Açlık Sınırı 11 Bin 810, Yoksulluk Sınırı 31 Bin 152 Liraya Yükseldi

Son 36 aydır aralıksız artan gıda fiyatları dört kişilik ailenin açlık sınırını Mayıs’ta 11 bin 810 liraya kadar çıkardı. Aynı ailenin gıda dahil tüm ihtiyaçlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde karşılayabildiği yoksulluk sınırı ise 31 bin 152 liraya yükseldi.

Haber Merkezi / Açlık sınırı Mayıs’ta bir önceki aya göre 178 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 344 lira artarak 19 bin 342 liraya yükseldi, Bu ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya göre da 522  lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 5 bin 345 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 6 bin 401 lira arttı. Yoksulluk sınırı ise son yılda toplam 11 bin 748 liralık artış gösterdi.

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu, Mayıs ayı “Açlık-Yoksulluk Araştırması” sonuçlarını açıkladı.

Buna göre son 36 aydır aralıksız artan gıda fiyatları dört kişilik ailenin açlık sınırını Mayıs’ta 11 bin 810 liraya kadar çıkardı. Aynı ailenin gıda dahil tüm ihtiyaçlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde ve yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken harcama tutarı ise 31 bin 152 liraya yükseldi.

Sendikanın açıklamasında, “Açlık sınırı Mayıs’ta bir önceki aya göre 178 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 344 lira artarak 19 bin 342 liraya yükseldi, Bu ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya göre da 522  lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 5 bin 345 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 6 bin 401 lira arttı. Yoksulluk sınırı ise son yılda toplam 11 bin 748 liralık artış gösterdi” denildi.

Raporun bir bölümü şöyle:

“Ankara’da en fazla alış-veriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et- balık- yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar bir önceki aya göre 11 lira azaldı, 2022 yılının aynı ayına göre ise 1.709 lira artarak 3 bin 454 lira oldu.

Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya göre 7 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 95 liralık artışla 256 liraya yükseldi.

Süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcama bir önceki aya göre 4 lira artarak 2 bin 771 liraya çıkarken, son bir yıllık dönemde ise 1.195 liralık artış oldu. Meyve için harcanması gereken para mayısta 182 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 441 lira artarak 980 lira oldu. Sebze harcaması da önceki aya göre 176 lira azaldı, geçen yılın aynı ayına göre ise 530 lira artarak 1.363 lira oldu.

Ekmek, un ve makarna gibi ürünler için yapılması gereken harcama mayısta 8 lira daha artarak 1.086 liraya yükseldi. Pirinç ve bulgur harcamaları önceki aya göre 75 lira son bir yılda ise 289 lira zamlanarak 532 lira oldu. Yağ için yapılması gereken harcama ise 37 lira daha artarak 337 lira oldu.

Şeker, bal, pekmez, reçel gibi gıda maddelerine yapılması gereken harcama da mayısta 52 lira artarak 803 liraya çıktı. Aynı ailenin zeytin için yapması gereken harcama ise değişmedi ve 228 lira da kaldı.

Yetişkin erkek için 2.800, yetişkin kadın için 2.200, genç için 3.000 ve çocuk için de 1.600 kalori esas alınarak yapılan hesaplamaya göre Mayıs’ta açlık sınırı yetişkin erkek için 3 bin 448 lira, yetişkin kadın için 2 bin 707 lira, çocuk için 1.965 lira ve genç için de 3 bin 690 lira oldu.

Yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı gereksinimlerin fiyat artışları da esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini ‘yoksunluk hissi duymadan’ karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da Mayıs’ta 344 liralık artışla 19 bin 342 liraya yükseldi.”

Paylaşın

Modern Kölelik Endeksi: Türkiye Dünyada Beşinci, Avrupa’da Birinci

Türkiye, temel olarak kişinin tehdit, şiddet, zorlama ya da aldatma nedeniyle reddedemeyeceği ya da terk edemeyeceği sömürü durumlarını ifade eden, Modern Kölelik Endeksi’nde dünyada beşinci, Avrupa’da birinci.

1,3 milyon modern kölenin bulunduğu Türkiye, toplam modern köle sayısında da ilk 10’da yer alıyor. Modern köleliğin en az olduğu ülkeler ise sırasıyla İsviçre, Norveç, Almanya, Hollanda ve İsveç oldu.

Avustralya merkezli uluslararası insan hakları kuruluşu Walk Free’nin Küresel Kölelik Endeksi’nin raporu kuruluşun internet sitesinde yayınlandı. Raporda 2021’de 49,6 milyon kişinin, “modern köle” olarak yaşadığı, bu rakamın 2016’da 10 milyon olduğu anımsatıldı.

Dünyada beşinci, Avrupa’da birinci

Türkiye, Küresel Modern Kölelik Endeksi’nde dünyada beşinciliğe yükseldi. Kuruluşun 2018’de hazırladığı son raporda Türkiye 48. sırada yer alıyordu. Bu yıl, Türkiye’nin üzerinde yer alan ülkeler yalnızca Kuzey Kore, Eritre, Moritanya ve Suudi Arabistan oldu.

Türkiye, Avrupa ve Orta Asya bölgesinde modern köleliğin en sık görüldüğü ülke oldu. Rapora göre, 1,3 milyon modern kölenin bulunduğu Türkiye, toplam modern köle sayısında da ilk 10’da yer alıyor.

Endekse göre, modern köleliğin en az olduğu ülkeler ise sırasıyla İsviçre, Norveç, Almanya, Hollanda ve İsveç oldu.

Walk Free’nin “modern kölelik” tanımı

Kuruluşun internet sitesinde modern kölelikle ilgili şu açıklama yer aldoı: “Modern kölelik birçok biçim alır ve birçok adla bilinir. Temel olarak kişinin tehdit, şiddet, zorlama ya da aldatma nedeniyle reddedemeyeceği ya da terk edemeyeceği sömürü durumlarını ifade eder.

Modern kölelik, zorla çalıştırmayı, zorla veya kölece evlendirmeyi, borç esaretini, zorla ticari cinsel sömürüyü, insan kaçakçılığını, kölelik benzeri uygulamaları ve çocukların satışını ve sömürüsünü içerir.

Her biçimiyle, bir kişinin özgürlüğünün – bir işi kabul etme veya reddetme özgürlüğünün, bir işverenden diğerine ayrılma özgürlüğünün veya kiminle, ne zaman ve kiminle evleneceğine karar verme özgürlüğünün – sömürmek, kişisel veya mali kazanç için ortadan kaldırılmasıdır.

Modern kölelik sessizlik içinde gelişir. Bu nedenle Küresel Kölelik Endeksi’ni oluşturduk. Endeks, 160 ülke için üç temel soruyu yanıtlıyor: kaç kişi modern kölelikte yaşıyor, insanları savunmasız kılan nedir ve hükümetler bu sorunu çözmek için ne yapıyor?”

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

Gıda Fiyatları 21 Ayda Yüzde 338,3 Arttı

Birleşik Kamu-İş tarafından yapılan “Halkın Enflasyonu” araştırmasına göre, Türkiye’nin, bugünkü enflasyon sarmalına sürüklendiği Eylül 2021’den bu yana gıda fiyatları yüzde 338,3 oranında arttı.

Haber Merkezi / Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepeti için bu yıl mayıs ayında 438 lira ödemek gerekirken, kamu çalışanı ve emeklisinin Eylül 2021’deki 100 liralık geliri 241 lira, asgari ücretlininki 300 lira, işçi ve bağımsız çalışan emeklisininki ise 232 lirada kaldı.”

Birleşik Kamu-İş tarafından yapılan araştırmaya göre gıda fiyatları mayısta yüzde 2,3, yılın ilk beş ayında 30,9, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 87,8 artış gösterdi. Araştırmaya ilişkin yapılan değerlendirmede “Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı artış, açlık riskini giderek daha da büyütüyor” denildi.

Birleşik Kamu İş Görenleri Sendikaları Konfederasyonu (Birleşik Kamu-İş) tarafından yapılan “Halkın Enflasyonu” araştırmasının Mayıs 2023 sonuçları bugün açıklandı.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge Birimi’nin (KAMUAR) fiyatlarını Ankara’daki marketlerden düzenli olarak derlediği ve halkın en fazla tükettiği 64 temel gıda maddesinden oluşan bir sepeti esas alarak hazırladığı gıda fiyatları endeksi araştırması ile gelirinin büyük bölümünü gıdaya ayırmak zorunda olan ve enflasyona karşı herhangi bir koruması bulunmayan, dar ve sabit gelirlilerin, ücretlilerin ve yoksulların yaşadığı gerçek enflasyonun boyutunun tahmin edilmesi amaçlanıyor.

Araştırma sonuçlarına göre gıda fiyatları mayısta yüzde 2,3, yılın ilk beş ayında 30,9, geçen yılın aynı ayına göre ise yüzde 87,8 artış gösterdi.

‘Açlık riskini giderek daha da büyüyor’

Araştırmaya ilişkin yapılan değerlendirmede ise şu ifadeler yer aldı:

“Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı artış, açlık riskini giderek daha da büyütüyor. Eylül 2021’den bu yana kamu çalışanları ve kamu emeklilerinin ücret ve aylıkları enflasyon farkları da dahil yüzde 141 oranında arttı. Asgari ücretteki artış yüzde 200 oldu, işçi ve bağımsız çalışanların emekli aylıklarına ise yüzde 132,2 oranında zam yapıldı.

Türkiye’nin, yıllarca sürecek bugünkü enflasyon sarmalına sürüklendiği Eylül 2021’den bu yana gıda fiyatları ise yüzde 338,3 oranında arttı. Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepeti için bu yıl mayıs ayında 438 lira ödemek gerekirken, kamu çalışanı ve emeklisinin Eylül 2021’deki 100 liralık geliri 241 lira, asgari ücretlininki 300 lira, işçi ve bağımsız çalışan emeklisininki ise 232 lirada kaldı.”

Paylaşın

DİSK-AR Duyurdu: İşsiz Sayısı 8,5 Milyon

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), “İşsizlik ve İstihdamın Görünümü (2023 1. Çeyrek)” isimli raporunu yayımladı. Rapora göre, geniş tanımlı işsiz sayısı 8,5 milyon oldu.

DİSK-AR, Kayıtlı Tam Zamanlı İstihdam’ın (KATİ) sadece 22,1 milyon olduğunu, her 100 kadından sadece 19’unun kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda yer aldığını belirtti. Verilere göre gerçek genç işsizliği yüzde 42, genç kadın işsizliği ise yüzde 51.

Sendikanın araştırma sonucu şöyle:

“Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2023 1. çeyrek dönemine ait Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) 17 Mayıs 2023’te yayımlandı. Hanehalkı İşgücü Anketleri 6 Şubat 2023’te gerçekleşen deprem felaketi sebebiyle depremden etkilenen 7 kentte gerçekleştirilememiştir.

2023 1. çeyrek dönemi Ocak, Şubat ve Mart 2023 aylarını kapsıyor ve TÜİK’in yeni metodolojisine dayanıyor. Bilindiği gibi TÜİK, Mart 2021’den beri aylık ve üç aylık verileri ayrı ayrı açıklıyor. Aylık veriler daha sınırlı iken üç aylık veriler daha geniş bir kapsama sahiptir.

TÜİK, mevsim etkisinden arındırılmış istihdamda 2022 yılı 1. çeyrek ile 2023 yılı 1. çeyrek arasındaki bir yıllık dönemde 195 bin kişilik bir artış olduğunu açıkladı. Böylece 2023 yılı 1. çeyreğinde 29 milyon 948 bin olarak açıklanan mevsim etkisinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı 1. çeyreğinde 31 milyon 558 bin olarak hesaplandı.

2023 1. çeyreğinde mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı ise yüzde 48,4 olarak gerçekleşti. Ancak TÜİK’in resmi istihdam verileri de tıpkı dar tanımlı işsizlik verileri gibi işgücü piyasasına ilişkin gerçeğin sadece sınırlı bir kısmını gösteriyor. İstihdam verileri tek başına istihdamın niteliği konusunda bilgi vermiyor. Bu nedenle alternatif işsizlik hesaplamaları yanında alternatif istihdam hesaplamalarına da ihtiyaç vardır.

TÜİK’in resmi istihdam oranı 2023 1. çeyrekte yüzde 48,4 olarak açıklanırken, DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden hareketle hesaplanan Kayıtlı Tam Zamanlı İstihdam (KATİ) oranı yüzde 33,9 olarak gerçekleşti.

Kadınlarda resmi istihdam oranı yüzde 31,2 iken KATİ oranı yüzde 19,3 ve erkeklerde resmi istihdam oranı yüzde 66 olarak açıklanmışken KATİ oranı yüzde 48,8 olarak hesaplandı. Böylece KATİ oranı resmi istihdam oranından genelde 14,5 puan, kadınlarda 11,9 ve erkeklerde ise 17,2 puan düşük olarak gerçekleşti. DİSK-AR tarafından yapılan KATİ hesaplamasıyla çalışma çağındaki (15+ yaş) 65,2 milyon kişinin sadece 22,1 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı istihdam (KATİ) kapsamında çalıştığı ortaya çıktı.

Çalışma çağındaki 32,9 milyon kadının ise sadece 6,3 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı istidamda (KATİ), çalışma çağındaki 32 milyon erkeğin ise 15,7 milyonu kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda yer alıyor. Bu durum nispeten nitelikli istihdamın düşüklüğünü ortaya koyuyor.”

Paylaşın

Ne Eğitimde Ne İstihdamda Olan Gençlerin Oranı Yüzde 24,2

Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre gençlerde işgücüne katılma oranı, 2021 yılında yüzde 41,7 iken 2022 yılında yüzde 43,8 oldu. Genç erkeklerde işgücüne katılma oranı 2021 yılında yüzde 53,1 iken 2022 yılında yüzde 56,2, genç kadınlarda ise bu oran 2021 yılında yüzde 29,7 iken 2022 yılında yüzde 31,0 oldu.

Haber Merkezi / Gençlerde işsizlik oranı, 2021 yılında yüzde 22,6 iken 2022 yılında yüzde 19,4 oldu. Genç erkeklerde işsizlik oranı 2021 yılında yüzde 19,4 iken 2022 yılında yüzde 16,4, genç kadınlarda ise bu oran 2021 yılında yüzde 28,7 iken 2022 yılında yüzde 25,2 oldu.

Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı 2021 yılında yüzde 24,7 iken 2022 yılında yüzde 24,2 oldu. Genç erkeklerde ne eğitimde ne istihdamda olanların oranı 2021 yılında yüzde 17,5 iken 2022 yılında yüzde 16,4, genç kadınlarda ise bu oran 2021 yılında yüzde 32,4 iken 2022 yılında yüzde 32,3 oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İstatistiklerle Gençlik 2022 verilerini yayınladı.

Buna göre, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre 2022 yılı sonu itibarıyla Türkiye’nin toplam nüfusu 85 milyon 279 bin 553 kişi iken 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 12 milyon 949 bin 817 kişi oldu. Genç nüfus, toplam nüfusun %15,2’sini oluşturdu. Genç nüfusun yüzde 51,2’sini erkek nüfus, yüzde 48,8’ini ise kadın nüfus oluşturdu.

Nüfus projeksiyonlarına göre genç nüfusun toplam nüfus içindeki oranının 2030 yılında yüzde 14,0, 2040 yılında yüzde 13,4, 2060 yılında yüzde 11,8 ve 2080 yılında yüzde 11,1’e düşeceği öngörüldü.

Türkiye’nin genç nüfus oranının yüzde 15,2 ile Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkenin genç nüfus oranlarından daha yüksek olduğu görüldü. AB üyesi 27 ülkenin genç nüfus oranları incelendiğinde, 2022 yılında genç nüfus ortalaması yüzde 10,5 oldu. AB üye ülkeleri arasında en yüksek genç nüfus oranına sahip olan ülkelerin sırasıyla yüzde 12,8 ile İrlanda, yüzde 12,3 ile Hollanda ve yüzde 12,2 ile Danimarka olduğu, en düşük genç nüfus oranına sahip olan ülkelerin ise sırasıyla yüzde 9,1 ile Bulgaristan, yüzde 9,3 ile Çekya, yüzde 9,4 ile Slovenya ve Letonya olduğu görüldü.

ADNKS sonuçlarına göre 2022 yılında genç nüfus oranının en yüksek olduğu il, yüzde 22,0 ile Hakkari oldu. Bu ili yüzde 21,7 ile Şırnak ve yüzde 21,1 ile Siirt izledi.

Genç nüfus oranının en düşük olduğu il yüzde 12,3 ile Muğla ve Balıkesir oldu. Bu illeri yüzde 12,7 ile Ordu, yüzde 12,8 ile Tunceli, Sinop ve Kırklareli illeri izledi.

Genç nüfus yaş grubuna göre incelendiğinde 2022 yılında genç nüfusun yüzde 29,7’sinin 15-17 yaş grubunda, yüzde 19,1’inin 18-19 yaş grubunda, yüzde 30,2’sinin 20-22 ve yüzde 21,0’inin ise 23-24 yaş grubunda yer aldığı görüldü.

Hayat Tabloları, 2019-2021 sonuçlarına göre doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için 77,7 yıl, erkekler için 75,0 yıl ve kadınlar için 80,5 yıl oldu.

Türkiye’de çalışma çağının başlangıcı olan 15 yaşındaki gençler için kalan yaşam süresinin ortalama 63,6 yıl, erkekler için 61,0 yıl ve kadınlar için 66,4 yıl olduğu görüldü. Diğer bir ifade ile 15 yaşına ulaşan genç kadınların genç erkeklerden ortalama 5,4 yıl daha fazla yaşayacağı tahmin edildi.

Genç nüfus yasal medeni duruma göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklar olduğu görüldü. Genç erkek nüfusun 2022 yılında yüzde 96,3’ünün hiç evlenmemiş, yüzde 3,6’sının evli, yüzde 0,1’inin boşanmış olduğu görülürken genç kadın nüfusun yüzde 85,8’inin hiç evlenmemiş, yüzde 13,7’sinin evli, yüzde 0,4’ünün ise boşanmış olduğu görüldü.

Kadınlarda yükseköğretimde net okullaşma oranı yüzde 49,2

Türkiye’de 2020/’21 öğretim yılında yüzde 44,4 olan yükseköğretim net okullaşma oranı, 2021/’22 öğretim yılında yüzde 44,7’ye yükseldi. Yükseköğretim net okullaşma oranı cinsiyete göre incelendiğinde, erkeklerde bu oran yüzde 40,5’ten yüzde 40,3’e düşerken kadınlarda yüzde 48,5’ten yüzde 49,2’ye yükseldi.

Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı yüzde 24,2

Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre gençlerde işgücüne katılma oranı, 2021 yılında yüzde 41,7 iken 2022 yılında yüzde 43,8 oldu. Genç erkeklerde işgücüne katılma oranı 2021 yılında yüzde 53,1 iken 2022 yılında yüzde 56,2, genç kadınlarda ise bu oran 2021 yılında yüzde 29,7 iken 2022 yılında yüzde 31,0 oldu.

Gençlerde işsizlik oranı, 2021 yılında yüzde 22,6 iken 2022 yılında yüzde 19,4 oldu. Genç erkeklerde işsizlik oranı 2021 yılında yüzde 19,4 iken 2022 yılında yüzde 16,4, genç kadınlarda ise bu oran 2021 yılında yüzde 28,7 iken 2022 yılında yüzde 25,2 oldu.

Ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı 2021 yılında yüzde 24,7 iken 2022 yılında yüzde 24,2 oldu. Genç erkeklerde ne eğitimde ne istihdamda olanların oranı 2021 yılında yüzde 17,5 iken 2022 yılında yüzde 16,4, genç kadınlarda ise bu oran 2021 yılında yüzde 32,4 iken 2022 yılında yüzde 32,3 oldu.

Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre genç nüfusun istihdam oranı, 2021 yılında yüzde 32,2 iken 2022 yılında yüzde 35,3’e yükseldi. Genç erkeklerde istihdam oranı 2021 yılında yüzde 42,8 iken 2022 yılında yüzde 46,9, genç kadınlarda bu oran 2021 yılında yüzde 21,2 iken 2022 yılında yüzde 23,2 oldu.

Genç nüfusun istihdamı sektörlere göre incelendiğinde, istihdam edilen gençlerin 2022 yılında yüzde 15,1’inin tarım sektöründe, yüzde 31,4’ünün sanayi sektöründe, yüzde 53,5’inin ise hizmet sektöründe yer aldığı görüldü. İstihdam edilen genç erkeklerin yüzde 14,0’ünün tarım sektöründe, yüzde 36,7’sinin sanayi sektöründe, yüzde 49,3’ünün hizmet sektöründe yer aldığı görülürken genç kadınların yüzde 17,5’inin tarım, yüzde 20,3’ünün sanayi, yüzde 62,2’sinin ise hizmet sektöründe yer aldığı görüldü.

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre 18 ve daha yukarı yaştaki bireylerden genel sağlık durumundan memnun olduğunu belirtenlerin oranı 2021 yılında yüzde 69,3 iken 2022 yılında yüzde 69,2 oldu. Genel sağlık durumundan orta seviyede memnun olduğunu belirtenlerin oranı 2021 yılında yüzde 18,5 iken 2022 yılında yüzde 19,5, memnun olmadığını belirtenlerin oranı ise 2021 yılında yüzde 12,1 iken 2022 yılında yüzde 11,3 oldu.

Genel sağlık durumundan memnun olduğunu belirten 18-24 yaş grubundaki genç nüfus oranı 2021 yılında yüzde 83,5 iken 2022 yılında yüzde 84,8 oldu. Genel sağlık durumundan orta seviyede memnun olduğunu belirtenlerin oranı 2021 yılında yüzde 11,1 iken 2022 yılında yüzde 10,5, memnun olmadığını belirtenlerin oranı ise 2021 yılında yüzde 5,4 iken 2022 yılında yüzde 4,7 oldu.

Genel sağlık durumundan memnun olduğunu belirten 18-24 yaş grubundaki genç erkek nüfus oranı 2021 yılında yüzde 85,9 iken 2022 yılında yüzde 89,9 oldu. Genel sağlık durumundan orta seviyede memnun olduğunu belirtenlerin oranı 2021 yılında yüzde 8,5 iken 2022 yılında yüzde 6,1, memnun olmadığını belirtenlerin oranı ise 2021 yılında yüzde 5,6 iken 2022 yılında yüzde 4,0 oldu.

Genel sağlık durumundan memnun olduğunu belirten 18-24 yaş grubundaki genç kadın nüfus oranı 2021 yılında yüzde 81,0 iken 2022 yılında yüzde 79,5 oldu. Genel sağlık durumundan orta seviyede memnun olduğunu belirtenlerin oranı 2021 yılında yüzde 13,9 iken 2022 yılında yüzde 15,1, memnun olmadığını belirtenlerin oranı ise 2021 yılında yüzde 5,1 iken 2022 yılında yüzde 5,4 oldu.

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre 2022 yılında 18 ve daha yukarı yaştaki bireylerden kendini mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 49,7 iken kendini orta seviyede mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 34,5, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 15,9 oldu.

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre 2022 yılında 18-24 yaş grubundaki genç nüfus içinde kendini mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 47,9 iken kendini orta seviyede mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 36,4, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 15,7 oldu.

Kendini mutlu hissettiğini belirten 18-24 yaş grubundaki genç erkek nüfusun oranı yüzde 44,1 iken kendini orta seviyede mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 37,2, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 18,7 oldu. Kendini mutlu hissettiğini belirten 18-24 yaş grubundaki genç kadın nüfusun oranı yüzde 51,9 iken kendini orta seviyede mutlu hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 35,6, kendini mutsuz hissettiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 12,5 oldu.

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre 2022 yılında gençlerin mutluluk kaynağı olan değerler arasında yüzde 43,8 ile sağlık, ilk sırada yer aldı. Bunu, yüzde 23,4 ile başarı, yüzde 15,5 ile sevgi izledi. Mutluluk kaynağı cinsiyete göre incelendiğinde, genç erkeklerde yüzde 39,4 ile ilk sırayı sağlık alırken bunu yüzde 27,9 ile başarı ve yüzde 17,0 ile para takip etti. Genç kadınlarda ise yüzde 48,3 ile ilk sırayı sağlık alırken bunu yüzde 21,6 ile sevgi ve yüzde 18,6 ile başarı takip etti.

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre 2022 yılında, gençlerin yüzde 82,4’ü çalıştığı işinden memnun olduğunu, yüzde 52,9’u elde ettiği kazançtan memnun olduğunu belirtti. Genç erkeklerde çalışılan işten duyulan memnuniyet oranı yüzde 82,5, elde edilen kazançtan memnuniyet oranı yüzde 55,4 olurken genç kadınlarda ise bu oranlar yüzde 82,2 ve yüzde 48,2 olarak gerçekleşti.

Yaşam memnuniyeti araştırması sonuçlarına göre 2022 yılında, gençlerin yüzde 67,0’si şimdiye kadar almış olduğu eğitimden memnun olduğunu belirtti. Bu oran genç erkeklerde yüzde 65,6 iken genç kadınlarda yüzde 68,5 oldu.

Ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerine göre 2021 yılında ölen 15-24 yaş grubundaki gençlerin yüzde 38,2’si dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle hayatını kaybetti. Bu hastalığı ikinci sırada yüzde 8,2 ile iyi huylu ve kötü huylu tümörler ve üçüncü sırada yüzde 7,7 ile sinir sistemi ve duyu organları hastalıkları takip etti.

Ölüm nedenleri cinsiyete göre incelendiğinde, dışsal yaralanma ve zehirlenmeler nedeniyle hayatını kaybeden genç erkeklerin oranı yüzde 42,3, genç kadınların oranı yüzde 28,3 oldu. İyi huylu ve kötü huylu tümörler nedeni ile hayatını kaybeden genç erkeklerin oranı yüzde 6,9, genç kadınların oranı yüzde 11,4 oldu.

Hanehalkı bilişim teknolojileri kullanım araştırması sonuçlarına göre 16-24 yaş grubundaki genç nüfusun İnternet kullanım oranı, 2021 yılında yüzde 97,1 iken 2022 yılında yüzde 96,9 oldu. İnternet kullanım oranı, genç erkeklerde 2021 yılında yüzde 98,4 iken 2022 yılında yüzde 97,6, genç kadınlarda ise 2021 yılında yüzde 95,6 iken 2022 yılında yüzde 96,1 oldu.

Paylaşın

TÜİK Açıkladı: Atıl İşgücü Oranı Yüzde 22,4

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 1,6 puanlık artış ile yüzde 22,4 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 15,5 iken potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 17,3 olarak tahmin edildi.

Haber Merkezi / Öte yandan istihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 0,7 saat artarak 44,7 saat olarak gerçekleşti.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), İşgücü İstatistikleri I. Çeyrek: Ocak-Mart 2023  verilerini açıkladı.

Buna göre, Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 62 bin kişi azalarak 3 milyon 483 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,3 puanlık azalış ile yüzde 9,9 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8,2, kadınlarda yüzde 13,4 olarak tahmin edildi.

İstihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 195 bin kişi artarak 31 milyon 558 bin kişi, istihdam oranı ise 0,2 puanlık artış ile yüzde 48,4 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 66,0 iken kadınlarda yüzde 31,2 olarak gerçekleşti.

İşgücü 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 132 bin kişi artarak 35 milyon 40 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 53,7 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,8, kadınlarda ise yüzde 36,0 oldu.

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki çeyreğe göre 0,9 puanlık artış ile yüzde 19,9 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 15,6, kadınlarda ise yüzde 27,6 olarak tahmin edildi.

Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre tarım sektöründe 115 bin kişi azalırken, sanayi sektöründe 51 bin kişi, inşaat sektöründe 60 bin kişi, hizmet sektöründe 198 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin yüzde 14,9’u tarım, yüzde 21,5’i sanayi, yüzde 6,3’ü inşaat, yüzde 57,4’ü ise hizmet sektöründe yer aldı.

İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 0,7 saat artarak 44,7 saat olarak gerçekleşti.

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2023 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 1,6 puanlık artış ile yüzde 22,4 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 15,5 iken potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 17,3 olarak tahmin edildi.

Paylaşın

BİSAM Duyurdu: Açlık Sınırı 9 Bin 814 TL

Türkiye’de sağlıklı ve dengeli beslenmenin maliyeti günlük 327 lira, açlık sınırı ise 9 bin 814 lira oldu. Açlık sınırı üzerinden hanehalkı tüketim harcamaları esas alınarak yapılan hesaplama sonuçlarına göre ise yoksulluk sınırı 33 bin 948 lira olarak gerçekleşti.

Günlük 327 liralık harcama içinde en maliyetli tüketim kalemi 32 lira ile 10-18 yaş arası bir gencin tüketmesi gereken süt ve süt ürünleri miktarı oluşturdu.

Günlük harcamalarda Nisan 2023’de en yüksek maliyet grubunu 114,78 liralık harcama gereksinimi ile süt ve süt ürünleri grubu oluşturdu. Et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken minimum harcama tutarı ise 70,05 lira oldu.

Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı ise 54,93 liraya ulaştı. Ekmek için yapılması gereken harcama tutarı günlük 23,4 lira oldu. Katı yağ ve sıvı yağ ise 19,19 liralık masraf yapılması gereken ürün grupları oldu. Yumurta için 7,81, şeker, bal, reçel ve pekmez için ise 9,13 lira harcama yapılması gerektiği hesaplandı.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Birleşik Metal-İş Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) Nisan 2023 dönemi için açlık ve yoksulluk sınırı verilerini açıkladı. Buna göre, Türkiye’de sağlıklı ve dengeli beslenmenin maliyeti günlük 327 lira, açlık sınırı ise 9 bin 814 lira oldu.

TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) harcama gruplarına göre endeks rakamları, 2003 yıllı madde fiyatları ile İstanbul Halk Ekmek, zincir market cari ay internet fiyatları ve BİSAM Beslenme Kalıbı üzerinden yapılan hesaplamaya göre dört kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenmesi için aylık yapması gereken harcama tutarı Nisan 2023 için 9 bin 814 lira oldu.

Bu harcama tutarı sadece gıda için yapılması gereken minimum tutardır. Açlık sınırı üzerinden hanehalkı tüketim harcamaları esas alınarak yapılan hesaplama sonuçlarına göre ise yoksulluk sınırı 33 bin 948 lira olarak gerçekleşti.

Günlük harcama gereksinimi 327 lira

Günlük 327 liralık harcama içinde en maliyetli tüketim kalemi 32 lira ile 10-18 yaş arası bir gencin tüketmesi gereken süt ve süt ürünleri miktarı oluşturdu.

Günlük harcamalarda Nisan 2023’de en yüksek maliyet grubunu 114,78 liralık harcama gereksinimi ile süt ve süt ürünleri grubu oluşturdu. Et, tavuk ve balık grubu için yapılması gereken minimum harcama tutarı ise 70,05 lira oldu.

Sebze ve meyve için yapılması gereken günlük harcama tutarı ise 54,93 liraya ulaştı. Ekmek için yapılması gereken harcama tutarı günlük 23,4 lira oldu. Katı yağ ve sıvı yağ ise 19,19 liralık masraf yapılması gereken ürün grupları oldu. Yumurta için 7,81, şeker, bal, reçel ve pekmez için ise 9,13 lira harcama yapılması gerektiği hesaplandı.

Paylaşın

TÜİK Açıkladı: Ücretli Çalışan Sayısı Yıllık Yüzde 6,5 Arttı

Ücretli çalışan sayısı mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,5 arttı. Ücretli çalışan sayısı bir önceki yılın aynı ayında 13 milyon 862 bin 333 kişi iken, 2023 yılı mart ayında 14 milyon 757 bin 342 kişi oldu.

Haber Merkezi / Ücretli çalışan sayısı yıllık olarak sanayi sektöründe yüzde 3,4, inşaat sektöründe yüzde 16,6 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde 6,6 arttı. Mart ayında bir önceki aya göre, sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı yüzde 0,5 arttı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ücretli Çalışan İstatistikleri Mart 2023 verilerini açıkladı.

Buna göre, sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,5 arttı. Ücretli çalışan sayısı bir önceki yılın aynı ayında 13 milyon 862 bin 333 kişi iken, mart ayında 14 milyon 757 bin 342 kişi oldu.

Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; Mart ayında ücretli çalışan sayısı yıllık olarak sanayi sektöründe yüzde 3,4, inşaat sektöründe yüzde 16,6 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde 6,6 arttı.

Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı mart ayında bir önceki aya göre yüzde 0,5 arttı.

Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; Mart ayında ücretli çalışanlar aylık olarak sanayi sektöründe yüzde 0,2, inşaat sektöründe yüzde 1,2 ve ticaret-hizmet sektöründe yüzde 0,6 arttı.

Paylaşın

DİSK-AR Açıkladı: İşsiz Sayısı 8,3 Milyon

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı mart ayında 8 milyon 308 bin kişi olarak gerçekleşti.

Haber Merkezi / TÜİK, mart ayında işsizlik oranının yüzde 10 olduğunu açıklarken, DİSK-AR ise aynı dönemde geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 21,8 olduğunu duyurdu.

DİSK-AR, işsizlik ödeneğinden yararlanma koşullarının ağır olması ve işsizlik sigortası kaynaklarının amacı dışında kullanılması sebebiyle işsizlerin büyük çoğunluğunun işsizlik ödeneğinden yararlanamadığı da belirtti.

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Araştırma Merkezi (DİSK-AR), “İşsizlik ve İstihdamın Görünümü (Mayıs 2023)” raporunu yayımladı. DİASK-AR’ın raporundan öne çıkan bölümler şöyle:

“TÜİK’in Şubat 2023 Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) sonuçları 10 Nisan 2023’te yayımlandı. Mart ayı TÜİK hanehalkı işgücü istatistikleri anket uygulaması deprem felaketi sebebiyle Adıyaman, Maraş ve Osmaniye illerinde gerçekleştirilemedi.

Mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 10,0, mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsizlik oranı (âtıl işgücü) ise yüzde 21,8 seviyesinde gerçekleşti. TÜİK’e göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde dar tanımlı işsiz sayısı (mevsim etkisinden arındırılmış) 2023 Mart ayında 3 milyon 508 bin oldu.

DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı ise Mart 2023’te 8 milyon 308 bin kişi olarak gerçekleşti. TÜİK’e göre 2019 Mart’ta yüzde 13,9 olan dar tanımlı işsizlik Mart 2023’te yüzde 10 olarak gerçekleşti. Ancak aynı yıllarda geniş tanımlı işsizlik yüzde 19,6’dan yüzde 21,8’e yükseldi. Mart 2023’te geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyon 308 bin oldu.

Öte yandan işsizlik ödeneğinden yararlanma koşullarının ağır olması ve işsizlik sigortası kaynaklarının amacı dışında kullanılması sebebiyle işsizlerin büyük çoğunluğu işsizlik ödeneğinden yararlanamıyor. Mart 2023’te TÜİK toplam dar tanımlı işsiz sayısını 3 milyon 508 bin kişi olarak açıkladı. İŞKUR’un Mart 2023 verilerine göre ise bu ayda işsizlik ödeneği alabilenlerin sayısı 435 binde kaldı. Böylece Mart 2023’te resmi işsizlerin sadece yüzde 12,4’ü işsizlik ödeneği alabildi. 3,5 milyonu aşkın işsiz işsizlik ödeneğinden yoksun kaldı. Bu da işsizlerin yaklaşık yüzde 87,6’sının işsizlik ödeneği alamadığı anlamına geliyor.

Kadın işsizliği tüm işsizlik türlerinde en yüksek kategori olmaya devam ediyor. Mart 2023 HİA verilerine göre işsizlik türlerinin en yüksek olduğu kategori yüzde 29,7 ile geniş tanımlı kadın işsizliği oldu. İkinci yüksek işsizlik kategorisi ise genç kadın işsizliğidir. Mart 2023’te genç kadın işsizliği yüzde 28,9’dur. İşsizlik genç ve kadınlarda yüksek seyretmeye devam etmektedir.”

Paylaşın

TÜİK Duyurdu: İşsizlik Oranı Yüzde 10

15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı mart ayında bir önceki aya göre 4 bin kişi artarak 3 milyon 508 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 10 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8,1 iken kadınlarda yüzde 13,8 olarak tahmin edildi.

Haber Merkezi / 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,7 puanlık artış ile yüzde 20,1 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 15,2, kadınlarda ise yüzde 28,9 olarak tahmin edildi.

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı mart ayında bir önceki aya göre 1,6 puanlık azalış ile yüzde 21,8 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 15,1 iken işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı yüzde 17,2 olarak tahmin edildi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) İşgücü İstatistikleri Mart 2023 verilerini açıkladı.

Buna göre, Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı mart ayında bir önceki aya göre 4 bin kişi artarak 3 milyon 508 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 10,0 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 8,1 iken kadınlarda yüzde 13,8 olarak tahmin edildi.

İstihdam edilenlerin sayısı mart ayında bir önceki aya göre 37 bin kişi artarak 31 milyon 462 bin kişi, istihdam oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 48,2 oldu. Bu oran erkeklerde yüzde 66,0 iken kadınlarda yüzde 30,7 olarak gerçekleşti.

İşgücü mart ayında bir önceki aya göre 41 bin kişi artarak 34 milyon 970 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise değişim göstermeyerek yüzde 53,6 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,9 iken kadınlarda yüzde 35,7 oldu.

15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,7 puanlık artış ile yüzde 20,1 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde yüzde 15,2, kadınlarda ise yüzde 28,9 olarak tahmin edildi.

İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi mart ayında bir önceki aya göre 0,2 saat azalarak 44,5 saat olarak gerçekleşti.

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı mart ayında bir önceki aya göre 1,6 puanlık azalış ile yüzde 21,8 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 15,1 iken işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı yüzde 17,2 olarak tahmin edildi.

Hanehalkı İşgücü Araştırması Mart ayı anket uygulaması, ülkemizde yaşanan deprem felaketi nedeniyle Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye illerinde yapılamamıştır. Bu illerdeki örnek hane sayısının örneklem içerisindeki payı yüzde 4,4’tür.

Mart ayı bülteninde yer alan sonuçlar anket uygulaması gerçekleştirilebilen iller üzerinden Türkiye bazında tahmin verecek şekilde ağırlıklandırma yapılarak hesaplanmıştır. Yapılan geçici yöntemsel değişiklik ile ilgili açıklamalar metaveri bölümünde sunulmuştur.

Belirtilen illerde uygulama gerçekleştirilemediği için, depremin etkisi göstergelere yansıtılamamış olup ilerleyen dönemde alan uygulamasına başlanabilmesi ile birlikte geçmiş dönemlere ait deprem etkisinin ölçülmesi ile ilgili çalışmaların yapılması planlanmaktadır.

Paylaşın