“Bu İktidar Halkın Değil Sermayenin İktidarı”
Meclis Genel Kurulunda konuşan TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, AK Parti’nin getirdiği torba yasayı sert sözlerle eleştirerek, “Bu iktidar halkın değil sermayenin iktidarı. Çalışanların değil patronların iktidarı. Yoksulların değil zenginlerin iktidarı!” dedi.
Sera Kadıgil, konuşmasının devamında, “Tek bayrak, tek devlet, tek millet mavralarıyla uyuttukları halkı 20 yılın sonunda tek domatese, tek salatalığa, tek hıyara muhtaç edenlerin iktidarı!” ifadelerini kullandı.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü ve İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda görüşülen Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve KDV Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin 1. Bölümü üzerine söz aldı. Kadıgil, Meclis kürsüsünden şunları söyledi:
“AKP yeni bir torba yasayla karşımızda. 18 kanununda değişiklik yapan, yine halkın değil ama patronların yarasına derman olacak bir düzenlemeyle karşımızdalar. Teklifte imzası bulunan tüm saray vekillerini tek tek tebrik ediyorum.
Şaka değil gerçekten tebrik ediyorum. Temsil vazifelerinin hakkını sonuna kadar veriyorlar. Kimi temsil ediyorlarsa onlara, çok güzel çalışıyorlar.
Misal bu torbada temsil ettikleri birçok kesimi yine unutmamışlar. Turizm patronları, vergi kaçakçıları, kayyumlar, saray eşrafı, hazine arazisine çökenler, arsız müteahhitler, maşallah hiçbiri unutulmamış. Araya da dostlar alışverişte görsün seçim yatırımı olsun diye muhtarları sıkıştırmışlar.
Öfkemiz baki elbet lakin artık zerre şaşırmıyoruz. Zira kendilerine yakışanı yapıyorlar. Kimin sayesinde bu koltuklarda oturuyorlarsa, kimlerle el ele kazanıyorlarsa mesailerini de onlar için harcıyorlar. Bakalım neler var sarayın heybesinde, misal vergi kaçakçısına pişmanım derse yüzde 50 ceza indirim var.
Zaten vergi kaçırılsın diye elinizden geleni yapıyorsunuz. Vergi vereni verdiğine pişman ediyorsunuz. Şimdi kaçıranı kazara yakaladınız “Aaa dur pişmanım derse de yarısını silelim” diyorsunuz. Bari ek madde koyun “tövbe ettim” derse tümünü silin, yazıktır vergi kaçakçılarına! Elinizi korkak alıştırmayın!
Başka ne var? Hazine arazilerini peşkeş çekmek var. Zaten Resmi Gazete emlak bültenine dönüştü. Enerji şirketlerini sattınız, maden işletmelerini sattınız, şeker, kağıt, gübre fabrikalarını sattınız bitti değil mi, hepsi bitti. Satacak neyimiz kaldı, bir yanarken seyrettiğiniz ormanlar bir de hazine araziler!
Hazine arazilerini peşkeş çekmeye eliniz gidiyor. Topraksız köylüye bilabedel toprak tahsis etmeye eliniz gitmiyor.
Turizm patronlarına devletin kasasından teşvik vermeye eliniz gidiyor. 3- 5 ay çalıştırıp sonra kapının önüne koydukları turizm emekçileri için, tatilin hayalini bile kuramayan milyonlarca insan için bir düzenleme yapmaya eliniz gitmiyor.
Taşıma şirketleri batmasın diye servislere ara zam yapmaya eliniz gidiyor. Taşımalı sistemi ortadan kaldırmaya, çocuklar servise mecbur kalmasın diye her mahallede her köyde laik nitelikli parasız eğitim verecek okullar açmaya, atama bekleyen öğretmenlere bir sınıf vermeye, eliniz gitmiyor!
Boğaziçi kayyumu yalnızlık çekmesin diye yüzer yüzer kadro tesis etmeye eliniz gidiyor. Parasızlıktan okulu bırakmak zorunda kalan, harıl harıl yurt dışına kaçmaya çalışan öğrencilerle ilgili bir çözüm üretmeye eliniz gitmiyor!
Şirketlerin vergi borcunu bir değil on değil yüz kez silmeye eliniz gidiyor. Gençlerin KYK borçlarını silmeye eliniz gitmiyor! Sarayı sair giderlerden muaf tutmaya eliniz gidiyor. Asgari ücretliyi vergiden muaf tutmaya eliniz gitmiyor. Daha 3 ay evvel çıkarttığınız bütçe harcırahlarına yüzde 80 zam yapmaya eliniz gidiyor. Açlık sınırının altında yaşayan asgari ücretliye ara zam yapmaya eliniz gitmiyor!
Vergi kaçakçılarına pişmanlık affı düzenlemeye eliniz gidiyor. Vergi adı altında haraç kestiğiniz, nalıncı keseri gibi hep zengine yontan şu rezil vergi sistemini düzeltmeye eliniz gitmiyor! Nedeni basit. Çünkü sizin eliniz patronlardan başkasının eline değmiyor! Dedim ya tebrik ederim iktidar vekillerini işlerinin hakkını veriyorlar diye. Çünkü işleri bu!
‘Bu iktidar halkın değil sermayenin iktidarı”
Çünkü bu iktidar halkın değil sermayenin iktidarı. Çalışanların değil patronların iktidarı. Yoksulların değil zenginlerin iktidarı! Tek bayrak, tek devlet, tek millet mavralarıyla uyuttukları halkı 20 yılın sonunda tek domatese, tek salatalığa, tek hıyara muhtaç edenlerin iktidarı!
Varsa yüreğiniz bir gün olsun patronlara değil gelin şu rapora çalışalım! Aile hekimleri yazmış, çocukların durumunu araştırmış! Ne diyor biliyor musunuz, her dört çocuktan biri beslenemiyor, kız çocuklarının yüzde 85’i doğru düzgün beslenemiyor diyor!
Bu ülkede artık yoksul halk çocukları dengesiz beslenmekten obez bile olamıyorlar! Afrika ülkelerindeki gibi doğrudan açlıkla baş başalar diyor!
Hekimlerden haraç kesmeye eliniz gidiyor da yek ekmeğe muhtaç ettiğiniz milyonlarca insan için tek çare düşünmeye eliniz gitmiyor! Varsın gitmesin ama şunu sakın unutmayın; satıp savdığınız her karış vatan toprağının, aç bıraktığınız her bir çocuğun, memleketinden umudunu kesmiş her bir gencin hesabını tek tek vereceksiniz!
Yok öyle aldatıldık allah affetsin falan! Kapatamayacaksınız bu hesabı! Unutturamayacaksınız! Arada kaynayamayacaksınız! Halk düşmanı yasalara attığınız her bir imzanın, kaldırdığınız her bir parmağın, bu halktan çaldığınız her bir kuruşun hesabını and olsun vereceksiniz.”
(Kaynak: İleri Haber)