Babacan Diyarbakır’da Konuştu: Barış Savaştan İyidir

Diyarbakır’da katıldığı bir etkinlikte konuşan DEVA Partisi Lideri Ali Babacan, “Barış savaştan iyidir. Sükût kavgadan iyidir, diyalog çatışmadan iyidir. Yaşamak ölmekten iyidir” dedi.
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Diyarbakır’da katıldığı iftar programında konuştu. Karar’ın aktardığına göre; Babacan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
“Barış savaştan iyidir. Sükût kavgadan iyidir, diyalog çatışmadan iyidir. Yaşamak ölmekten iyidir. Ülkemiz bitmek bilmeyen çatışmalardan, saldırılardan, kardeşi kardeşe kırdıranlardan çok çekti. Birliğimizi, beraberliğimizi kaybettik.
Ülkenin büyük ekonomik potansiyelini kaybettik. Ama her şeyden önce canlarımızı kaybettik, bu toprakların evlatlarını kaybettik… On binlerce aileye ateş düştü.
Ama artık kaybedecek tek bir günümüz, tek bir saatimiz bile yok. Ya ileriye bakacak, hep birlikte kararlılıkla yürüyeceğiz; Ya da arkamıza bakıp, yalpalayıp, bu fırsatı kaçıracağız. Ya bin yıldır beraber yaşayan insanlar olarak sarılıp helalleşeceğiz; Ya da çeşit çeşit bahane üretip ayrışmaya devam edeceğiz.”
Ali Babacan, bölgede barış ve çözüm sürecini sekteye uğratmak isteyenlerin varlığına dikkat çekerek, özellikle Suriye üzerinden yürütülen çatışmaların tehlikesine işaret etti. Lazkiye ve çevresinde yaşanan katliamları hatırlatan Babacan, Türkiye’nin bu tür mezhep veya etnik temelli çatışmalara sürüklenmemesi gerektiğini belirtti.
“Etnisite, din veya mezhep üzerinden çıkarılan çatışmaları doğru okumalı, bu tartışmaların bu topraklarda büyümesine izin vermemeliyiz. Türkiye on yıllardır çektiği sorunlardan kurtulmalı artık.
Geçtiğimiz Ekim ayından bu yana, barış çağrılarıyla başlayıp devam eden süreci yakından izliyoruz. İhtiyatlı bir iyimserlikle takip ediyoruz. İlk günden bu yana aynı noktadayız. Çözüm için %5 bir ihtimal bile olsa, biz o ihtimali bile destekleriz. Bazıları gibi, bu kadim meseleyi siyasi “fırsatçılık” alanı olarak görmüyoruz.”
“Ana dili, insanlara anasının ak sütü gibi helaldir”
Babacan, konuşmasının devamında kimlik ve özgürlükler konusunda net bir duruş sergilediklerini belirterek, vatandaşların anadilini konuşma hakkını tartışma konusu haline getirmenin yanlış olduğunu vurguladı:
“Kimlikler üzerinden sürekli kavga üretilen bir Türkiye istemiyoruz. İnsanların hayat tarzına müdahale edilen bir Türkiye istemiyoruz. Yanlış kayyum uygulamalarıyla, seçmenin iradesinin gasp edildiği bir Türkiye istemiyoruz.
‘Ana dili, insanlara anasının ak sütü gibi helaldir’ diyoruz. ‘Bu ülkenin her vatandaşı, eşit ve onurlu vatandaştır’ diyoruz. ‘Haklar ve özgürlükler pazarlık konusu yapılamaz, derhal tanınır’ diyoruz.
Bizim durduğumuz yer açık, net. Çözüm, meşru demokratik siyasetle olacaktır. Sorunların tartışılması ve çözüm üretilmesi için doğru zemin de Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.”
Ali Babacan, Diyarbakır’daki konuşmasında, Türkiye’deki siyasi aktörlerin çelişkili duruşlarını eleştirerek, DEVA Partisi’nin her zaman tutarlı bir çizgide ilerlediğini ifade etti:
“Biz, hiçbir zaman, Diyarbakır’da kuzuyu hatırlayan, Ankara’da kurdun yanı başında hizaya girenlerden olmadık.
Biz, çareyi hiçbir zaman düşman üretmekte görmedik. Hamasetin arkasına sığınmadık, çözüm ürettik. Popülizmin arkasına saklanmadık, siyaset ürettik.”
Babacan, çözüm için diyaloğun önemine vurgu yaparak, siyasi tartışmaların Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında yürütülmesi gerektiğini söyledi.
DEVA Partisi lideri, konuşmasında muhalefete de eleştiriler yöneltti. Kimlik siyaseti ve popülizm üzerinden yapılan tartışmaların çözüm üretmekten uzak olduğunu belirten Babacan, “Sürekli hamasetle, sert söylemlerle, halkın gerçek sorunları görmezden geliniyor” dedi.
Babacan, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik ve siyasi sorunların çözümü için yapıcı politikalar geliştirilmesi gerektiğini belirterek, DEVA Partisi’nin çözüm odaklı bir yaklaşım sergileyeceğini ifade etti.