Kasım Ayında Yatırımcısına En Çok “Borsa” Kazandırdı

Kasım ayında, “Borsa” yatırımcısına en çok kazandıran yatırım aracı olurken, “Amerikan Doları, Euro, Külçe Altın” ise yatırımcısına kaybettiren yatırım aracı oldu.

Haber Merkezi/ Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Finansal Yatırım Araçlarının Reel Getiri Oranları Kasım 2024 verilerini açıkladı. Buna göre; Aylık en yüksek reel getiri, yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) ile indirgendiğinde yüzde 3,95, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ile indirgendiğinde ise yüzde 2,35 oranlarıyla BIST 100 endeksinde gerçekleşti.

Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından mevduat faizi (brüt) yüzde 2,68 ve Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) yüzde 0,77 oranlarında yatırımcısına reel getiri sağlarken; Amerikan Doları yüzde 0,04, külçe altın yüzde 0,63 ve Euro yüzde 2,66 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

TÜFE ile indirgendiğinde; mevduat faizi (brüt) yüzde 1,10 oranında yatırımcısına reel getiri sağlarken; DİBS yüzde 0,78, Amerikan Doları yüzde 1,58, külçe altın yüzde 2,16 ve Euro yüzde 4,17 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

Külçe altın, üç aylık değerlendirmede; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 9,03, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 4,03 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu. Aynı dönemde BIST 100 endeksi, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 9,87, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 14,00 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

Altı aylık değerlendirmeye göre külçe altın; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 14,59, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 6,86 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı olurken; aynı dönemde BIST 100 endeksi, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 18,34, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 23,85 oranlarında yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

Finansal yatırım araçları yıllık olarak değerlendirildiğinde külçe altın; Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 27,37, TÜFE ile indirgendiğinde ise yüzde 12,11 oranlarında yatırımcısına en yüksek reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu.

Yıllık değerlendirmede, Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde; yatırım araçlarından mevduat faizi (brüt) yüzde 3,85 oranında yatırımcısına reel getiri sağlarken; DİBS yüzde 2,62, Amerikan Doları yüzde 7,18, Euro yüzde 8,69 ve BIST 100 endeksi yüzde 8,79 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi. TÜFE ile indirgendiğinde mevduat faizi (brüt) yüzde 8,59, DİBS yüzde 14,28, Amerikan Doları yüzde 18,30, Euro yüzde 19,63 ve BIST 100 endeksi yüzde 19,72 oranlarında yatırımcısına kaybettirdi.

Paylaşın

Sağlık Harcamaları Yüzde 104 Arttı

Kişi başına sağlık harcaması 2022 yılında 7 bin 141 lira iken, 2023 yılında yüzde 104,2 artarak 14 bin 582 liraya yükseldi. Kişi başına sağlık harcaması 2022 yılında 431 dolar iken, 2023 yılında yüzde 44,0 artarak 621 dolara yükseldi.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Sağlık Harcamaları İstatistikleri 2023 verilerini açıkladı.

Buna göre; Toplam sağlık harcaması 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 105,0 artarak 1 trilyon 244 milyar 237 milyon TL’ye yükseldi. Genel devlet sağlık harcaması yüzde 108,1 artarak 964 milyar 355 milyon TL’ye ulaştı. Özel sektör sağlık harcaması ise yüzde 95,3’lük bir artış oranı ile 279 milyar 883 milyon TL olarak tahmin edildi.

Genel devlet sağlık harcamasının toplam sağlık harcamasına oranı 2023 yılında yüzde 77,5, özel sektör sağlık harcamasının oranı ise yüzde 22,5 olarak gerçekleşti. Genel devlet ve özel sektörün alt bileşenlerine bakıldığında, 2023 yılında Sosyal Güvenlik Kurumu yüzde 42,1, merkezi devlet yüzde 34,8, hanehalkları yüzde 17,8, sigorta şirketleri yüzde 2,5, hanehalklarına hizmet eden kar amacı gütmeyen kuruluşlar ile diğer işletmeler yüzde 2,2, mahalli idareler yüzde 0,6’lık bir paya sahip oldu.

Cari sağlık harcaması 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 104,1 artarak 1 trilyon 134 milyar 894 milyon TL’ye yükseldi. Sağlık harcamaları kapsamındaki yatırımlar yüzde 114,9 artarak 109 milyar 343 milyon TL’ye ulaştı.

Toplam sağlık harcamasının sağlık hizmeti sunucularına göre dağılımı incelendiğinde, ilk üç sıra 2023 yılında da değişmedi. Sağlık hizmetleri ve ürünleri satın almak için başvurulan sağlık kurumları içerisinde en büyük payı 2023 yılında yüzde 52,5 ile hastaneler oluşturdu. Hastaneleri sırasıyla yüzde 20,6 ile perakende satış ve diğer tıbbi malzeme sunanlar ve yüzde 10,7 ile ayakta bakım sunanlar izledi.

Kişi başına sağlık harcaması 2022 yılında 7 bin 141 lira iken, 2023 yılında yüzde 104,2 artarak 14 bin 582 liraya yükseldi. Kişi başına sağlık harcaması 2022 yılında 431 dolar iken, 2023 yılında yüzde 44,0 artarak 621 dolara yükseldi.

Toplam sağlık harcamasının GSYH’ye oranı 2022 yılında yüzde 4,0 iken, 2023 yılında yüzde 4,7 oldu. Cari sağlık harcamasının GSYH’ye oranı 2022 yılında yüzde 3,7, 2023 yılında yüzde 4,3 olarak hesaplandı.

Hanehalkları tarafından tedavi, ilaç vb. amaçlı yapılan cepten sağlık harcaması 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 97,2 artarak 220 milyar 914 milyon TL’ye ulaştı. Hanehalkı cepten sağlık harcamasının toplam sağlık harcamasına oranı 2023 yılında yüzde 17,8 olarak gerçekleşti.

Paylaşın

TÜİK’e Göre Eğitim Harcamaları Yüzde 92,5 Arttı

Eğitim harcamaları 2023 yılında 2022 yılına göre yüzde 92,5 artarak 1 trilyon 130 milyar 844 milyon TL oldu. Bir önceki yıla göre eğitim harcamalarının en fazla arttığı eğitim düzeyleri 2023 yılında; yüzde 109,0 ile ilkokul ve yüzde 107,2 ile okul öncesi oldu.

Haber Merkezi / 2023 yılında yapılan eğitim harcamalarının yüzde 83,5’i devlet tarafından finanse edildi. Eğitim harcamaları içerisinde hanehalklarının yaptığı harcamaların payı ise yüzde 7,9 oldu. Öğrenci başına yapılan eğitim harcaması 2022 yılında 25 bin 143 TL iken, 2023 yılında 49 bin 45 TL oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Eğitim Harcamaları İstatistikleri 2023 verilerini açıkladı. Açıklanan verilere göre; Eğitim harcamaları 2023 yılında 2022 yılına göre yüzde 92,5 artarak 1 trilyon 130 milyar 844 milyon TL oldu. Bir önceki yıla göre eğitim harcamalarının en fazla arttığı eğitim düzeyleri 2023 yılında; yüzde 109,0 ile ilkokul ve yüzde 107,2 ile okul öncesi oldu.

Eğitim harcamalarının gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) içindeki payı 2022 yılında yüzde 3,9 iken, 2023 yılında yüzde 4,3 oldu. Devlet eğitim harcamalarının GSYH içindeki payı ise 2022 yılında yüzde 3,1 iken, 2023 yılında yüzde 3,6 oldu.

Eğitim harcamaları hizmet sunucularına göre değerlendirildiğinde; devlet eğitim kurumlarınca yapılan harcamaların yüzde 34,4’ünü yükseköğretim, yüzde 21,4’ünü ortaöğretim oluşturdu. Özel eğitim kurumlarınca yapılan harcamaların, yüzde 41,4’ü yükseköğretime, yüzde 32,2’si ortaöğretime yapıldı. Türkiye’de 2023 yılında yapılan eğitim harcamalarının yüzde 83,5’i devlet tarafından finanse edildi. Eğitim harcamaları içerisinde hanehalklarının yaptığı harcamaların payı ise yüzde 7,9 oldu.

Öğrenci başına eğitim harcaması 49 bin lirayı aştı

Öğrenci başına yapılan eğitim harcaması 2022 yılında 25 bin 143 TL iken, 2023 yılında 49 bin 45 TL olarak gerçekleşti. Eğitim düzeylerine göre değerlendirildiğinde, 2023 yılında öğrenci başına harcamanın en yüksek olduğu eğitim düzeyi 84 bin 759 TL ile yükseköğretim oldu.

Öğrenci başına toplam eğitim harcaması bir önceki yıla göre yüzde 95,1 arttı. Öğrenci başına eğitim harcamalarının 2023 yılında 2022 yılına göre en fazla artış gösterdiği eğitim düzeyi yüzde 110,5 ile ortaöğretim oldu. Bunu yüzde 106,5 ile okul öncesi takip etti.

Paylaşın

Merkez Bankası, Gıda Fiyatlarındaki Yükselişe Dikkat Çekti

Merkez Bankası (TCMB) kasım ayı fiyat gelişmeleri raporunda, gıda fiyatlarındaki artışa dikkat çekti: Yıllık enflasyon gıdada daha belirgin olmak üzere, gıda ve temel mal gruplarında yükselirken, diğer ana gruplarda ise geriledi.

Haber Merkezi / Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Kasım Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu’nu yayınladı. Rapordan öne çıkan bölümler şöyle:

Tüketici fiyatları kasım ayında yüzde 2,24 oranında artarken yıllık enflasyon 1,49 puan düşüşle yüzde 47,09 oldu. Yıllık enflasyon gıdada daha belirgin olmak üzere, gıda ve temel mal gruplarında yükselmiş, diğer ana gruplarda ise geriledi. Gıda grubu ekim ayının ardından kasım ayında da işlenmemiş gıdaya bağlı olarak güçlü fiyat artışıyla aylık tüketici enflasyonunu yukarıya çekerken, gıda hariç aylık enflasyon yüzde 1,34 ile görece olumlu bir görünüm arz etti. Sebze ön planda olmak üzere taze meyve ve sebze, gıda grubu fiyat artışını sürükleyen ana kalem oldu.

Temel mal grubunda fiyat artışı düşük seyrini korudu. İstisna olarak, aya özgü indirim dönemine rağmen beyaz eşya ve elektrikli ev aletlerindeki fiyat artışları güçlü seyretti. Söz konusu kalemler dışındaki dayanıklı mallarda fiyatların sınırlı bir şekilde yükseldiği gözlendi. Mevsimsel etkilerle fiyatları düşüş sergileyen giyim ve ayakkabı alt grubu, temel mal aylık enflasyonunu olumlu etkiledi. Hizmet grubu aylık fiyat artışı kasım ayında ılımlı seyretti.

Bu gelişmede, dönemsel fiyatlama yapılan kalemlerde göreli fiyat uyarlamasının büyük ölçüde tamamlanmasının yanı sıra talebe duyarlılığı görece yüksek olan hizmet kalemlerindeki olumlu görünüm etkili oldu. Kira artışı hizmet grubunda öne çıkmaya devam etse de sözleşme yenileme oranındaki mevsimsel düşüşün yanı sıra sözleşmelerdeki artış oranının güç kaybetmesiyle yavaşlama eğilimini korudu. Üretici fiyatları artışı kasım ayında önemli ölçüde zayıflamış, yıllık üretici enflasyonu gerileme eğilimini sürdürdü. Bu görünüm altında, tüketici enflasyonu ana eğilimi yataya yakın bir seyir izledi.

Paylaşın

OECD, Türkiye İçin Büyüme Tahminini Yüzde 3,5’e Yükseltti

OECD, Türkiye ekonomisinin bu yılki büyüme tahminini yüzde 0,1 oranında yukarı yönlü revize ederek, yüzde 3,5 olarak belirledi. Türkiye, 2023 yılında yüzde 4,1 büyümüştü.

OECD, Türkiye’nin 2025 büyüme rakamını da yüzde 0,6 aşağı yönlü revize ederek, yüzde 2,6 olarak öngördü.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), “Ekonomik Görünüm” raporunu yayımladı. OECD, Türkiye’ye ilişkin ekonomik büyüme tahminini bu yıl için yüzde 3,5’e yükseltirken, 2025 yılı için yüzde 2,6’ya düşürdü.

OECD, mayıs ayında yayınladığı raporda Türk ekonomisinin bu yıl yüzde 3,4 büyüyeceğini, 2026’da büyümenin yüzde 3,2 olacağını öngörmüştü.

“Sıkılaşan finansal koşullar ve devam eden mali konsolidasyon hane halkı tüketimini sınırlayacaktır. Deprem sonrası yeniden yapılanmanın etkileri geçtikçe yatırım ve kamu tüketimi de yavaşlayacaktır” değerlendirmesini yapan OECD, ancak, dış ortamdaki iyileşme ve uluslararası turizmdeki canlanmanın devam etmesi sayesinde ihracatın artmasının beklendiğini vurguladı.

OECD, istikrar politikalarının etkilerinin azalmasıyla GSYH büyümesinin 2026 yılında toparlanarak yüzde 4’e ulaşacağını tahmin etti.

Türkiye’de tüketici fiyatları endeksinin (TÜFE) 2024’te yıllık ortalama yüzde 58,3, 2025’te yüzde 30,7 ve 2026’da ise yüzde 17,2 artacağı tahmininde bulunan OECD, enflasyon baskılarının hafiflemesiyle birlikte politika faizinin 2026’nın ikinci yarısında yüzde 20’ye düşeceğini öngördü. Mayıs raporunda 2024 ortalama enflasyon beklentisi yüzde 55,5, 2025 için ise yüzde 28,7 olmuştu.

İşsizlik oranının bu yıl yüzde 8,8 olacağını öngören OECD, 2025’de yüzde 9’a çıkmasını beklediği işsizliğin 2026’da yüzde 8,6’ya gerileyeceğini tahmin etti. Mayıs ayı raporunda 2024 için işsizlik oranı yüzde 9,3, 2025 için ise yüzde 10 olarak tahmin edilmişti.

OECD, küresel ekonomik büyümenin bu yıl yüzde 3,2, 2025 ve 2026’da yüzde 3,3 olacağını tahmin ediyor. Böylece, dünya ekonomisinin gelecek 2 yılda genel olarak stabil bir büyüme seviyesini koruması bekleniyor.

OECD, mayısta yayımladığı Ekonomik Görünüm Raporu’nda, küresel ekonomik büyümeyi bu yıl ve 2025 için sırasıyla yüzde 3,1 ve yüzde 3,2 olarak öngörmüştü. Kurum, eylülde yayımladığı geçici ekonomik görünüm raporunda da küresel ekonominin bu yıl yüzde 3,1 büyüyeceğini tahmin etmişti.

(Kaynak: Gazete Duvar)

Paylaşın

Türkiye, OECD Ülkeleri Arasında Enflasyon Şampiyonu

Türkiye, G20 ülkeleri sıralamasında yüzde 120 enflasyon oranına sahip Arjantin’in ardından ikinci sırada yer alırken, OECD ülkeleri sıralamasında birinci oldu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2024 yıl sonu enflasyon tahmini ise yüzde 44 olarak açıklanmış, 2025 tahmini ise yüzde 21 olarak revize edilmişti. Merkez Bankası 2026’da ise yüzde 12 enflasyon oranı öngörüyor.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) güncel Ekonomik Görünüm Raporu yayınlandı. Raporda Türkiye ile ilgili büyüme rakamları da yer alıyor. Buna göre; Türkiye ekonomik büyüme sıralamasında G20 ülkeleri arasında 5’inci, OECD ülkeleri arasında ise ikinci sırada yer aldı.

Türkiye G20 ülkelerinde yüzde 6,8 ile Hindistan, yüzde 5,1 ile Endonezya, yüzde 4,9 ile Çin, yüzde 3,9 ile listede yer alan Rusya’nın hemen altında sıralandı. Böylece Türkiye, yüzde 3,5’lik büyüme beklentisiyle yüzde 3,3’lük G20 ülkeleri ortalamasının üstünde yer aldı.

OECD raporuna göre Türkiye ekonomisinde 2024’te yüzde 3,5, 2025’te ise yüzde 2,6 büyüme bekleniyor. 2026 için ise ekonomik büyüme yüzde 4 olarak tahmin edildi. OECD ülkeleri sıralamasında ise Türkiye bu yıl, liste başındaki yüzde 4 büyümesi öngörülen Costa Rica’nın hemen altında ikinci sırada bulunuyor.

OECD tarafından geçtiğimiz Mayıs ayında yayınlanan raporda ise Türkiye ekonomisinde büyüme 2024 için yüzde 3,4, 2025 için yüzde 3,2 olarak öngörülmüştü.

Raporda enflasyon görünümleri de yer alırken Türkiye’de 2024 yılı enflasyonu yüzde 58,3 olarak tahmin edildi. 2025’te ise yıllık ortalamada enflasyonun yüzde 30,7 olacağı, 2026’da ise bu oranın yüzde 17,2’ye gerileyeceği öngörüldü.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2024 yıl sonu enflasyon tahmini ise yüzde 44 olarak açıklanmış, 2025 tahmini ise yüzde 21 olarak revize edilmişti. Merkez Bankası 2026’da ise yüzde 12 enflasyon oranı öngörüyor.

G20 ülkeleri sıralamasında Türkiye, yüzde 120 enflasyon oranına sahip Arjantin’in ardından ikinci sırada yer alırken, OECD ülkeleri sıralamasında birinci oldu.

Raporda küresel ekonominin önemli zorluklara rağmen dirençli kalmaya devam edeceği öngörülürken, 2024’te yüzde 3,2 olan küresel GSYİH büyümesinin 2025’te yüzde 3,3’e, 2026’da ise yüzde 3,3’e yükseleceği tahmininde bulunuldu.

Rapora göre dünya ekonomisi gelecek iki yılda genel olarak istikrarlı bir büyüme seviyesini koruyacak. OECD’nin Mayıs ayında yayımladığı Ekonomik Görünüm Raporu’nda, küresel ekonomik büyümeyi bu yıl yüzde 3,1, 2025 için ise yüzde 3,2 olarak tahmin etmişti.

Paylaşın

Ekonomistlerden Enflasyon Yorumu: Para Politikası İle Buraya Kadar

TÜİK’in açıkladığı kasım ayı enflasyon verilerini değerlendiren ekonomist Güldem Atabay, “Para politikası ile buraya kadar. Gerisi matematik ve patinaj. Çok üzücü” dedi.

Haber Merkezi / Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ise, “Enflasyon Kasım ayında %2,24 arttı. Yılın ilk 11 ayının enflasyonu %42,91’e ulaştı. Aralık’ta %2’lik bir artışla bile yıl sonu %45,8 enflasyonla kapatılacak. Tahminler bir kez daha tutmamış olacak!” değerlendirmesini yaptı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Kasım ayı enflasyon oranlarını açıkladı. Buna göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), Ekim ayına göre yüzde 2,24 arttı. Yıllık artış ise yüzde 47,09 olarak kayıtlara geçti.

TÜİK verilerine göre, son bir yılın ortalamaları dikkate alındığında tüketici fiyatları yüzde 60,45, yurt içi üretici fiyatları ise yüzde 42,6 arttı.

Geçen yılın Kasım ayı ile kıyaslandığında fiyatların en fazla arttığı gruplar yüzde 92,49 ile eğitim ve yüzde 74,45 ile konut oldu. En az fiyat artışı ise yüzde 26,24 ile ulaştırma ve yüzde 31,45 ile giyim ve ayakkabıda kaydedildi. Aylık değişimlerde ise en fazla fiyat artışı yüzde 5,1 ile Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda yaşandı. Giyim ve ayakkabı grubunda ise Ekim ayı ile kıyaslandığında Kasım’da yüzde 0,25 fiyat düşüşü olduğu kaydedildi.

Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG) verilerine göre ise, tüketici fiyatları Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 4,06, geçen yılın Kasım ayına göre de yüzde 86,76 arttı. ENAG’ın geçen ay için hesapladığı yıllık enflasyon ise yüzde 89,77 olarak açıklanmıştı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek enflasyon rakamlarıyla ilgili “Hizmet enflasyonundaki gerileme ve iyileşen enflasyon beklentileri katılıkları azaltmada önemli mesafe katettiğimizi gösteriyor” değerlendirmesini yaptı.

Ekonomistler sosyal medya hesabından, TÜİK’in kasım ayına ilişkin enflasyon verilerini değerlendirdi.

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu: Enflasyon Kasım ayında %2,24 arttı. Yılın ilk 11 ayının enflasyonu %42,91’e ulaştı. Aralık’ta %2’lik bir artışla bile yıl sonu %45,8 enflasyonla kapatılacak. Tahminler bir kez daha tutmamış olacak!.

Prof. Dr. Mehmet Şişman: Endeksde ağırlığı en yüksek olan gıda ve alkolsüz içecekler fiyat artışları (Kasım %5,10) durdurulmadıkça; enflasyonu düşürmek hâyâl bile değil..Yıl sonu hedefini 3 puan geçtik bile..Enag Kasım %4,06 bu arada Tüik’le fark yine açık (%2,24).

Prof. Dr. Selva Demiralp: Beklenti üzerinde gelen enflasyon rakamı TCMB’nin yakın zamanda bir faiz indirimine gitmesini son derece zorlaştırır.

Ekonomist Banu Kıvcı Tokalı: Kasım TÜFE aylık artış %2,24 (tahminim %2,33 idi). Kritik C ve D çekirdek göstergelerinde aylık artışlar %1,4-1,5 ile sınırlı. Yarın açıklanacak gösterge çekirdek enflasyon verisi de, enflasyonun ana eğiliminde iyileşme görünümünü destekleyecek gibi duruyor.

Prof. Dr. Ali Hakan Kara: Aylık enflasyonun ana trendini (mevsim etkilerinden arındırılmış 9 ayrı çekirdek enflasyon göstergesinin medyanı) %2,5 olarak hesaplıyorum. Yıllıklandırılmış olarak %34,5’e denk geliyor. Veriler henüz parasal gevşemeyi desteklemiyor.

Faiz kararlarında en çok dikkate alınacak gösterge mevsim etkilerinden arındırılmış aylık hizmet enflasyonu. Son iki ayda %3’ün biraz üzerinde seyrediyor. Merkez Bankası bu göstergenin Aralık’ta %3’ün altına ineceğini görürse faiz indirimine mütevazi bir adımla başlayacaktır.

Dr. Burcu Aydın: Kasım ayında tüketici enflasyonu aylık %2,2 (beklenti %1,9) yıllık %47,1 arttı. Kasım enflasyonu Aralıkta faiz indirim imkanını azaltsa da kapı henüz kapanmadı…

Kasım ayında enflasyon gıda grubunun etkisiyle yükseldi. Konut, sağlık gibi temel ihtiyaçlarda da aylık fiyat artışı yüksek oldu. Para politikasının bu alanlara etkisi sınırlıdır. Sorunun çözümü için yapısal politikalar şart…

Prof. Dr. Serap Durusoy: Sadece ücretleri baskilayarak ve sadece vatandaştan fedakarlık bekleyerek enflasyonun düşürülemedigi gerçeği yine karşımızda.

Ekonomist Oğuz Demir: Kasım ayı gıda enflasyonu %5,1! Sadece bir ayda.. Enflasyon düşüyor (!)

Prof. Dr. Ensar Yılmaz: Bir yıl önce yıllık enflasyon %62 civarında, bir yıl sonra %47, sadece 15’lik düşme;bu da koşullar elverişli iken oluşuyor (stabil döviz kuru+düşük ücret+stabil enerji fiyatları); büyük bir başarısızlık,merkez bankası bunu nasıl açıklıyor acaba,beklentiler veya kamu ayağı mı yine.

Doç. Dr. Orhan Karaca: TÜİK-TÜFE kasım ayı enflasyonu %2.2 çıktı. İTO-ÜGE’den 0.9 puan yani epeyce düşük. Yıllık TÜFE ise %47.1’e indi. TCMB’nin önceki sözleri geçerliyse buradan faiz indirimi çıkmaz gibi görünüyor. Ama son açıklamalarında bu sözleri unutmak ister gibiydi. Bakalım göreceğiz.

Prof. Dr. Fatih Özatay: Faiz indirim olasılığı arttı. Kasım enflasyonu %2,24. Mevsim etkisinden arındırılmış (MEA) da bu civarda (sadece manşetten yapılan bir hesaplama) % 14 hedefi ile uyumlu enflasyon (MEA) %1,5 idi. %21 ile uyumluyu %2,25 alabiliriz. Enflasyon beklentilerindeki düşüşe (düzey yüksek olsa da) ve tüketim harcamalarının bir çeyrek öncesine göre azalmakta olduğuna da dikkat. Not: Alaattin Aktaş ile birlikte trenle Eskişehir’e gidiyoruz. O aynı fikirde değil.

Ekonomist Güldem Atabay: Para politikası ile buraya kadar. Gerisi matematik ve patinaj. Çok üzücü.

Ekonomist Murat Sağman: TÜİK Kasım ayında enflasyon aylık %2,24, yıllık %47,09 olarak açıkladı. İTO’da aylık yüzde 3,1 yıllık yüzde 58 olarak açıkladı. ENAG verilerine göre ise Kasım ayında enflasyon aylık yüzde 4,06, yüzde 86,76 olarak gerçekleşti. Hep söylediğimiz gibi aynı ülke, aynı ürünler, aynı üreticiler, aynı tüketiciler fakat ayrı oranlar.

Paylaşın

Otomotiv Satışları Yıl Bitmeden Bir Milyonu Aştı

2024 yılının ilk 11 aylık döneminde, otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 0,5 oranında azalarak 1 milyon 68 bin 260 adet oldu.

Haber Merkezi / Otomobil satışları, 2024 yılının ilk 11 aylık döneminde, geçen yıla göre yüzde 0,5 oranında artarak 845 bin 530 adet, hafif ticari araç pazarı ise aynı dönemde yüzde 4,4 azalarak 222 bin 730 adet oldu.

Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD), Otomobil ve Hafif Ticari Araç Pazarı Kasım ve Ocak – Kasım 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre; Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2024 yılının ilk 11 aylık döneminde döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 0,5 oranında azalarak 1 milyon 068 bin 260 adet oldu.

Otomobil satışları, 2024 yılının ilk 11 aylık döneminde döneminde geçen yıla göre yüzde 0,5 oranında artarak 845 bin 530 adet, hafif ticari araç pazarı ise yüzde 4,4 azalarak 222 bin 730 adet oldu.

Kasım ayı otomobil ve hafif ticari araç pazarı geçen yılın kasım ayına göre yüzde 5,3 artarak 121 bin 094 adet oldu. Kasım ayında otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,5 artarak 94 bin 595 adet olurken, hafif ticari araç pazarı yüzde 12,2 artarak 26 bin 499 adet oldu.

Otomobil ve hafif ticari araç pazarı 10 yıllık kasım ayı ortalama satışlara göre yüzde 43,7 arttı. Otomobil pazarı, 10 yıllık Kasım ayı ortalama satışlara göre yüzde 46,5 artış gösterdi. Hafif ticari araç pazarı, 10 yıllık Kasım ayı ortalama satışlara göre yüzde 34,7 arttı.

Otomobil pazarı segmentlere göre; Pazarın yüzde 86,3’ünü vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerindeki araçlar oluşturdu. C segmenti otomobiller 471 bin 395 adetle yüzde 55,8 pay, B segmenti otomobiller 254 bin 103 adetle yüzde 30,1 pay aldı.

Otomobil pazarı gövde tiplerine göre; Gövde tiplerine göre değerlendirildiğinde ise en çok tercih edilen gövde tipi SUV otomobiller ( yüzde 56,6 pay, 478 bin 286 adet) oldu. SUV otomobilleri, yüzde 25,5 pay ve 215 bin 284 adet satış ile Sedan, yüzde 16,9 pay ve 142 bin 500 adet satış ile H/B otomobiller takip etti.

Otomobil pazarı motor tipine göre; Benzinli otomobil satışları 521 bin 845 adetle yüzde 61,7 pay, Hibrit otomobil satışları 149 bin 343 adetle yüzde 17,7 pay, Dizel otomobil satışları 85 bin 517 adetle yüzde 10,1 pay, Elektrikli otomobil satışları 83 bin 298 adetle yüzde 9,9 pay ve Otogazlı otomobil satışları 5 bin 527 adetle yüzde 0,7 pay aldı.

Elektrikli otomobil pazarı elektrik motor gücüne göre; 160 kW altındaki elektrikli otomobil satışları yüzde 62,3 artarak yüzde 8 pay, 160 kW üstü elektrikli otomobil satışları yüzde 15,1 azalarak yüzde 1,8 pay aldı.

Otomobil pazarı motor hacmine göre; 1600cc altındaki otomobil satışları yüzde 11,2 azalarak yüzde 71,7 pay, 1600-2000cc aralığındaki otomobil satışları yüzde 1,5 artarak yüzde 0,6 pay, 2000cc üstü otomobil satışları yüzde 19,8 azalarak yüzde 0,2 pay aldı.

Otomobil pazarı emisyon seviyelerine göre; 120-140 gr/km arasındaki otomobiller 236.829 adetle yüzde 28 pay, 100-120 gr/km arasındaki otomobiller 206.968 adetle yüzde 24,5 pay aldı.

Otomatik şanzımanlı otomobiller; 770.999 adetle yüzde 91,2 pay alırken, manuel şanzımanlı otomobiller 74.531 adetle yüzde 8,8 pay aldı

Hafif ticari araç pazarı gövde tipine göre; Van gövde tipi yüzde 74,1 pay ve 165.142 adet ile en çok tercih edilen gövde tipi olurken; Kamyonet gövde tipi yüzde 12,7 pay ve 28.356 adetle 2. sırada yer aldı.

Paylaşın

Enflasyon, ENAG’a Göre Yüzde 86,76, TÜİK’e Göre Yüzde 47,09

Ekim ayında, ENAG, yıllık enflasyonu yüzde 86,76 olarak hesaplarken, TÜİK ise beklentilere paralel olarak, yıllık enflasyonu yüzde 47,09 olarak hesapladı. Yılsonu enflasyon tahmin ise yüzde 41 ve 45 aralığında.

Haber Merkezi / Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ekim ayı enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre, günlük fiyat değişimlerinden elde edilen ENAGrup Fiyat Endeksi (E-TÜFE) aylık bazda yüzde 4,06 arttı. ENAG, yıllık enflasyonu yüzde 86,76 olarak hesapladı. ENAG’ın geçen ay için hesapladığı yıllık enflasyon yüzde 89,77 idi.

TÜİK alt grupları gösterge olarak alındığında sağlıkta değişim yaşanmazken, en fazla yükseliş ise yüzde 7,23 ile giyim ve ayakkabıda gerçekleşti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 Kasım ayına ilişkin Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) rakamlarını açıkladı. Verilere göre, enflasyon kasım ayında aylık bazda yüzde 2,24 artarken, yıllık enflasyon yüzde 47,09 olarak gerçekleşti.

Ana harcama grupları itibarıyla 2024 yılı kasım ayında bir önceki aya göre en çok azalan ana grup yüzde -0,25 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, 2024 yılı kasım ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 5,10 ile gıda ve alkolsüz içecekler oldu.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 26,24 ile ulaştırma oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 92,49 ile eğitim oldu.

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, 2024 yılı Kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 1,54, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 42,28, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 45,68 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 60,56 olarak gerçekleşti.

İstanbul’un enflasyonu

İstanbul Ticaret Odası (İTO), 2024 Kasım Ücretliler Geçinme İndeksi ve Toptan Eşya Fiyatları İndeksi verilerini açıklamıştı

Buna göre; Kasım ayında İstanbul’da; perakende fiyat hareketlerinin göstergesi olan İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi bir önceki aya göre yüzde 3,07, toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları indeksi ise yüzde 2,68 oranında artmıştı.

2023 Kasım ayına göre 2024 Kasım ayında yaşanan fiyat değişimlerini gösteren bir önceki yılın aynı ayına göre değişim oranı İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 1995 bazlı Ücretliler Geçinme İndeksinde yüzde 57,99, Toptan Eşya Fiyatları İndeksinde ise yüzde 42,72 olarak gerçekleşmişti.

Paylaşın

Üretici Enflasyonu Yüzde 29,47’ye Geriledi

Yurt dışı üretici enflasyonu, kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 0,66, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 28,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 29,47 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 42,60 arttı.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE) Kasım 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre; Yurt dışı üretici enflasyonu, kasım ayında bir önceki aya göre yüzde 0,66, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 28,01, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 29,47 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 42,60 arttı.

Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %38,01 artış, imalatta yüzde 31,31, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 4,65 ve su temininde yüzde 42,11 arttı.

Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında yüzde 29,40, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 37,15, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 40,30, enerjide yüzde 8,15 ve sermaye mallarında yüzde 30,94 arttı.

Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,15, imalatta yüzde 1,07, elektrik ve su temininde yüzde 1,14 arttı. Gaz üretimi ve dağıtımında ise yüzde 3,58 azaldı.

Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara mallarında yüzde 0,64, dayanıklı tüketim mallarında yüzde 1,0, dayanıksız tüketim mallarında yüzde 2,21 ve sermaye mallarında yüzde 0,62 arttı. Enerjide yüzde 2,32 azaldı.

Paylaşın