Bekir Karadeniz Kimdir? Hayatı, Eserleri
1957 yılında Artvin’de dünyaya gelen Bekir Karadeniz, aşıklık geleneğinin yaygın olduğu bir çevrede büyümüş ve buna bağlı olarak edebiyat ve müzikle küçük yaşlarda ilgilenmeye başlamıştır. İlk ve orta öğrenimini Artvin’de, yükseköğrenimini Ankara’da tamamlamıştır.
Haber Merkezi / 1980’e kadar Türkiye’de yaşamış, 80’li yıllardan sonra yurt dışında hayatına devam etmiştir. Sazla sözden çok daha erken yaşlarda tanışan Karadeniz, 14 yaşında bağlama çalmayı öğrenmiştir. İlk şiirlerini ise 80’li yıllarda kaleme almıştır. Serbest tarzda yazdığı bu şiirleri 1996 yılında Yedi Yılın Şiirleri adındaki kitabında toplamıştır. Deniz mahlasını kullanmıştır. Geleneksel bir usta çırak ilişkisi içerisinde yetişmemiştir.
Bir ustası yoktur; ancak geleneğin tümünü usta olarak kabul etmektedir. Klasik manada bir çırağı da yoktur; ama arşivine ulaşan hemen her ozanı eksikleri konusunda yönlendirmiştir. Öykü, şiir, çeviri ve yazıları değişik ülkelerde yayınlanan Karadeniz, şiir anlamında şu an bulunduğu yere araştırmaları sonucunda gelmiş ve pek çok şiir yarışmasında birincilik, mansiyon gibi çeşitli ödüller almıştır. Deniz’in şiirlerinde tasavvuf ve sevda konuları önemli yer tutmuş, bu şiirlerde imgeli bir anlatımı benimsemiştir.
Gelenekle ilgili araştırmalarından dolayı, âşık makamlarını çok iyi bilen Karadeniz, Orhan Bahçıvan’la birlikte hazırladığı iki ciltlik Doğulu Halk Ozanları isimli eserinde bu konuyu ayrıntılı olarak işlemiştir. Karadeniz’in doğrudan şiir tarzını etkileyen ve belirleyen biri olmamış; çağdaşlarından hemen hemen herkesi tanımış; özellikle Zevraki ve Osman Kaya’nın şiirlerini beğendiğini ve önemsediğini dile getirmiştir. Katıldığı âşık atışmaları ve âşık meclislerinde ozan kimliği ile değil araştırmacı kimliği ile bulunmuştur.
Geleneğin temsilcisi olmasının yanı sıra bu gelenekte araştırmacı kimliğiyle de var olan Karadeniz, Kuzeydoğu Anadolu’dan başlayarak tüm yöreleri incelemiş, araştırmaları sırasında yazılı, sözlü ve görsel boyutlu çok büyük bir arşiv oluşturmuştur. Geleneksel türküler üzerine ayrıntılı araştırmalar gerçekleştiren Karadeniz, önceleri yalnızca yazmasına karşın, giderek kendi yazdığı ya da başka âşıkların şiirlerini de bestelemeye yönelmiştir.
Bugünün âşıklık geleneği hakkında usta-çırak ilişkisinin çözülmesi ve hızlı toplumsal dönüşümlerin, geleneği olumsuz yönde etkilediğini dile getirmiştir. Akıllı ve yetenekli ozanların geçmişi iyi öğrenerek ve değerlendirerek yeni kavramlar oluşturmakla beraber günün koşullarına ve bilgi çağına uygun düzeyler tutturmaya çalışmakta olduklarını, bu noktada sınırlı ama güzel örneklerin var olduğunu belirtmiştir.
Eserleri;
Şiir;
Yedi Yılın Şiirleri (1996)
Uzayda Bir Işık (1999)
Gecikmiş Şiirler (1999)
Kervan Oldum (2000)
Gitmeli Şiirler (2000)
Gün Döndü (2001)
Zamansız Şiirler (2007)
Araştırma;
Ela Gözlüm-Türküler (1997)
Kömür Gözlüm-Türküler (1999)
Gül Yüzlüm-Türküler (2000)
Hodlu Noksani-Yaşamı ve Şiirleri (2000)
Artvinli Halk Şairleri (2002)
1900’den 2000’e Halk Şiiri (2007)
Çeviri; (Ulla Karadeniz’le birlikte)
Erich Fried / Seçmeler (1994)
Erich Fried / Vatansız 100 Şiir (1998)
Hans Magnus Enzensberger / Seçme Şiirler (1998)
Erich Fried / Sevgi Şiirleri (2000)