Tekstil Ve Hazır Giyim Sektörü De Depremlerle Sarsıldı
11 ilde büyük yıkıma ve on binlerce can kaybına neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremler tekstil ve hazır giyim sektörünü de sarstı.
Sektör için pamuklu iplik ve dokuma kumaşta en büyük tedarikçilerin deprem bölgesinde bulunduğunu hatırlatan Arta Tekstil’in Kurucu Ortağı Arif Nalbant, “Kahramanmaraş, Gaziantep ve Malatya’daki tedarikçilerimizin fabrikalarında çok hasar olmasa bile, personel ve aileleri evlerine giremediği için başka şehirlere gitmek zorunda kaldı. Bu nedenle fabrikaların verimli üretim aşamasına geçmesi biraz zaman alacak.
Bu da bizim için önümüzdeki günlerde tedarik sorunu ve fiyatlarda artış olasılığını artırıyor. Gelecek süreçte konfeksiyon üreticisi olan müşterilerimizin ihtiyacını karşılayabilmek için bir süre ithal kumaş kullanmak zorunda kalabiliriz. Pakistan, Çin veya Hindistan’dan ithalat da vakit alacağı için önümüzdeki 2-3 ayın zorlu geçmesini öngörüyoruz” dedi.
Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen iki büyük deprem, tekstil ve hazır giyim sektörünü vurdu. Deprem bölgesindeki tekstil firmalarının bir bölümü üretimlerini askıya almak zorunda kalırken, söz konusu tesislerin yeniden faaliyete geçmesi ise zaman alacak.
Dünya gazetesinden Nilgün Özdemir’in haberine göre, örme ve dokuma kumaş alanında çalışmalarını yürüten Arta Tekstil’in Kurucu Ortağı Arif Nalbant, fabrikalarının Marmara Bölgesi’nde olduğu için depremden etkilenmediğini anlatarak, afet bölgesinde yaraların sarılması, sektörlerin toparlanabilmesi için desteklerini sürdüreceklerini söyledi.
Pamuklu iplik üretimiyle birlikte dokuma ve örme kumaş üretiminde ciddi düşüşlerin olabileceğine dikkat çeken Nalbant, “Hasar gören fabrika yapılarının inşası, makinelerin onarılarak ya da gerekirse yenilenerek, yerinden oynadığı için en azından kalibrasyonlarının yapılarak işleme alınması vakit alacak. Bu süre zarfında tedarik zinciri aksayacağı için siparişlerde gecikmeler hatta iptaller olabilir. Bu durum konfeksiyon sektörümüzü zorlayacak fakat el birliğiyle bu zorlu dönemin de üstesinden geleceğimize eminiz” açıklamasını yaptı.
Deprem bölgesinin tekstil açısından önemli miktarda üretim yapan fabrikaların olduğu büyük bir alan olduğunu belirten Nalbant, bölgede yer alan üretim alanlarının zarar görmesinin hem sektörü hem de istihdamı direkt olarak etkileyeceğini bildirdi.
Türkiye’nin gerek dokuma ve örme kumaş üretiminde gerekse bu ürünlere boyama, baskı apre ve sanfor gibi işlemleri gerçekleştirmede büyük üretici ülkelerden olduğunu anlatan Nalbant, dünya genelinde ise 2025’e kadar her yıl yüzde 4,6 büyüme beklendiğini bildirdi. Tekstil sektörünün dünyada pazar büyüklüğünün 380 milyar doları geçtiğini vurgulayan Nalbant, “Bu pazardan Türkiye, önemli bir pay alıyor. Türkiye’de giderek büyüyen tekstil ve ham maddeleri sektörü dış ticaret fazlası veren sektörlerden biri ve net ihracatçı yapısıyla dikkat çekiyor” dedi.
Üretim çarklarının düzenli ve sağlıklı işleyebilmesi için yetişmiş eleman ve ara eleman sıkıntısı yaşandığını söyleyen Nalbant, günümüzde gençlerin tekstil sektörüne çok fazla ilgi duymadıklarını belirtti. Dünyayı etkileyen resesyon endişesinin sektörü etkilediğini, bu sebeple işletmelerin geleceğe dönük adımlar atması gerektiğine dikkat çekti.
‘Tedarik sorunu ve fiyatlarda artış bekleniyor’
Sektör için pamuklu iplik ve dokuma kumaşta en büyük tedarikçilerin deprem bölgesinde bulunduğunu hatırlatan Nalbant, “Kahramanmaraş, Gaziantep ve Malatya’daki tedarikçilerimizin fabrikalarında çok hasar olmasa bile, personel ve aileleri evlerine giremediği için başka şehirlere gitmek zorunda kaldı. Bu nedenle fabrikaların verimli üretim aşamasına geçmesi biraz zaman alacak.
Bu da bizim için önümüzdeki günlerde tedarik sorunu ve fiyatlarda artış olasılığını artırıyor. Gelecek süreçte konfeksiyon üreticisi olan müşterilerimizin ihtiyacını karşılayabilmek için bir süre ithal kumaş kullanmak zorunda kalabiliriz. Pakistan, Çin veya Hindistan’dan ithalat da vakit alacağı için önümüzdeki 2-3 ayın zorlu geçmesini öngörüyoruz” dedi.