Şekerin Acı Tadı: Kanser Riski

Aşırı şeker tüketiminin genel sağlık üzerindeki etkisi inkar edilemez. Yüksek şeker tüketimiyle ilişkili potansiyel riskleri anlama ve bilinçli beslenme seçimleri yapma, sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürme ve kanser ve diğer kronik hastalık riskini azaltmada çok önemli.

Haber Merkezi / Şeker tüketimi dengeli beslenmenin bir parçası olsa da, özellikle işleniş gıdalar ve gazlı içecekler, günlük önerilen şeker limitini aşmaya neden olabilir, bu durum metabolik sendrom ve obezite de dahil olmak üzere çeşitli sağlık sorunlarına katkıda bulunabilir.

Mevcut kılavuzlar, uygun sınırlar dahilinde şeker tüketimini güvenli kabul eder. Örneğin Amerikan Kalp Derneği, kadınlarda günlük 25 grama, erkeklerde ise 35 grama kadar şeker alımının güvenli olduğunu önermektedir.

Şeker ve metabolik etkileri

Özellikle gazlı içeceklerden ve işlenmiş gıdalardan alınan aşırı şeker, vücutta yağ birikmesine katkıda bulunabilir. Bu, kanser de dahil olmak üzere çeşitli sağlık sorunlarıyla ilişkili olan kilo alımına ve obeziteye yol açabilir.

Şeker kaynakları ve sağlık üzerindeki etkisi

Meyveler, sebzeler ve tahıllardan edinilen şeker, işlenmiş yiyecek ve içeceklerde bulunan ilave şekerlerle karşılaştırıldığında daha az endişe vericidir. İşlenmiş yiyecek ve içeceklerden edinilen şeker, hızlı emilimi ve metabolik süreçleri bozma potansiyeli nedeniyle sağlık üzerinde daha olumsuz etkiye sahip olabilir.

Şeker ve kanser arasındaki ilişkiyi araştırmak neden bu kadar önemli?

Kanser, genetik, çevre ve yaşam tarzı dahil olmak üzere birçok faktörün katkıda bulunduğu  karmaşık bir hastalıktır. Kanserin tek bir nedeni olmasa da araştırmalar şeker tüketiminin kanserin gelişmesinde ve ilerlemesinde rol oynayabileceğini göstermiştir.

Şeker ve kanser arasındaki ilişkiyi araştırmanın bu kadar önemli olmasının bir nedeni de şeker tüketiminin dünya çapında sürekli artıyor olması. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, ilave şekerin ortalama küresel alımı 1975’ten bu yana yüzde 10 artmış durumda. Şeker tüketimindeki bu artışın artan kanser yüküne katkıda bulunması muhtemel.

Günlük yaşam tarzı seçimleri kanser riskini nasıl etkiler?

Beslenme, egzersiz ve sigara gibi günlük yaşam tarzı seçimlerinin tümü kanser riskini etkileyebilir. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz yapma ve sigaradan kaçınma kanser riskini azaltmak için önemlidir.

Beslenme, kanserin önlenmesinde özellikle önemli bir yaşam tarzı faktörüdür. Meyve, sebze ve tam tahıllar açısından zengin bir beslenmenin, kolorektal kanser, meme kanseri ve akciğer kanseri dahil olmak üzere birçok kanser türünün riskini azalttığı kanıtlanmıştır. Öte yandan, işlenmiş gıdalar, şekerli içecekler kanser riskini artırmasıyla ilişkilendirilmiştir.

İlave şekerin Metabolik Sendrom (MetS) gelişimi ile ilişkisi nedir?

Metabolik sendrom, yüksek tansiyon, yüksek kan şekeri, yüksek trigliseritler ve düşük HDL kolesterolü içeren bir dizi durumdur. Metabolik sendromlu kişilerde kalp hastalığı, felç ve tip 2 diyabet gelişme riski yüksektir. İlave şeker, metabolik sendromun gelişimine önemli bir katkıda bulunur.

Şekerli yiyecek ve içecekler tüketildiğinde vücut, kan şekeri seviyesini düzenlemeye yardımcı olmak için insülin salgılar. Ancak zamanla yüksek insülin seviyeleri, metabolik sendromun ayırt edici özelliği olan insülin direncine yol açabilir.

Yüksek şekerli yiyecek ve içecekler tüketildiğinde vücutta neler olur?

Yüksek şekerli yiyecek ve içecekler tüketildiğinde kan şekeri seviyelerinde bir artış yaşanır. Pankreas buna yanıt olarak insülin salgılar. İnsülin, glikozun kan dolaşımından enerji için kullanılabileceği hücrelere taşınmasına yardımcı olur.

Vücudun ihtiyaç duyduğundan daha fazla şeker tüketilirse, fazla glikoz yağa dönüştürülür ve karaciğer başta olmak üzere diğer dokularda depolanır. Bu kilo alımına ve obeziteye neden olabilir. Şeker, ayrıca iltihaplanmayı ve oksidatif stresi de tetikleyebilir. İltihaplanma ve oksidatif stres, kanser gelişimiyle bağlantılı iki temel süreçtir.

Metabolik sendrom kansere yakalanma riskinizi nasıl artırır?

Metabolik sendromlu kişilerde karaciğer kanseri, kolorektal kanser, meme kanseri ve pankreas kanseri dahil olmak üzere birçok kanser türüne yakalanma riski daha yüksektir. Metabolik sendromun kanser riskini artırmasının birkaç nedeni vardır.

Birincisi, metabolik sendromlu kişilerde insülin düzeyi ve insülin direnci daha yüksek olma eğilimindedir. İnsülin kanser hücrelerinin büyümesini teşvik edebilir.

İkincisi, metabolik sendromlu kişilerin aşırı kilolu veya obez olma olasılığı daha yüksektir; bu da birçok kanser türü için risk faktörü olabilir.

Üçüncüsü, metabolik sendromlu kişilerin kronik inflamasyona sahip olma olasılığı daha yüksektir ve bu da kanser gelişimini tetikleyebilir.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir. Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Zam Yağmuru Devam Ediyor: Kırmızı Et, Şeker, İnternet

İktidar her ne kadar ekonomide pembe tablo çizmeye çalışsa da, zamlar artarak devam ediyor. Son olarak, şekere yüzde 31, kırmızı ete yüzde 10, internete yüzde 67 oranında zam yapıldı.

Haber Merkezi / Türkşeker, şeker fiyatlarına yüzde 31 oranında zam yapıldığını açıkladı. Şekerin 5,96 lira olan kilogram fiyatı, 7,80 liraya yükseldi. Zamma ilişkin Türkşeker tarafından yapılan açıklamada “güncelleme” ifadesi kullanılarak şunlar kaydedildi:

“Raf Fiyat Garanti (RFG) Sistemi kapsamında vatandaşlarımızın uygun fiyatla paketli kristal toz ve küp şekere ulaşmasını sağlayan Türkşeker, artan maliyetleri dikkate alarak şeker fiyatında güncelleme yapmıştır. Bu kapsamda şekerin kilogram fiyatı 31.03.2022 tarihi itibari ile KDV dahil 7,80 lira olarak belirlenmiştir.

Ayrıca imalatçı firmalarımıza destek olmak için kapasite raporu, fiili kullanım durumu gibi kriterler dikkate alınarak imalatçılarımıza yeniden şeker arzına başlanmıştır. Bu çerçevede 50 kilogramlık şekerin çuval fiyatı ise KDV dahil 550 lira olarak güncellenmiştir.”

İnternete yüzde 67 zam

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından yayımlanan yeni karar kapsamında, Türk Telekom’un toptan tarife fiyatlarında yüzde 67 oranında zam yapıldı.

Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), 1 Nisan’da yürürlüğe girecek zamlı toptan tarifelerin, Türk Telekom’dan toptan hizmet alarak milyonlarca aboneye internet ve sabit telefon hizmeti sunan alternatif işletmecileri finansal olarak büyük zarara uğratacağına dikkatl çekti.

Telekomünikasyon sektöründe alternatif işletmecilerin korunmasının; rekabeti arttıracağı ve hizmet kalitesi kadar tüketicilerin uygun maliyetli haberleşme imkanlarından faydalanması anlamına geldiğini belirten TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci, karar ile ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı:

“Türk Telekom tekrar devletin sahipliğine geçti ve ilk alınan kararın zam olması bizleri üzdü. BTK bu yüksek tarife artışına ilişkin kararı öncesinde mutlaka sektörün görüşünü almalı ve onaylanan yüksek oranlı yeni zamlı tarifelere geçiş için makul süre tanımalıydı.

Milyonlarca kurumsal ve bireysel aboneye hizmet sunan alternatif işletmeciler olarak alınan kararların gözden geçirilmesini ve geri alınmasını istiyoruz. Bu isteğimizin karşılık görmesi, sektördeki işletmecilerin doğacak büyük zararlarını engellemek kadar, daha makul seviyelerde oluşabilecek internet ve sabit telefon faturalarının daha yüksek fiyatlara çıkmasının önlenmesi adına değerli olacaktır.”

Kırmızı ete yüzde 10 zam

Dana karkasın toptan kilo fiyatı 5 lira arttı. Buna göre Pperakende de etin kilosu yüzde 10 dolayında zamlandı. Kasım 2021’de toptancılar dana karkası perakende esnafına kilosu 49 liraya verirken, bu rakam Ocak-Mart 2022’de 80-85 liraya kadar çıktı. Fiyatlar hızla yükselirken bugün bir zam daha yapıldı ve dana karkasın kilosu 31 Mart itibarıyla 90 liraya ulaştı. Kırmızı et maliyetlerinde yükselme nedeniyle önümüzdeki günlerde de zamlar devam edecek.

Paylaşın

DASH diyeti nedir, nasıl yapılır? Detaylar

DASH diyeti porsiyon büyüklüğüne, sağlıklı ve çeşitli farklı yiyecekler yemeye ve doğru miktarda besin aldığınızdan emin olmaya önem verir. DASH diyeti, artan yüksek tansiyon (hipertansiyon) vakalarına yanıt olarak geliştirilmiştir.

DASH, yüksek tansiyonu önlemeyi veya tedavi etmeyi amaçlayan, sağlıklı yaşam için ömür boyu sürecek bir taahhüttür. DASH diyet yapanlar daha az sodyum tüketir ve kan basıncını düşürmek için besin açısından zengin yiyeceklerle beslenir.

DASH diyetleri , diyabetli insanlar için önemli bir hedef olan kan basıncını düşürmeye yardımcı olur. DASH ile kan basıncını sadece iki hafta içinde sağlıklı bir noktaya kadar düşürmek mümkündür.

DASH diyeti ayrıca şunlara karşı vücudun bağışıklık sistemini geliştirmeye yardımcı olur;

  • Osteoporoz
  • Kalp hastalıkları
  • İnme
  • Kanser
  • Diyabet

DASH diyetinin bir kilo verme programı olması amaçlanmasa da, istenmeyen kiloları kaybedebilirsiniz çünkü daha sağlıklı yemekler ve atıştırmalıklar için size rehberlik edebilir.

DASH diyetinde ne yersiniz?

DASH diyetleri, sodyum açısından tamamen düşük olan yiyeceklere dayanmaktadır. Diyet, tam tahıllar, meyveler, sebzeler ve az yağlı süt ürünlerini içerir. DASH diyetleri doymuş yağ, kolesterol ve toplam yağ açısından düşüktür .

DASH diyeti, alkolün erkekler için günde iki veya daha az ve kadınlar için günde bir veya daha az içecekle sınırlandırılmasını önerir. DASH diyeti kafein tüketimini ele almıyor.

DASH diyeti örnek menü;

Sabah kahvaltısı

  • 1 çay bardağı portakal suyu
  • 1 su bardağı yağsız süt ile 1 çorba kaşığı yağsız süt
  • Domates, salatalık, yeşil biber vs… (1 tatlı kaşığı zeytinyağı eklenebilir)
  • 1 çay kaşığı reçel veya bal
  • 1 ince dilim kepek ekmeği
  • 1 adet meyve

Öğle yemeği; 

  • Tavuklu yeşil salata
  • 1 kase yağsız yoğurt
  • 1 ince dilim kepek ekmeği
  • 1 adet meyve

Akşam yemeği;

  • 1 adet büyük boy ızgara balık
  • 4 yemek kaşığı esmer pirinç pilavı
  • Haşlanmış brokoli
  • Domates
  • Ispanak veya semizotu salatası (Salataya domates, salatalık, taze soğan ve yeşil biber eklenebilir)
  • 1 ince dilim kepek ekmeği
  • 1 adet meyve

Ara öğünde tüketebileceğiniz meyveler;

  • 1 küçük boy elma
  • 3 adet kayısı
  • 12 adet çilek
  • 15 adet üzüm
  • 1 orta boy armut
  • 1 orta boy muz
  • 1 orta boy portakal
  • ½ orta boy greyfurt
  • 5 adet erik
  • 1 büyük boy mandalina
  • 14 adet vişne
  • 1 dilim karpuz veya kavun

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Hangi yiyecekler diyabete yardımcı olur?

Yeni diyabet (şeker) hastalığı teşhisi konan kişiler için ilk sorulardan biri ‘ne yiyebilirim’. Diyabete yardımcı olabilecek yiyecekler öneren birçok haber ve sağlıklı yaşam dergisinin bilgileri çok kafa karıştırıcı olabilir.

Bu bilgilerin daha anlamlı olmasını sağlamak için, hangi yiyeceklerin diyabete yardımcı olabileceğine dair HABERKAOS ekibi olarak hazırladığımız rehberi sizlere sunuyoruz.

Mantıklı bir diyabetik diyet seçmek;

Aşağıdaki yönergeler, diyabetik diyet için iyi bir temel sağlar.

  • Düşük GI’li yiyecekler (glisemik indeks)
  • Yağsız et, balık veya diğer protein kaynaklarını dahil edin
  • Bol miktarda lif ekleyin
  • Nispeten düşük miktarda doymuş yağ ve tuz almaya çalışın
  • Meyve ve sebzeler

Meyve ve sebzeler;

Bazı sebzelerin kan şekeri üzerinde diğerlerinden daha fazla etkisi vardır, bu nedenle daha düşük GI değerine sahip sebzeleri seçmeniz gerekebilir.

Meyveler aynı zamanda iyi bir lif ve vitamin kaynağıdır, ancak diyabet hastaları genellikle bazı meyvelerin kan şekeri seviyeleri açısından diğerlerinden daha iyi olduğunu göreceklerdir.

Protein;

Protein, vücut tarafından karbonhidratlardan daha yavaş parçalandığı için çok faydalı olabilir. Protein, kan şekeri üzerinde daha az etkiye sahiptir ve daha uzun süre tok hissetmenize yardımcı olabilir. İyi protein kaynakları arasında yağlı balıklar, derisiz tavuk, yağsız etler bulunur.

Tam tahıllar;

Tam tahıllı yiyecekler, yulaf, arpa, buğday içeren yiyeceklerdir. Tahıllardan yapılan yiyecekler oldukça yüksek karbonhidrat konsantrasyonuna sahiptir, bu nedenle şeker hastaları, kan şekerlerinin çok yüksek olup olmadığını görmek için tahıl bazlı yiyecekleri yemeden önce ve sonra kan şekerlerini test ederek fayda sağlayacaktır .

Sade un, pek çok ekmek, beyaz pirinç ve hamur işleri gibi çoğu modern yiyecekler fazla işlenmiş tahıllardan yapılır. Bununla birlikte, tam tahıl çeşitleri de mevcuttur.

Kuruyemişler, yeşillikler ve baharatlar;

Kuruyemişler iyi bir yemek seçimi olabilir. Tuzlu kuruyemişlerden kaçının ve yüksek kalori değerine sahip oldukları için yediğiniz kuruyemişlerin miktarını sınırlamaya çalışın. Kalorilerin sizi tamamen alıkoymasına izin vermeyin, kuruyemişler harika bir lif ve vitamin kaynağıdır ve kolesterol için faydalı olabilir.

Yeşillikler ve baharatlar sadece yemeğe lezzet katmanın harika bir yolu değil, aynı zamanda iyi bir vitamin kaynağıdır. Yiyeceklere bitki ve baharat eklemek, fazladan tuz eklemenin yerine geçmeye yardımcı olabilir.

Diyabet hastaları hangi gıdalardan kaçınmalıdır?

Aşağıda sıralanan önerilerin tümünü sınırlamaya çalışın:

  • Beyaz ekmek, beyaz makarna ve hamur işleri
  • Hazır yemekler

Bazı insanlar bu yiyecekleri beslenmelerinde tamamen çıkarmakta rahat olabilirken, diğerleri bu yiyeceklerden bazılarını ara sıra dahil beslenmelerine dahil etmek isteyebilir. İşin püf noktası, makul bir sınır seçebilmek ve ona bağlı kalabilmektir.

Kan şekeri ölçüm cihazınıza göre yemek yiyin;

Herkes farklıdır, bu yüzden bir kişi için işe yarayan bir şey, bir başkası için işe yarayacağının garantisi değildir. Genel kuralları bilmeye ve bunlardan haberdar olmaya ve ardından farklı yiyeceklerin şeker seviyenizi nasıl etkilediğini görmek için test etmeye değer.

Denenmiş ve test edilmiş yöntemlerden biri, yemeden önce kan şekerinizi test ederek (normalde yaptığınız gibi herhangi bir ilacı alarak) ve ardından iki saatlik aralıklarla kanınızı test ederek farklı yiyecekleri ve yemekleri denemektir.

Yemekten önce, 2 saat sonra ve 4 saat sonra kan testi, çoğu öğün için iyi bir test olacaktır, ancak bazı düşük GI gıdalar (tam öğün makarna gibi), yemeğin etkisini görmek için 6 saat sonra teste ihtiyaç duyabilir.

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Diyabet (şeker) hastaları için sağlıklı beslenme ipuçları

Diyabet (şeker) hastalığı teşhisi konan ve ne yiyeceklerini araştırmaya başlayan insanlar çok çeşitli bilgilerle karşı karşıya kalmaktadırlar. HABERKAOS ekibi olarak uzmanların önerileri çerçevesinde diyabet hastalarının beslenirken dikkat etmesi gereken noktaları sizler için derledik…

Uzmanların açıklamaları kapsamında düşük karbonhidratlı, az yağlı, Akdeniz ve diğer birçok diyet çeşitti insanlar tarafından kan şekeri seviyelerini kontrol etmede kullanılır. Mevcut diyetlerin çeşitliliğine rağmen, diyetlerin çoğunun içerdiği bir dizi ortak tavsiye vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz;

  • Cips, bisküvi veya hazır yemek gibi yiyeceklere bağımlı olmaktan kaçının
  • Her ana öğünde iyi bir sebze yemeği yemeye özen gösterin
  • Et, balık, süt ürünleri, tuzsuz kuruyemiş ve zeytinyağı gibi sağlıklı kaynaklardan vucüdun ihtiyacı olan yağı almaya çalışın
  • Haftada en az iki kez yağlı balık yemeyi hedefleyin

  • Nişastalı yiyecekleri seçerken, beyaz versiyonlardan kaçının ve daha yüksek lif içeriğine sahip versiyonları seçin
  • Yemeklerde yüksek miktarda karbonhidrat kan şekeri seviyelerini olumsuz etkileyeceğinden, karbonhidratı ölçülü tüketmeye çalışın
  • Bütün meyve daha fazla lif içerdiğinden ve şeker seviyesini daha az etkilediğinden, meyve suyu yerine bütün meyveyi tüketin
  • Tükettiğiniz yemeğin porsiyon boyutlarının farkında olun

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın