Hipotalamik Obezite Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Teşhisi, Tedavisi
“Hipotalamik obezite”, beynin birçok önemli işlevi olan bir bölgesi olan hipotalamusun yaralanması sonucu ortaya çıkabilecek aşırı kilo alımını ifade eder. Hipotalamus, ne kadar yediğimizi düzenleyerek enerji alımını, vücudumuzun ne kadar enerji kullanacağını düzenleyerek enerji harcamasını etkiler.
Haber Merkezi / Hipotalamusun hasar görmesi, enerji alımı ve harcaması arasındaki dikkatli bir şekilde koordine edilen dengeyi bozar, sıklıkla kalori alımının artmasına ve/veya kalori yakımının azalmasına ve dolayısıyla hızlı kilo alımına yol açar. Bu kilo alımını mevcut tedavilerle tersine çevirmek zor olabilir.
Klinik uygulamada ve bu raporun amaçları doğrultusunda “hipotalamik obezite” terimi sıklıkla özellikle hipotalamustaki anatomik hasarın neden olduğu obeziteyi ifade etmek için kullanılır. Hipotalamik obezitenin bu edinilmiş biçimlerinin aksine, hipotalamusun işlevini etkileyen ve Prader-Willi sendromu gibi aşırı kilo alma eğilimini içeren birçok genetik bozukluk vardır.
Ayrıca beyin malformasyonlarıyla doğan bazı bireylerde hipotalamik fonksiyon bozukluğu ve aşırı kilo alımı da görülebilir. Bu genetik veya doğuştan gelen koşullar, hipotalamusun metabolizma için önemini vurgulamaktadır. Ancak bu raporun amaçları doğrultusunda odak noktası edinilmiş hipotalamik obezitedir. Çoğunlukla edinilmiş hipotalamik obezite, hipotalamik beyin tümörünün cerrahi olarak çıkarılmasının bir komplikasyonu veya tümörün kendisinin bir komplikasyonudur.
Hipofiz bezinden kaynaklanan veya kraniofarenjiyomlar, germinomlar, gliomalar, hamartomlar ve hipofiz adenomları gibi hipotalamusu istila eden tümörler. 1 Edinilmiş hipotalamik obezitenin diğer nedenleri arasında travmatik beyin hasarı, enfeksiyöz veya inflamatuar yaralanma, radyasyon veya kanama (beyinde kanama) yer alır.
Hipotalamus, kalori yeme ile kalori yakma arasındaki dengeyi düzenler; Bu bölgeye verilen hasar farklı insanları farklı şekillerde etkiler. Bazı kişiler aşırı derecede açtır (hiperfaji) ve/veya yiyeceklerden kolayca tatmin olamazlar.
Diğerleri, düşük dinlenme metabolizma hızı nedeniyle kalorileri kısıtlarken bile hızla kilo alırlar, bu da bireyin dinlenme sırasında daha az kalori (enerji) yakmasına neden olur ve bireyler ayrıca daha düşük düzeyde fiziksel aktivite ve egzersiz yapma eğilimindedir. Enerji dengesinin hipotalamik düzenlenmesindeki anormalliklerin etiyolojisi, büyüklüğü ve ciddiyeti, hipotalamik obeziteyi “yaygın” obezite formlarından ayırır.
Hipotalamus, enerji dengesinin yanı sıra diğer vücut fonksiyonlarını da etkiler ve bunun sonucunda hipotalamik obezitesi olan bireylerde buna bağlı başka sağlık sorunları da yaşanabilir. Çok sık karşılaşılan sağlık sorunlarından biri de hipopituitarizmdir. Hipofiz bezine genellikle “ana bez” denir çünkü vücutta endokrin hormonlarının üretimini yönetir. Hipofiz bezi de hipotalamustan sinyaller alır.
Hipotalamus ve/veya hipofiz hasarı olan kişiler sıklıkla endokrin hormon eksikliklerini tedavi etmek için ilaç tedavisine ihtiyaç duyarlar. Uygun takviye olmadan, büyüme hormonu eksikliği veya hipotiroidizm gibi bu hormon eksikliklerinden bazıları obezitenin gelişmesine de katkıda bulunabilir. Diğer sağlık sorunları arasında sıvı ve elektrolit dengesi sorunları, kalp atış hızı ve kan basıncı düzenlemesindeki zorluklar, uyku sorunları, gündüz-gece (sirkadiyen) sorunları ve vücut sıcaklığının düzenlenmesindeki zorluklar yer alır.
Bu bölgedeki tümörler aynı zamanda optik sinirlere ve kiazmaya da zarar vererek körlük dahil görme bozukluklarına yol açabilir. Hipotalamik yaralanma, yaralanmaya yol açan durumla birlikte hem etkilenen birey hem de ailesi üzerinde karmaşık psikososyal etkilere sahip olabilir.
Şu anda, özellikle hipotalamik obezite için onaylı bir tedavi bulunmuyor. Etkilenen tüm bireylerde yanıtlar aynı olmasa da, bazı faydalar sağlayabilecek stratejiler vardır. Aslında hipotalamik obezitesi olan bireyler arasında önemli farklılıklar vardır, bu nedenle en uygun yönetim yaklaşımı kişiselleştirilecek ve deneyimli, çok disiplinli bir ekip tarafından sunulacaktır.
Beslenme, fiziksel aktivite, davranış, ilaç kullanımı ve bazı durumlarda ameliyatların hepsi rol oynayabilir. İlgili bozuklukların tanımlanması ve tedavi edilmesi kritik öneme sahiptir. Hipotalamik obezitesi olan bireylerin tıbbi durumlarını yönetirken aynı zamanda gelişmelerine yardımcı olacak zihinsel ve davranışsal sağlık desteklerinin mevcut olduğundan emin olmak da hayati önem taşımaktadır.