Merkezi Bütçe Temmuz Ayında 64 Milyar TL Açık Verdi

Merkezi yönetim bütçesi temmuz ayında 64 milyar 19 milyon lira açık verdi. Merkezi bütçe haziran ayında ise 31,1 milyar TL’lik açık vermişti. Merkezi yönetim faiz dışı dengesi temmuz ayında 47,3 milyar TL açık verdi. Haziran ayında ise 18,3 milyar TL idi.

Haber Merkezi / Temmuz ayında bütçe gelirleri, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 106,7 artışla 196 milyar 980 milyon liraya, bütçe giderleri yüzde 85 artarak 260 milyar 999 milyon liraya yükseldi.

Hazine ve Maliye Bakanlığı temmuz ayına ilişkin merkezi yönetim bütçe verilerini yayımladı. Hazineden yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“2022 yılı Temmuz ayında merkezi yönetim bütçe giderleri 261 milyar TL, bütçe gelirleri 197 milyar TL ve bütçe açığı 64 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Ayrıca, faiz dışı bütçe giderleri 244,3 milyar TL ve faiz dışı açık ise 47,3 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.

Merkezi yönetim bütçesi 2021 yılı Temmuz ayında 45 milyar 804 milyon TL açık vermiş iken 2022 yılı Temmuz ayında 64 milyar 19 milyon TL açık vermiştir.

2021 yılı Temmuz ayında 22 milyar 166 milyon TL faiz dışı açık verilmiş iken 2022 yılı Temmuz ayında 47 milyar 325 milyon TL faiz dışı açık verilmiştir.

Merkezi yönetim bütçe giderleri Temmuz ayı itibarıyla 260 milyar 999 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Faiz harcamaları 16 milyar 694 milyon TL, faiz hariç harcamalar ise 244 milyar 305 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

2022 yılında merkezi yönetim bütçe giderleri için öngörülen 2 trilyon 831 milyar 472 milyon TL ödenekten Temmuz ayında 260 milyar 999 milyon TL gider gerçekleştirilmiştir. Geçen yılın aynı ayında ise 141 milyar 79 milyon TL harcama yapılmıştır.

Temmuz ayı bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 85 oranında artmıştır. Giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2021 yılında yüzde 10,5 iken 2022 yılında yüzde 9,2 olmuştur. Faiz hariç bütçe giderleri geçen yılın aynı ayına göre yüzde 108 oranında artarak 244 milyar 305 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Faiz hariç giderlerin bütçe ödeneklerine göre gerçekleşme oranı ise 2021 yılında yüzde 10,1 iken 2022 yılında yüzde 9,8 olmuştur.

Merkezi yönetim bütçe gelirleri Temmuz ayı itibarıyla 196 milyar 980 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Vergi gelirleri 168 milyar 848 milyon TL, genel bütçe vergi dışı gelirleri ise 24 milyar 792 milyon TL olmuştur.

2021 yılı Temmuz ayında bütçe gelirleri 95 milyar 275 milyon TL iken 2022 yılının aynı ayında yüzde 106,7 oranında artarak 196 milyar 980 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Bütçe tahminine göre bütçe gelirlerinin Temmuz ayı gerçekleşme oranı 2021 yılında yüzde 8,7 iken 2022 yılında yüzde 7,7 olmuştur.

2022 yılı Temmuz ayı vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 99,2 oranında artarak 168 milyar 848 milyon TL olmuştur. Vergi gelirlerinin bütçe tahminine göre gerçekleşme oranı ise 2021 yılında yüzde 9,2 iken 2022 yılında yüzde 7,7 olmuştur.”

Paylaşın

Tarımda Üretici Enflasyonu Yüzde 157,89 Artarak Rekor Kırdı

Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE) 2022 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 5, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 108,78, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 157,89 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 79,39 artış gerçekleşti.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE) Temmuz 2022 verileri açıkladı.

Buna göre, Tarım-ÜFE 2022 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre yüzde 5, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 108,78, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 157,89 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 79,39 artış gerçekleşti.

Rekor kırdı

Endeks mayıs ayında yüzde 154,97 artışla rekor kırmış; haziran ayında ise yıllık yüzde 148,9 artışla rekor seviyeden gerilemişti. Böylece endeks, temmuz itibarıyla yıllık bazda ulaştığı seviye ile rekor tazelemiş oldu.

Sektörlerde bir önceki aya göre, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 2,66 azalış, tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 4,78 artış ve balık ve diğer balıkçılık ürünlerinde yüzde 25,09 artış gerçekleşti.

Ana gruplarda bir önceki aya göre çok yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 1,02, tek yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 4,94 ve canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde yüzde 7,29 artış gerçekleşti.

Yıllık artışın düşük olduğu alt gruplar sırasıyla, yüzde 74,57 ile koyun ve keçi, canlı; bunların işlenmemiş süt ve yapağıları ve yüzde 75,65 ile diğer çiftlik hayvanları ve hayvansal ürünler oldu.

Buna karşılık, yıllık artışın yüksek olduğu alt gruplar ise sırasıyla, yüzde 256,06 ile lifli bitkiler ve yüzde 201,62 ile tahıllar (pirinç hariç), baklagiller ve yağlı tohumlar oldu.

Aylık değişimler

Bir önceki aya göre azalışın yüksek olduğu alt gruplar sırasıyla, yüzde 6,68 ile lifli bitkiler ve yüzde 5,66 ile yumuşak çekirdekli meyveler ve sert çekirdekli meyveler oldu.

Buna karşılık, aylık artışın yüksek olduğu alt grup ise yüzde 22,47 ile canlı kümes hayvanları ve yumurtalar ve yüzde 13,70 ile çeltik oldu.

Paylaşın

TÜİK Açıkladı: İkinci Çeyrekte İşsiz Sayısı Azaldı

TÜİK’e göre, 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2022 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 43 bin kişi azalarak 3 milyon 654 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,4 puanlık azalış ile yüzde 10,6 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8,9 iken kadınlarda yüzde 13,9 olarak tahmin edildi.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İşgücü İstatistikleri, II. Çeyrek: Nisan-Haziran 2022 verilerini açıkladı.

Buna göre Nisan, Mayıs ve Haziran aylarını kapsayan dönemde, ülkemizde 15 yaşın üzerindeki kişilerde işsizlik oranı bir önceki çeyreğe göre 0.4 puan azalarak, yüzde 10.6’ya geriledi. 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2022 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 43 bin kişi azalarak 3 milyon 654 bin kişi oldu.

İşsizlik oranı ise 0.4 puanlık azalış ile yüzde 10.6 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8.9 iken kadınlarda yüzde 13.9 olarak tahmin edildi.

İstihdam edilenlerin sayısı 2022 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 765 bin kişi artarak 30 milyon 775 bin kişi, istihdam oranı ise 1,1 puanlık artış ile yüzde 47.7 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 65.3 iken kadınlarda yüzde 30.4 olarak gerçekleşti.

İşgücü 2022 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 722 bin kişi artarak 34 milyon 429 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0.9 puanlık artış ile yüzde 53.3 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71.7, kadınlarda ise yüzde 35.3 oldu.

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki çeyreğe göre 0.4 puanlık azalış ile yüzde 20.3 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 17.1, kadınlarda ise yüzde 26.3 olarak tahmin edildi.
Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısı 2022 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre tarım sektöründe 113 bin kişi, sanayi sektöründe 217 bin kişi, inşaat sektöründe 42 bin kişi, hizmet sektöründe 393 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin yüzde 16’sı tarım, yüzde 22’si sanayi, yüzde 5.9’u inşaat, yüzde 56.1’i ise hizmet sektöründe yer aldı.

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2022 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 0,9 puanlık azalış yüzde 21,3 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 14,7 iken potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 17.6 olarak tahmin edildi.

Paylaşın

Günlük İcra Dosyası Sayısı 6 Bin 700

Emeğiyle yaşayan yurttaşlar yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı ile mücadele ederken, borçların ödenmesi konusundaki sıkıntı da icra sayılarına yansıdı: Günlük icra dosyası sayısı 6 bin 700.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur konuya ilişkin istatistikleri paylaşarak, “2021 sonunda 22 milyon 571 bin olan icra dosyası sayısı, bugün itibarıyla 24 milyon 77 bin 828’e çıktı. 1 Ocak’tan bu yana geçen 225 günde icra dosyası sayısı 1,5 milyondan fazla arttı” dedi.

‘Günlük sayı 6 bin 700’

“Günlük icra dosyası sayısı ortalama 6 bin 700’e geliyor” vurgusunda bulunan Güzelmansur, “Tek başına bu veri bile iktidarın ekonomideki beceriksizliğinin bir göstergesidir” diye konuştu.

Evrensel’de yer alan habere göre seçim bölgesi olan Hatay’da da icra davalarında patlamalar yaşandığını belirten Güzelmansur, “Ziyaret ettiğimiz muhtarlıklarda gördüğümüz icra tebligatları bunun en önemli göstergesi. Muhtarlar icra evrakı tebliğ etmekten başlarını kaldıramaz duruma gelmişler. Ekonomik buhran giderek büyüyor. Vatandaş borç batağında. İktidarın buna bir reçetesi yok” ifadelerini kullandı.

Mahkemelerdeki icra dosyaları 24 milyonu aştı

İcra dairelerindeki dosya sayısı ise son bir yılda 1 milyon 466 bin adet artarak 5 Ağustos itibarıyla 24 milyon 53 bine ulaştı. AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılında 8 milyon icra dosyası bulunuyordu.

Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) raporlarına göre Mayıs 2022 itibarıyla kredi veya kredi kartı borcunu ödememiş olanlardan, 4 milyon 148 bin kişinin borcu devam ediyor.

2022’nin ilk beş ayında borcunu ödeyemediği için yasal takibe girenlerin sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 83 artarak 748 bin 437 kişi oldu. BDDK’nin birinci çeyreğe kadar paylaştığı verilere göre, ödenmediği için takibe giren kredi tutarı, Mart 2022 itibarıyla 163 milyar TL.

Paylaşın

Küçük Ve Orta Ölçekli Şirketlerin Kredi Borçları 1.5 Trilyon Lirayı Aştı

Türkiye’de Haziran 2022 sonu itibarıyla son bir yılda nakdi kredi borcu olan KOBİ (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler) niteliğindeki müşteri sayısı 3 milyon 994 binden 4 milyon 351 bine yükseldi. Borç miktarı ise 1 triyon 511 milyar TL’ye ulaştı.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) Haziran 2022 sonu itibarıyla açıkladığı ‘KOBİ kredileri’ verileri, bugünlerde bir kez daha yüksek sesle yapılan ‘finansmana erişim’ tartışmalarının ortasında küçük ve orta büyüklükteki şirketlerin önemli bir kredi borcuyla karşı karşıya olduğunu gösterdi.

İşte BDDK verilerinden öne çıkan detaylar:

KOBİ türü şirketlerin nakdi kredi hacmi, Haziran 2022 sonu itibarıyla son üç ayda yüzde 19.3, son bir yılda yüzde 66.5 artarak 1 trilyon 511 milyar 435 milyon liraya ulaştı.

Bu kapsamda mikro büyüklükteki işletmelerin kredi borcu üç aylık yüzde 14.4, yıllık yüzde 50.3 artışla 424.1 milyar lira, küçük işletmelerin borcu üç aylık 21.6, yıllık yüzde yüzde 75.2 artışla 509.4 milyar lira ve orta işletmelerin borcu üç aylık yüzde 21, yıllık yüzde 72.7 artışla 578 milyar liraya ulaştı.

Cumhuriyet’in aktardığına göre, bu tür şirketlerin gayri nakdi kredi borcu ise toplamda üç aylık yüzde 15.8, yıllık yüzde 76.7 artışla 527 milyar liraya yükseldi.

Batık kredi hacmi 61.3 milyar TL

Haziran 2022 sonu itibarıyla nakdi kredi borcu olan KOBİ müşteri sayısı 4 milyon 350 bin 842’ye yükseldi. Bu rakam Haziran 2021’de 3 milyon 994 bin 338’di. Ayrıca gayri nakdi kredi müşterisi sayısı ise 3 milyon 48 bin 177’ye çıktı.

Bir kişinin hem nakdi hem gayri nakdi kredi borcu dikkat alınarak yapılan hesaba göre net müşteri sayısı ise 5 milyon 551 bin 725.

Ayrca, KOBİ’lerin toplam takipteki (batık) nakdi kredi hacmi ise son bir yılda yüzde 6.5 artışla, son üç ayda yüzde 2.8 düşüşle 61.3 milyar lira oldu. Takipteki kredi yıllık bazda ‘mikro’da yüzde 25.5, ‘küçük’te yüzde 0.8 artarken, ‘orta’da yüzde 2.6 düştü.

Paylaşın

Rusya’nın Varlık Fonu, Türk Lirası Almayı Planlıyor

Rusya Merkez Bankası’ndan Cuma günü yapılan açıklamaya göre Rusya Ulusal Varlık Fonu için Çin, Hindistan ve Türkiye gibi ‘dostane’ ülkelerin para birimlerinin satın alınması planlanıyor.

Kurumun açıklamasına göre bu kararın arkasında yaptırımlar dolayısıyla daha fazla dolar ve euro satın alınamamasının etkisi var.

Reuters’ın haberine göre ruble için halen serbest piyasa koşullarının hakim olduğunu vurgulayan Rusya, petrol gelirlerinin zor günlerde değerlendirilmek üzere bir fona aktarılmasına ilişkin bütçe kuralı getirilmesinin mühim olduğunu ifade etti.

Rusya Merkez Bankası’nın 2023-2025 için öngürdüğü para politikasına ilişkin yayımladığı raporda yeni maliye politikasının nasıl uygulanması gerektiğine yönelik çalışmaların yapıldığı aktarıldı.

Rusya Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Alexei Zabotkin, para politikası raporuna dair Cuma günü gerçekleştirdiği sunumda Çin yuanı ve ruble arasındaki ticaret hacminin Moskova’daki piyasada neredeyse euro-ruble hacmine denk geldiğini ifade etti.

Daha önceki bütçe kuralına göre Rusya, ulusal varlık fonu için dolar ve euro satın alıyordu; diğer para birimlerini alamıyordu.

Ancak kurum döviz alımlarını 2022’nin başında rubledeki yüksek oynaklık dolayısıyla durdurdu.

Ancak Reuters’a konuşan uzmanlara göre açıklanan bu para birimlerinde yeterli likiditenin bulunmaması sıkıntı olabilir.

Türkiye’de enflasyonun yüzde 80’e dayanması uzmanlara göre bu engellerden biri.

Rusya Ulusal Varlık Fonu, Maliye Bakanlığı tarafından yönetilse de ülkenin merkez bankası döviz rezervlerinin bir parçası.

Şubat ayında merkez bankası döviz rezervlerinin miktarı 640 milyar dolara ulaştı; bu miktarın yarısı Batı’nın uyguladığı yaptırımlar dolayısıyla dondurulmuş durumda.

Rusya Merkez Bankası aynı zamanda 24 Şubat’ta başlatılan sermaye kontrollerini uygulamak için artık bir neden görmediğini de açıkladı.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın

Yıl Sonu Enflasyon Beklentisi Yine Arttı!

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ağustos ayı, Piyasa Katılımcıları Anketi’nin sonuçlarını paylaştı. Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 69,94 iken, bu anket döneminde yüzde 70,60 oldu.

Haber Merkezi / 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 40,23 iken, bu anket döneminde yüzde 41,99 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 24,27 ve yüzde 24,35 olarak gerçekleşti.

Dolar/TL

Katılımcılar cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 18,99 TL iken, bu anket döneminde 19,65 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 20,92 TL ve 22,03 TL olarak gerçekleşti.

2021 yılı aralık ayı anketinde 12 ay sonrası dolar/TL kuru beklentisi 15,56 olarak tahmin edilmişti. Böylece yıl sonu dolar kuru beklentisi sekiz ayda 4,09 TL arttı.

Faiz

Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde yüzde 14,00 olmuştur. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi de bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde yüzde 14,00 olarak gerçekleşti.

Büyüme

Katılımcıların GSYH 2022 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 3,6 iken, bu anket döneminde yüzde 3,7 olarak gerçekleşmiştir. GSYH 2023 yılı büyüme beklentisi ise bir önceki anket döneminde ve bu anket döneminde değişmeyerek yüzde 3,8 olarak gerçekleşti.

Paylaşın

TÜİK Açıkladı: Sanayi Üretimi Yüzde 8,5 Arttı

Sanayi üretimi, haziran ayında aylık 1,3 artarken, yıllık artış yüzde 8,5 olarak gerçekleşti. Arındırılmamış sanayi üretiminde yıllık artış yüzde 8,4 olarak hesaplandı. Mayıs ayı sanayi üretim verisi yıllık yüzde 9,1’den yüzde 9’a revize edildi.

Haber Merkezi / Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Sanayi Üretim Endeksi Haziran 2022 verilerini açıkladı.

Buna göre yıllık bazda sanayi üretimi yüzde 8,5, aylık bazda yüzde 1,3 arttı.

Haziran ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 7,1 azalırken, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 10 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 0,6 arttı.

2022 yılı Haziran ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 2,1 azalırken, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,6 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 0,1 arttı.

Mayıs ayı sanayi üretim verisi yıllık yüzde 9,1’den yüzde 9’a revize edildi.

Anketlerde aylık artışta değişim beklenmezken, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretiminin Haziran’da yüzde 6.7 artması bekleniyordu.

Sanayi üretim endeksi, eko­nomide meydana gelen gelişmelerin ve uygulanan ekonomik politikaların, kısa dönemde olumlu veya olumsuz et­kilerinin ölçülebilmesi için aylık olarak hesaplanan bir endekstir.

Sanayi üretim endeksi, madencilik ve taş ocakçılı­ğı, imalat sanayisi ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörlerini kapsamaktadır. Toptan ve perakende ticaret ile ulaştırma sektör­lerindeki değişim de genellikle sanayi sektöründeki değişime paraleldir.

Sana­yi üretiminde bir artış ortaya çıktığında ulaştırma faaliyetinde de aynı nitelik­te bir canlanma yaşanır.

Sanayi üretim endeksi, geleceği tahmin için oluşturulan modellerin başlangıç noktasıdır. Eğilim ve güven endeksleri de sanayi üretim endeksi ile karşılaş­tırıldıktan sonra açıklanır. Sanayi gös­tergeleri öncü göstergeler endeksinin hesaplanmasında da önemli bir role sa­hiptir.

Paylaşın

Sigara Ve Alkole Zam Yolda!

Derinleşen ekonomik kriz zam olarak fiyatlara yansımaya devam ediyor. Sigara fiyatlarına 2 lira zam geleceği duyurulurken; alkol fiyatlarına da yüzde 10-15 oranın zam beklendiği açıklandı.

Tekel Bayileri Dayanışma Derneği Başkanı Erol Dündar, yıl başından bu yana toplam 10 TL tutarında zamlanan sigara fiyatlarına ağustos ayında yaşanan maliyet artışları nedeniyle 2 TL dolayında zam yapılacağını söyledi.

Gazete Durum’da yer alan habere göre, Dündar, “Sigaraya geçtiğimiz günlerde 2 lira zam yapıldı. Aslında 4 lira zam yapılacaktı ama firmalar 2 lirasını sübvanse etti. Sübvanse edilen 2 liranın zam olarak yansımasını bekliyoruz” dedi.

Alkole de zam

Erol Dündar, “Bu gidişle fiyatlar durmayacak. Çünkü her gün elektrik, doğalgaz, akaryakıt, çalıştırdığınız elemanın maliyetleri zincirleme olarak artıyor. Biz de bu işin sonunun nereye varacağını bilemiyoruz” ifadelerini kullandı.

Alkole de zam beklediklerini söyleyen Erol Dündar, “Yüzde 10-15 civarında bir zam gelebilir” diye konuştu.

Paylaşın

Cari Açık 15 Ayın Zirvesinde

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), haziran ayı ödemeler dengesi verilerini açıkladı. Verilere göre; cari işlemler açığı Haziran’da bir önceki yılın aynı ayına göre 2 milyar 269 milyon dolar artarak 3 milyar 458 milyon dolara çıktı. 12 aylık aylık cari işlemler açığı ise 32 milyar 667 milyon dolara yükselerek 15 ayın en yüksek seviyesini kaydetmiş oldu.

Haber Merkezi / Haziran ayında kaydedilen açıkla birlikte cari açık serisi sekiz aya çıkmış oldu. Son olarak 2021’in Ekim ayında 3,2 milyar dolarlık fazla verilmişti. Artan enerji fiyatlarının ticaret açığında sert büyümeye yol açmasıyla Haziran ayında cari açığın 3.4 milyar dolar olacağı tahmin ediliyordu.

TCMB’den yapılan değerlendirmede hazirandaki cari açıkta; bir önceki yılın aynı ayına göre, hizmetler dengesi kaynaklı girişlerin 2 milyar 508 milyon dolar artarak 4 milyar 24 milyon dolara yükselmesi ve birincil gelir dengesi kaynaklı çıkışların 105 milyon dolar azalarak 946 milyon dolara gerilemesine rağmen, ödemeler dengesi tanımlı dış ticaret açığının 4 milyar 794 milyon dolar artarak 6 milyar 426 milyon dolara yükselmesi etkili oldu.

Cari Açık nedir?

Ülkenin dış dünya ile olan mal ve hizmet ticaretinin sonucu cari denge olarak adlandırılır. Sadece mal ticaretinin sonucu ise dış ticaret dengesidir.

Eğer ülkenin sattığı mallar satın aldığı mallardan fazla ise dış ticaret fazlası, tersi geçerli ise dış ticaret açığı vardır. Mal ticaretinin sonucuna hizmet ticaretinin (en önemli kalem turizm)  sonucu eklenerek cari dengeye ulaşılır.

Örneğin dış ticaret açığı -60 milyar $ olan (yani mal ticaretinde – 60 milyar $ açık veren) bir ülkenin turizm gelirleri giderlerinden 20 milyar $ daha fazla ise (yani hizmet ticaretinde +20 milyar $ fazla vermişse)  cari açığı 40 milyar $ dolar olacaktır.

Cari açık ülkenin dış dünyadan dolar talebini gösterir. Bir başka deyişle bu açığın finansmanı için 40 milyar dolar bulunması gerekir.

Döviz bir ülkeye nasıl girer?

Dolar arzı yani ülkeye döviz girişi esas olarak üç kanaldan olur.

a-Doğrudan yabancı yatırımlar (yabancıların şirket satın almak, fabrika kurmak amacıyla ülkeye getirdikleri dövizler)

b-Portföy yatırımları (yani yabancıların özel şirket tahvil ve hisse senetleri ile devlet tahvillerini satın almak üzere ülkeye soktukları döviz)ve

c- Kısa ve uzun vadeli borçlanmalar.

Cari açığın finansmanı içinde portföy yatırımları ile kısa vadeli borçların payının artması ülke ekonomisinin kırılganlığının da artması demektir. Çünkü bu tür dövizler iç ve dış faktörlere bağlı olarak kolaylıkla her an ülkeyi terk edebilirler.

Paylaşın