2008 Sonrası Doğanlar İçin Sigara Yasağı Geliyor

Yeni Zelanda, gelecek nesil için sigarayı yasaklayacağını, böylece bugün 14 yaş ve altı olanların hiçbir zaman yasal olarak tütün satın alamayacaklarını duyurdu. Sağlık Bakanı Yardımcısı Dr. Ayesha Verrall, “Bugün halkımızın sağlığı için tarihi bir gün” dedi.

Ayesha Verrall yaptığı açıklamada, yeni yasanın yasal sigara içme yaşının her yıl sigarasız bir Yeni Zelandalı nesli yaratmak için artacağı anlamına geldiğini söyledi.

Hükümet, önümüzdeki dört yıl içinde ülkeyi tamamen sigaradan arındırma hedefine ulaşmak ve sigarayı erişilemez hale getirmek için diğer önlemlerin yanı sıra yükselen yaşı duyurdu.

Diğer önlemler arasında tütün ürünlerindeki yasal nikotin miktarının çok düşük seviyelere indirilmesi, sigaraların yasal olarak satılabileceği dükkanların kapatılması ve bağımlılık hizmetlerine ayrılan fonların artırılması yer alıyor.

Yeni yasalar elektronik sigara satışlarını kısıtlamayacak.

“Asla başlamayacaklar”

Bakan ayrıca, “Gençlerin sigaraya asla başlamamasını sağlamak istiyoruz, bu nedenle yeni gençlik gruplarına füme tütün ürünleri satmayı veya tedarik etmeyi suç haline getireceğiz. Yasa yürürlüğe girdiğinde 14 yaşında olan kişiler asla yasal olarak tütün satın alamayacaklar” dedi.

Yeni Zelanda’nın günlük sigara içme oranları zamanla düşüyor – on yıl önce %18’den 2018’de %11,6’ya düştü. Ancak Māori ve Pacifika için sigara içme oranları çok daha yüksekti – Māori için %29 ve Pasifika için %18.

Bakan Verrall, “Hiçbir şey değişmezse, Māori sigara içme oranlarının %5’in altına düşmesi on yıllar alacaktı” dedi.

Verrall önümüzdeki dört yıl içinde sigarayı bırakmanın mümkün olduğunu söyledi ve ekledi: Öyle olduğuna inanıyorum. Aslında, Yeni Zelanda olarak Avrupa nüfusu için yoldayız. Sorun şu ki, yaptığımız şeyi değiştirmezsek, bunu Maori için yapmayacağız – ve planın gerçekten odaklandığı şey bu.

Dünyada bir ilk

Yeni yasa, Perşembe günü halk sağlığı uzmanları tarafından memnuniyetle karşılandı.

Auckland Üniversitesi Bağımlılık Araştırmaları Merkezi direktörü Dr Natalie Walker, “Yeni Zelanda bir kez daha dünyaya öncülük ediyor – bu sefer son teknoloji dumansız 2025 uygulama planıyla – gerçekten bir oyun değiştirici” dedi.

Halk sağlığı profesörü Chris Bullen, sigaradaki nikotinin azaltılmasının dünyada bir ilk olduğunu söyledi. Sağlık açısından “tüm dileklerim gerçekleşti” dedi.

Sigara içmenin yerini şimdiden genç Yeni Zelandalılar arasında büyük ölçüde elektronik sigara aldı ve aynı zamanda asla sigaraya başlamamış birçok genci de kendine çekiyor.

Plana eleştiriler

Plan, bazı partilerden eleştiri aldı. The Act partisi, ürünlerdeki nikotinin azaltılmasının en çok düşük gelirli insanları vuracağını, aynı doza erişmek için daha fazla sigara satın almak ve daha fazla sigara içmek zorunda kalacaklarını savundu.

Tütün için büyüyen bir karaborsayla ilgili endişeler de dile getirildi. Hükümet, ilk tekliflerde bu riski kabul etti:

“Kanıtlar, Yeni Zelanda’ya kaçak olarak sokulan tütün ürünlerinin miktarının son yıllarda önemli ölçüde arttığını ve organize suç gruplarının büyük ölçekli kaçakçılığa karıştığını gösteriyor.”

Yeni Zelandalılar için dumansız bir nesil için ilk planlar, halkın katılımından sonra tamamlandı.

Yine de yasama sürecinden geçmeleri gerekecek, ancak herhangi bir engelle karşılaşmamaları gerekiyor – Smokefree 2025, İşçi Partisi politikasının manşetlerinden biri ve parti Yeni Zelanda parlamentosunda çoğunluğa sahip.

Yöneticiler, yasanın 2022’de yürürlüğe gireceğini ve 2023’te yaş sınırlarının geleceğini söyledi.

(Kaynak: bianet)

Paylaşın

Meteoroloji’den Sağanak Ve Kar Yağışı Uyarısı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM), aralarında Edirne, İzmir, Aydın, Muğla, Bartın ve Sinop’unda bulunduğu bir çok il için sağanak Sivas, Malatya, Elazığ ve Iğdır’ında bulunduğu bir çok il içinde yağmur ve karla karışık yağmur uyarısında bulundu. MGM, sağanak ve kar yağışın etkili olacağı yerlerdeki vatandaşlara olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalı çağrısı da yaptı.

Haber Merkezi / MGM tarafından yapılan son değerlendirmelere göre; Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Bartın, Sinop ve Sivas çevreleri, Kastamonu’nun kuzey ve doğu kesimleri, Hatay’ın batı ilçeleri ile gece saatlerinden sonra Edirne çevreleri, İzmir’in güney ve batı ilçeleri, Aydın’ın kıyı kesimleri ve Muğla çevrelerinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

Yağışların, yağmur ve sağanak, Doğu Karadeniz’in iç ve yüksek kesimleri ile Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusunda karla karışık yağmur ve yer yer kar şeklinde görüleceği tahmin ediliyor. Sabah ve gece saatlerinde iç ve batı kesimlerde pus, yer yer sis bekleniyor.

Hava sıcaklığının Marmara, Ege ve Akdeniz’de 2-4 derece artacağı, Orta ve Doğu Karadeniz ile Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’nun doğusunda 2 ila 4 derece azalacağı, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacağı tahmin edilirken, rüzgarın is genellikle güneyli yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, gece saatlerinden sonra Marmara ve Kuzey Ege’de güneybatı yönlerden kuvvetli (40-60 km /saat) olarak esmesi bekleniyor.

Bölgelerimizde hava durumu ise şöyle;

Marmara ve Ege Bölgesi

Marmara Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu, gece saatlerinden sonra Edirne çevrelerinin sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Sabah saatlerinde yer yer pus ve sis hadisesi beklenirken, Ege Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu,gece saatlerinden sonra İzmir’in güney ve batı ilçeleri, Aydın’ın batı kesimleri ve Muğla çevrelerinin sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Sabah saatlerinde yer yer pus ve sis hadisesi bekleniyor.

Akdeniz ve İç Anadolu Bölgesi

Akdeniz Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu, Hatay’ın batı ilçelerinin sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.. Bu gece saatlerinde Batı Akdeniz’in iç kesimlerinde pus, yer yer sis beklenirken, İç Anadolu Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu, Sivas çevrelerinin yağmur ve karla karışık yağmur ve yükseklerinin yer yer kar yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Bu gece saatlerinde pus, yer yer sis bekleniyor.

Karadeniz Bölgesi

Batı Karadeniz’in parçalı ve çok bulutlu, Bartın, Sinop çevreleri ile Kastamonu’un kuzey ve doğu ilçelerinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların, genellikle yağmur ve sağanak, bölgenin iç ve yüksek kesimlerinde karla karışık yağmur ve yer yer kar yağışı şeklinde görülmesi beklenirken, Orta ve Doğu Karadeniz’in parçalı ve çok bulutlu, bölge genelinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların, genellikle yağmur ve sağanak, bölgenin iç ve yüksek kesimlerinde karla karışık yağmur ve yer yer kar yağışı şeklinde görülmesi bekleniyor.

Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi

Doğu Anadolu Bölgesi’nin çok bulutlu, bölge genelinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yağışların, Malatya, Elazığ ve Iğdır çevrelerinde yağmur, yağış alan diğer yerlerde karla karışık yağmur ve yer yer kar şeklinde görüleceği tahmin edilirken, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin çok bulutlu, bölge genelinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

Paylaşın

Erdoğan’ın Bütçeyi Sunmamasına Kılıçdaroğlu’ndan Tepki

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bütçeyi sunmamasına tepki gösteren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Tek kişilik hükümetse o tek kişi gelecek parlamentoda bütçeyi sunacak. O tek kişi bütçesinin arkasında durmalıdır. Bizim sorularımıza da açık ve net cevaplar vermelidir. Meclis’e gelmeyerek kaçarak bu iş olmaz” dedi.

Meclis’te bütçe görüşmelerindeki konuşması sırasında yaptığı el hareketine ilişkin olarak açıklamada bulunan Kılıçdaroğlu, “Öyle bir kastım yoktu. Ellerime değil sözlerime baksınlar” ifadelerini kullandı.

Yeniçağ yazarı Orhan Uğuroğlu’nun sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı ortağı İyi Parti’nin lideri Meral Akşener’le Cumhurbaşkanı adaylığı üzerine konuşup konuşmadığına ilişkin soruya, şöyle yanıt verdi:

“İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile evet sık sık buluşuyoruz. Hatta aracısız sık sık telefon ile uyum içinde görüş alışverişi yapıyoruz. Hayır, Meral Hanım’la da kimseyle de görüşmedim. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’la da bu konuyu konuşmadım.”

128 milyar dolar tepkisi

Helalleşme açıklaması tartışma yaratan CHP lideri Kılıçdaroğlu, 128 milyar doların hesabını sorup sormayacağına ilişkin sorulara da şöyle yanıt verdi:

“128 milyar doları kaçtan sattılar? 6 liradan sattılar. Şimdi dolar oldu 14 lira. Yaklaşık 70 milyar dolar rant var. Bu para kimin cebinden çıkacak? Vatandaşın cebinden çıkacak. Vatandaş ödeyecek, Erdoğan cebinden ödemeyecek… Dolar ile ihale yapıyorsun, aslında bu doğru değil. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir ihale yapıyorsa kendi parası ile yapar. Yetmiyor dolar ile kâr etme güvencesi veriyorsun. Yani alım güvencesi veriyorsun. Yeteri kadar kazanmıyorsa aradaki farkı ben ödeyeceğim diyorsun. Benim torunlarımı da borçlandırıyorsun

Bütün bunların üstüne ben vergimi de veriyorum. O da yetmiyor Dolar ile ihale verdiysen ABD’deki enflasyonu 83 milyonun üzerine yıkıyorsun. Eğer EURO ile güvence vermişsen AB’deki enflasyonu bu milletin sırtına yıkıyorsun. Bu isyan edilecek bir şey.”

‘Tek kişilik hükümetse o tek kişi gelecek parlamentoda bütçeyi sunacak’

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bütçeyi sunmamasına da şöyle tepki gösterdi:

“Tek kişilik hükümetse o tek kişi gelecek parlamentoda bütçeyi sunacak. O tek kişi bütçesinin arkasında durmalıdır. Bizim sorularımıza da açık ve net cevaplar vermelidir. Meclis’e gelmeyerek kaçarak bu iş olmaz. Bu tavır Meclis’in saygınlığına gölge düşürmektedir. Meclis’in itibarı kalmadı. 27’nci dönem bitmeden 27 bin soruya bakanlar cevap vermedi. Bir kişi karar verir, Türkiye’de her şey olur, anlayışı ülkemizde hâkim olmuş durumda. Bu Meclis sadece benim değil, 600 milletvekilinin Meclisi’dir. TBMM vesayet altındadır.”

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Fitch Ratings, Küresel Büyüme Tahminini Aşağı Çekti

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, 2021 yılı büyüme tahminini yüzde 6’dan yüzde 5,7’ye çektiği Küresel Ekonomik Görünüm Raporu’nda, küresel ekonominin 2022 yılı büyüme beklentisini de yüzde 4,4’ten yüzde 4,2’ye düşürdü.

Yüksek enflasyonun dünya çapında hissedilmesi ve uzun sürmesi küresel büyümedeki tahminleri değiştirdi. Bu durum küresel para politikalarının normalleşmesinin başlangıcı konusunda tahmin yapanları ve merkez bankalarını yanılttı ve söz konusu normalleşme tahminlerinin daha ileri bir tarihe atılmasına neden oldu.

Raporda, sanayi üretiminde son dönemde yaşanan tedarik zinciri aksamaları nedeniyle ABD, Almanya ve Japonya gibi ekonomilerin bu yıla ilişkin büyüme tahminlerinin düşürüldüğü kaydedildi.

Raporda, aşağı yönlü revizyona rağmen küresel ekonominin 2021 yılı büyüme beklentisinin 1973’ten bu yana en hızlı büyüme oranına işaret ettiği belirtilerek, küresel ekonomisinin “stagflasyondan” çok uzakta olduğu ifade edildi.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, 2021 yılı büyüme tahminini yüzde 6’dan yüzde 5,7’ye çektiği Küresel Ekonomik Görünüm Raporu’nda, küresel ekonominin 2022 yılı büyüme beklentisini de yüzde 4,4’ten yüzde 4,2’ye düşürdü.

Raporda ayrıca, para politikalarındaki tepkinin beklenenden daha yavaş olduğu ve önümüzdeki aylarda daha fazla gevşeme duyuruları beklerken, şimdi Çin’in büyümesinin 2022’de %5’in altına düşeceği tahmini paylaşıldı.

Raporda ABD Merkez Bankası’nın (FED) Eylül 2022’de ve İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) Aralık 2021’de faiz oranlarını arttırması beklentisi de yer aldı ve her ikisinin de beklentilerden çok daha erken olduğu bilgisi paylaşıldı.

Yüksek enflasyonun politika gerilimlerini arttırdığına işaret edilen raporda, yeni COVID-19’un varyantlarının, büyüme için aşağı yönlü risk oluşturduğu, arzı olumsuz yönde etkileyerek daha fazla fiyat artışına neden olabileceğive merkez bankalarının normalleşmeyi geciktirmesi durumunda risk anlamına gelebileceği vurgulandı.

ABD dolarının daha da güçlenmesinin beklendiğine dikkat çekilen raporda, daha güçlü bir dolar ve Çin’in büyümesinindeki zayıflamanın 2022’de emtia fiyatları üzerinde baskı oluşturabileceği, gelişen piyasa ekonomileri üzerindeki baskıyı artırabileceği ifade edildi.

Paylaşın

Babacan’dan Dikkat Çeken ‘Bütçe’ Yorumu: Faiz Bütçesi

Partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendiren DEVA Lideri Babacan, “Merkez Bankası dün bankalara ortalama yüzde 16 faizle borç para verdi. Aynı gün, aynı ülkenin hazinesi bankalara 3 milyar 300 milyonluk borçlanma ihalesi yaptı ve ihaleye katılan bankalara borçlanırken yüzde 22,70 faiz ödedi. Bu mu yönetmek? Bu bütçenin adı faiz bütçesidir.” dedi.

Haber Merkezi / Ekonomide Çin modeli tartışmalarına ilişkinde konuşan Babacan, “Hükûmet, son günlerde ekonomide ‘Çin modeli’ diye bir şey uydurdu. Ortada planlanmış, üzerinde çalışılmış bir model falan yok. Bugünkü iktidar bindi bir alamete, gidiyor kıyamete. Yalnız kendini sürüklese neyse de 84 milyonluk ülkenin her bir ferdini, hatta doğmamış çocuklarımızı dahi peşinden sürüklüyor. Ortada, adını ‘model’ olarak koydukları, sadece bir başarısızlık hikayesi var” ifadelerini kullandı.

Konuşmasının sonunda ise dikkat çeken cümleler kullanan Babacan, “Lafa gelince ‘ezilenlerin gür sesi, suskun dünyanın hür sesi’ Sayın Erdoğan’dan, Uygur Türklerine yapılan zulme dair son yıllarda bir cümle duydunuz mu? Dünyadaki en ağır insan hakları ihlallerinden birine karşı Erdoğan görmüyor, duymuyor, konuşmuyor” dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin genel merkezinde düzenlediği haftalık değerlendirme toplantısında gündemi değerlendirdi. Babacan şu ifadeleri kullandı:

“Cumhurbaşkanı uçakta gazetecilere ‘kur manipülasyonu’ demiş. ‘DDK, bu işin arkasında kimlerin olduğu konusunda araştırma yapıyor. Buralardan kimler çıkacak, görme fırsatımız olacak’ demiş. Ben şimdiden söyleyeyim: Bu işin arkasından siz çıkacaksınız. DDK istediği kadar baksın. Araştıracaklar, bakacaklar; cumhurbaşkanı konuştukça kur yükseliyor.

“Bu bütçenin adı ‘faiz bütçesi’dir”

Yıllarca 50 milyar TL mertebesinde giden faiz ödemeleri bu yılki bütçede 180 milyar; 2022 bütçesinde 240 milyar olarak yazılmış durumda. Bundan da fazla olacak. Sözde düşük faiz politikası izleyen kötü yönetim, hazine borçlanma faizlerini daha geçtiğimiz eylül ayına göre tam 5 puandan fazla artırdı. Merkez Bankası dün bankalara ortalama yüzde 16 faizle borç para verdi. Aynı gün, aynı ülkenin hazinesi bankalara 3 milyar 300 milyonluk borçlanma ihalesi yaptı ve ihaleye katılan bankalara borçlanırken yüzde 22,70 faiz ödedi. Bu mu yönetmek? Bu bütçenin adı faiz bütçesidir.

Kamu özel iş birliğinin bütçedeki ödeneğine bakıyoruz, 42,5 milyar ama kurdaki artış sebebiyle 60 küsurlara çıkacak. Bütün tarım destekleri, yap-işlet-devretlere ödenecek rakamın yarısı dahi değil. Sanayinin geliştirilmesi için destek teşvik bütçesi 20 milyar. Deprem hazırlığı, afet yönetimi hepsi 4 milyar. Kadının güçlendirilmesi 943 milyon. Gençlik programı 876 milyon. İnsan hakları bütçesi 83 milyon. Bütçede ekonomik modeli görüyorsunuz. Çiftçi yok, sanayici yok, kültür yok, afet yönetimi yok, kadın yok, gençlik yok, hiçbir şey yok.

“Çatışmayla koltuğunuza sarılmayı artık bırakın”

Sayın Erdoğan, stokçu dedikleriniz, sizin hatalı politikalarınız, kötü yönetiminiz yüzünde fiyat istikrarının kalmadığı bir ülkede, neyi kaçtan satacağını bilemeyen gariban esnaf. Sizin stokçu dedikleriniz bugün sattığı malı yarın sattığından da pahalıya alan ve her gün zarar eden bakkal, manav, kırtasiyeci, çamaşırcı, çorapçı… Yeter artık, vatandaşları birbirine düşürmeyin.  Çatışmayla, ayrıştırmayla, kutuplaştırmayla koltuğunuza sarılmayı da artık bırakın.

Hükûmet, son günlerde ekonomide ‘Çin modeli’ diye bir şey uydurdu. Ortada planlanmış, üzerinde çalışılmış bir model falan yok. Bugünkü iktidar bindi bir alamete, gidiyor kıyamete.Yalnız kendini sürüklese neyse de 84 milyonluk ülkenin her bir ferdini, hatta doğmamış çocuklarımızı dahi peşinden sürüklüyor. Ortada, adını ‘model’ olarak koydukları, sadece bir başarısızlık hikayesi var.

Ekonomide senelerce dünyada ‘Türkiye modeli’ konuşuldu. Herkesin öykünerek baktığı, ‘Bize ders verin’ dediği modeli biz yazmıştık. Bize ‘ilham kaynağı, model ülke’ diyorlardı. Her bir vatandaşımızın refah seviyesini arttırdığımız, demokratik standartları yükselttiğimiz, Avrupa Birliği hedefinde ilerlediğimiz ve bununla beraber büyüttüğümüz ekonomi modelini yazmıştık.

“Türkiye’ye Çin malı ekonomi giydiremezsiniz”

Türkiye’yi bu başarılı yoldan saptırmaları ibretlik konudur. Rotayı ben çiziyorum diyen Perinçek’in hayallerinin iktidarı oldular. Model dediğiniz buysa batsın o model. Sayın Erdoğan; Türkiye’ye Çin malı ekonomi giydiremezsiniz. Bu ülke sizin dar kalıplarınızın esiri olmayacak kadar köklü bir demokrasi bilincine sahip.

Onca sene hak, adalet diye vatandaşın karşısına çıkan Sayın Erdoğan, siyasi kariyerinin finalinde, 28 Şubatçı Perinçek’in dergisine konuşmalarıyla baş yazı olarak konuk oldu. Erdoğan nerede, kimin arkasında görün. İbretlik. Derginin editörleri girişte ‘Vatan Partisi önderliğinde bilmem ne sürecine girdik’ diyor. Bu önderlikten AK Parti’ye oy vermiş vatandaşlarımızın haberi var mı? Yönetimin, girdiği seçimde sadece 98 bin vatandaşımızdan oy alan Perinçek’e teslim edilmesine geri kalan 84 milyonun onayı var mı?

Eğer bir modelden bahsedeceksek, bu sadece ekonomi politikalarından ibaret değildir. Bu bir rejim tercihidir. Böyle bir büyüme modelinde, hiçbir hak hukuk tanımadan çalıştırılan işçilerin acısı vardır. Lafa gelince ‘ezilenlerin gür sesi, suskun dünyanın hür sesi’ Sayın Erdoğan’dan, Uygur Türklerine yapılan zulme dair son yıllarda bir cümle duydunuz mu? Dünyadaki en ağır insan hakları ihlallerinden birine karşı Erdoğan görmüyor, duymuyor, konuşmuyor.”

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: Günlük Vaka Sayısı 20 Binin Üzerinde

Kovid 19’da son 24 saatte 20 bin 874 yeni vaka tespit edilirken, 192 kişi hayatını kaybetti. Verileri yorumlayan Bakan Koca, “Yoğun bakımlarda yatan Covid-19 hastalarının önemli bölümü hiç aşı yaptırmamış veya aşısı tam olmayan kişiler. Aşı, alınması gereken bir karar. Pişman olmayı beklemeyin.” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 356 bin 254 test yapılırken, 20 bin 874 yeni vaka tespit edildi. 192 kişi hayatını kaybederken, 29 bin 883 kişi sağlığına kavuştu.

Bakan Koca’dan uyarı

Güncel verilerle ilgili değerlendirmesini sosyal medya hesabından paylaşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ifadeleri kullandı; “İnsanlarımızı aşıdan önyargılarla korkutmaya çalışanlar NE KAZANDI? Hatalı kararlarınsa sonucunu biliyoruz. Yoğun bakımlarda yatan Covid-19 hastalarının önemli bölümü hiç aşı yaptırmamış veya aşısı tam olmayan kişiler. Aşı, alınması gereken bir karar. Pişman olmayı beklemeyin.”

Verilerde, aşılamada önde giden illere de yer verildi. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Ordu’yu Osmaniye, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale,  Eskişehir, Balıkesir, Zonguldak ve Bartın takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Muş, Bingöl, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Bayburt takip etti.

Paylaşın

TİHV’den Dikkat Çeken Rapor: Özgürlükler Sistematik Saldırı Altında

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Akademi, “Kuşatma Altındaki Yurttaşlık Alanı” başlıklı 73 sayfalık bir rapor yayınladı. Raporda, temel özgürlükleri hedef alan baskıların 2015-2019 yılları arasındaki beş yıllık dönemde nasıl bir seyir izlediği mercek altına alındı.

Raporun TİHV Dokümantasyon Merkezi’nin verileriyle hazırlandığına işaret edilen TİHV yazılı açıklamasında, “Rapor, demokratik yurttaşlık alanının siyasi iktidar tarafından nasıl ve hangi mekanizmalarla kuşatılıp daraltıldığını somut veriler ışığında görünür kılmayı amaçlıyor” denildi.

“Kuvvetler ayrılığı ortadan kaldırıldı”

Raporda, Türkiye’nin 2010 Anayasa referandumundan itibaren tedricen anayasızlaştırıldığı, 2017 Anayasa değişikliği ile kuvvetler ayrılığı ve parlamenter rejimin fiilen ortadan kaldırıldığı ifade edildi.

Söz konusu dönemde hukuk devleti, yargı bağımsızlığı ve yargısal denetimin yok denecek düzeye geriletildiği kaydedilen raporda, siyasal çoğulculuk ve seçim güvenliğinin de ağır biçimde zedelendiği uyarısı yapıldı.

Rapora göre anayasasızlaştırma ve her sorunun “beka meselesi” olarak sunulduğu güvenlikleştirme bir döngü halinde birbirini beslerken, polis şiddeti ve yargısal tacizlerle yurttaşlık alanı hızla daraltıldı.

TİHV raporunda, ifade, medya, toplantı, gösteri ve örgütlenme özgürlüklerine ilişkin saldırılar verilerle ayrıntılı bir şekilde ortaya kondu:

İfade özgürlügü ihlalleri (2015-2019)

  • 6.479 kişi gözaltına alındı,
  • 2.801 kişi tutuklandı,
  • 1.372 dava açıldı,
  • 727 kişiye 27.448 ay hapis cezası verildi,
  • 184 yayın kuruluşu kapatıldı,
  • 137 kişi yaralandı,
  • 5 gazeteci öldürüldü.

Toplantı ve gösteri özgürlügü ihlalleri (2015-2019)

  • 20.071 kişi gözaltına alındı,
  • 662 kişi tutuklandı,
  • 4.907 kişiye ceza davası açıldı,
  • 999 kişiye toplam 13.370 ay hapis cezası verildi,
  • 4.450 kişi kolluk güçlerinin fiziksel şiddetine maruz kaldı,
  • 1.022 kişi bombalı sivil şiddet saldırılarında yaralandı,
  • 19 kişi kolluk güçlerinin müdahalesi sonucu öldü,
  • 141 kişi bombalı sivil şiddet saldırıları sonucu öldü.

Toplantı ve örgütlenme özgürlüğü ihlalleri (2015-2019)

  • 15.070 kişi gözaltına alındı,
  • 2.709 kişi tutuklandı,
  • 551 kişiye toplam 32.523 ay hapis cezası verildi,
  • 1.788 örgüt kapatıldı,
  • 127 belediye başkanının yerine kayyım atandı,
  • 120 belediye başkanı tutuklandı,
  • 11 milletvekilinin vekilliği düşürüldü,
  • 17 milletvekili tutuklandı,

351’i kolluk güçlerinin fiziksel şiddet kullanımına, 255’i sivil grupların şiddet saldırılarına, 11’i ise kendisini “polis” veya “devlet görevlisi” olarak tanıtan kişilerce kaçırılıp zorla alıkondukları süre boyunca maruz kaldıkları işkence ve kötü muameleye bağlı olarak toplam 617 kişi yaralandı.

Paylaşın

İYİ Parti Ve CHP Arasında ‘Cumhurbaşkanı Adaylığı’ Tartışması

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun olası adaylığına ilişkin değerlendirme yapan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın’ın açıklaması Millet İttifakı’nı oluşturan CHP ve İYİ Parti arasında tartışma konusu oldu.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Koray Aydın, “Kazanma riski görünen, anket ilmiyle belirlenen bir adayı, İYİ Parti olarak kabul etmiyoruz. Millet İttifakı’nın varlığı seçimi ilk turda kazanabilecek genişlikte, o bakımdan en uygun adayın istişarelerle belirlenerek ortaya konulması Türkiye’ye yapılabilecek en iyi iyilik. Kazanamama ihtimali olan birinin uygun olmayacağını söyleyeceğiz, sonuç odaklı düşüneceğiz.” demişti.

Partinin bir diğer genel başkan yardımcısı Cihan Paçacı ise Aydın’ın sözlerini değerlendirdi ve bu açıklamaların Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı çıktıkları anlamına gelmediğini savundu.

Habertürk’e konuşan Paçacı, “Kemal Bey cumhurbaşkanı olması halinde doğru bir isimdir. Ancak tespiti sırasında birinci turda seçilmeyi sağlayacak bunu riske sokmayacak adayın tercihi doğru olur” dedi.

İttifak ortağı CHP’den ise parti sözcüsü Faik Öztrak, İYİ Partili Aydın’ın cumhurbaşkanı adayı açıklamasına ilişkin, ”Genel başkanımızın Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı hakkındaki görüşleri artık kamuoyuna mal olmuştur. Bunların üzerine yorum yapmak gereksizdir. Genel başkanımızın açıklamaları nettir” dedi.

Paylaşın

Türkiye, Dünyada En Fazla Mülteciye Ev Sahipliği Yapan Ülke

Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM), 2020 Dünya Göç Raporu’na göre, Türkiye, dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke. Uluslararası Göç Örgütü’ne göre Türkiye’de çoğu Suriyeli 3,6 milyon mülteci yaşıyor. Türkiye’nin en fazla göç verdiği ülkeler ise sırayla Almanya, Fransa, Hollanda, Avusturya ve ABD.

Rapora göre; geçtiğimiz yıl 26 milyon insan şiddet ve çatışma nedeniyle uluslararası göç, 55 milyon insan ise yaşadığı ülkenin içinde pandemi, afetler, çatışmalar ve şiddet nedeniyle yer değiştirdi/göç etmek zorunda kaldı. Yine Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı ( OECD) iki ay önce yayımladığı “Uluslararası Göç Görünüm Raporu”nda OECD ülkelerindeki yeni göçmen sayısı 2020 yılında 3,7 milyon kişiye gerilediğini belirtmişti.

Uluslararası Göç Örgütü’nün (IOM), 2020 Dünya Göç Raporu’nu yayınladı. Raporda öne çıkan bölümler şöyle,

  • 2020 yılında uluslararası göçmenlerin sayısı seyahat kısıtlamaları nedeniyle 2 milyon indi.
  • Doğduğu ülke dışında yaşayan kişi sayısı 281 milyona ulaştı. Bu sayı 2019’da 272 milyon, 1990’da ise 128 milyondu.
  • Doğu Afrika ülkeleri Somali, Etiyopya ve Güney Sudan, “yerinden edilen insan sayısını”  en fazla olduğu ülkeler oldu.  Etiyopya’da 1,7 milyon kişi evini terk etmek zorunda kaldı.
  • Güney Sudan geçtiğimiz yıl ülkeden kaçmak zorunda kalan 2 milyon kişiyle, Afrika’da en fazla mülteci veren ülke oldu.
  • 2020’de en fazla göç alan kıtalar, tüm göçmenlerin yüzde 61’ini barındıran Avrupa (87 milyon) ve Asya (86 milyon) oldu.
  • Türkiye ise; dünyada en fazla göç alan 20 ülke arasında 12’inci sırada. Uluslararası Göç Örgütü’ne göre Türkiye’de 6 milyon 5 bin göçmen var ve bu sayı nüfusun yüzde 7.2’sini oluşturuyor.
  • Dünyanın en büyük ikinci göç koridoru ise Suriye’den savaş ve çatışma nedeniyle yerlerinden edilip Türkiye’ye gelen insanların oluşturduğu rota. IOM, bu koridorun 2020’de yaklaşık 4 milyon Suriyeli tarafından kullanıldığını belirtiyor.
  • Suriye dünyada en fazla göç veren ülkeler arasında 5’inci sırada.
  • Türkiye, dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülke. Uluslararası Göç Örgütü’ne göre Türkiye’de çoğu Suriyeli 3,6 milyon mülteci yaşıyor.
  • Türkiye’nin en fazla göç verdiği ülkeler ise sırayla Almanya, Fransa, Hollanda, Avusturya ve ABD.
  • Avrupa’da 2020’de en fazla yabancı göçmene ev sahipliği yapan ülke 16 milyon kişi ile Almanya oldu. Almanya’ya en fazla göç veren ülkelerden biri ise; Türkiye.

OECD: Sayı geriledi

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı ( OECD) iki ay önce yayımladığı “Uluslararası Göç Görünüm Raporu”nda OECD ülkelerindeki yeni göçmen sayısı 2020 yılında 3,7 milyon kişiye gerilediğini belirtmişti.

OECD’nin raporuna göre; 2020’de en fazla göç alan ülke 576 bin göçmenle ABD oldu.

Tüm göç kategorilerinde düşüş yaşandı en büyük düşüş “aile göçü” kategorisinde yaşandı. Aile göçü geçtiğimiz yıl yüzde 35 geriledi.

Raporun Türkiye başlığında da yaklaşık 3,5 milyon Suriyeliye “geçici koruma” sağladığı belirtildi. Bu 2014’ten bu yana tüm Avrupa Birliği ülkelerinde ağırlanan toplam mülteci sayısının iki katından fazla.

Türkiye’ye 2020’de ilk “sığınma başvurusunda” bulunanların sayısı ise yüzde 44,5 azaldı. Başvurularda büyük çoğunluğu Afganlar oluşturdu. Raporda sığınmacı/göçmen/ mültecilerin toplamda ülkelere 2,5 trilyon dolarlık katkı sağladığı tespit edildi. Devletlerin yaptığı harcamaların toplamı ise 2 trilyon dolar oldu.

(Kaynak: bianet)

Paylaşın

AK Parti İle CHP’li Milletvekilleri Arasında Yumruklu Kavga

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın bütçesi görüşülürken Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) ile Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri arasında yumruklu kavga yaşandı.

CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın kürsüdeki konuşmasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya dönerek Sezgin Baran Korkmaz’ın uçağına neden bindiğini sordu. Aydın “Sezgin Baran Korkmaz’ın uçağına neden bindiniz? Fotoğrafınız çıktı başka uçak yoktu dediniz. Cumhurbaşkanı’na söyleseydiniz” dedi.

Buna karşılık Bakan Soylu, Aydın’a, “Yalan söylüyorsun, sahrekarsın” diye bağırdı. Aydın Soylu’ya “Aynen iade ediyorum” diyerek karşılık verdi. Araya giren CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba da Süleyman Soylu tepki gösterdi.

Sözlü atışmanın ardından ayağa kalkan milletvekilleri arasında önce sözlü, sonra yumruklu kavga çıktı. Bunun üzerine oturuma ara verildi.

Oturumun yeniden açılmasının ardından TBMM Başkan Vekili Bilgiç, Meclis’in mehabetine yakışmayan hareketler yaşandığını belirterek, milletvekillerini, görüşmelerin Meclis’in saygınlığına ve İçtüzük hükümlerine göre yürütülmesine yardımcı olmaya çağırdı.

“Beni İçtüzük hükümlerini, disiplin hükümlerini uygulamakla baş başa bırakmamanızı rica ediyorum” diyen Bilgiç, kürsüye gelen milletvekillerinin kaba ve yaralayıcı ifadeler kullanmamasını istedi. Bilgiç, bu yönde tutum sergileyenlerin sözünü keseceğini vurguladı.

Paylaşın