Kan Basıncındaki Değişim Kalp Krizinin İşareti Olabilir
Kan basıncı, kan vücutta hareket ederken atardamarların duvarlarına uyguladığı kuvvettir. Bu kuvvet çok güçlüyse, kan basıncı yüksek demektir. Yüksek kan basıncı, kalbi zorlayabilir ve sağlık sorunlarına neden olabilir.
Haber Merkezi / Yeni bir araştırma, eğer genç yaşlarda kan basıncı çok değişiyorsa, yaş aldıkça kalp krizi riski artabilir. Doktorlar genellikle birinin tedaviye ihtiyacı olup olmadığına karar vermek için birkaç kan basıncı ölçümünün ortalamasına odaklanırlar.
Ancak bu araştırma, kan basıncındaki büyük dalgalanmaların, ortalama normal görünse bile, bir sorunun erken uyarı işareti olabileceğini gösteriyor.
Araştırma, 30 yıllık bir çalışmadan toplanan verilere dayanmaktadır. Araştırmada, katılımcıların kan basınçları ilk 10 yıl boyunca düzenli olarak kontrol edildi ve ardından katılımcıların sağlıkları 20 yıl daha takip edildi.
Araştırmayı yapan bilim insanları, sistolik kan basıncı adı verilen kan basıncı okumasının belirli bir bölümüne odaklandılar. Bu, kan basıncı ölçümündeki en üst sayıdır ve kalp attığında kanın atardamarlara ne kadar basınç uyguladığını gösterir. Bu sayının 130’un üzerine çıkması ise çok yüksek kabul ediliyor ve kalp sorunları riskini artırıyor.
20 yıl takip edilen bazı katılımcılarda kalp hastalığı, felç, kalp yetmezliği ve tıbbi prosedürler gerektiren atardamar tıkanıklıkları gibi ciddi kalp sorunları gelişti. Diğerleri ne yazık ki kalple ilgili rahatsızlıklar nedeniyle hayatını kaybetti.
Araştırma, genç yaşlarda sistolik kan basıncında küçük artışların bile, yaşamın ilerleyen dönemlerinde kalp sorunları riskinin yüzde 15 daha yüksek olmasıyla bağlantılı olduğunu ortaya koydu.
Çoğu doktor, tedaviye ihtiyaç olup olmadığına karar vermek için kan basıncı ortalamasının çok yüksek olup olmadığına odaklanıyor. Ancak bu araştırma, kan basıncındaki dalgalanmaların bile (zaman içinde ne kadar yükselip alçaldığı) aynı derecede önemli olabileceğini öne sürüyor.
Genç yaşlarda kan basıncı düzeylerine dikkat etmek, ileride ortaya çıkabilecek ciddi sorunların önlenmesine yardımcı olabilir.
Araştırmanın sonuçları, doktorların ve hastaların sadece ortalamayı değil, kan basıncındaki değişiklikleri de takip etmeleri gerektiğini gösteriyor.