Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Uçar: İrademizden Korkuyorlar
Kahramanmaraş Pazarcık’ta halka seslenen Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Uçar, “Seçime giderken tek adam rejimi sözcülerinin paçası tutuşmuş. Seçimin kendisini bile darbe olarak nitelendiriyorlar. Biri “14 Mayıs seçimleri darbedir” diyor, diğeri “Eğer iktidar değişirse bu Türkiye’nin bağımsızlığına darbedir” diyor. Şimdi sandığa gidip oy kullanmak bizim anayasal ve doğal hakkımız mı? Ey iktidar bu seçimi kuran, seçim sürecini belirleyen bütün mekanizmalar senin elinde değil mi? O zaman neyden korkuyorsunuz? Bizim irademizden korkuyorlar” dedi ve ekledi:
Haber Merkezi / “Bu iktidarın topluma hiçbir sözü yok. Kimlere sözü var? Biz açlık sınırının altında yaşarken yüzde 1’lik yandaşlara verdiği söz var. Kazanacak ki onlar yeniden nemalansınlar. Kadın düşmanı tarikatlara verdiği sözler var. Biz kaybedelim onlar güçlensin ki kadınlarımızın ve çocuklarımızın yaşadığı tehlike devam etsin. Bu ülkeyi bir savaş ülkesi haline getirdiler. İnsanlar aç iken İHA ve SİHA, araç üretmekle övünüyorlar. İnsanlar yataklarına aç giriyorlar. Yüzde 1’lik bir kesim zengin olsun diye bize reva gördükleri bu hayatı birlikte değiştireceğiz. Dağlarımız, ormanlarımız, sularımız yabancı şirketlere peşkeş çekildi. Toplumun dışında, toplumun karşısında olan herkese söz verdiler, o yüzden korkuyorlar ve kazanmak istiyorlar. Biz sizlerle birlikte sözümüzü kurduk. Buradayız, birlikte değiştireceğiz. Buradayız, kadınlarla birlikte değiştireceğiz. Buradayız, gençlerle birlikte değiştireceğiz.”
Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk ve milletvekili adayları Kahramanmaraş Pazarcık’ta Yeşil Sol Parti halk buluşmasına katıldı. Uçar, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Sevgili Pazarcık halkı, hepinizi Yeşil Sol Parti adına selamlıyorum. 6 Şubat depreminde Pazarcık’a ölümü reva gören iktidara karşı yaşamı yeniden örüp, bu dayanışmayı büyütüp, bugün bir araya gelip siyasette bir iradeyi ortaya çıkarmışsınız. Bu irade kazanacak hepinizin emeğine sağlık. 6 Şubat depreminde yitirdiğimiz bütün yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet ve yakınlarını kaybeden halkımıza başsağlığı diliyorum. Bu acı hepimizin. Bu acıyı hepimiz yaşadık ama bu acıyı yaşamayan bir tek iktidarın kendisi.
Tek adam rejiminin sözcüleri açıklama yapıyor “Bayrama kadar kaldırılmadık enkaz kalmayacak” diye. Ama bugün Pazarcık’ta gördük ki bütün yıkık binalar duruyor. Herhangi bir enkaz kaldırılmamış. Deprem bölgelerinde bile ayrımcı bir hizmet verildiğini biliyoruz. Kürt ve Alevi bölgelerine hizmetlerin ya çok az götürülmediği ya da hiç götürülmediğini biliyoruz. Gelin Pazarcık’ı görün, bütün enkazlar ortada duruyor. Buna rağmen yeni bir yaşam kuranlar, güçlü bir irade koyanlar var. Onlar da sizi devirmeye, değiştirmeye geliyor.
HDP’nin, Yeşil Sol Parti’nin bin bir emekle yer aldığı koordinasyona el konuldu. Çünkü bizim içinde yer aldığımız, yaptığımız her iş AKP’nin iş yapmadığını gösteriyordu. O yüzden el koydular koordinasyonumuza. İkinci olarak ne yaptılar? Depremden günler sonra Adıyaman’da boy gösterdiler ve halkımızdan helallik istediler. Verdik mi, vermiyoruz sevgili arkadaşlar. Yaşama hakkı bile vermeyen bu iktidara ne o koltuklar helal ne de iktidar helal. Birlikte değiştireceğiz, birlikte kazanacağız. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.
“Kayyımlar olmasaydı bu acıyı daha hızlı atlatabilirdik”
Biz Kürdistan’da belediyeleri kazandıkça, mevcut iktidar kaybettikçe kayyım atadılar. Şunu gördük yerel yönetimler güçlü olsaydı ve kayyım atanmamış olsaydı, biz yaşadığımız bu acıyı ve zulmü daha hızlı atlatabilirdik. Niye? İlk günden itibaren Silopi Belediyesi, Çınar Belediyesi burada eksik olmadı. Emeklerine teşekkür ediyoruz. Kayyım rejimine karşı önümüzdeki yerel seçimlerde hepimiz çok daha güçlü olacağız. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ben tekrardan yeni yaşamı kuran sizlere, emek veren bütün arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Bu irade seçimlerde onlara kaybettirecek!
Seçime giderken tek adam rejimi sözcülerinin paçası tutuşmuş. Seçimin kendisini bile darbe olarak nitelendiriyorlar. Biri “14 Mayıs seçimleri darbedir” diyor, diğeri “Eğer iktidar değişirse bu Türkiye’nin bağımsızlığına darbedir” diyor. Şimdi sandığa gidip oy kullanmak bizim anayasal ve doğal hakkımız mı? Ey iktidar bu seçimi kuran, seçim sürecini belirleyen bütün mekanizmalar senin elinde değil mi? O zaman neyden korkuyorsunuz? Bizim irademizden korkuyorlar.
Bu iktidarın topluma hiçbir sözü yok. Kimlere sözü var? Biz açlık sınırının altında yaşarken yüzde 1’lik yandaşlara verdiği söz var. Kazanacak ki onlar yeniden nemalansınlar. Kadın düşmanı tarikatlara verdiği sözler var. Biz kaybedelim onlar güçlensin ki kadınlarımızın ve çocuklarımızın yaşadığı tehlike devam etsin. Bu ülkeyi bir savaş ülkesi haline getirdiler.
İnsanlar aç iken İHA ve SİHA, araç üretmekle övünüyorlar. İnsanlar yataklarına aç giriyorlar. Yüzde 1’lik bir kesim zengin olsun diye bize reva gördükleri bu hayatı birlikte değiştireceğiz. Dağlarımız, ormanlarımız, sularımız yabancı şirketlere peşkeş çekildi. Toplumun dışında, toplumun karşısında olan herkese söz verdiler, o yüzden korkuyorlar ve kazanmak istiyorlar. Biz sizlerle birlikte sözümüzü kurduk. Buradayız, birlikte değiştireceğiz. Buradayız, kadınlarla birlikte değiştireceğiz. Buradayız, gençlerle birlikte değiştireceğiz.
Bu seçim kritik. İki oy kullanacağız, birinci oyumuz milletvekili adaylarımızı seçmek üzere. Parlamentoyu 2023 yılından itibaren mevcut Türkiye’nin daha demokratik bir hale getirilmesi için çok önemli buluyoruz. Milletvekili sayısından öte bizim neler yapacağımızın vaatlerini ilettik. Bu beyan bizim bugüne kadar getirdiğimiz mücadelenin ismi. Halkların, kadınların, Türkiye’de yaşayan bütün toplumsal kesimlerin, emekçilerin özgür ve eşit yaşayabileceği bir Türkiye mümkün.
Bunu sizlerle beraber kurmak istiyoruz. Parlamento seçimlerinde adresimiz Yeşil Sol Parti, adresimiz ağacımız. Parlamentoda güçlü olmak, her birimizin güçlü olması demek. İkinci oyumuz ise cumhurbaşkanlığı seçimlerinde. Tek adam rejimini değiştirmek ve faşizmi yıkmak için oylarımızı Kemal Kılıçdaroğlu’na veriyoruz. Bu oylarımız çok kıymetli. Oyumuzu kullanıp sandıklara sahip çıkacağız. Oy sayımı bittiğinde en büyük halayımızı bu iktidara inat çekeceğiz. Varsınız, değil mi?
“Şimdiye kadar yürüttüğümüz mücadele kazansın diye oylar Yeşil Sol’a”
Sevgili kadınlar, genç kadınlar, mücadelenin bugünlere gelmesinde sizlerin de çok değerli emeği var. Biz eşbaşkanlık sistemi dedik. Mevcut iktidar ne kadar kadın düşmanı politikalar yürütürse biz de o kadar kadınlarla birlikte sokakta ve Meclis’te olduk. Kadınlar kazanırsa toplum kazanır dedik ve aynen öyle oldu. Bu depremde en büyük sorumluluğu kadınlar aldı ve hayatı kadınlarla birlikte yeniden inşa ettik.
Kadın düşmanı politikalar karşısında alanları terk etmedik ve AKP iktidarını birlikte gerilettik. Öyle ki Cumhur İttifakı seçimlere giderken genişleme ihtiyacı duydu. Biri Kürt düşmanı, biri kadın düşmanı iki ittifak kurdu. Bu durumun kendisi bile iktidarın kaybetme eşiğinde olduğunu gösteriyor. O zaman şimdiye kadar yürüttüğümüz mücadele kazansın diye her birimiz sandığa ve oylar Yeşil Sol’a. Hepimizin yolu açık olsun.”