Konut Kredisi Borçları 444 Milyar 533 Milyon Liraya Ulaştı

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, bireysel konut kredisi borçlanmaları geçen yıla göre yüzde 13 artarak 444 milyar 533 milyon liraya ulaştı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mart ayında Türkiye genelinde konut satışlarının bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0,1 azalarak 105 bin 394 olduğunu açıkladı.

Karşılaştırma sitesi encazip.com’un raporu ve BDDK verilerine göre, mart ayında Türkiye’deki konut kredisi borçlanmaları, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14 artışla 444 milyar 533 milyon TL’ye ulaştı. Bu artış, genel konut satışları azalırken, konut kredilerindeki talebin artmaya devam ettiğini gösteriyor.

Türkiye’de konut piyasasının dinamikleri, farklı istatistiklerle birlikte ele alındığında çeşitli trendler ortaya koyuyor. BDDK’nın verileri, bireysel konut kredisi borçlanmalarının geçen yıla göre yüzde 13 artarak 444 milyar 533 milyon TL’ye çıktığını belirtiyor.

Ancak bu finansal genişleme, ipotekli konut satışlarında büyük bir düşüşle karşılık buluyor. 2023 Mart ayında 58 bin 522 olan ipotekli konut satışları, bu yıl aynı dönemde yüzde 53’lük bir düşüşle 24 bin 622’ye geriledi.

Buna karşın konut fiyatlarındaki yükseliş durmuyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın Şubat ayı ‘Konut Fiyat Endeksi’ raporuna göre, konut fiyatlarındaki nominal artış yüzde 58,3 olarak gerçekleşirken, reel olarak yüzde 5,1 azaldı. Özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde konut metrekare fiyatlarındaki artış dikkat çekiyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verileri ise, mart ayında Türkiye genelinde konut satışlarının bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0,1 azalarak 105 bin 394 olduğunu gösteriyor.

İstanbul 19 bin 40 konut satışı ile en fazla satışın yapıldığı şehir olurken, Ankara 9 bin 523 ve İzmir 6 bin 413 konut satışı ile takip ediyor. Ocak-mart dönemi genelinde ise, konut satışları bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,3 azalışla 279 bin 604 olarak kaydedildi.

Konut piyasasındaki bu veriler, Türkiye’de konut kredisi borçlanmalarının artmasına rağmen, ipotekli konut satışlarının azalması ve konut fiyatlarının yüksek seviyelerde seyretmesi gibi çelişkili trendleri bir araya getiriyor.

Karar’ın aktardığına göre; Ekonomistler ve piyasa analistleri, bu durumun tüketiciler üzerindeki etkilerini ve uzun vadeli ekonomik sonuçlarını değerlendiriyor. Aynı zamanda, konut piyasasının geleceği üzerine yapılan tahminler de bu tür dengesizlikler ışığında şekilleniyor.

Paylaşın

KDV Oranları Artırılacak Mı? Mehmet Şimşek’ten Açıklama

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından, KDV oranlarının artırılacağı iddialarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Yayınladığımız KDV tebliği KDV artışı olarak yorumlanmış” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Vergi kayıp ve kaçağına neden olan hatalı uygulamaların önüne geçmek için tebliğ ile sadece açıklama yapılmış olup KDV oranı artırılmamıştır.”

Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanlığı, KDV oranlarının artırılacağı iddialarına ilişkin basın açıklaması yayımladı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Son günlerde KDV ile ilgili yaptığımız Tebliğ düzenlemesinden hareketle KDV oran artışı yapıldığı, mal ve hizmetler itibarıyla KDV oranlarının belirlendiği listeler arasında kaydırmalarla oran artışları yapılacağı yönünde haberler  görülmektedir. Vatandaşlarımızın doğru bilgilendirilmesi açısından aşağıdaki açıklama gerekli görülmüştür.

KDV Kanununun verdiği yetki çerçevesinde KDV oranları günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre Cumhurbaşkanı tarafından belirlenmektedir. Mal ve hizmetler itibarıyla halihazırda 3 farklı oran uygulanmaktadır.

Temel gıda maddelerinin yer aldığı 1 sayılı Listedeki mallar için oran %1’dir. Yeme-içme, sağlık, eğitim, tekstil, konaklama gibi bazı mal ve hizmetlerin yer aldığı 2 sayılı Listedeki mallar için oran %10’dur. Bu iki listede yer almayan mal ve hizmetler ise genel oran olan %20 oranına tabiidir.

Yeme içme sektöründe bulunan bazı lokanta ve kafeler ile ilaç dışında çeşitli ürünleri satan eczanelerin, oran farklılığını istismar ettiği ve rekabet eşitliğini bozduğu tespit edildi.

Fiyatları KDV dahil olarak belirlenen ve ilan edilen lokanta veya kafelerde, yeme içme hizmeti karşılığında %10 KDV hesaplaması gerekirken, bu hizmet yerine tıpkı bir market gibi et, su, meyve suyu ve benzeri ürünleri tek tek satmış gibi göstererek %1 oranında KDV hesaplandığı, vatandaştan aldığı %10 oranındaki KDV tutarını fiş veya faturada %1 olarak gösterdikleri görüldü.

Aynı şekilde KDV oranı %10 olan ilaç ve benzeri tıbbi ürünlerin yanında KDV oranı %1 olan gida takviyesi içeren ürünleri satan eczanelerin, KDV dahil belirlenmiş fiyatlar üzerinden satış yaptıkları halde tüm satışlarını gıda takviyesi içeren ürün gibi göstermek suretiyle yine vatandaştan aldığı %10 KDV’yi Devlete vermedikleri görüldü. Bu örneklerin sürekli arttığı dikkate alınarak istismarın önüne geçmek ve bu konudaki tereddütleri gidermek maksadıyla konuya açıklık getiren Tebliğ hazırlandı.

KDV oranlarını artırma konusunda Cumhurbaşkanı yetkilidir. Tebliğ ile KDV oran artışı yapılması mümkün değildir. Dolayısıyla Tebliğ ile herhangi bir oran artışı yapılmamıştır. Yeme içme hizmeti sunan işletmeler, gıda maddelerini olduğu gibi satmamakta, bu ürünlerden hazırlanmış bir yemeği veya içeceği hizmet şeklinde müşterilerine sunmaktadır. Bu hizmetle beraber sunulan tuzun, karabiberin, peçetenin, ıslak mendilin veya ikram edilen çay ya da kahvenin ayrı fiyatlandırması söz konusu değildir. Tüm bunlar yeme içme hizmetinin bir parçasıdır ve bu nedenle hizmet bedeli tüm maliyetler dikkate alınarak belirlenir ve KDV oranı da %10’dur.

Müşteriye sundukları menülerde KDV dahil fiyatlar yer alır ve müşterilerinden menüde yer alan tutarın içindeki %10 KDV’yi tahsil ederler.

Düzenledikleri fiş veya faturada doğru KDV oranı belirtildiği takdirde vatandaşın ödediği vergi Hazine’ye intikal eder. Aksi halde ise işletmenin kasasında kalır. Yukarıda da belirtildiği gibi KDV oranlarında suistimalin önüne geçilmesi amacıyla yayınlanan Tebliğ ile;

Yeme içme hizmeti sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmelerin, kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin ederek buralarda sattıkları ürünler için %10 oranında KDV hesaplayacakları hususu açıkça belirtilmiştir.”

Paylaşın

SPK Harekete Geçti: Kripto Paralara İki Ayrı Vergi Geliyor

Prof. Dr. Murat Batı, kripto paralar için Gider Vergileri Kanunu’na bir tür işlem vergisinin ekleneceğini diğer yandan Gelir Vergisi Kanunu’nun 75.’inci maddesi uyarınca Menkul Sermaye İradı olarak değerlendirilen kripto paranın stopaj yani vergi kesintisi yoluyla vergilendirileceğini söyledi.

Vergi mevzuatı düzenlemesi için öncelikle Sermaye Piyasası Kurulu’nun sermaye piyasaları açısından yasal sınırları belirleyeceği düzenleme beklenecek. Gelir İdaresi Başkanlığı, kripto paraya birisi şu anda oranı yüzde 5 olan Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV) gibi düşük oranlı bir işlem vergisi getirmeyi planlıyor.

Kripto paralara vergi konusu tüm dünyada tartışılıyor. Başta ABD olmak üzere büyük devletlerin vergi almaya başlaması başta dolar ve Euro olmak üzere rezerv paralar için tehdit oluşturan kripto varlıklardan vergi alınması için öncelikle tanımlanması gerekiyor.

ABD gibi ülkelerde yasadışı yolla bile olsa elde edilen kazancın vergisi kişisel olarak beyanname ile beyan edilip ödendiği için kripto paradan elde edilen gelir kısmi de olsa vergileniyor. Ancak Türkiye gibi kişisel beyanname ile vergisini ödemediği (çalışanların iş yeri bu işlemi yapıyor) ülkelerde bu alandan elde edilen gelir neredeyse hiç vergilenmiyor.

Türkiye’de kripto paralar Merkez Bankası tarafından yayımlanan yayımlanan Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına dair Yönetmelik’te kripto varlık; itibari para, kaydi para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlık şeklinde tanımlandı.

Habertürk’ten Rahim Ak’ın haberine göre, konuyla ilgili Sermaye Piyasası Kurulu da bir çalışma yaparken kripto varlıkların yasalarla düzenlenmesinin diğer tarafı Hazine ve Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı da önemli bir çalışma yürütüyor.

Çalışmaya dair ilk haberi Ondokuzmayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Batı sosyal medyadan duyurdu. Batı, kripto için Gider Vergileri Kanunu’na bir tür işlem vergisinin ekleneceğini diğer yandan Gelir Vergisi Kanunu’nun 75.’inci maddesi uyarınca Menkul Sermaye İradı olarak değerlendirilen kripto paranın stopaj yani vergi kesintisi yoluyla vergilendirileceğini yazdı.

Konunun ayrıntıları ile neyin nasıl olacağı ise merak ediliyor. Öncelikle vergi mevzuatı düzenlemesi için Sermaye Piyasası Kurulu’nun sermaye piyasaları açısından yasal sınırları belirleyeceği düzenleme beklenecek. Gelir İdaresi Başkanlığı, kripto paraya birisi şu anda oranı yüzde 5 olan Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV) gibi düşük oranlı bir işlem vergisi getirmeyi planlıyor.

Paylaşın

Merkez Bankası’ndan “Enflasyon” Açıklaması: Bayram Etkisi

Nisan ayı fiyat gelişmeleri raporunu yayımlayan Merkez Bankası, raporunda, “Son dönemde öne çıkan alt gruplara ek olarak, güçlü artış kaydeden ulaştırma hizmetleri aylık enflasyonunda bayram etkisi hissedilmiştir” ifadelerine yer verdi.

Haber Merkezi / Raporun devamında, “Temel mal grubunda mevsimsel etkilerden arındırılmış aylık fiyat artışı yavaşlamıştır. Bu gelişmede, otomobil fiyatlarındaki ılımlı fiyat artışı kaynaklı olarak dayanıklı mal grubu etkili olmuştur. Gıda grubunda, aylık fiyat artışını işlenmemiş gıda alt grubu sürüklemeye devam etmiş, işlenmiş gıda enflasyonundaki ılımlı seyir korunmuştur” denildi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Nisan Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu yayımlandı. Raporda şu ifadelere yer verildi:

“Nisan ayında tüketici fiyatları yüzde 3,18 oranında yükselmiş ve yıllık enflasyon 1,30 puan artarak yüzde 69,80 oldu. B ve C endekslerinin yıllık değişim oranları sırasıyla 0,83 ve 0,60 puan artarak yüzde 72,72 ve yüzde 75,81 olarak gerçekleşti. Bu dönemde doğal gazın aylık tüketici enflasyonuna mekanik etkisi -0,14 puan oldu.

Yıllık tüketici enflasyonuna katkılar incelendiğinde, bir önceki aya göre alkol-tütün-altın, temel mallar, enerji, hizmet gruplarının katkıları sırasıyla 0,47; 0,39; 0,38; 0,36 puan artarken gıda grubunun katkısı 0,30 puan azaldı.

Mevsimsellikten arındırılmış verilerle incelendiğinde, B ve C endekslerinin aylık artışları bir önceki aya kıyasla bir miktar zayıfladı. Fiyat artışları B endeksini oluşturan gruplardan işlenmiş gıdada ılımlı seyrini sürdürürken, temel mal ve hizmet gruplarında yavaşlama kaydedildi.

Hizmet fiyatları nisan ayında yüzde 4,16 oranında artmış, grup yıllık enflasyonu 0,51 puan yükselişle yüzde 96,99 oldu. Aylık bazda fiyat artışları alt gruplar geneline yayılırken ulaştırma hizmetleri belirgin fiyat artışı ile öne çıkan alt grup oldu. Yıllık enflasyon haberleşme alt grubunda gerilerken diğer hizmetlerde görece yatay seyretmiş, ulaştırma başta olmak üzere diğer alt gruplarda ise yükseldi.

Ulaştırma hizmetleri fiyatlarında gözlenen yüksek aylık artışta Ramazan Bayramı kaynaklı olarak karayolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı (yüzde 34,24) ve havayolu ile yolcu taşımacılığı (yüzde 17,69) belirleyici oldu. Başta et olmak üzere gıda fiyatlarının etkilediği lokanta-otel alt grubunda aylık enflasyon yüzde 4,69 ile önceki aya kıyasla güçlendi.

Kiralar aylık bazda yüzde 4,61 artış oranıyla yavaşlama eğilimini devam ettirmiş, bu alt grupta yıllık enflasyon 0,52 puan artışla yüzde 124,47’ye ulaştı. Bu dönemde, haberleşme hizmetlerinin aylık fiyat artışı yüzde 4,45 ile yüksek seyrini sürdürdü. Diğer hizmetler alt grubunda aylık fiyat artışları bir önceki aya kıyasla yavaşladı. Bu alt gruptaki fiyat artışında, sigorta ve eğlence-kültür kalemleri öne çıktı.

Temel mal grubu yıllık enflasyonu 0,68 puan artışla yüzde 57,14 oldu. Nisan ayında yıllık enflasyon dayanıklı mallarda gerilerken diğer alt gruplarda yükseldi. Dayanıklı mal (altın hariç) fiyatları yüzde 2,28 oranında artarken, alt grup yıllık enflasyonu 1,21 puan düşüşle yüzde 59,90 olarak gerçekleşti. Otomobil fiyatlarındaki ılımlı artış (yüzde 1,20) alt grup aylık enflasyonunu sınırlarken, mobilya (yüzde 6,37) ve beyaz eşya (yüzde 2,67) kalemlerinde fiyat artışları gücünü korudu.

Diğer temel mallar alt grubunda fiyatlar yüzde 3,01 oranında yükselmiş, yıllık enflasyon 2,94 puan artışla yüzde 58,19 seviyesine ulaştı. Alt grup aylık enflasyonunda ev ile ilgili temizlik malzemeleri, kişisel bakım ürünleri ile konutun bakım ve onarımı kalemleri belirleyici oldu. İndirim sezonundan çıkılması sonucu mevsimsel etkilerle giyim ve ayakkabı fiyatları nisan ayında yüzde 4,60 oranında yükselmiş, alt grup yıllık enflasyonu 1,15 puan artarak yüzde 50,27 olarak gerçekleşti.

Enerji fiyatları nisan ayında yatay seyretmiş, grup yıllık enflasyonu düşük bazın etkisiyle 5,51 puan artarak yüzde 42,83 oldu. Türk lirası cinsi petrol fiyatlarındaki gelişmelerle akaryakıt fiyatları yüzde 2,82 oranında arttı. Tüp gazda fiyat artışları yüzde 1,72 ile önceki aya kıyasla zayıflarken, doğal gaz fiyatları tüketimdeki düşüşe bağlı olarak mevsimsel geçiş etkisiyle yüzde 5,75 oranında geriledi.

Gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları nisan ayında yüzde 2,78 oranında artmış, yıllık enflasyon 1,91 puan düşerek yüzde 68,50 seviyesine geriledi. Yıllık enflasyon işlenmemiş gıdada 6,29 puan düşerek yüzde 77,85 oranında gerçekleşirken, işlenmiş gıdada 1,22 puan artışla yüzde 60,19 oldu. Mevsimsellikten arındırılmış verilerle, sebze fiyatlarındaki düşüş kaynaklı olarak taze meyve sebze fiyatları bu ay yataya yakın seyretti.

Diğer işlenmemiş gıda grubunda kırmızı ve beyaz et fiyatlarındaki artış güçlü seyrini nisan ayında da korumuş, grupta izlenen yüksek aylık enflasyonda (yüzde 5,83) belirleyici oldu. Böylelikle, işlenmemiş gıda aylık enflasyonu yüzde 3,85 oranında gerçekleşti. İşlenmiş gıda grubu aylık enflasyonu ise yüzde 1,75 ile ılımlı görünümünü korurken, şekerleme ve çikolatalar ile konserve sebze ürünlerinde görece belirgin fiyat artışları kaydedildi.

Tütün ürünleri fiyatları üretici firma kaynaklı gelişmelere istinaden nisan ayında yüzde 10,53 oranında artmış, bu grupta yıllık enflasyon 17,19 puan artışla yüzde 80,47 oldu. Yurt içi üretici fiyatları nisan ayında yüzde 3,60 oranında artmış, yıllık enflasyon 4,19 puan yükselerek yüzde 55,66 oldu.

Ana sanayi gruplarına göre incelendiğinde, enerji, dayanıksız tüketim ve dayanıklı tüketim kalemlerinde aylık fiyat artış oranları sırasıyla yüzde 5,08, yüzde 4,77 ve yüzde 3,63 olarak gerçekleşti. Aylık fiyat gelişmeleri sektörler bazında incelendiğinde, fiyat artışlarının genele yayıldığı izlenirken, tütün ürünleri, metal cevherleri, elektrik-gaz, ham petrol ve doğal gaz, diğer metalik olmayan mineral ürünler, giyim eşyası ve gıda ürünleri öne çıkan alt gruplar oldu.”

Paylaşın

Avrupa’nın En Pahalı İkinci Kenti: İstanbul

Gelir ve kiraya göre İstanbul, Münih’le birlikte Avrupa’nın en pahalı ikinci kenti. Bu iki şehirde yaşayanların yalnızca yüzde 10’u, kendi şehirlerinde uygun fiyata oturabilecekleri bir daire bulduğu görüşünde.

Kiracıların yüzde 90’ı memnun değil. Münih’te iki odalı bir dairenin ortalama kirası 1770 Euro iken İstanbul’da ortalama 650 Euro oldu.

İstanbul’da kira Münih’in neredeyse üçte biri ama maaşlar da o orandan daha düşük. Bir İstanbullunun ortalama geliri, Münihlinin 4’te biri ile 6’da biri arasında değişiyor. Münih ve İstanbul’un ardından en yüksek kiranın ödendiği kentler Hamburg, Zürih ve Stockholm oldu.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun araştırmasında İstanbul, kira sorununda zirvede yer aldı. Gelir ve kiraya göre İstanbul, Münih’le birlikte Avrupa’nın en pahalı ikinci kenti oldu.

Münih’te küçük bir daire kirası 1770 Euro olurken İstanbul’da 650 Euro oldu. Bununla birlikte bir İstanbullunun maaşı, bir Münihlinin ortalama beşte biri.

Avrupa Birliği Komisyonu, Avrupa’nın bir çok şehrinde kiracılar için uygun daire bulmanın zorluğunu inceledi. Komisyon, 700 bin kişiye Avrupa kentlerindeki yaşam kalitesi ve konut kiralama konularını sordu.

AB Komisyonu’nun raporuna göre, Avrupa’nın kiracı için en pahalı kenti Cenevre. İsviçre’nin lüksle anılan şehrindeki kira ortalaması, ülke ortalamasının hayli üstünde ve bir dairenin metrekaresi 372 Frank’ı buluyor.

Sözcü’de yer alan habere göre, onu İstanbul ve Münih izliyor. Bu iki şehirde yaşayanların yalnızca yüzde 10’u, kendi şehirlerinde uygun fiyata oturabilecekleri bir daire bulduğu görüşünde. Kiracıların yüzde 90’ı memnun değil. Münih’te iki odalı bir dairenin ortalama kirası 1770 Euro iken İstanbul’da ortalama 650 Euro oldu.

İstanbul’da kira Münih’in neredeyse üçte biri ama maaşlar da o orandan daha düşük. Bir İstanbullunun ortalama geliri, Münihlinin 4’te biri ile 6’da biri arasında değişiyor. Münih ve İstanbul’un ardından en yüksek kiranın ödendiği kentler Hamburg, Zürih ve Stockholm oldu.

Kart borçları ödenemiyor 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) raporuna göre İstanbul’un gündemi ekonomi oldu. Kentte yaşayanların tamamına yakını ekonomiden kötü etkilenirken yurttaşlar kredi kartları borçlarını ödeyemedi.

İstanbul Barometresi Mart 2024 raporuna göre: Katılımcıların yüzde 42,7’si 31 Mart yerel seçimlerin, yüzde 32,5’i ekonomik sorunların, yüzde 2’si ise ailevi sorunların ev içerisinde konuşulduğunu belirtti.

Katılımcıların yüzde 70,1’i bayramı genellikle İstanbul’da geçirdiğini belirtti. İstanbul dışında geçiren katılımcıların yüzde 2,1’i ekonomik sebeplerden dolayı İstanbul’da olduğunu belirtti.

Katılımcıların yüzde 65,9’u 31 Mart yerel seçimleri mart ayında İstanbul’un gündemi olduğunu belirtti. İkinci sırada ise yüzde 20,4 ile ekonomik sorunlar yer aldı.

Katılımcıların yüzde 67’si 31 yerel seçimlerinin konuşulduğundan bahsetti. İkinci sırada, yüzde 22,7 ile ekonomik sorunlar, üçüncü sırada ise yüzde 4,1 ile İsrail’in Gazze’yi İşgali yer aldı.

Katılımcıların yüzde 33,9’u kredi kartı borcunun asgari tutarını ödeyebildiğini belirtti. Kredi kartı kullananların yüzde 48’i aylık kredi kartı borcunun tamamını, yüzde 33,9’u ise borcun asgari tutarını ödeyebildiğini belirtti. Yüzde 5,4’ü asgari tutar ile borcun tamamı arasında bir miktarda, yüzde 4,1’i asgariden az miktarda ödeme yapabildiğini belirtirken, yüzde 8,6’sı hiç ödeyemediğini ifade etti.

Mart ayında katılımcıların yüzde 47,4’ü kıt kanaat geçinebildiğini belirtti. Mart ayında katılımcıların yüzde 17,9’u bazı ödemeleri yapamadığını ve borca girdiğini, yüzde 13,7’si aslında pek geçinemediğini, yüzde 47,4’ü kıt kanaat geçinebildiğini, yüzde 21’i ise geçinebildiğini ve kenara da para koyabildiğini belirtti.

Katılımcıların yüzde 60,9’u satın aldığı gıda miktarının azaldığını belirtti. Katılımcıların yüzde 58,7’si indirime giren gıdaları tercih etme sıklığının arttığını belirtti. Katılımcıların yüzde 97,8’i ekonomik sebeplerle gıda çeşidinin azalttığını belirtti. Yüzde 59,1’i geçen seneye göre satın aldığı gıda çeşidinin azaldığını belirtti.

Katılımcıların yüzde 85,3’ü kırmızı et, yüzde 43,3’ü beyaz et, yüzde 33,7’si süt ve süt ürünü çeşitlerinde satın aldığı gıda çeşidinin azaldığını belirtti.

Katılımcılara göre İstanbul’un ilk üç sorunu yüzde 57,9 ile ulaşım, yüzde 49,4 ile ekonomik sorunlar ve yüzde 47,3 ile sığınmacı ve mülteciler olarak belirlendi. Katılımcıların yüzde 97,8’i ekonomik sebeplerle gıda çeşidini azalttığını belirtti.

Paylaşın

‘Kur Korumalı Mevduat’ Hesapları 2,26 Trilyon Liraya Geriledi

26 Nisan itibarıyla Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları, 8,44 milyar lira azalarak 2 trilyon 260 milyar liraya geriledi. Aynı dönemde Merkez Bankası’nın (TCMB) brüt rezervleri 124 milyar 100 milyon dolar oldu.

Haber Merkezi / Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre aynı dönemde döviz mevduatları 2 milyar 540 milyon dolar azalışla 179 milyar 200 milyon dolar oldu.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilere göre, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesapları 26 Nisan ile biten haftada 8,44 milyar TL düşüşle 2,26 trilyon TL olarak kaydedildi. Geçen hafta itibariyle kur korumalı mevduat dahil mevduat dolarizasyonu yüzde 55,5 oldu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, aynı hafta yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatı geçen hafta 2,54 milyar dolar azalışla 179,2 milyar dolar oldu.

26 Nisan ile biten haftada yurt içi yerleşiklerin parite etkisinden arındırıldığında döviz mevduatlarında ise 2,22 milyar dolarlık düşüş izlendi. Aynı hafta pariteden arındırılmış döviz mevduatları gerçek kişilerde 1,3 milyar dolar, tüzel kişilerde ise 928 milyon dolar azaldı.

Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, geçen hafta brüt rezervler 126,3 milyar dolardan 124,1 milyar dolara geriledi. Net rezervler ise 15,05 milyar dolardan 14,01 milyar dolara düştü. İlgili haftada swap hariç net rezervler ise eksi 52,6 milyar dolardan eksi 48,6 milyar dolara geriledi.

Aynı hafta bankacılık sektörünün toplam mevduatı (bankalar arası dahil)  93 milyar 612 milyon 62 bin lira artışla 16 trilyon 321 milyar 202 milyon 379 bin liraya çıktı.

Öte yandan Merkezi Paris’te bulunan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Türkiye için yıl sonu enflasyon tahminini yukarı yönlü revize ederek yüzde 55,5’e çekti.

Türkiye için 2025 yıl sonu enflasyonunu yüzde 28,9 olarak öngören OECD, çekirdek enflasyonun 2024 ve 2025’te sırasıyla ortalama yüzde 57,5 ve yüzde 28,7 olacağını tahmin etti.

Ayrıca Uluslararası Para Fonu (IMF) Türkiye Masası Şefi James Walsh, bu yılsonu için enflasyon tahminlerinin Merkez Bankası’nın (TCMB) biraz üzerinde olduğunu belirterek, “Merkez Bankası’yla enflasyonun düşeceği konusunda hemfikiriz” dedi.

James Walsh, Merkez Bankası’nın (TCMB) enflasyonu düşürmek ve finans sektörünü serbestleştirmeye devam etmek için çalıştığını, ancak sürecin karmaşık olduğunu, atılan adımların etkisini görmenin biraz zaman aldığını ifade etti.

Bahar Toplantıları’nda Türkiye’ye ilgi duyan birçok yatırımcıyla konuştuklarını belirten James Walsh, “Duyduğum mesaj şuydu: Reformlar iyi ve doğru yönde gidiyor” ifadesini kullandı.

Paylaşın

Dört Aylık Dış Ticaret Açığı 30 Milyar Doları Aştı

2024 yılının ilk dört aylık döneminde, ihracat yüzde 2,7 oranında artışla 82 milyar 873 milyon dolar, ithalat yüzde 8,9 oranında azalışla 113 milyar 117 milyon dolar oldu. Başka bir ifadeyle dört aylık dış ticaret açığı 30 milyar 244 milyon dolar oldu.

Haber Merkezi / Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre; ihracat yüzde 0,1 oranında artışla 19 milyar 271 milyon dolar, ithalat yüzde 4,2 oranında artışla 29 milyar 171 milyon dolar oldu. Başka bir ifadeyle nisan ayında dış ticaret açığı 9,9 milyar dolar oldu.

Ticaret Bakanlığı, Dış Ticaret Nisan 2024 verilerini açıkladı. Buna göre; Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre; İhracat, yüzde 0,1 oranında artarak 19 milyar 271 milyon dolar, ithalat, yüzde 4,2 oranında artarak 29 milyar 171 milyon dolar, dış ticaret hacmi, yüzde 2,6 oranında artarak 48 milyar 442 milyon dolar oldu.

2024 yılı Ocak – Nisan döneminde geçen yılın aynı dönemine göre; İhracat, yüzde 2,7 oranında artarak 82 milyar 873 milyon dolar, ithalat, yüzde 8,9 oranında azalarak 113 milyar 117 milyon dolar, dış ticaret hacmi, yüzde 4,3 oranında azalarak 195 milyar 990 milyon dolar oldu.

Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre; İhracatın ithalatı karşılama oranı 2,71 puan azalarak yüzde 66,1 oldu. Enerji verileri hariç tutulduğunda, ihracatın ithalatı karşılama oranı 4,69 puan azalarak yüzde 73,8 oldu. Enerji ve altın verileri hariç tutulduğunda ise, ihracatın ithalatı karşılama oranı 4,91 puan azalarak yüzde 77,4 oldu.

İhracatta Almanya ithalatta Çin zirvede

Nisan ayında en fazla ihracat yapılan ülkeler sırasıyla; Almanya (1 milyar 481 milyon dolar), ABD (1 milyar 185 milyon dolar) ve İngiltere (1 milyar 124 milyon dolar) oldu. Nisan ayında ihracatta en çok paya sahip ilk 10 ülkenin toplam ihracat içerisindeki payı yüzde 47,8 oldu.

Nisan ayında en fazla ithalat yapılan ülkeler sırasıyla; Çin (3 milyar 753 milyon dolar), Rusya (3 milyar 330 milyon dolar) ve Almanya (2 milyar 244 milyon dolar) oldu. Nisan ayında ithalatta en çok paya sahip ilk 10 ülkenin toplam ithalat içerisindeki payı yüzde 58,6 oldu.

Nisan ayında en fazla ihracat yapılan ülke grupları sırasıyla; Avrupa Birliği (AB-27) (8 milyar 10 milyon dolar), Yakın ve Ortadoğu Ülkeleri (3 milyar 204 milyon dolar) ve Diğer Avrupa Ülkeleri (2 milyar 963 milyon dolar) oldu. Nisan ayında en fazla ithalat yaılan ülke grupları sırasıyla; Avrupa Birliği (AB-27) (9 milyar 487 milyon dolar), Asya Ülkeleri (7 milyar 847 milyon dolar) ve Diğer Avrupa Ülkeleri (5 milyar 481 milyon dolar) oldu.

Paylaşın

Otomotivde 20 Ay Sonra Bir İlk: Satışlar Yüzde 22,3 Azaldı

Otomobil ve hafif ticari araç pazarı nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 22,3 azalarak 75 bin 919 adet oldu. Böylelikle Ağustos 2022’den bu yana pazarda ilk kez yıllık daralma gerçekleşti.

Haber Merkezi / Otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2024 yılının ilk dört aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,3 oranında artarak 37 bin 438 adet oldu.

Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD) Otomobil ve Hafif Ticari Araç Pazarı 2024 Nisan Raporu’nu açıkladı.

Buna göre; Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2024 yılının ilk dört aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,3 oranında artarak 371.438 adet olarak gerçekleşti. Otomobil satışları, 2024 yılı Ocak-Nisan döneminde geçen yıla göre yüzde 16,62 oranında artarak 294.837 adet, hafif ticari araç pazarı ise yüzde 5,2 azalarak 76.601 adet oldu.

Nisan ayı otomobil ve hafif ticari araç pazarı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 22,3 azalarak 75.919 adet oldu. Nisan ayında otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20,61 azalarak 61.448 adet olurken, hafif ticari araç pazarı yüzde 28,6 azalarak 14.471 adet oldu.

Otomobil ve hafif ticari araç pazarı 10 yıllık nisan ayı ortalama satışlara göre yüzde 16,2 arttı. Otomobil pazarı, 10 yıllık nisan ayı ortalama satışlara göre yüzde 20,7 arttı.. Hafif ticari araç pazarı, 10 yıllık nisan ayı ortalama satışlara göre yüzde 0,3 arttı.

Otomobil pazarı segmentlere göre; Pazarın yüzde 88,2’sini vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerindeki araçlar oluşturdu. C segmenti otomobiller 169.720 adetle yüzde 57,6 pay, B segmenti otomobiller 88.721 adetle yüzde 30,1 pay aldı.

Otomobil pazarı gövde tiplerine göre; Gövde tiplerine göre değerlendirildiğinde ise en çok tercih edilen gövde tipi SUV otomobiller (yüzde 54,1 pay, 159.598 adet) oldu. SUV otomobilleri, yüzde 26,8 pay ve 78.923 adet satış ile Sedan, yüzde 17,4 pay ve 51.249 adet satış ile H/B otomobiller takip etti.

Otomobil pazarı motor tipine göre; Benzinli otomobil satışları 192.786 adetle yüzde 65,4 pay, hibrit otomobil satışları 43.845 adetle yüzde 14,9 pay, dizel otomobil satışları 32.676 adetle yüzde 11,1 pay, elektrikli otomobil satışları 23.102 adetle yüzde 7,8 pay ve otogazlı otomobil satışları 2.428 adetle yüzde 0,8 pay aldı.

Elektrikli otomobil pazarı elektrik motor gücüne göre; 160 kW altındaki elektrikli otomobil satışları yüzde 283,2 artarak yüzde 6,9 pay, 160 kW üstü elektrikli otomobil satışları yüzde 23,3 artarak yüzde 1 pay aldı.

Otomobil pazarı motor hacmine göre; 1600cc altındaki otomobil satışları yüzde 5,2 artarak yüzde 76,6 pay, 1600-2000cc aralığındaki otomobil satışları yüzde 22,9 azalarak yüzde 0,5 pay, 2000cc üstü otomobil satışları yüzde 8,8 artarak yüzde 0,2 pay aldı.

Otomobil pazarı emisyon seviyelerine göre; 100-120 gr/km arasındaki otomobiller 82.325 adetle yüzde 27,9 pay, 120-140 gr/km arasındaki otomobiller 73.030 adetle yüzde 24,8 pay aldı. Otomatik şanzımanlı otomobiller; 264.208 adetle yüzde 89,6 pay alırken, manuel şanzımanlı otomobiller 30.629 adetle yüzde 10,4 pay aldı.

Hafif ticari araç pazarı gövde tipine göre; Van gövde tipi yüzde 70,8 pay ve 54.245 adet ile en çok tercih edilen gövde tipi olurken; Kamyonet gövde tipi yüzde 14,8 pay ve 11.351 adetle 2. sırada yer aldı.

Paylaşın

TÜİK Açıkladı: Yıllık Enflasyon Yüzde 69,80

TÜİK’in açıkladığı verilerine göre, enflasyon nisan ayında yüzde 3,18 artarken, yıllık enflasyon ise yüzde 69,80 oldu. ENAG’ın açıkladığı verilere göre, enflasyon nisan ayında yüzde 5,02, yıllık enflasyon ise yüzde 124,35 oldu.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Nisan 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre; Enflasyon nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 3,18, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 18,72, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 69,80 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 59,64 oldu.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 51,20 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 103,86 ile eğitim oldu.

Ana harcama grupları itibarıyla nisan ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup yüzde 1,03 ile sağlık oldu. Buna karşılık, nisan ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 9,56 ile alkollü içecekler ve tütün oldu

Endekste kapsanan 143 temel başlıktan nisan ayı itibarıyla, 13 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 7 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 123 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 3,24, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 18,58, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 72,72 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 64,57 olarak gerçekleşti.

ENAG: Yıllık enflasyon yüzde 124,63

Öte yandan bağımsız ekonomistler ile akademisyenlerden oluşan Enflasyon Araştırma Grubunun (ENAG) açıkladığı enflasyon verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Nisan ayında yüzde 5,02 arttı. TÜFE’nin son 12 aylık artışı ise yüzde 124,35 olarak gerçekleşti.

ENAG’a göre Türkiye İstatistik Kurumunun alt grupları gösterge alındığında aylık lokanta ve otellerde yüzde 9,00, haberleşmede yüzde 8,06, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 6,46, eğlence ve kültürde yüzde 3,04, ulaştırmada yüzde 0,23, ev eşyasında yüzde 4,94, konutta yüzde 5,71, giyim ve ayakkabıda yüzde 11,21, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 3,58’lik artış kaydedildi.

Enflasyon rakamları için öncü bir gösterge olan İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) İstanbul perakende fiyat endeksi ise çarşamba günü yayımlanmıştı. Buna göre İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) verileri, İstanbul’da nisan ayında perakende fiyatların aylık yüzde 4,89, yıllık ise yüzde 78,81 artış gösterdiğini ortaya koymuştu.

Paylaşın

ENAG Duyurdu: Yıllık Enflasyon Yüzde 124,63

ENAG’ın açıkladığı verilerine göre, enflasyon nisan ayında yüzde 5,02 artarken, yıllık enflasyon ise yüzde 124,35 oldu. TÜİK’in açıkladığı verilere göre, enflasyon nisan ayında yüzde 3,18, yıllık enflasyon ise yüzde 69,80 oldu.

Haber Merkezi / Bağımsız ekonomistler ile akademisyenlerden oluşan Enflasyon Araştırma Grubunun (ENAG) açıkladığı enflasyon verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Nisan ayında yüzde 5,02 arttı. TÜFE’nin son 12 aylık artışı ise yüzde 124,35 olarak gerçekleşti.

ENAG’a göre Türkiye İstatistik Kurumunun alt grupları gösterge alındığında aylık lokanta ve otellerde yüzde 9,00, haberleşmede yüzde 8,06, çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 6,46, eğlence ve kültürde yüzde 3,04, ulaştırmada yüzde 0,23, ev eşyasında yüzde 4,94, konutta yüzde 5,71, giyim ve ayakkabıda yüzde 11,21, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 3,58’lik artış kaydedildi.

TÜİK: Yıllık enflasyon yüzde 69,80

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Nisan 2024 verilerini açıkladı. Buna göre; Enflasyon nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 3,18, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 18,72, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 69,80 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 59,64 oldu.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 51,20 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 103,86 ile eğitim oldu.

Ana harcama grupları itibarıyla nisan ayında bir önceki aya göre en az artış gösteren ana grup yüzde 1,03 ile sağlık oldu. Buna karşılık, nisan ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 9,56 ile alkollü içecekler ve tütün oldu

Endekste kapsanan 143 temel başlıktan nisan ayı itibarıyla, 13 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 7 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 123 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 3,24, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 18,58, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 72,72 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 64,57 olarak gerçekleşti.

Enflasyon rakamları için öncü bir gösterge olan İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) İstanbul perakende fiyat endeksi ise çarşamba günü yayımlanmıştı. Buna göre İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) verileri, İstanbul’da nisan ayında perakende fiyatların aylık yüzde 4,89, yıllık ise yüzde 78,81 artış gösterdiğini ortaya koymuştu.

Paylaşın