırmaları da görüyoruz, onlarda öyle bir sonuç ortaya çıkmıyor. Daha çok iktidara yakın şirketler manüplatif sonuçlar çıkarıyor. Ama onlarda bile kararsızlar dağıtıldıktan sonra barajın üstünde çıkıyor hepsi. Bizim yaptığımız araştırmalarda çok daha iyi sonuçlar çıkıyor. Yüzde 13’lerin üzerinde görünen araştırmalar var. Ama kapatma halinde sonuçların çok daha farklı olacağını görüyoruz. Özellikle Kürt coğrafyasında yaptırdığımız araştırmalarda sahiplenme ve artış güçlü bir şekilde görülüyor. Gençler arasında ciddi bir destek var. O nedenle kapatılmasının yaratacağı sonuçlar kapatma zihniyetine sahip olanlar açısından ağır olacaktır.

Dava kapatma ile sonuçlanırsa veya kapatılmazsa mevcut ittifakların neresinde yer alırsınız? Bağımsız bir cumhurbaşkanı adayı çıkarır mısınız?

Cumhurbaşkanı adayı tartışmasına başlamadık. Genel olarak bunu konuşuyoruz ama “Biz aday çıkartır mıyız?” gibi bir konuyu kurullarımızda konuşmadık. Ama tartışacağız tabii.

Eylül’ün ikinci yarısında bir deklarasyon yayımlayacağız. O deklarasyon için toplantılarımızı yapıyoruz. Saha çalışmalarını büyük ölçüde tamamladık. Bu çalışmalar ay sonunda tamamlanmış olacak. Bu hafta il eş başkanları toplantımızı yapıyoruz. Arkasından Parti Meclisi ve sonrasında milletvekili grubumuzu toplayacağız. Oralarda da bu konuları konuşacağız.

Deklarasyonun temel amacı şu: Bir cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olacak kişiden beklentiler nedir, bunu açıklayacağız. İkincisi; yerel demokrasisi güçlü bir parlamenter sistem diyoruz. Böyle bir parlamenter rejimde hangi konularda hangi adımlar atılması gerekir, onu biraz tarif edeceğiz. Geçiş sürecini tarif edeceğiz. Herhalde 15-20 madde arası bir deklarasyon olur.

Cumhurbaşkanı adayının hangi partiden olduğu önemli, nasıl olmalı? İlkesel olarak nasıl bir pozisyonu savunmalı ve bu geçiş sürecinde yapılması gerekenler nelerdir? Bunu anlatan bir deklarasyon olacak. Onun üzerine konuşmak hem bizim açımızdan hem de diğer partiler açısından daha rahat olacak. Bu deklarasyonu herkese açık yapacağız. Hem topluma hem de bütün siyasi partilere açık yapacağız.

İttifaklara dönük de bir mesaj mı?

Tabii. Herkes burada görmüş olacak. Herhalde bir pozisyon belirtirler, görüşlerini açıklarlar. Ama orada şu-bu ittifak diye bir şey olmayacak.

Partinizden ‘HDP kolay lokma olmayacak’ açıklamaları geldi. Herkese mesaj derken, kapınız herkese açık mı olacak?

Bizim genel yaklaşımımız şöyle: Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu bazı demokratik değişim ve dönüşümler var. Herkese mesaj derken bu anlamda söylüyorum. Herkes buna nasıl baktığımızı bilmeli. Yargı, yerel yönetimler, idari sistemde neler yapılmalı. Bunun içinde bizim kendi sorunlarımıza dair konular da var. Yargı alanını tartışırken kapatma davası, çeşitli siyasi davalar, AİHM’de 18. Madde ihlali kararında olduğu gibi bize yönelik açılmış siyasi davalar var. Yargı alanında yapılacak demokratik değişim dönüşümler mutlaka bizi de kapsayacak bir şey olmalı.

AKP’ye de kapıları kapatan bir yaklaşım olmuyor sanki…

Şununla bununla pazarlık yapıyoruz diye bir şey yok. Türkiye’de demokratik değişim yapmak isteyenlerin atması gereken adımlar şunlardır diyerek fikirlerimizi ortaya koyuyoruz. Bunların içinde eleştirecek, yanlıştır diyecekler de olabilir ama bu fikirleri ortaya koyuyoruz. Bunları tartışmak istiyoruz. Ve seçmenlerimize demiş oluyoruz ki, bunları düşünen tartışan ve görüş bildiren kimler onlara bakın bakalım. Sonuçta bu bir seçim, insanlar gidip oy verecek. Partilerin kararları önemlidir ama seçmenler de içlerine sinen adımlar atmak isterler. Herkes bunu görmeli.

Bizim önemli konularımızdan biri Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünün gerçekleşmesi için atılacak adımlar. Toplumda son dönemde yaşananlara bakılırsa alttan alta kaynayan bir ırkçılık var. Bu çok tehlikeli. O nedenle demokratik değişim ve dönüşümün hangi alanlarda nasıl yapılması gerektiği konusunda ilkesel duruşu bir kez daha ifade etmek ve diğer siyasi partilerin tutumlarını görmek, dinlemek bizim açımızdan önemli. Seçmen açısından da önemli.

“2022’de seçim olma ihtimali vardır, illa 2023 Haziran’ına kadar sürmez”

Erken seçim beklentiniz var mı?

Bütün kamuoyu yoklamaları şu anda milletvekillerine seçimlerine bakıyor herkes ama esas mesele yüzde 50 artı 1, cumhurbaşkanlığı seçimi… Bütün kamuoyu yoklamaları şu anda iktidarın kaybettiğini gösteriyor. Şu anda seçim olsa yüzde 50 artı 1’i tutturamıyorlar. Dolayısıyla böyle bir durumda iktidarın erken seçim kararı almasının ben kendi açısından intihar gibi olduğunu düşünenlerdenim. O nedenle ben beklemiyorum şu anda. Ama Türkiye’nin konjonktürü nereye doğru gelişir, ne olur, elbette onu bilemeyiz ama ben apar topar bir erken seçim beklemiyorum.
Bir de seçim yasasını bu haliyle koruyarak seçime gitmek istediklerinden de emin değilim. Yaptıkları çalışmalar basına zaman zaman yansıyor filan. Seçim yasasında değişiklik yapılırsa ancak bir yıl sonra uygulamaya alınabiliyor. Ama 2022’de seçim olma ihtimali vardır, illa 2023 Haziran’ına kadar sürmez. O da erken denilebilir ama ondan önce ben bir apar topar seçim beklemiyorum.

Paylaşın

Tüp Mide Ameliyatı Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey

Tüp mide ameliyatı, bariatrik cerrahi seçeneklerinden biridir. Tüp mide ameliyatı ile mideniz küçültülür, midenizin boyutu küçüldüğü için daha az aç olduğunuzu hissedersiniz, buda hızlı kilo vermenize neden olur. Tüp mide ameliyatına olabilmek için belirli kriterleri karşılamanız gerekir.

Haber Merkezi / Diyet, egzersiz ve kilo verme ilaçları dahil olmak üzere diğer kilo verme yöntemlerini başarılı olmadan denediğinizi kanıtlamanız gerekir. Diğer kriterler ise herhangi bir sağlık durumunuz olup olmadığını içerir.

Tüp mide ameliyatından sonra sağlıklı bir diyet ve egzersiz rejimi uygularsanız, 24 ay içinde fazla kilolarınızın yüzde 50’sinden fazlasını verebilirsiniz.

Bununla birlikte, çoğu cerrahi prosedürde olduğu gibi, yan etki ve komplikasyon riski vardır. Tüp mide ameliyatıyla ilgileniyorsanız, bu işlem için uygun olup olmadığınızı ve sizin için güvenli bir seçenek olup olmadığını doktorunuzla konuşun.

Tüp mide ameliyatı neleri kapsar?

Tüp mide ameliyatı neredeyse her zaman bir laparoskop kullanılarak minimal invaziv bir prosedür olarak yapılır. Bu, birkaç küçük insizyon yoluyla karnınıza uzun, ince bir tüp yerleştirildiği anlamına gelir. Bu tüp bir ışık ve ona bağlı küçük bir kamera ile çeşitli enstrümanlara sahiptir.

Tüp mide ameliyatı, sizi çok derin bir uykuya sokan ve ameliyat sırasında sizin için nefes almak için solunum cihazı gerektiren bir ilaç olan genel anestezi kullanılarak yapılır. Ameliyat midenizi iki eşit olmayan parçaya bölmeyi içerir. Midenizin dış kavisli kısmının yaklaşık yüzde 80’i kesilir ve çıkarılır.

Kalan yüzde 20’nin kenarları daha sonra zımbalanır veya birbirine dikilir. Bu, orijinal boyutunun yalnızca yüzde 25’i kadar olan muz şeklinde bir mide oluşturur.

Yaklaşık bir saat ameliyathanede olacaksınız. Ameliyat tamamlandıktan sonra, ameliyat sonrası bakım için uyanma odasına götürüleceksiniz. Anesteziden uyanırken bir saat kadar daha iyileşme odasında olacaksınız.

Karnınızdaki küçük kesikler genellikle hızlı iyileşir. Ameliyatın minimal invaziv doğası, karnınızın daha büyük bir kesi ile açıldığı bir prosedürden daha hızlı iyileşmenize yardımcı olur. Herhangi bir komplikasyon olmadıkça, ameliyattan 2 veya 3 gün sonra eve gidebilmelisiniz.

Etkili mi?

Tüp mide ameliyatı iki şekilde kilo vermenize yardımcı olur:

  • Mideniz önemli ölçüde daha küçüktür, bu nedenle tok hissedersiniz ve yemek yemeyi daha erken bırakırsınız. Bu, daha az kalori aldığınız anlamına gelir
  • Midenizin açlıkla ilişkili bir hormon olan ghrelin üreten kısmı çıkarıldı, bu yüzden o kadar aç hissetmezsiniz.

Bunun ancak cerrahınız tarafından önerilen diyet ve egzersiz planını izlemeyi taahhüt ederseniz gerçekleşeceğini unutmamak önemlidir. Bu yaşam tarzı değişikliklerini benimseyerek, kilonuzu uzun vadede korumanız daha olasıdır.

Kimler bu ameliyat için iyi bir adaydır?

Tüp mide ameliyatı da dahil olmak üzere her türlü bariatrik cerrahi, yalnızca diyet ve egzersiz alışkanlıklarınızı iyileştirmeye yönelik güçlü girişimler ve kilo verme ilaçlarının kullanımı işe yaramadığında bir seçenek olarak kabul edilir.

O zaman bile, bir bariatrik prosedüre uygun olmak için belirli kriterleri karşılamanız gerekir. Bu kriterler vücut kitle indeksinize (BMI) ve obezite ile ilgili herhangi bir sağlık durumunuz olup olmadığına dayanmaktadır.

Riskleri ve komplikasyonlar nelerdir?

Tüp mide ameliyatı nispeten güvenli bir prosedür olarak kabul edilir. Ancak, tüm büyük ameliyatlar gibi, riskleri ve komplikasyonlar olabilir. Hemen hemen her ameliyattan sonra bazı komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bunlar;

  • Kanama; Ameliyat yarasından veya vücudunuzun içinden kanama şiddetli olduğunda şoka neden olabilir
  • Derin ven trombozu (DVT); Ameliyat ve iyileşme süreci, genellikle bir bacak damarında olmak üzere damarınızda kan pıhtılaşması riskinizi artırabilir.
  • Pulmoner emboli; Bir pulmoner emboli kapalı bir kan pıhtısı sonları parçası ve akciğerlere geçecek zaman meydana gelebilir
  • Düzensiz kalp atışı; Ameliyat düzensiz kalp atışı riskini, özellikle atriyal fibrilasyon riskini artırabilir
  • Zatürre; Ağrı, zatürre gibi akciğer enfeksiyonuna yol açabilecek sığ nefesler almanıza neden olabilir

Tüp mide ameliyatının ek komplikasyonları olabilir. Bu ameliyata özgü bazı olası yan etkiler şunlardır;

  • Mide sızıntıları; Mide sıvıları, midenizdeki dikiş hattından tekrar dikildiği yerden sızabilir
  • Stenoz; Mide kılıfınızın bir kısmı kapanarak midenizde bir tıkanıklığa neden olabilir
  • Vitamin eksiklikleri; Midenizin çıkarılan bölümü, vücudunuzun ihtiyaç duyduğu vitaminlerin emiliminden kısmen sorumludur. Vitamin takviyesi almazsanız, bu eksikliklere yol açabilir
  • Mide ekşimesi (GERD); Midenizi yeniden şekillendirmek mide ekşimesine neden olabilir veya daha da kötüleşebilir

Tüp mide ameliyatından sonra kilo vermek ve kiloyu korumak için diyet ve egzersiz alışkanlıklarınızı değiştirmenin çok önemli olduğunu unutmamak önemlidir. Aşağıdaki durumlarda tekrar kilo almak mümkündür;

  • Aşırı yemek
  • Sağlıksız bir beslenme
  • Hareketsiz kalma

Diğer endişeler;

Diğer bir yaygın endişe, özellikle hızlı bir şekilde çok kilo verdiğinizde, kilolar düşerken geriye kalan büyük miktarda deri fazlalığıdır. Bu, tüp mide ameliyatının yaygın bir yan etkisidir.

Bu fazlalık sizi rahatsız ediyorsa cerrahi olarak alınabilir. Ancak tüp mide ameliyatından sonra vücudunuzun stabil hale gelmesinin 18 ayı bulabileceğini unutmayın. Bu nedenle, bir cilt çıkarma prosedürünü düşünmeden önce beklemek genellikle en iyisidir. O zamana kadar, gevşek cildi sıkılaştırmak için bazı teknikleri denemek isteyebilirsiniz.

Tüp mide ameliyatı olmaya karar vermeden önce göz önünde bulundurulması gereken bir diğer konu da, tüp mide ameliyatının diğer bazı obezite ameliyatlarından farklı olarak geri döndürülemez olmasıdır. Sonuçtan memnun değilseniz, mideniz eski haline döndürülemez.

Tüp mide ameliyatı sonrası beslenmeniz nasıl değişecek?

Tüp mide ameliyatı yapılmadan önce, genellikle cerrahınız tarafından önerilen belirli yaşam tarzı değişikliklerini kabul etmeniz gerekir. Bu değişiklikler kilo vermenize yardımcı olmak içindir. Bu değişikliklerden biri, hayatınızın geri kalanında daha sağlıklı bir beslenmeyi içerir.

Cerrahınız ameliyattan önce ve sonra sizin için en iyi tüp mide beslenmesini önerecektir. Cerrahınızın önerdiği beslenme değişiklikleri, aşağıdaki genel beslenme yönergelerine benzer olabilir.

Ameliyattan yaklaşık bir ay sonra genellikle düzenli, sağlıklı yiyecekler yiyebilirsiniz. İşlem öncesine göre daha az yediğinizi göreceksiniz çünkü çabuk doyacak ve aç hissetmeyeceksiniz.

Sınırlı beslenmeniz ve daha küçük öğünleriniz bazı beslenme eksikliklerine neden olabilir. Bunu multivitaminler, kalsiyum takviyeleri, aylık B-12 iğnesi ve cerrahınız tarafından önerilen diğer ilaçları alarak telafi etmek önemlidir.

 

Paylaşın

DEVA Lideri Babacan’dan Dikkat Çeken Sözler

Yakın zamanda başlayacak olan yüz yüze eğitim ile ilgili dikkat çeken ifadeler kullanan DEVA Lideri Babacan, “Üniversite öğrencilerinin yurt veya ev bulması gerekiyor. Fakat ücretler ödenemeyecek düzeylerde. Ekonominin şahlandığını iddia eden iktidar acaba öğrencilerin bu fiyatları ailelerine söylerken ne kadar sıkıldıklarını biliyor mu?” dedi.

Haber Merkezi / Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı bir paylaşımla, yeni tip koronavirüs (Kovid 19) salgını nedeniyle ara verilen ve yakın zamanda başlayacak olan yüz yüze eğitim ile ilgili dikkat çeken sözler söyledi.

Babacan, paylaşımında, “Yüz yüze eğitime geçiyoruz. Üniversite öğrencilerinin yurt veya ev bulması gerekiyor. Fakat ücretler ödenemeyecek düzeylerde. Ekonominin şahlandığını iddia eden iktidar acaba öğrencilerin bu fiyatları ailelerine söylerken ne kadar sıkıldıklarını biliyor mu?” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

İYİ Parti Lideri Akşener: İçim Acıdı, Canım Yandı

Çorum’da bir kişinin CHP Lideri Kılıçdaroğlu’na yönelik tavrına sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamayla tepki gösteren İYİ Parti Lideri Akşener, “Biz bu değiliz. Biz alçakgönüllü, kocaman yürekli, asil bir milletiz. Nefret tohumları ekmeye çalışanlara inat; sevgiden, güzellikten ve iyilikten vazgeçmeden, kardeşliği yeniden tesis edeceğiz” dedi.

Haber Merkezi / İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik Çorum’da bir kişinin sergilediği davranışla ilgili sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı bir paylaşımla tepki gösterdi.

“Kardeşliği yeniden tesis edeceğiz”

İYİ Parti Lideri Akşener, paylaşımında, “İçim acıdı, canım yandı. Biz bu değiliz. Biz alçakgönüllü, kocaman yürekli, asil bir milletiz. Nefret tohumları ekmeye çalışanlara inat; sevgiden, güzellikten ve iyilikten vazgeçmeden, kardeşliği yeniden tesis edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Cep telefonuna ara vermek için 5 neden

Akıllı telefonların hayatımızı kolaylaştırdığı inkar edilemez. Dünyanın öbür ucunda oturan bir insanla sadece bir tuşa dokunarak iletişime geçebiliyor ve internetten her türlü bilgiyi saniyeler içinde bulabiliyoruz. Bir başka gerçek de, cep telefonlarının ciddi sağlık riskleriyle karşı karşıya getirmesidir.

Haber Merkezi / Cep telefonlarında uzun süre gezinmek, boyun rahatsızlıklarına ve kuru gözlere neden olabilir. Cep telefonlarının verdiği sağlık hasarları sadece fiziksel sağlığınızla sınırlı kalmaz. Çevrimiçi ortamda çok fazla kalmak stres düzeyini ve güvensizliği artırabilir. İşte cep telefonlarına ara vermek için beş geçerli neden;

Gözlerinize zarar verir;

İnsan gözleri oldukça hassastır ve cep telefonunun mavi ekranı, sınırlı kullanılmadığı takdirde kolayca gözlere zarar verebilir. Cep telefonu ekranı fotoreseptör hasarına, baş ağrısına, bulanık görmeye ve hatta kuru gözlere neden olabilir. Belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız, cep telefonunuzun bunlardan sorumlu olma ihtimali vardır. Gözlerinize için bir mola verin, sizden 20 m uzaktaki bir şeye odaklanın ve cep telefonunun verdiği hasarı en aza indirmek için düzenli olarak göz kontrolü yapın.

Karpal tünel ve selfie bilek sorunu;

Akıllı telefonunuzu günde 5-6 saat kullanırsanız ileride bu rahatsızlıklardan muzdarip olabilirsiniz. Araştırmalar, hem karpal tünel hem de selfie bilek rahatsızlığının gençler arasında büyüyen bir sorun olduğunu gösteriyor. Bu rahatsızlıklar bilek ağrısı, uyuşma, karıncalanma hissi ve iğne batması gibi sorunlara yol açabilir. Belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız, doktorunuzla görüşün ve ekran sürenizi azaltın. Sırt ağrısı ve boyun ağrısı, aşırı cep telefonu kullanımıyla ilişkili diğer sorunlardır.

Cilt çatlaklarına neden olabilir;

Cep telefonlarının çeşitli mikrop ve bakterilere ev sahipliği yaptığını gösteren birkaç çalışma var. Bu patojenler cildinize bulaşabilir ve cilt ve diğer sağlık sorunlarına yol açabilir. Telefonu kulaklarınıza veya yanağınıza yakın tuttuğunuzda, mikroplar cildinize geçer ve cilt lekelerine ve sivilcelerin çıkmasına neden olabilir. Erken yaşlanma bile aşırı cep telefonu kullanımının bir işaretidir. Riski azaltmak için telefonunuzu düzenli olarak alkollü mendillerle temizleyin.

Uyku düzeninizi bozabilir;

Vücudunuzun normal ve sağlıklı bir şekilde çalışabilmesi için düzenli olarak 7-8 saat uyumanız gerekir. Ancak aşırı cep telefonu kullanımı nedeniyle birçok kişi uykusuzluk sorunu ile karşı karşıya kalmaktadır. Ya cep telefonlarının ekranına bakarak uyukluyorlar ya da yatma saatinden sonra dönüp duruyorlar. Düzensiz bir uyku düzeni sizi huysuz yapabileceği gibi aşırı yemek yemenize de neden olabilir.

Stresli hissetmenize neden olabilir;

Cep telefonlarının sizi daha stresli hissettirmesinin iki nedeni vardır. Birincisi uykusuzluktan, ikincisi internetten aşırı bilgi tüketiminden dolayı. İster sosyal medya hesabınızda, ister internette geziniyor olun, ikisi de zamanla bunalmış hissetmenize neden olabilir ve kortizol seviyesini yükseltebilir. Cep Telefonu bağımlılığı ayrıca kaygı, depresyona da yol açabilir.

Gün boyu cep telefonuna bakmaktan kaçınmak kesinlikle kolay değil. Bu nedenle, ekran başında geçirdiğiniz süreyi kısaltmanıza yardımcı olacak bazı temel kurallar belirleyin:

  • Yemek yerken telefonunuzu göremeyeceğiniz bir yere koyun
  • Sabah ilk iş olarak telefonunuza bakmayın
  • Yatmadan önce sosyal medya zaman gezinmeyin
  • Yatmadan en az 3 saat önce cep telefonunu kullanmayı bırakın
Paylaşın