Türkiye’nin Yurt Dışı Varlıkları Yüzde 4,8 Azaldı

Uluslararası Yatırım Pozisyonu (UYP) verilerine göre, Türkiye’nin yurt dışı varlıkları, Haziran sonu itibarıyla, 2022 yıl sonuna göre yüzde 4,8 oranında azalarak 293,5 milyar dolar, yükümlülükleri ise yüzde 10,4 oranında azalışla 546,4 milyar dolar oldu.

Haber Merkezi / Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Uluslararası Yatırım Pozisyonu Gelişmeleri Haziran 2023 raporunu açıkladı.

Buna göre, 2023 Haziran sonu itibarıyla, Uluslararası Yatırım Pozisyonu (UYP) verilerine göre, Türkiye’nin yurt dışı varlıkları, 2022 yıl sonuna göre % 4,8 oranında azalışla 293,5 milyar dolar, yükümlülükleri ise % 10,4 oranında azalışla 546,4 milyar dolar oldu.

Türkiye’nin yurt dışı varlıkları ile yurt dışına olan yükümlülüklerinin farkı olarak tanımlanan net UYP, 2022 yıl sonunda -301,6 milyar dolar iken 2023 Haziran sonunda -252,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Varlıklar alt kalemleri incelendiğinde, rezerv varlıklar kalemi 2022 yıl sonuna göre yüzde 15,7 oranında azalışla 108,6 milyar dolar, diğer yatırımlar kalemi yüzde 2,0 oranında artışla 123,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Diğer yatırımlar alt kalemlerinden bankaların Yabancı Para ve Türk Lirası cinsinden efektif ve mevduatları yüzde 11,6 oranında artışla 50,2 milyar dolar oldu.

Yükümlülükler alt kalemleri incelendiğinde, doğrudan yatırımlar (sermaye ve diğer sermaye) piyasa değeri ile döviz kurlarındaki değişimlerin de etkisiyle 2022 yıl sonuna göre yüzde 37,7 oranında azalışla 118,0 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.

Portföy yatırımları 2022 yıl sonuna göre yüzde 8,2 oranında azalışla 85,6 milyar dolar oldu. Yurt dışı yerleşiklerin hisse senedi stoku 2022 yıl sonuna göre yüzde 21,8 oranında azalışla 22,5 milyar dolar olurken, yurt dışı yerleşiklerin mülkiyetindeki DİBS stoku yüzde 29,1 oranında azalışla 0,9 milyar dolar, Hazine’nin tahvil stoku (yurt içi yerleşiklerce alınan tahvil stoku düşüldükten sonra) ise yüzde 4,8 artışla 43,9 milyar doları seviyesinde gerçekleşti.

Aynı dönemde, diğer yatırımlar 2022 yıl sonuna göre yüzde 4,7 oranında artarak 342,9 milyar dolar oldu. Yurt dışı yerleşiklerin yurt içi yerleşik bankalardaki Yabancı Para mevduatı, 2022 yıl sonuna göre yüzde 0,6 oranında artarak 41,9 milyar dolar olurken, TL mevduatı % 5,3 oranında artarak 14,9 milyar dolar oldu.

Bankaların toplam kredi stoku yüzde 4,8 oranında artarak 59,7 milyar dolar olurken, diğer sektörlerin toplam kredi stoku yüzde 0,1 oranında azalarak 100,3 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.

Paylaşın

Özel Sektörün “Yurt Dışı Kredi Borcu” 154,6 Milyar Dolar

2023 haziran ayı sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu, 154,6 milyar dolar olarak kayıtlara geçti. Kredi borcu vadeye göre incelendiğinde, uzun vadeli kredi borcunun 3,9 milyar dolar azalarak 145,8 milyar dolar olduğu gözlemlendi.

Haber Merkezi / Özel sektörün yurt dışından sağladığı kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 676 milyon dolar artarak 8,8 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği kayıtlara geçti.

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB), Özel Sektörün Yurt Dışından Sağladığı Kredi Borcu Gelişmeleri Haziran 2023 raporunu açıkladı.

Buna göre; Haziran sonu itibarıyla, özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, 2022 yıl sonuna göre 3,2 milyar dolar azalarak 154,6 milyar dolar oldu. Vadeye göre incelendiğinde, 2022 yıl sonuna göre, uzun vadeli kredi borcunun 3,9 milyar dolar azalarak 145,8 milyar dolar; kısa vadeli kredi borcunun (ticari krediler hariç) ise 676 milyon dolar artarak 8,8 milyar dolar düzeyinde gerçekleştiği gözlendi.

Borçluya göre dağılıma bakıldığında, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, bir önceki yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmalarının 8 milyon dolar arttığı, tahvil ihracı biçimindeki borçlanmalarının ise 1,5 milyar dolar azalışla 12,3 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği gözlendi.

Aynı dönemde, bankacılık dışı finansal kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları 40 milyon dolar azalmış, tahvil stoku ise 1,2 milyar dolar azalarak 1,2 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Söz konusu dönemde, finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmalarının 315 milyon dolar azaldığı, tahvil stokunun ise 902 milyon dolar azalarak 8,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği gözlendi.

Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise, 2022 yıl sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmaları 33 milyon dolar artışla 5,1 milyar doları; finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları ise 495 milyo dolar artışla 1,6 milyar dolar düzeyinde gerçekleşti.

Alacaklıya göre dağılım incelendiğinde, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, Haziran sonu itibarıyla tahvil hariç özel alacaklılara olan borç, bir önceki yıl sonuna göre 1,3 milyar dolar artarak 103,7 milyar dolar olarak gerçekleşti. Kısa vadeli kredi borcuna ilişkin olarak ise, tahvil hariç özel alacaklılara olan borcun bir önceki yıl sonuna göre 198 milyon dolar artarak 7,7 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiği gözlendi.

Döviz kompozisyonuna bakıldığında, 145,8 milyar dolar tutarındaki uzun vadeli kredi borcunun yüzde 59,0’ının dolar, yüzde 36,4’ünün Euro, yüzde 1,9’unun Türk lirası ve yüzde 2,7’sinin ise diğer döviz cinslerinden oluştuğu ve 8,8 milyar dolar tutarındaki kısa vadeli kredi borcunun ise yüzde 39,1’inin dolar, yüzde 38,2’sinin Euro, yüzde 15,6’sının Türk lirası ve yüzde 7,1’inin diğer döviz cinslerinden oluştuğu görüldü.

Sektör dağılımı incelendiğinde, Haziran sonu itibarıyla, 145,8 milyar dolar tutarındaki uzun vadeli toplam kredi borcunun yüzde 34,7’sini finansal kuruluşların, yüzde 65,3’ünü ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturdu. Aynı dönemde, 8,8 milyar dolar tutarındaki kısa vadeli toplam kredi borcunun yüzde 76,1’ini finansal kuruluşların, yüzde 23,9’unu ise finansal olmayan kuruluşların borcu oluşturdu.

Özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu, Haziran sonu itibarıyla kalan vadeye göre incelendiğinde, 1 yıl içinde gerçekleştirilecek olan anapara geri ödemelerinin toplam 42,5 milyar dolar tutarında olduğu gözlendi.

Paylaşın

Merkez Bankası Duyurdu: Konut Fiyatları Yüzde 95,9 Arttı

Konut fiyatları, haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 4,8 oranında artarken, bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 95,9, reel olarak ise yüzde 38,0 oranında artış kaydetti.

Haber Merkezi / İstanbul, Ankara ve İzmir’de konut fiyatları haziran ayında bir önceki aya göre, sırasıyla yüzde 4,0, 5,6 ve 4,9 oranlarında artarken, bir önceki yılın aynı ayına göre, sırasıyla yüzde 85,1, 106,0 ve 100,0 oranlarında artış kaydedildi.

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB), Konut Fiyat Endeksi (KFE) Haziran 2023 verilerini açıkladı. Buna göre; Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 4,8 oranında artan KFE, bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 95,9, reel olarak ise yüzde 38,0 oranında artış kaydetti.

İstanbul, Ankara ve İzmir’in konut fiyatlarındaki gelişmeler değerlendirildiğinde, haziran ayında bir önceki aya göre, sırasıyla yüzde 4,0, 5,6 ve 4,9 oranlarında artış gözlendi. Konut fiyatları bir önceki yılın aynı ayına göre, İstanbul, Ankara ve İzmir’de sırasıyla yüzde 85,1, 106,0 ve 100,0 oranlarında artış gösterdi.

Öte taraftan TÜİK’in temmuz ayı verilerine göre; Türkiye genelinde konut satışları temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,7 artarak 109 bin 548 oldu. Konut satışlarında İstanbul 15 bin 724 konut satışı ve yüzde 14,4 ile en yüksek paya sahip oldu.

Satış sayılarına göre İstanbul’u 9 bin 688 konut satışı ve yüzde 8,8 pay ile Ankara, 5 bin 203 konut satışı ve yüzde 4,7 pay ile İzmir izledi. Konut satış sayısının en az olduğu iller sırasıyla 27 konut ile Ardahan, 40 konut ile Hakkâri, 91 konut ile Tunceli oldu.

Ayrıca, Merkezi İngiltere’de bulunan emlak danışmanlık firması Knight Frank 2023 yılına ait Global Konut Fiyat Endeksi’ni yayınladı. Küresel konut fiyatlarının 2015’ten bu yana en yavaş yükselişini yaşadığı 2023 ilk çeyreğinde Türkiye, en yüksek artışın yaşandığı ülke oldu.

Türkiye’de konut fiyatlarının 12 aylık yükselişi yüzde 132,8 olarak kayıtlara geçerken, bu yılın ilk çeyreğindeki artış yüzde 22,2 oldu. 150 şehri kapsayan konut fiyatları araştırmasında da Ankara, İzmir ve İstanbul, dünyada konut fiyatlarının en hızlı yükseldiği iller olarak kayıtlara geçti. Yılın ilk çeyreğinde konut fiyatları Ankara’da yüzde 135,3, İzmir’de yüzde 133 ve İstanbul’da yüzde 127,3 oranında arttı.

Paylaşın

İkinci El Otomobil Piyasasında Durgunluk!

İMAS Başkanı Hayrettin Ertemel, “Ticaret Bakanlığı’mızın aldığı kararların hemen akabinde spekülatif fiyat taleplerinin önüne geçildi. Birebir irtibat noktasında zaman zaman fazladan ücretler talep edilse de Bakanlığımızın denetimleri, piyasadaki talep düşüklüğü ve vatandaşlarımızın bu tür taleplere karşılık vermemesi neticesinde bir süre sonra bu tür uygulamalar da ortadan kalkacaktır” dedi ve ekledi:

“Şu an için spekülatif fiyatlamalar da geri çekilme görüyoruz. Otomobilin fiyat baremine göre ilanlarda 100-150 bin TL’ye kadar indirimler gözlemlenebiliyor, yani fiyatlar olması gerektiği seviyeye geri geliyor.”

Hem sıfır, hem ikinci el piyasasında C Segment sedan araçların çok tercih edildiğini söyleyen Ertemel, “Bu araçların bazılarının ülkemizde üretilmesinden dolayı sağladığı fiyat avantajı ve sahip olduğu konfor sebebiyle vatandaşlarımızın en çok tercih ettiği otomobiller arasında ilk sırada” diye konuştu.

2023 yılının ilk 6 ayında stokların tükendiği 2. el araç piyasasında durağanlık yaşanıyor. Bayilerin stokları tüketememesi nedeniyle fiyatlarda 150 bin TL’ye indirimler gözlemleniyor.

Milliyet‘in haberine göre, konu hakkında açıklamalarda bulunan İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği (İMAS) Başkanı Hayrettin Ertemel, şu ifadeleri kullandı: “Oldukça yüksek satış adetlerine ulaşan ve hatta tarihi rekorlar kıran bir ocak-haziran dönemini geride bıraktık. İkinci elde haziran ayı itibarıyla başlayan düşüş, temmuz ayında da artarak devam etti. İçinde bulunduğumuz ağustos ayı içerisinde de mevcut durağanlık halen devam etmektedir.”

Piyasadaki bu durumun sebeplerine değinen Ertemel, “Bu durumun birden fazla temel sebebi var. Bunlardan bir tanesi krediye erişimde yaşanan zorluklar. Son bir yıldır krediye erişimde bazı güçlükler yaşansa da talepler önemli ölçüde karşılanabiliyordu. Alınan yeni kararlar sonrasında bankalar kredi taleplerine büyük oradan karşılık vermediğinden, bu sebeple talepte azalma söz konusu. Elbette bu piyasanın daha sağlıklı ilerlemesi için alınan kararlar dahilinde geçici bir durum. Bir süre sonra krediye ulaşımın kolaylaşacağı ve satış adetlerine olan etkisinin azalacağı kanaatindeyiz.

Bir diğer etken ise temmuz ayında kapsamı genişleterek uzatılan 6+6 yönetmeliğinin yarattığı etki. Son yıllarda otomobil bir yatırım, bir kayıt dışı ticaret alanı olarak görülüyordu. Bu konunun yarattığı olumsuz etkiler sebebiyle Ticaret Bakanlığımız bir dizi etkili önlem aldı. Önlemlerin neticesinde spekülatif fiyat talepleri durduruldu ve ticaret maksatlı araç alan pek çok kişi için otomobil cazibesini kaybederek bu anlamda da talepler azalmış oldu.

İhtiyaç maksatlı otomobil alacak vatandaşlarımız ise spekülatif fiyatların geri çekilmeye başlaması ve kararların etkisini gözlemlemek maksadıyla planlarını bir müddet ertelemiş durumda. Diğer yandan otomobil fiyatlarının genel olarak yüksek olması da etkenler arasında” diye konuştu.

Fiyatlardaki dalgalanmaya değinen Ertemel, “Ticaret Bakanlığı’mızın aldığı kararların hemen akabinde spekülatif fiyat taleplerinin önüne geçildi. Birebir irtibat noktasında zaman zaman fazladan ücretler talep edilse de Bakanlığımızın denetimleri, piyasadaki talep düşüklüğü ve vatandaşlarımızın bu tür taleplere karşılık vermemesi neticesinde bir süre sonra bu tür uygulamalar da ortadan kalkacaktır. Şu an için spekülatif fiyatlamalar da geri çekilme görüyoruz. Otomobilin fiyat baremine göre ilanlarda 100-150 bin TL’ye kadar indirimler gözlemlenebiliyor, yani fiyatlar olması gerektiği seviyeye geri geliyor” dedi.

Hem sıfır, hem ikinci el piyasasında C Segment sedan araçların çok tercih edildiğini söyleyen Ertemel, “Bu araçların bazılarının ülkemizde üretilmesinden dolayı sağladığı fiyat avantajı ve sahip olduğu konfor sebebiyle vatandaşlarımızın en çok tercih ettiği otomobiller arasında ilk sırada” diye konuştu.

Ertemel sözlerini, “İkinci el otomobil fiyatları, sıfır otomobil fiyatlarından doğrudan etkileniyor. Döviz ve ÖTV gibi otomobil fiyatlarını direkt etkileyen faktörlerde değişiklik olmadığı ve sıfır araçta fiyat artışları yaşanmadığı takdirde ikinci el piyasasında sağlanan mevcut ortam devam edecek ve fiyatlarda kayda değer artışlar olmayacaktır. Hatta düşük talebin de etkisiyle daha da düşüşler görebiliriz. Ancak döviz gibi ana faktörlerde değişim yaşandığı takdirde otomobil fiyatları da buna paralel olarak değişecektir” diyerek noktaladı.

Paylaşın

Bitcoin 29 Bin 200 Doların Altında; Polygon Ve Solana Sert Düştü

Polygon Ve Solana yatırımcısına yüksek oranda kaybettiren kripto para birimleri arasında yer alırken, Bitcoin (BTC) 29 bin 200 doların altına geriledi. Ethereum (ETH) ise bin 850 dolar seviyesinin hemen altında işlem görüyor.

Haber Merkezi / Kripto para piyasaları, haftanın üçüncü işlem günü sert düşüşlere sahne oldu.

Dünyanın en büyük kripto para birimi Bitcoin (BTC) yüzde 0.70 düşüşle 29 bin 132 dolara gerilerken, dünyanın en büyük ikinci kripto para birimi Ethereum (ETH) ise yüzde 1.06 düşüşle bin 821 dolardan işlem görüyor.

Bitcoin’in (BTC) hacmi, son 24 saatte yüzde 8,9 artarak yaklaşık 13,2 milyar dolar olurken, piyasa değeri ise 566 milyar dolar civarında. Diğer önde gelen kripto paralardan, Polygon Ve Solana yatırımcısına yüksek oranda kaybettiren kripto para birimleri arasında yer aldı.

Küresel kripto para birimi piyasalarının değeri, son 24 saatte yüzde 1,43 düşerek 1,15 trilyon dolar civarında işlem görüyor.

Bazı kripto para birimlerinde son durum ise şöyle:

Bitcoin 29,132 dolar, değer kaybı yüzde 0.70
Ethereum 1,821 dolar, değer kaybı yüzde 1.06
Tether 0.9987 dolar, değer kaybı yüzde 0.01
BNB 234 dolar, değer kaybı yüzde 1.84

XRP 0.6023 dolar, değer kaybı yüzde 4.12
Cardano 0.2796 dolar, değer kazancı yüzde 3.31
Dogecoin 0.07069 dolar, değer kaybı yüzde 4.92
Solana 23.45 dolar, değer kaybı yüzde 6.09

Polygon 0.63 dolar, değer kaybı yüzde 6.58
Litecoin 78.4 dolar, değer kaybı yüzde 3.91
Polkadot 4.8 dolar, değer kaybı yüzde 3.36
Tron 0.07643 dolar, değer kaybı yüzde 1.03

Paylaşın

Moody’s’den Dikkat Çeken “Türk Bankaları” Kararı

ABD merkezli kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türk bankacılık sisteminin görünümünü durağan olarak değiştirdi. Öte yandan Moody’s hükümetin Mayıs 2023’teki seçimlerin ardından ortodoks politikalara dönme yönündeki ilk adımlarının, Türk bankaları için faaliyet koşullarını desteklediğini ifade etti.

Moody’s değerlendirmesinde ayrıca, bankaların dış fonlama pozisyonu ve dolarizasyon seviyelerinin iyileştiğini ve özellikle yabancı para olmak üzere likiditenin yeterli kalmasını beklediklerini ifade etti.

Geçen hafta Türkiye’nin ortodoks politikalara dönmesi durumunda not artışı olabileceği mesajını veren Moody’s şimdi de Türk bankalarının görünümünü değiştirdi. Kuruluştan yapılan açıklamada Türk bankacılık sistemi için görünümün durağan olarak değiştirildiği belirtildi.

Bloomberg HT’nin aktardığına göre değerlendirmede Türk bankaları için faaliyet ortamının, ekonomik büyümede beklenen yavaşlama ve devam eden yüksek enflasyon nedeniyle zorlu ve dalgalı olmaya devam ettiğini belirten Moody’s hükümetin Mayıs 2023’teki seçimlerin ardından ortodoks politikalara dönme yönündeki ilk adımlarının, Türk bankaları için faaliyet koşullarını desteklediğini ifade etti.

Moody’s’in değerlendirmesine göre çok yüksek enflasyon, daha yüksek vergiler ve liranın değerinde daha fazla bozulma, tüketici harcamaları üzerinde baskı oluşturacak ve borçluların geri ödeme kapasitesini zayıflatarak bankaların varlık kalitesini baskı altına alacak.

TL’deki değer kaybı ve kredi hacmindeki genişlemenin, 2022’ye kıyasla daha yavaş olsa da, görünüm döneminde sektörün sermaye yeterliliğini zorlayacağını ifade eden Moody’s kârlılığın 2022’de kaydedilen zirvelere göre normalleşeceğini ama yine de güçlü kalmaya devam edeceğini belirtti.

Moody’s değerlendirmesinde bankaların dış fonlama pozisyonu ve dolarizasyon seviyelerinin iyileştiğini ve özellikle yabancı para olmak üzere likiditenin yeterli kalmasını beklediklerini ifade etti.

Paylaşın

Çaya Üç Ayda Yüzde 63.6 Zam

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 3 Mayıs tarihinde yaş çay alım fiyatını açıklamasının ardından, kuru çay fiyatlarına ardı ardına zam geldi. ÇAYKUR’un kuru çay fiyatları 8 Haziran’dan bu yana son 3 ayda toplam yüzde 63.6 oranında zamlandı.

Sektör paydaşları eylül ayında çaya yüzde 15 civarı üçüncü bir zam beklediklerini dile getirmişti. Ancak eylül ayı öncesinde gerçekleştirilen yüzde 4.5’lik zam, eylül ayında da zammın devam edeceği şeklinde yorumlanıyor.

Sektör paydaşları, daha önceki yıllarda buna benzer bir uygulamaya şahit olmadıklarını belirtiyor.

Şeker fiyatlarına yapılan art arda zamların ardından çay fiyatları da yükseldi. ÇAYKUR, çay fiyatlarına haziran başından bu yana üçüncü kez zam yaptı.

Bloomberg HT’de İrfan Donat‘ın derlediği habere göre, 8 Haziran’da kuru çay fiyatlarına yüzde 43 zam yapan ÇAYKUR, ikinci zammını 14 Temmuz’da yüzde 9.5 oranında gerçekleştirmişti.

15 Ağustos itibariyle çaya yüzde 4.5 oranında üçüncü bir zam daha geldi. Böylece ÇAYKUR’un kuru çay fiyatları 8 Haziran’dan bu yana son 3 ayda toplam yüzde 63,6 oranında zamlandı. Yeni fiyat listeleri, toptan satış yapan şirketlere gönderilmeye başlandı.

Hatırlanacağı üzere seçim öncesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 3 Mayıs tarihinde Rize’de gerçekleştirdiği mitingde yaş çay alım fiyatını açıklamıştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biliyorsunuz, geçtiğimiz yıl destek ödemesi ile birlikte yaş çaya kilo başına 7 lira alım vermiştik. Bu yıl için destek ödemesi ile birlikte yaş çay alım fiyatını kilo başına yüzde 64 arttırarak 11 lira 30 kuruşa çıkartıyoruz” açıklamasında bulunmuştu. Bu açıklamaların ardından kuru çay fiyatlarına ardı ardına zam geldi.

Çaya yapılan ikinci zammın ardından temmuz ayında sektör paydaşları eylül ayında çaya yüzde 15 civarı üçüncü bir zam beklediklerini dile getirmişti. Ancak eylül ayı öncesinde gerçekleştirilen yüzde 4.5’lik zam, eylül ayında da zammın devam edeceği şeklinde yorumlanıyor.

Sektör paydaşları, daha önceki yıllarda buna benzer bir uygulamaya şahit olmadıklarını belirtirken, ÇAYKUR’un da tıpkı Türkşeker gibi zamları bölerek aylara yaymaya başladığını düşünüyor.

Paylaşın

Yedi Aylık Bütçe Açığı 434,7 Milyar Lira!

2023 yılı Ocak-Temmuz döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 2 trilyon 819,4 milyar lira, bütçe gelirleri 2 trilyon 384,8 milyar lira ve bütçe açığı 434,7 milyar lira olarak gerçekleşti. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 2 trilyon 506,5 milyar lira ve faiz dışı açık ise 121,7 milyar lira oldu.

Haber Merkezi / Öte yandan temmuz ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 455,8 milyar lira, bütçe gelirleri 504,4 milyar lira ve bütçe fazlası 48,6 milyar lira olarak gerçekleşti. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 418,1 milyar lira ve faiz dışı fazla ise 86,3 milyar lira oldu.

Hazine ve Maliye Bakanlığı temmuz ayına ilişkin merkezi yönetim bütçe dengesi sonuçlarını açıkladı. Buna göre; 2023 yılı Temmuz ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 455,8 milyar TL, bütçe gelirleri 504,4 milyar TL ve bütçe fazlası 48,6 milyar TL olarak gerçekleşti. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 418,1 milyar TL ve faiz dışı fazla ise 86,3 milyar TL oldu.

Merkezi yönetim bütçesi 2022 yılı Temmuz ayında 64 milyar 19 milyon TL açık vermiş iken 2023 yılı Temmuz ayında 48 milyar 574 milyon TL fazla verdi. 2022 yılı Temmuz ayında 47 milyar 325 milyon TL faiz dışı açık verilmiş iken 2023 yılı Temmuz ayında 86 milyar 281 milyon TL faiz dışı fazla verdi.

Merkezi yönetim bütçe giderleri Temmuz ayı itibarıyla 455 milyar 840 milyon TL olarak gerçekleşti. Faiz harcamaları 37 milyar 707 milyon TL, faiz hariç harcamalar ise 418 milyar 132 milyon TL olarak gerçekleşti.

2023 yılında merkezi yönetim bütçe giderleri için öngörülen 5 trilyon 589 milyar 85 milyon TL ödenekten Temmuz ayında 455 milyar 840 milyon TL gider gerçekleşti. Geçen yılın aynı ayında ise 260 milyar 999 milyon TL harcama yapıldı.

Temmuz ayı bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 74,7 oranında artarken, giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2022 yılında yüzde 9,2 iken 2023 yılında yüzde 8,2 oldu.

Faiz hariç bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 71,2 oranında artarak 418 milyar 132 milyon TL olarak gerçekleşti. Faiz hariç giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2022 yılında yüzde 9,8 iken 2023 yılında yüzde 8,5 oldu.

Merkezi yönetim bütçe gelirleri Temmuz ayı itibarıyla 504 milyar 413 milyon TL olarak gerçekleşirken, vergi gelirleri 450 milyar 316 milyon TL, genel bütçe vergi dışı gelirleri ise 47 milyar 335 milyon TL oldu.

2022 yılı Temmuz ayında bütçe gelirleri 196 milyar 980 milyon TL iken 2023 yılının aynı ayında yüzde 156,1 oranında artarak 504 milyar 413 milyon TL olarak gerçekleşti. Bütçe tahminine göre bütçe gelirlerinin Temmuz ayı gerçekleşme oranı 2022 yılında yüzde 7,7 iken 2023 yılında yüzde 10,2 oldu.

2023 yılı Temmuz ayı vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 166,7 oranında artarak 450 milyar 316 milyon TL olurken, vergi gelirlerinin bütçe tahminine göre gerçekleşme oranı ise 2022 yılında yüzde 7,7 iken 2023 yılında yüzde 10,5 olarak kayıtlara geçti.

2023 yılı Ocak-Temmuz döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 2 trilyon 819,4 milyar TL, bütçe
gelirleri 2 trilyon 384,8 milyar TL ve bütçe açığı 434,7 milyar TL olarak gerçekleşti. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 2 trilyon 506,5 milyar TL ve faiz dışı açık ise 121,7 milyar TL oldu.

Merkezi yönetim bütçesi 2022 yılı Ocak-Temmuz döneminde 29 milyar 541 milyon TL fazla vermiş iken 2023 yılı Ocak-Temmuz döneminde 434 milyar 654 milyon TL açık verdi. 2022 yılı Ocak-Temmuz döneminde 180 milyar 888 milyon TL faiz dışı fazla verilmiş iken 2023 yılı Ocak-Temmuz döneminde 121 milyar 703 milyon TL faiz dışı açık verildi.

Merkezi yönetim bütçe giderleri Ocak-Temmuz dönemi itibarıyla 2 trilyon 819 milyar 416 milyon TL olarak gerçekleşti. Faiz harcamaları 312 milyar 951 milyon TL, faiz hariç harcamalar ise 2 trilyon 506 milyar 466 milyon TL oldu.

2023 yılı Ocak-Temmuz döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 96,8 oranında artarak 2 trilyon 819 milyar 416 milyon TL olarak gerçekleşti. Faiz hariç bütçe giderleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 95,6 oranında artarak 2 trilyon 506 milyar 466 milyon TL oldu.

Merkezi yönetim bütçe gelirleri Ocak-Temmuz dönemi itibarıyla 2 trilyon 384 milyar 763 milyon TL olarak gerçekleşti. Vergi gelirleri 2 trilyon 52 milyar 628 milyon TL, genel bütçe vergi dışı gelirleri ise 273 milyar 47 milyon TL oldu.

2022 yılı Ocak-Temmuz döneminde bütçe gelirleri 1 trilyon 462 milyar 390 milyon TL iken 2023 yılının aynı döneminde yüzde 63,1 oranında artarak 2 trilyon 384 milyar 763 milyon TL olarak gerçekleşti. 2023 yılı Ocak-Temmuz dönemi vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 70,7 oranında artarak 2 trilyon 52 milyar 628 milyon TL oldu.

Paylaşın

TÜİK Duyurdu: Tarım Üretici Enflasyonu Yüzde 62,48

Tarım üretici enflasyonu temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 8,03 artış, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 35,14 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 62,48 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 102,10 artış gerçekleşti.

Haber Merkezi / Temmuz tarım üretici enflasyonu endeksinde kapsanan 87 maddeden, 21 maddenin ortalama fiyatında azalış, 59 maddenin ortalama fiyatında ise artış gerçekleşti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi Temmuz 2023 verilerini açıkladı.

Buna göre; Tarım üretici enflasyonu temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 8,03 artış, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 35,14 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 62,48 artış ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 102,10 artış gerçekleşti.

Sektörlerde bir önceki aya göre, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 6,84 artış, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 8,01 artış ve balık ve diğer balıkçılık ürünlerinde yüzde 10,16 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde yüzde 3,00 artış, tek yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 8,04 artış ve çok yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 16,63 artış gerçekleşti.

Yıllık artışın düşük olduğu alt gruplar sırasıyla, yüzde 11,33 ile lifli bitkiler ve yüzde 17,99 ile tahıllar (pirinç hariç), baklagiller ve yağlı tohumlar oldu. Buna karşılık, yıllık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, yüzde 108,92 ile sebze ve kavun-karpuz, kök ve yumrular ve yüzde 90,79 ile canlı kümes hayvanları ve yumurtalar oldu.

Aylık artışın yüksek olduğu alt gruplar yüzde 12,62 ile yumuşak çekirdekli meyveler ve sert çekirdekli meyveler ve yüzde 12,51 ile sebze ve kavun-karpuz, kök ve yumrular oldu. Bir önceki aya göre azalış gösteren tek alt grup ise yüzde 0,45 ile çeltik oldu.

Temmuz 2023’te, endekste kapsanan 87 maddeden, 21 maddenin ortalama fiyatında azalış, 59 maddenin ortalama fiyatında ise artış gerçekleşti.

Paylaşın

2023 Yılında Konut Satışları Yüzde 17,7 Azaldı

Konut satışları 2023 yılının ilk yedi ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,7 azalışla 675 bin 327 oldu. Öte yandan konut satışları temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,7 artarak 109 bin 548 oldu.

Haber Merkezi / Yabancılara yapılan konut satışları temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 28,9 azalarak 2 bin 801 oldu. Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Rusya Federasyonu vatandaşlarına yapıldı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Konut Satış İstatistikleri Temmuz 2023 verilerini açıkladı.

Buna göre; Türkiye genelinde konut satışları temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 16,7 artarak 109 bin 548 oldu. Konut satışlarında İstanbul 15 bin 724 konut satışı ve yüzde 14,4 ile en yüksek paya sahip oldu.

Satış sayılarına göre İstanbul’u 9 bin 688 konut satışı ve yüzde 8,8 pay ile Ankara, 5 bin 203 konut satışı ve yüzde 4,7 pay ile İzmir izledi. Konut satış sayısının en az olduğu iller sırasıyla 27 konut ile Ardahan, 40 konut ile Hakkâri, 91 konut ile Tunceli oldu.

Konut satışları Ocak – Temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 17,7 azalışla 675 bin 327 olarak gerçekleşti.

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 24,1 azalış göstererek 14 bin 533 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 13,3 olarak gerçekleşti. Ocak-Temmuz döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 28,2 azalışla 136 bin 63 oldu.

Temmuz ayındaki ipotekli satışların 3 bin 633’ü; Ocak-Temmuz dönemindeki ipotekli satışların ise 43 bin 132’si ilk el satış olarak gerçekleşti.

Türkiye genelinde diğer konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 27,1 artarak 95 bin 15 oldu. Toplam konut satışları içinde diğer satışların payı yüzde 86,7 olarak gerçekleşti. Ocak-Temmuz döneminde gerçekleşen diğer konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14,5 azalışla 539 bin 264 oldu.

Türkiye genelinde ilk el konut satış sayısı, Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %10,3 artarak 31 bin 641 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk el konut satışının payı yüzde 28,9 oldu. İlk el konut satışları Ocak-Temmuz döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 14,5 azalışla 202 bin 799 olarak gerçekleşti.

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 19,5 artış göstererek 77 bin 907 oldu. Toplam konut satışları içinde ikinci el konut satışının payı yüzde 71,1 oldu. İkinci el konut satışları Ocak-Temmuz döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 19,0 azalışla 472 bin 528 olarak gerçekleşti.

Yabancılara yapılan konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 28,9 azalarak 2 bin 801 oldu. Temmuz ayında toplam konut satışları içinde yabancılara yapılan konut satışının payı yüzde 2,6 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ilk sırayı 996 konut satışı ile Antalya aldı. Antalya’yı sırasıyla 832 konut satışı ile İstanbul ve 263 konut satışı ile Mersin izledi.

Yabancılara yapılan konut satışları Ocak-Temmuz döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 43,9 azalarak 22 bin 76 oldu. Temmuz ayında Rusya Federasyonu vatandaşları Türkiye’den 772 konut satın aldı. Rusya Federasyonu vatandaşlarını sırasıyla 272 konut ile İran, 204 konut ile Irak ve 146 konut ile Ukrayna vatandaşları izledi.

Paylaşın