CHP’den MHP’ye ‘Emeklilikte Yaşa Takılanlar’ Eleştirisi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM Genel Kurulu’nda emeklilikte yaşa takılanlara yönelik oylama sırasında MHP’nin tavır değişikliğini Medyascope’a değerlendirdi.

Özel, emeklilikte yaşa takılanların sorununu çözmek amacıyla TBMM Genel Kurulu’nda yapılan oylamada MHP’nin tavır değişikliğine ilişkin olarak, “Emeklilikte yaşa takılanlar sorununun çözümü için önemli bir adımda MHP, U dönüşü yapmış oldu. Siyasi açıdan MHP, verdiği sözü tutmamış oldu. Bunun bedelini seçmeni ve EYT’liler arasında görecektir. Emeklilikte yaşa takılanlar, dostunu düşmanını görmüş oldu” diye konuştu.

Özel, “Yeni Meclis kompozisyonunda AKP çoğunluğunu kaybetmişti. Bir yandan da Cumhur ittifakıyla ilgili tutumlar ortadaydı. CHP olarak siyasetin gereği bir tarama yapmıştık. AKP’nin dışındaki siyasi partilerin ortaklaştığı kanunları çalıştık. İlk gözümüze çarpan ağustos ayının başında emeklilikte yaşa takılanlar ile ilgili 4 partinin kanun teklifi vardı. O günden beri bunu gündemde tutuyoruz. Tüm partiler de sözlerinin arkasında olduğunu söylemişlerdi. İYİ Parti’nin bir grup önerisi vardı. Mevcut Parti Meclisi toplantımızı da erken bitirerek, genel başkanımızın talimatıyla, genel başkanımız dışında genel merkezde bir tek yönetici bırakmadan neredeyse tüm milletvekillerimizle Genel Kurul’da bu önergeye destek verdik” dedi.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, şunları kaydetti:

“EYT için çalışmaya devam ediyoruz”

“Madem ki bu iş siyaset üstü bir iştir, önerge İYİ Parti’den gelmiş, bir başka partiden gelmiş diye bakılmaz. Önergenin en öne alınarak görüşmelerine hemen başlanması kabul edilmiş oldu. Büyük bir sevinç yaşandı, televizyonlar altyazı verdi. Ancak ikinci ve esas oylamada maalesef ki o iki saat içinde Milliyetçi Hareket Partisi, Grup Başkanvekili Erhan Usta’yı görevden aldı. Emeklilikte yaşa takılanlar sorununun çözümü için önemli bir adımda MHP, milletvekillerine oy kullandırmamak suretiyle U dönüşü yapmış oldu. Siyasi açıdan MHP, verdiği sözü tutmamış oldu. Bunun bedelini seçmeni ve EYT’liler arasında görecektir. Buna bizim bir şey dememiz çok anlamlı değil. Ancak siyasi bir sonuç doğurdu. Bir grup başkanvekilinin görevden alınması çok sık rastlanılan bir şey değildir. Buna da çok üzüldük, kıymetli bir mevkidaşımızı kaybettiğimiz için. Ama biz umudumuzu kaybetmedik. Bundan sonra her adımda EYT için çalışmaya devam ediyoruz. MHP’ye de şunu söylüyoruz: Sizin öneriniz geldiğinde de ayrım yapmaksızın destekleyerek bunu kanunlaştırmak ya da bu komisyonları kurmak bizim boynumuzun borcudur. Emeklilikte yaşa takılanlar dostunu, düşmanını açıkça görmüş oldu. Beklenti yönetimi yapanların, kanun teklifimiz var diyenlerin iki saatte sözlerinden nasıl çark ettiğini hep birlikte gördük.”

Paylaşın

“Milletin Alın Teri, Faiz Yoluyla Bir Avuç Rantiyeciye Akıtılacak”

Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Karamollaoğlu, açıklamasında “Milletin alın teri, faiz yoluyla bir avuç rantiyeciye akıtılacak” dedi.

Basın toplantısında, açıklanan 2019 bütçe rakamlarını eleştiren Karamollaoğlu, bütçenin bir hükümetin kimliğini ortaya koyduğunu ifade ederek, işçinin, çiftçinin, memurun, esnafın ve emeklinin düşünülmediğini; yine rantiyecilerin ve faiz lobisinin kazanacağını söyledi.

TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlanan 2019 bütçesindeki rakamları değerlendiren Karamollaoğlu, “Bu tablo Osmanlı Devleti’nin çöküşünden önceki son 80 yılın özetidir. Çünkü  açık verdikçe borçlanırsınız, borçlandıkça  açık verirsiniz. Sonra bu açığı kapatmak için menkul, gayri menkul sahip olduğunuz bütün değerleri elden çıkarmak zorunda kalırsınız. İşte maalesef bu noktaya gelmiştir. Elde kalan bütün varlıkların bir bir elden çıkarılması bunun sonucudur” dedi.

Karamollaoğlu, ekonomide yaşanan sorunların borç alarak değil ancak üç yolla çözebileceğini söyledi:

1-      Kaynak bularak

2-      Bulduğunuz kaynakları tüketime değil üretime yatırarak.

3-      İsraf ve yolsuzluğu önleyerek

“Milletin alın teri, faiz yoluyla bir avuç rantiyeciye akıtılacak”

2019 bütçesindeki en dikkat çekici rakamın yine faiz ödemeleri olduğunu belirten SP Lideri, konuya ilişkin eleştirilerini şöyle sürdürdü:

2018 bütçesindeki faiz gideri 71.7milyar liraydı. Peki 2019 Bütçesindeki faiz ödemesi ne kadar? 117.3  milyar lira

Gerçekten korkunç bir tablo. Bunun bir tek anlamı var? yine milletin alın teri, emeği faiz yoluyla  bir avuç rantiyeciye aktarılacak.

Siz faize bir yılda 117 milyar lira ödeyeceksiniz, sonra kalkıp emeklilikte yaşa takılanları yük olarak göreceksiniz.

Bu ülkenin üzerindeki en büyük yük sizsiniz.  Borç almayı maharet sayan anlayışınız maalesef ülkeyi ekonomik bir felaketin eşiğine getirmiştir.

“Bu bütçe Türkiye bütçesi değil Külliye bütçesidir” 

Bütçe rakamlarının bir iktidarın kimliğini ele verdiğini söyleyen Karamollaoğlu, “Bu bütçe Türkiye bütçesi değil Külliye bütçesidir. Bu bütçe üretim bütçesi değil tüketim bütçesidir. Bu bütçe kalkınma bütçesi değil oyalama bütçesidir. Bu bütçede. Emekli yoktur. Asgari ücretli yoktur. Memur, işçi, emekçi yoktur. Kıt kanaat ayakta durmaya çalışan esnaf ve sanatkar yoktur. Çiftçi, üretici yoktur. Aslan payı her yıl olduğu gibi bu yılda rantiyeciye, bir avuç mutlu azınlığa aktarılacaktır. Yine en çok faiz lobisi kazanacaktır. Rakamlar bunun habercisidir” dedi.

Basın açıklamasında, sözü uzatmaya gerek olmadığını belirten Karamollaoğlu, açıklanan 2019 bütçesine yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:

“Denk bütçe yapmadan faiz lobisini engelleyemezsiniz. Havuz sistemini kurmadan sömürüyü önleyemezsiniz.  Üretim ve ihracat seferberliği başlatmadan ekonomiyi düzeltemezsiniz. Her işin başına, önce ahlak ve maneviyat düsturunu koymadan haksızlığı ve ahlaksızlığı önleyemezsiniz. Şahsiyetli bir dış politikaya geçmeden  sözü dinlenir itibarlı bir devlet haline gelemezsiniz. Biz bunları deyince iktidar diyor ki: “Efendim bizde havuz sistemini kurduk, işte varlık fonu bunun için kuruldu” şeklinde serzenişte bulunuyorlar. Bizde diyoruz ki milletin istifade etmediği. Dibi delik bir havuz sistemine havuz sistemi denmez!

Genel hatlarıyla 2019 bütçesi

– 880 milyar 360 milyon lira gelir, (2018 Gelir Hedefi 821.8 Milyar TL)

– 960 milyar 976 milyon lira harcama hedefleniyor. (2018 Gider Hedefi 893 Milyar TL)

– 80 milyar 360 milyon liralık bütçe açığı var. (2018 Beklenen Bütçe Açığı 72 milyar)

Paylaşın

CHP’nin 105 Belediye Başkanı Adayı Belli Oldu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP Parti Meclisi toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, 105 belediye başkan adayının belli olduğunu söyledi.

Torun, genel merkezde düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu:

MYK ve Parti Meclisi toplantımızın ardından 105 değerli Belediye Başkanı adayımızın ismini açıklıyoruz. Bu 105 isim arasında yola devam etmek istediğimiz mevcut Belediye Başkanlarımız da var. 105 Belediye Başkanı adayımızın hepsi de örgütümüzün ve yereldeki tüm kesimlerin üzerinde mutabık oldukları isimlerdir.

Aralık ayına kadar büyükşehirlerin de aralarında olduğu adaylık sürecini netleştirmiş, adaylarımızı büyük ölçüde açıklamış olacağız. 2019 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi belediyelerinin sayısını artırıp huzur, bereket ve refahı ülkemizin her yanına yayacağız.

Üzerinde uzlaştığımız, bütün kesimlerin ittifakıyla aday gösterilen isimleri bugün kamuoyu ile paylaşıyoruz. Biz parti olarak başından beri sandıkta, ittifakı yani halkın ittifakını savunuyoruz. Bugün açıkladığımız adaylarımızın tümü de zaten herkesin üzerinde anlaştığı, herkesin ittifakı ile ortaya çıkmış adaylardır. Ben adaylarımızı tek tek tebrik ediyor, bu zorlu süreçte kendilerine başarılar diliyorum.

Soru – Cevap

Soru– “Mevcut Belediye Başkanlarından da devam ettiklerimiz oldu” dediniz. Bunların bir sayısı var mıdır, nedir onları paylaşır mısınız?

Cevap– 35’in üzerinde.

Soru– Bundan sonra aday belirleme nasıl olacak?

Cevap– Bundan sonra aday belirleme yöntemlerimiz tabi eğilim yoklaması, anketlerle beslenecek, gene heyetler illeri ziyaret edecek, genel raporlama yapacak. Ayrıca tabi ki önseçimde olacak daha sonraki süreçte.

Soru– Efendim büyükşehirlerde Aralık ayını işaret ettiniz, önseçim mesajı da verdiniz şimdi ama Sayın Muharrem İnce’nin İstanbul’la ilgili bir önseçim çağrısı oldu “önseçim olursa aday olurum” diye. Ankara’da yine Mansur Yavaş ismi konuşuluyor. Bu iddialarla ilgili ya da bu konuşulanlarla ilgili nasıl bir değerlendirme yaparsınız?

Cevap– Aday tespit yöntemleri ve aday konusunda çalışmalarımız devam ediyor. Bugün burada açıkladığımız, daha önce de söylediğim gibi üzerinde uzlaşılan, hemfikir olunan adaylardı. Bundan sonra aday tespit yöntemlerimizi ve aday adaylarımızı mutlaka değerlendireceğiz.

Soru– Efendim büyükşehirler var mı belli olan?

Cevap– Hayır yok, şu anda yok. Ama önümüzdeki günlerde büyükşehir, il ve ilçe belediyelerimizden de mutlaka tespit ettiklerimiz olacak. Onları da sürekli paylaşacağız belli bir periyotta.

Soru– Efendim Parti Meclisi toplantısında bu noktada biraz tartışmalı geçti deniliyor, henüz adaylık süreci tamamlanmadı, o noktada erken bir açıklama diye yorumlar da geldi bizim edindiğimiz bilgilere göre. Bunları nasıl değerlendirirsiniz?

Cevap– Tabi tekrar üstüne basarak ifade ediyorum, bu açıkladığımız adaylar tamamen uzlaşı içerisinde ve birçoğu tek aday olan yerler. O anlamda zaten süreç tamamlansa dahi farklı bir aday durumu ortaya çıkmayacak yerler. O yüzden sürenin uzamasıyla ilgili bir alakası yok.

Soru– Üç büyük il için özellikle İstanbul, Ankara, İzmir diğer partilerle seçim işbirliği yapılacak mı?

Cevap– Biz bu konudaki görüşlerimizi açıkladık arkadaşlar. Bildiğiniz gibi biz halk ittifakı, millet ittifakından bahsediyoruz, sandık ittifakından bahsediyoruz. Sonuçta tabandaki ittifaktan bahsediyoruz. Bu sürecimiz de devam ediyor.

 

Paylaşın

HDP’li Temelli: Bu Halk Ne Baş Eğecek Ne Diz Çökecek

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, HDP’li belediyelere atanan kayyumlar üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirerek, “Bu halk ne baş eğecek ne diz çökecek” dedi.

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, haftalık Meclis grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Temelli’nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Kayyumları süpürüp atacağız

Bu kayyumları bu coğrafyadan süpürüp atacağız. Ama bununla kalmayacağını fark edenler birbirlerine düştüler. Önce yerel yönetimlerde, sonra merkezi yönetimlerde hepsini süpürüp atacağız. Bunları faşizmin çöplüğüne süpürüp atacağız.

Biliyorsunuz, AKP Kürt illerinde seçim kampanyasını valilerle, savcılarla, kaymakamlarla, güvenlik güçleriyle yürütüyor. AKP’nin kampanyası böyle sürüyor. Bu zihniyetle halka yaklaştığı için de cevabını yerel seçimlerde alacak.

Ya abluka ya kayyum

Amed’de bir akşam sokaklara çıkanlar baktılar kent abluka altında. Ne oluyor, yarın Cumhurbaşkanı geliyor. Böyle geleceksen gelme, bu kadar korkuyorsan gelme. Nasıl prompterdan okuyorsun oraya da sinevizyonla git. Sen korkuyorsun diye neden bu şehir abluka altına alınıyor. Ama bunlar kayyumcu olduğu kadar ablukacı da. Lice’ye gidiyorsunuz, Bitlis’e gidiyorsunuz abluka var. Nereye gitseniz ya abluka ya kayyum var.

Bu halk bunu hak etmediği için de yanıtı çok güçlü oluyor. 40 yıldır bu yanıtı vermeye devam ediyor, 40 yıl da geçse devam edecek. Ne baş eğecek ne diz çökecek. Barış ve demokrasi mücadelesinde ayağımız zerre kadar sürtmeyecek.

Adaletsizlikte sınır tanımıyorlar

Bunlar adaletsizlikte sınır tanımıyorlar. Devam ediyorlar, kaybettiklerini, yenildiklerini anladıkça devam ediyorlar. Geçen hafta 259 muhtar görevinden alındı. Hangi muhtarlar alındı, tesadüfe bakın ki gene kayyum coğrafyasında Kürt muhtarlar görevden alındı.

İbadetimizi de eğitimimizi de, anadilimizde yapacağız

O denli ayrımcılık var ki müftülere diyor ki “Doğu’yu ve Güneydoğu’yu boş bırakmayın”. Zihniyete bak, orada imam yok mu, orada dindarlar yok mu? Var. Ama onlara bile yaklaşırken bu ayrımcılık ile yaklaşıyor. Yani onlar anadilinde ibadet etmesin. “Onların kimliklerini yok sayalım”, yani “asimilasyona devam” diyor. İşte buna karşı biz de diyoruz ki ibadetimizi de eğitimimizi de anadilimizde yapacağız, kimliklerimizle yapacağız.

Öğrenciler ant içmesin süt içsin süt!

Şimdi hiç anlamı yokken, öğrenci andı meselesi yeniden gündeme geldi. 5 yıl önce bitmiş gitmiş, kimsenin sorduğu yok, kimsenin aklına gelecek bir mesele değil. Bu toplumda Türk çocuklarımız and okumuyor diye Türk olmalarında bir zaafiyet mi oluştu. Hayır. Aslında anttan çok daha beter ırkçı söylemleri o çocukların kafasına sokmak için ders kitaplarına işlediniz. Cinsiyet ayrımcılığı, etnik ayrımcılık, inanç ayrımcılığı, her şeyi kitaplara işliyorsunuz. Fakat bu ant meselesi niye ortaya çıktı. Nedir bu mesele, tıpkı her zaman yapıldığı gibi bu ülkede milliyetçilik üzerinden siyaset yapma anlayışının bir tezahürüdür.

Yine döndü dolaştı karşımıza geldi. Öğrenciler ant içmesin süt içsin süt! Çünkü bu ülkede çocuk yoksulluğu var. Çocuklarımızın fiziksel ve mental gelişimi sorunlu. Çünkü bu ülkede uluslararası sağlık örgütünün verilerine göre çocuk gelişiminde sıkıntılar var. Bunlara kafa yoracaklarına yaptıkları bu.

Cumhur İttifakı’nın kavgası kayıkçı kavgasıdır

İktidarın harcadığı mesaiye bakın; yerel seçim pazarlıkları, Cumhur İttifakı birbiriyle pazarlığa tutuşmuş, af konusu, EYT konusu, and konusu. Bunlar üzerinden yürüyen hikaye pazarlıktır, bu kayıkçı kavgasıdır. Bu kavgaya son vermenin yolu halkın iradesine sahip çıkmak, halkın önderliğini kabul etmektir.

Emeklilikte yaşa takılmıyorsunuz, emeklilikte Saray’a takılıyorsunuz

Ekonomideki rakamlara baktığımızda işsizliğin yükseldiğini, hayat pahalılığının arttığını biliyoruz. Bu ülkede yaşayan insanlardan 80 milyonun 64 milyonu yoksulluk sınırının altında. Bir bütçe geldi, bırakın yoksulluğu azaltmayı aksine artıracak bir bütçe hazırlanmış. Emeklilikte Yaşa Takılanlar son günlerde en çok tartışılan konu. Ben buradan arkadaşlarıma sesleniyorum emeklilikte yaşa takılmıyorsunuz, emeklilikte Saray’a takılıyorsunuz. Çünkü bu bütçenin içine baktığımızda bütçesi 3 kat artmış Saray bütçesini görüyoruz. Doymuyor yetmiyor. Ahlat’ta saray, Akdeniz’de saray. Saraydan başka bir yerde yatamıyor Tüm sarayları kendisine bağlamış. Uçan sarayı da var. Bu sarayda yaşama alışkanlığının bedeli çok ağır. Bütçeye baktığınızda bunu EYT’de görmeniz, kamu emekçilerinin maaşlarında görmeniz mümkün.

Saray’a değil, savaşa değil, emekçiye bütçe

KESK çağrı yapıyor, ek zam verin diyor. Enflasyonla beraber ücretler eridi, çünkü iktidar bırakın zam vermeyi, Ocak ayı zamlarını budamak niyetinde. Buradan kamu emekçileri mücadelesinde her zaman lokomotif olmuş KESK’e selamlarımızı gönderiyoruz. Ek zammın hem emekçilere hem de emeklilere acilen yapılması gerekiyor. Enflasyon altında ezilmemeleri için, enflasyon farklarının acilen ödenmesi gerekiyor. İnsanca yaşam için gerekli ücret düzeylerine kavuşmaları gerekiyor. Saray’a değil, savaşa değil, emekçiye bütçe diyoruz. Saray ne yapıyor, bütçeden önemli bir kalemi Afrin’de ÖSO çetelerine maaş olarak gönderiyor. İdlib’deki çetelere yoluyor. Çünkü savaştan beslenen bir Saray ancak savaş bütçesi yapar.

Aday çalışmalarımız toplumsal ittifak zemininde sürecek

Bu mücadelenin önemli etaplarından biri de önümüzdeki yerel seçimler. Güçlü bir adım atacağız. Sonrasında bu rejimden, bu anlayıştan kurtulacağız. Yerel yönetim seçimlerine yönelik çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Önümüzdeki günlerde aday çalışmalarına da başlayacağız.

Tüm bu aday çalışmalarımız her zaman söylediğimiz anlayışımızla yürüyecek: Toplumsal ittifak zemini ile. Türkiye’nin her yerinde demokratik anlayışımızı iktidara taşıyacak adımlar atacağız. İttifak anlayışımız güç birliği anlayışıdır.

Dayatmayla değil dayanışmayla bu seçimlere gideceğiz

Adaylarımız haklarımızın ortak adayı olmalıdır. HDP adayları olacak ama önceliğimiz tabanın ve halkımızın yol göstericiliğinde olacaktır, aday çalışmalarımızı bu zeminde hep birlikte yapacağız. Dayatmayla değil, faşizme karşı omuz omuza, dayanışmayla bu seçimlere gideceğiz. Tıpkı bundan önceki seçimlerde olduğu gibi bu seçimde de büyük bir başarıyı hayata geçireceğiz. Türkiye’nin demokrasi konusunda önünü açacak en güçlü adımı atmış olacağız.

Önümüzde yoğun bir gündem var. Ben tüm arkadaşlarımıza çalışmalarında hem yerelde hem de bu Meclis’teki çalışmalarımızda başarılar diliyorum.

Hep diyorlar ya “kırmızı çizgi, bizim kırmızı çizgilerimiz var” diye. Bizim de çizgilerimiz var. Bizim kırmızı çizgilerimiz, işçi sınıfının mücadele çizgisidir. Bizim mor çizgimiz, kadınların mücadele çizgisidir. Bizim beyaz çizgimiz halklarımızın barış çizgisidir. Bizim yeşil çizgimiz doğaya sahip çıkan çizgidir. Bizim sarı çizgimiz halklarımızın özgürlük mücadelesidir. Biz de bu çizgilere sahip çıkıyoruz, bu çizgilerimizle gökyüzüne umudun adını yazıyoruz.

Paylaşın

Sivasspor – Fenerbahçe Karşılaşmasının Foto Öyküsü!

Süper Lig’in 9. haftasında Demir Grup Sivasspor ile Fenerbahçe, Sivas Yeni 4 Eylül Stadı’nda karşılaştı. Karşılaşma 0 – 0 berabere sona erdi. Bu beraberlikle Fenerbahçe, puanını 9’a çıkarırken, Sivasspor ise puanını 10’a yükseltti.

İşte… Fotoğraflarla Sivasspor – Fenerbahçe karşılaşmasının öyküsü:

Paylaşın

Fenerbahçe, Sivas’dan Puansız Döndü

Süper Lig’in 9. haftasında Demir Grup Sivasspor ile Fenerbahçe, Sivas Yeni 4 Eylül Stadı’nda karşılaştı. Karşılaşma 0 – 0 berabere sona erdi. Bu beraberlikle Fenerbahçe, puanını 9’a çıkarırken, Sivasspor ise puanını 10’a yükseltti.

Fenerbahçe, Süper Lig’in 10. haftasında MKE Ankaragücü ile karşılaşacak. Sivasspor ise Süper Lig’in 10. hafta maçında Kayserispor’a konuk olacak.

Stat: Yeni 4 Eylül Stadyumu

Hakemler: Halis Özkahya, Kemal Yılmaz (1. Yardımcı hakem), Hakan Yemişken (2. Yardımcı hakem), Serkan Çınar (dördüncü hakem)

Demir Grup Sivasspor: Tolgahan Acar, Ziya Erdal, Mattias Bjarsmyr, David Braz, Uğur Çiftçi, Carl Medjani, Hakan Arslan, Serhiy Rybalka (Dk. 68 Gabriel Torje), Emre Kılınç, Robinho, Muhammet Demir (Dk. 77 Zoro Cyriac)

Teknik Sorumlu: Tamer Tuna

Fenerbahçe: Harun Tekin, Hasan Ali Kaldırım, Roman Neustaedter, Martin Skrtel, İsmail Köybaşı, Şener Özbayraktar (Dk. 61 Mauricio Isla), Andre Ayew (Dk. 61 Mehmet Ekici – Dk. 78 Alper Potuk), Eljif Elmas, Michale Frey, Jailson, Roberto Soldodo

Teknik Sorumlu: Phillip Cocu

Cocu: Gol üretmekte çok zorlanıyoruz

Fenerbahçe Teknik Direktörü Phillip Cocu, karşılaşma sonrası yaptığı açıklamada, “Yine hayal kırıklığı ile ayrıldığımız bir akşamı daha geride bırakıyoruz. Çünkü bana göre iyi maç çıkardık. İlk yarıda üretkenlik açısından zorluklar yaşadık ama rakibimiz de ilk yarıda hiçbir şey üretemedi. İkinci yarıda çok daha iyi iş çıkardık. Daha fazla pozisyon ürettik. Şu anda açıkça söylemek gerekirse takımımız gol üretmekte çok zorlanıyor. Bana göre puan kayıplarımızın temel sebebi de bu” dedi.

Tuna: Kazanmayı çok arzuladık

Sivasspor Teknik Direktörü Tamer Tuna ise, karşılaşma sonrasında yaptığı açıklamasında, maçtan önce kazanmayı çok arzuladığını söyleyerek, “Ancak mücadelede o kadar da iyi oynayamadık. 8 haftalık periyotta topa sahip olan, kazanmasa da oyun üretkenliği yüksek bir takımken bugün bunları ortaya koyamadık. Oyun verimliliğimiz düşüktü ama mücadelemiz, isteğimiz üst seviyedeydi. Bu da 1 puanı sağladı bize” dedi.

Paylaşın

Galatasaray – Bursaspor Kardeş Payı: 1 – 1

Süper Lig’in 9. haftasında Türk Telekom’da karşı karşıya gelen Galtasaray ile Bursaspor’la 1-1 berabere kaldı. Bursaspor’un golünü 61. dakikada Aytaç Kara kaydederken, Galatasaray’ın golünü 77. dakikada Eren Derdiyok kaydetti.

Bu sonucun ardından Galatasaray puanını 19’a yükseltirken, Bursaspor’da puanını 9’a yükseltti. Galatasaray Süper Lig’in 10. haftasında Malatyaspor’a konuk olurken, Bursaspor evinde Alanyaspor’u konuk edecek.

Stat: Türk Telekom Stadyumu

Hakemler: Ali Palabıyık, Kerem Ersoy, Serkan Olguncan, Bahattin Şimşek

Galatasaray: Muslera, Mariano, Ozan (61’), Serdar (Maicon 20’), Ömer, Fernando (Selçuk 42’), Badou, Feghouli (Eren 22’), Belhanda, Rodrigues, Sinan

Bursaspor: Okan, Ertuğrul, Badji, Yusuf (Allano 58’), Chedjou, Barış, Aytaç, Cengiz Umut, Tunay (Stancu 82’), Sakho, Burak (Ramazan 74’)

Goller: Aytaç (61’), Eren (77’)

Fatih Terim: Kazanamamak hoş değil

Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, karşılaşma sonrası yaptığı açıklamada, “Kendi sahamızda puan kaybettik. Penaltıya kadar kalemizde de büyük bir tehlike görmedik. Sahada 11 futbolcumuz vardı ama maalesef 11 kişilik iyi bir performans görmedik. Pozisyon penaltı bu arada. Sadece yediğimiz golden sonra iyi reaksiyon verdik. Maçın son bölümünü iyi oynadık. 1-1’i bulduktan sonra 2. golü de atabilirdik ancak 1-0’dan gol de yiyebilirdik. Kaybetmedik ama kazanamamak hoş değil” dedi.

Samet Aybaba: Bir puan bana göre iyi değil

Bursaspor Teknik Direktörü Samet Aybaba ise, yaptığı açıklamada, “Oyuna çok iyi başladık, uzun süre iyi götürdük,özellikle golden sonra farkı açabilirdik. Ben burada çok üzgünüm 3 puan alamadığımız için.Bu maç oyuncularımıza ders olsun.Hızlı hücumlarda topun şiddetini ayarlayamadık ve çok basit bir gol yedik. Bir şeyleri doğru yaptığımıza inanıyorduk burada bunu taçlandırmak istiyorduk,burada Galatasaray’ı yenmek hepimizi motive edecekti, ama olmadı. Aldığımız bir puan bana göre iyi değil” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Hafızalara Kazınan En Seksi Sinema Karakterleri

Dünya sinema tarihinin en seksi kadın karakteri Angelina Jolie’nin canlandırdığı Lara Croft olurken, en seksi erkek karakter olarak ise, Daniel Craig’in hayat verdiği James Bond seçildi.

Chili haber portalında binlerce sinemaseverin tercihlerine dayanılarak oluşturulan ‘Sinema tarihinin en seksi kadın ve erkek karakterleri’ sıralaması yayımlandı.

İşte… Listede yer alan ve dünyanın dört bir yanında hafızalara kazınan en seksi film karakterleri:

Patrick Swayze

Patrick Swayze, 1987’deki “Dirty Dancing” (İlk Dans, İlk Aşk) filminde canlandırdığı dans öğretmeni Johnny Castle rölüyle üne kavuştu.

Johnny Depp

Karayip Korsanları film serisinde Johnny Depp tarafından canlandırılan korsan Jack Sparrow karakteri.

George Clooney

George Clooney’in Ocean’s 11 adlı filminde canlandırdığı Danny Ocean karakteri, sinema tarihinin en seksi erkek karakterleri arasında yer aldı.

Hugh Jackman

Yıldız oyuncu Hugh Jackman’ın canlandırdığı X-Men serilerinin en bilinen Wolverine karakteri de listenin üçüncü sırasında yer aldı.

Chris Hemsworth

Oyuncu Chris Hemsworth’un hayat verdiği Tor karakteri, en seksi erkek karakterleri sıralamasında ikinci oldu.

Daniel Craig

James Bond karakteri, oyuncu Daniel Craig’in canlandırmasıyla sinema tarihinin en seksi erkek karakterleri listesinde zirveye ulaştı.

Marilyn Monroe

1959 yapımı Bazıları Sıcak Sever filminde canlandırdığı rol ile üne kavuşan efsane oyuncu Marilyn Monroe.

Honor Blackman

James Bond serisinin 1964 yapımı 3. filmi olan ‘Altınparmak’ta ‘Bond kızı’ karakterini canlandıran Honor Blackman.

Julia Roberts

Julia Roberts’in Pretty Woman’da canlandırdığı Vivien rölüyle hafızalara kazındı.

Scarlett Johansson

Scarlett Johansson’un uzun yıllardır canlandırdığı Marvel çizgi roman dünyasının karakterlerinden biri olan Kara Dul, listedeki ilk üç en seksi kadın karakter arasına girmeyi başardı.

Gal Gadot

Listenin ikinci sırasına İsralli model Gal Gadot’un’Batman vs. Superman” filminde canlandırdığı Wonder Woman (Harika kadın) karakteri yerleşti.

Angelina Jolie

Angelina Jolie’nin 2001 yılı yapımı popüler Tomb Raider oyununun beyaz perdeye uyarlaması olan Lara Croft: Mezar Yağmacısı filminde canlandırdığı Lara Croft karakteri, Chili haber portalının yayımladığı sıralamada tarihteki en seksi kadın karakter olarak seçildi.

 

Paylaşın

Tren Kalabalığa Daldı: En Az 50 Ölü, 200 Yaralı

Hindistan’nın Pencap eyaletinin başkenti Amritsar yakınlarında trenin festivale katılan kişilerin arasına dalması sonucu en az 50 kişinin öldüğü, 200’den fazla kişininde yaralandığı açıklandı.

Kazanın, yerel halkın her sonbaharda coşkuyla kutladığı popüler Hindu bayramı Dussehra çerçevesinde geleneksel olarak yapılan heykel yakma ritüelini gerçekleştirdiği sırada yaşandığı aktarıldı.

Görgü tanıkları festival sırasında patlayan havai fişekler nedeniyle yaklaşmakta olan trenin sesinin duyulmadığını söylediler.

Pencap eyaleti Başbakanı Amarinder Singh olayı “çok trajik” olarak tanımladı ve yerel yetkililerin olay yerine gönderildiğini duyurdu.

İtfaiye ve ambulanslar olay verine vardığında, bölgede bulunan kolluk kuvvetleri, yaralıları enkazdan çıkarma ve enkaz kaldırma işlemlerine başladığı belirtildi.

Ölü ve yaralı sayıları hakkında net bir açıklama yapılmazken, kurtarma operasyonuna devam edildiği aktarıldı.

Paylaşın

Merkez Bankası Yıl Sonu Beklenti Anketini Açıkladı

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın (TCMB) beklenti anketinde göre; yıl sonunda dolar 5,9894, TÜFE ise yüzde 24,22 olacak. Büyüme beklentisi ise yüzde 3,2 olarak gerçekleşecek. Yıl sonu cari işlemler açığı beklentisi 40,7 milyar dolar oldu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), reel sektör, finansal sektör temsilcileri ve profesyonellerden oluşan 69 katılımcıyla gerçekleştirdiği “2018 yılı Ekim ayı Beklenti Anketi”ni yayımladı.

Açıklanan verilere göre; yıl sonu TÜFE beklentisi, yüzde 19,61’den yüzde 24,22’ye çıktı. Ekim ayı TÜFE beklentisi, yüzde 2,05’ten yüzde 1,99 geriledi. Kasım ve aralık ayı TÜFE beklentileri ise sırasıyla yüzde 1,31 ve yüzde 0,98 olarak gerçekleşti.

Yıl sonu Dolar/TL beklentisi, bir önceki anket dönemine kıyasla 6,5938’den 5,9894’e inerken, bir önceki anket döneminde 49,7 milyar dolar olan yıl sonu cari açık beklentisi, 40,7 milyar dolara geriledi.

GSYH 2018 yılı büyüme beklentisi, yüzde 3,4’ten yüzde 3,2’ye geriledi. 2019 yılına ilişkin büyüme beklentisi de yüzde 2,7’den yüzde 1,9’a indi.

Haber Kaos

Paylaşın