Petrol Devi Aramco Kar Rekoru Kırdı

Suudi Arabistan’nın ulusal petrol ve doğalgaz şirketi Aramco (Saudi Arabian Oil Company), 2022’nin ikinci çeyreği için 48,4 milyar dolar kârla kendisine ait kar rekorunu kırdı.

BBC Türkçe’nın aktardığı habere göre, geçen yılın aynı döneminde 25,5 milyar dolarlık kâr açıklayan şirket, böylelikle kârını yüzde 90 oranında artırmış oldu.

Bu miktarda bir karın en büyük sebebi, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesiyle birlikte petrol ve gaz fiyatlarının artması oldu.

Rusya, dünyanın en büyük enerji ihracatçılarından birisi. Ancak Batılı ülkeler, enerji ihtiyaçları için Moskova’ya olan bağlılıklarını azaltacaklarını söyledi.

Suudi şirket, rekor kârların yanı sıra üçüncü çeyrek için temettüsünü değiştirmeden 18,8 milyar dolarda tutacağını açıkladı.

Şirket, talebi karşılamak için genişlemeye devam edeceğini söyledi.

Aramco’nun CEO’su Amin Nasser, “Kısa vadedeki ekonomik belirsizlik ve piyasa oynaklığı devam ederken bu yılın ilk yarısında yaşananların sektörde devam eden yatırımların gerekli olduğu görüşümüzü doğruluyor” dedi.

Nasser, “Kısa vadeli küresel tahminler üzerindeki aşağı yönlü ekonomik baskılara rağmen, petrol talebindeki artışın devam etmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Ülke ekonomilerinin Covid-19 pandemisinden kurtulmaya başlaması ve talebin arzı karşılayamaması nedeniyle, petrol fiyatları Ukrayna savaşı öncesinde de yükseliyordu.

ExxonMobil, BP ve Chevron da dahil olmak üzere dünyanın en büyük petrol üreticileri, emtia fiyatlarındaki yükselişin etkisiyle bu dönemde rekor kârlar açıkladı

ABD Başkanı Joe Biden Haziran ayında, Exxon’un “bu yıl Tanrı’dan daha fazla para kazandığını” söyledi.

Paylaşın

‘Elektriğe Zam’ İddiaları Büyüyor

CHP’li Akın, elektrikte üretim maliyetlerindeki artışı sınırlandırmak amacıyla piyasa takas fiyatına (PTF) getirilen tavan fiyat uygulamasının üç ay içerisinde yüzde 50 oranında artarak megavatsaat başına 2 bin 500 liradan 3 bin 750 liraya çıkarılmasının ulusal tarifede zam baskısını artırdığında dikkat çekti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, “Elektrik fiyatlarını frenlemek için 1 Nisan’da hayata geçirilen tavan fiyatın 19 Mayıs ve 1 Haziran’da artırılmasının ardından ulusal tarifede zam yapıldı. Üç ayda üçüncü kez artırılan tavan fiyatın artırılması ulusal tarifede zam baskısı yaratıyor” dedi.

CHP’li Akın, şunları dile getirdi:

“AKP iktidarı ulusal tarifede 1 Ocak’ta yüzde 127’ye varan fahiş zammın ardından KDV indirimi gibi göstermelik adımlar atmıştı. 1 Haziran’da yüzde 15 oranında zam yapılan konut tarifesi böylece 6 ay içinde toplamda yüzde 151 oranında zamlandı.

Temel bir hak olan elektrik kullanımı Türkiye’de fahiş fiyatı nedeniyle ulaşılabilir olmaktan çıkarken; iktidar gizlemeye çalışsa da Türkiye’de çok derin bir enerji yoksulluğu yaşanmaktadır.

Yaz döneminde üretim maliyetlerin daha da artacak

İktidarın yanlış politikaları nedeniyle milli paramız Türk lirasındaki değer kaybı elektrik üretim maliyetlerini yükseltmektedir. Özellikle ithal kömür ve doğalgaz gibi dışa bağımlı girdilerle üretim yapan elektrik santrallerinin maliyetleri bu kapsamda sürekli artmaktadır.

Haziran ayı sonu itibarıyla ithal kömür ve doğalgazla üretim yapan santrallerin payı yüzde 40’a dayanırken; bu durum yaz döneminde üretim maliyetlerin daha da artacağını göstermektedir.

İktidar elektrik üretimindeki maliyet artışını frenleyebilmek amacıyla gün öncesi piyasasına sunulan tekliflerin arz ve talebe göre eşleşmesiyle belirlenen piyasa takas fiyatına (PTF) müdahale ederek 1 Nisan 2022 itibarıyla tavan fiyat uygulaması başlatmıştı.

Fiyat artışını sınırlamak amacıyla getirilen tavan fiyat uygulaması üç ay gibi kısa bir süre içerisinde 2 bin 500 liradan 3 bin 750 liraya çıkarılarak yüzde 50 oranında arttı.

İktidar; sınırlandırılmak istenilmesine karşın elektrikte üretim maliyetleri kontrol edemiyor. Üretim maliyetlerindeki artışın nedeni ise Türk Lirası’ndaki değer kaybıdır. Dolayısıyla iktidar kendi yanlış politikasının faturasını vatandaşa elektrik tarifesinde zam olarak yansıtmamalıdır.

Tavan fiyat artınca tarifede zam yapıldı

PTF tavan fiyatı 1 Nisan 2022’de bir megavatsaat başına ithal girdili santrallerde 2 bin 500 lira, yenilenebilir ve yerli santrallerde ise bin 200 lira olarak belirlenmişti.

Tavan fiyat; 19 Mayıs 2022 tarihinde 2 bin 750 liraya çıkarılırken; 1 Haziran 2022 itibarıyla de 3 bin 200 liraya yükseldi. 1 Haziran’da PFT fiyatının yüzde 16,6 oranında artırılmasının ardından ulusal tarifede de aynı tarihte yüzde 15 oranında zam yapılmıştı.

1 Temmuz itibarıyla tavan fiyatının yüzde 17,2 oranında artması ulusal tarifede zam baskısını daha da artıracaktır.”

Paylaşın

Elektrik Üretim Şirketlerine 3 Yılda 116 Milyar Lira Destek

Şirketlere, milyarlarca liralık piyasa dışı destek ödemesi yapıldı. Elektrik üretim şirketlerine son 10 yılda verilen destekler 133 milyar TL’ye ulaştı. Söz konusu ödemelerin 116 milyar TL’si son 3 yılda gerçekleştirildi.

Emeğiyle yaşayan yurttaşlar başta elektrik olmak üzere enerji faturalarındaki zamlarla daha da yoksullaşırken, elektrik üretim şirketleri ise piyasa faaliyetleri ile elde ettikleri gelirlerin dışında kamu bütçesinden verilen piyasa dışı destekler ve teşviklerle sürekli zenginleşiyor. Söz konusu şirketlere 116 milyar TL’si son 3 yılda olmak üzere 10 yılda toplam 133 milyar TL aktarıldı.

Türkiye’de 80’li yıllarda başlayan elektrik enerjisi sektörünün özelleştirilmesi ve üretimin piyasalaşması, AKP döneminde iktidara yakın bazı çevrelere sermaye transferi araçlarından biri olarak kullanıldı. Bu süreçte şirketlerin Yap-İşlet, Yap-İşlet-Devret, İşletme Hakkı Devri, Varlık Satışı gibi modellerle serbest üretici olarak yeni elektrik santralları yapmaları teşvik edildi. Kamu kurumlarının yatırım yapmalarının da engellendiği bu dönemde şirketlere kamu kaynaklarından sınırsız destekler sunuldu.

Doğrudan transferlerin, maliyet sübvansiyonlarının, vergi muafiyetlerinin, satış fiyatı ve yatırım desteklerinin yanı sıra arazi ve şebeke bağlantısı gibi kaynaklara erişim konusunda da ayrıcalık ve öncelikler sağlandı. Bu şirketlere kamu varlıkları tahsis edildi.

Alım garantisi, ucuz gaz, teşvik

Yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektriğe ABD Doları, yerli kömürden elektrik üreten santralların üretimlerinin bir bölümüne de TL üzerinden sabit fiyat ile alım garantisi verildi. Bazı elektrik üreticilerinin piyasa ortalama satış fiyatından daha yüksek fiyatlarla elektrik satmaları sağlandı. Bazı santrallar, üretimlerinden bağımsız olarak Kapasite Mekanizması adı altında da milyarlık ödemeler alırken, doğal gaz yakıtlı santrallara maliyetinin altında gaz satıldı, yerli kömür santrallarına çevre izni teşviki verildi.

BirGün’den Nurcan Gökdemir’in haberine göre, özelleştirilen yerli kömür yakıtlı santrallarının halkın sağlığını tehdit edecek şekilde üretimini sürdürmesine göz yumulurken çevre mevzuatına aykırı faaliyetlerini ortadan kaldırmaları için verilen süreler defalarca uzatıldı.

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Enerji Komisyonu Üyesi Orhan Aytaç, elektrik üretim şirketlerine piyasa fiyatının üzerinde ve piyasa haricindeki ödemelerin ulaştığı büyüklüğü hesapladı.

133 milyar TL piyasa dışı destek ödemesi

Buna göre, 2018-2021 döneminde üretilen elektrik enerjisinin Piyasa Takas Fiyatı (PTF) ile hesaplanan ederi 338,65 milyar TL oldu. 2012-2021 arasındaki 9 yıllık dönemde, 16 milyar TL’si ilk 6 yılda olmak üzere toplam 133,28 milyar TL piyasa dışı destek ödemesi yapıldı.

Son 3 yılda PTF üzeri ödemelerin, Kapasite Mekanizması ödemelerinin ve doğal gaz santrallarına yakıt maliyeti desteğinin karşılığı ise 117,28 milyar TL oldu. Bu tutar üretilen elektrik enerjisinin toplam piyasa büyüklüğünün yüzde 35’ine ulaştı.

Paylaşın

Elektriğe ‘Kademeli Zam’ Planı

Elektrikte yüzde 30 zam iddiası EPDK tarafından yalanlanırken, şirketlerin Bakan ve EPDK yöneticileriyle görüştüğü doğrulandı. Kaynaklar, kademli şekilde zam planlandığını aktardı.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) elektrik fiyatlarına yüzde 30 oranında bir zam olacağı iddiasını yalanlaması üzerine, enerji şirketleriyle yapılan toplantıya hakim kaynaklar, elektrik fiyatlarının tek seferde büyük bir zam yerine yıl içinde kademeli olarak artırılmasının planlandığını söyledi.

T24’ün Bloomberg’ten aktardığı habere göre, ismini vermeyen iki yetkili, elektrik dağıtım şirketlerinin 21 yöneticisinin geçen hafta Enerji Bakanı Fatih Dönmez ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) yöneticileriyle bir araya gelerek sektörün sorunlarını konuştu.

Şirketler şikayetçi

Şirketle toplantıda yetkililere geçen yıl enerji fiyatları dünya genelinde artarken ve TL zayıflarken kayıplarının 20 milyon liraya kadar çıktığını söyledi. Şirketler, bu yıl daha yüksek liste fiyatları koyulmadığında durumun daha da zorlayıcı olacağını söyledi.

EPDK yalanlamıştı

Elektrik fiyatlarında yüzde 30 oranında zam olacağı iddiası üzerine EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz dün yaptığı açıklamada, “Kurumumuzun gündeminde elektrikte herhangi bir tarife değişikliği yok. Vatandaşlarımızın böylesi mesnetsiz haberlere itibar etmemesini rica ediyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

Paylaşın

TEDAŞ’ta Milyarlık Zarar!

Elektrik dağıtımının 2013 yılında 21 bölgeye bölünerek özelleştirilmesi, biriken borçları ve altyapı eksikliklerini beraberinde getirdi. Yurttaşların dağıtım şirketlerine ödediği bedel son beş yılda üç kat artarken altyapı eksiklikleri de elektrik kesintilerini olağanlaştırdı.

Yurttaşa yüksek faturalar ve elektrik kesintileri ile dönen özelleştirme, şirketleri zenginleştirdi. Ocak-Eylül 2021 döneminde yalnızca dört elektrik dağıtım şirketinin net kârı 1,5 milyar TL olarak hesaplandı. Şirketlerin kasasını doldurduğu 2021 yılında TEDAŞ’ın mevcut kötü ekonomik tablosu daha da bozuldu.

Toplanmayan zarar

BirGün’den Mustafa Bildircin’in haberine göre; elektrik dağıtım şirketlerinin özel şirketlere devrinin gerçekleştirildiği 2013 yılında 4,3 milyar TL’lik zarara imza atan idare, o yıldan sonra mali durumunu toplayamadı. TEDAŞ’ın 2014, 2015 ve 2016 yıllarına ait zararı sırasıyla 539,8 milyon TL, 190,5 milyon TL ve 231,9 milyon TL oldu.

TEDAŞ, 2016 yılından sonra da zarar etmeye devam etti. Buna göre, idarenin 2017 yılı zararı, 2 milyon TL, 2018 yılı zararı ise 41,8 milyon TL olarak kaydedildi. 2018 yılı zararı, önceki yıllara göre daha düşük gerçekleşse de zarar, 2019 itibarıyla yeniden dokuz hanelere ulaştı. Buna göre, 2019 yılında 389,4 milyon TL, 2020 yılında ise 357,4 milyon TL zarar edildi.

Batık gemi

TEDAŞ’ın 2021 yılına yönelik faaliyet raporu da kötü gidişin devam ettiğini ortaya koydu. Rapora göre, TEDAŞ’ın, 2021 yılı zararı 106 milyon TL ile ifade edildi. İdarenin içinde bulunduğu olumsuz ekonomik durum, TBMM KİT Komisyonu toplantısında da gündeme getirildi.

CHP Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, TEDAŞ’ın 2013-2020 dönemindeki toplam zararının 6 milyar 340 milyon 586 bin TL olduğunu vurgulayarak, “Bir milletvekili arkadaşımız, ‘TEDAŞ amiral gemisidir’ dedi. Doğru TEDAŞ bir gemidir ama Titanic gibi batan bir gemidir” dedi.

Paylaşın

Elektriğe En Az Yüzde 30 Zam Yolda

Ankara’da geçen Perşembe günü düzenlenen Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) 14’üncü Sektör Değerlendirme Toplantısı öncesinde elektrik dağıtım şirketlerinin patron ve yöneticileri, Enerji Tabii Kaynaklar Fatih Dönmez ile kahvaltıda bir araya gelmişti.

Toplantıda şirketlerin yetkilileri kur farkı ve uluslararası piyasalarda artan enerji maliyetlerini gerekçe göstererek elektrik satış bedelleri için yüzde 50 oranında bir zam talebinde bulundu.

DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün edindiği bilgilere göre yapılan değerlendirmeler sonrasında 1 Temmuz’dan geçerli olmak üzere en az yüzde 30 zam yapılması konusunda görüş birliğine varıldı. Toplantıda alınan karar uyarınca Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) 1 Temmuz’da yüzde 30’luk zam kararını alması bekleniyor.

Son zam 1 Haziran’da yapılmıştı

Elektrikte son zam, üç aylık tarife dönemi olmamasına karşın 1 Haziran’da mesken aboneleri için yüzde 15, sanayi ve ticarethane aboneleri için yüzde 25 oranında yapılmıştı. Son zamla birlikte yılbaşından bu yapılan zamların oranı birinci kademe için yüzde 58’i, ikinci kademe için yüzde 137’yi buldu.

Şu anda birinci kademede üst sınır olan 230 kWh’lık kullanımda fatura bedeli 332 TL’yi buluyor. Yüzde 30 zam gelmesi halinde bu fatura 430 TL’yi aşacak. İkinci kademede ise alt sınır olan 475 TL’lik fatura bedeli 760 TL’ye çıkacak.

“Yüzde 87’sini özel sektör üretiyor”

Uzmanlara göre zamların asıl sebebiyse 2013 yılından itibaren başlatılan özelleştirme süreci. Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özdağ, geçen yıl 1 Haziran’dan bu yana sanayicilerin kullandığı elektrikte yüzde 289 oranında zam yapıldığını, benzer oranlardaki zamların tüm abone grupları için geçerli olduğunu söyledi.

TÜİK’in açıkladığı yıllık enflasyon oranının yüzde 73, ENAG’a göre de yüzde 160 oranında bir enflasyon oranı belirlendiğini hatırlatan Özdağ, “Elektrik zamları, enflasyonun çok üstündedir. Dolayısıyla bu bir zam değil sermaye aktarımıdır” değerlendirmesini yaptı. Bu yılın başından beri Türkiye’de elektriğin yüzde 87’sinin özel sektör eliyle üretildiğine dikkat çeken Özdağ, “Piyasaya teslim edilmiş bir yapı var ve konuşulan rakamlar tamamen özelleştirmeden kaynaklanan özel sektör kredisi ve benzer bedellerin ödenmesi ile ilişkilidir” şeklinde sözlerini sürdürdü.

“Faturalarda özelleştirme bedeli var”

Özdağ, elektrik üretiminde tercih edilen yakıt türünün de zamlarda etkili olduğunu savundu. Elektrik enerjisi altyapısının ithal yakıtlara dayalı kurulduğunu kaydeden Özdağ, iktidarın ithal fosil yakıtlardan vazgeçmediğini söyledi.

Türkiye’de kapasite kullanım oranının da çok düşük olduğunu kaydeden Özdağ, “Kapasite kullanım oranı yüzde 37’lerde. Maalesef bizim ödediğimiz faturalar içerisinde çalıştırılmayan santrallerin maliyetleri vardır, Özelleştirme bedeli vardır” dedi. Özdağ, elektrik enerjisinde kamunun ana belirleyici olması halinde zam yerine indirim olacağı iddiasında bulundu.

“Zamların kaynağı özelleştirme”

Enerji ve iklim uzmanı Önder Algedik de kamu kurumu olan Elektrik Üretim Anonim Şirketi (EÜAŞ) ile özel şirketlerin elektrik satış bedelleri arasındaki farka dikkat çekti. EÜAŞ’ın 2013 yılında 1 birim olan elektrik satış fiyatının bugün yalnızca 1,8 birime ulaştığını, ancak buna karşın özel sektörde elektrik üretim bedelinin o tarihten bu yana 4,08’e çıktığını söyledi.

Algedik, piyasada özel sektörün hakimiyeti oranında fiyatların da yükseldiğini, bunun dağıtım bedellerinde daha fazla olduğunu vurguladı. Kamu tarafından 2013 yılında sağlanan elektrik dağıtım hizmetinde 1 birim olan bedelin bugün özel sektör eliyle yürütüldüğünde 6,72 birime çıktığını kaydetti. Algedik, “Rakamlar, zamların kaynağının özelleştirme olduğunu ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı.

TEDAŞ, 2021’i de zararla kapattı

Öte yandan 2013 yılında özelleştirildikten sonra her yıl zarar etmeye devam eden Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’nin (TEDAŞ) 2021 yılını da zararla kapattığı ortaya çıktı.

TEDAŞ’ın geçtiğimiz günlerde yayınladığı 2021 yılı faaliyet raporuna göre kurumun geçen yılki zararı 106 milyon TL’ye ulaştı. Böylece son dokuz yıllık toplam zarar 6 milyar 446 milyon TL’ye ulaştı.

Paylaşın

Akaryakıt Tasarrufu Mümkün Mü, Doğru Bilinen Yanlışlar Neler?

Akaryakıt fiyatları dünya çapında hızla artıyor. Türkiye’de geçerli olmak üzere benzine 2,18 TL, otogaza (LPG) ise 54 kuruş zam yapılması bekleniyor. İstanbul’da ortalama motorinin litre fiyatı 27,89 TL, benzinin litresi 26,23 TL, otogazın litre fiyatı ise 12 TL’ye yakın.

Geçtiğimiz günlerde İngiltere’de de benzin fiyatları rekor düzeye çıktı. Ülkede bu hafta ortalama bir aracın deposunu doldurmanın maliyeti ilk kez 100 sterlini (yaklaşık 2128 TL) aştı.

Benzin fiyatlarındaki artışın önümüzdeki dönemde sürmesi muhtemel. Peki araç sahiplerinin çeşitli önlemlerle benzin tasarrufu yapabilmeleri mümkün mü? Bu konuda doğru bilinen yanlışlar neler?

Saatte 90 kilometre hızla gitmek

Çok sayıda sürücü, yakıt verimliliği için saatte 90 kilometre hızla gitmeyi öneriyor. Ancak İngiltere merkezli RAC otomotiv hizmetleri şirketine göre bu bir şehir efsanesi ve yakıt tasarrufu için optimum bir hız seviyesi yok.

RAC, saatte 90 kilometre hız seviyesinin bir zamanlar yapılan yakıt verimliliği denemelerinden alındığını ve günümüzde kullanılan araçlarda geçerli olmadığını belirtiyor, yakıt tasarrufu için hız seviyesinin aracın modeline ve boyutuna göre saatte 72-80 arasında değiştiğini vurguluyor.

RAC aynı zamanda sürücülerin uzun yolculuklarda hız seviyelerini düşürmelerini de tavsiye ediyor, dışarıdaki hava direncine karşı hızlanmanın daha çok benzin tüketilmesine neden olduğuna dikkat çekiyor.

Klima mı pencere mi?

İngiliz otomotiv şirketi AA’ya göre araçlarda klima açmak benzin tüketimini yüzde 10 oranında artırıyor. Klima ilk açıldığında aracın içindeki ısıyı düşürmek için çok yoğun çalışıyor ve böylece daha çok benzin harcanıyor.

Diğer taraftan pencereyi açınca dışarıdan gelen hava aracı yavaşlatıyor, hız seviyesini sabit tutmak için sürücü gaza basıyor ve motor daha yoğun çalışıyor. Böylece daha çok benzin harcanıyor.

Bu iki seçenek arasında kaldığınızda gittiğiniz hıza göre karar verebilirsiniz. Yavaş gidiyorsanız pencere açmak, 80 kilometreden hızlı gidiyorsanız ise klimayı kullanmak daha tasarruflu olabilir.

Boş viteste gitmek iyi fikir mi?

Araçlarda boş viteste gitmenin daha az benzin tüketimine neden olduğu söyleniyor. Ancak otomobil güvenliği alanında çalışanlar bunun doğru olmadığını, üstelik boş viteste gitmenin tehlikeli olduğunu söylüyor. Boş viteste aracı kontrol etmenin zorlaştığı belirtiliyor.

AA, yeni üretilen araçların büyük çoğunluğunda artık elektrikli bir mekanizma olduğunu, sürücü ayağını gazdan çekince otomatik olarak benzin kullanımının kesildiğine dikkat çekiyor ve bu yüzden boş viteste gitmenin tasarruflu olmadığını söylüyor.

Aracın seyir kontrolünde kullanılması tasarruf sağlar mı?

Seyir kontrolü, sürücünün aracın içinde kalacağı hızı ayarlamasına ve gaz pedalına basmadan seyahat etmesine olanak sağlıyor.

Sürücüler devamlı gaz ve fren pedallarına basmadan, seyir kontrolünde araç kullanmanın daha tasarruflu olduğunu düşünüyor.

Ancak otomobil uzmanlarına göre bu yalnızca uzun ve eğimi az olan otoyollarda geçerli ve seyir kontrolü sistemi yokuşlu yollarda yavaşladığı için benzin tüketimi artıyor.

Buna örnek olarak seyir kontrolüyle yokuş aşağı gitmek örnek gösteriliyor. Bu durumda araç, önünde ne olduğunu göremediği için olması gerektiğinden daha yavaş gidiyor ve daha çok benzin harcıyor.

Lastiklerinizi yeterince şişirmezseniz ne olur?

Yeterince şişirilmemiş lastikler de aracın daha fazla benzin tüketmesine neden oluyor. Sürücülerin özellikle uzun yolculuklardan önce lastiklerini kontrol etmesi tavsiye ediliyor.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın

2021’de Bir Milyon 197 Bin Abonenin Doğal Gazı Kesildi

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun (EPDK) resmi verileri de Türkiye’deki ekonomik krizi ortaya koydu. EPDK verilerine göre 2020 yılında bir milyon 279 bin 990 aboneye doğal gaz kesintisi yapıldı.

Kesintilerin yaklaşık yüzde 65,7’si fatura bedeli zamanında ödenmemesinden kaynaklanırken, faturasını ödeyemediği için doğal gazı kesilen abone sayısı 840 bin 954 oldu.

EPDK verilerine göre 2020 yılındaki kriz geçen yıl da devam etti. 2021 bir milyon 620 bin 64 aboneye doğal gaz kesintisi yapıldı. Bu kesintilerin de yaklaşık yüzde 73,9’u fatura bedelinin zamanında ödenmemesinden kaynaklanırken, söz konusu yılda doğal gazı kesilen abone sayısı ise bir milyon 197 bin 228 oldu.

Her 15 aboneden birinin faturası kesildi

Sözcü’den Başak Kaya’nın haberine göre 2021’de faturasını ödeyemediği için doğal gazı kesilen abone sayısı 2020’e göre 356 bin 274 abone arttı. Toplam abone sayısının 17 milyon 885 bin 750 olduğu dikkate alındığında faturasını ödeyemediği için her 15 aboneden birinin doğal gazı kesildi. 2021 yılında faturasını ödeyemediği için doğal gazı kesilen abone sayısı yüzde 43,2 oranında arttı.

‘Isınma gibi temel bir ihtiyaç artık lükse döndü’

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, söz konusu rakamlara ilişkin şu değerlendirmede bulundu;

“Bu durum, gizlenmek istense de Türkiye’deki enerji yoksulluğunu gözler önüne seriyor. İktidar 2020 yılında Karadeniz doğal gazı ile ilgili müjde vererek faturaların düşeceği vaadinde bulundu. Bu müjdeden bir yıl sonra 2021 yılında ise faturasını ödeyemediği için doğal gaz kesintisi yapılan abone sayısı rekor oranda arttı. İktidar gizlemek istese de her apartmanda, her sokakta bir komşumuzun doğal gazı kesildi. Isınma gibi temel bir ihtiyaç artık lükse döndü.”

Paylaşın

Doğalgaza Yüzde 30, Elektriğe Yüzde 15 Zam

Konutlarda kullanılan doğalgaza yüzde 30, elektrik üretimi için kullanılan doğalgaza yüzde 16, elektrik üretimi dışında kullanılan doğalgaza yüzde 10, elektriğe, meskenlerde yüzde 15, sanayi ve ticarethanelerde yüzde 25 zam geldi. Zamlar 1 Haziran 2022 itibarıyla geçerli olacak.

Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ) web sitesinde, Haziran ayına ilişkin doğal gaz toptan satış tarifesini yayımladı.

Tarifeye göre BOTAŞ’ın konut tüketicileri için gaz dağıtım şirketlerine Haziran’da uygulayacağı satış fiyatı bin metreküp doğal gaz için 3 bin 264 lira oldu. Mayıs ayına göre bu rakam yüzde 30’luk bir artışa işaret ediyor.

BOTAŞ açıklamasında dünya genelinde artan enerji fiyatlarına işaret edilerek bazı Avrupa başkentlerinde konut doğal gaz birim fiyatlarının Türkiye’ye göre daha yüksek olduğu belirtildi.

Elektrik üretim amaçlı tarifede bin metreküp doğal gazın fiyatı ise 12 bin 500 lira olarak belirlendi. Bu rakam Mayıs ayına göre yüzde 16 artışa işaret ediyor.

Sanayi abonelerinin tarifesi bin metreküp doğal gaz için 10 bin 416 lira olurken önceki aya göre yüzde 10’luk bir artış gerçekleşti.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) faaliyet bazlı, nihai ve yeşil tarife tabloları Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayımlandı.

Buna göre, ilk kademede bulunan mesken abonelerinin tarifesinde kilovatsaat başı fiyat 129,0639 kuruş, yüksek kademede yer alanların tarifesinde ise kilovatsaat başı fiyat, 192,7977 kuruş oldu.

İlk kademede yer alan ticarethane abonelerinin tarifesinde elektriğin kilovatsaat fiyatı, 208,9154 kuruş, yüksek kademedeki kilovatsaat fiyat da 278,0099 kuruş olarak belirlendi.

Alçak gerilim sanayi abonelerinin elektrik tarifesinde kilovatsaat fiyatının 287,5739 kuruş olması kararlaştırıldı.

Öte yandan, yeşil tarifede kilovatsaat fiyatı 268,2821 kuruş olarak belirlendi.

Paylaşın

Benzin Ve Motorine Bir Zam Daha!

Benzine 28 Mayıs gece yarısından itibaren geçerli olmak üzere zam yapılırken, motorin fiyatlarında da artışa gidildi. Öte yandan LPG fiyatları ise bir önceki akşam 36 kuruş oranında zamlandı. Gelen zam sonrası benzin fiyatları, motorin fiyatları değişti.

Habertürk’ün sektör kaynaklarından aktardığına göre, 28 Mayıs tarihinden itibaren geçerli olmak üzere litrede benzine 70 kuruş, motorine 97 kuruş zam geldi. Dün gece benzine 1 lira 43 kuruş, motorine 1 lira 38 kuruş zam gelmişti. Bir önceki gün ise otogaz fiyatına 36 kuruş zam gelmişti.

Yeni fiyatlar;

Yeni yapılan zamla birlikte, benzinin litre fiyatı yaklaşık olarak İstanbul’da 24,99 TL’ye, Ankara’da 25,10 TL’ye, İzmir’de 25,11 TL’ye yükseldi.

Motorinin litre fiyatı ise yaklaşık olarak İstanbul’da 24,38 TL’ye, Ankara’da 24,49 TL’ye, İzmir’de 24,50 TL’ye yükseldi.

İstanbul

  • İstanbul Avrupa yakasında bir litre benzin fiyatı 24,99 TL’den işlem görüyor.
  • İstanbul motorin litre fiyatı Avrupa Yakası’nda 24,40 TL
  • İstanbul Anadolu yakasında bir litre benzin fiyatı 24,99 TL’den işlem görüyor.
  • İstanbul motorin litre fiyatı Anadolu Yakası’nda 24,38 TL

Ankara

  • Ankara benzin fiyatları: 25,07 TL
  • Ankara motorin fiyatları: 24,48 TL

İzmir

  • İzmir benzin fiyatı: 25,09 TL
  • İzmir motorin fiyatı: 24,49 TL
Paylaşın