Bakırhan’dan İktidara “Müzakere” Çağrısı

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Türkiye’de hiçbir dönem olmadığı kadar demokratik zemin müsaittir. Türkiye halkları, emekçileri barış istiyor. Türkiye’nin aydınları, Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesi için grup kurup onlarca, yüzlerce isimle açıklamalar yapıyorlar” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Bu meseleyi duymayan, bu meseleye gözünü kulağını kapatan artık sadece bu iktidarıdır. Buradan iktidara çağrı yapıyoruz: Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Kürt sorununun demokratik yollarla çözüldüğü bir zemin için tecridi kaldırın. Bu meseleyi diyalog ve müzakere ile çözün.”

Aydınların İstanbul’da yaptığı barış çağrısının ardından Diyarbakır’dan başlayan Demokratik Çözüm ve Özgürlük Yürüyüşü, bugün Ankara’ya ulaştı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, DEM Parti Meclis Grubu, DEM Parti yöneticileri ve STK temsilcileri yürüyüşçüleri karşıladı. DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, HDK Eş Sözcüsü Meral Danış Beştaş ve DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan açıklamada bulundu.

Tuncer Bakırhan’ın açıklamalarından öne çıkan bölümler şöyle: “Değerli basın mensupları; bugün sizin gibi Suriye’de, Rojava’da kamerasıyla ve fotoğraf makinasıyla haber kovalayan, gerçekleri yazan iki gazeteci arkadaşımız Nazım Daştan ve Cihan Bilgin katledildi. Bu katliamı kınıyoruz. Gazetecileri katleden bir anlayış 21’inci yüzyılda nerede duruyor? Bunu da Türkiye kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz. İstanbul’da, Türkiyeli aydınların Kürt sorununa demokratik çözüm için yaptıkları açıklama ve başlattıkları kampanya sonrasında, bölgede bulunan siyasetçiler, emek-meslek örgütleri, tutsak aileleri ve halklarımız Amed’den yola çıkarak bugün Ankara’ya geldi.

Kar kış demeden demokratik çözüm için yollara düşen ve bugün temsili olarak bizimle burada bir arada bulunan yürüyüşçü arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Türkiye barışına ve demokratik çözüme kararlı bir şekilde sahip çıkıyorlar. Umarım ki önümüzdeki günlerde Türkiye halkları ve emekçileri de buna sahip çıkar. Barışın, demokrasinin ve özgürlüklerin hakim olduğu bir ülke yaratma mücadelesine katılacaklarına eminim.

Kürt meselesi yüz yıldır bilindik klasik yöntemlerle bitirilmeye çalışıldı. “Kart-Kurt” denildi, “Güneş Dil Teorisi” denildi. Gazeteciler faili meçhule gitti. “Kürt’üz, demokratik çözüm istiyoruz” diyen siyasetçiler katledildi. Onlarca ayaklanma oldu. Bunlara karşı da bastırmalar, yok saymalar oldu. Yüz yıldır Türkiye’de denenmeyen yol ve yöntem kalmadı. Köyler boşaltıldı, yaylalar yasaklandı.

Geçen yüzyılda devlet ve iktidar birçok yol yöntem denedi ama başaramadı. Geldiğimiz aşamada, 25-30 milyon Kürt’ün, “Biz Kürt’üz, Kürt olmaktan kaynaklanan demokratik haklarımızı kullanmak istiyoruz. Bu ülkede eşit yurttaş olmak istiyoruz” demesini bir türlü bitiremediler. 100 yıldır devam eden bu yok sayma ve inkar politikalarının yerine Kürt’ü kabul eden, Kürtlerin demokratik bir zeminde eşit yurttaş olarak yaşamalarını sağlayan bir sürecin kapısını hep beraber aralayabiliriz.

“Rojava’ya SİHA-İHA göndererek bu mesele çözülmez”

Milletvekilimiz Ömer Öcalan’ın İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan’ı ziyaret ettikten sonra yaptığı açıklamalar, aydınları ve bölgeden buraya yürüyen demokrasi ve özgürlük yürüyüşçülerini olduğu gibi bizi de heyecanlandırmıştı. Sayın Öcalan, “Siyasal zemin oluşursa, Kürt sorununun demokratik çözümü için ben buradayım, irade sahibiyim” demişti. Biz de 100 yıldır yok sayma politikaları uygulayan iktidara ve sisteme buradan sormak istiyoruz: Sayın Öcalan ben hazırım diyor, siz ne yapıyorsunuz? Rojava’ya SİHA-İHA göndererek bu mesele çözülmez.

Rojava halklarının emeği ve canıyla oluşturduğu statüyü yok saymakla, ortadan kaldırmakla bu sorun çözülmez. Bu sorun, diyalog ve müzakereyle çözülür. Dünyada bu sorunlar benzeri yol ve yöntemlerle çözüldü. Bunu en iyi bu iktidar ve devleti yönetenler biliyor. Şimdi bu sorunu çözmenin zamanıdır. İmralı’daki kilidi açın. İmralı’nın demokratik çözüm konusunda söylemiş olduğu sözleri ve yol haritasını Türkiye halkları duysun, konuşsun, tartışsın. Ülkenin enerjisini, ekonomisini ve gençlerini bu sonsuz ve sonuç almayacak çatışmaya ve gerginliğe, savaşa artık harcamayın.

Bu ülkede Kürtler vardır. Yok demekle yok olmuyor, cezaevine koymakla yok olmuyor, İHA-SİHA’larla yok olmuyor. “Kürt yok” demekle Kürt bitmiyor, tükenmiyor. Bunu artık kabullenmek gerekiyor. Biz de Demokratik Çözüm ve Özgürlük Yürüyüşçüleri gibi Sayın Öcalan’ın bu süreçte önemli bir rol oynayacağını söylüyoruz. Türkiye’de hiçbir dönem olmadığı kadar demokratik zemin müsaittir. Türkiye halkları, emekçileri barış istiyor. Türkiye’nin aydınları, Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesi için grup kurup onlarca, yüzlerce isimle açıklamalar yapıyorlar.

“Kürtlerin Suriye’deki statüsüne de müdahale etmeyin”

Bu meseleyi duymayan, bu meseleye gözünü kulağını kapatan artık sadece bu iktidarıdır. Buradan iktidara çağrı yapıyoruz: Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Kürt sorununun demokratik yollarla çözüldüğü bir zemin için tecridi kaldırın. Bu meseleyi diyalog ve müzakere ile çözün. Rojava’da Rojava halklarının emeğiyle, kanıyla ve canıyla savunup ortak özgür bir yaşam sürdürdüğü Kürtlerin Suriye’deki statüsüne de müdahale etmeyin. Oradaki Kürtler buradaki 25 milyon Kürt’ün kardeşidir, soydaşıdır, canıdır. Suni sınırlarla araya çizgi çekilince akrabalık bağı, duygusal bağ bitmiyor.

Biz de arkadaşlarımız gibi, Kürt meselesinin demokratik yollarla çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesi için, Türkiye halklarıyla ve emekçileriyle konuşarak ve yok sayan iktidar üzerinde demokratik bir basınç oluşturarak Cumhuriyetin ikinci yüzyılında artık bu sorunun çözülmesi için bütün gücümüzü ortaya koyacağız. Bu konuda karar ve inançlıyız. Türkiye halkları savaşa, kana, şiddete ve zulme doydu. Şimdi artık demokratik bir zemin inşa etmenin zamanıdır. Bunun için de Sayın Öcalan’ın rolünü oynaması için İmralı’nın kapılarının açılmasını bekliyoruz, istiyoruz.”

Paylaşın

Merkez Bankası’ndan Faiz İndirimi Sinyali

Merkez Bankası (TCMB), yıl sonu politika faizi beklentisini yüzde 50’den 48,59’a çekti. TCMB, son yedi ayda politika faizini yüzde 50’de sabit tutma kararı vermişti.

Haber Merkezi / Merkez Bankası (TCMB), 2023 yılının Haziran ayında 650, Temmuz ayında 250, Ağustos ayında 750, Eylül ayında 500, Ekim ve Kasım aylarında da 500’er, 2024 yılının Aralık ve Ocak aylarında 250’şer olmak üzere 8 toplantıda toplam 3 bin 650 baz puan faiz artırmıştı.

Şubat ayındaki yılın ikinci faiz kararında faizin sabit tutulması ile toplam 3 bin 650 baz puan faiz artış serisi devam etti. Mart ayında faiz 500 baz puan arttırılarak politika faizi yüzde 50’ye çıkarıldı. Nisan, Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim ve Kasım ayında ise politika faizi sabit tutuldu. Merkez Bankası, toplamda 4 bin 150 baz puanlık faiz artışı yaptı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Aralık Ayı Piyasa Katılımcıları Anketini açıkladı.

Buna göre; Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 44,81 iken, bu anket döneminde yüzde 45,28 oldu. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 27,20 iken, bu anket döneminde yüzde 27,07 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 18,33 ve yüzde 18,47 oldu.

Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 50,00 iken, bu anket döneminde yüzde 48,59 oldu. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 50,00 iken, bu anket döneminde yüzde 48,51 oldu.

Katılımcıların cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 35,72 TL iken, bu anket döneminde 35,30 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 42,75 TL iken, bu anket döneminde 43,23 TL oldu.

Katılımcıların GSYH 2024 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 3,1 iken, bu anket döneminde yüzde 3,0 oldu. GSYH 2025 yılı büyüme beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 3,2 iken, bu anket döneminde yüzde 3,1 oldu.

Paylaşın

Bir Fil Yavrusunun İlk Adımları…

Fil yavruları dünyaya geldikten birkaç dakika sonra ayakta durmayı ve yürümeyi öğrenirler ve ilk başlarda ayakları üzerinde çok titrek olurlar. Bu videoda da görüldüğü gibi, yavru fil ayağa kalktıktan sonra tökezliyor.

Paylaşın

ABD’den Dikkat Çeken “Suriye” Açıklaması: Çekilme Planımız Yok

Suriye’nin kuzeyindeki durum yakından takip edilirken, ABD’den “Suriye’de bulunan asker sayımız 900 değil 2 bin ve Suriye’den çekilme planımız yok” açıklaması geldi.

Haber Merkezi / ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Tuğgeneral Patrick S. Ryder, günlük basın toplantısında, Suriye’ye ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Patrick S. Ryder, ABD’nin Suriye’de şu anda “yaklaşık 2 bin” askeri bulunduğunu, bunun daha önce açıklanan 9 yüz askerin iki katından fazla olduğunu söyledi. “Suriye’den çekilme planımız yok” diyen Ryder, 2 bin askerin tamamının IŞİD’le savaşmak için Suriye’de olduğunu belirtti.

Milli Savunma Bakanlığı (ABD) yalanlamasına rağmen, ABD Dışişleri Bakanlığı, “Menbiç’teki ateşkesin uzatıldığı ve devam ettiği yönündeki değerlendirmemiz hala aynı” açıklamasını yaptı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, salı günü yaptığı açıklamada, Suriye’nin kuzeyindeki gelişmelerle ilgili olarak Türkiye ile temasta olmaya devam ettiklerini belirtmişti. ABD’nin girişimiyle geçen hafta Menbiç çevresindeki bölgede bir ateşkesin sağlandığını ve taraflarca bu ateşkese uyulduğunu ifade eden Miller, “Ateşkesin süresi dolmuştu, bu haftanın sonuna kadar uzatıldı” demişti.

Beşar Esad yönetiminin Heyet Tahrir Şam (HTŞ) tarafından yıkılması ile birlikte Suriye Milli Ordusu (SMO) güçleri de Tel Rıfat ve ardından Münbiç’i Kürtlerin ağırlıklı olduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) elinden almış ve ardından iki oluşum arasında kısa süreli bir ateşkese gidilmişti.

Bölgedeki gelişmeler ve kırılgan durumdaki ateşkesin kalıcı olup olmayacağı yakından takip edilirken, SDG, Türkiye ve Türkiye destekli grupların Münbiç ve kuzeyinde ateşkese uymadığını iddia etti ve Kobani için savaşmaya hazır olduğunu duyurdu. SDG bu açıklaması öncesinde ise “silahsızlandırılmış bölge” önerisinde bulunmuştu.

SDG’nin omurgasını Kürt Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) askeri kanadı olan Halk Koruma Birlikleri (YPG) oluşturuyor ve YPG/PYD Ankara tarafından “PKK’nın Suriye kolu” olarak görülerek “terör örgütü” olarak tanımlanıyor. Ankara ayrıca YPG içinde Suriyeli olmayan Kürtlerin de bulunduğunu belirterek ülkeden ayrılmalarını istiyor.

Florida’daki evinde geçtiğimiz günlerde gazetecilerin sorularını yanıtlayan ABD’nin seçilmiş devlet başkanı Donald Trump da SDG’ye açık bir destek belirtmeyerek, Suriye’de kalan az sayıdaki Amerikan askerini çekme niyetini tekrarlamış ve Esad’ın devrilmesinin arkasında Türkiye’nin olduğuna inandığını söylemişti.

ABD’li senatörler Chris Van Hollen ve Lindsey Graham SDG ile ateşkesi yenilememesi durumunda Türkiye için iki partili yaptırım tasarısı sunacaklarını duyurmuştu.

ABD’li Cumhuriyetçi Senatör John Kennedy de Senato’daki son konuşmasında istihbaratlarının “Erdoğan’ın Suriye’yi işgal etmeye çalıştığını” söylediğini belirterek, Erdoğan’a yönelik olarak “Bunu sakın yapma… Kürtler Kuzeydoğu Suriye’de barışçıl bir halk ve onları rahat bırak. Kürtlerin kılına zarar gelirse bu Kongre’den adım atmasını isteyeceğim ki bu yaptırımların size faydası olmayacak” ifadelerini kullanmıştı.

Paylaşın

Merkez Bankası, Yıl Sonu Enflasyon Tahminini Yüzde 45,28’e Yükseltti

Merkez Bankası (TCMB), yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 44,81’den yüzde 45,28’e yükseltti. Banka yıl sonu dolar kuru tahminini ise 35,72 liradan 35,30 liraya düşürdü.

Haber Merkezi / Merkez Bankası (TCMB), yıl sonu büyüme beklentisini yüzde 3,1’den 3’e çekti. Banka, yıl sonu politika faizini ise yüzde 50’den 48,59’a çekti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Aralık Ayı Piyasa Katılımcıları Anketini açıkladı.

Buna göre; Katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 44,81 iken, bu anket döneminde yüzde 45,28 oldu. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 27,20 iken, bu anket döneminde yüzde 27,07 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 18,33 ve yüzde 18,47 oldu.

Katılımcıların BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 50,00 iken, bu anket döneminde yüzde 48,59 oldu. TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay sonu beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 50,00 iken, bu anket döneminde yüzde 48,51 oldu.

Katılımcıların cari yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 35,72 TL iken, bu anket döneminde 35,30 TL oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket döneminde 42,75 TL iken, bu anket döneminde 43,23 TL oldu.

Katılımcıların GSYH 2024 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 3,1 iken, bu anket döneminde yüzde 3,0 oldu. GSYH 2025 yılı büyüme beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 3,2 iken, bu anket döneminde yüzde 3,1 oldu.

Paylaşın

Saç Derisi Enfeksiyonları: Nedenleri, Belirtileri Ve Tedavileri

Saç derisi enfeksiyonları, günlük hayatınızı ve öz saygınızı ciddi şekilde etkileyebilir. Bu enfeksiyonların tedavisi, yalnızca türlerini bilmeye değil, aynı zamanda tekrarlamalarını önlemeye de bağlı olabilir.

Haber Merkezi / Yağ bezleri ve saç kökleri açısından zengin olan saç derisi, bakımsız durumda olduğunda bakteriyel, fungal veya viral enfeksiyonları destekleyebilen özel bir yaşam alanı sunar. Zayıf bir bağışıklık sistemi, çevresel tahriş ediciler veya kötü hijyen, bu hoş olmayan enfeksiyonları edinme olasılığını daha da artırabilir.

Saç derisi enfeksiyonlarının nedenleri:

Mantar enfeksiyonları: Tinea capitise (saçlı deri mantarı) neden olan dermatofit mantarlar sıcak ve nemli ortamlarda gelişir. Mantar enfeksiyonları, enfekte kişilerle veya havlu, şapka, saç fırçası gibi kirli nesnelerle doğrudan temas yoluyla yayılır. Saçtaki keratini yiyen mantarlar nedeniyle saç dökülmesi, kaşıntı ve pullu lekeler gibi belirtiler ortaya çıkar.

Bakteriyel enfeksiyonlar: Yaygın bakteriler arasında Staphylococcus ve Streptococcus bulunur. Kötü hijyen veya önceden var olan cilt rahatsızlıkları, küçük kesikleri veya sıyrıkları daha da kötüleştirerek bakterilerin kafa derisine girmesine olanak tanıyabilir. Bu durum, tedavi edilmediği takdirde ciddi sonuçlara yol açabilen, ağrılı, irin dolu sivilcelere veya çıbanlara neden olabilir.

Viral enfeksiyonlar: Zona hastalığı ağrılı kabarcıklara ve geri dönüşü olmayan saç dökülmesine neden olabilir.

Çevresel ve kişisel faktörler: Saç bakım ürünlerinin aşırı kullanımı, düzensiz yıkama ve kirli suya maruz kalma enfeksiyon riskini artırır. Seboreik dermatit gibi cilt rahatsızlıkları olan kişiler, tahriş ve cilt bozulması nedeniyle ikincil enfeksiyonlara karşı daha hassastır.

Saç derisi enfeksiyonlarının türleri:

Mantar enfeksiyonları: Saçlı deride mantar hastalığı olarak da bilinen tinea capitis gibi rahatsızlıklar, sıcak ve nemli ortamlarda çoğalarak kaşıntılı, pullu bölgelere neden olur.

Bakteriyel enfeksiyonlar: Bunlar kafa derisinde ağrılı, şişkin, sızıntılı veya kabuklu noktalara yol açabilir.

Viral enfeksiyonlar: Zona (herpes zoster) gibi rahatsızlıklar, saç derisini etkileyerek ağrılı kabarcıklara ve geçici saç dökülmesine neden olabilir.

Saç derisi enfeksiyonlarının belirtileri:

Kafa derisinde kaşıntı
Kepekli veya pullu kafa derisi
Kırmızı lekeler
Ağrılı yaralar veya kabarcıklar
Saç dökülmesi veya incelmesi

Saç derisi enfeksiyonları nasıl tedavi edilir?

Tıbbi şampuanlar ve kremler: Bunlar genellikle mantar ve bakteri enfeksiyonlarını tedavi etmek için kullanılır. Kepek şampuanı ayrıca mantar enfeksiyonlarının daha hafif semptomlarını yönetmeye yardımcı olabilir.

Antibiyotikler veya antifungal ilaçlar: Bunlar daha ciddi vakalarda enfeksiyonun ortadan kaldırılmasına yardımcı olmak için gereklidir.

Işık tedavisi: Topikal tedavilere cevap vermeyen bazı cilt rahatsızlıkları için kullanılır.

Saç derisi enfeksiyonları hakkında sıkça sorulan sorular:

Saç derisinde mantar enfeksiyonundan sonra saç nasıl tekrar uzar?

Enfeksiyon sonrası saçların yeniden uzaması, saç derisini beslemeye ve saç köklerini canlandırmaya odaklanan tedavilerle desteklenebilir.

Saç derisi enfeksiyonları ne kadar sürer?

Saç derisi enfeksiyonunun kaynağı, tedavinin süresini belirler. Çoğu enfeksiyon, uygun tedaviye birkaç hafta içinde cevap verir.

Saç derimi nasıl normale döndürebilirim?

Saç derinizi normale döndürmek, ilaçlı ürünler ve saç derisi masajı gibi uzman terapileri içeren bir tedavi programını takip etmeyi gerektirir.

Saç derime her gün masaj yapabilir miyim?

Saç derisine düzenli masajlar kan akışını artırmaya ve kafa derisi durumunu desteklemeye yardımcı olabilir. Özellikle saç derisi sorunlarınız varsa, nazik saç derisi masajları oldukça faydalı olabilir.

Paylaşın

Suriye’nin Kuzeyinde “Ateşkes” Muamması

Menbiç çevresindeki bölgede ateşkesin hafta sonuna kadar uzatıldığı ABD tarafından açıklanırken, Milli Savunma Bakanlığı (MSB) ise bu açıklamayı “dil sürçmesi” olarak değerlendirdi.

Bölgedeki gelişmeler ve kırılgan durumdaki ateşkesin kalıcı olup olmayacağı yakından takip edilirken, ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

““Menbiç’teki ateşkesin uzatıldığı ve devam ettiği yönündeki değerlendirmemiz hala aynı. Dün de bahsettiğimiz gibi Kobani çevresindeki durumu yakından takip ediyoruz, bu durum değişken olmaya devam ediyor, ancak daha büyük ölçekli çatışmalar gördüğümüz sonucuna varmadık.”

Suriye’nin kuzeyinde gerilimden kaçınmak için çok çalıştıklarını kaydeden Patel, “Bu bizim için kesinlikle endişe verici olacaktır çünkü yerel ortaklarımızın, SDG’nin, ABD’nin Suriye’deki en önemli politika önceliği olan ortak IŞİD’le mücadele misyonumuzu sürdürme kabiliyetini sınırlayacaktır” diye konuştu. Patel, “Türkiye’nin Kürt savaşçıların silahsızlanmasını istemesini ABD’nin kabul edip etmediği ve Ankara-Washington hattında bu konudaki görüşmelerin içeriği” ile ilgili bir soruya ise doğrudan yanıt vermedi.

Sözcü Yardımcısı, “Bizim odak noktamız Suriye liderliğindeki siyasi süreci desteklemek ve aynı zamanda bizim için en önemli öncelik olan IŞİD’in ve Suriye’de ortaya çıkan terörizmin kalıcı bir şekilde yenilgiye uğratılmasını sağlamak. IŞİD’in istikrarsızlığı istismar ettiğini bildiğimizden, elbette Türkiye dahil sahada etkisi olan tüm ülkelere düşen görev istikrar, diyalog ve itidali teşvik etmek ve nihayetinde günün sonunda Suriye’nin toprak bütünlüğünü desteklemek” ifadelerini kullandı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Salı günü basın brifinginde yaptığı açıklamada, Suriye’nin kuzeyindeki gelişmelerle ilgili olarak Türkiye ile temasta olmaya devam ettiklerini belirtmişti. ABD’nin girişimiyle geçen hafta Menbiç çevresindeki bölgede bir ateşkesin sağlandığını ve taraflarca bu ateşkese uyulduğunu ifade eden Miller, “Ateşkesin süresi dolmuştu, bu haftanın sonuna kadar uzatıldı” demişti.

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları ise, “Türkiye olarak herhangi bir terör örgütü ile görüşmemiz sözkonusu değildir. Yapılan açıklamayla ilgili bir dil sürçmesi olduğunu düşünüyoruz” demişti.

Bakanlık kaynakları, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) veya Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) Fırat’ın doğusundaki YPG’ye operasyon hazırlığı içerisinde olduğuna dair haberle ilgili ise “PKK/YPG terör örgütü silah bırakana, içindeki yabancı savaşçılar Suriye’yi terk edene kadar terörle mücadele kapsamında hazırlıklarımız ve tedbirlerimiz devam edecektir. Suriye’deki yeni yönetim ve onun ordusu olan Suriye Milli Ordusu’nun Suriye halkı ile birlikte terör örgütü PKK/YPG tarafından işgal edilen bölgeleri kurtaracağına inanıyoruz” açıklaması yapmıştı.

ABD’nin IŞİD’e karşı savaşta desteklediği SDG’nin omurgasını YPG oluşturuyor. Türkiye, YPG’yi, ABD ve AB’nin de terör listesindeki PKK’nın uzantısı olan bir terör örgütü olarak görüyor. Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu (SMO) ile SDG arasında Suriye’nin kuzeyinde çatışmalar yaşanıyordu.

(Kaynak: VOA Türkçe)

Paylaşın