Kilis: Ulu Camii (Cami-i Kebir)

Ulu Camii (Cami-i Kebir); Kilis’in Merkez İlçesi, Nurettin Mahallesi, Eşref Kastelli Sokak üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanmaktadır.

Cami, Kilis’in en eski ve en büyük camisidir. Kıbleye parelel olarak uzanan dikdörtgen planlı ve mihrap önü kubbeli olan bir camidir. Kubbesinin doğu ve batı bölümleri çapraz tonozlarla örtülüdür. Son cemaat yeri olmayan caminin mihrap önü kubbesi, “7.30 m” çapında olup; iki sahın boyunca uzanmaktadır.

Dört tane gömme ayağa oturan kubbe tuğladan yapılmış ve dışı saçla kaplanmıştır. İçi yuvarlak dışı onikigen olan kubbe kasnağında, kemerli on iki pencere bulunmaktadır. Harimin orta eksenine yerleştirilen mihrap sivri kemerlidir. Nişindeki mukarnaslar ile ahşap malzemeden yapılmış minber, yapılmıştır.

Caminin harimi kuzeydeki avluya açılmakta olup, avlunun doğusunda ve batısında medrese hücreleri bulunmaktadır. Avluya, kuzeydoğudaki portaldan ve batıdaki kapıdan girilmektedir. Basık kemerli kapı açıklığından çapraz tonozla örtülü ara mekana geçilir. Beşik ve çapraz tonozlarla örtülü avlunun etrafındaki hücrelerle revak, düz damlıdır.

Avlunun kuzey yönünde yığma ayakların ikisinde birer mihrap nişli vardır. Sivri kemerli, üzeri çapraz tonozlarla örtülmüş revaklı alan, geçmişte (Hurufat Defteri kayıtlarındaKilis’te Cami-i Kebir, Şafiye Mescidi) “Şafiler Mescidi / Cami- Kebir Eyvanında Şafii Camii” olarak kullanılmıştır.

Kaidesi kare planlı olan minare sarı/sarımtrak ve siyah düzgün kesme taşlardan yapılmıştır. Kaidenin üst köşeleri pahlı olup, güney yönünde basık kemerli bir kapısı vardır.

Çokgen olan minare gövdesi sekizgen bir pabuç üzerinde yükselmektedir. Minarenin peteği ile külahı, bileziksiz gövdesi gibi yalındır. Alemi bulunmayan minare, tek şerefelidir. Şerefealtı bindirmeliklerindeki mukarnaslarla peteğin üst kısmına ajur tekniğiyle yapılmış yıldız motifleri yapının dikkat çeken süslemeleri arasındadır

Camideki göze çarpan süslemeler harime açılan portalda, portalın iki tarafındaki mihrabiyelerin üzerinde ve mihrapta toplanmıştır. Yuvarlak kemerli portalın kemer karnı ve kemerin bindiği gömme ayaklarda sekizgen; alt kemerde kare, dikdörtgen; baş kemerde de dikdörtgen geometrik şekillere yer verilmiştir.

Portalın iki yanında bulunan mihrabiyeler de pahlı silmelerle çevrilmiştir. Yaptıranı ve yapanı bilinmeyen bu camide renkli, düzgün kesme taş kullanılmış olup; 1924 yılındaki onarımını Halep’in ünlü mimarı Hacı Ahmet Azizi gerçekleştirmiştir.

Paylaşın

Kilis: Tuğlu Hamamı

Tuğlu Hamamı; Kilis’in Merkez İlçesi, Şeyhler Mahallesi, Efeler Sokak üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Hamam; Kilis ve yöresinin yönetiminde bir süre egemen olan (1782-1788) ve daha sonra “paşa” sanıyla ödüllendirilen Daltaban oğlu Mehmet Paşa yaptırmıştır. Duvarları renkli, düzgün kesme taşlarla; kubbesi tuğla ile örülen hamam 1785 yılı yapımıdır.

Taç kapıdan dehlize, dehlizden basık kemerli girişi olan soğukluk bölümüne girilir. Bu bölümdeki eyvanların üzeri beşik tonozla, ortadaki alanın üzeri de kubbe ile örtülüdür. Kubbenin ağırlığı sivri kemerlerle köşelerdeki dört ayağa aktarılmış olup; tepesinde sekizgen biçimli aydınlık feneri, altında da siyah ve beyaz taşlardan yapılmış sekizgen bir şadırvan vardır.

Tabanı siyah, beyaz, kırmızı renkli taşlarla döşeli olan bu bölümden sonra dehlizli bir geçişle, tabanı siyah, beyaz, sarı, kırmızı renkli taşlarla döşenmiş, ılıklık bölümüne geçilir. Üç eyvan, birinde su teknesi olan iki halvet bulunan bu bölümün üzeri basık kemerli bir kubbe ile örtülmüştür.

Ilıklık bölümünden yuvarlak kemerli giriş kapısı olan haç planlı, dört eyvanlı, dört halvetli sıcaklık bölümüne geçilir. Eyvanlar sivri beşik tonozlarla, orta alan da, kubbe ile örtülmüştür. Kubbenin altında siyah, kırmızı mermerden yapılmış göbek taşı vardır. Üç eyvanda ve dört halvette birer tane olmak üzere, toplam yedi tane kurna bulunur.

Portal ve portalın bulunduğu yüzeyde kullanılan siyah ve beyaz taşlar ile sarı, beyaz, kırmızı mermerlerle gerçekleştirilen geometrik geçme biçimli silmeler yapının görünen süslemeleridir.

Paylaşın

Kilis: Hasan Bey (Çukur) Hamamı

Hasan Bey (Çukur) Hamamı; Kilis’in Merkez İlçesi, Çaylak Mahallesi, Hasan Bey Hamamı Sokak üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanmaktadır.

Hamam, XVI. yüzyılda Canboladoğulları’nın kahyası Hasan Bey yaptırmıştır. Yapının çevresinde sonradan yapılan müdahalelerle hamam yol kotunun altında kaldığından, halkın arasında “Çukur Hamam” olarak anılır.

Hamamın giriş kapısı yapının kuzey yönünde olup dilmeli bir kemer içersinde basık kemerlidir. Buradan dar ve uzun dikdörtgen biçimli dehlizle soğukluk bölümüne geçilir. Ahşap atkılı bir kapısı olan soğukluk bölümü sivri kemerle birbirine bağlanan ve köşelerde dört payeye oturan kubbe ile örtülüdür.

Ongen biçimli kasnağı olan kubbenin eteğinde beş küçük pencere ile tepede piramit külahlı bir aydınlık feneri vardır. Sekilerle çevrili olan soğukluk bölümünün tabanı siyah, beyaz, kırmızı taşlarla döşenmiş olup; ortasında taştan yapılmış sekizgen biçimli fıskiyeli bir şadırvan bulunmaktadır.

Dehlizli geçişle varılan ılıklık bölümüne sivri kemerli bir kapıyla girilir. Dikdörtgen planlı olan bu bölümüm üzeri basık bir kubbe ile örtülmüştür. Tabanı sarı, siyah, kırmızı renkli taşlarla döşeli olan ılıklık bölümünde eyvanlar, halvet ve su teknesi (mağtis) vardır.

Ilıklığın güneybatı ucu basık kemerli bir kapısı olan dehlize ve dehliz sonu da sıcaklığa açılır. Haç planlı, dört eyvanlı, dört halvetli olan sıcaklık bölümün orta alanı kubbe ile örtülmüştür.

Orta alana açılan eyvanların üzeri beşik tonozlarla örtülüdür. Sivri kemerli küçük kapılı halvetleri; beyaz, kırmızı mermerden yapılmış sekizgen biçimli göbektaşı ve toplam sekiz tane kurnası hamamın göze çarpan diğer özellikleridir.

Paylaşın

Kilis: Paşa Hamamı

Paşa Hamamı; Kilis’in Merkez İlçesi, Canpolat Paşa Mahallesi, Paşa Hamamı Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Sivri kemerli derin bir niş içinde bulunan cümle kapısı oldukça görkemlidir. Bu kapının düz atkısı üzerindeki silmelerin yukarısında yapının Kilis Sancak Beyi Canbolad Bey tarafından yapıldığını belirten yazıtı vardır.

Portaldan sonra dehlizlerden geçilerek hamamın soğukluk bölümü gelir. Bu bölümü örten kubbenin ağırlığı sivri kemerlerle köşelerdeki ayaklara bindirilmiştir Dıştan altıgen içten yuvarlak olan kubbe kasnağında sekizgen biçimli aydınlık feneri vardır.

Soğukluk bölümünden iki basamaklı merdivenle soyunma (soyunmalık) bölümüne geçilir. Toplam on üç pencere ile iyice aydınlık olan bu bölümün tabanı siyah beyaz mermerle kaplı olup ortada taştan yapılmış yuvarlak bir şadırvan vardır.

Yapının kuzeybatı yönündeki dehlizin sonunda sivri kemerli bir kapısı olan üç eyvanlı iki halvetli ılıklık bölümü gelir. Kubbe ile örtülü olan halvetler buradaki cam fanuslardan gelen gün ışığı ile aydınlanır. Bu bölümde büyüğü tahrip olmuş küçüğü halen var olan iki su teknesi vardır.

Sivri kemerli bir kapısı olan sıcaklık bölümü haç planlı, dört eyvanlı, dört halvetlidir. Merkezi alan kubbe ile haç planın kollarını oluşturan eyvanlar beşik tonozla örtülüdür.

Halvetletler haçın kollarında ve üzerlerinde küçük kubbeler vardır. Tabanı siyah, beyaz, pembe renkli taşla döşeli olan bu bölümün ortasında beyaz mermerden yapılmış sekizgen göbektaşı ve on yedi kurna vardır.

Paylaşın

Kilis: Hoca Hamamı

Hoca Hamamı; Kilis’in Merkez İlçesi, Büyükkütah Mahallesi, Cumhuriyet Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanmaktadır.

1545’te Kanuni Sultan Süleyman döneminde Canbolat bey yaptırmıştır. Soyunma yeri, Soğukluk – Sıcaklık bölümlerinden oluşan sade bir hamamdır. Kare planlı, büyük kubbelidir. Orta mekan biri büyük beş kubbeyle, eyvanlar beşik tonozla örtülüdür.

Köşelerde kubbeyle örtülü hal hücreleri bulunmaktadır.Hoca Ramazan Şeyh Gökçe,Canbolad Paşadan sonra tekrar tamir ettirdiği için adı Hoca Hamamı olarak kalmıştır. 2010 yılında Vakıflar Müdürlüğü tarafından restore ettirilmiştir.

Soğukluk bölümünden sonra dehlizle helalara ve ılıklık bölümüne geçilir. Üç kollu haç planlı olan bu bölümde sivri, beşik tonozlu üç eyvan, üzeri kubbe ile örtülü iki hücre ile sonradan bozulan/değiştirilen bir mağtas vardır.

Ilıklık bölümünden sonra basık kemerli kapısı o haç planlı, dört eyvanlı, dört halvetli sıcaklık bölümü gelir. Ortadaki alan ile halvetler kubbe ile eyvanlar beşik tonozlarla örtülmüştür.

Ortada büyük ve tek kubbe dört köşede dört küçük kubbenin altında sekiz yıkanma yeri/bölmesi vardır. Merkezi alanın ortasında beyaz, sarı, kırmızı, siyah renkli mermerlerden yapılmış sekizgen biçimli göbek taşı vardır.

Paylaşın

Kilis: Eski Hamam

Eski Hamam; Kilis’in Merkez İlçesi, Meşhetlik Mahallesi, Eski Hamam Sokağı üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Hamam, Emir Kasım oğlu Emir Canbolad yaptırmıştır. Soğukluk, ılıklık, sıcaklık bölmeleri ayni eksen üzerinde olan bu hamamda sadece soğukluk bölümü düzgün, kesme sarı taştan; diğer bölümleri ise, sarı ve siyah renkli taştan yapılmıştır.

Hamamın girişi sağlayan taç kapı ve düz atkılı üç pencere oldukça dikkat çekicidir. Kapının atkı taşı zıvanalı taşlarla örülmüştür. Buranın üstünde üste sıralanmış; sülüs karakterli yazıyla yazılmış bir yazıt (dikdörtgen biçiminde,yonca yapraklı ), taştan yapılmış düz bir silme ve bir alınlık bulunmaktadır.

Girişten sonra beşik tonozla örtülü bir dehliz ve sonunda sivri kemerli kapısı olan “soyunma yeri” gelir. Mekanı örten kasnaksız kubbe, birbirine sivri kemerlerle bağlanmış dört payeye üzerine oturmaktadır. Kubbenin eteğinde dört pencere, tepesinde konik bir aydınlık feneri, altında sekizgen bir şadırvan ve yanlardaki dikdörtgen biçimli düz atkılı beş pencere bu bölümün diğer ayrıntılarıdır.

Bu bölümden sonra soğukluk bölümü ve ondan sonra da üzeri basık kubbeyle örtülmüş ılıklık bölümü gelir. Geçişleri beşik tonozla örtülü, sivri kemerli dehlizler sağlamaktadır.

Hamamın sıcaklık bölümü dört eyvanlı ve dört halvetli olup; orta mekan yıldız ve altıgen biçimli aydınlık delikleri kaplı basık bir kubbeyle örtülmüştür. Sekilerle çevrili olan sıcaklık bölümünün ortasında beyaz ve kırmızı mermerden yapılmış sekizgen biçimli bir göbek taşı vardır

Paylaşın

Karabük: Hadrianapolis Antik Kenti

Hadrianapolis Antik Kenti; Karabük’ün Eskipazar İlçe Merkezinin 3 km batısında Viranşehir Mevkii çevresinde dağınık şekilde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Kuzeybatı Anadolu’nun klasik antik çağlardaki sosyo-ekonomik yapısı, kültür tarihi ve arkeolojisi üzerine bugüne değin çok durulmamıştır. Bu yüzden Hadrianapolis Kenti kalıntıları da fazla tanınmamaktadır. Gerçek anlamda kentte birden fazla merkez vardır. Bunlardan birinde Roma kalıntıları yoğunlaşmaktadır. Bu alan bir kaya yüzüne işlenmiş aedicula’sı bulunan bir kutsal alandır. Bunun dışında kentin Roma Dönemi mimari kalıntıları sınırlıdır. Erken Bizans Dönemi kalıntıları ise yoğundur.

Kent içinde üç adet Erken Bizans kilise kalıntısı vardır. Bunlardan ikisi kaçak kazılar sonucu açılmıştır. Bunun dışında bir sarnıç kalıntısı hala tonozları ile ayaktadır. Kentin Roma ve Bizans dönemi mimari dokusuna ait bloklar devşirme olarak ilçenin çeşitli yerlerinde kullanılmıştır. Proje kapsamında bu devşirme malzemenin tümünün yerlerinin saptanması, harita üzerinde işaretlenmesi, belgelenmesi ve korumaya alınması gerekmektedir.

Antik yerleşim özellikle üç adet kilise kalıntısının bulunduğu alanda yoğunlaşmaktadır. Bu kiliselerin tamamı İS 6’ncı yüzyıla aittirler. En erken kilise olarak hemen Eskipazar’ın 2 kilometre batısında kent çıkışında, bir mevki üzerinde inşa edilmiştir.

2003 tarihinden itibaren yapılan çalışmalarda 15 x 23.5 metre ebatlarındaki kilisede dört önemli mozaik bulunmuştur. Kadın, erkek, hayvan ve meyve figürlerinin yer aldığı mozaiklerin önemli bir özelliği üzerlerinde Hıristiyan inancına göre cennetteki dört nehir “Phison”, “Geon”, “Euphrates” (Fırat) ve “Tigris” (Dicle)’in personifikasyonun ve adlarının yer almasıdır. Bu tür bir kompozisyona Anadolu’da henüz rastlanılmamıştır.

Kilise tabanındaki mozaikli alan içinde yine bir de adak yazıtı bulunmaktadır. Bu yazıtta “Sadık saray muhafızı Himerios ile pek onurlu ve değerli Valentina’nın adağıdır” ibaresi geçmektedir. Himerios adı üstüne yapılan çalışma sonucunda bu ismin bir “Skholarios”, yani bir İmparatorluk muhafızı olduğunu ve bu ismin filolojik ve prosografik olarak yalnızca İ S 6’ncı yüzyılda görüldüğü fark edilmiştir. Ayrıca Himerios ile Valentina evli olduğu düşünülmektedir. Yalnız bu mozaik yazıtında bir verbum yoktur, bu da yazıtın devamının bir yerlerde olabileceğini düşündürmektedir.

Mozaikler 2003 yılında, hava koşullarından etkilenmemeleri için geçici olarak özel bir örtüyle kapatılmıştır. Kilisede yapılan ayrıntılı incelemelerde fark edilen diğer bir husus, atrium duvarının en alt taş sırasındaki taşlardan ikisinin dış yüzünde en az 10 satırlık Yunanca yazıtın varlığıdır. Bu yazıt “damnatia memorae” şeklinde kazınmış olsa da yazılar halen seçilebilmektedir. Ayrıca kilise giriş kapısında tabana gömülü tabula ansata şeklinde bir yazıtta ‘Burada anısı azizler arasında yer alan Iordannes yatıyor’ ibaresi bulunan mermer bir yazıt mevcuttur.

Paylaşın

Karabük: Kimistene Antik Kenti

Kimistene Antik Kenti; Karabük’ün Eskipazar İlçesi, Deresemail Köyü, Değirmenbaşı Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. İlçe Merkezi’nden Deresemail Köyü’ne günün belirli saatlerinde toplu ulaşım araçları ile ulaşım sağlanmaktadır.

İmparator Caracalla (211-217) ve Diacletianus (284-305) ait heykel kaideleri, Zeus Kiminsteros, Demeter, Artenis Kratione Hermes kütleleri ile ilgili tapınak ve yazıtları, mezar yazıtları bulunan Kimistene, Roma İmparatorluğu döneminde önemli bir yerleşim yeri idi. Yazıtlar arasında Kimisteneliler’in Romanya’da maden işçisi olarak çalıştıklarına ait yazıtlar bulunmuştur.

Kimistene yerlileri Amasra ve Bartın kıyılarına Dalmaçya kıyılarından gelerek yerleşmişlerdir. Deresemail, Hanköy, Bayındır antik yerleşim alanlarıdır. Latince ve Eski Yunanca yazılmış kitabeler, taşlar üzerine yazılmış çeşitli tasvir ve heykeller bulunmuştur.

Asar Tepe isimli dağ silsilesinin üzerinde yer alan Kimistene Antik Kenti dört yükselti üzerindedir. Bu yükseltilerden ortadakine Akropolis, diğerlerine de Birinci Nekropolis Tepeliği, İkinci Nekropolis Tepeliği ve Sarnıç isimleri verilmiştir. Akropolis zirvesinin kuzeyindeki suni bir düzlüğe Roma döneminde bir tapınak inşa edilmiştir.

Bu tapınak şu anda sadece temel seviyesinde korunmuş olup, bulunduğu platform dikdörtgene yakın bir formda düzeltilmiş ve bu düzlüğün kenarları büyük boyutlu taşlarla setlenmiştir.  Kimistene, kutsal nitelikli bir yerleşim olup dağlık bir alanda kurulmuş olması bir tesadüf değildir. Bu tür dağlık mahalli kutsal alanlara bu bölgede başka yerlerde de rastlanmıştır.

 

Paylaşın

Kilis: Nemika Kasteli

Nemika Kasteli; Kilis’in Merkez İlçesi, Deveciler Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

Adnan Menderes Parkı köşesindeki kastel, 1911 yılında Abuş Hanım adlı bir hayırseverin, kızı Nemika Hanım için yaptırılmıştır.

Kastel sonradan yapılan onarım ve müdahalelerle özgünlüğünü yitirmiştir. Yapının bir duvarı düz olup diğer üç duvarı sağır kemerlidir. Kastelin görünümü etkileyen süslemeler, yuvarlak kemerler ile bunların oturduğu mukarnaslı konsollardır.

Yazıtı yıpranmış olan kastelin suyu halen akmakta olup, suyu Koyunoğlu yöresindeki kuyulardan gelmektedir. İlde bulunan “16” kastelden (çeşme) bir kısmı özgünlüğünü yitirmiş, bir kısmı da susuzdur.

Yöredeki kastel, sebil ve şadırvanların suyu kent dışında (ilezi) açılan kuyulardan ve kaynak suları çevresinde yapılan kaptaşlardan sağlanıp; yerleşim birimlerine kanallar, su depoları, maskemler (savak, maslak) ile getirilmiştir.

Paylaşın

Kilis: Kurdağa Kasteli

Kurdağa Kasteli; Kilis’in Merkez İlçesi, Bölük Mahallesi, Kurdağa Caddesi, Binbaşı Sokak üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.

1635 yılında Kilis voyvodası Kurdağa tarafından yaptırılmış tek girişli bir çeşmedir.

Ön yüzü düzgün kesme taş, arka tarafı moloz taşlarla örülmüştür. Kastelin önünde sivri kemerli derin bir niş ile ayna taşının iki yanında maşrapa koymaya yarayan (maşrapalık) sivri kemerli iki niş daha vardır.

İkinci bir su deposu, hayvanların kullanımı için yapılmış ayrı bir teknesi (yalak) de olan yapıya sonradan üç yandan açık kemerli ve üzeri kubbe ile örtülü bir sundurma eklenmiştir.

Yazıtı olmayan kastelin suyu halen akmakta olup; Kalleş Dağı yöresindeki Mıh Kuyusu adı verilen kuyulardan sağlanmaktadır.

İlde bulunan “16” kastelden (çeşme) bir kısmı özgünlüğünü yitirmiş, bir kısmı da susuzdur. Yöredeki kastel, sebil ve şadırvanların suyu kent dışında (ilezi) açılan kuyulardan ve kaynak suları çevresinde yapılan kaptaşlardan sağlanıp; yerleşim birimlerine kanallar, su depoları, maskemler (savak, maslak) ile getirilmiştir.

Paylaşın