TÜİK Açıkladı: Genç İşsizlik Yüzde 20

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,8 puan azalarak yüzde 20,1, istihdam oranı 0,3 puanlık artışla yüzde 33,4 oldu. Bu yaş grubunda işgücüne katılma oranı ise bir önceki aya göre 0,1 puan azalarak yüzde 41,8 seviyesinde gerçekleşti.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ‘Ekim 2021 İşgücü İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2021 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 75 bin kişi azalarak 3 milyon 717 bin kişi oldu.

TÜİK’in açıkladığı verilere göre işsizlik oranı ise 0,2 puanlık azalış ile yüzde 11,2 seviyesinde gerçekleşti. İstihdam edilenlerin sayısı 2021 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 180 bin kişi artarak 29 milyon 581 bin kişi, istihdam oranı ise 0,2 puanlık artış ile yüzde 46,2 oldu.

TÜİK’in açıkladığı ‘Ekim 2021 İşgücü İstatistikleri’ veriler şöyle;

Hanehalkı İşgücü Araştırması’nda 2021 Ocak ayından itibaren, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ile eş zamanlı olarak; Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 19. Çalışma İstatistikçileri Konferansı (ICLS) kararlarına ve ilgili AB tüzüğüne uyum sağlamak amacıyla yeni düzenlemelere geçilmiştir.

19. ICLS ile birlikte işgücü piyasasındaki gelişmeleri daha iyi takip edebilmek amacıyla, istihdam ve işsizliğe ek olarak tamamlayıcı göstergeler tanımlanmıştır. AB İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından yayımlanmakta olan bu tamamlayıcı göstergelere bültende yer verilmeye başlanmıştır.

Üçer aylık hareketli ortalamalar olarak aylık yayımlanan işgücü istatistikleri, 2021 yılından itibaren bağımsız aylık tahminler olarak yayımlanmaya başlanmıştır. Yeni düzenlemelere ilişkin ayrıntılı bilgiye metaveriden ulaşılabilir.

Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 11,2 seviyesinde gerçekleşti

Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2021 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 75 bin kişi azalarak 3 milyon 717 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,2 puanlık azalış ile yüzde 11,2 seviyesinde gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı yüzde 46,2 oldu

İstihdam edilenlerin sayısı 2021 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 180 bin kişi artarak 29 milyon 581 bin kişi, istihdam oranı ise 0,2 puanlık artış ile yüzde 46,2 oldu.

Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne katılma oranı yüzde 52,0 olarak gerçekleşti

İşgücü 2021 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 104 bin kişi artarak 33 milyon 297 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,1 puanlık artış ile yüzde 52,0 olarak gerçekleşti.

Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 20,1, istihdam oranı yüzde 33,4 oldu

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,8 puan azalarak yüzde 20,1, istihdam oranı 0,3 puanlık artışla yüzde 33,4 oldu. Bu yaş grubunda işgücüne katılma oranı ise bir önceki aya göre 0,1 puan azalarak yüzde 41,8 seviyesinde gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmış istihdamın yüzde 55,4’ü hizmet sektöründe yer aldı

Ekim ayında istihdam edilenlerin sayısı bir önceki aya göre tarım sektöründe 33 bin kişi, hizmet sektöründe 211 bin kişi artarken sanayi sektöründe 58 bin kişi, inşaat sektöründe 4 bin kişi azaldı. İstihdam edilenlerin yüzde 17,0’ı tarım, yüzde 21,5’i sanayi, yüzde 6,1’i inşaat, yüzde 55,4’ü ise hizmet sektöründe yer aldı.

Mevsim etkisinden arındırılmış atıl işgücü oranı yüzde 22,8 oldu

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2021 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 1 puan artarak yüzde 22,8 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 15,6 iken, potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 18,7 olarak gerçekleşti.

İşsizlik oranı yüzde 10,7, istihdam oranı yüzde 47,2 oldu

İşsizlik oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 2,1 puan azalarak yüzde 10,7 oldu. İşsiz sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre 384 bin kişi azalarak 3 milyon 623 bin kişi olarak gerçekleşti.

İstihdam oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 3,6 puan artarak yüzde 47,2 oldu. İstihdam edilenlerin sayısı 2 milyon 802 bin kişi artarak 30 milyon 217 bin kişi oldu.

İşgücüne katılma oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 3,0 puan artarak yüzde 52,9 oldu. İşgücüne katılan sayısı 2 milyon 418 bin kişi artarak 33 milyon 840 bin kişi olarak gerçekleşti.

Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı yüzde 18,1 oldu

Ekim ayında sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların toplam çalışanlar içindeki payını gösteren kayıt dışı çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre 2,3 puan azalarak yüzde 29,5 olarak gerçekleşti. Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 2,6 puan azalarak yüzde 18,1 oldu.

Paylaşın

Bekir Ağırdır: Kimlik Siyasetinin Yerini Sınıf Siyaseti Aldı

Yoksulluk, gelir dağılımında eşitsizlik ve geçinme başlıklarının daha çok ön plana çıkmasıyla beraber kimlik siyasetinin ve gündeminin yerini sınıf siyasetinin aldığını söyleyen KONDA Araştırma Genel Müdürü Bekir Ağırdır, “İşsizlik, yoksulluk, gelir dağılımındaki eşitsizlikler arttığı için yeniden sınıfsal gerilimler gündeme geldi. Özetle kimlik geriliminin yerini, sınıfsal gerilim aldı.” dedi.

KONDA Araştırma, Civil Rights Defenders (CDR) için hazırladığı Ekim 2021 tarihli “Türkiye Toplumunda İnsan Hakları Algısı ve Farkındalığı” raporunu dün İstanbul, Taksim’de düzenlenen basın toplantısıyla paylaştı.

Türkiye’deki insan hakları ihlallerini, ayrımcılık türlerini ve Türkiye’nin insan hakları alanındaki faaliyetlerini ortaya koyan raporun sunumunu KONDA Araştırma Genel Müdürü Bekir Ağırdır yaptı.

Civil Rights Defenders Temsilcisi Ivana Randjelovic de kuruluşun araştırma kapsamında amaçladıklarını ve faaliyet alanlarını özetledi:

“Özellikle Avrupa’daki baskıcı toplumlarda siyasi hakların geliştirilmesine odaklanarak hukuk ve ifade özgürlüğü alanlarındaki hak ihlallerini ve bu alanlardaki insan hakları faaliyetlerini güçlendirmeyi hedefliyoruz.

“Benzer çalışmaları dört kıtada yürütüyoruz. Türkiye’dekine benzer bir çalışmayı ise tüm Balkan ülkelerinde sürdürüyoruz. Özellikle azınlık haklarının geliştirilmesi, ifade özgürlüğü ve ağ kurma konularında çalışmalarımıza özenle devam ediyoruz.”

“Bu sorunlar böyle gider”

Araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye’de en fazla siyasetçiler (yüzde 56) ve medya (yüzde 32) insan haklarını ihlal ediyor.

Türkiye’nin insan hakları alanındaki sorunlarını mevcut hiçbir partinin çözemeyeceği algısı toplum geneline hakim.

Toplumun yüzde 15’i AKP’nin, yüzde 9’u CHP’nin, yüzde 7’si İyi Parti’nin insan hakları sorununu çözebileceğini düşünüyor.

Ancak yüzde 38 gibi daha çarpıcı bir sonuç Türkiye’nin insan hakları alanında bir gelişme kaydedemeyeceğini ifade ederek “Bu sorunlar böyle gider” diyor.

En önemli üç hak

Topluma göre en önemli üç insan hakkı şöyle: Yaşama hakkı, ifade ve düşünce özgürlüğü ve iyi bir eğitime erişim hakkı. En az önem atfedilen üç hak ise: Örgütlenme, protesto, toplantı ve gösteri hakkı.

LGBTİ+’lar: İki kişiden birine uzak

Ayrımcılık yasağı, yasa önünde eşitlik, yasalar tarafından eşit derecede korunma gibi haklar Anayasa’yla korunsa da süregelen politikalar ve toplumun eksik ya da yanlış bilgilendirilişi yurttaşlar arasındaki ayrımcılığı körüklüyor.

Yurttaşlara yöneltilen ayrımcılık temelindeki sorular, ayrımcılığın sürdürülen politikalarla ilgisini açıkça ortaya koyuyor.

Araştırmanın sonuçlarına göre toplumun yüzde 50’si kendini LGBTİ+’lara uzak hissediyor. Her iki kişiden birinin kendini uzak hissettiği LGBTİ+’lar, toplumun kendini en uzak hissettiği kesim.

Kadınlar, yoksullar, Kürtler

Toplumda en çok haksızlığa uğradığı düşünülen gruplar ise şöyle: Kadınlar, yoksullar, Kürtler ve gençler.

Kadınlarla toplumun hiçbir uzaklık problemi yokken toplumun yarısının onların haklarının ihlal edildiğini belirtmeleri çarpıcı.

“Yoksulluk, gelir dağılımındaki eşitsizlikler arttı”

Bekir Ağırdır, toplumun Türkiye’ye insan hakları konusunda 5 üzerinden 2.7 puan verdiğini, 2012’de bu oranın 2.9 olduğunu söylüyor.

“Rapor kapsamında öne çıkan iki başlık toplumun muhatap olarak hâlâ siyasileri ve siyaseti işaret etmesiyle, bilgi eksikliği/eğitim düzeyi.

“Sorunun kaynağı olarak da çözümün adresi olarak da toplum, siyaseti işaret ediyor. Ülkenin kadim problemleri içinden baktığımızda dahi toplumun hâlâ serinkanlı bir yerden siyasetten çözüm beklediğini görüyoruz. Ki bunun önemli olduğunu düşünüyorum.”

Ağırdır, yoksulluk, gelir dağılımında eşitsizlik ve geçinme başlıklarının daha çok ön plana çıkmasıyla beraber kimlik siyasetinin ve gündeminin yerini sınıf siyasetinin aldığını söylüyor.

“Son on yılda kimlikler, yaşam tarzı gibi başlıklar tüm araştırmalarımızda öne çıkmıştı ve bu seçimlere de yansımıştı. Bugüne dek kimliklerimizden ötürü, bir nevi kimlik sayımına benzer şekilde oy kullanıyorduk.

“Ama 2019’dan beri KONDA olarak takip ettiğimiz şu oldu: İşsizlik, yoksulluk, gelir dağılımındaki eşitsizlikler arttığı için yeniden sınıfsal gerilimler gündeme geldi. Özetle kimlik geriliminin yerini, sınıfsal gerilim aldı.”

Ağırdır’a göre toplum, Türkiye’nin demokrasi ve insan hakları konularındaki zaaflarının farkında. İfade özgürlüğünün ne denli gerekli olduğunun da.

Toplumun, insan hakları ihlallerinin bilincinde olması, mevcut hükümeti bundan sorumlu görüp eleştiriyor olması ve insan haklarını ihlal eden partilerden oyunu esirgeyeceğini belirtmesinin muhtemel bir seçimde önemli bir unsur olacağını işaret ediyor.

(Kaynak: bianet)

Paylaşın

Meteoroloji’den Sağanak Yağış Ve Kuvvetli Rüzgar Uyarısı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM), aralarında İstanbul, İzmir, Bursa, Muğla, Trabzon ve Rize’nin de bulunduğu bir çok il için sağanak, Ege, Akdeniz, Marmara ile Karadeniz için ise kuvvetli rüzgar uyarısında bulundu. MGM, sağanak yağışın ve kuvvetli rüzgarın etkili olacağı yerlerdeki vatandaşlara olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalı çağrısı da yaptı.

Haber Merkezi / MGM tarafından yapılan son değerlendirmelere göre; Ülkemiz genelinin parçalı ve çok bulutlu Marmara’nın batısı, Kıyı Ege, Batı Akdeniz, Doğu Anadolu’nun doğusu, Bursa, Yalova, Manisa, Denizli, Uşak, Trabzon, Rize ve Artvin çevrelerinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

Yağışların; sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak, Doğu Anadolu’nun doğusunda karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması bekleniyor. Yağışların; Kıyı Ege’de yerel olmak üzere kuvvetli, Muğla çevrelerinde yer yer çok kuvvetli olacağı tahmin ediliyor. Gece ve sabah saatlerinde iç ve doğu kesimlerde yer yer pus ve sis bekleniyor.

Hava sıcaklığının kuzey ve iç kesimlerde 2 ila 4 derece artacağı, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacağı tahmin ediliyor. Rüzgarın ise genellikle güneyli yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette Ege, Batı Akdeniz’in batısı, Marmara’nın güney ve batısı ile Batı Karadeniz’in batısında kuvvetli yer yer fırtına şeklinde (50-70 km /saat yer yer 90 km/saat) esmesi bekleniyor.

Bölgelerimizde hava durumu ise şöyle;

Marmara Bölgesi

Marmara Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu, gece saatlerinden sonra Edirne çevreleri ve Çanakkale’nin batısı ile zamanla Trakya kesimi, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Yalova ile İstanbul’un Avrupa Yakası’nın sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Rüzgarın; gece saatlerinden itibaren güney ve batı kesimlerinde güneyli yönlerden kuvvetli yer yer fırtına şeklinde (50-70 km/saat yer yer 90 km/saat) eseceği bekleniyor.

Ege Bölgesi

Ege Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu, akşam saatlerinden sonra Kıyı Ege zamanla Bölge genelinin (Afyonkarahisar ve Kütahya dışında)yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Sağanak ve gök gürültülü sağanak şeklinde gerçekleşmesi beklenen yağışların yerel olmak üzere Kıyı Ege’de kuvvetli, Muğla çevrelerinde yer yer çok kuvvetli olması bekleniyor. Rüzgarın; gece saatlerinden itibaren kıyı kesimleri ile zamanla bölge genelinde güneyli yönlerden kuvvetli yer yer fırtına şeklinde (50-70 km/saat yer yer 90 km/saat) eseceği tahmin ediliyor.

Akdeniz ve İç Anadolu Bölgesi

Akdeniz Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu, yarın (Cuma) öğle saatlerinden sonra batısının sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Rüzgarın; yarın (Cuma) sabah saatlerinden itibaren Batı Akdeniz’in batısında güneyli yönlerden kuvvetli yer yer fırtına (50-70 km/saat yer yer 90 km/saat) eseceği tahmin edilirken, İç Anadolu Bölgesi’nin parçalı ve az bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Yarın (Cuma) sabah saatlerinde yer yer pus ve sis bekleniyor.

Karadeniz Bölgesi

Batı Karadeniz’in parçalı ve az bulutlu, batı kesimlerinin zamanla çok bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Yarın (Cuma) sabah saatlerinde iç kesimlerinde yer yer pus ve sis beklenirken, Orta ve Doğu Karadeniz’in parçalı ve çok bulutlu, Trabzon, Rize ve Artvin çevrelerinin sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi

Doğu Anadolu Bölgesi’nin parçalı ve çok bulutlu, bölgenin doğusunun karla karışık yağmur ve kar yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Yarın (Cuma) sabah saatlerinde yer yer pus ve sis beklenirken, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin parçalı ve az bulutlu, kuzey ve doğusunun yer yer çok bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.

Paylaşın

Demirtaş’tan Erdoğan’a Miting Yanıtı: Hodri Meydan

Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kendisine ”Senin tabanının şu anda miting yapacak mecali kaldı mı?” diyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yanıt verdi. 

Haber Merkezi / Selahattin Demirtaş, sosyal medya hesabı üzerinden verdiği yanıtta, “Erdoğan, miting yapmıyorum diye merak etmiş. HDP zaten meydanlarda. Yine de çok istiyorsan haydi! İki saat için çıkayım, tek bir megafonla Yenikapı’ya gideyim. Ertesi gün de sen, devletin tüm imkanlarıyla aynı meydana çık. Bir kişi eksik toplayan siyaseti bıraksın. Var mısın?” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ne demişti?

Erdoğan, Katar ziyareti dönüşünde Demirtaş’ın muhalefete yedi bölgede yedi ortak miting yapma çağrısıyla ilgili şöyle demişti:

“Diğer taraftan Edirne’de cezaevindeki zat bunlara diyor ki ‘Bir araya gelin, birlikte mitingler yapın.’ Bunu söyleyeceğine sen bir tane miting yap bakalım orada. Sen önce kendi tabanına bir sinyal ver bakalım. Senin tabanının şu anda miting yapacak mecali kaldı mı? Biz tabi bunlarla muhatap olacak durumda değiliz. Eğer hala bunlar oradan idare ediliyorsa, benim milletimin özellikle bu konudaki tavrı çok açık, net ortaya çıkacaktır ve ortadadır. Milletim teröristlere veya terörizme asla taviz vermeyecektir”

Paylaşın

NASA, ‘Kara Deliklerin Sırrını Çözmek’ İçin Yeni Görev Başlattı

ABD Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA) Görüntüleme X-ışını Polarimetri Gezgini (IXPE), SpaceX Falcon 9 roketiyle uzaya gönderildi. Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’nden başlatılan misyon kapsamında kara deliklerle ilgili araştırma yapılacak.

Aynalar ve detektörlerden oluşan üç özdeş teleskop içeren IXPE, galakside görülemeyen gaz ve tozun içine nüfuz ederek görüntü aktarabiliyor.

Misyonun baş araştırmacısı Martin Weisskopf, “IXPE, evrenin nasıl çalıştığına dair mevcut teorilerimizi test etmemize ve iyileştirmemize yardımcı olacak. Bu egzotik nesneler hakkında, varsaydığımızdan daha heyecan verici teoriler keşfedebiliriz.” dedi.

NASA Genel Merkezi’ndeki Bilim Misyonu Direktörü yardımcısı Thomas Zurbuchen, “Her NASA uzay aracı, yeni bilimi mümkün kılan yepyeni gözlemleri hedeflemek için özenle seçildi. IXPE, bize etrafımızdaki evreni daha önce hiç görmediğimiz şekillerde gösterecek” diye konuştu.

X-ışınlarını toplayan ve odaklayan 24 iç içe ayna içeren teleskoplar, İtalyan bilim adamları tarafından geliştirilen hassas detektörlere sahip.

Samanyolu galaksisinin kalbindeki kara deliğin yanı sıra süpernova kalıntısı Yengeç Bulutsusu’nu gözlemleyen IXPE, iki yıllık görevi kapsamında uzayda 50’den fazla parlak nesneyle ilgili araştırmalar yapıyor. IXPE’nin uzaydaki incelemeleri SpaceX’in şimdiye kadarki 28. Falcon 9 görevi olacak.

Kara deliklerin sırrı

Astronomlar, geçtiğimiz ay ilk kez Samanyolu Galaksisi dışında yeni bir teknik kullanarak bir kara delik keşfetti. Keşfedilen kara delik, Samanyolu’na komşu olan Büyük Mecellan Bulutu’ndaki yıldızlar topluluğunun olduğu NGC 1850 içinde bulundu.

Kara deliklerin, Samanyolu Galaksisi gibi büyük galaksilerin çoğunda yer aldığına inanılıyor. Kütlesel çekimin hareket halindeki ışık üzerinde etkileri Albert Einstein’dan bu yana bilim dünyasının en çok merak ettiği konuların başında geliyor. (Kaynak: euronews)

Paylaşın

Avrupa’da En Fazla Asgari Ücretli Çalışan Oranı Türkiye’de

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2014 verilerine göre Türkiye’deki kayıtlı işçilerin yüzde 40’dan fazlası asgari ücretle çalışıyor. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) asgari ücretle çalışan işçi sayısını açıklamıyor. Türkiye’de asgari ücretle çalışan işçi sayısına ilişkin en son bilgi 2014 yılına ait.

2010 yılı verilerine göre Avrupa’da asgari ücretle çalışan işçi oranının en yüksek olduğu ülke açık ara Türkiye. Kayıt dışı çalışanlar ve asgari ücret primi tanımı hesaba katıldığında Türkiye’deki oran yüzde 40’tan daha yüksek. Hükümet ise asgari ücretle çalışan işçi sayısını açıklamıyor. Muhalefet partilerinin bu konudaki soru önergeleri de hükümet tarafından yanıtlanmıyor.

24. Dönem MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri’nin dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’e verdiği soru önergesine verilen cevaba göre 2014 Temmuz ayı itibariyle asgari ücretle çalışan işçi sayısı 4 milyon 970 bin 737.

Yine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre, Temmuz 2014’te ülkede toplam kayıtlı işçi sayısı 12 milyon 287 bin 238. Bu da toplam kayıtlı işçi sayısının yüzde 40,45’inin asgari ücret üzerinden çalıştığı anlamına geliyor.

Avrupa’da asgari ücretle en fazla çalışan oranı Türkiye’de

Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) hangi ülkede işçilerin yüzde kaçının asgari ücretle çalıştığına ilişkin bir araştırması da bulunuyor. Araştırma 2010 ve 2014 yıllarına dair veriler içeriyor ancak Türkiye’ye ilişkin 2014 verileri yer almıyor. Eurostat asgari ücretle çalışan oranını teknik olarak “asgari ücretin yüzde 105’inden daha az kazananlar” olarak ifade ediyor.

Buna göre 2010 yılında Türkiye’de asgari ücretle çalışan oranı yüzde 43. Ancak bu araştırma en az 10 işçi çalıştıran iş yerlerini kapsıyor. 10’dan daha az işçi çalıştıran firmalar da eklendiğinde bu sayının ciddi oranda yükselmesi bekleniyor.

Türkiye bu alanda yüzde 42,9 ile Avrupa Birliği ülkeleri arasında açık ara zirvede yer alıyor. Türkiye’ye en yakın ülke yüzde 19,2 ile Slovenya iken üçüncü sırada yüzde 16,8 ile Portekiz bulunuyor. Belçika’da ise asgari ücretle çalışan işçi oranı yüzde sıfır. Bu oran İspanya’da yüzde 1,1, Çekya’da yüzde 1,9 ve Macaristan’da yüzde 3,2. AB’nin büyük ülkeleri İngiltere’de ise yüzde 4,9 ve Fransa’da yüzde 8,3.

Gerçek sayı bu mu? Kayıt dışı istihdam ne kadar?

Öte yandan SGK’nın açıkladığı tüm bu veriler kayıtlı işçileri içeriyor. Kayıt dışı istihdam hesaba katıldığında Türkiye’de 2014 yılında asgari ücretle çalışanların oranı yüzde 50’leri buluyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Temmuz 2014’te kayıt dışı istihdam sayısı 9 milyon 622 bin. Bunların 3 milyon 524 bini “ücretli veya yevmiyeli”lerden oluşuyor. Bu kişilerin çok büyük bir kısmı asgari ücret veya daha düşük ücrete çalışıyor. Kayıt dışı istihdamın diğer kalemleri olan “işveren, kendi hesabına veya ücretsiz aile işçileri” bu hesaplamaya dahil değil.

Ayrıca SGK verileri; primleri sadece asgari ücretten yatırılan işçileri kapsıyor. Birçok iş yerinde işçilere yemek ve yol ücreti de ödeniyor. Eğer yemek ve yol ücreti SGK primine yansıtılırsa bu işçiler asgari ücretten daha fazla kazanmış görünüyor.

Muhalefet milletvekilleri AK Parti hükümetine 2014 yılından sonra da bir çok soru önergesi vererek Türkiye’de asgari ücretle çalışan işçi sayısını sordu. Ancak bunlar dönemin çalışma ve sosyal güvenlik bakanları ile Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından yanıtlanmadı. Öte yandan geçtiğimiz hafta bir toplantıda konuşan eski Ekonomi Bakanı Ali Babacan, Türkiye’de çalışanların yaklaşık yarısının asgari ücretlilerden oluştuğunu söyledi. (Kaynak: euronews)

Paylaşın

Kovid 19 Salgını 100 Milyon Çocuğu Daha Yoksulluğa Sürükledi

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), yeni tip koronavirüs (Kovid 19) salgını nedeniyle dünya çapında 100 milyon çocuğun daha yoksulluğa sürüklendiğini açıkladı. Açıklamada, bu rakamın 2019 yılına oranla yüzde 10’luk bir artışa işaret ettiği vurgulandı.

DW Türkçe’de yer alan haber şöyle; UNICEF tarafından yapılan açıklamada, koronavirüs pandemisinin, örgütün 75 yıllık tarihinde yaşadığı en kötü kriz olduğu ve salgının on yıllardır yoksulluk, eğitime erişim, beslenme ve psikolojik refah gibi kilit konularda kaydettiği ilerlemeyi baltaladığı belirtildi.

UNICEF Genel Direktörü Henrietta Fore, koronavirüsün geniş bir alana yayılan etkisinin giderek derinleştiğini kaydederek, bunun yoksulluğu ve eşitsizliği artırdığını ve çocukların haklarını tehdit ettiğini söyledi.

“Açlık çeken, okula gidemeyen, istismara uğrayan, yoksulluk içinde yaşayan ve evliliğe zorlanan çocuk sayısı artarken, sağlık hizmetleri, aşı, yeterli gıda ve temel hizmetlere erişimi olan çocuk sayısı azalıyor” diyen Fore, “ileriye bakmamız gereken bir yılda geriye gidiyoruz” söyleminde bulundu.

Fore birçok alanda pandemi döneminde yaşanan gerilemenin, yeniden eski seviyesine dönmesinin ise en iyimser tahminle 7-8 yıl alabileceğini ifade etti.

Fore ayrıca açıklamasında, “Pandemide çatışmalar büyüdü ve iklim değişikliği daha da kötüleşti, çocukları önceleyen bir yaklaşım daha önce hiç bu kadar önemli olmamıştı” diyerek, “Bir yol ayrımındayız. Hükümetler, bağışçılar ve diğer kuruluşlarla önümüzdeki 75 yıl için ortak yolumuzu çizmeye başlarken, yatırımlar konusunda çocukları ilk sırada, kesintilerde ise son sırada tutmalıyız. Geleceğimizin umudu şimdiki zamanda yarattığımız önceliklerde yatıyor” ifadesini kullandı.

“100 milyon çocuk daha yoksulluğa sürüklendi”

Rapora göre salgın nedeniyle ek olarak 100 milyon çocuğun daha çok boyutlu olarak yoksulluk yaşadığı tahmin ediliyor. Bu rakamın 2019 yılına oranla yüzde 10’luk bir artışa işaret ettiği vurgulanırken, pandemiden önce 1 milyar çocuğun beslenme, barınma, temiz su ve sağlık hizmetlerine erişimi olmadığı belirtiliyor.

Raporda ayrıca, 2020 yılında 23 milyon çocuğun gerekli aşıları olamadığı, bu rakamın 2019 yılına göre 4 milyondan fazla bir artışa tekabül ettiği ve bunun son 11 yılda kaydedilen en yüksek sayı olduğu belirtiliyor.

Kapanma dönemlerinde zaman zaman 1,6 milyar çocuğun okula gidemediğini belirten UNICEF, geçen yıl yüz yüze derslerin yüzde 80 iptal edildiğini kaydetti.

Rapordaki tahmini rakamlara göre geöen sene 160 milyon küçük yaşta çocuk çalışmak zorunda kaldı. Bu rakam son 4 yılda 8,4 milyonluk artışa işaret ediyor. UNICEF’e göre 2022 sonuna kadar 9 milyon küçük yaşta çocuk daha çalışmak zorunda kalabilir. 2030 yılına kadar da on milyon kız çocuğunun daha erken yaşta evlenmek durumunda kalabileceği belirtiliyor.

Paylaşın

Hapisteki Gazeteci Sayısı 2021’de Zirve Yaptı

Gazetecileri Koruma Komitesi’nin (CPJ) yayımladığı son rapora göre 2021 yılında hapiste bulunan gazetecilerin sayısı, bugüne dek kaydedilen en yüksek rakama ulaştı. Söz konusu rapora göre, dünya çapında 1 Aralık itibarıyla 293 gazeteci cezaevlerinde tutuklu bulunuyor.

CPJ’nın basın özgürlüğü ve medyaya saldırılar konusundaki yıllık anketine göre, son bir senede en az 24 gazeteci yaptığı haber nedeniyle öldürüldü. Ayrıca öldürülen 18 gazetecinin ise yaptığı haber nedeniyle mi öldürüldüğü netleştirilemedi.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) merkezli sivil toplum kuruluşu CPJ, gazetecileri hapsetme nedenlerinin ülkelere göre değiştiğini ancak bu yıl ulaşılan rakamın yüksekliğinin dünyadaki siyasi çalkantıları ve bağımsız haberciliğe yönelik toleransın azaldığını yansıttığını belirtti.

Listede Türkiye de var

CPJ Genel Müdürü Joel Simon, “Bu, dünya çapında hapiste bulunan gazetecilerle ilgili olarak, CPJ’nin altı yıldır üst üste kaydettiği en yüksek rakam. Bu rakam iki içinden çıkılmaz zorluk olduğuna işaret ediyor. Hükümetler bilgiyi kontrol etmek ve yönetmek için kararlı ve bunları yapmak için gösterdikleri çabalar konusunda da oldukça arsızlar” dedi.

Rapora göre en fazla cezaevlerinde gazeteci olan ülke Çin. Bu ülkede 50 gazetecinin demir parmaklıklar ardında olduğu belirtilirken, Çin’i 26 gazeteci ile Myanmar, 25 gazeteci ile Mısır, 23 gazeteci ile Vietnam ve 19 gazeteci ile Belarus’un izlediği belirtildi. Raporda Belarus’u Türkiye , Eritre, Suudi Arabistan, Rusya ve İran’ın takip ettiği kaydedildi.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 3. Toplantısından Da Uzlaşma Çıkmadı

Milyonlarca çalışanı doğrudan ilgilendiren Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 3. toplantısı Türkiye İşveren Sendikaları (TİSK) ev sahipliğinde sona erdi. Taraflar baz alınacak enflasyon rakamlarında anlaşamadı.

BBC Türkçe’de yer alan habere göre; Toplantı sonrasında konuşan Çalışma Bakanlığı Müsteşarı Nurcan Önder, “TİSK asgari geçim tutarını 3100, Türk-İş 3900 lira olarak öngörüyor” dedi.

Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, “İşveren kesimiyle uzlaşmazlıkları maalesef gideremedik” dedi.

Irgat, “Son 1,5 ayda anormal şekilde artan enflasyon dar gelirlileri daha zora soktu. Biz yaşanan enflasyon, çarşı-pazar enflasyonunu esas alan, büyümeden de refah payı alan bir asgari ücret bekliyoruz” diye konuştu.

Irgat, “İşverenlerin büyük itirazı üzerine TÜİK rakamları açıklayamadı” dedi.

Üçüncü toplantıya ev sahipliği yapan TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç ise TÜİK’in enflasyon rakamlarını dikkate alacaklarını belirterek “Enflasyona karşı çalışanlarımızı koruyacağız” dedi.

SGK işçi primlerinin ödenmesinde 5 puanlık işveren desteğinin işçilere de sağlanması ve vergi diliminin yıllık brüt asgari ücret dilimine çekilmesi konularında tarafların anlaşmaya vardığı belirtildi.

TİSK Genel Sekreteri Koç, “3161 TL gibi resmi bir teklifimiz söz konusu değil” ifadesini kullandı. Komisyonun 4. toplantısı için tarihin daha sonra açıklanacağı belirtildi.

Paylaşın

Beşiktaş, Sergen Yalçın İle Yollarını Ayırdı

Beşiktaş, resmi sitesi üzerinden, “Profesyonel Futbol Takımımızın teknik direktörlüğü görevini yapan, Sayın Sergen Yalçın ile karşılıklı anlaşarak yollarımızı ayırmış bulunuyoruz” açıklamasında bulundu.

Haber Merkezi / Beşiktaş’ta Teknik Direktör Sergen Yalçın, Nevzat Demir Tesisleri’nde görüştüğü Başkan Ahmet Nur Çebi’ye istifasını sundu. Başkan Çebi’nin 49 yaşındaki teknik direktör Yalçın’ın istifasını kabul ettiği belirtildi. Beşiktaş’ta teknik direktörlüğe geçici olarak altyapı antrenörlerinden Önder Karaveli getirilecek.

Beşiktaş’tan konuya ilişkin yapılan açıklamada, “29 Ocak 2020 tarihinden bu güne Profesyonel Futbol Takımımızın teknik direktörlüğü görevini yapan, Sayın Sergen Yalçın ile karşılıklı anlaşarak yollarımızı ayırmış bulunuyoruz. Görev süresince Profesyonel Futbol Takımımızla Süper Lig ve Türkiye Kupası şampiyonlukları yaşayan hocamız Sergen Yalçın‘a çalışmalarından dolayı teşekkür eder, bundan sonraki hayatında başarılar dileriz” ifadeleri kullanıldı.

Daha önce istifadan dönmüştü

27 Kasım’da ligde Giresunspor’a sahasında 4-0 mağlup olarak çok ağır bir yenilgi alan siyah-beyazlılarda Sergen Yalçın maçın ardından istifa sinyali verse de ertesi gün Başkan Çebi ile yapılan görüşmenin ardından devam kararı almıştı. Sonrasında oynanan Kasımpaşa maçında öne geçmesine rağmen üstünlüğünü koruyamayan ve berabere kalan Beşiktaş’ta sergilenen performans yine kimseyi tatmin etmezken Dortmund hezimeti istifa tartışmalarını yeniden alevlendirmişti.
Paylaşın