Adliyede ‘Tutuklama’ Krizi
Ankara Adliyesi’nde bir süredir bazı sulh ceza hâkimlikleri ile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı arasında “tutuklama krizi” yaşandığı ortaya çıktı. Sulh ceza hâkimlikleriyle ilgili adliyede oluşan bu rahatsızlık, savcılık yetkilileri tarafından HSK’ya da iletildi. Savcılık ile hâkimler arasındaki gerginliğin devam ettiği belirtildi.
Özellikle bazı suç örgütlerine yönelik düzenlenen operasyonlarda tutuklamaya sevk edilen kimi şüphelilerin serbest bırakılmasının savcılıkta rahatsızlık yarattığı bildirildi. Hatta başsavcılık yetkililerinin, bekledikleri tutuklama kararlarını vermeyen sulh ceza hâkimlerinin değiştirilmesini Hâkimler ve Savcılar Kurulu’ndan (HSK) istediği öğrenildi.
DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre, başkent merkezli kritik soruşturmalar yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, son dönemde tutuklamaya sevk ettiği bazı şüphelilerle ilgili sulh ceza hâkimlerinden istediği kararları alamadı.
Uyuşturucu baronu olduğu iddia edilen Nejat Daş ve Çetin Gören’in tutuklandığı bataklık operasyonu ile Milli Emlak yolsuzluğu dosyasında bazı şüphelilerin tutuklanmaması, eleştirilen bu kararlar arasında yer aldı. Bataklık soruşturmasında şüphelilere uyuşturucu taşımak için gemisini sattığı iddia edilen iş insanı U.Ş. serbest bırakılmış, ancak hakkında yakalama kararı çıkarılınca bir süre firar etmişti.
Başka bir soruşturmada dolandırıcılık iddiasıyla tutuklanan Doğan Çelik’in itiraz üzerine 11 gün sonra serbest bırakılması da uzun süre tartışıldı.
Serbest bırakıldı, firar etti
Bu durumun son güncel örneği ise iki dosya üzerinde yaşandı. Silah kaçakçılığı, uyuşturucu satıcılığı ve örgüt yöneticiliği iddiasıyla gözaltına alınan Serkan Tosun, 23 Aralık’ta savcılık tarafından tutuklama istemiyle sulh ceza hâkimliğine sevk edildi. Ancak sulh ceza hâkimliği, adli kontrol kararıyla Tosun’u serbest bıraktı.
Tosun, serbest kalır kalmaz kendi aleyhinde verdiği ifadede “Uyuşturucuyu Serkan Tosun’dan alıyorduk” diyen kişiyi pompalı tüfekle ayağından vurdu. Yeniden gözaltına alınan Tosun, sevk edildiği sulh ceza hâkimliği tarafından ikinci kez serbest bırakıldı. Savcılık, karara itiraz etti, yeniden yakalama kararı çıkarıldı. Ancak Serkan Tosun, kayıplara karıştı.
İkinci olay ise 16 milyon euroluk üç ayrı sahte senet düzenlenerek dolandırıcılık yapıldığı iddiasıyla yürütülen soruşturmada gözaltına alınan avukat O.G.’nin serbest bırakılması olayında yaşandı. G., çıkarıldığı Ankara 8. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.
Sulh ceza hâkimlikleriyle ilgili adliyede oluşan bu rahatsızlık, savcılık yetkilileri tarafından HSK’ya da iletildi. Savcılık ile hâkimler arasındaki gerginliğin devam ettiği belirtilirken, HSK’nın bu krize nasıl müdahale edeceği ise merak konusu oldu.
Soylu’nun Gül’e karşı kozu
Öte yandan organize suçlara karışan bazı şüphelilerin adliyede serbest bırakılmasının emniyette de eleştiri konusu olduğu öğrenildi. Hatta Serkan Tosun’un serbest kalmasının emniyet kaynakları tarafından haber yaptırılması da bunun işareti olarak yorumlandı. Yargı kulislerinde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bu durumu, uzun süredir aralarındaki çekişme olan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e karşı kabinede kullandığı da konuşuluyor.