Bahçeli: Sağduyulu Tavrımızı Yanlışa Yormasınlar

“Vefatının Yüzüncü Yılında Ziya Gökalp Sempozyumu”nda konuşan MHP Lideri Devlet Bahçeli, “Hiç kimse bizimle Türklüğe hizmet kulvarında, millet ve vatan severlik yarışına girmesin. Bunlar altından kalkamayacakları hayat ve siyaset mazisiyle ispat edemeyecekleri söz düellolarına, siyasi şovlara, iplikçi kavgalarına, yağlı urgan ölçüştürmeye heves etmesinler” dedi ve ekledi:

“Heveslerini kursaklarında tek teker bırakır, burunlarında fitil fitil getiririz. Makam ve mevki için vicdanını satanları, adam yerine bile koymayız. Yeri gelir, nesilden nesile geçerek bize emanet edilen Yesevi elini uzatır, Yunus tebliğini yapar, Mevlana hoşgörüsünü gösteririz. Yeri gelir yumruğumuzu tuğ gibi havaya kaldırır, çetin hesabı en ağır düzeyde göresiye kadar bir daha indirmeyiz. İndirdiğimiz zaman da sadece ve sadece hainlerin kafasının kırılacağı zamandır. Bu kategoriye girenler sağduyulu tavrımızı yanlışa yormasınlar. Sınır ihlali, sinir ihlali, sabır ihlali yapmaktan kötürüm emel sahiplerinin derhal ve ciddiyetle sakınması iç barış ve siyasi huzur adına temennim, hatta uyarımdır.”

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türk Akademisi Siyasi Sosyal Stratejik Araştırmalar Vakfı tarafından düzenlenen “Vefatının Yüzüncü Yılında Ziya Gökalp Sempozyumu”na katıldı.

Independent Türkçe’nin aktardığına göre; Konuşmasında Ziya Gökalp’in yaşamına ve görüşüne ilişkin bilgiler veren ve Gökalp’tan övgüyle söz eden Bahçeli, ”Türk ile Kürt’lerin birbirini sevmesi, her iki taraf için hem dini hem de siyasi bir farzdır. Kürt ve Türk, ortak düşman ve tehlikeyle karşı karşıya. Bin yıllık ortak tarihleri var, bugün ortak tehdit var’’ dedi.

Bahçeli, Gökalp’in ”Kürtleri sevmeyen bir Türk varsa, Türk değildir, Türkleri sevmeyen bir Kürt varsa Kürt değildir” şeklindeki sözlerini hatırlattı. MHP lideri Bahçeli özetle şunları söyledi: “Birinci Dünya Savaşı’nın sayfaları hala açıktır. Hesaplaşma bitmemiş, zalim hücumlar kesilmemiştir. Sömürü çarkı hızla dönerken, paylaşım kavgaları, emperyalist yayılmacılık, coğrafyalara indirilen zehirli hançerler, devam eden ekonomik sorunlar, soygunlar, mazlumların canı ve kanı üzerinde kurulan cinayet ve soykırım değirmenleri, özellikle bölgemizi hedef almış, sert ve şiddetli kuşatma ile etrafımızı sarılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin 101’inci yıl dönümünde her türlü tehdidi, her neviden tehlikeyi, dalga boyu yükselen melanet ve cinayet planlarını, milli dayanışma ruhu ve manevi direnç atılımıyla berhava etmekten başka bir ikinci seçenek tanımayacağız, hiçbir zaman takmayacağız. Biz dersimizi tarihten satır satır aldık.

Gece saatlerinde İsrail’in misilleme bahanesiyle, İran’ın Tahran, Huzistan ve İlam eyaletlerine düzenlediği hava saldırısı yalnızca taktik, stratejik ve nokta hedefli bir operasyondur. Bunun yanı sıra Ortadoğu’daki muhtemel kanlı ve kesif boğuşmanın test safhası, deneme tahtasıdır. İran’ın vurulması, bölgesel refleksleri, doğacak irili ufaklı tepkileri, tırmanan gerilim hatlarını kontrol edecek eylemsel simülasyondur. Adım adım vatanımıza ulaşacak ve musallat olacak Davut Koridoru’nu aktife etmek için fırsat kollayanların ABD destekli İran saldırısı ara bir istasyondur.

Hiç kimse bizimle Türklüğe hizmet kulvarında, millet ve vatan severlik yarışına girmesin. Bunlar altından kalkamayacakları hayat ve siyaset mazisiyle ispat edemeyecekleri söz düellolarına, siyasi şovlara, iplikçi kavgalarına, yağlı urgan ölçüştürmeye heves etmesinler. Heveslerini kursaklarında tek teker bırakır, burunlarında fitil fitil getiririz. Makam ve mevki için vicdanını satanları, adam yerine bile koymayız. Yeri gelir, nesilden nesile geçerek bize emanet edilen Yesevi elini uzatır, Yunus tebliğini yapar, Mevlana hoşgörüsünü gösteririz. Yeri gelir yumruğumuzu tuğ gibi havaya kaldırır, çetin hesabı en ağır düzeyde göresiye kadar bir daha indirmeyiz. İndirdiğimiz zaman da sadece ve sadece hainlerin kafasının kırılacağı zamandır. Bu kategoriye girenler sağduyulu tavrımızı yanlışa yormasınlar. Sınır ihlali, sinir ihlali, sabır ihlali yapmaktan kötürüm emel sahiplerinin derhal ve ciddiyetle sakınması iç barış ve siyasi huzur adına temennim, hatta uyarımdır.

“PKK, Türk’ün de Kürt’ün de düşmanıdır”

Gazze’yi yurdumuza taşımak istiyorlar. Bunun için istihbarat tezgahlarına, kapalı devre oyunlarına ve iş birlikçi tariflere müracaat ediyorlar. Lütfen uyanık olalım. Birbirimizden kopmamız projelendiriliyor. Birbirimize yüz çevirmemiz, surat asmamız, el uzatmak yerine yumruk sıkmamız dayatılıyor.

Kahramankazan’daki TUSAŞ tesislerine yapılan terör saldırısı, PKK-YPG-PYD’nin kimlerin maşası olduğunu açıklıkla gözler önüne sermiştir. PKK, Türk’ün de Kürt’ün de hatta yaşayan her canlının da düşmanıdır. Bölücü terör örgütü PKK’nın efendileri, Sayın Cumhurbaşkanımızın BRICS toplantısına katıldığı gün, bizim de salı günkü tarihi çıkışımızın hemen ardından Türkiye’ye terör baronlarının talimatıyla kanlı mesaj vermişlerdir. Bu kanlı mesaj ayaklarımızın altında çiğnenmiştir. Suriye’den sızan hainler imha edilmişler, şehitlerimizin acısıyla sızlayan gönüller teröre karşı tek ses olmuşlardır. Teröristler ile onları üzerimize salan muhasım unsurlar sonuç alamayacaklar, Türkiye’yi geçemeyecekler, yolumuzdan ve mücadele kararlılığımızdan geri çeviremeyeceklerdir. Kaderimiz, bin yıllık kardeşliğimizdir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni yüzyılının ilk yıl dönümünde, tarihimizin derinliklerinden süzülüp bugünlere ulaşan milli emanetler asla zedeletilmeyecek, hiçbir zaman da zaafa uğratılmayacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, büyük Türk milletinin 29 Ekim 2024 Salı günü karşılayacağımız Cumhuriyet Bayram’ını gönülden kutluyor, ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, TUSAŞ tesislerinde şehit olan kardeşlerimize ve tarihin her döneminde mücadeleleriyle öne atılıp şehit düşen kahramanlarımıza, elbette büyük düşünürümüz Ziya Gökalp’e Cenab-ı Allah’tan rahmetler niyaz ediyorum. TUSAŞ’taki hunhar terör eyleminde yaralanan ve hala tedavi altında bulunan kardeşlerimize şifalar diliyorum. Yeni yüzyılda terörsüz Türkiye’ye, huzurlu Türkiye’ye, müreffeh ve muasır Türkiye’ye hep beraber ve el ele ulaşacağımıza inanıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın, terörü kaynağında yok etme, terör devletinin kurulmasını engelleme mücadelesinde sonuna kadar yanında olacağımızın bir kez daha ve kararlı şekilde ilanını yapıyorum.”

Paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir