Fenerbahçe’ye Bir Çelmede Bursaspor’dan!

Fenerbahçe, Süper Lig’in 18. haftasında konuk olduğu Bursaspor ile 1-1 berabere kaldı. Fenerbahçe’nin golü 20. dakikada Roberto Soldado’dan gelirken, Bursaspor ise 89. dakikada Aytaç Kara ile gol buldu.

Fenerbahçe, alınan bu beraberlik ile puanını 17’ye yükseltirken, Bursaspor’da puanını 22 çıkardı.

Maça hızlı başlayan Fenerbahçe, karşılaşmanın henüz 1. dakikasında Soldado ile Bursaspor kalesinde tehlike yarattı. Soldado, 20. dakikada şık bir vuruşla topu ağlara gönderdi: 1-0.

Bursaspor, 20. dakikada geriye düştüğü maçın 89. dakikasında Aytaç Kara’nın ayağından bulduğu golle karşılaşmayı 1-1’e getirdi. Karşılaşmanın devamında başka gol olmayınca maç 1-1 berabere sona erdi.

Stat: Bursa Büyükşehir Belediye

Hakemler: Cüneyt Çakır, Bahattin Duran, Tarık Ongun

Bursaspor: Muhammed Şengezer, Umut Meraş, Chedjou, Ertuğrul Ersoy, Barış Yardımcı, Badji, Aytaç Kara, Tunay Torun (Dk. 69 Sakho), Latovlevici (Dk. 46 Lima), Saivet (Dk. 46 Yusuf Erdoğan), Umut Nayir

Fenerbahçe: Volkan Demirel, Isla, Skrtel, Sadık Çiftpınar, Hasan Ali Kaldırım, Jailson, Mehmet Topal, Mehmet Ekici (Dk. 61 Valbuena), Dirar, Ayew, Soldado (Dk. 77 Frey)

Goller: Dk. 20 Soldado (Fenerbahçe), Dk. 90 Aytaç Kara (Bursaspor)

Paylaşın

99 Yılda Tamamlan saray: İshak Paşa Sarayı

Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesinin 7 km. güney doğusunda, ovaya hakim yüksek bir tepenin üzerine kurulan İshak Paşa Sarayı, İstanbul Topkapı Sarayı’ndan sonra son devirde yapılmış sarayların en ünlüsüdür.

Sarayın yapımı 1685 yılında Çıldır Atabeklerinden Çolak Abdi Paşa tarafından başlanılmış, aynı soydan gelen Küçük İshak Paşa zamanında 1784’ te (99 yılda) tamamlanmıştır. Mimarı, Ahıskalı ustalardır. 

Saray, Karaburun tepesi üzerine terası, iki avlu ile bu avluları çevreleyen çeşitli yapı topluluğundan meydana gelmektedir. Doğu-Batı yönünde yaklaşık 7.600 m. karelik bir alan üzerine oturtulmuştur. Bazı kısımları tek, bazı kısımları iki, bodrum dahil bazı kısımları üç katlı olarak yapılmıştır.

Bir saray için gerekli tüm bölümler (harem, harem odaları, aşevi, hamam, toplantı salonları, eğlence yerleri, mahkeme salonu, camii, çeşitli hizmet odaları, oturma odaları, uşak ve seyis odaları, muhafız koğuşları, cezaevi, erzak depoları, cephanelik, tavlalar, bodrum katlarında çeşitli hizmet odaları vb.) vardır. Her odada ocak, dolap yerleri vb. görülmektedir.

Sarayın girişi, savunması en zor olan doğu cephesindedir. Anıtsal taçkapı, avlulara çıkan diğer kapılar gibi, kabartma, süsleme ve zengin bitki motifleriyle Selçuklu sanatının özelliklerini taşır. Saray, tarih ve sanat tarihi yönünden essiz bir değere sahiptir. Bu bey kalesi, Avrupa’ daki şato tipi yapıların ülkemizde rastlanmayan en iyi örneğidir. 

Sarayın cami dışındaki bölümlerin çoğu yıkılmış, harap olmuş, tavanları sökülmüştür. Son yıllarda biraz onarılmış, restore edilmiştir. Camii, saray kompleksinin en sağlam kalan yeridir. Her halde burası, dini bir korkuyla tahrip edilmemiştir. Tek kubbeli camii, iki ayrı renk taşla örülmüş minaresiyle saraya ilginç bir görünüm kazandırmaktadır. Camiinin kıble duvarının dışındaki türbe geometrik ve bitkisel motiflerle süslenmiş olup, muhtemel Abdi Çolak Paşa ile İshak Paşa ve yakınları için yapılmıştır. 

Sarayın(Selamlık) kuzey cephesinde dışa sarkan dört ahşap konsolda üstte kanatlı ejder, onun altında aslan, en altta insan figürleri yer almaktadır ki, çok ilginç ve sanatkaranedir.

Sarayda klasik Osmanlı mimarisinden farklı üslup ve benzeme şekilleri dikkati çeker. Türk saray geleneği ve mimarisinin ana prensiplerine uyulmuştur. Yapı birkaç aşamalıdır ve güzellikle azameti yansıtır. Saray iştihamı, yaptıran paşanın çevreye ve Merkezi Devlet’e karşı gücünü göstermek istediği anlaşılmaktadır. 

Taş duvarların içinde görülen boşluktur, sarayın kalorifer tesisatı andıran merkezi ısıtma sistemiyle ısıtıldığını göstermektedir. 

Yapımı bir çok efsane ve hikayeye konu olan İshak paşa sarayı; Osmanlı döneminde Ağrı’ da yapılan en büyük ve en önemli mimari eserdir. İshak Paşa Sarayı, geleneksel Türk mimari karakterinde ve Selçuklu mimarisi biçiminde bir yapıdır. Bu yapılar topluluğunda Osmanlı ve Selçuklu mimarisinin öğeleri yanında, Avrupa sanatının Barok üslubunun etkileri de görülmektedir. Zamanın en modern ve ileri anlayışı ile yapılmış olup, genel hatlarıyla Türk kültürünün özelliklerini taşır. Bir Osmanlı Dönemi Yapısı İshak Paşa Sarayı Görkemli özel mimarı yapısı, anıtsal taç kapıları, haremi, selamlığı, cami ve yüzlerce odası ile görülmeye değer bir şah eserdir… 

Sanki bir saray değil, tüm heybetiyle canlı bir tarih, her tarafı sır dolu bir efsanedir. Onu anlamak için yakından görmek, gezmek gerekir… 

Bu görkemli yapının mimarı meçhuldür, onun için halk, sarayın yapımı ve tarihi hakkında bir çok efsane anlatır. Sarayı gezerken, masal dünyasının saraylarını görmüş gibi hayal güçleriniz harekete geçer, güzellikler karşısında efsanelerde anlatılanlar bir bir gözlerinizin önünde canlanır… 

Bir kartal yuvasını andıran ve çevresiyle ahenk oluşturan bu muazzam yapıya hayran kalmamak elde değil…

Paylaşın

Efsaneleriyle Ünlü ‘Frigleri’ Keşfetmek İsteyenlere: Frig Yolu

Afyonkarahisar, Ankara, Eskişehir ve Kütahya illeri arasında kalan coğrafyada (Frigya) yaklaşık 3000 yıl önce parlak bir medeniyet kurmuş ve efsaneleri ile ünlenmiş Friglerin izlerini, günümüz gezginlerinin sürmesi için oluşturulmuş uluslararası standartlarda uzun yürüyüş ve bisiklet yoludur.

Üç ana rotadan oluşan yolun toplam uzunluğu 506 km’dir; yolun takibini kolaylaştırmak için rotanın tamamı kırmızı-beyaz renklerle işaretlenmiştir. Ayrıca yürüyüşçüleri bilgilendirmek için rota başlangıç-bitiş ve önemli kavşak noktalarına yön tabelaları dikilmiştir.

Frigya’daki antik yerleşim yerlerini (Gordion, Pessinus, Midas) birbirine bağlayan ve bölgenin tüf kaya yapısından dolayı bazı yerlerde derinliği 2-3 metreyi bulan görkemli antik yollar Frig Yolu’nun ana temasını oluşturmaktadır.

Bu ana temanın yanı sıra Frig Yolu, Frigya’nın atmosferini doğaseverlere bir bütün olarak sunmak ve yürüyüşü keyifli kılmak için bölgenin doğal, tarihi, jeolojik, kültürel vb. gibi diğer öne çıkan bileşenlerini de içerecek şekilde tasarlanarak hayata geçirilmiştir. Frig Yolu, doğa tutkunu gezginleri zaman yolculuğuna çıkararak Friglerin 3000 yıl önce yürüdükleri bu güzergahları bir Frigyalı gibi günümüzde yürümelerini sağlar.

Rotalar

Gordion (Ankara), Seydiler (Afyonkarahisar) ve Yenice Çiftliği’nden (Kütahya) başlayıp üç koldan Frigya topraklarına giren Yol, Frig uygarlığının kalbi Yazılıkaya-Midas kentinde (Eskişehir) birleşir. Yol, Friglerin kayaları kazıyarak oluşturdukları görkemli anıtların; Roma, Bizans ve Selçuklu uygarlıklarının özgün eserlerinin görülebileceği mekânların yanı sıra doğa ve tarihin içi içe geçtiği Frig Vadilerinin sıra dışı dokusunun hissedilebileceği ve dingin atmosferinin solunabileceği muhteşem güzergahları takip eder.

Friglerin Afyonkarahisar il sınırları içindeki izlerini süren güzergah (Rota-1) Afyonkarahisar-Ankara karayolu üstünden, Seydiler beldesinden başlar. Frigya’daki jeolojik oluşumların en güzel örneklerinin görülebileceği bu rota antik dönemlerdeki birçok medeniyetin izlerini taşıyan Ayazini üzerinden geçerek önemli Frig Vadileri’nin (Köhnüş ve Karababa Vadileri) ve özgün Frig eserlerinin (Aslantaş, Yılantaş, Maltaş, Aslankaya ve Burmeç gibi) görülebileceği patikaları takip ederek şirin bir Çerkez köyü olan Sarıcaova’ya ulaşır. Frig Yolu bu noktada yürüyüşçülere iki seçenek sunar; birincisi yolun devamı olan Yazılıkaya’ya giden parkur, diğeri ise keyifli bir yürüyüş sunan Asmainler Saklı Vadisi içinden geçerek Kütahya sınırları içinde kalan Rota-2’ye bağlanan bağlantı yoludur.

Kütahya topraklarındaki yolculuk (Rota-2) ise, Kütahya-Eskişehir karayolu 15. km’de bulunan Ahmetoluğu köyüne bağlı Yenice Çiftliği’nden başlar. Porsuk ırmağının hemen yanında güzel bir vadi ağzında kurulu bu yerleşim yeri yürüyüşçüler için oldukça davetkardır. Yer yer antik yolların yoğun olduğu güzergahları izleyen rota Sabuncupınar üzerinden geçerek Fındık’a ulaşır. Fındık’da, yürüyüşçülere bölgenin zengin doğal ve tarihi güzelliklerini göstermek için alternatif iki kola ayrılan yol, Doğuluşah köyünde yeniden birleşir. Fındık Vadisi içinden devam eden güzergah, Sökmen, İnli, Yumaklı, Lütfiye ve Sandıközü köylerini geçtikten sonra Frigya’daki en görkemli ve sıradışı doğal güzelliklerine sahip olan Zahran Vadisi içinden geçerek Kümbet köyü üzerinden Yazılıkaya’ya bağlanır.

Frig Yolu’nun en uzun parkuru (Rota-3) Eskişehir topraklarındadır ve Friglerin iki önemli merkezi olan Gordion ve Yazılıkaya’yı Pessinus üzerinden birbirine bağlar. MÖ 7.yy’da en parlak dönemlerini yaşayan Frigler, siyasi merkez olarak Gordion’u seçmiş olsalar da en önemli kutsal yerleri, dini merkez olarak yapılandırdıkları Yazılıkaya’dır.

Konaklama

Frig Yolu güzergâhı üstündeki bazı köylerde köy evleri restore edilerek ev pansiyonculuğuna uygun hale getirilmiştir. “Frig Evi” olarak adlandırılan ve önünde tabelası bulunan bu evler Sabuncupınar, İnli, Lütfiye, Sarıcaova ve Demirli köylerinde bulunmaktadır. Ayrıca yol üstünde konaklayabileceğiniz ve konaklayabileceğiniz pansiyonlar bulunmaktadır. Yürüyüşünüz sırasında bu konaklarda kalarak köy yaşantısını tadabilir ve yerel kültürü deneyimleyebilirsiniz.

Frig Vadileri kamp kurmak için de çok idealdir. Frigya’nın sıradışı atmosferini solumak için en güzel konaklama çadır kampıdır. Frig Yolu rehber kitabında çadır kurulabilecek uygun kamp alanları belirtilmiştir.

Rakamlarla Frig Yolu

  • 506 km uzunluğu ile Türkiye’nin 3. en uzun yürüyüş parkurudur.
  • Afyonkarahisar, Eskişehir ve Kütahya bölgelerindeki Friglerin izlerini süren 3 ana rotayı içerir (Afyonkarahisar:140 km; Eskişehir:219 km; Kütahya:147 km).
  • 67 yürüyüş parkurundan oluşur.
  • 4 ilin topraklarına yayılmış, 1 ilçe merkezi, 4 belde, 45 köy ve 6 mahalleden geçer.
Paylaşın

Yeşilırmak Kıyısındaki Görsel Şölen: Amasya Evleri

Amasya kent dokusunda önemli bir yere sahip olan ve özellikle Yeşilırmak Nehri kenarında yer alan Amasya Evleri, geleneksel Osmanlı Ev mimarisine iyi birer örnektirler.

Önemli bir bölümü 19. yüzyılda yapılmış olan bu konutlar, Hımış ve Bağdadî tekniğine önemli birer örneklerdir. Genellikle yan yana, bitişik nizâm olarak düzenlenmiş olan bu konut mimarisinin güzel örneklerini Yalıboyu Evleri olarak bilinen konut dokusu oluşturmaktadır.

Yeşilırmak kenarında, tarihi sur duvarı üzerine, ahşap çatkı arası kerpiç dolgulu olarak, kırma ya da beşik çatı üzeri oluklu kiremitle örtülü bir biçimde düzenlenmiş olan evler, bodrum üzeri tek kat ya da iki katlı olarak düzenlenmişlerdir.

Bazı uygulamalarda birinci kat üzerinde bazı uygulamalarda ise ikinci kat üzerinde köşk olarak bilinen şahniş yer almaktadır. Genellikle avlulu ve bahçelidir. Özellikle haremlik ve selamlık tarzda düzenlenmiş örneklerde bahçe ortada kalmakta ve konutlar dışa kapalı bir görünüm almaktadır. Bu dışa kapalılık diğer konutlarda bazen yüksek bir bahçe duvarı nedeniyle karşımıza çıkmaktadır.

Konutların ikinci kat uygulamaları genellikle dışa taşkın, cumbalı olarak yapılmakta ve bu sayede hem evin plânında bir simetri oluşmakta hem de daha fazla yer kazanmak söz konusu olabilmektedir. Özellikle Yalı boyunda tarihi sur duvarı üzerine yapılmış olan konutlarda bu durumu çarpıcı bir şekilde görmemiz olasıdır. Buradaki konut dokusu, eliböğründelerle desteklenerek dışa taşırılmış ve böylece evlerin iç mekanlarında bir genişleme meydana gelerek mekan kazanımı sağlanmıştır.

Taşıntılar sayesinde daha çok dışa açık, geniş ve aydınlık olan ikinci katlar, alt katlara oranla daha fazla pencere uygulamasına olanak vermiştir. Pencereler daha çok giyotin pencere tarzında ele alınmış ve üçlü gruplar halinde düzenlenmiştir. Pencere önlerinde, dışarıdan bakıldığında içerinin görülmesini engelleyen ahşap kafeslikler görülür.

Günlük yaşam evlerin iç mekanında, sofa (hayat) etrafında biçimlenen odalar içerisinde geçmektedir. Bu odalarda genellikle ocak, şerbetlik, yüklük (gömme dolap), raf ve sedir gibi işlevsel birimler bulunmaktadır.

Ayrıca birkaç örnek dışında evlerde bağımsız bir gusülhane bulunmadığı için de bazı odalarda büyük ve geniş olarak düzenlenmiş olan yüklükler gusülhane (banyo) olarak değerlendirilmiştir. Odalar içerisinde yer alan bütün bu birimler günlük yaşamın ayrılmaz birer parçasıdırlar.

Evlerin iç mekanları içerisinde yer alan birimler dışında bahçe ya da avlu içerisinde bulunmakta olan ve günlük hayatla bağlantılı başka birimlerde yer almaktadır. Bunlar arasında su kuyusu ve ocak ilk göze çarpan birimlerin başında gelmektedir. Hatta bazı örneklerde ekmek ihtiyacını karşılamak için fırın yapılmış olduğu da görülmektedir. Bu nedenle denilebilir ki; Amasya evlerinde gerek iç gerekse de dış mekanlarda yer alan bütün birimler arasında kesintisiz bir bağlantı söz konusu olup bu bağlantı birbirini tamamlayıcı niteliktedir.

Paylaşın

Galatasaray, Ankaragücü’ne Gol Oldu Yağdı

Galatasaray, Süper Lig’in 18. haftasında Ali Sami Yen’de ağırladığı MKE Ankaragücü karşısında 6-0’lık net bir galibiyetle aldı. Galatasaray, bu galibiyetle puanını 32’ye yükseltti.

Maça çok hızlı bir giriş yapan Galatasaray, henüz 1. dakikada Sinan ile golü buldu. 20. dakikada Onyekuru, düzgün bir vuruşla meşin yuvarlağı filelere gönderdi. Sinan, 26. dakikada skoru 3-0’a getirdi.  

İlk yarı Galatasaray’ın 3-0’lık üstünlüğüyle sonuçlandı.

59. dakikada Onyekuru, kalenin köşesine yaptığı vuruşla kaleci Altay’ı çaresiz bırakarak farkı dörde çıkardı. Bu golden sadece dört dakika sonra Onyekuru, bu maçtaki kendisinin üçüncü Galatasaray’ın beşinci golünü attı.  

Galatasaray’ın son golü 86. dakikada geldi. Mariano’nun pasında topla buluşan genç oyuncumuz Yunus şutunu çekti. Kaleci Altay’dan dönen topu Ndiaye, yarım volesiyle tamamlayarak Galatasaray’ın altıncı golünü attı.

Stat: Ali Sami Yen Stadyumu

Hakemler: Alper Ulusoy, Volkan Ahmet Narinç, Hakan Yemişken, Koray Gençerler

VAR Hakemleri: Barış Şimşek, Serkan Çınar

Galatasaray: Muslera, Mariano, Maicon (Gökay 84’), Marcao, Linnes (Emre 71’), Fernando, Ndiaye, Belhanda, Feghouli, Onyekuru, Sinan (Yunus 78’)

MKE Ankaragücü: Altay, Pinto (Mehmet 68’), Heurtaux (Kone 28’), Djedje, Alihan, İlhan, Faty, Bifouma, Moulin, Kenan (Ozokwo 61’), Kubilay

Goller: Sinan (1’, 26’), Onyekuru (20’, 59’, 63’), Ndiaye (86’)

Paylaşın

Fenerbahçe, Bursaspor’a Bileniyor

Süper Lig’de kötü bir sezon geçiren Fenerbahçe, 21 Ocak Pazartesi günü deplasmanda Bursaspor ile karşılaşacak. Müsabakanın hazırlıklarına Can Bartu Tesisleri’nde yaptığı antrenmanla başladı.

Süper Lig’de kötü bir sezon geçiren Fenerbahçe, 21 Ocak Pazartesi günü deplasmanda Bursaspor ile karşılaşacak.

Ligin ikinci yarısına iyi bir başlangıç yapmak isteyen Fenerbahçe, müsabakanın hazırlıklarına Can Bartu Tesisleri’nde yaptığı antrenmanla başladı.

Teknik Direktör Ersun Yanal yönetiminde gerçekleştirilen idman saat 11.00’de başladı. Ümraniyespor karşılaşmasında maça ilk 11’de başlayan oyuncular rejenerasyon çalışması yaparken, diğer oyuncular da ilk etapta salonda egzersiz yaptı.

Sahada yapılan ısınma ve koordinasyon hareketlerinin ardından oyuncular, U21 takımımız ile çift kale maç oynadı. Çeşitli hücum varyasyonlarının ardından da idman bireysel çalışmalarla tamamlandı.

Paylaşın

Fenerbahçe, Kupa’da Avantajı Kaptırdı!

Fenerbahçe, Ziraat Türkiye Kupası Son 16 Turu ilk maçında konuk olduğu Spor Toto 1. Lig ekiplerinden Ümraniyespor 1-0 mağlup oldu. Fenerbahçe, bir üst tura adını yazdırmak için Ümraniyespor karşısında en az 2 farklı galibiyet almak zorunda.

Eljif Elmas 47. dakikada gördüğü kırmızı kartla oyun dışında kaldı. Karşılaşmanın tek golü 82. dakikada Yasir Subaşı’dan geldi.

Bu maçın rövanşı 24 Ocak Perşembe günü Şükrü Saracoğlu’nda oynanacak. Fenerbahçe, bir üst tura adını yazdırmak için Ümraniyespor karşısında en az 2 farklı galibiyet almak zorunda.

Fenerbahçe Teknik Direktörü Ersun Yanal karşılaşma sonrası yaptığı açıklamada, “Her ne olursa olsun ayağa kalkacak ve her ne olursa olsun daha iyi oynayacak ve taraftarları mutlu edecek bir takım var burada. Bunu en kısa süre içerisinde yapmak ve gerçekleştirmek zorundayız. Biz turu geçeceğiz. Biz bundan sonraki lig ve Avrupa kupalarında daha iyi oynayacağız. Bir takım sürecin içindeki gelişmeleri daha sertleştirip kısa vadeye yaymak mecburiyetindeyiz. O yüzden hiç kimsenin şüphesi olmasın. Fenerbahçe’nin buradan daha hızlı bir şekilde yükselerek çıkması kesin.” dedi.

Fenerbahçe’nin Ganalı futbolcusu Andre Ayew karşılaşma sonrası yayıncı kuruluşa yaptığı açıklamada, “Böyle büyük bir kulübe yakışmayacak bir sonuç aldık bugün. 3 gün sonra bir maç daha var ve sonra kupanın rövanşını oynayacağız. Yapmamız gereken sakin kalmak, birlikteliğimizi kaybetmemek. Yılın ilk maçı bizim için hayal kırıklığı oldu.” ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe’nin Brezilyalı oyuncusu Jailson Marques Siqueira ise karşılaşmaya ilişkin, “Mağlubiyet sonrası konuşmak zor. Mücadele ettik, pozisyonlar ürettik ancak maalesef gülü bulamadık. Rakibimiz 1 gol bulmayı başardı. Şu anda yapmamız gereken kafamızı kaldırmak. Bu maçın bir rövanşı var. kendi sahamızda oynayacağız. Orada iyi bir maç çıkarıp turu geçmek istiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

(Haber Kaos)

Paylaşın

Dünyanın En Güvenli Şehirleri!

Dünya ülkeleri ve kentleriyle ilgili en büyük veri tabanına sahip olan Numbeo portalı, 2019’un en güvenli ülkeleri listesini paylaştı. Türkiye 59.62 puanlık güvenlik endeksiyle listenin 49. sırasında yer aldı.

118 ülkenin bulunduğu listenin zirvesinde Katar yer alırken, Türkiye ise 59.62 puanlık güvenlik endeksiyle listenin 49. sırasında yer aldı.

Güvenlik endeksi 78.5 olan İsviçre, 2019’un En Güvenli Ülkeleri listesinin 10. sırasında yer aldı.

78.53 puanla Singapur, listenin 9. sırasında.

Avusturya, 2019’un En Güvenli Ülkeleri sıralamasında 8. oldu.

Yüzde 79.20 güvenlik oranına sahip olan Estonya, listede 7. sırada.

Gürcistan, yüzde 80.14 güvenlik endeksiyle listenin 6. sırasında yer aldı.

Hong Kong, 80.86 puanlık güvenlik endeksiyle listenin 5.’si oldu.

Tayvan, 82.62 puanla sıralamada dördüncü.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), 83.68 puanla sıralamada 3. sırada yer aldı.

Japonya, 86.27 puanla listenin 2. sırasına yerleşti.

Katar, 2019’un En Güvenli Ülkeleri sıralamasının zirvesine oturdu.

Paylaşın

Derbinin Kazananı Fenerbahçe!

Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı, Venus Sultanlar Ligi ikinci yarısının ilk haftasında konuk olduğu Beşiktaş Kadın Voleybol Takımı’nı 3-2 mağlup etti.  Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı, bu galibiyetle ligdeki 9. galibiyetini aldı.

Fenerbahçe maça çok iyi başladı. Guidetti, Antonijevic, Vargas ve Ramos’un sayılarıyla maça giren Fenerbahçe, rakibine 2 erken mola aldırdı ve teknik molaya da 4-12 önde girdi. Mola dönüşü üstün oyununu sürdüren Fenerbahçe, seti 14-25 kazandı.

Beşiktaş’ın 3 sayılık serisiyle başlayan ikinci sette Zoran Terzic’in molasının ardından skor Vargas’ın sayılarıyla 4-5 oldu. Karşılıklı serilerle süren oyunda teknik molaya 12-8 siyah beyazlı takımın üstünlüğüyle gidildi.

Mola dönüşü karşılıklı sayılarla süren oyunda Beşiktaş taraftarının olumsuz tezahüratları nedeniyle başhakem Nurper Özbar, Beşiktaş takımını kaptanı aracılığıyla 2 kez uyardı. Uyarılara rağmen olumsuz tezahüratlar devam edince hakemler skor 16-15’ken soyunma odasına gitti. Yaklaşık 15 dakikalık aranın ardından devam eden bu set 25-20 Beşiktaş’ın üstünlüğüyle sonuçlandı.

Üçüncü setin açılışını Vargas’ın hücum sayısıyla yapan Fenerbahçe, Eda’nın servis sayılarıyla skoru 0-3 yaptı. 2-6’lık skorun ardından Beşiktaş’ın 4 sayılık serisiyle 6-6’da eşitlenen mücadelede Fenerbahçe bu kez Bahar’ın servis sayılarıyla farkı 4’e çekti: 6-10. Teknik molayı da önde geçen Fenerbahçe, farkın erimesine izin vermedi ve seti 19-25 kazandı.

Antonijevic ve Eda’nın sayılarıyla başlayan dördüncü sette teknik molaya 12-9 Beşiktaş’ın üstünlüğüyle girildi. Mola dönüşü 13-13’te eşitlenen dördüncü set, karşılıklı sayıların ardından 25-23 tamamlandı.

Karşılıklı sayılarla başlayan beşinci sette Vargas ve Antonijevic’in sayılarıyla skor 1-4 olunca Beşiktaş’a mola geldi. Mola dönüşü saha değişimine 5-8 Fenerbahçe’nin üstünlüğüyle girildi. Kalan bölümde avantajını koruyan Fenerbahçe; seti 11-15, maçı da 2-3 kazandı.

Paylaşın

Geleneksel ‘Pantolonsuz Metro Yolculuğu’ Gerçekleşti

”Improve Everywhere” grubunca düzenlenmeye başlanan ve dünya genelinde onlarca şehre yayılan ‘Pantolonsuz Metro Yolculuğu’ (No Pants Subway Ride) bu yıl da yoğun ilgi gördü. Bu etkinlikten haberi olmayanlardan bazıları ise şaşkınlıklarını gizleyemedi.

2002 yılında Improv Comedy isimli grup tarafından başlatılan ve ‘ahmaklığı kutlamayı’ amaçlayan ‘Pantolonsuz Metroya Yolculuğu’ etkinliğine katılanlar bu yıl da metrolarda iç çamaşırlarıyla yolculuk etti.

Dün 18.si düzenlenen etkinliğe ABD’nin New York kenti başta olmak üzere Londra, Kopenhag, Buenos Areos, Berlin ve San Francisco gibi ülkeler de katıldı.

Havanın soğuk olması ABD’li vatandaşları etkilemezken, bu etkinlikten haberi olmayanlardan bazıları ise şaşkınlıklarını gizleyemedi.

Paylaşın