Devletin Yeni Gelir Kapısı “Para Cezaları”

Para cezaları devletin vazgeçemediği gelir kapısına dönüştü. Yargı, idari, vergi ve diğer para cezaları adı altında dört ayrı başlıkta toplanan cezalar, 2024 yılının ilk beş ayında 48 milyar liraya ulaştı.

2023 yılının aynı döneminde 12,6 milyar lira tutarında para cezası toplanırken, 2023 yılının tamamında 60,5 milyar lira toplandı. Başka bir ifadeyle geçen yılın tamamında toplanan para cezası gelirinin yüzde 79’u bu yılın ilk beş ayında Hazine’nin kasasına girdi.

Milyonlarca, çalışan ve emekli yüksek enflasyon altında zam alamazken, ekonomi yönetimi çıkardığı yeni vergilerin yanında bir de trafik cezaları ile halka yüklendi.

Birgün’den Havva Gümüşkaya’nın haberine göre; Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Başkanlığı verilerine göre yılın ilk altı ayında 13,4 milyon adet trafik cezası kesildi. Sadece Haziran ayında 2 milyon 357 bin trafik cezası uygulandı. Jandarma bölgesinde ise 2024’ün ilk altı ayında toplamda 961 bin 253 trafik cezası kesildi. Jandarmanın kestiği trafik para cezalarının parasal tutarı 2 milyar 698 milyon 27 bin TL oldu.

Kesilen ceza sayısına paralel olarak Hazine’nin trafik cezası geliri de katlandı. Hazine, Ocak-Mayıs döneminde trafik para cezası adı altında 14 milyar 596 milyon TL gelir kaydetti. Trafik cezaları kaleminde yılın başında 20 milyar 528 milyon TL olarak belirlenen bütçe hedefinin yüzde 70’i Ocak – Mayıs döneminde toplandı.

2023 yılının Ocak-Mayıs döneminde trafik cezaları adı altında 4 milyar 212 milyon TL’lik gelir kaydeden Hazine’nin trafik para cezası gelirleri bir yılda yaklaşık 3,5 kat arttı.

Para cezaları katlandı

Sadece trafik cezası değil diğer para cezaları da devletin vazgeçemediği gelir kapısına dönüştü. Yargı, idari, vergi ve diğer para cezaları adı altında dört ayrı başlıkta toplanan para cezaları Ocak-Mayıs döneminde 48 milyar TL’ye ulaştı.

Son yıllarda merkezi yönetim bütçe gelirleri içerisinde önemli bir yer kaplayan para cezalarının yüzde 51’ini vergi cezaları, yüzde 44’ünü ise idari para cezaları oluşturdu.

Geçen yılın aynı döneminde 12,6 milyar TL tutarında para cezası toplanırken 2023 tamamında 60,5 milyar TL toplandı. Başka bir ifadeyle geçen yılın tamamında toplanan para cezası gelirinin yüzde 79’u bu yılın ilk beş ayında Hazine’nin kasasına girdi.

2024’ün başında vergi, harç ve cezalarda yeniden değerleme oranında yüzde 58,46 artış yapıldı. Ocak itibarıyla kırmızı ışıkta geçmenin cezası bin 506 TL’ye, hatalı park cezası 690,89 TL’ye yükseldi. Hız sınırını yüzde 10 ile yüzde 30’a kadar aşmanın cezası bin 506 TL’ye, yüzde 50’den fazla aşmanın cezası 6 bin 439 TL’ye çıktı. Alkollü araç kullanmanın cezası da 6 bin 439 TL’ye ile 12 bin 977 TL arasında yer aldı. Araç kullanırken cep telefonu ile konuşmanın cezası bin 510 TL oldu.

2025 yılı için yeniden değerleme oranı Ekim ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla belli olacak.

Paylaşın

TÜİK’in Enflasyon Sepeti: Kira 5 bin 844, Zeytinyağı 113, Muayene Ücreti 33,69 Lira

TÜİK’in “Kamuoyu yanlış yorumluyor ve bu da yanlış anlamalara yol açıyor” gerekçesiyle nisan 2022 yılından sonra açıklamayı durdurduğu madde sepeti fiyat listesini kendi hesaplayan Alaattin Aktaş, “Verilerin üstü karartıldı ama tümüyle örtülmedi” dedi.

Alaattin Aktaş’ın hesapladığı madde sepetinde; Kiranın 5 bin 844, zeytinyağının 113, muayene ücretinin 33,69, kuru soğanın 7,76, yurt ücretinin 457, taksi ücretinin 75,26 lira olduğu gözlemlendi.

Ekonomim.com yazarı Alaattin Aktaş, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Nisan 2022’den beri yayımlamadığı madde sepeti fiyat listesini kendi hesapladı. TÜİK’in enflasyon hesabında kullandığı ancak kamuoyundan sakladığı madde fiyatları için Aktaş “Verilerin üstü karartıldı ama tümüyle örtülmedi” dedi.

Aktaş, esas tartışılması gerekenin “artış oranının doğru olup olmadığından çok son fiyatın gerçekçi olup olmadığı” olduğunu söyleyip hesaplamayı nasıl yaptığını şu sözlerle anlattı: Her ne kadar TÜİK Nisan 2022’de son kez açıkladığı madde fiyatlarına artık haber bültenlerinde yer vermiyorsa da arşivler sağ olsun! O veriler bir yerlerde duruyor.

Tek tek gidelim… TÜİK maddeleri gruplandırıyor; dolayısıyla elmayla armut aynı sepete atılınca birim fiyat ortadan kalkıyor. Ama fiyat değişimini gösteren endeksler, yani sepetin fiyat değişimi, bir başka ifadeyle madde gruplarına göre değişim açıklanıyor… Ama bazı mal ve hizmetlerde endeksler gruplandırılarak değil, her bir madde için açıklanıyor. Zaten bunlarda fiyatın geçen ay hangi düzeyde alındığını kesin olarak bulabiliyoruz.

Şimdi elimizde 2022 Nisan’ındaki endeks hesaplamasında dikkate alınan fiyatlar var. Aradan geçen 26 ayda o madde ya da madde grubundaki fiyat değişiminin ne olduğu var. Geriye kalıyor ilgili maddenin ya da madde grubunun 2022 nisanındaki fiyatını o kalem ya da grup için 26 aylık döneme ilişkin olarak açıklanan endeks artışı ölçüsünde artırmak… Nisan 2022’deki fiyata aradan geçen 26 aydaki fiyat değişimini ekledim. Bu fiyat değişimi verisi TÜİK’e ait.

Bu oran doğrudur, değildir; bugün onunla fazla ilgilenmiyorum. Varmak istediğim, başlıca kalemlerin Haziran 2024 itibarıyla hangi fiyattan endekse dahil edildiği. Dolayısıyla peşin peşin söyleyeyim; ‘Ama TÜİK artışı düşük gösteriyor’ gibi gerekçeleri bu yazı özelinde bırakın; konu artış oranının doğru olup olmadığından çok son fiyatın gerçekçi olup olmadığı.

Aktaş’ın hesaplamasıyla TÜİK’in madde fiyat listesinden bazı örnekler şöyle: Un 20,75; Ekmek 35,26; Makarna 29,19; Dana Eti 433,32; Tavuk Eti 101,45; Süt 29,72; Beyaz Peynir 147,69; Yumurta 2,47; Zeytinyağı 113,37; Domates 28,69; Kuru Soğan 7,76; Salça 49,18; Zeytin 134,96; Toz şeker 20,73; Su 4,83; Pideler 98,96; Burgerler 79,33; Sıcak İçecekler 18,44; Ayran 18,12; Kira 5 bin 844; Yurt Ücreti 457; Uzman Doktor Muayene Ücreti 33,69; Diş Çekme Ücreti 901,75; Taksi Ücreti 75,26; Cep Telefonu Faturası 206.

Listenin tamamına Alaattin Aktaş’ın ekonomim.com’daki yazısından ulaşabilirsiniz.

Paylaşın

Gıda Fiyatları Dünya Genelinde Gerilerken Türkiye’de Yükseldi

Gıda fiyatları dünya genelinde gerilemeye devam ederken, Türkiye’de artış eğilimini sürdürdü. Gıda fiyatları dünya genelinde yıllık yüzde 2 seviyesinde gerilerken, Türkiye’de ise yıllık yüzde 68’in üzerinde arttı.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) derlediği tahıllar, yağlı tohumlar, süt ürünleri, et ve şeker fiyatlarındaki aylık değişimleri izleyen dünya gıda fiyatları endeksi Mayıs’taki revize edilmiş düzeyde kaldı. Haziran’da da 120,6 oldu. Mayıs gıda fiyatları endeksi daha önce 120,4 olarak açıklanmıştı.

Bloomberg’in haberine göre, Haziran’da dünya gıda fiyatları endeksi bir yıl önceki düzeyin yüzde 2,5, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından Mart 2022’de çıktığı tarihsel zirvenin de yüzde 24,8 altındaydı.

Küresel gıda fiyatları endeksinin Haziranda sabit kalmasında bitkisel yağlar, şeker ve süt ürünleri fiyatlarındaki artışın tahıl fiyatlarındaki düşüşünle dengelenmesi etkili oldu.

Tahıl Fiyat Endeksi, Haziranda başlıca ihracatçı ülkelerdeki iyi hasat beklentileriyle önceki aya göre yüzde 3 geriledi.

Bitkisel Yağ Fiyat Endeksiyse palmiye yağına artan küresel talep ve Amerika kıtasındaki soya ve ayçiçek yağlarına yönelik güçlü taleple yükseldi. Buna göre, Bitkisel Yağ Fiyat Endeksi haziranda bir önceki aya kıyasla yüzde 3,1 yüksek gerçekleşti.

Şeker Fiyat Endeksi, olumsuz hava koşullarının Brezilya ve Hindistan’daki üretime muhtemel etkisine ilişkin kaygılar nedeniyle yüzde 1,9 arttı.

Aynı dönemde FAO Süt Ürünleri Fiyat Endeksi, güçlü perakende satışlar, Batı Avrupa’da mevsimsel bağlamda düşen süt teslimatları ve Okyanusya bölgesindeki düşük stoklar nedeniyle yüzde 1,2 yükseldi. Öte yandan tereyağı fiyatları da söz konusu etkiler nedeniyle 24 ayın en yüksek düzeyine çıktı.

Et Fiyat Endeksi ise domuz, büyükbaş ve küçükbaş hayvan etlerinin uluslararası fiyatlarındaki hafif artışların, kümes hayvanları etlerinin fiyatlarındaki hafif düşüşle dengelenmesi sonucunda Haziran’da değişmeden kaldı.

Paylaşın

TESK’ten İktidara Çağrı: Zamları Durdurun Artık

TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Zamları bir çare gibi görüp ekonominin düzelme noktasındaki sağlanan başarı bence bu sıkıntıdan daha büyük. Yapılması lazım gelen üretimin artışının sağlanması ve temel girdi maliyetlerinde düşüş sağlanması. Kiralardaki ve vergilerdeki adaletin tesis edilmesi bu açığı ancak kapatır” dedi ve ekledi:

“Yoksa günlük tüketilen ürünlere, günlük malzemelere zam yapmayla hepsini ilgilendirir. Bir ciklette 1 gramlık şeker var ama şekerin maliyetindeki 1 liralık lokomotif ürünlere yapılan zam vatandaşa 10 TL olarak geri dönüyor. Dolayısıyla tedbir olarak düşünülen, ekonominin düzelmesi için çabalar sıkıntı doğuruyor. Zamları durdurun artık.”

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, son dönemde yapılan zamlarla ilgili açıklama yaptı. Cumhuriyet’in aktardığına göre, Palandöken, şöyle konuştu:

“Son yapılan zamlarla enflasyonun düşmesini beklemek mümkün değil. Mevsimin yaz olması ama zamların peş peşe gelmesi ile hem tarla bitkilerinin hem de sebze meyve vs. gibi diğer ürünlerin düşmesini beklemek mümkün değil. Çünkü akaryakıta gelen zam var. Elektriğe gelen zam bildiğiniz üzere yüzde 38. Daha arkasından doğalgaz zamlarını ilave edince hizmet sektöründe fiyatların geri gelmesi mümkün değil.

Enflasyonun düşmesi için piyasalara bir güven verilmesi yani zam yapılmaması lazım. Hem hizmet sektöründe hem de zorunlu kullanılması gereken elektrik, doğal gaz akaryakıt zamları üst üste geldi. Kamyon gelecek neyle gelecek? Vatandaş otobüse binecek, seyahat edecek ve dolayısıyla bu zamları siz de yapmayın demek mümkün olmayacak. Bunun için yapılması gereken evvela piyasalara güven vermek.

Artık ekonomi düzeldi sinyali ile vatandaş ancak bu yapılan zamları aynı şekilde almış oldukları ücretlerle karşılaması da mümkün değil. Bildiğiniz üzere sigara ve alkollü içeceklere yapılan zamlar paket başına 10 TL’yi buluyor bir de ÖTV geliyor aynı şekilde bunlar ilave edildiğinde kullanılan diğer malzemelere de aynı şekilde intikal ediyor. Yani temel gıda maddesinden konfeksiyon sektörüne elektrik kullanacak ki üretim yapsın. Doğal gaz kullanacak ki üretim yapsın, akaryakıt kullanacak ki ürünün sevkiyatını yapsın.

“Zamları durdurun artık”

Dolayısıyla zamları bir çare gibi görüp ekonominin düzelme noktasındaki sağlanan başarı bence bu sıkıntıdan daha büyük. Yapılması lazım gelen üretimin artışının sağlanması ve temel girdi maliyetlerinde düşüş sağlanması. Kiralardaki ve vergilerdeki adaletin tesis edilmesi bu açığı ancak kapatır. Yoksa günlük tüketilen ürünlere, günlük malzemelere zam yapmayla hepsini ilgilendirir. Bir ciklette 1 gramlık şeker var ama şekerin maliyetindeki 1 liralık lokomotif ürünlere yapılan zam vatandaşa 10 TL olarak geri dönüyor. Dolayısıyla tedbir olarak düşünülen, ekonominin düzelmesi için çabalar sıkıntı doğuruyor. Zamları durdurun artık.”

Paylaşın

Mehmet Şimşek’e Göre Ekonomi İyiye Gidiyor!

Ekonomiye ilişkin açıklamalarda bulunan Bakan Şimşek, “Borçlanma faiz oranlarımız düşüyor. Programımız sayesinde ülkemize yatırımcı ilgisi artmaya ve CDS risk primimiz gerilemeye devam ediyor” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Dezenflasyon sürecinde daha da iyileşecek makro göstergelerimizle birlikte borçlanma maliyetlerimiz düşüşünü sürdürecek ve kamu maliyesindeki olumlu görünüm güçlenecektir.”

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından ekonomiye dair açıklamalarda bulundu.

Açıklamasında, borçlanma faiz oranlarının düşüşe geçtiğini ve yatırımcı ilgisinin artmakta olduğunu belirten Mehmet Şimşek, şu ifadeleri kullandı.

“Borçlanma faiz oranlarımız düşüyor. Programımız sayesinde ülkemize yatırımcı ilgisi artmaya ve CDS risk primimiz gerilemeye devam ediyor. Azalan risk primi ve gerileyen enflasyon beklentileriyle hazine tahvil faizleri düşüyor.

2 yıl vadeli TL cinsi gösterge tahvilin faizi marta göre yaklaşık 1000 baz puan geriledi. 5 ve 10 yıl vadeli dolar cinsi tahvillerin faizi ise nisandan bu yana yaklaşık 50 baz puan düştü.

Dezenflasyon sürecinde daha da iyileşecek makro göstergelerimizle birlikte borçlanma maliyetlerimiz düşüşünü sürdürecek ve kamu maliyesindeki olumlu görünüm güçlenecektir.”

Paylaşın

Fitch’ten Türkiye’ye “Sıkı Para Politikası Sürdürülmeli” Tavsiyesi

Türkiye’nin ekonomi politikalarını değerlendir Fitch Ratings Türkiye Analisti Erich Arispe Morales, “Merkez Bankası’nın sıkı politika duruşunu sürdürmekte kararlı olduğunu düşünüyoruz” dedi ve ekledi:

“TCMB’nin ana politika faizini sadece yıl sonunda 250 baz puan indirmesini bekliyoruz. Politika yapıcıların önündeki zorluk, enflasyonu benzer ülkelerle karşılaştırılabilir seviyelere indirmek için genel olarak sıkı bir politika duruşunu uzun bir süre devam ettirmektir.”

Fitch Ratings Türkiye Analisti Erich Arispe Morales, Türkiye’nin ekonomi politikalarını değerlendirdi. CNBC-e’ye konuşan Morales şunları şöyledi:

“Hükümetin politika kararları, vergi ile ilgili olanlar da dahil olmak üzere, tavsiyede bulunmuyoruz. Maliye politikasına ilişkin mevcut odak noktamız, geçen ay açıklanan harcama kısıtlama tedbirlerinin ve potansiyel gelir tedbirlerinin merkezi yönetim açığını ne ölçüde düşüreceği ve Merkez Bankası’nın daha sıkı politika duruşuyla tutarlılığı artırarak enflasyonu kontrol altına alma hedefini ne ölçüde destekleyeceğidir.

Kredi rating derecelendirme perspektifimizden bakıldığında kamu maliyesi, düşük borç seviyeleri (GSYH’nin %30’u), güçlü gelir tabanı, yönetilebilir borç amortismanları ve iyileşen finansman koşulları sayesinde emsallerine göre güçlü kalmaya devam etmektedir.

Türkiye’nin makroekonomik senaryosuna ilişkin Haziran güncellememizde, iç talebin dirençli seyri ve özellikle Nisan ayında gözlenen beklenenden güçlü enflasyon ivmesi nedeniyle Mart ayında %40 olan 24 yıl sonu enflasyon tahminimizi %43’e yükselttik. Haziran ayındaki para politikası kararında da vurgulandığı üzere, Merkez Bankası’nın sıkı politika duruşunu sürdürmekte kararlı olduğunu düşünüyoruz.

Sonuç olarak, TCMB’nin ana politika faizini sadece yıl sonunda 250 baz puan indirmesini bekliyoruz. Politika yapıcıların önündeki zorluk, enflasyonu benzer ülkelerle karşılaştırılabilir seviyelere indirmek için genel olarak sıkı bir politika duruşunu uzun bir süre devam ettirmektir.”

TL cazibesini artırdı

Öte yandan HSBC Stratejistleri Myrat Toprak ve Charlotte Ong tarafından kaleme alınan raporda enflasyondaki yavaşlamanın TL’nin cazibesini artırdığı belirtildi.

Haziran enflasyonunun Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Türk Lirası için pozitif olduğunu kaydeden stratejistler “Para politikası ve kredibilite perspektifinden bakılınca Haziran enflasyon verisi oldukça olumlu” değerlendirmesini yaptı.

Verinin Türk Lirası için de olumlu olduğu belirtilen raporda TCMB anketinde yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 43,5 olduğu hatırlatılarak “Enflasyon beklentilerinde olası aşağı yönlü revizyonla birlikte ileriye dönük reel faizlerin yükselmesi ve liranın cazibesinin daha da artması muhtemel” ifadesine yer verildi.

Raporun sonuç kısmında ise şu ifadeler yer aldı; “Haziran ayında olduğu gibi aylık enflasyonda ılımlı artış gelecek aylarda da sürerse reel faiz dinamikleri de iyileşmeye devam edecek. Yılın ikinci yarısında politika yapıcılar Dolar / TL’nin stabil seyretmesinden yana da olsa da lira reel anamda daha ılımlı biçimde değerlenebilir.”

Paylaşın

JPMorgan’dan Türkiye İçin Yıl Sonu Enflasyon Tahmini: Yüzde 42,5

ABD merkezli yatırım bankası JPMorgan, Türkiye için yıl sonu enflasyon tahminini 43,4’ten yüzde 42,4’e düşürdüklerini duyurdu. Banka, Türkiye için 2025 yılı sonu enflasyon tahminini ise yüzde 25 olarak belirlemiş durumda.

Öte yandan Merkez Bankası (TCMB), sekiz ay sonra yavaşlayan enflasyon verilerine ilişkin yaptığı değerlendirmede, enflasyonun, hizmet grubunda sınırlı olmak üzere, tüm gruplarda gerilediğini belirtti.

Goldman Sachs, Morgan Stanley ve JP Morgan, Türkiye’nin haziran ayı enflasyonunu yorumlarken dezenflasyonun beklenenden iyi başladığına dikkat çekti. Yılsonu enflasyon hedefi içinse Goldman Sachs yüzde 36, Morgan Stanley yüzde 42,4 ve JPMorgan yüzde 42,5 tahmininde bulundu.

Morgan Stanley raporunda dezenflasyona iyi bir başlangıç yorumunu yaptığı raporunda çekirdek enflasyondaki düşüşe vurgu yaptı.  Yüzde 1,6 gelen aylık enflasyonun son 13 ayın en düşük aylık enflasyon verisi olduğu ifade edildi. Yıl sonu enflasyonu için Morgan Stanley 42,4 tahmininde bulundu. Merkez Bankası’nın sıkı para politikasına devam edeceği düşünülüyor.

Cnbc-e’de yer alan habere göre, yıllık enflasyonun yüzde 71,6’yla beklenenden daha fazla düştüğü vurgulandı. Buna rağmen hizmet enflasyonu ve vergi artışlarının enflasyon konusunda risk teşkil ettiği yorumu yapıldı. Morgan Stanley Dolar/TL kurunun son 3 ayda yüzde 2 bandında değiştiğine dikkat çekti.

Goldman Sachs’ın raporunda da enflasyonun beklenenden daha hızlı düştüğü ifade edildi. Çekirdek enflasyon verilerinin döviz kurlarıyla yakından ilişkili olduğuna dikkat çekildi ve TL/USD paritesindeki sakinliğin düşük çekirdek enflasyonunda etkili rol oynadığı belirtildi. Tıpkı Morgan Stanley gibi Goldman Sachs’ta mart ayından beri TL’deki stabiliteyi vurguladı.

Goldman Sachs hizmet enflasyonunun halen yüksek olduğunu belirtirken önümüzdeki aylarda burada da düşüş görüleceği yorumunda bulundu. Piyasa algısı nedeniyle hizmet sektöründeki yapışken enflasyon beklentisinin hızlıca değişeceği öne sürüldü.

Ekonomi yönetiminin asgari ücrette değişiklik yapmayacağı vurgusu da raporda kendine yer buldu. Yılın ilk yarısında büyüme rakamlarının beklenenden daha iyi olduğuna değinildi ve yılın ikinci yarısı için talebin yavaşlamaya başladığı ifade edildi.Bu yavaşlama etkisiyle manşet enflasyonun 2024 için yüzde 36’ya kadar gerileyebileceği ifade edildi.

JP Morgan’ın son raporuna göre, Türkiye’de Haziran ayında enflasyon oranları beklenenden daha fazla düşüş gösterdi. Manşet enflasyon, Mayıs ayında yıllık yüzde 75,5’ten Haziran ayında yıllık yüzde 71,6’ya geriledi. Bu düşüşte, temel mal fiyatlarındaki yavaşlama önemli bir rol oynadı.

Raporda, çekirdek mal enflasyonunun Haziran ayında aylık yüzde 0,1 artarak yıllık yüzde 50,6’ya düştüğü belirtiliyor. Hizmetler enflasyonu ise yıllık yüzde 95,3’e geriledi. Gıda fiyatları da aylık yüzde 1,8 artış göstererek, yıllık gıda enflasyonu yüzde 68,1’e geriledi.

JP Morgan, elektrik fiyatlarının yüzde 38 oranında artırılmasının ve otomatik tüketim vergilerinin yükseltilmesinin enflasyon üzerindeki yukarı yönlü baskıları artırdığını vurguluyor. Ancak, yıl sonunda manşet enflasyonun yüzde 42,5’e düşmesi bekleniyor. Ayrıca, 2025 yılı sonu için enflasyon tahmini yüzde 25 olarak belirlenmiş durumda.

Raporda, Merkez Bankası’nın sıkı para politikasını sürdürmesi gerektiği belirtiliyor. Maliye politikasında da sıkılaştırma adımlarının devam etmesi gerektiği, aksi takdirde enflasyonun kontrol altına alınmasının zorlaşacağı vurgulanıyor.

Merkez Bankası (TCMB) enflasyonu nasıl değerlendirdi?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) sekiz ay sonra yavaşlayan yıllık enflasyon verisinin ardından fiyat gelişmelerine ilişkin değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaştı:

“Tüketici fiyatları haziran ayında yüzde 1,64 oranında yükselmiş, yıllık enflasyon 3,85 puan düşüşle yüzde 71,60 olarak gerçekleşmiştir. Yıllık enflasyon, hizmet grubunda sınırlı olmak üzere, tüm gruplarda gerilemiştir. Hizmet grubunda aylık fiyat artışı, önceki aya kıyasla zayıflamakla beraber görece yüksek seyrini korumuştur. Aylık fiyat artışı kira ve lokanta-otel alt gruplarında yavaşlarken, ulaştırma ve haberleşme hizmetlerinde güçlenmiştir.

Dayanıklı mal fiyatları döviz kurundaki ılımlı seyir, iç talep gelişmeleri ve otomobilde gerçekleşen indirim kampanyalarına bağlı olarak uzun bir aranın ardından haziran ayında gerilemiştir. Gıda grubunda aylık fiyat artışı bir önceki aya yakın gerçekleşmiştir. Bu dönemde, işlenmiş gıda alt grubunda ekmek ve tahıllar fiyat artışı ile öne çıkan kalem olmuştur. İşlenmemiş gıda alt grubunda ise mevsimsellikten arındırılmış veriler, taze meyve ve sebze fiyatlarının önemli ölçüde yükseldiğine işaret etmiştir.

Öte yandan, son aylarda belirgin bir artış eğilimi sergileyen kırmızı et fiyatları haziran ayında azalmıştır. Enerji grubundaki fiyat artışında ise akaryakıttaki indirimlere karşın, şebeke suyu fiyatları belirleyici olmuştur. Üretici fiyatları aylık artışı zayıflamaya devam etmiş, yıllık üretici enflasyonu yüksek bazın da etkisiyle önemli ölçüde gerilemiştir. Bu görünüm altında, mevsimsellikten arındırılmış verilerle, B ve C göstergelerinin aylık artış oranları zayıflamış, göstergelerin yıllık enflasyonları gerilemiştir.”

Paylaşın

Şimşek’ten Enflasyon Açıklaması: Dezenflasyon Süreci Başladı

Enflasyon verilerini sosyal medya hesabı üzerinden değerlendiren Mehmet Şimşek, “Dezenflasyon süreci başladı” dedi. Şimşek, “fiyat istikrarına ulaşana kadar” mevcut ekonomi programının “kararlılıkla” uygulanmaya devam edeceğini kaydetti.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Haziran ayına ilişkin enflasyon verilerini açıkladı. Haziran ayında enflasyon geçen yılın aynı ayına göre yüzde 71,60 arttı. Enflasyon aylık bazda ise yüzde 1,64 seviyesinde hesaplandı.

TÜİK’e göre; bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış yüzde 47,84 ile giyim ve ayakkabıda yaşandı. Buna karşılık aynı dönemde en fazla artış yüzde 107,11 ile eğitimde yaşandı. Fiyat artışının aylık bazda en fazla olduğu kalem ise yüzde 3,79 ile konut oldu.

Öte yandan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) Haziran ayında enflasyonun aylık yüzde 4,27 arttığını hesapladı. ENAG’a göre TÜFE’nin son 12 aylık artışı yüzde 113,08 seviyesinde gerçekleşti. Enflasyon bu yılın ilk altı ayında ise yüzde 41,16 oldu.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerini sosyal medya hesabı üzerinden değerlendirdi. Dezenflasyon süreci başladığını belirten Şimşek, şu ifadeleri kullandı:

“Mevsimsel düzeltilmiş üç aylık hareketli ortalamanın yıllıklandırılmış değerinin ima ettiği enflasyon eğilimi yıl sonu hedefimizle uyumludur. Yüzde 1,64’lük aylık haziran verisi ise yüzde 22’lik yıllıklandırılmış enflasyonu işaret ediyor.

Finansal istikrar, sürdürülebilir cari açık, rezerv birikimi ve gri listeden çıkış gibi birçok alanda elde ettiğimiz başarıyı programımızın ana hedefi olan dezenflasyonda da belirgin bir şekilde göreceğiz. Fiyat istikrarına ulaşana kadar programımızı kararlılıkla uygulayarak kalıcı refah artışını sağlayacağız.”

Paylaşın

Dış Ticaret Açığında Dikkat Çeken Yükseliş

Haziran ayında dış ticaret açığı yüzde 21,4 artışla 6,4 milyar dolar olurken, aynı dönemde dış ticaret hacmi yüzde 6,9 oranında azalarak 43,6 milyar dolar oldu.

Haber Merkezi / Haziran ayında ihracat yüzde 10,6 düşüşle 18,6 milyar dolar oldu. İthalat ise yüzde 4,1 gerilemeyle 25 milyar dolar olarak kaydedildi.

Ticaret Bakanlığı, haziran ayına ilişkin dış ticaret verilerini açıkladı. Buna göre; Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre; İhracat, yüzde 10,6 oranında azalarak 18 milyar 569 milyon dolar, ithalat, yüzde 4,1 oranında azalarak 25 milyar 4 milyon dolar, dış ticaret hacmi, yüzde 6,9 oranında azalarak 43 milyar 574 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Ocak – Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre; İhracat, yüzde 2,0 oranında artarak 125 milyar 446 milyon dolar, ithalat, yüzde 8,5 oranında azalarak 168 milyar 686 milyon dolar, dış ticaret hacmi, yüzde 4,3 oranında azalarak 294 milyar 132 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Haziran ayında geçen yılın aynı ayına göre; İhracatın ithalatı karşılama oranı 5,4 puan azalarak yüzde 74,3 olarak gerçekleşti. Enerji verileri hariç tutulduğunda, ihracatın ithalatı karşılama oranı 4,7 puan azalarak yüzde 85,8 olarak gerçekleşti. Enerji ve altın verileri hariç tutulduğunda ise, ihracatın ithalatı karşılama oranı 8,1 puan azalarak yüzde 89,9 olarak gerçekleşti.

Haziran ayında en fazla ihracat yapılan ülkeler sırasıyla; Almanya (1 milyar 494 milyon dolar), ABD (1 milyar 227 milyon dolar) ve İngiltere (973 milyon dolar) oldu. Haziran ayında ihracatta en çok paya sahip ilk 10 ülkenin toplam ihracat içerisindeki payı yüzde 48,0 oldu.

Haziran ayında en fazla ithalat yapılan ülkeler sırasıyla; Çin (3 milyar 362 milyon dolar), Rusya (2 milyar 923 milyon dolar) ve Almanya (1 milyar 905 milyon dolar) oldu. Haziran ayında ithalatta en çok paya sahip ilk 10 ülkenin toplam ithalat içerisindeki payı yüzde 56,8 oldu.

Haziran ayında en fazla ihracat yapılan ülke grupları sırasıyla; Avrupa Birliği (AB-27) (8 milyar 150 milyon dolar), Diğer Avrupa Ülkeleri (2 milyar 799 milyon dolar) ve Yakın ve Ortadoğu Ülkeleri (2 milyar 778 milyon dolar) oldu.

Haziran ayında en fazla ithalat yapılan ülke grupları sırasıyla; Avrupa Birliği (AB-27) (7 milyar 834 milyon dolar), Asya Ülkeleri (6 milyar 643 milyon dolar) ve Diğer Avrupa Ülkeleri (4 milyar 355 milyon dolar) oldu.

Mehmet Şimşek’ten açıklama

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabından, dış ticaret verilerine ilişkin paylaşım yaptı. Haziranda dış ticaret açığının, geçici olarak, takvim etkisiyle arttığına işaret eden Şimşek, şunları kaydetti:

“Geçen yılın aynı ayına göre yıllık açık ise 31 milyar dolar geriledi. Bu yıl dış dengede önemli bir iyileşme sağlayacağız. Bunun kalıcı hale gelmesi için enerjide dönüşüm ve yeni sanayi politikası kilit rol oynuyor. Hedefimiz cari açığın milli gelire oranını kalıcı olarak yüzde 2,5’in altına çekmektir.”

Paylaşın

Enflasyon, TÜİK’e Göre Yüzde 71.60, ENAG’a Göre Yüzde 113,08

Enflasyon, ENAG’a göre, haziran ayında yüzde 4,27 artarken, yıllık enflasyon ise yüzde 113,08 oldu. TÜİK’e göre ise enflasyon haziran ayında yüzde 1,64 artarken, yıllık enflasyon ise yüzde 71,60 oldu.

Haber Merkezi / Bağımsız ekonomistler ile akademisyenlerden oluşan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) Haziran 2024 enflasyon verilerini açıkladı. Buna göre, enflasyon haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 4,27, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 41,16, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 113,08 arttı.

ENAGrup E-TÜFE ve TÜİK ana harcama grup enflasyon oranlarına göre, en yüksek artış Giyim ve Ayakkabı kategorisinde olurken en düşük artış ise Sağlık grubunda gerçekleşti.

Öte yandan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Haziran 2024 verilerini açıkladı.

Buna göre; Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 1,64, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 24,73, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 71,60 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 65,07 oldu.

Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup yüzde 47,84 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 107,11 ile eğitim oldu.

Ana harcama grupları itibarıyla 2024 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre en çok azalan ana grup yüzde -0,58 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, 2024 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise yüzde 3,79 ile konut oldu.

Endekste kapsanan 143 temel başlıktan (Amaca Göre Bireysel Tüketim Sınıflaması-COICOP 5’li Düzey) 2024 yılı Haziran ayı itibarıyla, 35 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 5 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 103 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, 2024 yılı Haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 1,90, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 25,39, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 70,40 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 68,25 olarak gerçekleşti.

Paylaşın