Trabzonspor, Giresunspor’a Takıldı

Süper Lig’de 22. hafta maçında Trabzonspor ile Giresunspor karşı karşıya geldi. Ev sahibi Trabzonspor’un 2 kez penaltıdan yararlanamadığı karşılaşma 1-1 berabere sona erdi. Trabzonspor, bu beraberlik ile puanını 51 yaparken, Giresunspor da 26 puana ulaştı.

Haber Merkezi / Giresunspor’un golünü 68. dakikada Umut Nayir kaydetti. Trabzonspor’un golü 78. dakikada Andreas Cornelius’tan geldi. Süper Lig’de pazar günü Trabzonspor, Galatasaray’a konuk olacak. Giresunspor da aynı gün Alanyaspor’u ağırlayacak.

Karşılaşmadan dakikalar;

4. dakikada Trabzonspor’da Hüseyin Türkmen, Sergio’ya yaptığı faul sonrası sarı kart gördü. Kart sınırında olan 24 yaşındaki stoper, pazar günü oynanacak Galatasaray maçında forma giyemeyecek. 21. dakikada Visca’nın topuk pasıyla sağ çaprazdan ceza sahası içine giren Peres’in vuruşunda meşin yuvarlak üstten auta çıktı.

26. dakikada sol kanatta topla buluşan Visca, boş durumdaki Bakasetas’a pasını aktardı. Yunan yıldızın sol çaprazdan attığı şutta Okan’ı geçen top direğin yanından auta çıktı. 32. dakikada Trabzonspor’da sakatlanan Abdülkadir Ömür, yerini Yusuf Erdoğan’a bıraktı. Sarı kartı olan Hüseyin Türkmen de yerini Puchacz’a bıraktı. Puchacz sol beke, Denswil stopere geçti.

45. dakikada Hayrullah’ın sağ çaprazdan kaleye gönderdiği top Uğurcan’da kaldı. 54. dakikada Bakasetas’ın ceza sahası dışından yerden sert şutunu kaleci Okan kornere çeldi. 59. dakikada Bakasetas’ın ceza sahası yayına yakın yerden vuruşunda meşin yuvarlak kaleci Okan’da kaldı.

65. dakikada Bakasetas’ın ceza sahası dışından sert şutunu kaleci Okan kornere çeldi. 66. dakikada Diabete’nin ceza sahası içine girer girmez vuruşunda meşin yuvarlak kaleci Uğurcan Çakır’da kaldı.

68. dakikada Flavio’nun ara pasına koşu yapan Aziz Behich, sol kanat çizgisinden yerden sert bir orta yaptı. Berat ve Hugo’nun bakışları önünde Uğurcan’a yakın bir açıdan tek vuruş yapan Umut Nayir, ağları sarstı. Giresunspor, Trabzonspor deplasmanında önde. 0-1

78. dakikada Trabzonspor, Cornelius ile beraberliği yakaladı. Bruno Peres’in sağ kanattan yaptığı ortaya ceza sahası içinde iyi yükselen Danimarkalı forvet, Diarra’dan önce kafa vuruşunu yaptı ve topu ağlara gönderdi. 1-1

90+2. dakikada ceza sahası içinde Perez’in eline çarpan top sonrası VAR’a giden Alper Ulusoy penaltı noktasını gösterdi. 90+3. dakikada Bakasetas’ın kullandığı penaltı atışında kaleci Okan gole izin vermedi. Hakem Alper Ulusoy, kaleci Okan’ın öne çıkmasından dolayı atışı tekrarlattı. 90+4. dakikada Bakasetas, penaltı atışı için tekrar beyaz noktaya geldi. Vuruşunda kaleci Okan sağına giden topu kurtarmayı başardı.

Stat; Medical Park

Hakemler; Alper Ulusoy, Mustafa Emre Eyisoy, İbrahim Çağlar Uyarcan

Trabzonspor; Uğurcan Çakır, Peres, Hüseyin Türkmen (Dk. 31 Puchacz), Hugo, Denswil, Berat Özdemir (Dk. 78 Siopis), Dorukhan Toköz (Dk. 78 Yunus Mallı), Bakasetas, Abdülkadir Ömür (Dk. 31 Yusuf Erdoğan), Visca, Cornelius

Giresunspor; Okan Kocuk, Hayrullah Bilazer, Diarra, Perez, Aziz Eraltay (Dk. 90+2 Douglas), Zeki Yavru, Flavio, Sergio (Dk. 84 Sergen Piçinciol), Süleymanov, Diabete, Umut Nayır (Dk. 84 Balde)

Goller; Dk. 68 Umut Nayır (Giresunspor), Dk. 78 Cornelius (Trabzonspor)

Paylaşın

Fenerbahçe, İsmail Kartal’la İlk Galibiyetini Aldı

Süper Lig’in 22. haftasında Fenerbahçe ile Altay karşı karşıya geldi. Şükrü Saraçoğlu’nda oynanan mücadeleyi Fenerbahçe, İrfan Can Kahveci ve Serdar Dursun’un golleriyle 2-1 kazandı. Altay’ın tek golünü ise Ahmed Rayan’dan geldi.

Haber Merkezi / Sahasında son 3 maçta 2. galibiyetini alan Fenerbahçe, puanını 36’ya yükseltti. Süper Lig’deki galibiyet hasreti 15 maça çıkan Altay ise 18 puanda kaldı. Fenerbahçe, gelecek hafta Demir Grup Sivasspor deplasmanına gidecek. Altay ise sahasında Konyaspor’u ağırlayacak.

Karşılaşmadan dakikalar;

14. dakikada Thaciona savunma arkasına sarkan Rayyan’ı gördü, Mısırlı futbolcu karşı karşıya kaldığı pozisyonda genç kaleci Ertuğrul’u geçti (1-0). 26. dakikada sağ kanattan Ferdi içeriye ortaladı, Serdar Dursun’un vuruşu kaleci Lis’te kaldı.

37. dakikada Jose Sosa’nın pasıyla ceza sahası içi sağ tarafında topla buluşan İrfan Can Kahveci pasını kale önünde bulunan Serdar Dursun’a aktardı. Serdar’dan seken topu alan İrfan Can’ın altıpasın sağından plase vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu (1-1)

53. dakikada Ferdi sol kanattan hızlıca içeri katetti, çizgi üzerinde İrfan Can topu penaltı noktasına çevirdi, Valencia müsait pozisyonda topu üstten auta gönderdi. 62. dakikada Samuel ceza alanı içinde rakibinden şık sıyrılıp, topu içeri çevirmek istedi ancak Murat Akça engel oldu. Akça’dan seken topa Serdar Aziz sert vudu top yandan dışarıda.

71. dakikada Sağ kanattan İrfan Can Kahveci’nin kullandığı serbest vuruşta ceza sahası içinde Serdar Dursun’un kafa vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu (2-1). 79. dakikada ceza sahası içi sol tarafından Enner Valencia’nın pasında ceza yayı içinde topla buluşan Mesut Özil’in ceza sahası içine girip yaptığı vuruşta meşin yuvarlak kaleci Lis’te kaldı.

Stat; Şükrü Saraçoğlu

Hakemler; Hüseyin Göçek, Ali Saygın Ögel, Mustafa Savranlar

Fenerbahçe; Ertuğrul Çetin, Bright Osayi-Samuel, Serdar Aziz, Kim Min-Jae, Attila Szalai (Nazım Sangare dk. 46), Jose Sosa (Miha Zajc dk. 77), Miguel Crespo (Max Meyer dk. 89), Ferdi Kadıoğlu, İrfan Can Kahveci (Mesut Özil dk. 77), Dimitrios Pelkas (Enner Valencia dk. 46), Serdar Dursun

Altay; Lis, Tolga Ünlü, Eric Björkander (Eren Erdoğan dk. 82 ?), Murat Akça, Kazımcan Karataş, Ceyhun Gülselam (Khaly Thiam dk. 63), Thaciano, Leandro Kappel, Cesar Pinares, Martin Rodriguez, Ahmed Rayan (Karamoko Bamba dk. 79)

Goller; Rayan (dk. 14) (Altay), İrfan Can Kahveci (dk. 37), Serdar Dursun (dk. 71) (Fenerbahçe)

Paylaşın

Devrim Dirlikyapan Kimdir? Hayatı, Eserleri

11 Temmuz 1974 yılında Sadiye Hanım ile Ahmet Dirlikyapan’ın oğlu olarak Nevşehir’de dünyaya gelen Devrim Dirlikyapan’ın asıl adı Murat Dirlikyapan’dır. Devrim M. Dirlikyapan imzasını da kullandı. İlk ve ortaöğrenimini Nevşehir’de tamamladı.

Haber Merkezi / 1997’de Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümünden mezun oldu. İkinci Yeni Dışında Bir Şair: Edip Cansever başlıklı yüksek lisans tezini Bilkent Üniversitesi Türk Edebiyatı Bölümü’nde 2003’te tamamladı. 2007’de aynı üniversiteden Phoenix’in Evrimi: Edip Cansever’de Dramatik Monolog başlıklı teziyle doktora derecesi aldı.

Doktora tezine dayanan çalışması, Ölümü Gömdüm, Geliyorum: Edip Cansever Şiirinde Varolma Biçimleri (2013) adıyla yayımlandı. İlk şiirleri 1988’de yerel gazetelerde çıktı. Şiirlerini Edebiyat ve Eleştiri, İnsancıl, İzlek, Damar ve Dize dergilerinde yayımladı.

İlk şiir kitabı Epitaph ile 1995 Çankaya Belediyesi-Damar Dergisi Şiir Ödülü ve aynı yıl Balıkesir Üniversitesi Rektörlüğü Şiir Ödülü; Karla Gelen kitabıyla 1997 Behçet Aysan Şiir Ödülü ve 1999 Cemal Süreya Şiir Ödülü’nü kazandı. Edebiyatçılar Derneği Üyesi olan Dirlikyapan, 2007’den itibaren öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır.

Edebiyat dünyasında adını şiirle duyuran ve üç şiir itabı yayımlanan Devrim Dirlikyapan, modern Türk edebiyatı alanında yaptığı akademik çalışmalarla da bilinir. Yaşadığı zaman ve mekândan hoşnut olmayan ve bir iç huzursuzluğu şiirlerinde kurguladığı özneye yaşatan şair, ilk şiirlerinde göze çarpan ümit var tavrı sonraki şiirlerinde kademeli olarak yitirmiştir.

Zaman sorunsalına özellikle odaklanan ve zamanın geçişinden karamsarlığa düşen, bu nedenle de anılara sığınan veya ütopyaya yönelen şair, mekân ve benliği sentezleme yoluna gitmiştir. Şiirlerinde noktalama işaretlerine pek yer vermemiş, ağırlıklı olarak dizelerine küçük harfle başlamıştır. Anlamı ve cümleyi tek dizede tamamlamayıp birkaç dizeye yayan şair; ölüm intihar, aşk, benlik, sosyal sınıflaşmalar, ezilmiş insanlar, ütopya, yokluk, yalnızlık ve zaman sorunsalı üzerine şiirler yazmıştır.

Eserleri;

Epitaph
Karla Gelen

Ödülleri;

1995 Çankaya Belediyesi ve Damar Edebiyat Dergisi II.İlkbahar Öykü-Şiir Yarışması Büyük Şiir Dalı Birincilik
1995 Balıkesir Üniversitesi Rektörlüğü Şiir Yarışması Birincilik Ödülü
1997 Behçet Aysan Şiir Ödülü
1999 Cemal Süreya Şiir Ödülü

Paylaşın

Babacan: Otokrat Bir Ortaklığın İktidarı Başımıza Musallat Oldu

Partisinin haftalık değerlendirme toplantısında konuşan DEVA Lideri Babacan, “Türkiye, demokratikleşme yolculuğunda, bazı kritik virajları alamadı. Süreçler içerisinde eksiklikler oldu, hatalar oldu.  Bunları görüyoruz, biliyoruz, anlıyoruz. Daha kötüsü, demokratikleşme yolculuğumuzun yarıda kaldığı yetmemiş gibi, geri geri gitmeye başladık. Otokrat bir ortaklığın iktidarı başımıza musallat oldu. Her alanda, demokratik kazanımlarımız geriletildi.” dedi.

Haber Merkezi / Babacan, konuşmasında, “‘Cemaat ve vakıflar derhal kapatılsın’ diyenlere karşı haktan, özgürlükten bahsettiğimde bazı küçük grupların saldırısıyla karşılaşmıştım. Sezen Aksu ile ilgili haktan, özgürlükten bahsedince başka bir grubun saldırılarıyla karşılaştım. Biz bu ülkeyi, bu marjinal kuşatmalara bırakmayacağız.” ifadelerini kullandı.

Ali Babacan, “Adalet arayan, hak diyen, huzur ve barış isteyen milyonların sesi olmaktan vazgeçmeyeceğiz. Sesi yüksek çıkanın başkalarının hakkını hukukunu taciz etmesine hayır diyeceğiz. Haklının yanında olacağız. Kimse bu saldırılarla susacağımızı, sineceğimizi, düşünmesin. Hepsi gelsinler üzerimize, hakikatin yolundan geri adım atmayız.” dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin haftalık değerlendirme toplantısında konuştu. Öldürülmesinin 15. yıl dönümünde gazeteci Hrant Dink’i anarak sözlerine başlayan Babacan’ın gündeminde Sezen Aksu tartışması, Kürt meselesi ve demokratikleşme tecrübeleri vardı. Babacan şu ifadeleri kullandı:

“İş başına geldiğimizde vatandaşlarımızın analarından emdikleri ak süt kadar helal olan bütün haklarını koşulsuz, pazarlıksız, müzakeresiz derhal tanıyacağız. Bir hukuk devletine yakışan neyse, biz onu yapacağız. Tüm hakları anayasal güvenceye kavuşturacağız. Gasp edilmiş tüm hakları iade edeceğiz. Mevcut haklardan ve kazanımlardan asla bir adım dahi geri atmayacağız.

Hayalimizdeki Türkiye; herkesin kendisini birinci sınıf ve eşit vatandaş hissettiği bir ülkedir. Kimsenin dilinden, inancından, düşüncesinden dolayı kendisini yalnız, kimsesiz, öksüz hissetmediği bir ülkedir. Kimsenin herhangi bir nedenle ayrımcılığa uğramadığı bir ülkedir. İnanıyorum ki Türkiye, en kısa zamanda, yeniden demokrasi rotasına girecektir. Bu ülke, yaşadığı demokratikleşme tecrübelerinden çıkarttığı derslerle güçlenecektir.

“Sesi yüksek çıkanın başkalarının hakkını taciz etmesine hayır”

‘Cemaat ve vakıflar derhal kapatılsın’ diyenlere karşı haktan, özgürlükten bahsettiğimde bazı küçük grupların saldırısıyla karşılaşmıştım. Sezen Aksu ile ilgili haktan, özgürlükten bahsedince başka bir grubun saldırılarıyla karşılaştım. Biz bu ülkeyi, bu marjinal kuşatmalara bırakmayacağız. Adalet arayan, hak diyen, huzur ve barış isteyen milyonların sesi olmaktan vazgeçmeyeceğiz. Sesi yüksek çıkanın başkalarının hakkını hukukunu taciz etmesine hayır diyeceğiz. Haklının yanında olacağız. Kimse bu saldırılarla susacağımızı, sineceğimizi, düşünmesin. Hepsi gelsinler üzerimize, hakikatin yolundan geri adım atmayız.

Bir sanatçının 5 sene önce çıkmış bir şarkısını, kutuplaştırma ve çatışma için malzeme edenlerin amaçlarını gayet iyi biliyoruz. Bunun organize bir iş olduğunu anlamak için istihbarat uzmanı olmaya gerek yok. Eş zamanlı düğmeye basılmış bir şekilde Bahçeli çıkıp konuşuyor, öbürünün adamları evinin önünde gösteriler yapıyor. Dini değerlerin siyasete ve kutuplaştırmaya alet edilmesi bugünkü iktidarın geleneği haline geldiğini gayet iyi biliyoruz. Kimse boşuna heveslenmesin. Bu ülkeyi sokakta bulmadık. Kirli hesapların peşinden koşan, yarınlarımızı hedef alan gruplara pabuç bırakmayız.

“Peygamberimize hakarete kalkışanlara hadlerini bildiren birisiyim”

Avrupa Birliği ve Dışişleri bakanıyken, ülke ülke dolaşıp, peygamberimize hakarete kalkışanlara hadlerini bildiren birisiyim. İfade özgürlüğünün, hiç kimseye, bir başkasının dinin kutsalına hakaret etme hakkı anlamına gelmediğini Avrupalıların yüzlerine karşı haykıran bir insanım. Biz, parti programımızda açık bir şekilde ortaya koyduğumuz ilke ve değerleri referans olarak alırız. Günlük rüzgarlarla eğilip bükülmeyiz. Dinimizin kutsallarını alet edenler korksunlar.

Türkiye, demokratikleşme yolculuğunda, bazı kritik virajları alamadı. Süreçler içerisinde eksiklikler oldu, hatalar oldu.  Bunları görüyoruz, biliyoruz, anlıyoruz. Daha kötüsü, demokratikleşme yolculuğumuzun yarıda kaldığı yetmemiş gibi, geri geri gitmeye başladık. Otokrat bir ortaklığın iktidarı başımıza musallat oldu. Her alanda, demokratik kazanımlarımız geriletildi.

“Temel hak ve özgürlükleri al-ver meselesi yapmak doğru değildi”

Geçmişe doğru muhasebe yaptığımızda, terör örgütünün yapıp yapamayacakları ile kendi vatandaşlarımızın temel hak ve özgürlüklerini tek bir masaya getirip, bu konuları al-ver meselesi yapmak doğru bir yaklaşım olmadı. Sorunun özünde buraya geliyoruz. Vatandaşlarımızın hak ve özgürlüklerini aynen tanımak ama örgütle mücadeleyi de sadece askeri yöntemlerle değil, bölge ülkeleriyle siyasi diyalogla, diplomasiyle ve her türlü enstrümanın etkili bir şekilde kullanılmasıyla yapabilmek. Varlık sebeplerini ortadan kaldırmak. Asıl mücadele burada.

Otoriter ortaklık tarafından Kürt meselesi yeniden diriltildi diye bu meseleyi çözme çabasından vazgeçmek çok yanlış bir yaklaşım. Vatandaşlarımızın sorunlarını çözmek siyasetin varlık amacıdır. Önemli olan niyettir. Türkiye’de demokrasinin geri kalmasının hiçbir mazereti olamaz.

“Terör gerekçesiyle demokratikleşme çabaları durdurulamaz”

Güvenlik veya terör gerekçesiyle, Türkiye’nin demokratikleşme çabaları durdurulamaz.Özgürlüklerin alanını genişletirken, ülkemizin güvenliğinin de en iyi şekilde sağlanabileceğini biliyoruz. Otoriter rejimler vatandaşın önüne bu teraziyi koyar. Öyle bir terazi veya denge yok. Hem güvenliğin nasıl sağlanacağını hem de özgürlük alanının nasıl genişleteceğini biz gösteririz.

Geçmişteki demokratikleşme çabalarına yapılan bazı haksız yakıştırmalar bizi derinden üzüyor.Hele toplumsal desteği yüzde 70’leri geçmiş bir süreci bugün kriminalize etmek toplumla kavga etmektir. Her fırsatta siyaseti mahkûm etmeye çalışmak toplumu reddetmektir. Siyaset, kadim sorunlar dahil olmak üzere milletimizin tüm sorunlarına çözüm aramaktır.”

Paylaşın

GP Lideri Davutoğlu’ndan ‘Kürtçe’ Mesaj

Gelecek Partisi (GP) Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, “Sadece anadili Kürtçe olanların değil, bu topraklarda yaşayan herkesin bu kadim dili merak edip öğrenmesini dilerim” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / GP Lideri Davutoğlu, Gelecek Partisi Van İl Başkanlığı’nın “Okullar da seçmeli derslerin seçilmesi için son üç gün kaldı. Çocuklarımıza seçmeli ders olarak Kürtçe’yi seçelim ve ana dilimizi unutturmayalım. Ana dil mukaddestir” mesajının yer aldığı videoyu sosyal medya hesabından paylaştı.

Ahmet Davutoğlu,  Türkçe ve Kürtçe yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: “Sadece anadili Kürtçe olanların değil, bu topraklarda yaşayan herkesin bu kadim dili merak edip öğrenmesini dilerim.

Hêvî dikim ne tenê ew kesên ku zimanê wan yê zikmakî Kurdî ye, herkesên ku li ser vê erdnîgariyê dijîn vî zimanê qedîm meraq bikin û hîn bibin.”

Paylaşın

Fransa’da Senato, Spor Müsabakalarında Başörtüsü Yasağını Oyladı

Fransa’da Senato, spor müsabakalarında başörtüsü takılmasının yasaklanması yönünde karara imza attı. Ülkenin üst meclisinde, spor federasyonları tarafından düzenlenen etkinliklere ve yarışmalara katılmak için “göze çarpan dini semboller takmanın yasak olduğunu” belirten yasal değişiklik lehinde oy kullanıldı.

Eurnews’ta yer alan habere göre; Merkez sağ Cumhuriyetçiler Partisi (LR) üyelerince önerilen ve Fransız hükümetinin karşı çıktığı değişiklik, 143’e karşı 160 oyla kabul edildi.

Başörtüsünün “sporcuların güvenliğini riske atabileceği” ifade edilen metinde, açıkça “müsabakalarda başörtüsü takılmasının yasaklamak” istendiği belirtildi.

Teklif, Senato ve Ulusal Meclis üyelerinden oluşan bir komisyon tarafından incelenecek. Bu da yasadaki değişiklik önerisinin iptal edilebileceği anlamına geliyor.

“Vatandaşlar dinlerini yaşamakta özgür”

“Tüm vatandaşların dinlerini yaşamakta özgür olduğu” belirtilen metinde, “Dini sembollerin giyilmesi konusunda yasal bir belirsizlik var. Devletin kuralları net bir şekilde tanımlaması gerekiyor. Başörtüsü takmak açıkça yasak olmazsa, belirli dini sembolleri destekleyen kulüpleri görebiliriz” denildi.

Yasağın 2024 Paris Olimpiyat Oyunları için uygulanıp uygulanmayacağı ise belirsizliğini koruyor. Olimpiyat organizasyon komitesi, AFP’nin yorum talebine cevap vermedi.

Fransa Ulusal Meclisi geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un “dönüm noktası projelerinden” biri olarak nitelendirilen “Fransız değerlerine saygıyı teşvik etmek amacıyla camilerin, okulların ve spor kulüplerinin denetimini güçlendirecek bir yasa tasarısını” onaylamıştı.

Fransa’da halihazırda resmi maçlarda ve Futbol Federasyonu’nun düzenlediği müsabakalarda başörtüsü takmak yasak.

Paylaşın

Boğaziçi Üniversitesi’nde Üç Dekan Görevden Alındı

Boğaziçi Üniversitesi Akademisleri imzasıyla yapılan basın açıklamasına göre; Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci İnci, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yasemin Bayyurt, Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özlem Berk Albachten ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Metin Ercan’a elektronik belge sistemi üzerinden bir yazı göndererek 18.01.022 tarihli Yükseköğretim Genel Kurulu (YÖK) toplantısında alınan karara istinaden Bayyurt, Albachten ve Ercan’ın dekanlık görevinden alındıklarını bildirdi.

Açıklamada “Seçilerek göreve gelmiş olan dekanlarımızın görevden alınmasına dair basını ve kamuoyunu en kısa zamanda bilgilendireceğiz” denildi. Dekanların görevden alınma gerekçeleri ise açıklanmadı. Boğaziçi Üniversitesi’ne Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanması sonrası başlayan protesto gösterilerinin ardından Prof. Dr. Bulu’nun görevine son verilmiş, yerine Prof. Dr. Naci İnci atanmıştı. Ancak Boğaziçi akademisyenleri Prof. Dr. İnci’nin atanmasına da siyasetin etkisi olduğu gerekçesiyle karşı çıkıyordu.

Boğaziçi akademisyenleri Danıştay’a başvurmuştu

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, Prof. Dr. İnci’nin rektör olarak atandığı 21 Ağustos 2021 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararı’nın iptali için Danıştay’a başvurmuştu. Akademisyenler, Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle rektör atanmasının kabul edilemez olduğunu belirterek “Ülkemizin gelişmesi yolunda olmazsa olmaz olduğunu düşündüğümüz özgür, özerk ve demokratik üniversite için temel olan üniversite rektörünün üniversite bileşenlerinin görüşleri doğrultusunda belirlenmesi gerektiğini savunmaktan vazgeçmiyoruz” açıklamasını yapmıştı. Boğaziçi akademisyenleri, daha önce de Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektörlüğe atanmasının iptali için Danıştay’a başvurmuştu.

Boğaziçili öğrencilerin yargılanmasına devam ediliyor

Prof. Dr. Bulu’ya karşı düzenlenen gösteriler nedeniyle çok sayıda öğrencinin yargılandığı davalar devam ediyor. Boğaziçi Üniversitesi’nde geçen yıl 1 Şubat’ta düzenlenen protesto gösterileri, kampüs içinde ve dışında toplam 159 kişinin gözaltına alınmasıyla sonuçlanmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma sonucunda 97 kişi hakkında “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçlamasıyla ve 3 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlamıştı.

4 Ekim 2021 tarihinde, kampüste yaptıkları eylem sırasında gözaltına alınan öğrencilerden Enis Berke Gök ve Caner Perit Özen ise 6 Ekim’de tutuklanmıştı. Haklarında 5 yıl 3 aydan 25 yıla kadar hapis cezasıyla dava açılan 14 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin yargılandığı davanın 7 Ocak’taki duruşmasında Ersin Berke Gök ve Caner Perit Özen “yurt dışı çıkış yasağı” şeklindeki adli kontrol şartlarıyla tahliye edilmişti. Biri araştırma görevlisi 11’i öğrenci olmak üzere 12 kişinin yargılandığı başka bir dava daha devam ediyor. Boğaziçi Üniversitesi Kuzey Kampüsü önündeki eylemlerle ilgili olarak 12 sanığın 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.

Paylaşın

Memur Ve Emekliye Ek Zam Meclis’te Kabul Edildi

TBMM Genel Kurulu’nda memur ve emekliye ek zam, kademeli doğalgaz satış fiyatı belirlenmesi düzenlemelerini de içeren Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı KHK’da Değişiklik Yapan Kanun Teklifi kabul edildi.

Teklifle, Merkez Bankası nezdinde bulunan yabancı ülke Merkez Bankaları’na ait para, alacak, mal, hak ve varlıklar haczedilemeyecek veya ihtiyati haciz konulamayacak.

Vergi Kanunları uyarınca iadesi talep edilen vergilere ilişkin olarak açılan davalarda, dava konusu tutarın yüzde 50’si oranında teminat alınmadan yürütmenin durdurulması kararı verilemeyecek. 1 Aralık 2021 tarihinden önce Kamu İhale Kanununa göre ihalesi yapılan Türk lirası sözleşmelerde yüklenicinin istemi üzerine ek fiyat farkı verilebilecek.

Gerçek kişilerin mevduat ve katılma hesaplarının getirilerini kur artışlarına karşı desteklemek amacıyla 21 Aralık 2021 ile 31 Aralık 2022 tarihleri arasında açılan Türk Lirası vadeli mevduat ve katılma hesaplarına aktarılmak üzere Merkez Bankası’na nakit kaynak aktarmaya ve nakit kanyak aktarımı için Bakanlık bütçesinde mevcut ya da yeni açılacak tertiplere ödenek aktarmaya Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili olacak.

En az emekli maaşı 2 bin 500 TL olacak. İhracat yapan kurumların ihracattan elde ettikleri kazançlardan ve üretim faaliyetleri ile iştigal edenlerin üretim faaliyetlerinden elde ettikleri kazançlardan Kurumlar Vergisi bir puan indirimli uygulanacak. Kamu memur ve emeklilerinin ücretlerine toplam yüzde 30,95 artış yapılması öngörülüyor.

Paylaşın

Kovid 19’da Son Veriler Açıklandı: Bakan Koca’dan Uyarı

Kovid 19’da son 24 saatte 72 bin 615 yeni vaka tespit edilirken, 176 kişi hayatını kaybetti. Verileri yorumlayan Bakan Koca, “65 yaş üstünün riskten kaçınması, yatırılarak tedavi gerektiren bir hastalıktan kendini koruması gerekir.” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Sağlık Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Türkiye’deki seyrine ilişkin olarak yeni verileri yayınladı. Açıklanan verilere göre, son 24 saatte, 412 bin 031 test yapılırken, 72 bin 615 yeni vaka tespit edildi. 176 kişi hayatını kaybederken, 84 bin 426 kişi sağlığına kavuştu.

Bakan Koca’dan uyarı

Güncel verilerle ilgili değerlendirmesini sosyal medya hesabından paylaşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ifadeleri kullandı; Son verilere göre, 65 YAŞ VE ÜSTÜ, vakaların %8’ini oluşturuyor. Tüm vakalar içinde hastaneye yatış oranı %1,45 iken bu gruptakilerin HASTANEYE YATIŞ ORANI %10’un üzerinde. 65 yaş üstünün riskten kaçınması, yatırılarak tedavi gerektiren bir hastalıktan kendini koruması gerekir.

Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en çok aşılamanın gerçekleştirildiği Osmaniye’yi, Ordu, Amasya, Muğla, Kırklareli, Çanakkale, Eskişehir, Balıkesir, Zonguldak ve Manisa takip etti. Bakanlığın tablosuna göre Türkiye’de en az aşılamanın gerçekleştirildiği Şanlıurfa’yı sırasıyla Batman, Siirt, Diyarbakır, Bingöl, Muş, Mardin, Bitlis, Ağrı ve Elazığ takip etti.

Paylaşın

Avrupa’da En Fazla Sigara İçilen Ülkeler: Bulgaristan Ve Türkiye

Türkiye’de 2022’ye girerken alkol ve sigaradan alınan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) yüzde 47 arttırıldı. Araştırmalar sigaraya gelen zamların tiryakileri pek etkilemediğini gösterirken Avrupa’da en fazla sigara içilen ülkeler Bulgaristan ve Türkiye çıktı.

Euronews’ta yer alan habere göre; Erkeklerde ise en fazla sigara içilen ülke Türkiye. Hangi ülkede ne kadar sigara içiliyor? Cinsiyete göre sigara içenlerin oranı nasıl değişiyor?

Avrupa Birliği (AB) İstatistik Ofisi (Eurostat) Avrupa’da sigara içenlere ilişkin son ayrıntılı verileri açıkladı. Buna göre 2019 yılında Avrupa ülkelerinde en fazla sigara içilen ülke yüzde 29 ile Bulgaristan oldu. İkinci sıradaki Türkiye’de ise halkın yüzde 27,3’ü sigara içiyor. AB ortalaması ise yüzde 18,4.

İskandinav ülkelerinde sigara içme oranı düşük

En az sigara içilen yerlerin İskandinav ülkesi olması dikkat çekti. Sigara içme oranı yüzde 6,4 ile en düşük İsveç’te. Bu oran Finlandiya’da yüzde 9,9 ve Norveç’te yüzde 10,2.

Diğer bazı ülkelerdeki sigara içme oranı ise şöyle: Yunanistan 23,6; Almanya 21,9; Fransa 17,8 ve İtalya 16,5

Hangi ülkede ne kadar sigara içiliyor?

Araştırma insanların günde 20 sigaradan az mı yoksa çok mu içtiğine dair bilgiler de içeriyor. Buna göre günde 20’den fazla sigara içme oranının en yüksek olduğu ülke yüzde 15,8 ile Sırbistan. İkinci sırada Türkiye var. Türk halkının yüzde 14,8’i günlük 20’den fazla sigara içerken yüzde 12,5’i de 20’den daha az sigara içiyor.

Erkeklerde zirve Türkiye’nin

Cinsiyet açısından bakıldığında ise erkeklerde en fazla sigara içme oranı Türkiye’de. Türkiye’de erkeklerin yüzde 41’i sigara içiyor. Erkeklerde AB ortalaması yüzde 22.

Türkiye kadınlarda AB ortalamasının altında

Kadınlarda en yüksek sigara içme oranı yüzde 24 ile Sırbistan’da. Bu oran Bulgaristan’da yüzde 21 ve Almanya’da yüzde 19. Kadınlarda AB ortalaması ise yüzde 14,8. Türkiye’de kadınların ise yüzde 14,4’ü sigara kullanıyor.

Paylaşın