ADB, Kömür Santrallerini Kapatmayı Planlıyor

Dünyanın dört bir yanından gelen kanıtlar, kömür tüketimine son vermenin zamanının geldiğini gösteriyor. En kirletici fosil yakıt olan kömür, yalnızca iklim ve halk sağlığı için kötü olmakla kalmıyor, aynı zamanda yenilenebilir enerji fiyatları düştükçe finansal olarak da dayanılmaz hale geliyor.

Haber Merkezi / Kömür, petrolle birlikte, dünyanın enerji ihtiyacını karışıma da hala hakim bir durumda. Kömür, Çin, Hindistan ve Endonezya gibi birçok Asya ülkesinde ve dünyanın diğer birçok yerinde önemli bir enerji kaynağı olmaya devam etmektedir.

Asya’daki bir dizi finans kurumu, aşamalı olarak kömür varlıklarını satın alarak, onları emekli etmek istiyor. Fosil yakıttan hızlı bir şekilde temiz enerjiye geçişi kolaylaştırmak için, bazı finans kurumları da, kömüre bağımlı gelişmekte olan ülkelerin karbondan arındırılmasına yardımcı olmak için çeşitli yollar arıyor.

Manila merkezli Asya Kalkınma Bankası’da (ADB), kömürden enerji üreten santralleri satın alarak, 15 yıl gibi bir süre içerisinde ya kapatmayı yada yenilenebilir enerji üretim tesislerine dönüştürmeyi planlıyor. ADB, ayrıca, ülkelerin yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişte mali sorunlar yaşamaması için kamu-özel ortaklıkları kurmayı planlıyor.

Asya Kalkınma Bankası nedir?

Asya Kalkınma Bankası (ADB), Dünya Bankası’nın bölgesel kolları olarak kurulan Çok Taraflı Kalkınma Bankaları olarak bilinen bir grup finansal kuruluştan biridir. 1966 yılında kurulan ADB, Asya Pasifik bölgesindeki ülkelere odaklanmaktadır. Şu anda 49’u bölgede olmak üzere 68 üye ülkesi bulunmaktadır. ADB krediler, teknik yardım, hibeler ve öz sermaye yatırımları sağlar.

Bu arada, Uluslararası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), kömürle çalışan elektriğin 2030 yılına kadar küresel üretimin yüzde 38’inden yüzde 9’una ve 2050 yılına kadar yüzde 0,6’sına düşürülmesi çağrısında bulunuyor.

Paylaşın

Ödürülen IŞİD Lider Bağdadi’nin Yardımcısı Yakalandı

Öldürülen IŞİD Lider Ebubekir el-Bağdadi’nin yardımcısı Sami Jasim’in Irak’ta yakalandı. Bağdadi, 2019’da Suriye’nin kuzeybatısındaki ABD özel kuvvetlerinin düzenlediği bir baskında öldürülmüştü.

Haber Merkezi / Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi,  sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile, IŞİD’in finans işlerinden sorumlu üst düzey üyesi ve öldürülen lider Ebubekir el-Bağdadi’nin yardımcısı Sami Jasim’in Irak’ta yakalandığını duyurdu.

Operasyona ilişki ayrıntı vermeye Kazimi, konuya ilişkin yaptığı açıklama da şu ifadeleri kullandı; “Kahramanlarımız (Irak güvenlik güçleri) seçimleri güvence altına almaya odaklanırken, onların (Irak ulusal istihbarat servisleri) meslektaşları Sami Jasim’i yakalamak için karmaşık bir dış operasyon yürütüyordu”

Bağdadi, 2019’da Suriye’nin kuzeybatısındaki ABD özel kuvvetlerinin düzenlediği bir baskında öldürülmüştü. ABD Dışişleri Bakanlığı o sırada, Jasim de dahil olmak üzere belirlediği Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) liderlerinin yerini gösteren ve bilgi verenler için ödül koymuştu.

Paylaşın

Afganistan’daki Kanlı Saldırıyı IŞİD-K Üstlendi

Afganistan’ın kuzeydoğusundaki Kunduz kentindeki bir Şii camisine yönelik düzenlenen ve onlarca kişinin hayatını kaybettiği saldırının sorumluluğunu İslam Devleti / Horasan olarak bilinen IŞİD-K üstlendi.

Haber Merkezi / IŞİD-K, intihar bombacısının Uygur Müslümanı olduğunu, saldırının ise, Afganistan’daki Uygurların sınır dışı edilmek istenmesi nedeniyle yapıldığını açıkladı. Öğlen saatlerinde Şiilere ait camiye düzenlen saldırıda en az 46 kişi hayatını kaybetmiş ve yine en az 143 kişi de yaralanmıştı.

Saldırı, IŞİD-K’nın son bir haftada bir camiye yönelik ikinci saldırısıydı. Ayrıca bu saldırı, IŞİD-K’nın 26 Ağustos’ta Kabil’deki uluslararası havaalanında yaklaşık 170 sivil ve 13 ABD askerinin ölümüne neden olan intihar saldırısından sonra yaptığı en ölümcül saldırıydı.

IŞİD-K, uzun süredir Afganistan’daki Şii Müslümanları hedef alan saldırılar düzenlemekte. Afganistan nüfusunun yaklaşık yüzde 20’sini Şiiler oluşturmakta.

Birleşmiş Milletler, Orta Asya, Rusya’nın Kuzey Kafkasya bölgesi, Pakistan ve Batı Çin’deki Sincan bölgesinden 8.000 ila 10.000 cihatçı savaşçının Afganistan’a geçti bilgisinin yer aldığı yakın zamanlı bir rapor yayınlamıştı.

Paylaşın

Pakistan’da 5,7 Büyüklüğünde Deprem: En Az 20 Ölü

Pakistan Afet Yönetim Başkanlığı, erken saatlerde ülkenin güneyinde meydana gelen 5,7 büyüklüğündeki depremde en az 20 kişinin öldüğünü ve yaklaşık 300 kişinin yaralandığını duyurdu.

Haber Merkezi / ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu (USGS), depremin 20 km derinlikte ve merkez üssünün Ketta şehrinin 102 km doğusu olduğunu duyurdu.

Yetkililer, depremde 100’den fazla kerpiç evin çöktüğü ve birçok binanın hasar gördü ve yüzlerce insanın evsiz kaldığını söyledi.

Deprem sırasında kaydedilen görüntüler sosyal medyaya yansıdı. Görüntülerde panik yaşayan insanların karanlıkta sokaklarda toplandığı görüldü.

Kurtarma ekipleri enkazda arama yaparken, yaralılardan bazıları sokakta telefon feneri ışığı altında sedyelerde tedavi edildi.

Fay hatlarının geçtiği Pakistan’da sık sık deprem oluyor. 1935’te Kette’yi vuran 7.7 büyüklüğündeki depremde 30.000 ila 60.000 kişi ölmüş, şehrin çoğu yerle bir olmuştu.

2006 yılında başkent İslamabad’ın yaklaşık 95 km kuzeydoğusunda meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki depremde ise yaklaşık 73.000 kişi hayatını kaybetmişti.

Paylaşın

Fransa Katolik Kilisesi’nin Utanç Verici Sırrı: 330 Bin Çocuğa Cinsel İstismar

Yeni yayınlanan bir rapor, Fransa’da Katolik Kilisesi içinde son 70 yılda yaklaşık 330.000 çocuğun cinsel istismar kurbanı olduğunu tespit etti. Rapor da, cinsel istismara uğrayanların yüzde 80’inin erkek kurbanlar olduğu ifade edildi.

Haber Merkezi / Raporu yayınlayan komisyonun başkanı Jean-Marc Sauvé, cinsel istismarların, rahipler ve diğer din adamlarının yanı sıra kiliseye dahil olan olmayan kişiler tarafından işlendiğini söyledi.

Sauvé, sonuçların çok ciddi olduğunu da belirtti ve “cinsel istismara uğrayan kadın ve erkeklerin yaklaşık yüzde 60’ı duygusal veya cinsel yaşamlarında büyük sorunlarla karşılaşıyor” dedi.

“Yaklaşık 3000 çocuk istismarcısı”

Bağımsız bir komisyon tarafından hazırlanan 2500 sayfalık rapor, diğer ülkelerde olduğu gibi Fransa’da da Katolik Kilisesi’nin uzun süredir örtbas ettiği utanç verici sırlarla yüzleşmek istemesiyle ortaya çıkıyor. Rapora göre, bu dönemde kilisede yaklaşık 3000 çocuk istismarcısı (üçte ikisi rahip) çalışıyor.

Raporu hazırlayan komisyon, iki buçuk yıl boyunca mağdur ve tanıkları dinleyerek, kilise, mahkeme, polis ve basın arşivlerini (1950’den günümüze kadar) inceleyerek çalıştı.

Soruşturmanın başında başlatılan bir yardım hattı, iddia edilen mağdurlardan veya bir mağduru tanıdığını söyleyen kişilerden 6500 çağrı aldı.

Komisyon Başkanı Sauvé, halen takip edilebilecek 22 suçun savcılara iletildiğini söyledi. Kovuşturulamayacak kadar eski olan ancak faili olduğu iddia edilen ve halen hayatta olan 40’tan fazla dava ise kilise yetkililerine iletildi.

Rapor, görevden alınan rahip Bernard Preynat’ında içinde yer aldığı bir skandalın ardından geldi. Rahip Preynat, geçen yıl, reşit olmayanlara cinsel istismarda bulunmaktan hüküm giydi ve beş yıl hapis cezasına çarptırıldı. Preynat, 75’ten fazla çocuğu taciz ettiğini kabul etti.

“Bu raporla, Fransız kilisesi ilk kez bu sistemsel sorunun köküne iniyor”

Preynat’ın kurbanlarından biri ve kurbanlar grubu La Parole Libérée (Kurtulmuş Söz) başkanı Francois Devaux, Associated Press’e yaptığı açıklamada, “Bu raporla, Fransız kilisesi ilk kez bu sistemsel sorunun köküne iniyor” dedi. Devaux, açıklamasının devamında, sapkın kurumun kendisini reforme etmesi gerektiğini söyledi.

Açıklmasın da, bazı mağdurların konuşmaya veya komisyona güvenmeye cesaret edemediğini belirten Devaux, kilise sadece olayları kabul etmekle kalmamalı, aynı zamanda mağdurları da tazmin etmesi gerektiğini ifade etti.

Papa Francis, Mayıs 2019’da, tüm Kilise çalışanlarını kapsayan, cinsel istismarı ve cinsel istismarı örtbas etmeye çalışanları yetkililere bildirilmesi için bir kilise yasası yayınladı.

Paylaşın

Taliban, 1’i Çocuk 13 Hazara’yı İnfaz Etti

Uluslararası Af Örgütü tarafından yürütülen bir soruşturmaya göre, Taliban güçleri 30 Ağustos’ta Afganistan’ın Daykundi eyaletinde dokuz teslim olan eski hükümet askeri ve biri 17 yaşındaki bir kız çocuğu olmak üzere 13 Hazara’yı infaz etti.

Haber Merkezi / İnfazların Daykundi eyaletinin Hıdır ilçesine bağlı Kahor köyünde meydana geldiği söyleniyor. Uluslararası Af Örgütü, olaydan sonra kaydedilen görüntülerin ve videoların olayı doğruladığını açıkladı.

Af Örgütü’nün genel sekreteri Agnes Callamard, “Hazaralara yönelik bu soğukkanlı infazların, Taliban’ın önceki Afganistan yönetimi sırasında meşhur oldukları aynı korkunç suistimalleri işlediğinin bir başka kanıtı” olduğunu söyledi.

Taliban sözcüleri Zabihullah Mücahid ve Bilal Karimi ise, olaya ilişkin açıklama çağrılarına henüz bir cevap vermedi.

Af Örgütü, Taliban tarafından Daykundi için  atanan polis şefi Sadıkullah Abed’in olayı reddettiğini ve eyalette bir saldırıda bir Taliban üyesinin yaralandığını söylediğini aktardı.

Hazaralar sıklıkla hedef alınıyorlar

Hazaralar, Afganistan’ın 36 milyonluk nüfusunun yaklaşık yüzde 9’unu oluşturuyor. Sünni çoğunluklu bir ülkede Şii oldukları için sıklıkla hedef alınıyorlar.

Dünya, Taliban’ın başta Şii Hazaralar olmak üzere kadınlara ve etnik azınlıklara yönelik hoşgörü ve kapsayıcılık vaatlerini yerine getirip getirmeyeceğini izliyor. 

Bununla birlikte, kadınlara yönelik yeni kısıtlamalar ve tamamı erkeklerden oluşan bir hükümetin atanması gibi eylemler, uluslararası toplum tarafından dehşetle karşılanmakta.

Paylaşın

Köprüye Sıkışan Uçağın Videosu Viral Oldu!

Uçak söz konusu olduğunda, ya onu ya gökyüzünde ya da havalimanı içinde park ettiğini düşünebiliriz. Bununla birlikte, kısa sürede viral olan bu videoda, uçağın otoyolda bir köprünün altında sıkıştığını görebiliriz.

Haber Merkezi / Köprü altına sıkışan uçağın görüntüleri kısa sürede sosyal medya platformlarında gündem olurken, video, binlerce kez izlenip, paylaşıldı. Birçok kişi ise, uçağın nasıl köprünün altına sıkıştığını merak etti.

Air India Havayolları’na ait uçak hurdaya çıkarılıp satıldıktan sonra, yeni sahibi tarafından başka bir bölgeye nakledilirken hesap hatası nedeniyle köprünün altına sıkıştı.

Olay sonrası Air India’dan açıklama geldi. Air India, konuya ilişkin, uçağın satıldığını ve yeni sahibi tarafından taşındığını, uçağın kendileriyle bir bağlantısının bulunmadığını açıkladı.

Paylaşın

75 Ülkeden Aşı Eşitliği İçin Küresel Dayanışma Çağrısı

Aralarında Çin, Meksika, Pakistan ve Güney Afrika’nın da bulunduğu 75 ülke, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptıkları açıklama ile aşı eşitliği için küresel dayanışma çağrısında bulundu. Açıklamada, artan salgına karşı, tek çözümün küresel dayanışma, birlik ve işbirliği olduğu vurgulandı.

Haber Merkezi / 75 ülke adına yapılan ortak açıklamada, “Bütün devletleri, salgını ve sonuçlarını kontrol altına almak, hafifletmek ve üstesinden gelmek için dayanışmayı, uluslararası işbirliğini güçlendirmeye, kadınlar, çocuklar, gençler, yaşlılar ve engelliler de dahil olmak üzere en çok etkilenenlerin korunmasını sağlamaya ve yanlış bilgilendirme, dezenformasyon, ırkçılık ve yabancı düşmanlığına karşı önlemler alınmalı” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, dünya çapında aşı eşitliğine hala ulaşılamadığı, başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere birçok ülkenin mevcut aşılara hala yeterli erişiminin olmadığı belirtilirken, aşı milliyetçiliğinin rahatsız edici eğiliminden ve aşı dozlarının ihtiyacın ötesinde stoklanmasından da endişe duyulduğu vurgulandı.

Ortak açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü’nün dünya çapında en yüksek risk altında olan ve henüz ilk dozunu dahi olmamış kişileri aşılamaya öncelik verme çağrısının memnuniyetle karşılandığı da belirtildi.

75 ülke tarafından yapılan ortak açıklamada, tüm devletleri, gelişmekte olan ülkelere aşıların adil ve hakkaniyetli dağıtımı için koordineli ve uyumlu çabaları hızlandırmaya çağırdı.

Açıklamada, etkili aşı üreten ülkeleri taahhütlerini yerine getirmeye ve aşıyı alan ülkelere aşıların zamanında ve yeterli bir şekilde teslim edilmesi gerektiği vurgulanırken, aşı araştırmaları, üretimi ve dağıtımındaki çabaların memnuniyetle karşılandığı belirtildi. Ayrıca, açıklamada, tüm devletlere küresel dayanışmayı güçlendirme çağrısı yapıldı.

Paylaşın

Acı Çeken Gezegenden 12 Çarpıcı Kare!

İnsan, özellikle Sanayi Devrimi’nden sonra ortaya koyduğu pratiklerle, gezegeni büyük ölçüde değiştirdi. Tabi ki bu değişim olumlu yönde olmadı, ormansızlaşma, kirlilik, buzulların erimesi, su kaynaklarının kuruması gibi… Listeyi istediğiniz kadar uzatabilirsiniz.

Haber Merkezi / Bu olumsuz değişim ve dönüşüm gezegenin farklı noktalarında farklı şekillerde geri dönüyor: Orman yangınları, seller, afetler…

24 Eylül 2021’de çekilmiş bir hava fotoğrafı, Greenville, California’da yanmış ağaçların arasında yanmış bir evi gösteriyor.

15 Kasım 2019’da çekilen bu fotoğrafta, Venedik’te bir adam, şehrin son 50 yılın en yüksek gelgitini yaşamasından iki gün sonra, su basmış dükkandan kovayla suyu boşaltıyor.

31 Ekim 2018’de çekilen bir fotoğraf, Rusya’nın kuzeyindeki Novaya Zemlya takımadalarındaki Belushya Guba köyü yakınlarındaki bir çöplükte beslenen kutup ayılarını gösteriyor.

15 Ağustos 2021’de Fas’ın kuzeyindeki Chefchaouen bölgesinde, bir kadın orman yangınlarına bakıyor.

12 Ağustos 2021’de çekilen bu fotoğraf, Çin’in merkezindeki Hubei eyaletindeki Suizhou’da, şiddetli yağmurun ardından bir çocuğu su basmış bölgeden tahliye eden kurtarma görevlilerini gösteriyor.

Tuas Limanı’nın inşasında yapılan bir istinat yapısı. Deniz seviyesinde yaşanacak olası yükselmeye karşı, liman yüksekte inşaa ediliyor.

4 Eylül 2021’de Brezilya, Amazonas eyaleti, Apui’deki Brezilya Amazon yağmur ormanlarının ormansızlaştırılmış bir planını gösteriyor.

15 Eylül 2021’de Endonezya’nın Aceh eyaletindeki Calang’da bir öğrenci mangrov dikmeye hazırlanıyor.

Portekiz’in başkenti Lizbon’da çimenlerin yerini çayırlar alıyor. Görünürde yeşil yok; sadece sarı. 

11 Nisan 2021’de Pasir Ris Plajı.

Bu fotoğraf 24 Temmuz 2021’de çekildi. ABD, California, Plumas County’nin Indian Falls mahallesinin yok oluşu.

Bir de iyi bir fotoğraf, turistler U Minh Ha Ulusal Parkı’ndaki bir melaleuca ormanını ziyaret ediyor.

Paylaşın

ABD Genelkurmay Başkanı Milley’den Acı İtiraf: Afganistan’daki Savaşı Kaybettik

ABD Genelkurmay Başkanı General Mark Milley, ABD birliklerinin Afganistan’dan çekilmesi ve başkent Kabil’deki tahliye hakkında Silahlı Hizmetler Komitesi’ne yaptığı açıklamada, ABD’nin Afganistan’daki 20 yıllık savaşı ‘kaybettiğini’ kabul etti.

Haber Merkezi / General Mark Milley, açıklamasında, “Afganistan’daki savaşın, Taliban iktidara geldiğine göre istediğimiz şartlarda sona ermediği açık” ifadelerini kullandı. “Savaş stratejik bir başarısızlıktı” diyen Milley, “Savaş son 20 günde, hatta 20 ayda kaybedilmedi” dedi.

Afganistan’daki 20 yıllık ABD askeri varlığına son verilmesi emrini veren ABD Başkan Joe Biden’ın en üst düzey askeri danışmanı olan Milley, “Savaşın kaybedilmesinde çok geriye giden bir dizi hatalı stratejik kararın etkisi de var” ifadelerini kullandı.

Afganistan’daki yenilgiden bir çok ders alındığını söyleyen Genelkurmay Başkanı Milley, açıklamasının devamında, yenilgiye neden olan bir dizi faktörü sıraladı.

ABD, Afganistan’ı neden işgal etmişti?

El Kaide’nin 11 Eylül 2001’de ABD’ye saldırmasından günler sonra, Başkan George W. Bush, ‘Amerikan güçlerinin Afganistan’da konuşlu terörist gruba ve Taliban hedeflerine yönelik saldırılar başlattığını’ duyurmuştu.

Başkan Bush operasyonu, “Dikkatlice hedeflenen bu saldırılar, Afganistan’ın terör operasyonlarının üssü olarak kullanılmasını engellemek ve Taliban rejiminin askeri kapasitesine saldırmak için tasarlandı.” diye tanımlamıştı.

Bush, Afganistan’ın büyük kısmını yöneten Taliban’ın, Afganistan içindeki üslerden saldırı planlayan el Kaide liderlerini teslim etme talebini reddettiğini söyledi. El Kaide liderlerini adalete teslim etmeyi amaçladığını belirten Bush, “Şimdi Taliban bir bedel ödeyecek.” açıklamasında bulunmuştu.

Paylaşın