Sivas: Çepni Kilisesi

Çepni Kilisesi; Sivas’ın Gemerek İlçesi, Çepni Kasabası sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Kesme taştan inşa edilmiş olup, dikdörtgen planlıdır. Giriş batıdandır. Giriş kapısının yanında kabartmalar vardır. Ancak tahrip edilmişlerdir.

Kapı üzerinde sivri kemerli bir niş, çatı alınlığında yuvarlak bir havalandırma deliği mevcuttur. Kuzey ve güney yönlerinde duvarlar iki paye duvarıyla desteklenmiştir.

Paye duvarlar arasına pencereler yerleştirilmiş olup, bir kısmı sonradan kapatılmıştır. Doğu yönde üçlü apsis yer alır. Bu yönde çatı alınlığında yuvarlak bir havalandırma deliği yapılmıştır. Çatı üzeri toprakla kaplıdır.

Paylaşın

Sivas: Gemerek, Merkez Camii

Merkez Camii; Sivas’ın Gemerek İlçesi, Cumhuriyet Meydanı üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

2006 yılında onarım aşamasında, sonradan yapılan betonarme minare yıkılıp, aslına uygun kesme taştan minare yapılmıştır. Üst örtü değiştirilmiş, mahfil ve doğramalar yenilenmiştir. Son cemaat yeri sökülerek yapıya uygun son cemaat yapılmıştır.

Cami giriş kapısı üzerinde 0.40 x 0.77 m ölçülerinde,sülüs hatla yazılmış üç satırlık taş kitabe şöyledir : ‘’Ammere haze’l-cami-i şerif Ahmet Beg ibni el-Hac Arslan Paşa ceddühü min-Alaü’d-devle/sene 1163 (1749) selase ve sittin ve mie elf’’

Bu kitabeye göre cami Dulkadiroğlları’ndan Alaüddevle zamanında Arslan Paşa’nın oğlu Ahmed Bey tarafından 1163 (1749) yılında yaptırılmıştır. Yine giriş üzerindeki ikinci kitabe 0.45 x 0.60 m ölçülerinde,sülüs hatla yazılmıştır. Dört satırlık tamir kitabesi şöyledir:

‘’Hafid’i Arslan Paşa kim Ahmed Beg kerem kanı Virüp ta’mire ruhsat itdi ihya cedd-i alayı Çapan-zade o mir-i abd-i fettahi himem-ali İdüp ta’mirine himmet muvaffak eyledi Bari Emin kılmış binasına Muhammed Aga Hallacı Bulalar yarın ukbada bular ecr-i firavanı Gemerek Cami-ita’mir tarihi gelür dilden Sırat üzre sefine-var makam-ı 1228 (1813) Bu kitabeden de 1813’te Çapanoğulları tarafından tamir edildiği anlaşılmaktadır.

Paylaşın

Sivas: Çepni Surp Sarkis Ermeni Kilisesi

Çepni Surp Sarkis Ermeni Kilisesi; Sivas’ın Gemerek İlçesi, Şehit Binbaşı Mehmet Aras Mahallesi, Doğu Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Yapı, günümüzde metruk durumdadır. Kilise üç nefli bazilikal plana sahip, doğu-batı doğrultusunda konumlandırılmış olup, batı yönünde narteks, doğu yönünde üç adet apsis bulunmaktadır. Günümüzde metruk olan yapının bahçesi yol ve etrafındaki evler tarafından yok edilmiştir. Yapının içinde çeşitli dönemlerde izinsiz kazı yapılmıştır.

Oldukça sağlam olan yapının acilen onarılması gerekmektedir. Pencerelerin doğramaları daha sonraki bir onarımda dıştan demir parmaklıklar konulmuştur. Kilise üç nefli bazilikal planlıdır. Dışta narteks olmaması nedeniyle; avludan naosa geçilmektedir. Tek katlı olarak çözümlenen yapı, orta nef –naos, iki yan nef, apsis ve koro bölümüne bağlanan güneydoğu ve kuzeydoğu köşelerindeki iki şapelden meydana gelmektedir.

Bu şapeller, apsisin iki tarafında kuzey ve güneye doğru cephede çıkma yapmaktadır. Kilisenin apsis çıkıntıları ile tamamlanan dikdörtgen yapısının, dışa taşkın iki yan kanatla bir haç formu oluşturduğu söylenebilir. Kuzeydeki yan odanın (yan şapel) kuzey duvarında açılmış olan yuvarlak kemerli nişte geleneksel vaftiz kurnasının yer aldığı, düşünülmektedir. Doğuda bulunan niş ve batıda yer alan pencere doldurularak kapatılmıştır. Kuzeyde yer alan bu oda büyük oranda toprak altında kalmıştır.

Güneyde yer alan şapelde de yine benzer bir tasarım gözlenmektedir. Doğu cephesindeki yuvarlak kemerli sunak nişi diğer şapeldeki gibi içi doldurulmuş olup, şapelin sokağa açılan güney duvarında kapatılmış bir niş ve pencere bulunmaktadır.. Girişin hemen sağında yine aynı formda bir niş vardır. Bu mekanın tonoz örtüsünün batı köşesinde oluşan yıkık bölüm muhdes ahşap kalaslarla kapatılmaya çalışılmıştır.

Ana mekan, ikişer sütun ve apsis önündeki ayaklarla birbirinden ayrılan üç neften oluşmaktadır. Biraz daha alçak ve dar olan yan nefler, daha yüksek ve geniş olan orta neften sekiz sütunla ayrılmaktadır. Kilisenin batıdan doğuya doğru sıralanan sütunların ilk çifti, batı ana girişin sağında ve solunda iki yan duvara gömülü şekilde yer almaktadır. Sütunlar, Orta Anadolu Hıristiyan mimarisine özgü, kavisli yay kemerlerle kilisenin batı-doğu aksına paralel bir hat oluşturmaktadır.

Üç nefli tasarımı bütünleyecek biçimde doğuda üç apsis inşa edildiği görülmektedir. Tonoz örtülerinden daha alçak kotta, içerden yarım daire formunda, dışarı taşkın apsisler basık yarım kubbelerle taçlandırılmıştır. Ana apsis ve iki yan apsis, kemerli dar açıklıklarla birbirlerine bağlanmaktadır. İki yan apsiste de kare küçük birer niş bulunmaktadır. Bema kemerlerini karşılayan kare kesitli ayakların iç taraflarında birer küçük niş açılmıştır. Kilisenin kuzey ve güney beden duvarları, apsis bölümünde birer köşe payesi gibi biçimlenmiş ve kesik piramide benzer başlıklarla vurgulanmış olup, yan apsislerin kemerleri bu başlıklara bağlanmaktadır.

Kilise ana mekanının tamamının üst örtüsünün taş beşik tonozlarla örtüldüğü görülmekte olup, apsis ve yan apsisleri örten yarım kubbeler dışında kubbeli bir örtü bulunmamaktadır. Yan şapeller de yine basık beşik tonozlarla örtülmüştür.

Kuzey ve güney duvarlarında karşılıklı olarak yerleştirilen üçer adet pencere, iç mekana yeteri kadar gün ışığı sağlamaktadır. Duvar kalınlığı içinde, tepe noktaları kavisli ve eğimli bir biçimde duvar yüzeyleri ile birleşen dikdörtgen açıklıklar içine küçük boyutlu dikdörtgen pencereler yerleştirilmiştir. Pencereler iç mekanda, kalın duvarlar içerisinde yerleştirilen kemerli mazgal tip pencere görünümündeyken, cephede kemerli söveler içerisine yerleştirilen dikdörtgen pencereler olarak izlenmektedir.

Naosun batı bölümündeki neflerde yer alan pencereler diğerlerine göre daha alt kotta olup günümüzde kapatılmıştır. Batıdaki ve doğudaki üçgen alınlığın içine yerleştirilmiş birer tane yuvarlak tepe penceresi bulunmaktadır. Pencerelerin doğramaları sonraki dönemde yapılan onarımda yerleştirilmiş, dıştan demir parmaklıklar konulmuştur.

(Görseller: Daron Özunciyan)

Paylaşın

Sivas: Derviş Ağa Hamamı

Derviş Ağa Hamamı; Sivas’ın Gemerek İlçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Moloz taş malzemeden inşa edilen hamam doğu batı uzantılıdır. Zemini toprak dolgulu olan yapı bugün oldukça harap durumdadır. Yapıya doğu kısmından tek kanatlı ahşap bir kapı ile giriş yapılır.

Doğuda kare şeklinde üzerinde kaş kemerli geçişlerle kubbeye girişlerin sağlandırğı kubbe fenerli mekan hemen yanında bulunmakta sivri kemerle geçiş sağlanan dikdörtgen şeklinde üzeri tonoz örtülü bir mekan ve batı kısmındaki sıcaklık kısmı enine dikdörtgen şeklinde üzeri kubbeli ve iki yanı beşik tonoz örtülü bir mekandır.

Bu mekanın batı kısmında kaş kemerli bir geçiş görülmekte olup kapalı durumdadır. Günümüzde yapının sadece bu üç mekanı ayaktadır.

Paylaşın

Doğanın armağanı: Sızır Şelalesi

Sızır Şelalesi; Sivas’ın Merkez İlçesi, Sızır Kasabası sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür. Sızır Kasabasına 1 km mesafededir.

SİT alanı ilan edilerek koruma altına alınan şelale, Çat Ormanları içerisinde, Göksu Çayı üzerindedir. Yörenin sıkça gelinen dinlenme yerlerindendir. Sızır Şelalesi ve çevresi doğa yürüyüşü için uygundur.

Sızır Şelalesi Anadolu’nun en etkileyici alanlarından birisi olarak göze çarpıyor. Çok özel bir konumda bulunan Sızır Şelalesi, bir yanına Sızır ormanlarını, diğer yanına doğanın tüm güzelliğini alarak kendini gösteriyor.

Sızır Şelalesi gerçek bir doğa harikası. Sivas’ın Gemerek ilçesinde yer alan şelalenin etrafı yeşillikler ile çevrili. Kendine hayran bıraktıran bir yapıya sahip olan aynı zaman da gürül gürül akan suyu ile eşsiz bir manzaraya sahip Sızır Şelalesi, doğanın adeta bir armağanı olarak karşınıza çıkıyor. Şelaleyi besleyen sular hemen 500 metrelik mesafede yer alıyor. Bölgede alabalık tesisleri ile oturma alanı bulunuyor.

Sızır Şelalesi Gezilecek Yerler; Sızır Şelalesinin bulunduğu alan sit alanı olduğundan çevre düzenlemesi yapılmış ve oldukça etkileyici bir konuma getirilmiştir. Tahta merdivenler ile şelalenin alt kısımlarına kadar rahatça ulaşabilmek mümkün.

Özellikle yaz ayında gidiyorsanız şelalenin buz gibi sularında serinleyebilir, kış aylarında ise donmuş şelalenin muhteşemliğini görebilirsiniz. Sızır’da Roma ve Bizans dönemlerinden kaldığı anlaşılan kalıntılar, ören yerlerinin yanı sıra pek çok mağara ve yayla da bulunmaktadır.

Çat Ormanı; Sızır bölgesine yakın bir alanda yer alan Çat ormanı gerçek anlamda bir oksijen deposu. Bölgede çok sayıda canlı türü yaşıyor. Birbirinden harika yaylalarıyla size harika bir deneyim sunacak Çat Ormanında kısa gezintiler yapabilir, etrafınızı tanıyabilirsiniz.

 

Paylaşın